• Sonuç bulunamadı

AYLIK STRATEJİ RAPORU 01 Şubat 2021

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "AYLIK STRATEJİ RAPORU 01 Şubat 2021"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Başlarken

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen kasım ayında yaptığı açıklamayla gündeme gelen yapısal reformları içeren taslağa son şekil veriliyor. Ekonomi ve hukuk alanında gerçekleştirilmesi öngörülen reformların, şubat ayı içinde Cumhurbaşkanı tarafından kamuoyuna açıklanması bekleniyor. Küresel tarafta ise aşı tedarikinde yaşanan sıkıntılar, yakın dönem için ekonomiler üzerindeki endişeleri yeniden artırmış durumda. Uzun süredir bu haberlere kayıtsız kalan piyasalarda geçtiğimiz hafta bu endişelerin fiyatlamalarda hissedilmeye başlandığını gördük.

Piyasalarda Son Durum

Ekonomi yönetimindeki değişim ve TCMB’nin adımlarıyla güç kazanan güven ortamı yurt içi piyasaları ve TL varlıkları kasım ayından bu yana destekleyen gelişmeler oldu. Aynı zamanda aşı kaynaklı gelişmelerin küresel risk iştahını desteklemesi de bu süreçte yurt içindeki olumlu havaya katkı sağladı. Kasım ayından itibaren Borsa İstanbul’da güçlü yükselişler yaşanırken, ocak ayı içerisinde de tarihi zirveler yenilenmeye devam etti. Ancak özellikle ocak ayının ikinci yarısında artış kaydeden salgın kaynaklı endişeler risk iştahı ve piyasalar üzerinde baskı oluştururken, ocak ayının son bölümünde aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar hisse piyasalarında satış baskısını artırdı. BIST-100 Endeksi kazançları ay içerisindeki kazançlarını geri vererek ocak ayını

%0,22’lik sınırlı bir kayıpla 1.473,45 seviyesinden tamamlarken, Dolar/TL kuru ise ayı %1,58’lik düşüşle 7,3179’dan kapattı.

Yeni Ayda Piyasaları Bekleyenler

Ocak ayı içerisinde özellikle ayın ikinci yarısında salgın kaynaklı endişelerin ön plana çıktığı ve risk iştahı üzerinde baskı oluşturduğu görüldü. Avrupa ve ABD’de vaka ve kayıp sayılarında görülen rekor seviyeler ve tedbirlerdeki sıkı seyrin devam etmesi önemli risk unsurları olarak izleniyor. Ocak ayının son bölümünde Avrupa’da aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar ön plana çıkarken, bu konudaki haber akışları ve gelişmeler önemini koruyor. Ocak ayının son bölümünde salgın ve mutasyon kaynaklı endişelere ek olarak tedarikte yaşanan aksamalar riskli varlıklarda satış baskının artış kaydetmesine neden oldu. 20 Ocak tarihinde yemin töreniyle görevine başlayan ABD Başkanı Biden’ın açıkladığı 1,9 trilyon dolarlık teşvik paketi küresel risk iştahını bir miktar desteklerken, şubat ayı içerisinde teşvik paketine ilişkin oylama süreci önemli olacaktır. Toparlayacak olursak merkez bankaları ve hükümetlerden gelebilecek ekonomiyi desteklemeye yönelik hamleler ile aşılama konusunda kaydedilen ilerlemeler küresel risk iştahını destekleyen faktörler olarak sıralanabilir. Ancak son haftalarda artış kaydeden salgın kaynaklı endişeler, tedarik sorunları, olası aşı savaşları ve tedbirlerdeki sıkı seyrin devam etmesi aşağı yönlü önemli risk unsurlarıdır. Sıkılaşan tedbirlerin ekonomik toparlanma üzerinde yaratacağı bozulma da ek baskı unsuru olacaktır. Bahar aylarından itibaren daha güçlü bir risk iştahı beklemekle birlikte, şubat ayı dahil olmak üzere bu yılın ilk çeyreğinde dönem dönem düzeltme hareketlerinin güç kazandığı ve volatilitenin artış kaydettiği görülebilir.

Aylık Hisse Önerileri

Bu ay teknik takibimizdeki hisseler: LOGO, TKFEN, TURSG, ULKER, VESTL

Bültenin Son Bölümünde Aylık Ekonomik Takvimi ile Piyasalara Dair Tablo & Grafikler de yer almaktadır.

Gedik Yatırım Menkul Değerler A.Ş.

