• Sonuç bulunamadı

İKTİSADî TARİH Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler -

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İKTİSADî TARİH Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler -"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- Ortaçağlar Avrupa’sında İtalya ile Doğu Akdeniz (Levant) arasındaki ticaret ve bağlantılar önemliydi.

- Cenova, Piza gibi şehirler Müslüman Arapları Korsika ve Sardunya’dan çıkardı.

Daha sonra Cenova Pisa’yı yenip doğu Akdeniz’de hakimiyet için Venedik ile çekişmeye başladı. İtalyanlar Bizans ve Selçuklu topraklarında koloniler/yerleşimler kurmak, ticari ayrıcalıklar/imtiyazlar elde etmek için rekabet halindelerdi.

- Akdeniz havzasında İtalyan şehirleri çekişirken Avrupa’nın kuzeyindeki ticarette de canlanma vardı. Baltık ve İskandinav bölgesinde Alman ticaret şehirleri önem kazanmaya başladı. Bu şehirler 1367’de Danimarka kralının tehditlerine karşı birleşerek Hansa Birliği’ni (Hanseatic League) kurdu. Kuzey Avrupa’da Alman tacirler ticaretin gelişmesinde önemli rol oynadı.

1

(2)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- 12. yüzyıl gibi erken bir tarihte belirli bir üründe bölgesel uzmanlaşma Ortaçağ ekonomisinin bir özeliği olmaya başladı. Örneğin Bordeaux bölgesi şarap üretiminde, Flaman bölgesi yün üretiminde (ham yünü İngiltere’den sağlıyordu), Baltık bölgesi tahıl üretiminde (ki talep şehirleşmiş Hollanda-Belçika bölgesinden gelmekteydi) uzmanlaşmıştı. Genel bir rota olarak, Avrupa’nın güneyinde üretilen tuz ve şarap kuzeye, kuzeyde üretilen kurutulmuş ve tuzlanmış balık da güneye gönderiliyordu.

- Kara yolu ile ticaret deniz yoluna göre çok pahalı idi. Özellikle 14. yüzyıl başlarında gemi dizayn tekniklerindeki gelişmelere kadar Akdeniz ile Kuzey Denizi arasındaki rota tehlikeliydi ve kârlı değildi. Dolayısıyla kara yolu ile ulaşım pahalı olsa da kuzey ve güney Avrupa arasındaki kara yolu (Alp geçitleri) oldukça işlek durumdaydı.

Yolun güney ucunda Lombardiya ovası, Milan ve Verona bulunuyordu. Kuzey yönünde ise Viyana, Krakow, Lübeck, Hamburg, Bruges gibi değişik güzergâhlar vardı. Leipzig, Frankfurt ve Champagne bölgeleri ise önemli fuar merkezleri idi.

(3)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- Champagne fuarları 12. yüzyılda doğmuştur. Champagne kontlarının himayesinde kuzeyden ve güneyden gelen tacirlerin buluşma bölgesiydi. Burada Avrupa’nın çek çeşitli bölgelerinden gelen tacirler arasında çeşitli ticari işlemler ve teknikler gelişmiştir: örneğin “fuar mektupları” (letters of fair) denen bir tür ticaret/kredi belgesi ve ticaret mahkemelerinin ilk örnekleri gibi. Buralar ticaret merkezi olarak geriledikten sonra uzun süreler bile finansal merkezler olarak hizmet vermeye devam etmiştir.

- Ticari ortaklıkların erken bir türü olan commenda bu dönemlerin bir ürünü idi. Tek başına ticaret yapmaya ekonomik gücü yetmeyen tacirler birleşerek kisi emeğini kimi sermayesini koymak suretiyle bir ortaklık kuruyorlar ve ticari faaliyet sonucunda gerçekleşen kârı paylaşıyorlardı. Faaliyete ilişkin kararları birlikte alabiliyorlar ya da

“yerleşik” olan (seyahat etmeyen) tacir ortağı yerine karar alabiliyordu. Dini bir kurum (manastır, yetimhane) ya da zengin dullar gibi kişler de ticarete bu şekilde ortaklıklarla (sermaye koyarak) katılabiliyordu (örneğin 12. yüzyıl Cenova’sı gibi).

3

(4)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- -Ticaret hacmi genişledikçe ve ticari uygulamalar standartlaştıkça commendaya rakip bir başka iş organizasyonu olan vera societa (okunuşu vera soçeta) doğdu.

Bu “şirket” tipinde çok sayıda ortak vardı ve Avrupa’da pek çok şehirde faaliyet göstermekteydi. Bu tip organizasyonun önde gelen temsilcileri İtalyanlardı.

