• Sonuç bulunamadı

UZMAN DENEYIMLI ÖZEL ALLE. profesyonel ALLE BİR AİLE. çalısır FARKLI. samimi BARIŞIK. ALLE de mutlu insanlar SİZE SAĞLIK DOĞAYLA HİZMET ANLAYIŞI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "UZMAN DENEYIMLI ÖZEL ALLE. profesyonel ALLE BİR AİLE. çalısır FARKLI. samimi BARIŞIK. ALLE de mutlu insanlar SİZE SAĞLIK DOĞAYLA HİZMET ANLAYIŞI"

Copied!
14
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)
(2)
(3)

TEKNOLOJİK

samimi

ALLE BİR AİLE FARKLI

insan odaklı DEĞER VEREN

NESİL BİR

HİZMET

ANLAYIŞI

ALLE’de mutlu insanlar

Mutlu etmek için Deger katmak için Fark yaratmak için

çalısır

SAĞLIK

GÜZELLİK

profesyonel

UZMAN

İlk gün heyecanını her gün yaşayan bir klinik

hasta

memnuniyeti

100

DOĞAYLA

BARIŞIK

ALLE

“ALLE’nin kapıları insana,

çözüme, mutluluga, yenilige açık

ÖZEL SİZE

Güzellik önce DOĞALLIKTIR

kendinizi ozel hissedebilirsiniz

DENEYIMLI

(4)

ALLE için hamilelik felsefesi

01

Gebelik takibi ne sıklıkla yapılmalıdır?

07

Ekibimiz

03

Gebelik tarama testleri

09

İdeal bir hamilelik takibi nasıl olmalıdır?

05

(5)

Hamilelik, kadın hayatının en önemli ve özel dönemlerinden biridir. Bu dönemin sağlıkla geçirilmesi, doğacak bebeğin dünyaya

uyumunun sağlanması, anne adayı ve bebeğin iyilik durumlarının yakından takip edilmesi amacı ile hamilelik dönemini doktor

takibi ve kontrolü altında geçirilmesi uygundur.

Hamilelik bir hastalık değildir.

Dolayısı ile siz de hasta değilsiniz.

Hamilelik dönemi bazı hastalıkların oluşmasını kolaylaştırıcı bir etken olabilir.

Yine normal hayatınızda kolaylıkla baş edebileceğiniz bazı hastalıklar, hamilelik döneminizde hem sizin, hem de doğacak bebeğiniz için daha ağır sonuçlar doğurabilmektedir.

Bu açıdan hamileliğinizin en başından itibaren anne adaylarımız bazı muayene yöntemleri ve tetkikler ile ayrıntılı olarak değerlendirilmektedir.

ALLE olarak amacımız “fizyolojik”

olan hamilelik döneminizi, herhangi bir “patolojik” durum oluşmadan tamamlanmasıdır.

Herhangi bir patoloji gelişecek olursa en doğru bilgi ve ekiple değerlendirip müdahale etmek bizim yaklaşımımız olacaktır.

Bu süreç süresince isteriz ki anne adayımız kaygılı ise biz de kaygılanalım.

Bu nedenle bizimle temas kurmakta tereddüt etmeyin. Hekimlerimiz ve hamile asistanlarımız sizin kaygılarınızı gidermek için her zaman ellerinden geleni yapacaklar…

Bizim takibimizdeki tek anne adayı tabi ki siz değilsiniz. Ama her sıkıntınızı bizimle paylaştığınızda biz biliriz ki, telefonlarımız çalmıyorsa herkes mutlu demektir…

(6)

25 Eylül 1978 tarihinde Sakarya’da doğdu.

1989-1996 yılları arasında orta öğretimini Sakarya Anadolu Lisesi’nde tamamladı.

ÖSS sınavında Sakarya ili üçüncüsü olarak İstanbul Tıp Fakültesi’ne başladı.

2002 yılında tamamladığı tıp eğitiminin ardından girdiği Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda (TUS) Türkiye 16.sı olarak İstanbul Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde görevine başladı. Uzmanlık bitirme tezi olarak “Laparoskopik Tubal Sterilizasyon Uygulanan Olgularda Elektrokoagulasyon ve Mekanik Klips Yöntemlerinin Over Fonksiyonu Üzerine Etkisinin Araştırılması”

konusunda çalışma yürüttü.