Yatırım Danışmanlığı Birimi Esentepe Mahallesi Ecza Sokak N: 6

Safter İş Merkezi K:2 Şişli/İstanbul Tel: (212) 356 16 52

gyd@gedik.com Üzeyir Doğan Yatırım Danışmanlığı Müdürü

uzeyirdogan@gedik.com Mesut Kurt

Müdür mkurt@gedik.com

Mert ALTIOK Yatırım Danışmanı mert.altiok@gedik.com

Onurcan BAL Yatırım Danışmanı

obal@gedik.com Eda KARADAĞ Yatırım Danışmanı eda.karadag@gedik.com

Elif KAYA

Yatırım Danışmanlığı Uzman Yardımcısı ekaya@gedik.com

Betül ASİLKAN

Yatırım Danışmanlığı Uzman Yardımcısı betul.asilkan@gedik.com

(2)

Ba ş larken…

Geçtiğimiz hafta TCMB Başkanı Naci Ağbal yılın ilk enflasyon raporunu tanıttı. Ağbal, TCMB’nin enflasyonda kalıcı düşüşe ve fiyat istikrarına işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar sıkı para politikası duruşunun korunacağını belirterek, sıkı para politikası mesajını devam ettiğini gördük. TCMB Başkanı ayrıca faiz indirimini konuşmak için henüz erken olduğunu, asıl enflasyon hedefinin %5 olduğuna sürekli vurgu yaparak, para politikasındaki sıkı ve ihtiyatlı duruşun, %5 hedefine ulaşılması planlanan 2023’e kadar kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti. Yapılan bu açıklamalarla TCMB’nin sıkı para politikası mesajını güçlendirmek ve piyasada erken faiz indirimine gidilebileceği yönündeki endişeleri ortadan kaldırmak istediğini görüyoruz. Toplantı sonrası izlenimlere baktığımızda da TCMB’den faiz indirimi beklentilerinin ötelenmeye başladığını görüyoruz. Bu da TCMB’nin amacına ulaştığının göstergesi oldu. Ortaya çıkan bu tabloya bakacak olursak TCMB’nin en erken yılın son bölümünde faiz indirimlerine başlama olasılığı artmış durumda. Bu açıklamaların yanında artan petrol fiyatları, 2020 yıl sonu enflasyon rakamlarının bir önceki rapordaki tahminlerin üzerinde gerçekleşmesi, asgari ücretteki enflasyon üzerinde gerçekleşen artış ve gıda enflasyonunun öngörülerin üzerinde seyrediyor olmasına karşın TCMB’nin 2021 sonu TÜFE enflasyon tahmini bir önceki enflasyon raporundaki %9,4’te koruduğunu görüyoruz. Enflasyon tahminin değiştirilmemesinin temel nedeninin de yukarıda bahsedilen sıkı duruşun uzun süre korunmasının enflasyon beklentilerini azaltacağı varsayımının etkili olduğunu düşünüyoruz.

Özetleyecek olursak, bu yıl faiz indirimleri erken başlamayacak ve mevcut faizler ya da daha üzerindeki faiz rakamlarını uzun süre görmeye devam edeceğiz ve başlayacak faiz indirimleri de önceki dönemde olduğu gibi seriye bağlanmayacak. Bu durum TL’nin daha istikrarlı bir görünüm sergilemesini sağlayabilir. Bu süreçte zaman zaman TL ile BIST arasında fiyatlamalarda ayrışmalar daha da belirginleşebilir.

Sivil toplum kuruluşlarından da fiyat istikrarı hedefine destek

TOBB, TESK, TÜSİAD ve MÜSİAD geçtiğimiz hafta yaptıkları ortak açıklamada Türkiye’nin birinci önceliğinin fiyat istikrarı olduğuna inandıklarını ifade ettiler. Açıklamada, “Fiyat istikrarı sağlanmadan ekonomide başlayan her canlanma, maalesef kısa süreli olmakta ve iş insanlarımızın yatırım ufkunu daraltmaktadır. Bu nedenle ülkemizin hak ettiği refah artışını sağlamak için fiyat istikrarını bir ön koşul olarak görmekteyiz. Fiyat istikrarının sağlanmasıyla Türkiye'de yatırım ortamı iyileşecek, öngörülebilirlik artacak, böylece katma değeri yüksek yeni teknoloji yatırımlarını ülkemize çekmek mümkün olacaktır” ifadeleri kullanıldı. Fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek TCMB’nin görev tanımı içinde yer alsa da bu hedefe maliye, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar tarafından benimsenmeden ve ortaya konulan hedeflerin inandırıcılığı olmadan ulaşmak çok mümkün değil. Bu nedenle yapılan açıklamaların ve ortak hedefe inanmanın pozitif katkıları olacağını düşünüyoruz. Bu açıklamanın yanında hafta içinde Uluslararası Para Fonu (IMF), Dünya Ekonomik Görünüm raporu Ocak ayı güncellemesinde 2020 için Türkiye büyüme tahminini %1,2 olarak güncelledi. IMF Ekim ayında %5 küçülme tahmini yayımlamıştı. IMF ayrıca Türkiye ekonomisinin 2021'de pozitif büyümeye devam etmesinin beklendiğini belirterek, ülke ekonomisinin bu yıl %6 oranında büyümesinin öngörüldüğünü ifade etti.

