• Sonuç bulunamadı

1----r s?"9.242(

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "1----r s?"9.242("

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

İSTANBUL

10. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

1----r..2.07.

s?

"9 .242(

DAVACILAR : 1- Cihangir Güzelleştirme Derneği 2- Galata Derneği

: Av. Pervin Çelik

İstiklal Cad. Beyoğlu Han No:88 Kat:3 Beyoğlu/İstanbul VEKİLİ

DAVALILAR : 1- Beyoğlu Belediye Başkanlığı VEKİLİ : Av. Gönül Tüfekçi

Beyoğlu Belediye Başkanlığı Şişhane Beyoğlu/İstanbul 2- Kültür Ve Turizm Bakanlığı /Ankara_

VEKİLİ :- Hukuk Müşaviri Aydan Kızılarslan (Aynı yerde) 3- İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı VEKİLİ : Av. Nuran Öktem Fatih/İstanbul

DAVACI YANINDA

MÜDAHİL : Doğan Apartmanı Yönetimi Adına Yönetici Engin Yenal VEKİLİ : Av. Gülcan Kartal Bağat

İstiklal Cad. Kallavi Sok. No: 6/4 Beyoğlu/İstanbul

DAVANIN ÖZETİ :Davacı dernekler tarafından, 21.12.2010 t.t.'li 1/1000 ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama Planı ile dayanağı 21.05.2009 U.% 1/5000 ölçekli Beyoğlu Nazım İmar Planfmn; bölgenin özelliğini yeterince gözetmeyen ve bütünsellikten uzak plan kararları içerdiği, planlar içinde korunmayı en çok gerektiren alanlann, özelleştirme, kentsel yenileme veya turizm alanı ilan edilerek koruma planı kapsamı dışına çıkanldığı, planın hazırlık aşamasında gerekli katılımın sağlanmadığı ve duyuru araçlarının kullanılmadığı, önemli bir bölgenin tarihi ve kültürel mirasını korumak adına, ilgili kişi, kurum ve kuruluşlarla daha etkin bir çalışma yapılması yönündeki beklentileri karşılamadığı, İstanbul'un kültürel merkezini oluşturan Beyoğlu ve İstiklal Caddesi'ndeki yapıların kültürel kullanım olarak sınırlandırılmayarak, turizm, hizmet, ticaret, yenileme alanı olarak ilan edildiği ve işlevlerinin kaybettirildiği, yayalaştırılan yolların hangi amaçla ve hangi ilkelere göre belirlendiğinin belirsiz olduğu, kamusal nitelikli olmadığı, ilçenin tarihsel kimliğinin zarar gördüğü ve imar mevzuatına, şehircilik ve planlama ilkelerine aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir.

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI

SAVUNMASININ ÖZETİ :Davalı idarece, dava konusu planların, konunun uzmanı bir ekiple, bölgedeki yaşayan halkın ve sivil toplum örgütlerinin yazılı ve şifahi görüşleri alınarak, bilimsel-teknik ve hukuki altyapısı ile birlikte hukuka, mer'i koruma ve imar mevzuatına uygun, planlama şehircilik ve korunması gerekli kültür varlıklarının ve sit alanlarını korunması ile ilgili evrensel ve ulusal planlama teknik ve ilkelerine, kamu yaranna uygun olarak hazırlandığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI

SAVUNMASININ ÖZETİ :Davalı idarece, dava konusu planların, ilgili kurum ve STK görüşleri alınarak hazırlandığı ve temsilcilerinin toplantılara davet edildiği, dava konusu plandaki yapılaşma sınırlarının keyfi olarak değil, halihazır ve kadastral pftalar üzerinde mevcut mülkiyet durumu göz önünde bulundıfularak belirlendiği, dava dilekçesinde dile getirilen orta avluların park olarak işlevlendirilmesi, insan unsurunun göz ardı edilmesi, yapılaşma sınırlarının mevzuata uygun olmaması ve parsel ölçeğinde hatalı kararlar olması iddialarının parsel ölçeğinde değerlendirilmesi gerektigi, Koruma Amaçla İmar Planları ve Çevre Düzenleme Projelerinin Hazırlanması, Gösterimi, Uygulaması, Denetimi, Müelliflerine Ilişkin Usul ve Esaslara Ait Yönetmelik'in 7.maddesi

1/9

UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokiimana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erisebilirsiniz.