2007 yılında altı ay süreyle Avustralya’da Sidney Üniversitesi Royal Prince Alfred Hastanesi’nde görev yaptı. Özellikle

“Jinekolojik Laparoskopi” ve “Histeroskopi”

konularında yoğunlaşarak ellinin üzerinde operasyona dahil oldu.

2009 yılı boyunca askerlik görevini Ağrı Asker Hastanesi’nde yaptı. 2010 yılında da “Devlet Hizmet Yükümlülüğü” gereği Hakkari-Yüksekova Devlet Hastanesi’nde görev aldı.

2011 yılında özellikle tüp bebek ve jinekolojik endoskopik cerrahi üzerine çalışan Özel Koşuyolu Kadın Hastalıkları Merkezi’nde görev yapmaya başladı.

2013 yılında KadıköyŞifa Sağlık Grubu Tüp Bebek Merkezi’ndeki görevine başladı. Sağlık Bakanlığı Tüp Bebek Eğitim Sertifikasyonunu VKV Amerikan Hastanesi’nde tamamladı.

Dr. Furkan Kayabaşoğlu KadıköyŞifa Sağlık Grubu Tüp Bebek Merkezi’ndeki görevinin yanı sıra 2014 yılı mayıs ayından bu yana ALLE Klinik’te hasta kabulüne başlamıştır.

Birçok mesleki bilimsel toplantıya katılmış, çok sayıda bilimsel yayın ve sunum yapan Dr. Kayabaşoğlu’nun 2010 yılında

“Histeroskopi”, 2011 yılında ise “Jinekolojik Laparoskopi” konularında kitapları yayınlanmıştır.

FURKAN KAYABAŞOĞLU Operatör Doktor

Kadın Hastalıkları ve Doğum, Tüp Bebek Uzmanı

13 Mart 1976 tarihinde İzmir Bornova’da doğdu. İlk-orta ve lise eğitimini babasının ordu mensubu olması sebebiyle çeşitli illerde tamamladı. 1993 yılında başladığı Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni 2000 yılında tamamladı. 2000 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Fakültesi Anatomi Kürsüsünde bir yıl araştırma görevlisi olarak çalıştı. Takibinde 2002 yılında İstanbul Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde göreve başladı.

2006 yılında ihtisasını bitiminde aynı hastanede iki yıl mecburi hizmetini uzman doktor kadrosu ile asistan eğitiminde görev alarak tamamladı. Bu dönemde ulusal ve uluslararası kongrelerde poster ve sözlü bildirimlerde bulundu. 2006-2008 arasında asistanlarına tez danışmanlığı yaptı.

2007’de New Delhi’de Dünya Laparoskopi ve Histeroskopi Birliği’nin minimal invazif cerrahi alanında “Hands on training”

eğitim aldı. Mecburi hizmet süresince de

Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinde bu eğitimi pekiştirdi.

2008 yılında Acıbadem Hastaneler Grubunda göreve başladı. 2008 -2010 yıllarında Acıbadem Kadıköy Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde çalışmaya başladı

ve 2010 yılında Sağlık Bakanlığı Tüp Bebek Eğitim Sertifikasını aldı. 2009-2010 yılları arasında Acıbadem Maslak Hastanesi’nde uzman doktor olarak görev aldı.

2010 yılında beraber çalıştığı IVF grubuyla beraber Memorial Ataşehir Hastanesi’ne geçti. 4 yılı aşkın süre ile Memorial Sağlık Grubu’nda hem Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, hem de Tüp Bebek Uzmanı olarak hizmet verdi. Bu süreç içerinde pek çok yayın ve kongrelerde sözlü sunumlarda bulundu ve hamilelik eğitimi süreçlerini yönetti.

Dr. Arzu İlknur Özdemir Aydoğdu 2014 yılı mayıs ayından itibaren ALLE Klinik’te hasta kabulüne başlamıştır.

ARZU İLKNUR ÖZDEMİR AYDOĞDU Operatör Doktor

Kadın Hastalıkları ve Doğum, Tüp Bebek Uzmanı

(7)

Gebelik takibinin nasıl yapılmasına dair tüm dünyada kabul görmüş tek bir protokol mevcut değildir. Tıp bir sanattır ve

uygulama şekli hekimden hekime değişkenlik gösterebilir.