Şubatta beklenen reformların gün yüzüne çıkabilir

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen kasım ayında yaptığı açıklamayla gündeme gelen yapısal reformları içeren taslağa son şekil veriliyor.

Ekonomi ve hukuk alanında gerçekleştirilmesi öngörülen reformların, şubat ayı içinde Cumhurbaşkanı tarafından kamuoyuna açıklanması bekleniyor. Son aylarda ekonomi yönetimlerinde yapılan değişikliklerin ardından TCMB tarafında iletişim ve şeffaflık kanallarına ağırlık verilirken, birçok araçta normalleşme adımlarını izledik. Son dönemde Avrupa Birliği ile ilgili verilen mesajları da göz önünde bulundurduğumuzda Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanması beklenen reform kalemlerinde Avrupa Birliği ile de ilişkilerde de ilerleme kaydedilmesini sağlayacak mesajlar yer alabilir. Bu ay reform beklentisi TL varlıklardaki olası kayıpları sınırlayabilir.

Ticaret savaşlarının yerini aşı savaşları alıyor

ABD Pfizer ve Moderna'da aşı tedarikini artırma yoluna giderken, Avrupa Birliği tarafından ABD’nin aşı ihracatına yönelik kısıtlamalarıyla ilgili eleştiriler geldi ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, ABD’nin aşı ticaretini sınırlamaya yönelik girişimlerine karşı misilleme sinyali verdi. Sonrasında ise Avrupa Birliği, koronavirüs aşı tedarikinde yaşanan sorunları aşmak için üye ülkelerdeki tesislerde üretilen aşıların 3’üncü ülkelere ihracatını izne tabi tutacağını bildirdi. Üst düzey AB yetkilileri, AstraZeneca'nın Kovid-19 aşısı tedarikinde kesintiye gideceğini açıklamasının ardından AB ülkelerinden aşı ihracatına sınırlama getirecek bir mekanizmanın başlatılacağını açıkladı. Böylece ABD’nin ardından AB’de aşı ticaretine sınırlama getirerek, aşı savaşlarına dahil olmuş oldu. Aşı tedarikinde yaşanan sıkıntılar, yakın dönem için ekonomiler üzerindeki endişeleri yeniden artırmış durumda. Uzun süredir bu haberlere kayıtsız kalan piyasalarda geçtiğimiz hafta bu endişelerin fiyatlamalarda hissedilmeye başlandığını gördük. Avrupa Birliği ve AstraZeneca arasındaki anlaşmazlığı gidermek için düzenlenen görüşmelerle ilgili iki taraf da birbirleriyle çelişen açıklamaların gelmesi bu endişeyi artıran unsur oldu. Avrupa Birliği yetkilileri tarafından yapılan açıklamaya göre, AstraZeneca koronavirüs aşısının gecikmesiyle ilgili hükümetler ile gerçekleştirilen toplantıdan çekilmişti. Bir diğer anlaşmazlık konusu ise İngiltere'deki fabrikalarda üretilen aşılarla ilgiliydi. İsmini paylaşmayan bir AB yetkilisi, İngiltere'nin kendi fabrikalarında üretilen aşılarda iddia ettiği gibi önceliği olmadığını iddia etti.

BIST 100 yükselen trendini kırdı

BIST 100 son 7 işgünün 6’sında düşüş göstererek geçtiğimiz mart ayından beri en uzun düşüş serisini gerçekleştirmiş oldu. Bununla birlikte geçtiğimiz hafta Çarşamba günü yaşanan %4,5 civarındaki kayıp da marttan sonra görülen en sert düşüşlerden biri oldu. Geçtiğimiz hafta sadece Perşembe günü tepki yükselişi gördüğümüz endekste, son 3 aylık dönemi kapsayan yükselen trend de sonlanmış oldu.