(2)

İSTANBUL

10. "IDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

doğrultusunda, plandaki yeşil alanlar ve parklann, kentsel bütünlük ve sürekliliği sağlayacak şekilde, belirtilen standartlara göre planlandığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

BEYOĞLU BELEDİYE BAŞKANLIĞI

SAVUNMASININ ÖZETİ :Davalı idarece, Kentsel Sit ilanını takip eden süreçte, Büyükşehir Belediyesi koordinatörlüğünde, alan genelinde uzman ekip ile saha çalışmaları gerçekleştirildiği, saha çalışmalarında tüm mahallelerdeki binaların kapsamlı tespitinin ve detaylı analizlerinin yapıldığı, elde edilen tüm verilerin, plan yapım çalışmalarında göz önünde bulundurularak, tescile öneri anıt fışlerinin hazırlanmasında kullanıldığı, anıt fışlerinde, yapılarla ilgili her türlü yerinin mevcut olduğu, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı çalışmaları kapsamında, daha önce 1/5000 ölçekli plana aldık sağlayan Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Eski Eser Envanterinin güncellendiği, 1/1000 ölçekli plana altlık olacak şekilde, arazi tespit paftaları ve ileriye dönük yatırım planlarında olan ve plan çalışmalarında değerlendirilebilecek ilgili kurum görüş ve çalışmalarının alınarak, plan çalışmalarının tamamlandığı, Planın, plan yapım yetki alanları gereği bazı bölgeleri kapsamadığı, ancak birbiri ile koordineli olacak şekilde kararlar alınarak planın bütüncül yapısının korunduğu, dava konusu planlara ilişkin açıklamaların yapılması amacıyla, çeşitli kurum ve kuruluşların toplantıya davet edilerek bilgilendirildiği, 1/5000 ölçekli planın plan eki paftalannda yer alan tescilli kayıp eserlerin yanı sıra, kaybolmuş, tescil kararı bulunmayan, ihya edilmesi öngörülen yapılar ile yazılı kaynaklar ve eski haritalarda belirlenen eserlerin tespitinin yapıldığı, 1/1000 ölçekli planın plan notlarında, korunması gerekli eski eserlerin yapı oturumlar' ve imar istikametlerine yönelik konulara, yeni yapılacak olan tescilsiz taşınmazların yapı oturum ve imar istikametleri ile ifraz-tevhit şartlarına ve mimari yapı ögelerinin yapım şartlarına yer verildiği, Planın parsel ölçeğinde hatalı kararlar içermediği, planlama teknik ve ilkelerine, kamu yararına uygun olarak hazırlandığı belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

MÜDAHİL BEYANIN ÖZETİ :Müdahil tarafça, 1/1000 ölçekli dava konusu planda İstanbul F-21-c-25-a-3-c paftasında yer alan Doğan apartmanı ve yakın çevresiyle ilgili olumsuz ve çelişkili hususlann bulunduğu, söz konusu uygulama imar planının, konu ve amaç yönünden hukuka, koruma kavram ve ilkelerine ters düştüğü ve kamu yararı olmayan çözümsel aykınlıklar içerdiği, Plan belgelerinin Yeni Yapılaşmalarda Genel Hükümler maddesinde getirilen hükümlerin, koşulları tanımlamakta yetersiz kaldığı, söz konusu alanlarda Koruma Bölge Kurullannca çoğu kez evrensel örneklerle ters düşen kararlar alındığı, Sit bölgesini yeni yapılarla doldurarak nüfusun artmasına yol açmanın, çağdaş koruma amaç ve ilkelerine ters düşen, ranta yönelik bir anlayış olduğu ve kişisel çıkarların gözetildiği, söz konusu alanda kesin yapılaşma yasağının hiçbir arsaya uygulanmadığı, 2011 yılında hazırlanan 1/1000 ölçekli planda ise, söz konusu yeşil alanın kaldınlarak, niteliği belirtilmeyen yapılaşmanın öngörüldüğü, dava konusu planların imar mevzuatına, şehircilik ve planlama ilkelerine aykırı olduğu beyan edilmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren İstanbul 10. İdare Mahkemesi'nce, Mahkememizin 25/09/2013 tarih ve E:2011/1094, K:2013/1665 sayılı kararının, Danıştay 6. Dairesi'nin 31/03/2015 tarih ve E:2014/1012, K:2015/1862 sayılı kararı ile yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması gerekliliği yönünden bozulması üzerine, bozma kararına uyularak dava dosyası yeniden incelenmek suretiyle işin gereği görüşüldü:

Dava, davacı dernekler tarafından, 21.12.2010 ligi 1/1000 ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama Planı ile dayanağı 21.05.2009 1/5000 ölçekli Beyoğlu Nazım İmar Planı'nın istemiyle açılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5.maddesinde 'Nazım İmar Plgiıt; varsa bölge veya çevre düzeni planlarma uygun olarak halilıazır haritalar üzerine, yine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak çizilen ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklannı, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve

2/9

UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erişebilirsiniz.

