• Sonuç bulunamadı

PRİM BORCU BULUNAN BAĞ-KUR SİGORTALILARININ PRİM BORCU SİLİNEREK SİGORTALILIK SÜRELERİ DURDURULACAK

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "PRİM BORCU BULUNAN BAĞ-KUR SİGORTALILARININ PRİM BORCU SİLİNEREK SİGORTALILIK SÜRELERİ DURDURULACAK"

Copied!
8
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

207 PRİM BORCU BULUNAN BAĞ-KUR SİGORTALILARININ

PRİM BORCU SİLİNEREK SİGORTALILIK SÜRELERİ DURDURULACAK

Murat ÖZDAMAR54 I. GİRİŞ

5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu”nun (5510 sayılı yasa, 2006), sigortalılığın zorunlu oluşu, sona ermesi ve sosyal güvenlik sicil numarası başlıklı 92 inci maddesinde “Kısa ve uzun vadeli si- gorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve genel sağlık sigortalısı olması, ge- nel sağlık sigortası kapsamındaki kişilerin ise genel sağlık sigortalısı olması zorunludur. Bu Kanunda yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir” hükmüne yer verilmiştir. 5510 sayılı Kanun da, tıpkı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 1479 sayılı Bağ-Kur Kanu- nu’nda olduğu gibi sigortalılıkta zorunluluk ilkesini benimsemiştir (Şakar, 2006, 116). 5510 sayılı Kanunda düzenlenen zorunluluk ilkesi gereği sigortalı olmak, kişi açısından sadece bir hak değil, aynı zamanda kaçınılamayan bir yükümlülüktür. Diğer bir ifade ile sigortalı olup olmama konusunda kişinin iradesine bakılmamakta; kişi istemese de, belirli koşulların oluşmasıyla birlik- te kendiliğinden sigortalı olmaktadır (Okur ve diğerleri, 2004, 110).

5510 sayılı Kanunun geçici 63 üncü maddesine göre, kendi adına ve hesa- bına bağımsız çalışanlarla, tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan- lardan (1479, 2926 ve 5510 m.4/1-b sigortalıları), Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, 30 Nisan 2015 tarihi itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, 1 Mayıs 2015 tarihinden itibaren üç ay içinde ödememeleri (31/7/2015 tarihine kadar ödememeleri) veya ilgili kanunlar uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak kar- şıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulacaktır.

5510 sayılı Kanunun geçici 63 üncü maddesi (geçici 17 inci madde dahil), sigortalılıkta zorunluluk ilkesi ile çelişen istisna olarak nitelenebilecek düzen- lemeler içermektedir. Şöyle ki; Kanunun 92 inci maddesi, sigortalılığı zorunlu

54 İstanbul Sosyal Güvenlik İl Müdür Yardımcısı

*

*

(2)

kılarken, Geçici 63 üncü maddesi ise 12 ay ve üzeri prim borcu bulunan 4/b kapsamındaki sigortalıların hizmetlerini, prim borçlarını 31/7/2015 tarihine kadar ödemedikleri takdirde sonlandırmaktadır.

5510 sayılı Kanun’un Geçici 63 üncü maddesi gereği, 4/b kapsamındaki si- gortalıların, 12 ay ve üzeri borç nedeniyle sigortalılık sürelerinin durdurulma- sı ve daha sonra durdurulmuş sigortalılık sürelerinin yeniden canlandırılması, yazımızın konusunu oluşturmaktadır.

II– BORÇ NEDENİYLE SİGORTALILIK SÜRELERİNİN DURDURULMASI

Türk sosyal güvenlik sisteminde zorunluluk ilkesi egemendir. Bu ilke gereği sigortalı olmak kişi açısından sadece bir hak değil, aynı zamanda kaçınılamayan bir yükümlülüktür. Bir başka ifade ile sigortalı olup olmama konusunda kişinin iradesine bakılmaz; kişi istemese de, belirli koşulların oluşmasıyla birlikte sigor- talı olmak zorundadır. Bu zorunluluk 5510 sayılı Kanunun 92 inci maddesinde özellikle belirtilmiş, sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azalt- mak, vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersiz sayılmıştır. Belirtelim ki; sosyal güvenlik hukukumuzdaki zorunluluk ilkesi, yüksek mahkemenin de birçok kararında özellikle vurgulanmıştır55.

