• Sonuç bulunamadı

Ateşçiler arasında:cehennemi bir sıcak, nefesimiz darlaşıyor, yüzümüz kızgın ve ıslak bir dille yalanıyor!

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ateşçiler arasında:cehennemi bir sıcak, nefesimiz darlaşıyor, yüzümüz kızgın ve ıslak bir dille yalanıyor!"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ateşçiler â ra sm ia ..

. .

Cehennemi Bir Sıcak.. Nefesimiz

Darlaşıyor, Yüzümüz Kızgın

Ve

Islak Bir Dille Y alanıyor!

İhtiyar Ateşçi Arkamızdan Bağırdı: - Heyyy, Beyzadem!.

Dışarıda Rüzgâr Varsa Bizden Selâm ilet,

Akşama Görüşmiye Geleceğiz L

Arkadaşım :

— Ceketini çıkar da girelim!., dedi..

Demir merdivenlere ağır ağır basarak iniyoruz. Kızgın bir sı­ cak yüzümüzü yalıyor. Serinlik­ te»», havadan, deniz kokusundan yavaş yavaş uzaklaşıyoruz. Nefe­ simiz daralıyor, sanki günahımı­ zın hazırladığı kızgın bir cehen­ neme doğru uçuyoruz. Şuurumuz­ da birdenbire anî feveranlar baş- gösteriyor:

— Allahım, A llahım !.. diye bağırmamak için dişlerimizi sıkı- yoroz.

Demir merdivenler uzadıkça

m mm

Öğle paydosunda susayan ateşçiler

lamamazlıktan geldim:

— Estağfurullah dayı, öyle şey düşünmek ne haddimize!..

Yüzüme dikkatle bakıyordu: — Asıl estağfirullahı biz sana söylemeliyiz evlât, elçiye zeval, misafire vebal olmaz!.. İstersen sana soğuk bir su ikram edeyim!.

Yine itiraz etmiye kalkışırken İhtiyar gülerek köşedeki testiye uzandı:

— Hele hele!. Bir ikram ede­ lim de günahı bizden gitsin!. Dedi. Testiyi elime doğru tutmuştu: — Bir bak, soğuk değilse tçmefEIfmi uzattım, birdenbire çek*

Tatlı bir gündüz uykusu

cehennem! sıcak ve makinelerin derin uğultuların çoğalıyor: Aşa­ ğısı yarı karanlık, tok ve ağır makine sesleri arasında, eğer insan sesleri duymasak çıldıra­ cağız.

A rkadaşım :

— Dikkat!, diye seslendi, geldik.. Ayağını kömürlere bas!.

Ayağım kömürlere değdi. Vücudümden buram buram ter fışkırıyor. Sıcak, başımı, gözlerimi, yüzümü ve hattâ boğazımı kap­ lamış. Nefes almakta güçlük çe­ kiyorum. Gözlerim iyice etrafı göremiyor. Başımı yukarı doğru kaldırdım: ince bir güneş ışığı.. Tıpkı uzun, çok uzun tünellerin mini mini, parlak dehlizleri gibi., makine uğultuları arasında kısık insan sesleri ve kömürlere sapla­ nan kürek hışırtıları duyuyorum.. Arkadaşım:

— Canım, ne duruyorsun, sana bağrıyorum, yürüsene biraz!, diye kulağımın dibinde öttü.

*

Şirketi Hayriyenin iri tekne­ lerinden biri Boğazdan dönüyor. Ben selâhiyettar bir arkadaşımla buraya, ateşçilerin yanına indim. İkide birde:

— Ne sıcak, ne sıcak! diye mırıldandığımı gören ateşçilerden biri başını çevirmeden homurdan­ dı:

— Elbette beyim, kolay yaşa­ mak insanı terletir!..

Arkadaşım bir iki adım ileri yürüdü, dikkatle baktı:

— Dayı senmisin? Yüzünü göremiyorum!.. Dedi.

Ateşçi bir an durdu, yüzünü bize doğru çevirdi, sonra tatlı tatlı güldü:

— Allah ömürler versin

bey-Iş aralarında hararetli bir sohbet

efendiciğim. Birdenbire farkede- medim. de...

İhtiyar ateşçi küreğini kömürler üzerine atarak yanımıza yaklaştı.

İki elile pantalonunun yanla­ rını sıvazlıyordu:

— Nasılsın beyzadem. Seni gördüm, iyi oldum. Ara sıra bizi de ararmışsın ya!..

Ben bu ihtiyar ateşçiyi, bil­ mem bu kalemle size çizebile­ cek miyim?.

Vücut bele kadar çıplak.. Ter zeytinyağı gibi akıyor.. Esmer ve yanık vücutte sanki mütemadiyen sular akıyor.. İhtiyarın göğsünün kılları bile beyazlaşmış ve sıcak­ tan büsbütün kıvrık kıvrık olmuş. Yüzü çizgili ve çizgileri arasından mütemadiyen sular akıyor, göğ­ süne, omuzlarına doğru sızıyor. Dolgun kaşları üzerinde damla damla terler birikmiş.. Ara sıra başını salladıkça bu terler etrafa dağılıyor, serpili serpiliveriyorlar!..