(3)

10. İDARE MAHKEMESI ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporuyla beraber bütün olan plan olarak, Uygulama İmar Planı ise; tasdikli halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olarak nazım imar planı esaslarına göre çizilen ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplannı ve diğer bilgileri ayrıntıları ile gösteren plan olarak tanımlanmıştır.

Aynı Kanun'un 8/b maddesinde ise; imar planlarının nazım imar planı ve uygulama imar planından meydana geldiği ve mevcut ise bölge planı ve çevre düzeni plan kararlarına uygunluğu sağlanarak, belediye sınırları içinde kalan yerlerin nazım ve uygulama imar planları ilgili belediyelerce yapılacağı veya yaptınlacağı ve belediye meclisince onaylanarak yürürlüğe girecekleri hükme bağlanmış olup, bu planların onay tarihinden itibaren belediye başkanlığınca tesbit edilen ilan yerlerinde bir ay süre ile ilan edileceği ve bir aylık ilan süresi içinde planlara itiraz edilebileceği ile belediye başkanlığınca belediye meclisine gönderilen itirazlar ve planların belediye meclisince onbeş gün içinde incelenerek kesin karara bağlanacağı belirtilmiştir.

02.11.1985 tarih ve 18916 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Plan Yapımına Ait Esaslara Dair Yönetmeliğin 3.maddesinde 3194 sayılı Kanun'un yukarıda madde metnine yer verilen 5.maddesi hükmüne paralel biçimde "nazım imar planı"; onaylı halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan, varsa bölge ve çevre düzeni planlarına uygun olarak hazırlanan ve arazi parçalarının; genel kullanış biçimlerini, başlıca bölge tiplerini, bölgelerin gelecekteki nüfus yoğunluklarını, gerektiğinde yapı yoğunluğunu, çeşitli yerleşme alanlarının gelişme yön ve büyüklükleri ile ilkelerini, ulaşım sistemlerini ve problemlerinin çözümü gibi hususları göstermek ve uygulama imar planlarının hazırlanmasına esas olmak üzere 1/2000 veya 1/5000 ölçekte düzenlenen, detaylı bir raporla açıklanan ve raporu ile bir bütün olan plan olarak,"Uygulama İmar Planı", onaylı halihazır haritalar üzerine varsa kadastral durumu işlenmiş olan ve nazım imar planına uygun olarak hazırlanan ve çeşitli bölgelerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yollan ve uygulama için gerekli imar uygulama programlarına esas olacak uygulama etaplannı ve esaslannı ve diğer bilgileri aynntıları ile gösteren ve 1/1000 ölçekte düzenlenen raporuyla bir bütün olan plan olarak ifade edildikten sonra 7.maddesinde; çevre düzeni planı ilke, esas ve kararlarına aykırı imar planı yapılamayacağı ve çevre düzeni planı ile yapılaşma kararı getirilen alanlarda, kentsel ve kırsal yerleşmelerde imar planlarının alan bütününde veya çevre düzeni planmda belirlenen etaplara ve/veya çevre düzeni planı ilke ve kararlarına uygun önceliklere göre yapılmasının esas olduğu hükme bağlanmıştır.

Yukarıda madde metnine verilen düzenlemeler ışığında imar planlarının insan, toplum ve çevre ilişkilerinde kişi ve aile mutluluğu ile toplum hayatını yakından etkileyen fiziksel çevreyi sağlıklı bir yapıya kavuşturmak, yatınmlann yer seçimlerini ve gelişme eğilimlerini yönlendirmek ve toprağın koruma kullanma değerlerini en rasyonel biçimde belirlemek üzere hazırlandıklan açıktır.

