• Sonuç bulunamadı

Boğaz'da dehşet

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Boğaz'da dehşet"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türkiye

Türklerindir

Kurucusu: Sedat Sim avi 1896-1953

Anadolufeneri

Anadöfukavağı

SARIYİ

50 bin ton yakıt patlayarak yanıyor

İstanbul'u son anda lodos kurtardı

Boğaz trafiğe kapatıldı. Gemilerden ve denize yayılan yakıttan yükselen alevlerin kıyılara ulaşmasını Kara-f

deniz'e doğru esen lodos önledi. İstanbul daha büyük faciadan kurtulurken, 11 gemicinin cesedi bulundu...

BİRDEN ALEV FIŞKIRDI

Nasia adlı tankerle Sea Broker adlı şilep çar­ pıştıktan hemen sonra yanm aya başla­ dı. 50 bin 500 ton fueloil yüklü tanker­ den patlam alarla birlikte alevler fışkır­ dı. Tankerden denize sızan yakıt alev aldı ve akıntıyla birlikte hızla yayıldı.

EVLER BOŞALTILDI

B oğazı tehdit eden a le vle r’nedeniyle kıyıdaki bazı ev­ ler boşaltıldı. Her iki gem ideki m ürette­ battan bir kısmı denize atladı, 26'sı ya­ ralı ku rta rıld ı. Denizden b ir gem icin in ce s e d i çıkarıldı. Ş ilepte 10 g e m icin in cesedi bulundu. 21 m ürettebat kayıp.

KA R A Y A OTURDULAR

A lev topu haline gelen tanker sürü kle n e re k Ru- m e lika va ğ ı'n d a ki B oğaz K o m u ta n lığ ı önlerinde, şile p ise Anadolukavağı'nda karaya oturdu. Dehşet veren m anzara­ yı her iki kıyıda biriken binlerce insan korku içinde izledi. • 18. sayfada

Kurtarma

şaşkınlığı

• Boğaz'daki akarya­ kıt yangınını söndür­ mek için İstanbul'da köpük sıkacak bir geminin dahi bulun­ madığı ortaya çıktı.

• Söndüren-1 ve Sön­ düren- 8 gemileri­ nin, bu büyüklükteki bir yangına karşı yapacakları fazla bir şeyleri yoktu.

• Bu arada, gem ide kalanları kurtarmak için helikopter aran­ dı ancak o da bulu­ namadı. • 18. sayfa

VATANDAŞLAR YARDIMA KOŞTU

Denizin üstü alev alev yanarken sahile koşan vatandaşlar teknelere atlayarak denize açıldılar. Suyun üzerinde rastladıkları yaralıları kurtarmak İçin çabalayan vatan­ daşlar, tanker mürettebatından Roman Bartelemou Bossu'nun cesedini denizde bularak kıyıya çıkardılar.

BOĞAZ ALEV ALEV

Karadeniz'i açık denizlere bağlayan, bu nedenle büyük bir stratejik önemi olan İstanbul Boğazı sürekli kaza­ lara sahne oluyor. İndependenta faciasından 15 yıl sonra boğaz, ye­

ni bir faciaya daha sahne oldu. Alev alev yanmaya başlayan Kıbrıs Rum tankerinden denize yayılan fueloil, suyun üstünü cehenneme çevirdi. Kıyıya koşan vatandaşlar denizi dehşet içinde izlediler.

KAZA

NASIL

M

KARADENİZ Petrol yüklü Rumelıfenerı Rumelıkavağı Karadeniz BOĞAZ KOMUTANLIĞI PETROL DOLUM TESİSLERİ İSTANBUL BOĞAZI ManRsadc ■âzı

34 yılda 40 facia

• İstanbul Boğazı'nda 1960 yılından bugüne kadar yaşa­ nan gemi kazalarında çok sayıda insan yaşamını yitirdi. Dünkü faciayla birlikte en büyük kaza 15 Kasım 1979'da meydana gelmişti. Yunan Erviali gemisi, Romen inde­ pendenta gemisiyle çarpışmış, 43 kişi ölmüş, denize dö­ külen petrol günlerce yanmıştı. • Yazısı 18. sayfada

Türkiye haklı çıktı

• Boğazların tehlike altında olduğu gerekçesiyle yeni geçiş tü­ züğü hazırlayan Türkiye'nin, ne kadar haklı olduğu dün ge­ ce yaşanan facia ile bir daha kanıtlandı. Rusya, yeni Boğaz­ lar Tüzüğü'ne karşı çıkmış ve görüşme isteğinde bulunmuş­ tu. Türkiye ise Rusya'ya Tüzük hakkında bilgi verdi, ancak müzakere etmeyeceğini kesin bir dille bildirdi. • 18. sayfa

İLK BASKILARIMIZDAKİ BİRİNCİ SAYFA 3. SAYFADA

RAUF TAMER VE DİĞER OLAYLAR 5. SAYFAMIZDADIR

İt

ı

İsta n b u l Ş e h ir Ü n iv e rsitesi K ü tü ph an e si T a h a T o ro s A rşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Asutay (2012), ‘‘Conceptualising and Locating the Social Failure of Islamic Finance: Aspirations of Islamic Moral Economy vs the Realities of Islamic Finance’’

Düşünce açıklama özgürlüğü olmadan; halkın, halk tarafından, halk için yönetilmesi olanaksızdır.. Terörle Mücadele Yasası -en azından- değiştirilme­ den

Bu çalışmada doğu düşüncesinin öznel olan doğası tanımlanarak; hermetik düşünce ile ruhsal simya bu düşüncenin tecrübî formu olarak ele alınmıştır. Gerek

Yurda döndükten sonra Refik Halid, muhalefette daha ılımlı bir tutum edinmesine karşın, ölünceye kadar eleştiri ve yergilerinden vazgeçmedi, önemli eserlerinden

Cumhuriyetin kuruluşundan son­ ra, Türk şiirinde, konuşulan diUn kendisini göstermesine rağmen, şiirin, bir avuç aydının malı ola­ rak kalmasına yol açan bir

Dahası, postmodern zm mo dern zm karşısında peygambervar b r hayal ed lemezl k (un- mag nable) ola rak tanımlamaktadır (1971: 22-23).. Bu sayede “baskı hem sömürünün, hem

I have also claimed that Kazan’s films cannot be considered classical Hollywood films because they allow ambivalence in the narrative along with other elements mentioned.. But