İhtiyar benim kendisine dik­ katle baktığımı görünce güldü:

— İnsan bu yaştan sonra köpeklerin maskarası olurmuş değil mi evlât?.

1 tim. Su, sıcak, oldukça sıcaktı. İhtiyar gülüyordu:

— Şaştın değil mi? Elbette ya, bizim burada hiç birşeyimiz soğuk kalmaz.. Hatta soğuk heriflerin bile kanı çabuk ısınır!..

Ocağın başına, genç irisi bir ateşçi geçmişti.. Kömürleri attık­ tan sonra, koca bir bezle tuttuğu uzun bir demiri içeri sokuyor, ateşi karıştırıyordu, ihtiyar ateşçi arkadaşla konuşurken, kömür yığınları üzerinde sigara içen bir gölge tatlı bir şarkı söylüyodu:

Ela gözlü, benli dilber, Koyma beni el yerine, Altın kemerin olam, Dola beni bel yerine!.

Ateşçi bize yirmi dört saatlik bu cehennemi iş hayatını anlatıyor: — Hikmetihüda, dışarıda üşü­ yoruz. Sudan çıkmış balıklar gibi ölü ölüvereceğimizi sanıyoruz. Soğuk almıyalım, hastalanmıyalım diye çıkarken içimize fanilalar giyiyoruz. Amma, bizim Menkenli Ali her havaya çeker, her zaman bir tek fanila ile dışarı çıkar, kara, kışa dayanır.

24 saatin içinde ne mi yaparız? işte böyle, kâh ben kâh bizim Ben onun bu ince tarizini an- jj oğlanlar bu obur ocağa kömür

atar, kızgın demirle karıştırır. Bazen İçimizden biri şu kömürlerin

üzerinde bir iki saatlik kestirme yapar..

—* Bu sıcakta mı ?.. Bu kız­ gın kuyuda m ı?

İhtiyar, benim hayretime karşı tatlı tatlı güldü :

— Ne zannettin ya !.. Neden faştın ?.. Biz alıştık bey oğlum. Biz bu işe alıştık. Bize korkulu, üzüntülü gelmiyor. Siz nasıl dışa­ rıda çalışıyorsanız, nasıl çalış - ken sıkıntı duymuyorsanız, biz c'a öyle!.. Fakat bazen evdeki ç - cuklara aklım gider.. Bu fak ri­ sk le ri düşünür düşünürüm de, yüreğim yanar !.. Eh, ne kaldı ki yarın öbür gün, şu ateşciğin kar­ şısında can verip gideceğiz.. Y a sonra, evlâdü ayal gittiğimiz yola mı bakıp kalacaklar ?..

— Yemeklerden en çok ne yersiniz ?

—■' Peynir, zeytin, biraz yemiş., Balık ta hoşumuza gider.. Firma beş dakika tutsak çabuk kızar; ; t< Biz, bu cehennemi sıcaklıktan bir an evvel kurtulmak için mer­ divenlere atılınca, ihtiyar arka­ mızdan acı bir kahkaha a ttı:

— Hey, Beyzadem, dışarıda rüzgâr varsa bizden selâm ilet, akşama görüşmeğe geleceğiz !..

*

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Mini KEDS, karar verdirici (yetkinlikler hakk›nda genel bir karar verilmesini sa¤layan, mezuniyet ve sertifikaland›rma için temel oluflturan ya da daha sonraki e¤itim düzeyleri

Çalışmamızda aerobik kapasitenin bir göstergesi olan Cooper testi sonuçları, anaerobik kapasitenin göstergeleri arasında yer alan kısa mesafeli sürat koşuları, dikey

The Tinetti Balance and Gait scale (12), the Berg Balance scale (BBS), the One Leg Stance test, the Functional Reach test (FRT), the Timed Up and Go test (TUGT) (17),

Son yıllarda, geleneksel implantların yanısıra mini dental implantlar daimi amaçlı olarak implant destekli sabit ve hareketli protezlerde kullanılmaktadır.. Tek parça

Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersinde Eğitsel Oyun Yöntemi İle Öğ- retim” adlı deneysel çalışmada öğretimde ağırlıklı olarak eğitsel oyunların kul-

gibi tüm zemin kaplamalarının günlük paspas ve makine ile yapılacak olan basit temizlik uygulamalarında kullanılır. İçeriğindeki polimerler sayesinde cilaya bakım

Silikon malzemeden yapılan mini Guglhupf kalıpları gıda maddesine uygundur, çok yüksek ve çok düşük sıcaklıklara dayanıklı olup, şeklini kaybetmez ve erimez, fırın

aracım 6 ay once bakımı yapıldı şuanda sorunsuz bir şekilde alan arkadaş 15bn km boyunca g&amp;ouml;n&amp;uuml;l rahatlıyla binebilecektir.Nakite sıkıştığım