Bu durumda, imar planlarının ve değişikliklerinin yargısal denetimlerinde, bu hususlara uyulup uyulmadığının planlanan yörede bulunan parsellerin yer, büyüklük konumu ve işleyişi açısından imar planında ayrıldığı amaca, şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yaran açısından uygun olup olmadığının incelenmesi gerekmektedir.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacı dernekler tarafından, 21.12.2010 t.t.'li 1/1000 ölçekli Beyoğlu Kentsel sit alanı Koruma Amaçlı Uygulama Planı ile dayanağı 21.05.2009 t.t.'li 1/5000 ölçekli Beyoğlu Nazım İmar Planıtnın, bölgenin özelliğini yeterince gözetmeyen ve bütünsellikten uzak plan kararları içerdiği, planlar içinde korunmayı en çok gerektiren alanların, özelleştirme, kentsel yenileme veya turizm alanı ilan edilerek koruma planı kapsamı dışına çıkanldığı, planın hazırlık aşamasında gerekli katılımın sağlanmadığı ve duyuru araçlarının kullanılmadığı, önemli bir bölgenin tarihi ve kültürel mirasını korumak adına, ilgili kişi, kurum ve kuruluşlarla daha etkin bir çalışma yapılması yönündeki beklentileri karşılamadığı, İstanbul'un kültürel merkezini oluşturan Beyoğlu ve İstiklal Caddesi'ndeki yapıların kültürel kullanım olarak sınırlandırılmayarak, turizm, hizmet, ticaret, yenileme alanı olarak ilan edildiği ve işlevlerinin kaybettirildiği, yayalaştınlan yolların hangi amaçla ve hangi ilkelere göre belirlendiğinin belirsiz olduğu, kamusal nitelikli olmadığı, ilçenin tarihsel kimliğinin zarar gördüğü ve imar mevzuatına, şehircilik ve planlama ilkelerine aykırı olduğu ileri sürülerek iptali istemiyle açılan davada Danıştay bozma kararında belirtilen hususlar doğrultusunda Mahkememizce yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmasına

3/9

UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erişebilirsiniz.

(4)

İSTANBUL

10. IDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

karar verilerek taşınmaz mahallinde yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu dosyaya sunulan bilirkişi raporunda özetle ;

Planlama tekniği açısından;

Uyuşmazlık konusu 21.12.2010 onay tarihli 1/1.000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı ile bu plana dayanak teşkil eden 21.05.2009 onay tarihli 1/5.000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planının genel arazi kullanım kararları açısından değerlendirildiğinde 15.06.2009 onay tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı ile uyumlu hazırlandığı, plan kademelenmesine ve ölçekler arası tutarlılığa aykırı bir durum tespit edilmediği, planlama sürecinde ilgili mevzuat hükümlerinde belirtildiği şekilde katılımcı bir süreç işletildiği,

1/5.000 ölçekli Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı incelendiğinde sit alanının mümkün olduğunca bir bütün olarak ele alındığı, dokuya ve fiziksel duruma ilişkin analizlerin ve sentezlerin kısmen bütüncül bir şekilde yürütüldüğü, alt ölçekli planlama sürecinde ise müdahale biçimlerine, planlama araçlanna ve yasal durumlanna göre alanın parçacıl bir şekilde ele alındığı ve fakat plan kararları üretilirken planlama sınırı dışında bırakılan alt bölgelerin kısmen gözetildiği; bu çerçeveden yaklaşıldığında planlama sınırının belirlenmesine ilişkin sürecin mevcut mevzuata uygun bir şekilde, yetki alanları gözetilerek işletildiği,

Planlama alanı sınırlarının mevcut mevzuat çerçevesinde belirlenmiş olmasının, planlama sürecinin bütüncül ve bütünlüklü bir şekilde ele alındığı ve planlama alanı sınırının planlama tekniklerine uygun bir şekilde belirlendiği anlamına gelmediği, davalı idarelerin her ne kadar planlama sürecini bütüncül bir şekilde işletme ve kent bütününü ve planlama alanını çevreleyen parçaları sürece dâhil etme niyetini göstermiş olsalar da, mevcut mevzuattan kaynaklı kısıtların ve parçacıl yaklaşımların planlama sürecine birebir yansıtıldığı, bu kısıtların aşılmasına ilişkin ise sınırlı bir çalışma yürütüldüğü, bütüncül ve bütünlüklü bir planlama süreci işletilemediği, bu açıdan, davaya konu planlama sürecinin şehircilik ve koruma ilkelerine ve planlama tekniklerine aykırı olduğu,

Koruma amaçlı nazım ve uygulama imar planları üzerinde Koruma Bölge Kurulu kararları ve/veya Belediye Meclis kararları ile yapılan değişiklik ve düzeltmelerde planın yürürlükteki halinin okunabilirliğini engelleyecek şekilde gösterimler yapıldığınm tespit edildiği, bu durumun plan belgeleri arasında uyumsuzluk ve çelişki yarattığı, planlann açık, anlaşılabilir olması gerektiğine dair planlama tekniğine de aykırılık teşkil ettiği, koruma amaçlı imar planlarında korunması gerekli kültür varlıklanna önerilen müdahale ve düzenlemelerde yapının mevcut gabarisi ve cephe özelliklerinin korunmasının esas olduğu, tescilli yapıların cephelerinin korunacak cephe olarak belirlenmesi, cephe çizgisinin gerçeğe uygun bir şekilde geçirilmesi, gerekiyorsa trafik düzenlemeleri bu yapıların özgün durumları gözetilerek yeniden ele alınması gerektiği, bu bağlamda, davaya konu koruma amaçlı uygulama imar planı ile önerilen ve ilgili bölümde örnekleri verilen yapı ön cephe hizalan koruma ilkeleri ve planlama tekniği ile örtüşmediği,

