GAZETECILIK VE GAZETECI
Öğr. Gör. Gül Keçelioğlu
GAZETECILIK VE GAZETECI
«Gazetecilik nedir?», «Gazeteci kimdir?» sorularına verilmiş çok çeşitli yanıtla karşılaşmak mümkündür. Her tanımlama girişiminin, tanımlamaya çalıştığımız mesele hakkında sınırlı bir yaklaşımı beraberinde getirmesi ile ilgili daha önceki derslerimizde yaptığımız tartışmaları aklımızda tutarak bu soruya kısa ve kapsayıcı bir yanıt vermeye çalışalım.
Gazetecilik, halkın haber alma gereksinimini karşılamak üzere haber malzemesi sayılan enformasyonun toplanması, analiz edilmesi, habere dönüştürülmesi ve yayımlanması işlemlerini içeren bir meslektir.
«Gazeteci» terimi ise bu pratiğin çeşitli aşamalarında çalışanların tümünü içerse de daha çok enformasyon toplayıp bu enformasyonu haber
malzemesine dönüştüren kişiler için kullanılır.
GAZETECILIK PROFESYONEL BIR MESLEK MIDIR?
Bir pratiğin profesyonel bir meslek olarak tanımlanabilmesinin ön koşulu olarak, o mesleğin eğitimini alıp diploma edinmiş kişilerin mesleği icra edebilmesini ve her meslek üyesinin ilgili meslek odasına üye olmasını zorunlu gören yaklaşımlara göre gazetecilik profesyonel bir meslek olarak görülmemektedir.
Bu tartışmayı bir yana bırakarak gazeteciliği bir meslek olarak değerlendirirsek, bu pratiğin bir meslek sayılması için neler gerekir diye düşündüğümüzde en azından aşağıdaki kriterleri
karşılaması gerektiğini söyleyebiliriz.
Sistemli bilgi ve becerilere dayanması
O pratik aracılığıyla toplum için yararlı mal ve hizmet üretilmesi
Yasal olarak ya da yaygın kabul gören meslek örgütlerince belirlenmiş mesleğin profesyonel ilke ve standartlarının olması
Mesleği icra edenlerden hak ve sorumlulukları içeren bu ilke ve standartlara uygun davranması
GAZETECILIKTE ETIK ILKELER
Gazeteciliğin de bir meslek olarak dayandığı profesyonel standartlar ve ilkeler bulunmaktadır.
Bu ilke ve standartların içeriği hakkında ya da uygulanabilir olup olmadığı hakkında çok çeşitli yaklaşımlar bulunmaktadır.
Bu ilke ve standartlar gazetecilerin hakları ve sorumlulukları ile ilgilidir.
Hak ve Sorumlulukları içeren ilke ve standartlar «etik» çerçevesinde ele alınır.
Gazetecilerin hakları evrensel insan hakları, çalışan hakları ve mesleki haklar çerçevesinde değerlendirilir.
Sorumluluklar ise gazetecinin sorumlu olduğu kişi ya da gruplara yöneliktir.
Gazetecinin haber kaynaklarına, halka, devlete, ülkenin yöneticilerine, çalıştığı kuruma, patrona, meslektaşlarına, topluma karşı çeşitli sorumlulukları
bulunmaktadır.
GAZETECILIKTE ETIK ILKELER
Gazetecilik etiği ile ilgili ulusal ya da uluslararası farklı bir çok kurum tarafından hazırlanan bir çok farklı metin bulunmaktadır. Yıllar içerisinde yeni gelişmelere göre bu metinler güncellenebilmektedir. Aşağıda kapsamı, etkisi ya da ilk olmaları bakımından önemli olan bazı uluslararası ve ulusal kuruluşların yayımladığı metinler
sıralanmıştır.
Uluslararası Gazeteciler Federasyonu 1954 yılında Bordo Bildirge adıyla bilinen «Onur Kuralları ve Yasası»nı benimsemiştir.