Hollanda, İskandinav ülkeleri gibi bazı toplumlarda gebelik takibi çok daha yüzeysel olarak uygulanırken, İsrail gibi bazı toplumlarda

ise daha invazif (girişimsel) yöntemlerle uygulanabilmektedir.

Ülkemizde de her klinik kendi ekolüne göre gebelik takibinde bir protokol oluşturmaktadır.

Gebeliğin takibi, hastanın adet gecikmesini takiben hamileliğin varlığının tespit edilmesi ile başlamaktadır. Eğer gebelik kan ya da idrar testleri ile çok erken dönemde tespit edilmiş ise, ultrason ile gebelik kesesi hemen görülmeyebilir.

“Biyokimyasal gebelik” adı verilen bu dönem iki hafta kadar sürebilmektedir.

Bu sürenin ardından yapılan ultrasonda, gebelik kesesinin rahim içinde gözlenebilir olması ile “klinik gebelik” dönemi

başlamaktadır. Kesesinin ultrasonda görülmesi ile rahim içi yerleşimli bir hamileliğin varlığı da gösterilmiş olunur, böylece dış gebelik ekarte edilmiş olunur.

Ardından yaklaşık bir hafta içinde vajina yoluyla yapılan ultrason ile bebeğin kalp atımları da izlenmeye başlanır. “Devam eden gebelik” denilen bu dönemde sağlıklı gelişen bir hamileliğin varlığı belirlenmiş olur.

Bebek kalp atışlarının izlenmesini takiben anne adayının genel sağlık durumunun değerlendirildiği çeşitli kan ve idrar testleri yapılmalıdır. Bu testlerle bebeğe ya da gebeliğe olumsuz etki edebilecek bulaşıcı hastalıklar, şeker ve tiroid gibi sistemik hastalıklar, kansızlık ve kan uyuşmazlığı gibi durumlar ortaya konulabilir.

(8)

• Kan sayımı ve kan grubu

(kansızlık veya pıhtılaşma bozukluğu var mı? kan uyuşmazlığı var mı?)

• Açlık kan şekeri, HbA1c, karaciğer ve böbrek testleri

(gizli şeker hastalığı var mı? Karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu var mı?)

• Tiroid hormon testleri

(düşüğe neden olabilecek ya da bebeğin zekasını olumsuz etkileyecek tiroid hastalığı var mı?)

• Bulaşıcı hastalık testleri

(hamilelikte ve doğumda bebeği olumsuz etkileyecek hepatit, AIDS, kızamıkçık, toksoplasma, sifilis gibi hastalık var mı?)

• Pap-smear testi

(rahim ağzı kanser öncüsü bir hastalık var mı?)

Gebeliğin ilk muayenesi

Bu değerlendirmede gebeliğin rahim içerisinde ve sağlıklı oluştuğu ortaya konulmalıdır.

Yapılacak vajinal ultrason incelemesi ile gebeliğin rahim içinde olması gereken yere yerleşip yerleşmediği kontrol edilir. Bu sayede dış gebelik ekarte edilir.

Ayrıca ultrason değerlendirmesinde rahimde şekil bozukluğu olup olmadığı, miyom ya da yumurtalık kisti gibi hamileliği olumsuz etkileyebilecek hastalıkların olup olmadığı gözlenir. Bunlar dışında rahim içinde yerleşmiş, halk arasında üzüm gebeliği (mol hidatiform) ve boş hamilelik (blighted ovum) gibi normal dışı hamilelik durumlarının varlığı da incelenmelidir.

Gebelik ilk muayenesinde ultrason değerlendirmesinde yapılan incelemeler normal olarak izlenmesi durumunda anne adayından bazı tetkikler istenecektir. Bu tetkikler şunlardır:

• 11-14. hafta arası: İkili Tarama Testi

(Down (trisomi–21) ve Edward sendromu (trisomi–18) açısından ultrasonda bebeğin boyu ve ense kalınlığının ölçülmesi ile anne kanındaki iki hormonun seviyesinin tespit edilmesi ile yapılan en yüksek tanı gücü olan kromozomal hastalık tarama testidir.)

