• Sonuç bulunamadı

Terme ulaşmış sirenomaeli vakası:Nadir vaka sunumu

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Terme ulaşmış sirenomaeli vakası:Nadir vaka sunumu"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Olgu:32 Y, G 2 P 1 Y 1 olan hasta SAT’ne göre 16 hf 0 g ge-beli¤i varken ilk kez baflvurdu. Obstetrik özgeçmiflinde özel-lik olmayan hastan›n yap›lan USG incelemesinde fetal biyo-metri 16 hafta ile uyumlu idi. Detayl› incelemede bilateral polikistik böbrekler, oligoanhidramnios, oksipital bölgede kemik defekti ve ensefalosel izlendi. Ultrasonografi bulgular› ile MGS tan›s› konan hastaya medikal gebelik tahliyesi öne-rildi. Hasta ve eflinin terminasyonu kabul etmesi üzerine ge-belik sonland›r›ld›.

Sonuç: Meckel-Gruber sendromu gebelikte 1/12.000– 1/140.000 aras›nda de¤iflen oranda görülmektedir. Sonuç ola-rak, MGS letal bir bozukluktur ve mortalitesi %100’dür. Ayr›-ca tekrarlama olas›l›¤› oldu¤u ve en erken prenatal tan›s› 11–14. haftalar aras›nda kromozom anomalisi için yap›lan ultrasonog-rafi taramas›nda konulabildi¤i için aileye sonraki gebeli¤inde erken dönemde ulttrasonografi yapt›rmas› önerilmelidir.

PB-029

Önceki çocu¤unda Van Der Knaap sendromu

tespit edilen gebeye perinatal yaklafl›m

Ece Öcal1

, Halil Gürsoy Pala1

, Burcu Artunç Ülkümen1 , Safiye Uluçay2

, S›rr› Çam2

, Yeflim Bülbül1 , Faik Mümtaz Koyuncu1

1

Celal Bayar Üniversitesi T›p Fakültesi, Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Anabilim Dal›, Perinatoloji Bilim Dal›, Manisa; 2

Celal Bayar Üniversitesi T›p Fakültesi, T›bbi Genetik Anabilim Dal›, Manisa

Van Der Knaap hastal›¤› çok nadir görülen ve genellikle MLC1 genindeki mutasyon nedeniyle geliflen bir hastal›kt›r. Yayg›n beyin beyaz cevher tutulumu ve subkortikal yerleflim-li kistlerin varl›¤› karakteristiktir. ‹nfantil bafllang›çl› makro-sefali ve yavafl ilerleyici nörolojik bulgular klinik tan›da yar-d›mc›d›r. Otozomal resesif kal›t›m› olan bu sendromda tan› konan hastan›n anne ve babas› heterozigot tafl›y›c›d›r, genetik dizilimde bir adet mutant allel tafl›maktad›rlar. Bu nedenle hastal›k bulgusu yoktur. Bu hastal›kta ek olarak erken çocuk-luk döneminde normal ya da normale yak›n psikomotor ge-liflme, epileptik nöbetler, ataksik yürüyüfl ve spastisite görüle-bilmektedir. Olgular›n ço¤unlu¤u ikinci dekadda kaybedil-mektedir. Beyin manyetik rezonans görüntülemede (MRG) yayg›n beyaz cevher tutulumu ve ön temporal bölgelerde da-ha belirgin olmak üzere subkortikal kistler görülmektedir. Tipik klinik ve radyolojik bulgular›n varl›¤›nda tan› konula-bilmektedir. MLC1 ve MLC2A mutasyonlar›n›n gösterilme-si tan›ya katk›da bulunmaktad›r. 29 yafl›nda gravida 2, parite 1 (Normal spontan vaginal do¤um); 23 hafta gebeli¤i olan ve taraf›m›za anomali taramas› yap›lmak üzere gönderilen hasta-n›n al›nan anamnezinden bir önceki çocu¤unda Van Der Knaap sendromu oldu¤u ö¤renildi. Efliyle 1. derece akraba oldu¤unu ifade etti. Bir önceki gebelik takiplerinde ultraso-nografik anormallik izlenmemifl ve do¤um s›ras›nda

