14
A Y R IN T IL I H A B E R
P E R Ş E M B E 4 Mart 2004
+
^Milliyet
Komutanların
mesajı
LA
f . b ila @ m illiy e t . c o m . t r
A
nkara Ticaret Odası Sosyal Tesisle-
ri’nde, panel salonuna arka arkaya
yedi komutanın girişi dikkat çekiciydi.
Birkaç saniyelik şaşkınlık ve suskunluk
tan sonra, panel salonunu dolduran izleyi
ciler, komutanları alkışladılar.
Hilafetin kaldırışı ve eğitim birliğinin ku
rulmasının 80. yılı nedeniyle düzenlenen
panele Türk Silahlı Kuvvetleri’nin üst dü
zey komutanlan topluca katıldılar:
Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Aytaç
Yalman, Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora.
Özden Örnek, Jandarm a Genel Komutanı
Org. Şener Eruygur, Genelkurmay İkinci
Başkanı Org. İlker Başbuğ, MGK Genel
Sekreteri Org. Şükrü Sarışık, Kara Kuvvet
leri Kurmay Başkanı Org. Fethi Remzi
Tuncel, Genelkurmay Harekat Başkanı
Korg. Metin Yavuz Yalçın...
Hilafetin kaldınlışı nedeniyle yapılan
panele kuvvet komutanlannın eşleriyle bir
likte gelmeleri de anlamlıydı...
Kuşku yok ki, komutanlann verdiği bu
görüntü, mesaj yüklüydü.
Görüntü, askerlerin bir çeşit
“bayrak
gösterm eleri” niteliğindeydi.
Panele toplu katılım, kuvvet komutanlan
arasında bir
“görüş ve hareket” birliği ol
duğunu gösteriyordu. Üç kuvvet komutanı o-
radaydı. ‘Dördüncüsü olan Hava Kuvvetleri
Komutanı Org. İbrahim Fırtına da iki savaş
uçağının çarpışarak düşmesi ve üç pilotun
şehit olması nedeniyle Konya’ya gitmek zo
runda kalmasaydı. o da panelde olacaktı’
şeklinde gelen haber, dört kuvvet komutanı
nın bu fotoğrafta olduğunun işareti...
Bu itibarla Türk Silahlı Kuvvetleri’nin
dün bu görüntüyle bir
“duyarlılık yansıt
tıkları” açıktı.
Genellikle Cumhurbaşkanlığı, TBMM
veya hükümet gibi resmi platformlardaki
etkinliklerde topluca görmeye alıştığımız
komutanlann, ilk kez sivil toplum kuruluşla
rının (Atatürkçü Düşünce Derneği öncülü
ğünde üniversiteler, sendikalar, odalar) dü
zenlediği bir panelde, mesai gününde, boy
göstermeleri, son dönemlerde, bir ilkti...
Komutanlann bu panele topluca katıl
maları yankılanıp, çeşitli açılardan yorum
lanacaktır. ..
Üzerinde durulması gereken bir yön de,
panelde,
“Ulusal Uyanış ve Birlikteliğe
Ç ağn” adı altında açıklanan “ulusal mu
tabakat” bildirişiydi. Komutanlar bu bildi
riyi, izleyenlerle birlikte alkışladılar.
Bu alkışlar
“nezaket” gereği miydi,
yoksa içeriğine katıldıklannın göstergesi mi?
Eğer İkincisi ise ayn bir önem taşıyor.
Çünkü, bildiri;
“Atatürk, tam bağım sız
lık, ulusal bütünlük, ulus - devlet, la
iklik, üniterlik vurgulan, bunlara dö
nük ihanet, tehdit ve tehlikelere kar
şı ulusal direnç m esajlan, dışanda
teslimiyetçi içeride güdümlü politika
lara ağır eleştiriler” taşıyor ve bu bir
“ortak milli anttır” diye bitiyor. Yeni bir
muhalefet tarzı öneriyor.
Kuşkusuz, komutanlann bu panele katı-
lışlan, açıklanan bildiri hem ulusal, hem de
uluslararası yankılar bulacaktır.
Başta Kıbrıs olmak üzere gündemdeki
birçok sorun ve iktidann yaklaşımlanyla
ilişkilendirilecektir...
Bunun bir sürecin başlangıcı, ilk adımı
olup olmadığı sorusuna yanıt aranacaktır.
Devamının gelip gelmeyeceği merak edile
cektir.
Siyasi, toplumsal ve askeri alanlara et
kileri izlenip, ölçülmeye çalışılacaktır...