• 16-18. hafta: MS-AFP Testi

(Spina bifida gibi omurilik gelişim kusurlarının ortaya konulmasında son derece hassas sonuç veren bir kan testidir. Hekiminiz gerekli görür ise bu taramayı önerecektir.)

• 20-22. hafta arası: İkinci Düzey (ayrıntılı) Ultrason İncelemesi

(Bebeğin kemik yapılarının henüz gelişmediği bu dönemde tüm organ ve sistemlerinin ultrason ile incelenerek rapor edildiği bir görüntülemedir.)

• 24-28. hafta: Şeker Yükleme Testi

(Hamileliğe bağlı şeker hastalığının taranması için yapılan yükleme testidir.

Bu hafta aralığında yapıldığında şeker hastalığının tespit edilme olasılığı en yüksek düzeydedir.)

• Maternal Kanda Fetal DNA

(Anne adayının kanında kendi DNA yapısı dışında %10 oranında bebeğe ait DNA parçaları da bulunmaktadır. Bu DNA parçalarının ayıklanması ile yapılan genetik inceleme sayesinde bazı kromozom bozukluklarının (Down sendromu gibi) %99’a varan doğruluk oranında saptanması mümkün olmaktadır. Bu test rutin uygulaması gereken bir tarama testi değildir.)

Gebelik taramaları

Sağlıklı gelişen bir gebeliğin takibinde başlıca dört basamakta tüm taramalar tamamlanmaktadır. Farklı klinik durumlar söz konusu olduğunda bu taramalara eklemeler ve eksiltmeler oluşabilir. Tüm bu taramaların tamamlandığı 24-28. gebelik haftasından sonra, geri kalan haftalarda bebeğin kilosu, büyümesi, suyu ve iyilik hali kontrol edilerek hamilelik tamamlanır. Gebelik taramaları ve haftaları şu şekildedir:

İlk üç ay gebelik kayıplarının görülme ihtimali daha yüksektir. Bu

dönemde anne adayları bebek hareketlerini henüz hissedemediği

için daha endişeli olabilirler. Sağlıklı, tekil gebelik takibi ilk üç ay

süresince 2-3 hafta arayla yapılmaktadır. Ardından gebelik takipleri

sıklıkla aylık olarak devam eder. İkiz gebelik, önceki hamileliklerde

düşük ya da erken doğum tehdidi mevcut olması durumunda veya

anne adayında sistemik hastalık varlığında hamilelik takibi daha

sık aralıklarla yapılmalıdır. İlk hamilelik muayenenizde hekiminiz

size uygun bir takip takvimi oluşturacak sizi takiplerin sıklığı ve

tarihleri konusunda bilgilendirecektir.

(9)
(10)

11-14. hafta

İkili Tarama (Kombine test)

İkili tarama testi hamileliğin 11 hafta 3 gün–13 hafta 6 gün arasında yapılan Down ve Edwards (trisomi 21,18) sendromlarının taranmasında kullanılan bir tetkiktir. Bu tarama testinin tüm hamilelere yapılması önerilmektedir. İkili tarama testi ile bu iki sendrom hakkında anne adayının yüksek riskli olup olmadığı ortaya konulmaktadır.

Ancak ikili tarama testi bir tanı testi değildir. Dolayısı ile ikili tarama testi ile bu sendromların varlığı kesin olarak ortaya konulamaz. Sadece yüksek riskli hamilelerin tespit edilmesi sağlanılır.

Böylece yüksek riskli hamilelerde kesin tanı testlerinin (maternal kanda fetal DNA, koryon villüs biyopsisi, amniyosentez gibi) uygulanması gerekliliği ortaya konabilmektedir.

İkili tarama (kombine) testi hem ultrason incelemesi, hem de kan tetkikine dayanır.

Ultrason değerlendirmesinde bebeğin büyüklüğü (baş-popo mesafesi) ve ense kalınlığı ölçümü yapılır. Aynı gün alınan anne kanında iki hormon olan B-HCG ve PAPPA seviyeleri değerlendirilir. Ardından laboratuvarda hormon seviyeleri, ultrason sonuçları, anne yaş gibi faktörler analiz edilerek “kombine” bir rapor oluşturulur.

