• Sonuç bulunamadı

Can›m S›k›nt› S›n›r› boyunay›m ‹ntihara Yatk›n fiairiNas›l Anlars›n›z? Psikoloji

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Can›m S›k›nt› S›n›r› boyunay›m ‹ntihara Yatk›n fiairiNas›l Anlars›n›z? Psikoloji"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

11

Eylül 2001 B‹L‹MveTEKN‹K

B ‹ L ‹ M V E T E K N L O J ‹ H A B E R L E R ‹

‹ntihara Yatk›n fiairi

Nas›l Anlars›n›z?

fiairler duygulu insanlar. Duygular›, sevinçleri, kederleri, öfkeleri haliyle sizden benden daha güçlü oluyor. Ta-bii kederleri de. Bu nedenle flairler aras›nda kendi yaflamlar›na kendileri son verenlerin say›s› oldukça kabar›k. Bu e¤ilimi önceden bilebilmek, anlafl›-labilir nedenlerden ötürü önemli. ‹nti-harlar›n nedenleri konusunda çeflitli teoriler var. Frans›z sosyolog Emile Durkheim, temel ö¤e olarak kiflinin sosyal bir gruba ba¤lanamamas›n› gör-mekteydi. Daha geleneksel kuramlarsa umutsuzluk ve çaresizlik gibi duygula-r› öne ç›kart›yorlar.

‹ki Amerikal› araflt›rmac›, Texas Üni-versitesi’nden James W. Pennebaker ve Pennsylvania Üniversitesi’nden Shannon Wiltsey Stirman, bir bilgisa-yarl› analiz program› kullanarak, bu kuramlar›n geçerlili¤ini s›namak iste-mifller. Araflt›rmac›lar, intihar etmifl dokuz Amerikal›, Rus ve ‹ngiliz flairle, bunlarla yaflad›klar› ça¤, milliyet, e¤i-tim ve cinsiyet aç›s›ndan uyuflan, ama intihar girifliminde bulunmam›fl dokuz flairin fliirlerini karfl›laflt›rm›fllar. 300 kadar fliir üzerinde yap›lan

araflt›rma-da kelimelerin kullan›m s›kl›¤›n› ve anlamlar›n› nicellefltiren bir yaz›l›m kullan›lm›fl. Araflt›rmac›lar Durkhe-im’in teorisini s›namak için flairin ken-disiyle baflkalar›na ve iletiflim kavram›-na yapt›¤› at›flar› saym›fllar. ‹ntihar› umutsuzlu¤a ba¤layan kuram içinde ölüm ve olumsuz duygular› betimle-yen sözcükleri araflt›rm›fllar. Sonuçta görülmüfl ki, kontrol grubundaki flair-ler, depresyon ve benzer duygu bo-zukluklar›n› intihar etmifl meslektaflla-r›yla paylafl›yorlar. Olumlu ve olumsuz duygular›n belirtilmesinde de iki grup aras›nda fark yok. Ancak araflt›rmac›-lara göre, yaflamlar›na son veren flair-ler edebi yaflamlar› boyunca fliirflair-lerinde "ben" sözcü¤ünü dikkat çekici bir s›k-l›kla kullan›rken, "konuflmak" ya da "paylaflmak" gibi iletiflim ça¤r›flt›ran sözcüklerden kaç›nm›fllar. Penneba-ker, 1963 y›l›nda intihar eden flair Sylvia Plath’›n fliirlerinin hemen tü-münde "ben" sözcü¤ünün bask›n ol-du¤una dikkat çekiyor. ‹ntihar etmifl flairlerin bir baflka özelli¤i de, yaflamla-r›n›n sonlar›na do¤ru fliirlerindeki "biz" sözcü¤ünün giderek azalmas›. Araflt›rmac›lar, bunu giderek artan bir izolasyonun iflareti olarak yorumluyor-lar. Ayr›ca umutsuzluk duygular› ça¤-r›flt›rabilecek "nefret" ya da "de¤ersiz" gibi sözcüklerde de herhangi bir art›fl gözlenmemifl Sonuç: Durkheim hakl›... Science, 10 A¤ustos 2001

New Scientist, 4 A¤ustos 2001

Sylvia Plath Çeviri : Enis Ak›n

boyunay›m

Ama enine olmay› tercih ederddiimm. B

Beenn kökünü topra¤a bat›rm›fl bir a¤aç de¤ilimm

Tafllar› ve o ana sevgisini emen Bu yüzden büyüyemiyyoorruumm parlak yapraklara her nisan,