Floransa, Siena, Venedik, Milan gibi bir merkezden Bruges, Londra, Paris, Cenevre ve diğer şehirlerde şubeler işletmekteydiler. Ticari işlemler kadar bankacılıkla da uğraşan bu şirketlerin en önemlileri Floransalı Bardi ve Peruzzi (ailelerinin) şirketleridir. [17. yüzyılın şirketlerinden önce bunlar dünaynın en geniş/büyük iş organizasyonlarıydı] Bu tür şirketlerin kendi gemileri, yük arabaları, hayvan/yük katarları vardı ve bazıları maden sahibi ya da işleticisi olabiliyordu.

(5)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- Daha küçük tacirler uzun mesafe ticaretinin risklerini yayıcı başka araçlar kullanmaktaydı. Çok sayıda küçük tacir birlikte bir gemi kiralayabilirdi. Ya da bir girişimci bir gemiyi kiralayıp bunu çok sayıda küçük tacire kiralayabilirdi. Bu dönemde deniz ticareti ile ilgili kiralama, sigortalama ve boçlanma ilişkileri yaygınlaştı.

- Bankacılık ve kredi Ortaçağ ticaretinin önemli parçaları idi. 12. yüzyılda Venedik ve Cenova’da basit mevduat bankaları görülmekteydi. Bunlar mevduatları koruma amaçlı kuruluşlar iken, kısa sürede sözlü talimat ile bir hesaptan diğerine para transferine imkan veren uygulamalar geçilmiştir. Sonra da bazı önemli müşterilere bankaya yatırdıklarından daha fazlasını çekme hakkı tanınmıştı; böylece yeni bir ödeme aracı yaratılmış oluyordu.

5

(6)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Ticari Durum ve Teknikler

- Bankerler uzun mesafe ticaretini kolaylaştırmak için poliçe/kambiyo senedi gibi belgeleri alıp satıyorlardı. Çünkü tacirlerin yanlarında para taşımaları pek güvenli değildi. Fuarlarda da tacirler arasındaki alacak-verecek konuları nakit ile değil, letters of fair (fuar mektupları/belgeleri) denen bir tür poliçe ile sağlanıyordu.

- Tacirlerin krediye bağlı olmalarının bir gerekçesi güvence ise bir diğeri de tedavüldeki sikkelerin çeşitliliği ve karmaşıklığıydı. Bunların değiş tokuşu için özel bilgi gerekliydi: sikkelerin metal içerikleri/birbirlerine göre değerleri nedir sorusunun cevabını bankerler biliyor ve bu hizmeti sunuyorlardı.

- 13. yüzyıl ortalarında 1252’de Floransa florini (altın parası) ile herkes tarafından kabul gören istikrarlı bir para ortaya çıkmış oldu.

(7)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Tarım sektörünün üretim ve istihdam boyutlarıyla kıyaslanabilir olmasa da imalat ortaçağların önemli bir sektörü idi.

- En büyük ve yaygın imalat dalı dokumacılıktı. Hemen her yerde görülmekle birlikte 11. yüzyıldan itibaren Avrupa’da bazı bölgeler (Flander, Belçika, kuzey Fransa, kuzey İtalya, Toskana) kumaş üretiminde uzmanlaştı. Ayrıca güney ve doğu İngiltere ve güney Fransa’da da önemli bir uğraş idi. Dokumacılığın hammaddesi yün daha sonra keten idi. İpek ve pamuk üretimi ise İtalya ve İspanya gibi bölgelerde görülmekteydi.

7

(8)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- İmalat sanayinde lonca örgütlenmesi olmakla birlikte (kumaş boyacıları, kesiciler, dokumacılar gibi) imalatta baskın olan unsur (dokuma hammaddelerini satın alan ve nihai ürünü satan) tacirler idi. Bu tacirler (ki girişimci olarak nitelendirilebilirler), hammaddeyi ve bazen yarı-bitirilmiş ürünü iş için gerekli alet-edevat ile birlikte kendi evlerinde veya dükkanlarında işleyen üreticilere/köylülere (üreticilere) dağıtıyor, bir müddet sonra nihai ürünü onlardan toplayarak satışa sunuyorlardı. İlk olarak Flandre ve İngiltere’de putting-out (parça başı üretim) denen bu imalat tarzı görülmeye başlandı.

- Zanaatkârlar ve (kırsal alanlara iş verildiği takdirde) köylüler dükkânlarında ya da evlerinde çalışarak tacir tarafından verilmiş olan siparişi önceden belirlenmiş olan teslim zamanına yetiştirmek için üretim yapıyordu. Üretip teslim ettikleri “parça başına” ücret alıyorlardı. Bu tür bir gelir imkanı özellikle köylü aileler için oldukça önemli bir fırsat yaratmıştı.

(9)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Putting-out tarzı imalat yapan zanaatkârlar genellikle evlerde ya da dükkânlarda çalışıyorlar ancak İtalya’da bu tür imalat bir nezaretçinin gözetiminde dükkânlarda ya da üreticilerin ir araya getirildiği barakalarda yapılıyor (erken dönem imalathaneler).