Raporda anne adayının sadece yaşına göre hesaplanan riskinin yanı sıra, hormon sonuçlarına göre ve tüm değerlendirme sonucuna göre belirlenen risk sonuçları da verilmektedir. Bu değerlendirmeler sonucu yüksek risk saptanan hamilelerde, tanının kesinleştirilmesi için maternal kanda fetal DNA örneklemesi (özellikle Down Sendromu tanısı için) önerilebilir.

Buna alternatif olarak daha invazif girişimler olan koryon villüs biyopsisi veya amniyosentez de uygulanabilir.

Neden ikili tarama testi?

• İkili tarama testi, üçlü tarama testine göre gebeliğin daha erken haftalarında yapılmaktadır. Böylece bu kromozomal bozukluklar gebelik fazla ilerlemeden tanınabilmekte, bu sayede anne adayı hem fiziksel olarak, hem de psikolojik yönden daha az olumsuz etkilenerek gebelik sonlandırılabilmektedir.

• İkili tarama testi (%80-85), üçlü tarama testinden (%60) daha yüksek tarama gücüne sahiptir.

Eğer kesin tanı isteniyorsa ne yapılmalıdır?

Anne-baba adayları eğer bu sendromların varlığı hakkında kesin tanı istiyorlarsa ikili tarama testi yeterli olmayacaktır. Çünkü ikili tarama testi son derece düşük çıkan, 1/50.000 riske sahip bir çiftte bile, 50 binde bir de olsa, bir risk mevcuttur. Bu riski almak istemeyen çiftler kesin tanı amacıyla yapılan maternal kanda fetal DNA, koryon villüs biyopsisi veya amniyosentez gibi işlemler konusunda hekimine danışmalıdır.

16-18. hafta

MS-AFP testi

Anne kanındaki bir hormonun incelemesi olan MS-AFP tetkiki, ucuz ve bebeğe zararsız bir kan tetkikidir. MS-AFP testi aslında ikili tarama testinin, üçlü tarama testinden eksiği olan hormonun incelenmesidir. Bu hormonun kandaki seviyesi bebeğin başta omurilik sistemi olmak üzere sindirim sistemi, kromozom hastalıkları gibi birçok hastalıkta değişiklik göstermektedir. Omurilik sistemi

anomalilerinin çoğunluğu iyi ultrason cihazları ile yakalanabilmektedir.

Ancak sadece cildi ilgilendiren küçük defektler ultrason ile tanınamaz ve bu test ile saptanırlar. Bu bebeklerin doğumunda bu durumun biliniyor olması, doğar doğmaz müdahale şansını arttıracak ve bebeğin menenjit gibi ciddi tablolardan korunmasını sağlayacaktır. Bu testin uygulanması hekiminizin önerisi doğrultusunda yapılabilir.

(11)

20-22. hafta

İkinci düzey ultrason incelemesi

Hamileliğin takibinde en önemli aşamalarından birisi de bebeğin tüm organ ve sistemlerinin detaylı bir şekilde incelendiği ikinci düzey ultrason (geç fetal tarama) incelemesidir. Bu ultrason incelemesi özel bir ultrason cihazı gerektirmemekte, çözünürlüğü ve görüntü kalitesi yeterli bir cihaz ile tüm sistem ve organlar dikkatli bir şekilde gözden geçirilebilmektedir. İkinci düzey ultrason incelemesinde önemli olan, bu konuda yeterli eğitimi almış hekimler (perinatologlar) tarafından uygulanmasıdır.

İkinci düzey ultrason incelemesi, bebeğin organ gelişiminin tamamlandığı ve kemik yapıların henüz tam gelişmediği bir dönem olan 18–24. haftalar arasında yapılabilmektedir. Bu incelemede amaç, bebekte görülebilecek doğumsal anatomik kusurların saptanması ve bazı genetik hastalıklarda ortaya çıkabilecek olan anomalilerin tanısı konularak, gerekli durumlarda ileri inceleme yapılmasının sağlanmasıdır. Yine de ultrason

teknolojisindeki hızlı gelişmelere karşın, en iyi medikal ekipman ve en tecrübeli uzmanların varlığında bile doğumsal kusurların ancak %70-80’i tespit edilebilmektedir.

İkinci düzey ultrason incelemesi nasıl yapılır?