1971 yılında Avrupa Ekonomik Topluluğu’na (Şimdiki Avrupa Birliği) üye ülkelerin gazeteci sendikaları Münih Bildirgesi adı altında yayımladıkları bildirgede içerik bağımsızlığı üzerinde önemle durarak, sadece
meslektaşlarının otoritesini kabul edeceklerine vurgu yapmışlardır.
1978 yılında Birleşmiş Milletler’e bağlı bir kuruluş olan UNESCO’nun haberlerin serbest dolaşımı ve basın ahlakı konusundaki girişimleri sonucu «İletişim Araçlarının İlkeleri Üzerinde Bildirge» kabul edilmiştir. Ancak bu metin de ne bir anlaşma, ne bir konvansiyon ne de bir yasadır.
Türkiye’de 1988 yılında kurulan Basın Konseyi yine aynı yıl 16 maddelik «Basın Meslek İlkeleri»ni yayımlamıştır.
1998’de Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu «Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumlulukları Bildirgesi»ni kabul etmiştir.
1999 yılında Doğan Yayın Holding «Doğan Yayın İlkeleri» başlığı ile kendi yayın ilkelerini ilan etmiştir.
ETIK ILKELER KONUSUNDA ORTAK BAZI TEMALAR
Tarafsızlık (nesnelliğe yaklaşma)
Basın özgürlüğü
İçerik bağımsızlığı
Haber kaynaklarının gizliliği
Mesleki sırlara saygı
Özel hayatın gizliliği
Kişisel çıkarların reddi
Başkasının yapıtını kendine mal etmeme
İftira, hakaret ve kötülemeden sakınma
Düzeltme ve cevap hakkına saygı
Mesleki davranış ve meslektaş ilişkileri
Haber ve yorumun belirgin şekilde ayrıştırılması
Halkın gerçeği öğrenme hakkı
TARAFSIZLIK ILKESI
Daha önceki derslerimizde gazeteciliğin profesyonel ilkelerini eleştiren kimi kuramsal yaklaşımlar üzerinde durmuştuk.
Bu ilkeler içinde en tartışmalı olanı «tarafsızlık» ilkesidir.
Çeşitli kuramsal yaklaşımların ortaya koyduğu gibi hem yapısal yanlılık hem de dilin değerlerle yüklü bir sistem olması nedeniyle gazetecilikte sarih bir tarafsızlık mümkün olmayabilir. Ancak bu gazetecinin kendisi ya da uzantılı başka odakların çıkarlarına odaklı tarafgir habercilik yapmasını meşrulaştırmaz.
Gazetecinin tarafsız olamadığını ya da olamayacağını söylemek gazetecinin tarafgir olmasını
gerektirmez. Tarafgirlik mesleği propaganda, tanıtım, pazarlama ya da halkla ilişkilerden farksız bir faaliyete dönüştürür.
Gazeteciliğin propaganda, tanıtım, pazarlama, halkla ilişkiler gibi faaliyetlerden bir farkı olacaksa, gazeteci gazeteciliğin yaşayan bir meslek olmasını istiyorsa, haberini yaptığı olaylar ve durumlarla arasına mesafe koymayı becerebilmeli ve tarafgir olmamalıdır.
Gazeteci olgulara dayalı haber yapmalı, haberinde kendi yorumuna yer vermemeli, haberinde teyit edilmemiş yalan ya da yanlış bilgiler yer almamalı, konunun tüm taraflarına söz hakkı tanınmalı.
İÇERIK BAĞIMSIZLIĞI
İçerik bağımsızlığı da en çok tartışılan gazetecilik ilkelerinden birisidir. Haberlerin oluşturulmasında ve aktarılmasında medya sahipliğinin müdahalesini sınırlamayı, içerik üzerinde bağımsız gazetecilerin söz sahibi olmasını ifade eden içerik
bağımsızlığı, bağımsız gazetecilerin ve meslek örgütlerinin savunduğu bir ilkedir.