Emeğin verimliliği Antik Çağa göre artmış durumdaydı; çünkü pedal ile güç verilen dokuma tezgahı, çıkrık ve su gücü ile çalışan sıkılaştırma değirmeni gibi aletler kullanıma girmişti. Bu türden aletler 13. yüzyıl başlarında Avrupa’da yaygın kullanımdaydı ve üretim maliyetlerini ve işgücü ihtiyacını azaltmıştı (emekten tasarruf sağlayan yenilikler).

9

(10)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Dokumacılık dışında metalurji alanındaki gelişmeler ekonomik gelişme bakımından önemliydi. Antik Çağ’da demir eşya ve objeler günlük kullanımda pek yaygınlaşamayacak kadar pahalıydı. Genellikle silah imalinde kullanılıyordu. Hatta bakır ve bronz da sıradan insanların kullanımında pek yer almıyordu. Ortaçağlarda ise demir en ucuz metal haline geldi ve silahların ve zırhların yanı sıra çeşitli araç gereçlerde de kullanıldı. Demirin ucuzlamasında, üretiminde kullanılan körükler ve büyük çekiçlerin kullanımı ve bunların su gücü yardımıyla kullanılması önemliydi.

(11)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Ortaçağlarda artan üretim ve daha gelişmiş teknoloji üzerinde düşünülürken “tüketici talebi” mutlaka dikkate alınmalıdır. Köylüler, serfler ve zanaatkârlar kendi (kaliteli) üretim araçlarına sahip olduklarında ve kişisel refahları kendi çabalarına bağlı olduğunda bu durum onları sahip olabilecekleri en kaliteli/en iyi araçları satın almaya itmiştir. Saban, nal, koşum takımları ve yük arabalarındaki metal parçalar ya da tahta yerine metalden yapılmış alet edevatın kullanımı hep bu durumun göstergesidir.

- İngilizcede Smith ya da Almancada Schmidt (demirci) isminin yaygınlığı metal işleri ile uğraşan kişi/usta sayısının çokluğunun (dolayısıyla metal ürünlere olan talebin fazlalığının) göstergesi olarak düşünülebilir. Keza Goldsmith, Silversmith, Coppersmith isimleri de yakın/benzer örnekler olarak düşünülebilir.

11

(12)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Ortaçağlarda pratik amaçlar için yapılan yenilikler önemliydi. Gözlük, mekanik saat gibi kullanışlı yenilikler Ortaçağ tamircilerinin eseriydi. Kendileri için ya da acil bazı ihtiyaçlar için getirilen bu yenilikler emeğin verimliliğinin artmasına da katkı sağlıyordu. Usturlab, pusula, barut, ateşli silahlar… hepsi Ortaçağ buluşları ya da yenilikleriydi. Sabun imalatı yaygınlaştı; kağıt imalatı, portatif matbaa, değirmen/çark mekanizmaları ve bunların imal edildiği ahşap işlerindeki (millwork) gelişmeler Ortaçağların pek de durağan bir dönem olmadığını gösterebilir.

- Yatay su çarkları çok eskiden beri kullanımdaydı. Roma İmparatorluğu döneminde köle işgücünün bolluğu sebebiyle emekten tasarruf sağlayıcı aletlere pek ihtiyaç duyulmuyordu. Ama Avrupa’da Roma’dan sonra 6-10. yüzyıllar arasında bu anlayış değişmiş olmalıdır. Çünkü 1086’da Fatih William İngiltere’nin sahip olduğu kaynakların bir sayımını yaptırdığında (o dönemde Avrupa’nın ekonomik ve teknik yönden en ileri ülkesi kesinlikle olmayan) ülkede yaklaşık 3000 köyde 5624 su

(13)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Ortaçağlarda kullanılan değirmenler yatay değirmenlere göre daha güçlü ve daha ayrıntılı idi. Dikey değirmenler ve çark sistemleri sadece tahıl öğütmekte değil tahılları ezmek, başka ürünlerle karıştırmak, kağıt hamuru yapmak, kumaş imal etmek, kereste ve taşları kesmek, körükleri ve büyük çekiçleri hareket ettirmek gibi çok çeşitli işlerde de kullanılıyordu.

- Ancak su gücüne dayalı çarkların sürekli su akışına bağlı olmak gibi kısıtları da vardı ve bu yüzden kurak yerlerde kullanışlı olmuyordu. Kuzey Avrupa gibi imkan olan yerlerde rüzgar gücünden faydalanılıyor ve yel değirmenleri özellikle Hollanda gibi denizden arazi kazanılan bölgelerde arazilerden su çekmek (drenaj) işinde pompaları hareket etttirmekte kullanılıyordu.