herhan-gibir komplikasyon yaflanmam›flt›. Postnatal dönemde çocu-¤unda denge bozuklu¤u, geliflme gerili¤i olmas› üzerine yap›-lan tetkiklerde Van Der Knaap sendromu oldu¤u tespit edil-mifl. Tan› klinik veriler do¤rultusunda konulmufl, genetik analiz yap›lmam›fl. Gebeden al›nan anamnez sonras› yap›lan anomali taramas›nda beyin yap›lar› ola¤an izlendi ve gross fe-tal anomali saptanmad›. Hasta ve efli genetik klini¤ine yön-lendirildi. %25 oran›nda bu fetusta ayn› sendromun saptana-bilece¤i ve riskler anlat›ld›. ‹nvaziv ifllem önerildi. Ancak aile bu gebelik ve fetüs için invaziv ifllemi kabul etmedi. Yaflayan ve Van Der Knaap sendromu saptanan çocu¤undan genetik analiz ve ileri inceleme yap›lmas›n› kabul etti. fiu anda 7 ya-fl›nda olan hastadan MLC gen mutasyonu için kan örne¤i al›-narak genetik laboratuar›na gönderildi. Çocukta MLC gen mutasyonu saptanmas› halinde aile taramas›na geçilmesi planland›. Van der Knaap hastal›¤›, çok ender görülen bir megalensefalik lökoensefalopati formudur ve bireylerde, 22. kromozomda yerleflmifl bulunan MLC1 geni mutasyonlar› s›k görülmektedir. Ender olgularda MLC2A mutasyonlar› da ta-n›mlanm›flt›r. Makrosefali do¤umda da bulunabilmekle bir-likte, genellikle yaflam›n ilk birkaç y›l›nda belirginleflmekte-dir. Beyin MRG görüntülemelerindeki dramatik bulgulara ra¤men, klinik bulgulardaki yavafl ilerleyici seyir dikkat çeki-cidir. Psikomotor gerilik, yürüyüfl ataksisi, spastisite, distoni ve koreatetoz gibi nörolojik bulgular›n belirginleflmesi geç dönem bulgular›d›r. Otozomal resesif geçiflli olan bu hasta-l›kta sendromlu bebek hikayesi olan aile bireyleri heterozigot tafl›y›c› olarak de¤erlendirilir ve genetik dizilimde bir adet mutantallel tafl›maktad›rlar. Bu nedenle hastal›k bulgusu yok-tur. Her konsepsiyonda %25 sendromlu,%25 tamamen sa¤-lam ve %50 tafl›y›c› fetüs olma ihtimali vard›r. Ailelere hasta-l›¤›n genetik geçifli, seyri ile ilgili bireysel ve ailesel genetik dan›flmanl›k verilmeli ve ileri genetik inceleme yap›larak risk-ler belirlenmelidir. Perinatal dönemde nadir olarak ultraso-nografik olarak kranialbulgular saptanmas›, hastal›¤›n infantil dönemde ve klinik olarak yavafl bulgu vermesi nedeniyle inta-uterin dönemde fetuslardagenetik mutasyonun saptanmas› ve prognozun belirlenebilmesi amac›yla invaziv ifllem öneril-mektedir. Prenatal tafl›y›c›l›k saptanan ailelerde Preimplan-tasyon Genetik Tan› (PGD) bir seçenek olarak düflünülebilir.

PB-030

Terme ulaflm›fl sirenomaeli vakas›:

Nadir vaka sunumu

Ça¤dafl Özdemir1

, Burak Özkose1

, Ali Ekiz2 , Zeynep Gedik Özköse1

, Berfin Ökmen1

1

Kanuni Sultan Süleyman E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Klini¤i, ‹stanbul; 2

Kanuni Sultan Süleyman E¤itim ve Araflt›rma Hastanesi, Perinatoloji Klini¤i, ‹stanbul

Amaç:Sirenomeli sekans›, ayn› zamanda mermaid sendromu olarak bilinen,en çok bilinen yan›yla alt ekstremite

füzyonu-Cilt 23 | Supplement | Ekim 2015

Poster Bildiri Özetleri

(2)

nun (ço¤unlukla veya tamamen komplet) bir parças› oldu¤u (ancak tamam› de¤il) polymalformatif sendromdur. Sireno-meli alt ekstremite füzyonu ve ya ciddi gastrointestinal, geni-toüriner, kardiyovasküler ve kas iskelet sistemi anomalisyle beraber tek umblikal arterin tek alt ekstermite ile birlikte ol-du¤u ölümcül, nadir (0.8 ile 4.2/100.000 do¤um) bir konge-nital anomalidir.