Uzmanlaşmaya dayalı rutin profesyonel gazetecilik pratikleri, medya-siyaset- ticaret ilişkilerinin biçimlendirdiği çalışma ortamı, medyada yoğunlaşmanın artması, çalışma koşullarının zorluğu, meslek örgütlerinin güçsüzlüğü içerik bağımsızlığının sağlanmasını güçleştirmektedir.
İçerik bağımsızlığını sağlamada güçlü meslek örgütleri ve güçlü bağımsız
gazeteciler çok önemli olanaklar sağlar. Yeni medyanın sunduğu kimi olanaklarla
sürdürülen alternatif gazetecilik pratikleri de içerik bağımsızlığı ile ilgili sorunları
aşmak konusunda önemli olanaklar sunmaktadır.
21. YÜZYILDA GAZETECILIĞIN DURUMUNA ILIŞKIN KAVRAMLAR
Artan Yöndeşme
Artan Tabloitleşme
21. Yüzyılda Savaşlar, Savaş Gazeteciliği, Haber Yönetimi (News Management), İliştirilmiş Gazetecilik (Embedded Journalism)
Otoriter Yönetimlerin Basına Müdahalesinin Artması
Propaganda Savaşları ve Gazetecilik
Post-truth, Manipülasyon, Dezenformasyon, Misenformasyon, Fake News vb. Kavramlar
Gazetecilik ile Halkla İlişkiler, Propaganda, Pazarlama Gibi Etkinlikler Arasındaki Ayrımın Flulaşması
Yeni Medya ve Bunun Geleneksel Gazetecilik Pratiklerini Sarsması
Yeni Teknolojilerin İstihdama Etkileri ve İşsiz Kalan Gazeteciler
Çoğulculuk, Katılımcılıkla İlgili Talepler ve Yeni Medyanın Sunduğu İmkanlar
Gazetecilik Yapmanın Kendisinin Bir Aktivizme Dönüşmesi
Alternatif Gazetecilik Pratikleri (Aktivist Gazetecilik, Gazetecilik Aktivizmi, Yurttaş Gazeteciliği, Hak Gazeteciliği, Barış Gazeteciliği vb. Kavramlar)
Gazetecilerin Çalışma Koşullarının Dönüşmesi (İstihdam, Gelir, İş Tatmini, Meslek Örgütleri)
YENI MEDYA VE
GAZETECILIĞIN GELECEĞI
Ders kapsamında okuduğumuz “Gazeteciliğin Geleceği” başlıklı makalede James Curran,
gazeteciliğin dönüşümünü ve bu dönüşümün “kriz mi yoksa iyi yönetilmesi gereken bir geçiş süreci mi” olduğuna yönelik bir takım kötümser ve iyimser yaklaşımları ele almaktadır.
