• Sonuç bulunamadı

Çiçek Pasajı son günlerini yaşıyor:Yeni sahibi Çiçek Pasajı'nı karlı yatırım görmüyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çiçek Pasajı son günlerini yaşıyor:Yeni sahibi Çiçek Pasajı'nı karlı yatırım görmüyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ÇİÇEK PASAJI SON GÜNLERİNİ YAŞIYOR

Yeni sahibi

Çiçek Pasajı'nı

kârlı yatırım

görmüyor

®Şaban Gündeş, 10 yıl ön­

ce 800 bin liraya anlaştığı

pasaj için bugün 261 mil­

yon lira ödedi

TUNCA BENGİN

1853’te Hristaki adlı müteahhit­ çe temeli atılan tarihî Çiçek Pasajı satılmasına satıldı. Ancak, “ tşhanı

mı olacak, yoksa özelliğini koruya­ cak mı?” sorusu güncelliğini koru­

yor. 261 milyon lira karşılığı sahipliğine hak kazanan Şaban Gün­

deş, pasajın özelliğini bozmak ya da

adını değiştirmeyi enayilik olarak ni­ telendiriyor. Pasajın şu sıradaki sa­ kinleri ise, kendi aralarında para denkleştirip avukat tutma derdine düşmüşler. 40 yıllık içki tövbekârı

Entelektüel Cavit başta tüm hisse­

dar dükkân sahipleri kadehlerde te­ selli arıyorlar.

Çiçek Pasajı sohbetlerini ve renk­ li simalarını anlatmak bize düşmez. Pasajla tanışmamız daha 70’li yılla­ rın başı. Ondan önce de önünden ge­ çer, koku ve sesleri duyardık, ama içerde kimler oturur sohbet eder bi­ lemezdik.

Pasajın bugünkü hali ise belli. Ba­ kımsız bir dış cephe, yıkık bir köşe. 10 yıl önce 800 bin lira karşılığında yine Şaban Gündeş’e satılacakken vazgeçilen pasaj için icrada belirle­ nen ücret kimilerine göre çok düşük. Şaban Gündeş’e göre ise, “tahminin­

den çok fazla.” Gündeş, “ Baktığım zaman 150 .milyonu bulmaz dedim kendi kendime” diyor. Sonra da ar­

tırma sırasında, oğlunun sık sık ken­ disini uyardığını, çok yüksek fiyat verdiğini anımsattığını söylüyor.

Gündeş, “ Neden aldınız?” soru­ sunu ise, “ Çocuklarıma bırakabile­

cek birkaç malım olsun” diye

yanıtlarken, bunu kârlı bir yatırım olarak görmediğini belirtiyor.

“ Benim yaşımı başımı almışım. Belki de son halini göremem bile”

şeklinde konuşan Şaban Gündeş, bu­ güne dek 5 kez pasaja gittiğini ifade ediyor. Arada sırada içki içtiğini be­ lirten Gündeş, meyhanecilikte yerin önemli olduğunu vurguluyor, yapım sonrasında yerlerin eski sahiplerine verilmesi konusunda tercihi olduğu­ nu kaydeden Gündeş, “ Ama onlar

da o zamana kadar yeni yerler bu­ lurlar belki de. Hem yaptıktan çok kârlı iş değildi sanınm. Yoksa arala- nnda para toplar, burayı alırlardı. Yedikleri içtikleri yanlarına kâr kaldı” diyor.

Pasai sakinleri her gün bir araya gelerek dertleşirken, yeni sahip Şaban Gündeş ve oğlu (altta) binayı pahalı aldıkları görüşünde...

Sökük elbiseyi 10 bine alanlar ^

"îyi alışveriş yapm anın”

mutluluğunu yaşadı

S

ULAR idaresi, yirmi metre yükseklikteki binalara su basamıyorsa, “ kış ucuzlu­ ğ u m u n dev panoları, yirmi met­ renin üzerine asılmayacak değil ya! Halaskârgazi Caddesi’niıı iki ya­ nında yükselen apartm anların üzerlerine asılan “ Güle güle kış” yazılı ucuzluk panoları, görmeye­ nin bile gözünü çıkarır cinsinden. Panoların altındaki küçük ma­ ğazalar ise, kapılarından insan fış­ kırtıyor sanki...

