• Sonuç bulunamadı

Bilinçli inançlı yaşam...

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Bilinçli inançlı yaşam..."

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

“Bilinçli İnançlı Yaşam...”

“Sorunların üzerine tam bir fikir özgürlüğü ve açıklığı ile yü­ rümek, bunu yaparken de hata etmekten korkmamak gerekir. Sosyalizm, politik bir eylem olarak güçlü bir şekilde gelişirken bilimsel araştırma, inceleme ve düşünme yanı da gür bir geliş­ me gösterirse, hatalar çabuk meydana çıkar ve düzeltilir. Öz­ gürce düşünüp de hata etmekten daha tehlikeli olan şey, dü­ şüncenin kalıplaşması, donmasıdır.”

Behice Boran, 22 Nisan 1968’de, “Türkiye ve Sosyalizm

Sorunları" başlıklı kitabın önsözünde böyle diyordu. Hepimi­

zin katıldığı düşüncelerdi bunlar. Sorunların tam bir düşünce özgürlüğüyle üstüne gitmek, yanlış yapacağım diye çekingen­ liğe düşmemek... 1968’de TIP Milletvekili Behice Boran’ın çiz­ gisi buydu.

Daha sonra TİP Genel Başkanı oldu. 12 Mart’tan sonra hap­ se girdi. TİP’i bir kez daha oluşturdu. Yeniden başına dertler açıldı. 12 Eylül’den sonra da yurtdışına gitti. Savaşımını ora­ larda sürdürdü. En sonunda da TKP ile birleşme kararı verdi. Bir iki gün sonra da dünyamızdan beklenmedik biçimde ayrıl­ dı.

Bütün yaşamını savaşmakla geçirmiş. Hiçbir zaman zor ko­ şullara boyun eğmemiş. Toplumculuk görüşünden vazgeçme­ miş. Bir bilim kadını, inançlı bir kişi... Behice Boran’ın arka­ sından söylenecek en doğru sözler, verilecek en sağlam yar­ gılar bunlardır. Ölümünün ardından günlerdir yaşanan saygı gösterileri de Boran’ın, toplumcu görüşün bir çeşit simgesi ol­ duğunu kanıtlar. Bir kadın olarak Türkiye’de sosyalizmin ön­ cülüğünü yapması ve bunu yaşamı boyunca sürdürmesi, Bo­ ran adını toplumculuk çizgisindeki yurttaşların belleğinde uzun süre yaşatacaktır.

Behice Boran, Markscı düşünceye bağlı bir toplumbilimciy­ di. ilk kez adını 1943’te duydum. "Yurt ve Dünya" daha sonra

“Adımlar" adlı dergilerde çıkan yazıları, incelemeleri, fakülte­

de verdiği derslerle bir anda saygı uyandıran bir aydın olarak tanınmıştı. Ankara Üniversitesinde, solcu öğretim üyelerine kar­ şı girişilen karalama, yok etme kampanyasında başlıca hedef­ lerden biri Boran’dı. Üniversiteden uzaklaştırıldıktan sonra öteki arkadaşları gibi yurtdışına gitmedi, bir çeviri bürosunda çalış­ maya başladı, inandığı görüşlerin yaygınlaştırılması için çaba­ larını sürdürdü. 1950’de Kore savaşına TBM M ’den karar alın­ madan girmemizi, Barışseverler Derneği Başkanı olarak pro­ testo etti. Yine içeri girdi, yine mahkemelere çıktı, ama boyun eğmeden savaştı.

Halk ozanı dostum Nebi Dadaloğlu’nun dediği gibi: “Acılı al­

kışlı yaşam / Sosyalizm düşün yaşam / Bilinçli, inançlı yaşam

/ Onurun simgesi Boran.” Gerçekten onurlu bir yaşam sürdü

Behice Hanım. Bunda kuşku yok. Hapislere katlandı, yoksul­ luğa katlandı, acılara katlandı, sürgün yaşamına katlandı. Yanlış yasalara karşı direndi. Bir insan daha ne yapar, ne yapabilir?