Curran’a göre gazeteciliğin derin bir krizde olduğu iddiasına karşın haber medyasının rönesansını ilan edenlerin savunduğu üç merkezi argüman şunlar:
İnternetin eski gazeteciliğin kalitesini zenginleştirdiği, eski haber medyasının hikayeleri doğrulayabilme konusunda daha iyi olduğu, internetin çok çeşitli bakış açıları ve içgörüler sunduğu
Web tabanlı gazeteciliğin gelişip olgunlaşmasının geleneksel haber medyasının düşüşünü engellediği
Eski ve yeni gazeteciliğin iki dünyasının çok yönlü bir sinerjide bir araya gelerek ağ gazeteciliği biçimini aldığı, teknolojik gelişmelerin gazeteciliğin geleneksel pratiklerini sarsmasıyla çoğulcu ağ modeline geçildiği, yukardan aşağı gazetecilik yerine aşağıdan yukarı gazeteciliğin yaygınlaştığı
YENI MEDYA VE
GAZETECILIĞIN GELECEĞI
Curran bu argümanları fazla iyimser bulmakta ve çeşitli araştırmalara
dayanarak eleştirmektedir. Curran yukardaki argümanları haber odasında işten çıkarmaların artmasına karşın haber platformlarının genişletildiğini, gazetecilerin 24 saatlik haber döngüsü içinde daha az zamanda daha fazla haber üretmek için yoğun bir baskı altında olduklarını, bunun “yaratıcı
yamyamlığı” teşvik ettiğini, gazetecilerin bu ortamda denenmiş ve test edilmiş haber kaynaklarının kısıtlı havuzuna daha fazla bağımlı hale
geldiklerini, beklenenin aksine gazetecilerin ofise daha fazla bağımlı hale geldiklerini, rutin ve kopyala-yapıştır tarzı gazeteciliğin arttığını, internetin editöryal çeşitliliği desteklemediğini, hala geleneksel kaynakların yaygın olarak kullanıldığını, sosyal paylaşım sitelerinin egemen medya tarafından belirlenen haber gündemine yanıt verme eğiliminde olduğunu, dolayısıyla aslında yeni medyanın geleneksel gazeteciliğin düşüşünü telafi
edemeyeceğini söyleyerek eleştirmektedir.
YENI MEDYA VE ALTERNATIF GAZETECILIK PRATIKLERI
Yurttaş gazeteciliği
Hak odaklı gazetecilik
Barış gazeteciliği
Aktivist Gazetecilik
Gazetecilik Aktivizmi
YENI HABERCILIK
ARAYIŞLARI VE ALTERNATIF ETIK ÖNERILER
Ders kapsamında okuduğumuz Sevda Alankuş tarafından kaleme alınan “Yeni Habercilik Arayışları:
Hak Odaklı Habercilik, Yurttaş Gazeteciliği, Barış Gazeteciliği” başlıklı makalede hak odaklı
habercilik, barış gazeteciliği ve yurttaş gazeteciliğini tartışırken Alankuş sadece etik olarak değil politik olarak da sorumlu gazetecilik yaklaşımını önermektedir.
Yazar politik olarak sorumlu gazetecilik ifadesi ile farklılıklarından ötürü ayrımcılığa uğrayanlara karşı sorumlu bir gazetecilik faaliyetini ifade etmek istediğini söylemektedir.
Yazar hak odaklı haberciliğin, hak ihlallerini haber yapıp takip etmeyi, haberleri ötekiler lehine odaklı kılmayı, haber yaparken hak ihlali yapmamayı, haklar konusunda bilgilendirici ve hakların kullanımı konusunda da cesaretlendirici habercilik yapmayı içerdiğini ifade ediyor.
Yurttaş gazeteciliği ile haber kaynağı olarak sıradan yurttaşın merkeze alındığı, ekonomik politik seçkinler lehine değil yurttaş lehine haber içeriklerinin oluşturulduğu, yurttaşlık hakları ve
sorumlulukları alanına giren her şeyin haber yapıldığı, yurttaşların kendi sorunlarını çözmek üzere teşvik edildiği hatta yurttaşın haber yapıcısı olduğu bir gazetecilik pratiği önerilmektedir.
Savaş gazeteciliğinin seçkinler, propaganda ve sonuç/zafer odaklı olmasına karşın barış
gazeteciliğinin sıradan insan, «doğru», süreç ve çözüm odaklı olduğunu ifade eden yazar şiddeti kışkırtan bir gazetecilik yerine barışı ve çözümü kolaylaştıran bir gazetecilik pratiği önermektedir.
KAYNAKLAR
Temel Gazetecilik, Oya Tokgöz, İmge Kitabevi Yayınları
“Gazeteciliğin Geleceği” James Curran, Yeni Medya ve Gazetecilik, Ed: Himmet Hülür ve Cem Yaşın, Ütopya Yayınevi