5510 sayılı Kanun, kişilere isteğe bağlı sigortalı olabilme imkânı da sun- maktadır. Ancak sosyal güvenlik hukukundaki, kişilerin sigortalılık ilişkisini isteğe bağlı olarak sürdürmelerine imkân veren isteğe bağlı sigortalılık ilişkisi istisnai nitelik taşımaktadır. Bu nedenle zorunlu sigortalılık esas, isteğe bağlı sigortalılık ise istisnai niteliktedir (Alper, 2003, 114)

Zorunluluk ilkesinin doğal sonucu olarak sigortalı ve Sosyal Güvenlik Kuru- mu (SGK) arasında emredici hükümlerle düzenlenen bir hukuksal ilişki meydana gelmektedir (Sözer, 1991, 30). 5510 sayılı Kanunun Geçici 63 maddesindeki yeni düzenleme, 4/b kapsamındaki sigortalı ile SGK arasındaki ilişkiyi farklı bir bo- yuta taşımakta her iki taraf için de hukuki sonuçlar öngörmektedir. Sigortalılığın durdurulmasının sigortalı açısından lehte ve aleyhte bir takım sonuçları vardır.

Ancak sigortalı açısından avantajları daha ağır bastığı için sigortalılığın durdu- rulmasını sosyal güvenlikte zorunluluk ilkesinin aşınması olarak ifade etmemiz mümkün olmaz. Dolayısıyla 12 ay ve üzeri prim borcu bulunduğu için 4/b kapsa- mındaki sigortalılığın durdurulmasını istisnai bir işlem olarak değerlendirmek ve sonuçlarının sigortalı lehine olduğunu belirtmemiz gerekir.

1

(3)

1 Mayıs 2015 tarihinden önceki sürelere ait olmak üzere 12 ay ve üzerinde prim borcu bulunduğu için sigortalılık hizmetlerinin geçici 63 üncü madde kapsamında durdurulmasının sigortalı açısından birçok avantajı bulunmakla birlikte bu avantajlar sigortalıların taşıdıkları şartlara bağlı olarak değişkenlik gösterecektir. Geçici 63 üncü madde kapsamında, sigortalılığın durdurulma- sıyla, 4/b kapsamındaki sigortalılar, 1 Mayıs 2015 tarihinden önceki sürelere ait prim borçlarını ödeme yükümlülüğünden kurtulacaktır. Bununla birlikte bu sigortalıların 4/b kapsamına esas ticari faaliyeti halen devam ediyor ise 60 günden fazla prim borcu olmamak koşuluyla sağlık yardımlarına hak kazana- caktır. Bu kapsamda değerlendirildiğinde, Geçici 17.madde uygulamasının, 4/b kapsamındaki sigortalılar için en temel haklardan biri olan sağlık hakkına erişime işlerlik kazandırma işlevi görecektir.

Geçici 63. madde uygulamasının bir diğer önemli avantajı ise 4/a kapsamın- daki ve 4/b kapsamındaki sigortalılık hizmet çakışmalarında, 4/b kapsamındaki sigortalılık durdurulduğu için 4/a kapsamındaki sigortalılık hizmetlerinin geçerli hale gelmesidir. Örneğin; 1/10/2008 ile 31/12/2010 tarihleri arası zorunlu 4/b kap- samında sigortalı olan ve esasında bu tarih aralığında geçersiz bir 4/a statüsünde sigortalılığı bulunan kişinin 4/b kapsamındaki hizmeti borç nedeniyle silinince 4/a kapsamındaki sigortalılık hizmeti otomatikman geçerli duruma gelecektir.

2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun (5510 sayılı yasa, 1983) hükümlerine göre birden fazla sigortalı statüsünde prim ödemesi varsa bu hizmetler birleştiril- mekte, son yedi yıl primlerinin fazlası 4/b kapsamında ise kişinin emekliliği 4/b statüsüne göre belirlenmektedir. Geçici 63 üncü maddenin uygulanması sonucu, son yedi yıl primlerinin fazlası 4/a kapsamında olursa bu kez sigorta- lının 4/a kapsamındaki sigortalılık süreleri yeterli ise 4/a kapsamından emekli olabilmesi mümkün olacaktır.