İkinci düzey ultrason incelemesi, diğer hamilelik ultrason incelemelerinden farklı değildir, sadece inceleme süresi diğerlerine göre daha uzun sürmektedir.

Ultrason değerlendirme süresi, bebeğin pozisyonu ve amnion miktarı ile de ilişkili olarak, 40-60 dakikaya yakın sürebilmektedir. Bebeğin sırasıyla kafa içi yapıları, yüzü, boynu, göğüs kafesi, kalbi, karın boşluğu organları, genital bölgesi, kol ve bacakları ile omurgası detaylı olarak incelenir. Bazı durumlarda ikinci düzey ultrason incelemesi tek seansta

tamamlanamayabilir. Bu durumda hasta bir kez daha kontrole çağrılarak inceleme tamamlanmalıdır.

ALLE Klinik’te hamileliğin başından itibaren takip ettiğimiz anne adaylarımızın detaylı incelemeleri her muayene

döneminde yapılmaktadır. Örneğin mide gelişimi 13. haftada, kafa kemiklerini oluşumunun tamamlandığı 14. haftada, böbrek gelişimi ise görülebilir olduğu 16.

haftada kontrol edilmektedir. Bu sayede 20. haftaya ulaşan hastada organ ve sistemlerin normalliği zaten teyit edilmiş olmaktadır. Ancak 20–22. haftalar arası her hamilemize, sanki takipsiz gebeymiş gibi, yeniden ikinci düzey ultrason incelemesi yapılmaktadır.

Dört boyutlu ultrason nedir?

Dört boyutlu ultrason cihazları, geleneksel siyah-beyaz (iki boyutlu) inceleme

özelliğinin yanı sıra bünyelerinde hem renkli doppler özelliği ile damar yapılarının incelenebilmesini, hem de üç boyut özelliği ve real-time hareketlilik sayesinde daha anlaşılabilir olma özelliğini barındırırlar.

Bu yüzden oldukça pahalı cihazlardır ve tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sadece belirli merkez ve kurumlarda kullanılabilmektedirler.

Yaygın bilinirliğin aksine dört boyutlu ultrason incelemesinin bebeğe ait anomalileri saptanmasında ve bebeğin iyilik halini değerlendirmede, istisnai durumlar dışında, geleneksel iki boyutlu ultrasona belirgin bir üstünlüğü saptanamamıştır. Bugün için dört boyutlu ultrason heyecan verici bir inceleme olarak görünmesine rağmen anne-baba adaylarının doğacak bebeklerini ekranda daha net görmeleri, anne-baba ve bebek arasında doğumdan sonra kurulacak olan bağın daha güçlü olmasına yardımcı olmaktadır.

24-28. hafta

Şeker yükleme testi

Hamilelik dönemindeki hormonal değişiklikler, şeker hastalığını taklit edebilen bir metabolik düzene neden olmaktadır. Hamilelik sırasında ortaya çıkan şeker hastalığına “gestasyonel diyabet” adı verilmektedir ve ortaya çıkan bu durum gebelikten sonra çoğunlukla normale dönebilmekle birlikte, ender olarak da kalıcı olabilmektedir.

Hamilelik süresince şeker hastalığına eğilim 24–28. hamilelik haftalarında en üst düzeye çıkmaktadır. Hamilelik takipleri sırasında bu haftalar arasında şeker yükleme testi yapılmalıdır.

Tarama amacı ile yapılan şeker yükleme testi için anne adayının aç olması gerekmemektedir. Günün herhangi bir saatinde yapılabilen testte, anne adayına 50 gram glukoz içirildikten bir saat sonra kan örneği alınarak kan glukoz (şeker) düzeyine bakılır. Şeker yükleme testinde kan glukoz (şeker) düzeyi 140 mg/dl altında saptanırsa tarama testi

“negatif” ya da “normal” olarak kabul edilir.

Sonuç 200 mg/dl ya da üzerinde ise bu durumda herhangi bir ilave test yapmadan

“gestasyonel diyabet” tanısı konulabilir.

Sonucun 140–200 mg/dl arasında olması durumunda tarama testi “pozitif” ya da

“anormal” olarak kabul edilir. Bu durumda diabetus mellitus (şeker) hastalığı için tanı testi olan 75 veya 100 gram şeker yükleme testi (OGTT) yapılmalıdır.