Hatırlanacak olursa geçtiğimiz hafta endeks için “Hafta içinde yeni zirveler görülmesine karşın haftanın son iki gününde tıpkı önceki hafta olduğu gibi satıcılı bir tablo oluştu. Görülen yeni zirvelerin teknik göstergeler tarafından desteklenmesi ile oluşan negatif uyumsuzluklar ve hacimlerin görece düşük kalması ise negatif işaretler oldu. Gerek içeride gerekse yurtdışı piyasalarda son dönemde zirve seviyelerde yer alınmasına karşın yukarı yönlü hareketlerde zorlanılıyor olması dikkat çekiyor. Bu durum negatif haber akışlarına hassasiyeti artırabilir”

görüşüne yer vermiştik. Hafta içinde aşı haberleriyle bu hassasiyetin oluştuğunu gördük. Endeksin geçtiğimiz hafta uzun süredir takip

(3)

Piyasalarda Son Durum...

Ekonomi yönetimindeki değişim ve TCMB’nin adımlarıyla güç kazanan güven ortamı yurt içi piyasaları ve TL varlıkları kasım ayından bu yana destekleyen gelişmeler oldu. Aynı zamanda aşı kaynaklı gelişmelerin küresel risk iştahını desteklemesi de bu süreçte yurt içindeki olumlu havaya katkı sağladı. Kasım ayından itibaren Borsa İstanbul’da güçlü yükselişler yaşanırken, ocak ayı içerisinde de tarihi zirveler yenilenmeye devam etti. Ancak özellikle ocak ayının ikinci yarısında artış kaydeden salgın kaynaklı endişeler risk iştahı ve piyasalar üzerinde baskı oluştururken, ocak ayının son bölümünde aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar hisse piyasalarında satış baskısını artırdı. BIST- 100 Endeksi kazançları ay içerisindeki kazançlarını geri vererek ocak ayını %0,22’lik sınırlı bir kayıpla 1.473,45 seviyesinden tamamlarken, Dolar/TL kuru ise ayı %1,58’lik düşüşle 7,3179’dan kapattı. Kurdaki düşüşün etkisiyle dolar bazlı BIST-100 Endeksi ocak ayını %1,38 oranında yükselişle 201,35 seviyesinden tamamladı. Yabancı takas oranı ise bir önceki aya göre düşüş kaydederek 48,84 seviyesinden 47,53 oranına geriledi.

TL varlıklara yönelik artan ilgi ve güven ortamı TCMB’nin sıkı duruşunu korumasına bağlı olarak ocak ayı içerisinde de devam etti. Kasım ve aralık aylarında güçlü faiz artırımlarına gider TCMB, ocak ayı toplantısında faiz oranlarında değişikliğe gitmedi. Buna karşın hem karar metninde hem de yılın ilk Enflasyon Raporu toplantısında sıkı duruşun korunacağına ilişkin güçlü mesajlarını sürdürdü. Türk Lirası’nda değer kazanımları kasım ve aralık ayının ardından ocak ayında da devam etti. Önümüzdeki süreçte salgın kaynaklı endişeler ve aşı çalışmaları gibi küresel çaptaki gelişmelerin yanında yurt içindeki siyasi ve ekonomik gelişmeler TL’nin performansı üzerinde belirleyici olacaktır.

Dolar/TL kuru ocak ayını %1,58’lik düşüşle 7,3179 seviyesinden, Euro/TL kuru ise %2,37 oranında düşüşle 8,8849 seviyesinden tamamladı.

ABD’de teşvik paketi beklentileri doları baskılayan tarafta kalırken, ocak ayının ikinci yarısında salgın kaynaklı artan endişeler doların küresel çapta bir miktar değer kazanmasına katkı sağladı. Aralık ayını 89,94 seviyesinden kapatan küresel dolar endeksi (DXY), ocak ayını toparlanma kaydederek 90,58 seviyesinden tamamladı.

Yabancı Takas Oran (sağ eksen)

27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

46.0 48.0 50.0 52.0 54.0 56.0 58.0 60.0 62.0 64.0

Dolar Endeksi (DXY) (sağ eksen) USD/TRY-Kapanış (sol eksen) Döviz Sepeti (sol eksen) EUR/TRY-Kapanış (sol eksen)

09-12-2019 16-12-2019 23-12-2019 30-12-2019 06-01-2020 13-01-2020 20-01-2020 27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

88.0 92.0 96.0 100.0 104.0

2.4 4.8 7.2 9.6 12.0

(4)