Örnek-1: İlk defa 1/1/1988 tarihinde sigortalı olan kişinin 5600 gün 4/a kapsamında prim ödemesi bulunmakta olup sonrasında 1440 gün 4/b kapsa- mında sigortalılığı bulunmaktadır. Sigortalı 50 yaşını tamamladığı 1/1/2014 tarihinde emeklilik talebinde bulunmuştur. Bu durumda sigortalının son yedi yıl primlerinin fazlasının 4/b kapsamında bulunması ve 4/b kapsamından emekli olmak için de 9000 gün prim ödenmiş olması arandığı için emeklilik talebi reddedilmiştir. Geçici 63 üncü maddenin uygulanması sonrası sigor- talının borç nedeniyle 1440 günlük 4/b kapsamındaki hizmeti silinince, 4/a

(4)

kapsamından emeklilik için 5375 gün prim şartı sağlanmış olduğundan sigor- talıya 4/a kapsamından emekli aylığı bağlanabilecektir.

4/a Kapsamındaki hizmetleriyle 4/a kapsamından emekli olma hakkı bulun- masına rağmen son yedi yıl primleri 4/b kapsamında geçtiği için 4/a kapsamın- dan emekli edilmeyip Bağ-Kur’dan imtina davası olarak nitelendirilen davayı açmış olanlar açısından, 4/b kapsamındaki sigortalılık hizmetleri silindiği için 4/a kapsamından emeklilik mümkün hale gelecek ve dava konusuz kalacaktır.

Örnek-2: Örnek-1’deki sigortalının 2829 sayılı Kanunun zorunlu olma- masını gerekçe göstererek Bağ-Kur’dan imtina davası açtığını ve 4/a kap- samından emeklilik talebinin geçerli sayılarak kendisine aylık bağlanması- nı talep ettiğini varsayalım. Bu durumda Geçici 63 üncü madde uygulaması nedeniyle sigortalının 4/b kapsamındaki hizmetleri silinince kendisine aylık bağlanması şartları oluştuğundan davanın sonucu beklenmeksizin sigortalının emekli olması mümkün olacak sonuç itibariyle dava konusuz kalacaktır.

Önemle belirtelim ki; bu nitelikteki avantajlar tüm sigortalılar açısın- dan geçerli olmayıp şarta bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Özellikle emekliliği yakın olan ve 4/a kapsamındaki sigortalılığı devam ettiği halde 4/b kapsamında geçmiş olan sigortalılık sürelerine emeklilik şartları açısından ih- tiyaç duymayan sigortalıların tamamı için Geçici 63 üncü madde uygulaması avantajlı olabilmektedir.

Burada bir hususu özellikle belirtmeliyiz. 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren şirket ortakları, ortak oldukları işyerlerinden 4/a kapsamında sigortalı bildiril- miş olsa dahi bu sigortalılık geçerli olmuyor. Borç nedeniyle 4/b kapsamın- daki sigortalılık silinmiş olsa dahi ortak olunan şirketten bildirimi yapılan 4/a kapsamındaki hizmetin geçerli sayılması mümkün olmayacaktır.

Örnek-3: 1/1/2008 tarihinde 4/a kapsamında sigortalı olduğu limitet şirkete 1/1/2010 tarihinde ortak olan ve 4/a kapsamındaki sigortalılığı günümüze kadar devam eden kişinin 4/b kapsamında prim ödemediğini ve ortaklığın halen sür- düğünü varsayalım. Bu durumda ilgili sigortalının 31/12/2009 tarihine kadarki 4/a kapsamındaki sigortalılığı geçerli olacak, 1/1/2000-30/4/2015 tarihlerindeki 4/b sigortalılık süreleri silinerek 1/5/2005 tarihi itibariyle yeniden 4/b kapsamında sigortalılık tescil edilecek ancak 1/1/2000-30/4/2015 tarihleri arasındaki 4/a kap- samındaki sigortalılık geçersiz sayılacaktır. Bu nedenle ilgili şirketin, ortağı adına iptal nitelikte aylık prim ve hizmet belgesi düzenlemesi isabetli olacaktır.