İhya Kararları Açısından;

Birinci gruptaki ihya kararlarına ilişkin; birinci grup içerisinde olan kayıp kültür varlıklarının ihyası için önerilen alanların genellikle yeşil alanlar ya da yeşil alan olarak kullanılabilecek nitelikteki açık alanlar olduğu, diğer yandan söz konusu ihyalann birçoğunun cami kullanımı önermesinin alt bölgelerdeki dini tesis yoğunluğunu standardın üzerinde olmasına neden olacağı, ancak bölgede diğer donatı alanlan ile ilgili herhangi bir yeni alan tesis edilmediğinden ve aksine boş alanların da ihya amaçlı kullanımı, başta yeşil alan ve eğitim alanlan olmak üzere diğer donatı alanlan standartlann altına düşmesi riski doğacağı, Beyoğlu Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Raporunda "...ihya kararları sosyal donatı alanlarını artırmak amacı ile ..." (s. 298) önerildiği, ancak, sosyal donatı alanlarının arttırılması hedeflenirken diğer kısıtlı olan diğer sosyal donatı ve özellikle yeşil alan kullanım alanının azaltılmasının şehircilik ilkeleri ve kamu yararı ile örtüşmediği, ihyası önerilen bazı kayıp kültür varlıklarının yerinde ise yapı olduğunun tespit edildiği, bu parsellerde verilen ihya kararının uluslararası tüzükler ve ilke karan ile örtüşmediği, bu nedenle koruma ilkelerine aykırı olduğu,

İkinci gruptaki ihya kararlarına ilişkin; Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı 1/1.000 Ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Raporu ve Plan Hükümleri incelendiğinde ikinci grup içerisinde kalan yapıların ihyasının mümkün olmaması durumunda plan ile önerilen işlevin korunması ve mevcut yerleşme düzenine en uygun bir yapının yapılması hükmünün getirildiği, bu hükme göre;

419

UYAP Bili$im Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.govir adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erişebilirsiniz.

(5)

10. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

eğer esere ilişkin bilgi-belge yok / yetersiz olsa da önerilen fonksiyonun hayata geçirilebilmesi için bir yapının inşa edilmesinin öngörüldüğü, ancak ihya kararı doğrultusunda ihya edilecek olan kültür varlığının fiziksel durumu olduğu, bir zamanlar var olan fonksiyonun ihyasının korumanın konusu olmadığı, işlevin ihyası olarak belirtilen bu durumun ihya uygulamasının özü ile örtüşmediği, bu nedenle koruma ilkelerine uygun olmadığı,

Kültürel Tesisler ve Yaşayan Nüfus açısından;

Planlama sürecinde fiziki çevreye ilişkin veri toplama ve envanter oluşturma süreçlerinin detaylı bir şekilde işletildiği, ancak planlama alanında yaşayan nüfusun demografik ve sosyo-ekonomik durumuna ilişkin veri toplama ve analiz aşamalarında eksiklikler olduğunun tespit edildiği, buna bağlı olarak da plana altlık teşkil edecek analiz ve sentez aşamalannın yetersiz kaldığı ve etkin bir şeklide kullanılmadığının görüldüğü, korunması gerekli kültür varlıklanna ve yapı bazında detaylı bir envanter ve tespit çalışması yürütülmüş olmasına karşın, planlama alanı içerisinde yaşayan nüfusun demografık ve sosyo-ekonomik durumuna ilişkin temel verilerin yetersiz olmasının ve planlama sürecine yansıtılmamış olmasının şehircilik ilkeleri ve planlama teknikleri açısından uygun olmadığı,

Dava konusu koruma amaçlı imar planları ile önerilen Turizm-Hizmet-Ticaret kullanımı ile planlama bölgesinde mevcut konut kullanımını kısıtlayan ve mevcut kullanıcı gruplarını gözetmeyen bir yaklaşım sergilendiği, Konut + Ticaret olarak öngörülen bölgelerde ise konut kullanımının devamlılığının sağlandığı, THT (Turizm-Hizmet-Ticaret) arazi kullanımı kapsamında önerilen

"nitelikli konut" kullanımmın şehircilik ilkeleri, sosyal dokunun korunmasına ilişkin koruma planlaması ilkeleri ve kamu yararı ile uyuşmadığı,