Tahvil piyasası ocak ayına beklentilerin üzerindeki enflasyon rakamıyla yukarı yönlü başladı. Yıllık enflasyonun %14,6 seviyesine çıkması ve Cumhurbaşkanlığından yinelenen enflasyon-faiz söylemleri sonrası tahvil piyasası ay içinde kasım ayından bu yana ki en yükseklerine tırmandı. TCMB’nin faiz toplantısı sonrası metinde daha şahin mesajlara yer vermesi ve ayın son günlerinde gerçekleşen enflasyon raporunda fiyat istikrarına yapılan vurgu, tahvil piyasasının kazançlarını geri vererek ocak ayını yatay seviyelerden noktalamasını sağladı. İki yıllık tahvil faizi ocak ayını %14,69 seviyesinden, 10 yıllık tahvil faizi ise %12,93 seviyesinden noktaladı. ABD tarafında ise açıklanan teşvik paketi ve senato seçimlerini Demokratların kazanması sonrası oluşan “Mavi Dalga” beklentisi ABD 10 yıllıklarının mart ayından bu yana ilk kez %1 seviyesinin üzerine tırmanmasına neden oldu. 2 yıllık ABD tahvil faizi ise görece zayıf bir performans sergileyerek ocak ayını %0,11 seviyelerinden tamamladı.

Avrupa Merkez Bankası Yönetim Konseyi üyesinin ECB'nin finansal şartları iyileştirmek ve enflasyon hedefine ulaşmak için ihtiyaç gördüğü takdirde mevduat faizini daha da düşürmek için alanı olduğunu söylemesi euronun değer kaybetmesinde etkili oldu. Fed piyasa beklentilerine paralel faizlerde değişikliğe gitmezken, tahvil alımlarına devam edileceği belirtildi. Fed Başkanı Powell’ın genişlemeci politikanın devam edeceğinin sinyalini vermesi güvercin mesajlarını dikkate aldığımızda düşük faiz bol likidite ortamı uzun bir süre daha devam etmesi bekleniyor. Genel itibari ile vaka sayılarındaki artışla birlikte tedbirlerin sıkılaşmaya devam ediyor olması bununla birlikte aşı tedariğine ilişkin oluşan endişeler ve teşvik konusuna ilişkin belirsizlik piyasalarda risk unsuru olarak öne çıkmaya devam ediyor. Paritede 1,2100 seviyesinin üzerinde tutunmanın devam etmesi durumunda 1,2188 – 1,2225 ve 1,2284 seviyeleri direnç konumunda bulunmaktadır. Geri çekilmelerde ise 1,2100 seviyesinin altına fiyatlamanın sarkması durumunda 1,2058 – 12010 ve 1,1960 izlenecek destek seviyeleridir.

Gösterge Faiz (sağ eksen) AOFF (sol eksen) 10-Yıllık TahvilFaizi (sağ eksen)

27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

4.0 6.0 8.0 10.0 12.0 14.0 16.0

6.0 8.0 10.0 12.0 14.0 16.0 18.0

EUR/USD

09-12-2019 16-12-2019 23-12-2019 30-12-2019 06-01-2020 13-01-2020 20-01-2020 27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

1.050 1.080 1.110 1.140 1.170 1.200 1.230 1.260

(5)

Ons altın, Ocak ayında 1810$-1959$ aralığında işlem gördü. ABD teşvik paketine dair beklentiler ve ABD Başkanı Biden'ın göreve gelmesinden destek bularak, 1959$ seviyesine kadar yükseldi. Ancak, 1.9 Trilyon Dolarlık teşvik paketinin kısa vadede onay almama ihtimalinin konuşulması, aynı zamanda ekonominin kısa sürede toparlanmasının zorlaşma durumu, Doları beslerken, altında 1900$ altına doğru bir eğim oluşturdu. ABD teşvik paketinin görüşmelerinin bu ayın ilk haftasında başlanacağı söyleniyor. ABD Başkanı Biden, göreve hızlı başladı ve bu ay içerisinde Biden yakından izlenecek. Salgın hala sürüyor ve kontrol altına alınamıyor. Aşı tedariğinde yaşanan sorunlarda piyasaların gündeminde. Dolayısıyla bu ay, salgın, teşvik paketi ve Biden hamleleri yakından izlenecekler arasında. Teknik görünümde 1900$ psikolojik direnç olarak izleniyor. Bu direncin ardından 1912$-1925$ ve 1940$ dirençleri takip edilebilir. Ocak ayında aşamadığı 1959$ ise bir diğer direnç noktası olarak karşımıza çıkıyor. Geri çekilmelerin devamı durumunda 1825$-1800$-1775$ destek alanları izlenebilir.