Geçici 63 üncü madde uygulamasına getirilebilecek en büyük eleştiri, kuş-

(5)

kusuz prim borcu olan 4/b kapsamındaki sigortalıların sosyal güvenlik kap- samı dışına çıkarılmasıdır. Her ne kadar durdurulan sigortalılık süreleri daha sonra SGK’ya başvurarak primleri ödenmek koşuluyla tekrar canlandırılabilir olsa da sosyal güvenlik bilinci tam oturmamış sigortalıları, imkânları bulun- masına rağmen prim ödememeye teşvik edebilir niteliktedir. Özellikle şu an için durdurulan sigortalılık sürelerini canlandırma kabiliyeti bulunan ancak ilerleyen dönemlerde maddi durumu kötüleşerek durdurulan sigortalılığı mad- di imkânsızlık nedeniyle canlandıramayacak olan 4/b kapsamındaki sigortalı- lar açısından Geçici 63 üncü madde uygulaması aleyhte sonuçlar doğurabilir.

Ancak bu olumsuz sonuç, uygulamanın avantajları dikkate alındığında si- gortalılar açısından tolore edilebilir nitelikte sayılmalıdır. Dolayısıyla Geçici 63 üncü madde uygulamasını, sigortalılığın zorunlu olması ilkesinin önem- senmeyecek düzeydeki bir sapması olarak değerlendirmek gerekir.

III– HANGİ SİGORTALILARIN BORÇLARI SİLİNECEK

4/b Kapsamında tescili yapılmış olan sigortalının 30/4/2015 tarihi itiba- riyle 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcunun bulunması koşuluyla;

1479 ve/veya 2926 sayılı Kanunlar gereği Bağ-Kur, Tarım Bağ-Kur, 4/b statüsünde sigortalılık tescili yapılanlar,

Tarımsal ürün satışı nedeniyle ürün bedelinden Bağ-Kur prim kesintisi yapılması nedeniyle geriye doğru 2926 sayılı Kanun gereği Tarım Bağ-Kur tescili yapılanlar,

Prim borçlarını yapılandırmasına rağmen ödemeyi yapmadığı, aksattığı için yapılandırması bozma koşuluna girenler (yapılandırması bozulanlar)

Prim borçlarını yapılandırmasına ve ödemeyi aksatmamasına rağmen ya- pılandırmanın bozulmasını ve sigortalılık sürelerinin durdurulmasını yazılı olarak talep edenler, geçici 63 üncü madde hükümlerinden yararlanabilecektir.

Prim borç yapılandırması devam etmekle birlikte yapılandırmanın bozulmasını talep etmeyen sigortalıların daha sonra taksit ödemesini yapmaması/aksatması ha- linde 1/5/2015 tarihi öncesine ait sigortalılık süresine ilişkin prim borç miktarının 12 ay ve üzerinde kalması halinde sigortalının talebinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın geçici 63 üncü madde hükmü uygulanacak, ödemelerin karşıladığı aylardan sonraki süreler için hem sigortalılık süresi hem de borç silinecektir.

Prim borçları için daha önceden kısmi ödeme yapan ya da 31/7/2015 tari- hine kadar kısmi ödemede bulunacak sigortalıların ödemelerine karşılık gelen

(6)

miktarda sigortalılık hizmetleri geçerli sayılacak, 31/7/2015 tarihinden sonra yapılacak ödemeler ise 1/5/2015 tarihi öncesine ait sigortalılık süresinden sa- yılamayacaktır.

Örnek-4: 1/1/2010 tarihinde şirket ortağı olan ve halen ortaklığı devam eden sigortalının hiç prim ödemesinin olmaması halinde, 31/7/2015 tarihine kadar yazılı talepte bulunması halinde hemen, 31/7/2015 tarihine kadar talep- te bulunmaması halinde, 31/7/2015 tarihinden sonra, 1/1/2010-30/4/2015 ta- rihleri arasındaki sigortalılık hizmeti silinecek, sigortalının 4/b kapsamındaki tescili 1/5/2015 tarihi itibariyle yeniden başlatılacaktır.

