• Sonuç bulunamadı

Sinekli bakkal

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sinekli bakkal"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

20 NİSAN 1999 SALI

YAZI ODASI

SELİM İLERİ__________

'Sinekti Bakkal'

Sinekli Bakkal yeniden yayımlanıyor (Özgür Ya­

yınları).

1936’dan 1999’a klmbillr kaçıncı basım. İlk okuyuşumda, Sinekli Bakkal’ı bir masal-ro- man gibi okumuş olmalıyım. Öylesi coşkun tatlar anımsıyorum.

Halide Edib Adıvar’a romancı olarak büyük ün

katmış olan bu eser, dahası, Halide Edib’in Kalb

Ağrısı, Sonsuz Panayır, Döner Ayna gibi, -sırasıy­

la- aşk, toplumbilimsel, kentleşememe izlekli kimi değerli, düşündürücü romanlarını handiyse gölge­ lemiştir.

Hemen bütün romanseverlerimiz Sinekli Bakkal’ı okumuşlardır da; örnekse, bir Kalb Ağrısı’nın in­ celiklerini belki tadamamışlardır.

Sinekli Bakkal’a gelince, doğrusu, ününe yara­ şır bir romandır.

Doğu-Batı sorunu, Halide Edib’in yazarlıkyaşa- mını baştan sona ‘işgal’ etmiştir. Bir yazarlık ya­ şamı boyunca bu sorunla uğraşan, didişen, boğu­ şan yazar, belki bir tek Sinekli Bakkal’da ‘sentez’\ okuruna iletir.

Fonda, II. Abdülhamid dönemi ve imparator­ luk başkenti İstanbul. Bir İstanbul sokağı ki, bu­ gün yerinde yeller esiyor. Ama Halide Edib Adıvar’ın klasikleşmiş denebilecek tasviriyle o sokağı gözü­ müzün önünde yine görebiliyor, gönlümüzde his­ sedebiliyoruz.

Ahşap, iki katlı evler. Birbirlerine uzanan saçak­ lar. Serin ve loş sokakta ışık oyunları. Kırmızı top­ rak saksılar pencere önlerinde; bu saksılardan, sardunyalar, küpeçiçekleri, karanfiller taşmıştır, ö b e k öbek fesleğenler açar. Elbette mor salkım çardağı, çeşme, “beyaz, uzun, ince m inare”...

Bir genç kız: Rabia. Bir müzisyen: Peregrini. Bir mevlevî dedesi: Vehbi Dede. Alaturka ve alafran­ ga musiki... Bunlar hepsi el ele verince, ‘istibdat’a bile karşı çıkış yolu bulunamaz mı?

Sinekli Bakkal, iddiasını bugün de bütün inceli­ ğiyle koruyan romandır.

Kuşaklardan kuşaklara ulaşabilmiş bu eser, II. Abdülhamid dönemini geçmiş zaman dekoru önün­ de yansıtarak, eskiden yeniye devralınması gere­ ken kültür, sanat ve töre değerleri üzerinde durur. Yazar ve eseri, bir anlamda ‘tarihî süreklilik' ara­ yışı içersindedirler.

Yazar ve eseri, bir yandan da çoktan yer edin­ miş görünen Batılılaşmanın ortalık yerinde, Do- ğu’nun payını araştırırlar ve ulusal kimlikli bileşimi gereksinirler.

Mimarî, müzik, mevlevilik değerleri üzerine il­ ginç görüşler ileri sürmüş Sinekli Bakkal’ın, kendi kapsamında ‘ö n c ü ’ bir roman olduğu söylenebi­ lir.

Burada Doğu ve Batı kültürleri birbirini bütünler. İkisinden birinin yadsınışı ya da eksikliği, Sinekli Bakkal’ı sarıp sarmalayan masal mutluluğunu ade­ ta hemen sona erdirecektir.

İstanbul sokağı tasviri ortasındaki Rabia, muha­ fazakâr yaşamıyla barışıktır, bununla birlikte Pe- regrini’yi sevmekten kendini alamaz. Gerçi Pereg-

ı rini, Osman olup çıkmıştır, ama kendi yetiştiği or­

tamın müziğinden büsbütün vazgeçmemiştir. Bu müzik, Rabia’yı da büyülememiş midir?

Müzik birleştiricidir. Sanat birleştiricidir. Doğu ve Batı çatışması, Sinekli Bakkal’da, sa­ nat ve kültür aracılığıyla yatışır, dinginliğe kavuşur. Yaşamın ütopyasında olduğunca...

Sinekli Bakkal’ın bu yeni basımını Dr. Mehmet

Kalpaklı ve S. Yeşim Kalpaklı yayına hazırladı­

lar.

Özgür Yayınevi’nin Halide Edib Adıvar dizisin­ de, Gülbün Türkgeldi’nin de büyük emeği söz ko­ nusuydu. Gülbün Türkgeldi’yi aylar önce yitirdik. Bende derin izi kalacak bir İstanbul insanıydı, ina­ nılmaz bir kitap kurduydu. Kütüphaneciliğimize yıllar boyu hizmet vermişti. Aziz dostumu burada anmak isterim.

Takvimde iz bırakan:

"Sizinle hayatı nerede olsa isterim. Fakat bu belki tahammül edemeyeceğim b ir azap olur."

Halide Edib Adıvar, Kalb Ağrısı, 1924. Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Başta da ifade edildiği gibi çoklu olay örgüsüne sahip Sinekli Bakkal’da gerilimi doğuran çeşitli çatışma alanları mevcut. Bu çatışma alanları Doğu Batı çatışması

Ali Suavi, müdürlü~e geldikten sonra müslüman ö~rencilerin okula daha çok say~da kaydolmalar~n~~ te~vik ve az~nl~k ile yabanc~~ ö~rencilerin uzakla~t~r~lmalar~~ ~eklinde

Ecel onu aramızdan almakla birçok işleri yarıda bıraktı; birçok işlerin başlanmasına engel oldu.. Çünkü hilkatin ufak tefek yarattı­ ğı bu sanat ve ilim

‹V uyuflturucu kullan›m›, steroid al›nmas›, diyabet, lomber ponksiyon, spinal anestezi ve lomber bölgeye cerrahi giriflim apse oluflumu için risk faktörlerindendir

Balkan Savaşı başladığında Çetine’den dö­ nen Ahmet Rüstem 1912 yılında er olarak Osmanlı ordusunda gönüllü olarak görev almış ve savaşlara

Yüksek teknoloji ve katma değer üreten Türkiye için yatırıma konu üretim malı statüsündeki takım tezgâhları, özellikle hassas nitelikte, özel maksatlı ve çok

İkinci görüşe göre nâib-i fâil İsa’nın yerine öldürüldüğü farzedilen kişiye ait mahzuf hüve (o) zamiridir. Bu durumda “ şübbihe lehüm” ifadesi, “Çarmıha gerilen kişi

Halide Edip‟in portresini çizdiği “Öne Çıkan Bir Hanım” (Taner, 1986: 98) baĢlıklı yazısında Halide Edip‟in ünlü romanının adını, “Sinekli Bakkal”ı (Taner,