Olgu:19 yafl›nda gravida 3 parite 1 abort 1 (normal spontan do¤um) olan hasta sanc› hissetmesi nedeniyle kanuni sultan süleyman e¤itim araflt›rma hastanesi kad›n do¤um acil servis-ne baflvurdu. hastan›n yap›lan ilk muayeservis-nesinde usg de makat gelifl kar›n çap›: 31+1 w ile uyumlu olmas› üzerine ilk trimes-ter ultrasonografi ile yap›lan teyitte 36 oldu¤undan dolay› hasta makat gelifl,intrauterin geliflme gerili¤i (36/31+1) ve an-hidramnios endikasyonuyla sezaryen amaçl› do¤umhaneye yat›r›ld›. klini¤imizden takipsiz olan hasta 6. gebelik ay›ndan sonra tansiyonlar›n›n yüksek seyretmesi üzerine gestasyonel hipertansiyon olarak izlenmifl. Hastan›n akraba evlili¤i yok. Hastan›n yap›lan de¤erlendirilmesinde anhidri olmas› nede-niyle femur uzunlu¤u (fl) net de¤erlendirilemdi. Hasta sezar-yen do¤um ile apgar1-2.1570 g a¤›rl›¤›nda canl› bir cinsiyeti belirsiz multiple anomalisi olan bebek do¤uruldu. Materanl bir komplikasyon olmazken, bebek solunum s›k›nt›s› ve mul-tiple anomali nedeniyle yenido¤an 3. düzey yo¤un bak›m ya-t›fl› yap›ld›. Bebekte atipik yüz görünümü (ön fontanel önde burun köküne kadar uzan›yor arkada arka fontanel ile birlefli-yor), k›sa boyun, tortikollis, genital geliflim yok, cinsiyet be-lirsiz, anal atrezi mevcut, sa¤ uyluk, bacak ve ayak geliflimi yok. Solda yaln›z femur mevcut, diz bacak ayak geliflimi yok. Yo¤un bak›m takiplerinde entübe olan bebek ilk 24 saat için-de resustasyona ra¤men ex oldu. Prognoz sirenomeli pulmo-ner hipoplazi ve renal agenezi ndeniyle birçok vakada mortal seyretmektedir. Gebeliklerin %50’si 8 veya 9. gebelik ay›n-dan sonra do¤maktad›r. Ölümler ço¤unlukla do¤umay›n-dan son-raki befl gün içinde olmaktad›r. Postnatal bak›m disginetik ol-sa bile böbrek olmas›n› gerektirir. Sirenomeli yönetimi zor, maliyetli ve sonucu tahmin edilemeyen çok say›da müdahale gerektirir. Antenatal tan› antenatal tan› morfolojik (oligohid-ramnios, bilateral renal agnezi, tek alt ekstremite, tek umbli-kal arter, mesane yoklu¤u, tan›mlanamayan externel genital-ya, anorektal atrezi, lumbosakral agenezi) ultrason çal›flmas›-na dayan›r. Sirenomelik fetuslarda bilateral reçal›flmas›-nal ageneziye ba¤l› oligohidramnios, ikinci ve üçüncü trimester alt ekstre-mite de¤erlendirmesini zorlamaktad›r. Baz› vaklarda bilateral renal agenezi tek bulgudur.

Sonuç:Erken tan› daha az risk ve a¤r› ile gebeli¤in erken afla-mada terminasyonuna izin verebilir.. mr› incelemesi ayn› za-manda visceral lezyonlar›n tan›mlanmas›nda yard›mc› olmak-tad›r. Teröpatik karar, tan› an›ndaki gestasyonel hafta, mal-formative sendromun ciddiyetine ve ailenin iste¤ine ba¤l›d›r. genetik dan›flma tekrarlama riskinden dolay› (%3–%5)

tavsi-ye edilmelidir. terme ulaflan vakalarda amniotik s›v›n›n azl›¤› nedeniyle vakalar›n seçilmesini zorlaflt›rmakla, 3 düzey yeni-do¤an yo¤un bak›m merkezlerinin olmad›¤› merkezlerde mortaliteyi daha da artt›rabilmektedir.

PB-031

21 haftal›k EMR olan hastada kontinu

amnioinfüzyon

Fatih Mehmet F›nd›k, Ahmet Yal›nkaya, Mehmet Sait ‹çen, Senem Yaman Tunç, Elif A¤açayak

Dicle Üniversitesi T›p Fakültesi, Kad›n Hastal›klar› ve Do¤um Anabilim Dal›, Diyarbak›r