Dava konusu koruma amaçlı uygulama imar planında sosyal-kültürel tesis olarak belirtilen bir parsele teknik eğitim merkezi, huzur evi, aşevi, sağlık tesisi ya da kültür merkezi gibi birbirinden farklı nitelikte ve farklı teknik altyapı gerektiren işlevler gelebileceği, bu bağlamda, dava konusu koruma amaçlı uygulama imar planında öngörülen Sosyal-Kültürel Tesis Alanının hangi işlev ile kullanılacağının net olmaması nedeniyle, planla önerilen konumların söz konusu işleve uygun olup olmadığına dair kesin bir değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığı, bu durumun, plan kararının eksik ve yetersiz bir ifade içermesi nedeniyle planlama esaslarına aykırı bir durum teşkil ettiği,

Trafik, Ulaşım, Otopark,Yayalaştırma çalışmaları açısından;

Plan açıklama raporunda özellikle alanın tarihi odak özellikleri dikkate alınarak çekim özelliği olmasının yanı sıra kent içerisinde önemli bir ulaşım düğüm noktası (transfer merkezi) olduğunun vurgulandığı dava konusu 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planları, yürürlükteki 1/100000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni planının genel kabulleriyle de tutarlılık gösterdiği ancak, geliştirilen önerilerin planlama alanının iç dolaşımı olduğu kadar yakın çevre ve kentle ilişkisini göz ardı edecek şekilde yetersiz kaldığı,

Uygulanmış olan Cihangir Yeraltı Otoparkı özelinde uygulanan projenin yer altı otoparkı olmadığı ve park niteliği bulunmadığı yönünde itirazlar bulunduğu, Cihangir otoparkında ± 0.00 kotu Güneşli Sokak yönünden belirlendiği, bu durumda kot farkından ötürü Cihangir Caddesi tarafinda yarı gömülü yer altı otopark alanının yanı sıra üst katta sosyal tesis alanı inşa edildiği, Cihangir Parkında yer altı otoparkı uygulaması tarihinin 1983'e uzandığı, o zamandan beri parkın Cihangir Caddesi ile ilişkisinin kesilmiş vaziyette olduğu, dolgu toprak üzerine kurulu bir açık alan / çocuk oyun alanı niteliğinde olduğu, davaya konu plan ile öngörülen ve dava süreci içerisinde uygulanan düzenleme parkının genel niteliğinde bir değişikliğe neden olmadığı, ancak parkın düzenlemesinde değişikliğe gidildiği, Cihangir Parkı özelinde planlama tekniği ve şehircilik ilkeleri açısından bir sorun tespit edilmediği,

Dava konusu 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planlarının hazırlanması sürecinde karayolu, deniz yolu ve raylı sistemlere ilişkin mevcut durum ve projelerin pafta üzerine işlenmesi dışında, ulaşım planlaması açısından herhangi bir araştırmanın yapılmadığı, sadece çok kısıtlı bir alanda trafik saynnlannın yapıldığının görüldüğü, bu durumda, Koruma Amaçlı Imar Planı kapsamında ulaşım planlaması açısından risk ve potansiyel alanlarının belirlenmesi gerekirken, dava konusu 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçla Uygulama İmar Planları kapsamında üretilen ulaşım öngörülerinin alanda gerçekleştirilecek ulaşım projelerinin ve mühendislik çözümlerinin üstünlüğüne bırakıldığı, ayrıca, koruma planına göre mevcut duruma ilaveten özellikle toplu taşıma türleri ile ilgili bir iyileştirme

5/9

UYAP Bilisim Sistemindeki bu dokümana lutp,lluatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erişebilirsiniz.

(6)

İSTANBUL

• 10. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

yapılmadığı, toplu taşıma akslan ile bütünleşme sağlayacak bir ulaşım planı sağlanmadığı, özellikle özel alanlarda ofıs ve ticaret alanlarının sahil bandında arttırılması ile özel otomobil kullanımının artacağı, ancak buna ilişkin bir trafik düzenlemesinin önerilmediği, benzer şekilde, mevcut tramvay sisteminin yüksek yoğunlukta olması nedeniyle, gelecekte bölgedeki özel alanlar nedeniyle artacak talep ve ilave yükler altmda yeterli olup, olmayacağı hakkında değerlendirmelerin olmadığı, mevcut durumda ve gelecekte özellikle sahil bandında trafik yoğunluğu sorunlarının ortaya çıkacağı, plan açıklama raporunda ilkeler ve stratejiler şeklinde sıralanan çözüm önerilerinin plan paftalanna yansımadığı ve mekansal öneri niteliği taşımadığı, bu bağlamda, plan paftaları üzerinden bir inceleme yapıldığında ulaşım planlaması açısından çok kısıtlı önerilerin geliştirildiği ve planlama alanı içerisinde bütüncül bir yaklaşım geliştirilmediği,