Brent petrol, Ocak ayında 50-57$ aralığında seyretti. Ay içerisinde, teşvik paketi beklentileri ve ABD Başkanı Biden'ın göreve gelmesi, risk iştahının toparlanmasını ve Brent petrolün yükselişini destekledi. Ancak, salgının kontrol altına alınamaması, bazı ülkelerde seyahat yasaklarının gündeme gelmesi, petrol fiyatlarını baskılamaya başladı. Petrolde, talep sorunu hala devam ediyor ve kısa sürede toparlanması beklenmiyor. Aşılamanın başlamasına rağmen, dünyanın hala salgınla mücadeleye devam ediyor olması, petrol açısından pek olumlu algılanmıyor. Bu gelişmelerin yanında, teşvik paketinin hızlı bir şekilde onaylanmasının zor olabileceği beklentisi de eklenince, petrol yükselişinde zorlandı. Buna rağmen, petrol fiyatlarının Ocak ayı içerisinde temkinli kaldığını da gözlemliyoruz. Bu doğrultuda, bu ay için salgın, aşılama, Biden ve teşvik paketi gelişmeleri petrol fiyatları açısından izlenmeli. Brent petrol için 56,10$ - 57,35$ ve 59,45$ direnç noktaları olabilir. Geri çekilmelerde, 53,20$ - 52,10$ - 51,00$ destek noktaları olarak izlenebilir.

Ons Altın Gram Altın

18-11-2019 25-11-2019 02-12-2019 09-12-2019 16-12-2019 23-12-2019 30-12-2019 06-01-2020 13-01-2020 20-01-2020 27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

960 1,200 1,440 1,680 1,920 2,160 2,400

250,000 300,000 350,000 400,000 450,000 500,000 550,000

Ham Petrol BRENT

18-11-2019 25-11-2019 02-12-2019 09-12-2019 16-12-2019 23-12-2019 30-12-2019 06-01-2020 13-01-2020 20-01-2020 27-01-2020 03-02-2020 10-02-2020 17-02-2020 24-02-2020 02-03-2020 09-03-2020 16-03-2020 23-03-2020 30-03-2020 06-04-2020 13-04-2020 20-04-2020 27-04-2020 04-05-2020 11-05-2020 18-05-2020 25-05-2020 01-06-2020 08-06-2020 15-06-2020 22-06-2020 29-06-2020 06-07-2020 13-07-2020 20-07-2020 27-07-2020 03-08-2020 10-08-2020 17-08-2020 24-08-2020 31-08-2020 07-09-2020 14-09-2020 21-09-2020 28-09-2020 05-10-2020 12-10-2020 19-10-2020 26-10-2020 02-11-2020 09-11-2020 16-11-2020 23-11-2020 30-11-2020 07-12-2020 14-12-2020 21-12-2020 28-12-2020 04-01-2021 11-01-2021 18-01-2021 25-01-2021 01-02-2021

0.0 10.0 20.0 30.0 40.0 50.0 60.0 70.0 80.0

(6)

Yeni Ayda Piyasaları Bekleyenler…

Ocak ayı içerisinde özellikle ayın ikinci yarısında salgın kaynaklı endişelerin ön plana çıktığı ve risk iştahı üzerinde baskı oluşturduğu görüldü. Avrupa ve ABD’de vaka ve kayıp sayılarında görülen rekor seviyeler ve tedbirlerdeki sıkı seyrin devam etmesi önemli risk unsurları olarak izleniyor. Ocak ayının son bölümünde Avrupa’da aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar ön plana çıkarken, bu konudaki haber akışları ve gelişmeler önemini koruyor. Ocak ayının son bölümünde salgın ve mutasyon kaynaklı endişelere ek olarak tedarikte yaşanan aksamalar riskli varlıklarda satış baskının artış kaydetmesine neden oldu. ABD tarafında özellikle siyasi gelişmeler ocak ayında ön plana çıkan konu başlığı oldu. Georgia’da gerçekleşen Senato seçimlerini Demokratlar kazanırken, böylece Senato’daki çoğunluğu da elde ettiler.