Vücut-kitle indeksi yüksek olan anne adaylarında, şeker yükleme testinin yapılması için 24–28. hamilelik haftaları beklenmemelidir. Bu anne adaylarında gebeliğin ilk muayenesinde şeker yükleme testi uygulanmalıdır.

28. hafta sonrası

Hamilelik izlenimi

Gebeliğin temel taramalarının

tamamlandığı 28. haftadan sonrasında bebeğin ve anne adayının genel sağlığı ile ilgili tespit edilebilir tüm riskler ortaya konulmuş olmaktadır. Yaklaşık olarak 500 gram ağırlığa ulaşmış olan bebeğin, tüm organ ve sistemleri incelenmiş, kromozomal hastalıklar hakkında riski belirlenmiştir.

Hamileliğin bu haftasından itibaren aylık yapılacak takiplerde bebeğin kilo alımı, suyunun yeterliliği, iyilik halinin incelenmesi, doğum şeklinin ortaya konulması gibi değerlendirmeler yapılacaktır. Ayrıca anne adayları hamilelik zehirlenmesi (preeklampsi) açısından da yakından izlenmelidir. Aylık değerlendirmeler 32. gebelik haftasından sonra 15 gün arayla yapılmaya başlanabilir ve fetal iyilik halinin değerlendirilmesinde ultrason incelemesinin yanı sıra NST (non- stres test) de yol gösterici olacaktır.

Metin

(12)

Anne adayının adı-soyadı:

Anne adayının yaşı:

Kaçıncı gebelik?

Son adet tarihi: / / 20...

Beklenen doğum tarihi: / / 20...

Tek fetus: İkiz fetus:

Yüksek riskli gebelik mi? Evet Hayır

GEBELİK İLK

MUAYENESİ:

FETAL KALP ATIMI TESPİTİ

11-14. HAFTA TARAMA TESTİ

20-22. HAFTA İKİNCİ DÜZEY ULTRASON DEĞERLENDİRMESİ

16-18. HAFTA MS-AFP TESTİ

24-28. HAFTA ŞEKER YÜKLEME TESTİ CİNSİYET TESPİTİ Tarih:

Gebelik testi sonucu:

Ultrason bulguları:

İkinci düzey ultrason incelemesi:

Tarih: / / 20...

Ultrason bulguları:

Erkek: Kız:

Doktor tutturdu mu? Evet Hayır Tarih: Ultrason bulguları:

/ 20...

Tarih:

Baş-popo mesafesi:

Ense Kalınlığı:

Yaş riski:

İkili test riski:

Kombine risk

Tarih:

Doktor:

Patolojik bulgu: Var Yok

Tarih:

NTD riski:

Tarih:

Sonuç:

(13)
(14)

T : 0216 442 25 53 F : 0216 388 25 53

Referanslar

Benzer Belgeler

SORU 4-) Aşağıda verilen kan hücrelerinin görevlerini yazınız. Kan pulcuğu: ………..………… SORU 5-) Aşağıdaki şekilde gösterilen sindirim sistemi

C) Verilen kelimelerle aşağıdaki boşlukları doldurunuz.. I can cook

Dişi yavruların erken dönemde kortizol düzeyi yüksek anne sütü içtiklerinde daha tedirgin ve gergin olduğu, erkek yavruların içtiği sütteki kortizol düzeyi zamanla

[r]

 alle, çoğul olarak ve kişiler için kullanılır, ancak bazen nesneler için de kullanılabilir. alles ise tekil olarak nesne ve olaylar

• Normal doğumdan sonra hayati bulguları stabil olduktan sonra,sezeryanda 8 saat sonra ayağa kaldırılabilir. • Erken ayağa kaldırma;venöz trombozu önleme ,supinvolüsyonu

• Hafif derecede zihinsel gelişim geriliği olan down sendromlu çocuklar, birçok beceriyi normal yaşıtlarından genellikle iki-üç yıl sonra kazanırlar ... •

Oysa, benliğimizle bütünleşmiş bir müzik türü yok da değildin Hangi tür, adı üstünde, bir türkü kadar Türk olabilir.. Türkü, Türk’ün