Örnek-5: 1/1/2010 tarihinde şirket ortağı olan ve halen ortaklığı devam eden sigortalının, 31/12/2012 tarihine kadar primlerinin düzenli ödendiği ve daha sonra hiç ödemede bulunmadığı varsayıldığında, 1/1/2013-30/4/2015 ta- rihleri arasındaki sigortalılık hizmeti silinecek, sigortalının 4/b kapsamındaki tescili 1/5/2015 tarihi itibariyle yeniden başlatılacaktır.

Örnek-6: 1/10/2013 tarihinde şirket ortağı olan ve halen ortaklığı devam eden sigortalının primlerinin düzenli ödenmediği, son olarak 22/5/2015 tari- hinde 2.566 TL ödediğini ve 31/7/2015 tarihine kadar başka bir ödeme yap- madığını varsaydığımızda, yapılan ödeme 1/10/2013-31/3/2014 tarihleri için 4/b kapsamındaki hizmete sayılacak, sigortalının 1/4/2014-30/4/2015 tarihleri arasındaki sigortalılık hizmetleri silinecek, 1/5/2015 tarihinden itibaren sigor- talılık süresi yeniden başlatılacaktır.

Örnek-7: 1/10/2013 tarihinde şirket ortağı olan ve halen ortaklığı devam eden sigortalının primlerinin düzenli ödenmediği, son olarak 22/5/2015 tari- hinde 3.414 TL ödediğini ve 31/7/2015 tarihine kadar başka bir ödeme yap- madığını varsaydığımızda, yapılan ödeme, 1/10/2013-31/5/2014 tarihleri için 4/b kapsamındaki hizmetleri karşılayacak, sigortalının 1/6/2014-30/4/2015 tarihleri arasındaki prim borcu 12 aydan daha az kalacağı için geçici 63 üncü madde uygulanmayacaktır.

Burada sigortalılar açısından bir değerlendirme yapılması isabet olacak- tır. Şöyle ki; sigortalılık sürelerinin silinmesi halinde bu sürelerin daha sonra yeniden canlandırılmak istenmesi halinde ihtiyaç kadar değil tamamını can- landırmak zorunlu olacağı için sigortalıların şimdiden bir planlama yapmaları ve 31/7/2015 tarihine kadar ihtiyaç duyacakları süreye tekabül eden miktarda ödeme yapmaları yararlarına olacaktır.

Örnek-8: 1/1/2014 tarihinde şirket ortağı olan ve halen ortaklığı devam

(7)

eden sigortalının 1/1/2014 ile 30/4/2014 tarihleri için iki aylık bir hizmete ihtiyacının bulunması ve 22/5/2015 tarihinde 873 TL ödemesi halinde, yapılan ödeme 1/1/2014-28/2/2014 tarihleri için 4/b kapsamındaki hizmete sayılacak, sigortalının 1/3/2014-30/4/2015 tarihleri arasındaki sigortalılık hizmetleri si- linecek, 1/5/2015 tarihinden itibaren sigortalılık süresi yeniden başlatılacaktır.

IV– DURDURULAN SİGORTALILIK SÜRELERİNİN CANLANDIRILMASI

30 Nisan 2015 tarihi itibari ile 12 ay ve üzeri prim borcu bulunduğu için durdurulan sigortalılık sürelerinin canlandırılabilmesi için iki temel koşulun yerine getirilmesi gerekir. İlk koşul yazılı talepte bulunulması, ikinci koşul ise durdurulan sürelerinin tamamına ait prim borcunun üç ay içinde ödenmesidir.

5510 sayılı Kanunun 41 inci maddesi kapsamındaki borçlanmalarda olduğu gibi (askerlik, doğum borçlanması v.b.) kısmi ödeme yaparak ihtiyaç duyulan süreler kadar hizmet kazanmak mümkün değildir.