"Yüreğinde sızısı v a r/ Yaban elde ölüsü var / Dursun Bebek ku­ zusu var/ Özgürlük simgesi Boran" olmak kolay değil... Hele

bir kadın için çok daha güç...

Boran’ın parti liderliğine gelince... Behice Hanım’ın bu alanda büyük başarı gösterdiğini söylemek güçtür. Boran’ın liderliği­ ne geçtiği günden bu yana TIP, bir türlü büyümemiş, yaygınla- şamamış, girdiği seçimlerde olumlu sonuçlar alamamıştır. Ki­ şi, aydın olabilir, yürekli olabilir, değerli bir toplumbilimci ola­ bilir, ama parti lideri olmak büsbütün başka bir iştir. Denecek ki TİP’in büyümesi istenmiyordu, önüne türlü engeller dikili­ yordu, bütün bunlar doğrudur. Yine de Boran'ın yerinde baş­ ka bir lider olsaydı sanırım TİP, 1965’teki güven uyandıran, sağ­ lam tutumuyla sola açık yurttaşları çevresinde toplayabilen bir parti haline gelebilirdi. Bütün bunlar benim kişisel görüşlerim...

Boran’ın ölümünün yurdumuzda uyandırdığı büyük üzüntü, hemen her gün gazetelerde yayımlanan anma yazıları, bildiri­ ler, cenazesine katılan binlerce kişi; bütün bunlar ülkemizde toplumcu bir partiye ne denli gereksinme olduğunu göstermek­ tedir. Ama bu güçlü birikimi, sağlam bir yapıya kavuşturmak bir türlü gerçekleşemiyor. Boran’ın toplumcu görüşe son hiz­ meti, ölümüyle yarattığı ve ortaya çıkardığı bu gerçek olmuş­ tur: Türkiye’de solda büyük bir güç vardır, önemli olan bu gü­ cü bir yerde toplamaktır.

Yazımı ozan dostum Nebi Dadaloğlu’nun şiirinin son bölü­ müyle bitireyim: "işçi köylü yaşam dedi/ Yoksuluna paşam de­

di / Kore nere koşam dedi / Barışın simgesi Boran / Dadalı’nın sözünde o / Emekçinin gözünde o ! Türkülerin özünde o / Çark-

Başak simgesi Boran.” o

...

■ ' '

« w —

i

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

zün verici olduğunu itiraftan.; sonra eserlerin hakikaten güzel bir intihab mahsulü olduklarım Mussot, Macterlineh ve Çelıof gibi ehliyet ve şöhretleri büyük

Şirketin yöneticisi Elon Musk yaptığı açıklama- da üretim bandında haddinden fazla otomasyon kulla- nılmasının hata olduğunu, sistemde çıkan hataların üre-

derd-i aşk-ı ey melek, Sende yok mu fcalb-i vicdan söy­. le Allah

Hattâ oğlunun Er­ zurum Adliye Vnüfetlişi bulunduğu sırada zu­ hur etmiş bir amcazadeyle görüşmeyi: -"Aman Çerkezlerden hısım, akraba sökün edince

題名:Cisplatin encapsulated in phosphatidylethanolamine liposomes enhances the in vitro cytotoxicity and in vivo intratumor drug accumulation against

Formül kısa ve açıktır: Beyaz etlerle beyaz şaraplar, kırmızı etlerle ise kırmızı şaraplar uyum gösterir.. Ben bu formülün, genel çizgileriyle, doğru ve sağlam

Katılımcıların SAÖ toplam puanının, besin etiketi okuma alışkanlıkları değişkenine göre değerlendirildiğinde aradaki fark istatistiksel açıdan anlamlı

Cumartesi Cuma Perşembe Pazartesi Birinci ders İkinci :uncu Dördüncü Beşinci Altıncı İstanbul CemaL Azmi