• Sonuç bulunamadı

(1)Başbakan, "Çevrecilerin daniskasıyım

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "(1)Başbakan, "Çevrecilerin daniskasıyım"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Başbakan, "Çevrecilerin daniskasıyım. Asıl çevreci benim" diyor.

Haklı, hem de yerden göğe kadar haklı.

Kendileri İstanbul Emniyet Mahallesi’nde yıllarca kaçak bir evde ikamet buyurdular.

Hálá da o evde, pardon apartmanda oturuyorlar.

Benim bildiğim kadarıyla aldıkları villaya henüz taşınmadılar.

Ama herhalde Başbakan olduktan sonra bu evin, kaçaklığı kuçaklığı kalmamıştır.

Onun için oturmalarında bir sakınca yok...

Başbakan’ın çevrecinin daniskası olduğuna dair bir örnek daha...

Kendileri belediye başkanlığından önce ormanı gasp ederek evler yapmaktan yargılanmıştı.

10 ay da hapse mahkûm olmuştu.

Eğer bu mahkûmiyet bir yılı geçseydi sanırım Erdoğan ne belediye başkanı olabilecekti, ne de başbakan.

Şimdi tüm işsiz güçsüz çevreci dostlar ellerini vicdanlarına koyup düşünsünler.

Var mı içlerinde böylesine çevrecinin daniskası olan.

* * *

Başbakan çevrecilik konusunda belediye bakanlığından beri neler yaptığını İstanbulluların çok iyi bildiğini de söylüyor.

"İstanbul susuzdu. 180 kilometreden su getirdik. çevreciler o zaman da ağaçları söküyorlar diye karşımıza dikildi"

diyor.

İyi güzel de İstanbul aradan bunca yıl geçtikten sonra hálá bir damla suya muhtaç durumda.

1994 yılından beri belediye kendi ellerinde.

Nerede bu 180 kilometreden getirdikleri sular?

Demek ki çevre sorunlarını çözmek için çevrecilerin daniskası olmak yetmiyor.

Gerçek çevreci olmak, akıl ve bilimle iş yapmak gerekiyor.

* * *

Başbakan, "Hamdolsun hortumları kestik" diyor.

Yandaşlarına, partililerine, devlet bankalarından verdirilen milyonlarca dolarlık krediler hortumlama değil mi?

Bankaları hortumlayanların yaptıklarından ne farkı var?

O da hortum, bu da hortum.

Hem de hortumun daniskası...

* * *

Başbakan, "Tüyü bitmemiş yetimin hakkını yedirmedik, yedirmeyeceğiz. Aksi varsa bunu aramızda barındırmayacağız" diyor.

Devri iktidarlarında cumhuriyet tarihinin rekorlarının kırıldığı yolsuzluk olaylarında kimin hakları yeniyor?

Örneğin, yardımcısı olan Dişli arkadaşın aracılık yaptığı olay.

Köylünün elinden ucuza alınan, imar planı değiştirilip üç dört misline satılan arsa olayında gariban köylülerin hakkı yenmedi mi?

Tüyü bitmemiş yetimin hakkını böyle mi koruyor Başbakan?

Yardımcısına ses çıkarmayarak mı?

* * *

İstanbul’un talan edildiğini bilmeyen yok.

İstanbul’da yaşayanlar her gün bu talanı kendi gözleriyle görüyorlar.

İmar planı değişikliğiyle ilgili binlerce dosya belediye meclisinde hallediliyor.

Bu işlerin hallinde trilyonlarca lira döndüğü her yerde konuşuluyor.

Kimbilir bu talanda kaç milyon tüyü bitmedik yetimin hakkı uçup birilerinin cebine giriyor.

Bunların hepsinin hesabı, günü geldiğinde tek tek sorulacak.

Gerçek hortumlar ve hortumcular ortaya çıkacak ve hak ettikleri cezayı çekecekler.

Tufan TÜRENÇ, 26.8.2008 Hürriyet

Referanslar

Benzer Belgeler

İşte bu gerçek aç ıkça bilindiği halde, dahası aynı gerçeğin ışığında söz konusu imar haklarının mahkemede sorgulanmakta olduğu bir süreçte, arsanın bu koşullar

Tarihin mimarlık ülkesi Türkiye'de, hâlâ bir " mimarlık yasası " olmadığı için dünyadan örneklerini verdiğimiz " ikinci görüş "ü savunanlar ise "

l~yların sakinleşmesine ramen yine de evden pek fazla çıkmak 1emiyorduk. 1974'de Rumlar tarafından esir alındık. Bütün köyde aşayanları camiye topladılar. Daha sonra

,ldy"ryon ordı, ırnığ rd.n ölcüm cihazlan uy.nş ü.rinc. saİıtrd fıatiycılcri

Başbakan Tayyip Erdoğan 'ın "Ananı da al git" diye hakaret ettiği Mersinli çiftçi Mustafa Kemal Öncel, Başbakan'ın bir televizyon program ında "Bu şahıs

Taksim Meydanı'nın 1976'dan bu yana tüm yasak, engelleme ve katliamlara ra ğmen 1 Mayıs Alanı olarak simgeleştiğine dikkat çeken Soğancı, "1 Mayıs alanı elimizden

ıuıları oldıığunu vuıgulayı, rık şuntan !öylcdi: "ömcğin nizga, güç ranlrAlıar|nln ıiçeri duzcydc tullanımda olduğu vc çcvıcyi İ irlctmcnin ıoP,

• Başlangıçta kelime olarak ilk anlamıyla ve herhangi bir doktrini yaymak için kurulan örgütleri ifade etmek amacıyla kullanılan propaganda terimi, zamanla,