Hem Temsilciler Meclisi hem de Kongre’nin Demokratların elinde olması mavi dalga senaryolarını güçlendirirken, bu tablonun ilerleyen süreçteki ekonomik yansımaları piyasaların takibinde yer alacaktır. 20 Ocak tarihinde yemin töreniyle görevine başlayan ABD Başkanı Biden’ın açıkladığı 1,9 trilyon dolarlık teşvik paketi küresel risk iştahını bir miktar desteklerken, şubat ayı içerisinde teşvik paketine ilişkin oylama süreci önemli olacaktır. Toparlayacak olursak merkez bankaları ve hükümetlerden gelebilecek ekonomiyi desteklemeye yönelik hamleler ile aşılama konusunda kaydedilen ilerlemeler küresel risk iştahını destekleyen faktörler olarak sıralanabilir. Ancak son haftalarda artış kaydeden salgın kaynaklı endişeler, tedarik sorunları, olası aşı savaşları ve tedbirlerdeki sıkı seyrin devam etmesi aşağı yönlü önemli risk unsurlarıdır. Sıkılaşan tedbirlerin ekonomik toparlanma üzerinde yaratacağı bozulma da ek baskı unsuru olacaktır. Bahar aylarından itibaren daha güçlü bir risk iştahı beklemekle birlikte, şubat ayı dahil olmak üzere bu yılın ilk çeyreğinde dönem dönem düzeltme hareketlerinin güç kazandığı ve volatilitenin artış kaydettiği görülebilir. TCMB’nin sıkı duruşunu sürdürmesi ve enflasyonla mücadele konusunda verdiği güçlü mesajlar özellikle Türk Lirası’nı desteklemeye devam ediyor. Küresel çaptaki gelişmeler ile yurt içinde atılabilecek olası reform adımları ve Türkiye’nin dış ilişkilerindeki seyir fiyatlamalar üzerinde belirleyici olacaktır.

Türkiye

Yeni aya yurt içinde ocak ayına ait imalat PMI rakamlarıyla başlayacağız. Nisan ayından ağustos ayına kadar toparlanma kaydeden imalat PMI rakamlarında ağustos ayından itibaren dalgalı bir görünüm ortaya koyuyor. Aralık ayında bir önceki aya kıyasla gerileme kaydederek 50,80 olarak açıklanan imalat PMI rakamlarının ocak ayı performansı piyasaların takibinde olacaktır. 3 Şubat Çarşamba günü ise ocak ayı enflasyon rakamları önemli olacaktır. Aralık ayında TÜFE piyasa beklentilerinin bir miktar üzerinde aylık %1,25 oranında artış kaydetmiş ve yıllık TÜFE %14,60 olarak gerçekleşmişti. Piyasadaki genel beklentiler ocak ayında TÜFE’nin aylık bazda %1,53 oranında artış kaydetmesi ve yıllık TÜFE’nin %14,80 olarak gerçekleşmesi yönünde şekilleniyor. Gedik Yatırım olarak bizim tahminimiz ise TÜFE’nin aylık bazda

%1,05 artış göstermesi ve yıllık TÜFE’nin %14,26 olarak gerçekleşmesi yönünde. Enflasyon rakamları TL varlıkların seyri ve TCMB’nin politikaları üzerinde etkili olacaktır. Yurt içinde açıklanacak ve takip edilecek diğer önemli ekonomik veriler ise; 10 Şubat’ta kasım dönemi işsizlik rakamları, 12 Şubat’ta aralık ayına ait sanayi üretimi, 15 Şubat’ta ocak ayı bütçe dengesi, 18 Şubat’ta şubat ayı tüketici güveni ve TCMB PPK Toplantısı, 19 Şubat’ta Fitch kredi ve not değerlendirmesi, 25 Şubat’ta ekonomik güven endeksi ve 26 Şubat’ta ocak ayı dış ticaret dengesi açıklanacak.

Avrupa

Vaka sayılarında devam eden artış, mutasyon endişeleri ve aşı tedariki konusunda yaşanan sıkıntılar ocak ayının ikinci bölümünde Avrupa varlıkları üzerinde baskı oluşturdu. Avrupa Birliği’nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşı tedarikinde yaşanan sorunları aşmak için üye ülkelerdeki tesislerde üretilen aşıların üçüncü ülkelere ihracatını izne tabi tutacağına ilişkin açıklama da ocak ayının son bölümünde ön plana çıktı. Avrupa’da sıkı tedbirler uygulamada kalmaya devam ediyor. Salgın kaynaklı endişeler, aşı gelişmeler ve ekonomik veri akışları ön planda kalmaya devam edecektir. 1 Şubat Pazartesi günü Euro Bölgesi’nde ocak ayı imalat PMI rakamları ve aralık ayı işsizlik oranı açıklanacak. 2 Şubat tarihinde 2020/4Ç’e ait GSYH rakamı açıklanacak. Yılın son çeyreğine ilişkin ilk okuma olacak büyüme rakamı piyasaların takibinde yer alacak. 3 Şubat Çarşamba günü ocak ayı hizmet PMI rakamları ile öncü TÜFE verisi takip edilecek. PMI rakamları, büyüme ve enflasyon verileri şubat ayının ilk haftasında piyasaların takibinde yer alacaktır. Şubat ayının ilerleyen bölümünde Euro Bölgesi’nde; 12 Şubat’ta aralık ayı sanayi üretimi, 15 Şubat’ta aralık ayı dış ticaret dengesi, 18 Şubat’ta ocak ayı enflasyon rakamı ile 19 Şubat’ta öncü imalat ve hizmet PMI rakamları açıklanacaktır.