Çiçek: Eski alışkanlıkların
Türkiye'ye faydası yok
ANKARA Milliyet__________________
A
dalet Bakam ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, hilafetin kaldırılmasının yıl dönümü nedeniyle yapılan ve komuta kademesinin tam kadro katıldığı toplantı ile Hükümet arasında bağlantı kur manın eski bir alışkanlık oldu ğunu belirterek, “Bu alışkan lıkların Türkiye’ye faydası ol madı” dedi. Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında toplantının hükümette rahat sızlık yarattığı yorumlarının hatırlatılması üzerine “Bu toplantı başladığı süre de biz de Bakanlar Kurulu toplantısındaydık. içe ride dinleyici aletleriniz mi var ki, hemen içeriden bizim rahatsız olduğumuzu duvarların öbür tara fından fark edebildiniz, bunu anlamak mümkün değil" diyerek tepki gösterdi.
< İ l
İhanet
bW
Panele Kara ve Deniz Kuvvetleri komutanlarıyla Jandarma Genel Ko mutanı eşleriyle katıldı. Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Aytaç Yalman ve eşi Belma Yalman, Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora. Özden Örnek ve
eşi Sevil Örnek ile Jandarma Genel Komutanı Org. Şener Eruygur ve e- şi Mukaddes Eruygur, toplantıyı büyük dikkatle izledi. Komutanlar ve eşleri, panelistleri konuşmalarının sonunda alkışladı. M ÜMİT BEKTAŞ
ögH Asker ve sivilin
‘sıra dışı’ buluşması
Üniversite
,
sendika ve sivil toplum örgütlerinin desteğiyle düzenlenen
toplantıya TSK'nın komuta kademesi tam kadro katıldı. Toplantının
sonuç bildirisinde "Bu sıradan bir araya geliş değildir" ifadesi dikkat çekti
ANKARA Milliyet
T
ürk Silahlı Kuvvetleri (TSK) komuta kademesi, Hilafetin kaldırılışının 80. yıldönümü nedeniyle düzenle nen ve AKP’den hiçbir ismin davet edilme diği toplantıya tam kadro katıldı. Komutan lar, isim verilmeden AKP iktidarına ağır eleştiriler yönelterek ulusal birliktelik çağ rısı yapan ve “Bu, sıradan bir araya geliş de ğildir” ifadesinin yer aldığı bildiriyi de eşle riyle birlikte alkışladı.Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) ko ordinatörlüğünde çok sayıda üniversite, sen dika ve sivil toplum örgütünün desteğiyle dü zenlenen “Hilafetin ilgası ve Tevhidi Tedrisat Kanunumun 80. Yılı” paneli, Ankara Ticaret Odası sosyal tesislerinde yapıldı.
Sivil toplantıda ilk kez
Panele Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Aytaç Yalman. Deniz Kuvvetleri Komutanı Ora. Özden Örnek, Jandarma Genel Komu tanı Org. Şener Eruygur, Genelkurmay İkin ci Başkanı Org. İlker Başbuğ, Kara Kuvvetle ri Komutanlığı Kurmay Başkam Org. Remzi Tuncel, MGK Genel Sekreteri Org. Şükrü Sarıışık ile Genelkurmay Harekât Başkanı Korg. Metin Yavuz Yalçın katıldı. Genelkur may Başkanı Org. Hilmi Özkök, önceden planlanmış gezisi çerçevesinde İsveç’te bulu nurken; Hava Kuvvetleri Komutam Org. İb rahim Fırtına, iki F - 4 uçağının çarpıştığı ka za nedeniyle Konya’ya gittiği için panele ka tılamadı.
Komutanlar, ilk kez bir sivil örgütün dü zenlediği toplantıda büyük bir katılımla yer
Nur Setter:
Hilafetin ayak
seslerini
duyuyoruz
Anıl Çeçen:
Çağdaş
Cumhuriyet
tehlikede
almış oldu. Salona peş peşe giren komutanla rın izleyiciler tarafından hararetle alkışlan maları dikkat çekti.
Çok sayıda üniversite rektörünün katıldı ğı panelde; CHP’den Grup Başkan Vekili Haluk Koç, DSP’den Zeki Sezer ve Tayfun içli, M HP’den eski TBMM Başkanı Ömer tzgi, DYPden de Kamer Genç ve Ufuk Söy lemez hazır bulundu. Eski MGK Genel Sek reteri Tuncer Kılınç ile, eski Yargıtay Cum huriyet Başsavcısı Vural Savaş ve emekli bazı generaller de katılanlar arasında yer aldı.