Gestasyonel yafltan ba¤›ms›z olarak amnion s›v›s›n›n s›zmas› erken membran rüptürü-PROM (prematur ruptur of mem-branes) olarak adland›r›l›rken, 37. haftadan önce amnion s›v›-s›n›n s›zmas›na PPROM (preterm prematur ruptur of mem-branes) olarak adland›r›l›r. ‹nsidans› tüm gebeliklerde yakla-fl›k %8–10’dur. Maternal ve fetal morbidite-mortaliteyi art›r-maktad›r. Maternal komplikasyonlar›n en önemlisi koryoam-niyonittir. Di¤er komplikasyonlar kordon sarkmas›, pulmo-ner hipoplazi, ekstremite deformitesi, prematürite, asfiksi fe fetal ölümdür. Tedavide temel yaklafl›mlar erken do¤um ve fetal hipoksiyi önlemekle birlikte, enfeksiyon geliflimini önle-mek ve amniotik s›v›y› yerine koymakt›r. Bu hastalarda bekle gör yaklafl›m›n›n yan›nda, amniopatch uygulamas›, kontinu amnioinfüzyon ve acil do¤um tedavi seçenekleri aras›nda yer al›r. 33 yafl›nda G1P0 olan hasta suyunun gitmesi flikayetiyle hastanemize baflvurdu. Hastaya yap›lan ulstrasonografide 21 hafta 2 gün ile uyumlu FK (+) fetüs izlendi. Amnios s›v›s› top-lamda 3 cm’den az idi. Spekulum muayenesinde aktif amnion s›v›s› geldi¤i gözlendi. Servikal aç›kl›k yoktu. Hastan›n baflvu-rudaki laboratuar de¤erleri ise; WBC:10.25, HGB: 7.42, PLT: 314000, CRP:0.95 idi. Enfeksiyon bulgular› olmad›¤› ve hastan›n çocuk istemi nedeniyle hastaya kal›c› kateter tak›-larak kontinu amnioinfüzyon yap›lmas›na karar verildi. Ul-trasonografi eflli¤inde steril koflullarda 18 G’lik epidural kate-terle amion s›v›n›n uygun bir dikey cebine transabdominal olarak girildi. ‹¤ne çekildikten sonra kanül uterus içinde kal-d›. Kanülün d›flarda kalan k›sm› çevresi steril spançla sar›ld›k-tan sonra cilde flaster ile sabitlendi. Hastaya ampisilin+sul-baktam 1 g 4*1 IV, ornidazol 500 mg 2*1 IV, antianemik, Be-miparin sodyum 3500 IU subkutan tedavisi baflland›. Hasta-ya günlük 1000 cc izotonik solüsyon kateterden verildi. Bu arada hastan›n aktif su gidiflinin oldu¤u gözlendi. Aral›kl› ya-p›lan CRP ve WBC de¤erleri ile hasta takip edildi. Ayr›ca günlük olarak ultrasonografi ile hem fetal iyilik hali ve gelifli-mi takip edildi hemde amnion s›v› durumu gözlendi. Agelifli-mini- Amini-on s›v›da miktar›nda de¤ifliklik olmad›. 25. haftas›nda hastaya betametazon 12 mg 12 saat arayla yap›ld›. Hastan›n takipleri-nin 42. gününde fliddetli sanc›lar›n›n olmas› ve WBC

de¤er-Perinatoloji Dergisi

15. Ulusal Perinatoloji Kongresi, 15–18 Ekim 2015, Mu¤la

Referanslar

Benzer Belgeler

b) Bölümde kalan sayı düz demir aralığının yarısından küçük ise: Bölme işlemi sonucunda kalan sayı tekrar ikiye bölünerek ilk düz demirin mesnetten ne kadar

Genetik işaretleyiciler ve sistematik çalışmaları yardımıyla mantar çiftçisi karınca türlerini incelemeyi planlayan araştırmacılar, aseksüel türün ortaya çıkış

Ebeveynleri tarafından yüksek ateş, ayak parmaklarında şişlik ve kızarıklık fark edilerek hastanemize getirilen SİTS olgusunu, bu durumun nadir görülmesi ve sendroma

Bi- zim çal›flmam›zda da sa¤l›k alg›s› ve yaflam kalite- si alg›s› kontrol grubuna göre daha düflük ç›kmak- la beraber, sadece sa¤l›k alg›s›ndaki düflüfl

Atatürk Üniversitesi T›p Fakültesi Klinik Bakteri- yoloji ve ‹nfeksiyon Hastal›klar› Poliklini¤i’nin ta- kibinde olan, 30 kronik hepatit B’li (serumda HBsAg alt› aydan

Endemik tifüsün klinik seyri boyunca görülen başlıca belirti ve bulgular ateş, döküntü, miyalji, bulantı, baş ağrısı, ishal, hepatomegali, sple- nomegali ve

Hastane personelinden izole edilen 6 S aureus suflundan ikisinde metisilin direnci tespit edil- di.. Burunlar›nda S aureus üreyen 8 diyaliz hastas›n›n ise 4’ünde metisilin

Bu makalede, otomastoidit sonrası serebral venöz trombus gelişen ve DNA analizi sonucunda MTHFR polimorfizmini (C677T) heterozigot olarak taşıdığı tespit edilen bir ço- cuk