ABD

ABD borsaları geçtiğimiz hafta gelen satışlarla Ocak ayını düşüşle tamamladı. Değerlemelerin geldiği yerlere yönelik endişelerle birlikte aşı tedarik sürecinde yaşanan sıkıntılar ve yeni mutasyonun ABD’de bazı bölgelerde görülmeye başlaması piyasalarda risk iştahını aşağıya çeken unsurlar oldular. Bu haftanın ana gündemi GameStop hisselerinde görülen sert hareketlerin bazı hedge fonu şirketlerinde büyük zararlar oluşturması ve volatilitenin artması hisse senetlerindeki kayıplarda etkiliydi. DJ ve S&P 500 endeksleri tarihi zirvelerini test ettikleri ocak ayını sırasıyla %2 ve %1,1 oranında kayıplarla tamamladılar. Nasdaq endeksi ise teknoloji hisselerindeki güçlü son çeyrek bilanço beklentileriyle aylık bazda %1,4 oranında yükseliş gerçekleştirdi. Geçtiğimiz haftaki gelişmelerin yanı sıra ay içinde Biden’in görevi devralması, Washington’da Trump taraftarlarının senato binasında çıkardıkları olaylar ve 1,9 trilyon dolarlık ek teşvik paketinin onaylanması ayın dikkat çeken gelişmeleri olarak ön plana çıktılar. ABD’de bu ay yine salgına ilişkin gelişmeler gündemin ilk sırasında yer bulacaktır.

Ülkede aşılamalar tüm hızıyla devam ederken henüz aşının etkinliğinin tam olarak kanıtlanmadığı G.Afrika varyantının bazı bölgelerde görülmüş olması, salgına ilişkin belirsizlikleri artırıyor. Ayrıca Hazine Bakanı adayı Yellen ve Fed başkanı Powell’ın işaret ettikleri yüksek işsizlik konusu ve ekonominin daha çok destek görmesi gerektiğine yönelik açıklamalar sonrası siyasi taraftan atılabilecek adımlar izlenecektir. Şubat ayına yine PMI ve işsizlik verileriyle başlayacak ABD borsalarında ayın 2.haftasında enflasyon ve ÜFE rakamları ön plana çıkacaktır. 15 Şubat Başkanlık Günü nedeniyle kapalı olacak piyasalarda sanayi üretimi, perakende satışlar, öncü PMI ve konut verileri haftanın kalanında takip edilecektir. Ayın son haftasında ise kişisel gelirler-harcamalar, büyüme ve tüketici güveni verileri yatırımcıların radarında olacaktır.

(7)

Aylık Teknik Öneriler…

(8)

Aylık Ekonomi Takvimi…

Referanslar

Benzer Belgeler

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan 20 Mayıs 2020 tarihinde alınan, hava emisyon izni ile tehlikeli atık geri kazanım konulu Geçici Faaliyet Belgesi kapsamında yapılan

Bu e-posta içeriğinde yer alan çeşitli bilgi ve görüşlere dayanılarak yapılacak ileriye dönük yatırımlar ve ticari işlemlerin sonuçlarından ya da ortaya

11 Ekim Perşembe Türkiye Ağustos ayı Cari Açık, ABD Eylül ayı TÜFE 12 Ekim Cuma Rahip Brunson’ın duruşması.. 15 Ekim Pazartesi Türkiye Eylül ayı Bütçe Dengesi

4 Ekim Çarşamba Fed Başkanı Yellen’ın Konuşması 6 Ekim Cuma ABD Eylül ayı İstihdam Raporu 9 Ekim Pazartesi Türkiye Ağustos ayı Sanayi Üretimi.. Japonya

Gerileyen petrol fiyatları Türk hisse piyasası açısından destekleyici olmayı sürdürürken, beklentilerin altında gelen Aralık ayı enflasyon verisiyle TCMB’ye

▪ Şubat ayı reklam süreleri ocak ayına göre %8,2 artmıştır.. ▪ 2021’in ilk 2 ayında en fazla

olacaktır.Çocuklarımızın sağlığını korumak açısından öncelikli olarak vücut bakımı ve temizliği, tuvalet alışkanlığı ve temizliği, oyuncakların temizliği,

Yurt içinde açıklanacak ve takip edilecek diğer önemli ekonomik veriler ise; 10 Ocak’ta kasım ayı işsizlik oranı, 13 Ocak’ta kasım ayı sanayi üretimi,