Zehir zemberek sözler
Panel. ADD Genel Başkanı Ertuğrul Ka- zancı’nın hükümete sert eleştiriler yönelttiği konuşma ile başladı. Cumhuriyet değerleri nin tehdit altında bulunduğunu savunan Ka zancı, “Teslimiyetçi dış siyaset anlayışını ver kurtulcu noktaya kadar getirenlere, kaynak
ları uzun yıllardır peşkeş çekenlere karşı ulu sal bilinç artık saf tutmaktadır. Karşı devrim yol - yöntem buldu. Mevziler ele geçirdi. Şimdi yeniden toparlanma vaktidir” dedi.
Toplantıya panelist olarak Uludağ Üni versitesi Rektörü Prof. Mustafa Yurtkuran, İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Nur Serter, Ankara Üniversitesi Rek tör Yardımcısı Prof. Anıl Çeçen ve Akdeniz Üniversitesi öğretim Üyesi Prof. Çetin Yet kin katıldı.
Hilafet amaçlanıyor
Yurtkuran, bugün Türkiye’nin 1920 yılın dan daha fazla bütünlüğe ihtiyacı bulundu ğunu belirtti. İslamcı teorisyenlerin küresel leşmeyi kullanarak yerel federal devletleri oluşturma düşüncesini taşıdıklarını belirten Serter de, bu yerel yapılar arasında manevi - birleştirici rol oynayacak hilafet kuruntu nun geri getirilmesinin amaçlandığını kay detti. Serter, “Ayak seslerini duyuyoruz. Ka mu yönetimi tasarısı, Türkiye’yi İslam planı içinde düşündüğünü söyleyen bir Başba- kan’ın yönetimindeki hükümet tarafından yapılmaktadır” dedi. "Ne kadar tartışırsak tartışalım, Türkiye’de laikliğin güvencesi TSK’dır” diyen Prof. Yetkin, “TSK’yı devre dışı bırakmakla, yetkilerini azaltmakla; laik liği, demokrasiyi mi, yoksa teokrasiyi mi is tiyorsunuz?” sorusunu yöneltti. “Ulusal Sol” adlı bir kitabı da bulunan Anıl Çeçen de, “Türkiye'nin geleceği için ılımlı İslam model leri çiziliyor. Bu modelde, çağdaş Cumhuri yetin tehlikeye girdiğini görüyoruz” dedi.
ADD'nin paneline, 8 üniversite ve 7 sen dika destek verdi.
(Notlar...
'Dayan Denktaş' yürüyüşü
İşçi Partisi'nin Türk ve KKTC bayrakla- "Dayan Denktaş - Uyan Türkiye" ve rıyla başlattığı Ankara yürüyüşünün
dünkü bölümü, panelin yapıldığı bina nın önünde devam etti. Ellerinde bay raklarla sokağa dizilen İP'li gençler,
"Hükümet istifa - Tayyip Am erika'ya" sloganları attılar. Kom utanların araçla rı da, İP'li gençlerin arasından geçti. ■ Fotoğraf: Ümit BEKTAŞ
Eşleriyle geldiler,
marşlarla gittiler
■ Kara ve Deniz Kuvvetleri komutanları ile Jandarma Genel Komutam'nın, toplantıya eşleriyle birlikte katılmaları da, bir "ilk" ola rak dikkat çekti. Eşli katılımın, "komutanla rın, çağdaş Türk kadını mesajını vermek iste melerine" bağlandı.
■ Prof. Çetin Yetkin, konuşmasında se çim sistemini de eleştirdi. Bir mil letvekilliği için Do ğu - Güneydo- ğu'da 15- 20 bin, İstanbul'da İse 80 - 85 bin oy gerekti ğini belirten Yet kin, "Bu Kürt kö kenlilerin lehine,
Türk kökenli vatandaşlarımızın aleyhine bir sistemdir" dedi. Yetkinin panelistler için platforma konulan masada otururken be linden ucu görünen silahı dikkati çekti. ■ Panelden sonra komutanların alkışlar
arasında salondan çıkışları sırasında, 28 Şubat sürecinde sembol haline gelen 10. Yıl Marşı çalındı.