5510 sayılı Kanunun geçici 63 üncü maddesi birinci fıkrası hükmü gere- ği, 30/4/2015 tarihi itibariyle 12 ay ve üzeri prim borcu bulunduğu için 4/b kapsamındaki sigortalıları durdurulanlar, geçici 63 üncü madde ikinci fıkra hükmüne göre, 5510 sayılı Kanunun 80 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre belirleyeceği prime esas kazanç tutarı üzerinden hesaplanacak borç tutarının tamamını, borcun tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödemeleri halinde daha önce durdurulan sigortalılık süreleri canlandırılacaktır. Durdurulan si- gortalılık sürelerinin canlandırılması için sigortalının SGK’ya yazılı olarak başvurması, prime esas kazanç seçmesi ve kendisine tebliğ edilecek borcun tamamını üç ay içinde ödemesi yeterlidir.

Belirtelim ki; durdurulan sigortalılık sürelerinin canlandırılması için ya- pılan başvuru sonrası tebliğ edilecek borç tutarının bu süre içinde tamamen ödenmemesi hâlinde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve ödenmiş olan tutarlar ilgilinin prim ve prime ilişkin borcunun bulunmaması koşuluyla sigortalıya faizsiz olarak iade edilir.

V-SONUÇ

5510 sayılı Kanun’un Geçici 63 üncü maddesi hükmü gereği, 30 Nisan 2015 tarihi itibariyle 12 ay ve üzeri prim borcu bulunan 4/b kapsamındaki si- gortalıların hizmetlerinin durdurularak borçlarının silinmesi uygulaması, Türk

(8)

sosyal güvenlik sisteminin zorunluluk ilkesi ile çatışan ancak sigortalı lehine hukuki sonuçları daha ağır basan düzenlemelerdendir. Durdurulan sigortalılık sürelerinin daha sonra sigortalı ya da hak sahipleri tarafından Geçici 63 üncü madde kapsamında canlandırılabilmesi, uygulamayı çok daha anlamlı kılmak- tadır. Durdurulan sigortalılık sürelerini canlandırmak için yazılı başvuru yap- mak, prime esas kazanç seçmek ve son olarak SGK tarafından tebliğ edilen borcu üç ay içinde ödemek yeterlidir.

KAYNAKÇA

Alper, Yusuf (2003) Sosyal Sigortalar. Bursa: Ekin Yayınevi

Güzel Ali; Okur, Ali Rıza (2004), Sosyal Güvenlik Hukuku. 10.bs. İstan- bul: Beta Yayınevi,

Sözer, Ali Nazım (1991), Sosyal Sigorta İlişkisi. İzmir [yayl.y.]

Şakar, Müjdat (2006) Sosyal Sigortalar Uygulaması. İstanbul: Der Yayınları T.C. Yasalar. (16.05.2006) 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu. Ankara: Resmi Gazete (26200 sayılı)

T.C. Yasalar. (27.05.1983) 2829 Sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanun. Ankara:

Resmi Gazete (18059 sayılı)

Referanslar

Benzer Belgeler

Öğretide eşit davranma borcunun niteliği yönünde farklı görüşler mevcut olup bu noktada geniş anlamda eşit davranma borcu içinde bir ayrıma gidilerek,

[r]

*Her bir hizmet için çalışma planı, ücretlendirme ve ihtiyaç listesinin belirlenmesi için lütfen öncelikle ilgili birimle temasa geçiniz. **Rutin analizler dışında

Çiftçinin bankalara borcu 142 milyar TL 1915 Çanakkale Köprüsü'nün ilk tabliyesi Asya \DNDV×QGDNL platform D\Dù×QD \HUOHüWLULOGL

a) Bir hesabın herhangi bir tarafına ilk kez kayıt yapılmasına hesap açmak denir. b) Bir hesabın borç tarafına kayıt yapılmasına hesabın borçlandırılması denir. c)

3 Kısa vadeli kredi borcu içinde finansal kuruluşların borcu 2015 yılı Şubat ayı sonu itibarıyla, 2014 yılsonuna göre 2,7 milyar ABD doları azalarak 38,99

2 SBYLJ SEÇMELİ BİYOLOJİ 4 MESUT DEMİR. 3 SFZK SEÇMELİ FİZİK 4

(Mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu’ndan farklı olarak ismi Türk Borçlar Kanunu olarak değiştirilmiştir. Bundan sonra metinde.. Nitekim, bunların dışında,