Planlama alanı içerisinde yer alan Taksim Meydanı ve Çevresi'ndeki mevcut ve öneri yayalaştırma alanlanyla İstiklal Caddesi'ndeki mevcut yaya alanlarına ek olarak bazı bölgelerin önerildiğinin görüldüğü, söz konusu bölgeler incelendiğinde, belirli bir meydan-açık alan ve toplu taşıma sistemlerinin birlikteliğinin söz konusu olduğu, bu kapsamda, plan açıklama raporundan söz konusu alt bölgelerin detaylı bir şekilde tartışıldığı ancak, özellikle turistik bölgelerde yapılacak yayalaştırmalar ile bölgeye özel otomobil girişinin azaltılması gerekliliği olmasına rağmen özel alanlardaki yoğun yapılaşma ve trafik üreten-çeken bölgelerin ortaya çıkmasıyla özel otomobillerin bölgede daha çok görünmesine neden olacağı, yayalaştınlan bölgeler içinse bu durumun gelecekte sorun oluşturabileceği,

Talimhane bölgesinde öngörülen yaya bölgesi dışında, özelikle Tarlabaşı Bölgesi için tarif edilen yaya ulaşımına ilişkin plan kararının plan paftasına yansıtılmadığı ayrıca, daha detaylı bir inceleme yapıldığında, plan açıklama raporunda herhangi bir hüküm bulunmamasına rağmen ikinci Kademe Ulaşım Güzergahı niteliğindeki Cihangir Caddesi'nin yanı sıra Firuzağa Camisi'ne çıkan Akarsu Yokuşu Sokağı'nda yayalaştırılmanın öngörüldüğü, ancak Cihangir Caddesi üzerinde mevcut ve plan kararlarıyla yerinde korunan YOP (Yeraltı Otoparkı) bulunduğu dikkate alındığında, taşıt ve araç trafiği açısından ulaşım güvenliğine aykırı bir durumun ortaya çıktığı, Akarsu Yokuşu Sokağına ilişkin olarak, alanda 2 yönlü işleyebilen nadir sokaklardan bir tanesi olan sokağın yayalaştırılmasının taşıt trafiği üzerindeki etkisinin tam olarak analiz edilmediği, ayrıca, kuzeyinde bir çekim-odak noktası olarak değerlendirilebilecek Firuzaga Camisi olan sokağın da güneyinde ve üzerinde yer alan odak noktalannın kısıtlı olduğu dikkate alındığında, tamamen yayalaştınlmasındansa, mevcutta olduğu gibi yaya-taşıt trafiğinin birlikte kullanımına daha uygun olduğu,

Dava konusu koruma amaçlı nazım imar planında otopark alanlarının öngörülmesinde mevcut ve öneri toplu taşıma eksenleriyle birlikte yaya hareketlerinin de dikkate alınarak otopark alanlannın yer seçiminin yapılmasının beklenmesi gerektiği, aynca, mevcut ve öngörü otopark kapasitelerine ilişkin genel sayılar dışında, noktasal otopark ihtiyaçlan, otoparklann doluluk oranları ve kullanım biçimlerinin değerlendirilmesine yönelik tespit ve analizlerin yapılmasının gerektiği, ancak, mevcut otoparklann kapasiteleri dışında otopark ihtiyacına yönelik niceliksel ve niteliksel tespitlerin yapılmadığı, bu nedenle, dava konusu nazım imar planında otopark alanlarına ilişkin önerilerin üst ölçekli plandan gelen genel ilkelerden bağımsız olarak planlama sahası içerisindeki boşlukların kullanımına yönelik öneriler şeklinde geliştirildiği, planlama sahası içerisinde öngörülen KOP ve YOP alanları ile birinci ve ikinci kademe taşıt yolları ve dolayısıyla toplu taşıma eksenleri arasında ulaşım planlaması yaklaşımlarına ve şehircilik ilkelerine aykırı olarak bir bütünlük kurulamadığı,

Davaya konu 1/1000 ölçekli koruma amaçlı imar planının ilgili bölümü incelendiğinde Galatasaray Lisesi güneyinde yer alan kadim duvara ilişkin koruma bölge kurulu kararının plan üzerine işlenmediği, Hayriye Sokağı cephesine bakan duvarın kültür varlığı olarak tescil edilmesi neticesinde kültür varlığı olarak tescil edilen kadim duvarı kapatacak ya da ona zarar verecek şekilde önüne katlı otopark yapılmasının koruma kararları ile bağdaşmayacağı, Beyoğlu 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı imar Planının Kuloğlu Mahallesi, 487 ada, 2 parselin güney cephesinde önerdiği KOP (katlı otopark) kullanımın iptalinin gerektiği,