diri ” ,WM
belgeleri
açıklanacak
P
anelin sonunda, dört sayfalık "Ulusal Uyanış ve Birlikteliğe Çağrı Metni" okundu. ADD Genel Başkanı Ertuğrul Kazancı tarafından okunan ve panele katılan komutanların alkışlarıyla destek verdiği me tinde, "Bu, sıradan, anlık bir bir araya geliş değil" vurgusu yapıldı."İvedi bir gereksinimden " doğduğu belir tilen ulusal mutabakat bildirisinde özetle şöyle denildi: Ulusal mutabakat; millet irade
sinin sonucu olarak yüce Atatürk'ün ilke ve devrimlerini etkisizleştirmek, Anayasa'da ta nımlanmış dünya görüşünü değiştirmek ve Türkiye Cumhuriyeti'ni bölüp parçalamak, millet ve ulus devlet anlayışını ortadan kaldı rarak milli hedef ve menfaatlerimize ulaşma mızı engellemek amacındaki güç odaklarının bertaraf edilmesine dair milletin her kesimi nin katılımı ile oluşan ve kökenlerini millet ol ma bilincinde bulan bir toplumsal uyanış ha reketidir.
Bir anlık değil
Bu bir araya geliş ani ve anlık bir oluşum değildir. Şer odaklarının; Cumhuriyet, ülke nin bölünmez bütünlüğü ve ulusal menfaat leri ile ilgili olarak geçici kazanımları karşısın da karamsarlığa düşenlerin çare olarak gör dükleri ulusal birleşme, tüm toplumsal güçle ri etrafında toplar. Bu anlamı ile ulusal birlik telik; atalet içindeki, gerçekleri ve ulus men faatinin nerede olduğunu göremeyenleri ve görmek istemeyenleri, bu ortamdan menfaat gözeten tüm çıkar çevrelerini uyarma görevi ni üstlenmiştir. Biz bu hareketi "Ulusal Muta bakat" olarak tanımlıyoruz.
Din bezirgânlığı tehlike
Ulusal mutabakat, çağdışı fikri, toplum sal, siyasal geri dönüşleri, kabul ve kıymet görmeyen irticai hareketler olarak tanımlar. Bu noktada inanç ticareti, din bezirgânlığı ya parak, yüce dinimizi kendi idealleri doğrultu sunda yorumlayarak, siyasi, ekonomik ve sos yal çıkar peşinde koşanları, ilticanın en tehli keli biçimi olarak görür. Ulusal mutabakat, düşüncede, eylemde ve milli duruşta teslimi yetçi zihniyeti reddeder, gerici ve softa zihni yetin söndürmeye çalıştığı milli şuurun millet ruhunda uyanışıdır. Bu uyanışa yönelik tahrip edici etkileri, her ne pahasına olursa olsun engelleme kararlılığındadır.
Neden buluşma?
Ulusal mutabakatın fikri evresinin oluşu munda, teslimiyetçi dış politikanın ve gü dümlü iç politikanın, Türkiye Cumhuriyeti'ni bölüp parçalamak ve millet bilincini yok et mek isteyen kişi, kurum ve kuruluşların tahrip edici girişimlerinin etkisi çok büyük olmuştur. Bu anlamda ulusal mutabakat sıradan bir bir araya geliş değildir. Ulusal mutabakat cephe sinde, ellerinde bulunan "toplumu bilgilen dirme araçlarını", "kamuoyunu etkileme me totlarını" millet aleyhine, sosyal ve siyasal menfaat odaklarına hizmet amacıyla kulla nan ve kullandıranların yeri yoktur.
Müdahale alanımız
Milli vasıfları ile 80 yıllık Cumhuriyetin ge lişiminde varlıklarını sürdüren kurumların, bugün yürütülen politikalarla törpülenmeye çalışılması, milli özelliklerinin yok edilerek kökten dinci bir anlayışla emperyalist politi kaların bir aracı haline getirilmesi, ulusal mu tabakatın müdahaleci ilgi alanındaki geliş melerdir. Ulusal mutabakat, milletin güvenli ği, eğitim politikası, kültürü ve sosyal politi kalarına ilişkin kurumsal yapıların yıpratılma- sına izin vermez. Bu yaklaşımları, milli dava ve milli kurumlar aleyhine çalışan iç ve dış güç odakları "işbirlikçilik" olarak milletin önüne koyabilecek güçte olan ulusal mutabakat, ihanet belgelerini milletin vicdanına sunma görevini de üstlenmiştir.
Milli ant
Ulusal mutabakat, millet iradesinin bir so nucu olarak, Türk Milleti'nin toplumsal uya nışına işaret eden ortak milli bir anttır.
ADD Başkanı Kazancı, bildiriyi, "Ulusal mutabakat, kuşku doğuran, hedefi ve niteli ği belli fikirlere kayıtsız kalamaz. Halkımızı, ulusal uyanışa davet ediyorum. 1919 ruhuyla milli mücadeleyi yeniden başlatacağız" sözle riyle noktaladı.
Taha Toros Arşivi