Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu önceki gün İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Fakültesi’nde “1999-2010 İstanbul ve Deprem” konulu bir panel düzenledi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulu önceki gün İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İşletme Fakültesi’nde “1999-2010 İstanbul ve Deprem” konulu bir panel düzenledi. İki oturumda gerçekleşen panelde olası İstanbul Depremi ve sonrası üzerinde duruldu. Başkanlığını Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Deniz İncedayı’nın yaptığı 1. oturuma, İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe ve Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman konuşmacı olarak katıldı.
2 BİN OKULUN DEPREM GÜVENLİĞİ YOK!
Panelde konuşan TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, 17 Ağustos depreminde resmi rakamlara göre 20 bin, gayri resmi rakamlara göre de 40-50 bin insanın toprağa gömüldüğünü söyledi. Yapıların yıkılması için sadece deprem olmasının gerekmediğini belirten Gökçe, yapıların kendiliğinden de yıkıldığını
vurguladı. Gölcük depreminden sonra aradan geçen 11 yılda yapıların birinin bile güçlendirilmediğinin altını çizen Gökçe, “2007 yılında yürürlüğe girmiş olan Deprem Yönetmeliği beton sınıfının asgari 20 megapascal mertebesinde olmasını öngörür. Ama bizim yapmış olduğumuz çalışmalar İstanbul’da bulunan beton sınıfının ancak 8’ler
mertebesinde olduğunu ortaya koyuyor. Buradan hareketle diyoruz ki, İstanbul’da bulunan yapılarımızın deprem güvenlikleri yok. Ayrıca ülkemizde bulunan yapıların da yüzde 70’inin iskanının, yüzde 37’sinin de inşaata başlama ruhsatının olmadığını ifade etmem gerekiyor” dedi. 1999 yılından beri yapılardaki deprem güvenliğinde bir değişiklik olmadığını dile getiren Gökçe, İstanbul’da 2 bin civarında deprem güvenliği olmayan okulu olduğunu kaydetti. “Bu okulların 500’ü sadece güçlendirildi veya yıkılarak yeniden yapıldı. Yaklaşık 600’e yakın hastane binası var
İstanbul’da. 99 depreminden 11 yıl geçmiş olmasına rağmen sadece 3 tane hastanenin güçlendirildiğini ifade edersem, kamu yapılarımız açısından da, içerisinde oturduğumuz yapılar açısından da hiçbir şey yapılmadığını ifade etmek abartılı bir değerlendirme olmaz” dedi.
3. KÖPRÜ KENTSEL RANT KAPISI
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman ise, 3. köprünün yaratacağı yerleşim alanlarıyla birlikte Türkiye ekonomisi için çok büyük bir kentsel rant ortaya çıkacağını söyledi. Bu kentsel rantların paylaşımının ekonomiyi ayakta tutacağını ifade eden Kahraman, “3. köprü İstanbul’un kullanımından çok uzak bir köprü ve köprü güzergahı. Hiçbir aklıselim insan 30 kilometre yukarı çıkıp 30 kilometre aşağıya inerek karşı tarafa geçmez” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe’nin yaptığı 2. oturuma ise, Mimar Mücella Yapıcı, Hüseyin Öztürk, Nurdoğan Oto ve Serkan Küçük konuşmacı olarak katıldı. Deprem, Dönüşüm ve İstanbul başlıklı bir sunum yapan Mimar Mücella Yapıcı, İstanbul’da bir çok semtin başına bela olan Kentsel Dönüşüm Planının deprem sonrasında planlandığına dikkat çekti.
DEPREMDEN ÇOK YIKICI ÖNLEMLERİN ALINDI
Deprem odaklı kentsel dönüşüm projesinin ilk olarak ‘Zeytinburnu’nda yeni bir Nişantaşı’ konseptiyle ortaya çıktığını belirten Yapıcı, Beyoğlu, Eminönü, Bakırköy, Avcılar, Adalar ve Bahçelievler’in kentsel dönüşüm yapılacak diğer ilçeler olduğunu söyledi. “Yapmayacağımız dediğimiz şeyler yerel belediyeler ve büyükşehir belediyeleri tarafından önümüze geliyor” diyen Yapıcı, örnek olarak da Kazlıçeşme Turizm Tesislerinde surların önündeki alanın
doldurulmak istenmesini gösterdi. Yapıcı Sulukule’de ‘tarihi bölgelerde deprem odaklı kentsel dönüşüm’ yapıldığını dile getirdi. Depremden çok yıkıcı önlemlerin alındığını kaydeden Yapıcı, “Deprem olsa insanların ölmeyeceği evleri yıkıp, daha deprem olmadan yıkılan evlere soktular” dedi. Yapıcı, buna TOKİ’nin Bezirganbahçe’de yaptığı toplu konutları örnek gösterdi.
BIRAKIN DEPREMİ YANGIN OLSA NE OLACAK?
Son günlerde tekrar gündeme gelen Tarlabaşı’nda Kentsel Dönüşüme de değinen Yapıcı, “Tarlabaşı’nda daha bir ada gezilmeden bütün adalar için yıkılmalıdır raporu verildi” dedi. Projede binaların alt katlarının otopark olarak
planlandığını vurgulayan Yapıcı, Tarlabaşı’nın dar sokaklarını hatırlatarak “Bırakın depremi yangın olsa ne olacak” diye sordu. 1999 depreminde insanların depremden sonra gidebileceği boş alanlar olduğunu vurgulayan Mücella Yapıcı, olası İstanbul depreminde insanların kaçabileceği boş bir alan olmadığını kaydetti. TBMM Deprem Araştırma Komisyonu Başkanı İdris Güllüce’nin kentsel dönüşüm ile ilgili “Bir ülkede demokrasi ne kadar iyi ise kentsel
açma haklarının ellerinden alındığını kaydetti. evrensel-14/08/2010