- Çarklardaki aktarım ve karmaşık dişli mekanizmaları saat imalatında da kullanıldı.

12. yüzyılda su gücü ile çalışan saatler ortaya çıktı; 13. yüzyılda mekanik saatler ve 14. yüzyılda Avrupa’da şehir saatleri (saat kuleleri) görülmeye başlandı.

13

(14)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- Değirmenlerin ve saatlerin katkısı:

- Değirmencilik ve saat ile ilgili gelişmeler Ortaçağlarda bir zihniyet değişikliğine işaret eden yolda önemli olmuş görünmektedir: Değirmenler işgücünden tasarruf sağlamış, üretimi artırmış ve daha önce imkansız ya da çok zor görünen işleri olanaklı hale getirmişti. Saatler ise insanlardaki zaman bilincini artırdı ve insan eylemlerine daha fazla düzenlilik ve dakiklik getirdi: Cenova’da iş sözleşmelerine sadece tarih değil imzalamanın “gerçek zamanı” da yazılmaya başlandı; bu gelişme

“vakit nakittir” deyişinin habercisidir.

- Hepsi birden ele alındığında bütün bu gelişmeler Ortaçağ zihniyetinde bir değişimi, maddi dünyaya karşı daha farklı bir bakışa geçişi beraberinde getirdi: Doğa anlaşılmaz/esrarlı olmaktan çıkmaya, insan meleklerin ve şeytanın bir oyuncağı/piyonu olarak düşünülmemeye başladı. Doğanın anlaşılabilir bir düzeni, kendi kanunları olabileceğine dair sonraki dönemin düşüncelerinin temelleri

(15)

İKTİSADî TARİH

Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme – Endüstriyel Teknoloji ve Mekanik Gücün Başlangıcı

- 14. yüzyılda Fransız bilim adamı Nicole Oresme (1325-1382), evreni bir tür mekanik

“saat” tasarımına benzetti.

- Daha önce 13. yüzyılda ise İngiliz bilim adamı Roger Bacon (1214-1292) deneysel metod ve bilimin gelecekte getirebileceklerini çok önceden bilmişti: “makineler bizim kürekçiler olmaksızın yelken açmamıza, arabaların hayvanlar olmaksızın çekilmesine imkan verecek…uçmak için ve denizlerin ve nehirlerin derinliklerinde hareket edebilen makineler [olacak]…”.

- [Not: Ortaçağlardaki değişmeyi anlayabilmek için ortaçağlara ilişkin tarım, imalat, ticaret ve zanaatlarde meydana gelen değişmeleri hızlıca zihninizden geçiriniz. 5-15.

yüzyıllar arasında Batı Avrupa bütün bu alanlarda önemli değişmeler geçirmiştir.]

15

(16)

İKTİSADî TARİH

- Ortaçağ Avrupasında Ekonomik Gelişme

Özetle söylenirse, 9-14. yüzyıllar arasındaki dönemde Batı Avrupa’da:

- Siyasi otorite yeniden sağlandı

- Para arzı ve ekonomide parasallaşma seviyesi arttı - Nüfus arttı

- Şehirler yeniden kalabalıklaştı - İşbölümü gelişti

ve bütün bu unsurlar karşılıklı etkileşim içindeydi.

Referanslar

Benzer Belgeler

Aynı zamanda kültür, eğlence ve büyük bir alışveriş merkezi olan İstiklal Caddesi’nin girişinde yer alan Taksim Meydanı, 1 Mayıs 1977’de yaşanan katliam gibi pek

ve pas olarak gelen topun tek veya çift elle tutulması/ kontrol altına alınmasıdır.. Uygulamada

- - Toplumda yönetici sınıf yani toprak sahibi feodal beyler toplam nüfusun %5’inden daha azını oluşturuyordu. En tepede kralın ve an altta en düşük

 Bireyin sorununa ilişkin test ve test dışı tanıma teknikleri ile çeşitli kaynaklardan gerekli bilgiler toplanmakta, toplana bilgiler ışığında bireyin.. sorununun

 Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından okul ve kurumlarda sürdürülen rehberlik hizmetleri çalışmalarının daha sistematik bir

Gerçekte, bu tarihten çok daha önce, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih - Coğraf- ya Fakültesi Kütüphanecilik Bölümü'nün doktora programına kayıt yaptırdığı sı-

Bir oyuncu tarafından durarak, koşarak, yürüyerek ve sıçramak suretiyle yerde yuvarlanan, kaleden dönen ve pas olarak.. gelen topun tek veya çift elle

Bilerek sahte / hileli ürün bulundurma ve hileli ölçü aleti tespiti durumlarında, suça bağlı olarak teşhir, tahkir (dayak, falaka, eşeğe ters bindirme), para cezası,