Bir çiçek tarh›n›n güzelli¤i de olamadd››mm ne yaz›k ki

Sanki özenle boyanm›fl ve kendi pay›na düflen hayranlar›n› kabul eder gibi,

Pek yak›nda bütün yapraklar›ndan birer birer dökülece¤ini bilmeden. B

Beenniimmllee karfl›laflt›r›l›rsa, ölümsüz say›l›r bir a¤aç

Ve bir çiçek o kadar uzun boylu de¤ildir belki, ama kalk›flman›n anlam›n› bilir,

B

Beennssee ömrünü bir a¤ac›n, cesaretini istiyyoorruumm bir çiçe¤in. Bu gece, y›ld›zlar›n o sonsuz incelikte ›fl›klar› alt›nda,

A¤açlarla çiçekler serin kokular›n› serperlerken havaya.

Aralar›nda yürüddüümm, hiçbiri fark›ma varmadan.

Uykuya dalmadan düflünürrüümm de bazen

B

Beenn de onlar gibiyim asl›nda – Düflüncelleerriimm bulan›r sonra. Uzan›p yatmak, daha do¤al geliyor b

baannaa.

S›n›r› olmayan sohbet yürürlü¤e girdi¤i zaman, gökle aram›zda. Ve son kez uzan›p yatt›¤›mda bir gün bbeenn as›l o zaman yararl› olaca¤›m:

O gün a¤açlar bbaannaa bir kez olsun dokunabilecek ve bbeenniimmllee ilgilenecek vakti olacak çiçeklerin. Nilgün Marmara

Can›m S›k›nt› S›n›r›

Ayd›nl›kta köhneli¤i belirginleflen ve kentte ve konutta hiçbir fley neyse bbeenn oyum. Öylesine ba¤s›z ve ye¤niyyiimm ki bu hafifli¤in fliddetinin bedelini bir gün öderriimm diye düflünüyyoorruumm. Sanki varolufl bbeennii cezaland›rmak ister gibi; yo¤unlu¤undan bana düflen pay›n› bbeennddeenn geri alarak bu yo¤unlu¤a, olur olmad›k herkese ve her fleye fazlas›yla katlayarak sunuyor. Ülkemm yok, cinsimm yok, soyumm yok, ›rk›mm yok; ve bunlara mal ettirici biricik güç, inanc›mm yok. Hiçlik tanr›s›n›n kayras›yla kutsanm›fl bbeenn yaln›zca buna inanabilirim, bbeenn. Yere gö¤e zamana denize kayalara ve kufllara da dokunan ayn› tanr› de¤il mi? Bu kutla tanr›n›n yönetkenli¤inde, olmayan ellerimmle bir yok-tanr›'y› tutuyor ve ölçüyorruumm yoklu¤un a¤›rl›¤›n›. Kefe'lerinden birine onun oylumu pekâlâ s›¤›yor, di¤erine duygular, duyumlar ve düflünceler y›¤›l›yor, iflte yetkin eflitlik... her gün her gece bu eflitli¤in bilgisiyle geçiyor. Bir eskiciden sat›n al›nm›fl bu teraziyi birgün baflka bir eskiciye vereccee¤¤iimm, o gün, tozanlar›m her bir yana da¤›l›p topra¤›n suyun ölümsüzlü¤üne eklemlenecekler ve ben özgürlefleccee¤¤iimm.

Referanslar

Benzer Belgeler

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından 2000 yılında milli park ilan edilen Küre Dağları Milli Parkı için Türkiye’nin ilk PAN Parks adayı milli

Boru ve Boru Elemanlarının Alın Kaynağı Protokol Föyü Yerin üstünde Yerin altında.

Serpil SANCAR (SBF Dekanı) • Erdal EREN (Mülkiyeliler Birliği Başkanı) • Alper TAŞDELEN (Çankaya Belediye Başkanı) • Prof. Ziraat Mühendisleri Odası

[r]

Adayların 26 Ekim 2020 Tarihi itibari ile kendilerine verilen randevu saatinde sınav yerinde hazır olmaları gerekmektedir.. Adaylar randevu saatlerini

Yine oyun, çocukların sosyal uyum, zeka ve becerisini geliştiren, belirli bir yer ve zaman içerisinde, kendine özgü kurallarla yapılan, sadece1. eğlenme yolu ile

ADANA / SEYHAN / Yeşilevler Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Anadolu Teknik Programı ADANA / SARIÇAM / Türk Tekstil Vakfı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Anadolu

183 programlarında yer alan temel öğeler bağlamında analiz ederken, Yılmaz ve Sayhan tarafından gerçekleştirilen çalışmada ise lisans öğretim programları düzeyinde