Ticaret odalarının, her yıl 1 Şu- bat’ta başlayacağım açıkladığı “ kış

ucuzluğu” her zamanki özellikle­

ri içinde yaşanmaya başlandı bile.

“ Özel” müşterilere gönderilen “ gizli” duyurular herkesler tara­

fından duyulmuş olacak, ayın son günlerinde, nasıl elde kaldığı anlaşılmayan binlikler bu ince jestli mağaza sahiplerine dereler gibi akıp gitti.

“ Ucuzluk” ismi altında ilân

edilen “ kapışılma” olayına, önceki gün ezilme tehlikesi içinde biz de tanık olduk. Herkesin, her zaman adım atm aya çekindiği,

“ farkedcbilirsiniz” diye özendiril­

dikleri halde, ceplerindeki gerçeği farkederek girmeye korktukları büyük mağaza, âdeta “talan” edil­ di. iki yanlı kasa önünde uzayan kuyruk, yalnızca para ödemek için yarışanlardan oluşmuştu. Çizme­ ler 12-15 bin liraya indirilince, her­ kes “ farkedilmcnin” zevkini hiç olmazsa özel hcuzlukta tatmak is­ tiyor gibiydi.

Rumeli Caddesi’nde ilginç mo­ dellerle, özellikle genç kesimin il­ gisini üzerine çeken bir başka butikte ise, kadın elbiseleri kapışı­ lıyordu. Seçilebilenler denenmek içiıu soyunma kabinlerinin önün­ de kuyruklar uzadıkça uzuyordu. Kalçası sökük elbisesini, aynada zevkle seyreden kadın, lö b in lira­ lık etikete baktıkça, iyi bir alışve­ riş yaptığına daha bir inanıyordu. Çünkü butiğin camlarına asılı “ya­

rı fiyatına” duyurusu kadınları

mutlu kılmıştı. O sırada, bir anons dikkat çekiyordu: “ Sayın müşte­

rilerimiz, fazla kalabalık yüzünden çantalarınıza iyi sahip olmanızı rica ediyoruz. Mağazamız yönetimi ak­ si halde mesuliyet kabul etmemek­ tedir.”

Doğrusu, bu anons ayın son ■ günlerinde hayalî önem taşıyordu.

7

o-Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Kıymetli Türk âlimi Fuat Köprülü, Marmaranm engin ve sakin maviliklerine açılan evinin balkonunda Yedigün muharririle

Araþtýrma bulgularý kiþisel olarak travma yaþamýþ ruh saðlýðý çalýþanlarýnýn ikincil travmatik stres belirtilerigeliþtirmeye daha yatkýn olduðunu göster- miþtir..

Methali gayet dar olan bu binanın iç salonu da dar ve uzun­ dur ve bu ince uzun salondan kaldırılan masa ve iskemlelerin yerine, ortada bir geçit bırakarak

Proje kapsamında bu tanımlardan yola çıkılarak 4 pilot şehir (Atina, Cenova, Helsinki ve İstanbul) seçilmiş ve her şehir için Mavi Ayak İzi ve Sarı Ayak İzi

題名:Comparison between O serotyping method and multiplex real-time PCR to identify diarrheagenic Escherichia coli in

Altta: Astronotlar, uzun sürecek insanl› uzay uçufllar›na haz›rl›k olarak uzay istasyonunda bitki yetifltirme denemeleri yap›yorlar.. uzayIst 4/28/08 3:28 PM

ABD’de iç mimari eğitimi gören ve Fikret Otyam’la birlikte fotoğraf sergileri açan Fi­ liz Otyam, Gazipaşa’ya yerleştikten sonra ça­ lışmalarını dokuma üzerinde

Bu nedenle, s›v› halde su tutamayan aylar ve gezegenler üzerinde yaflam›n ortaya ç›km›fl olmas›, çok özel koflullar gerektirmekte.. Ancak, 1976’da Mars yüzeyi-