647 ada, 33 ve 24 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde öngörülen "Katlı Otopark Alanı"na ilişkin; dava konusu 24 parsz,.1 sayılı taşınmazın cephe aldığı Sıraselviler Caddesi'nin planlama alanı içerisinde "İkinci Kademe Yol" niteliğinde olduğu, ancak, pfan açıklama raporunda yer alan 20-21 sayı trafık sayım noktalarına ilişkin açıklamalarda, caddenin standart bir en kesite sahip olmadığı, mevcut durumda her bir yönde tek şeride sahip iki yönlü yol olarak çalıştığı, bu nedenle özellikle pik

6/9

UYAP Hilişim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - r5v9+G6 - rZcb4VQ - 19Ch05= ile erişebilirsıniz.

(7)

10. IDARE MAHKEMESI ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

saatlerde önemli derecede trafik sıkışıklıklannın yaşandığı, trafik sıkışıklığına cadde üzerinde yer alan hastaneler, idari ve dini kurumlar ile turistik tesislerin yoğunluğunun sebep olduğu, bu durumda, taşınmazlar üzerinde öngörülen katlı otopark alanının özel araç kullanımı için yeni bir çekim odağı oluşturacağı dikkate alındığında ulaşım planlaması, şehircilik ilkeleri ve dava konusu koruma amaçlı imar planlarının iç tutarlılığına aykırı bir durumun ortaya çıktığı ayrıca, öngörülen katlı otoparktan araç girişi-çıkışının da Sıraselviler Caddesi üzerinde önemli bir trafik sıkışıklığı yaratacağı,

Yeşil Alan bakımından;

Genellikle konut adalannın ortasında kalan ve arka bahçe duvarları ile sınırlanan, çoğu zaman pasif yeşil alan niteliğindeki tanımsız boşlukların dava konusu koruma amaçlı imar planlarında aktif yeşil alan olarak önerildiği, bazı durumlarda ise yeşil alan olarak önerilen konut adası ortasında kalan bölgenin hâlihazırda yapılaşmış olduğunun görüldüğü, planlama alanındaki geleneksel parsel dokusu ve ada büyüklükleri gözetildiğinde, ada içi yeşil alan oluşturmaya elverişli parsel derinliklerinin olmadığının görüldüğü, ayrıca, alanın topografyadan kaynaklı eğimli bir yapısının olduğu, ada içlerinde yapılacak yeşil alanların tasarımında konut mahremiyetinin gözetilmesinin çok zor olacağının düşünüldüğü, önerilen aktif yeşil alanların içereceği çocuk parkı, çay bahçesi gibi kullanımlann ise konutlann mahremiyetini ve aynı zamanda sakinliğini de etkileyeceği, park olarak önerilen alanların girişlerinin çoğu zaman yetersiz, hatta hiç yok denecek kadar tanımsız olduğu, bu durumda kamusal niteliği olması beklenen yeşil alanların kullanılabilirliği ve erişilebilirliğinin azaldığı, diğer yandan bu alanlann erişilebilir ve görünür olmamasından kaynaklı güvenlik problemlerinin ortaya çıkacağı, plan ile önerilen bu aktif yeşil alanların öngörüldüğü gibi aktif olarak kullanılmasının mümkün olmadığı, ada içlerinde kalan alanların aktif yeşil alan / park olarak önerilmesinin planlama teknikleri ve şehircilik ilkeleri ile örtüşmediği, bu alanların kamulaştınlma yolu ile düzenlenmesinin kamuya yaratacağı maliyeti ve yeşil alan olarak düzenlenmesi sonucu kamuya kazancı karşılıklı değerlendirildiğinde kamulaştırma işleminin, yüksek kamulaştırma maliyetleri nedeniyle de kamu yararına aykırı olacağı,

Beyoğlu gibi yoğun ve sık yapılaşmanın olduğu ve açık alan elde etmenin neredeyse irrıkânsız olduğu koruma alanlarında mevcut yeşil alanlar içerisinde yapılması öngörülen her türlü yapılaşmanın yeşil alanın niteliğini bozacak ve yeşil alan standartlarını olumsuz etkileyecek bir işlem olacağı, yapılaşma ile ağaçların mevcut durumunun kısmen korunabilse de betonlaşma sonucunda yeşil alan / park niteliğinin ortadan kalkacağı, açık yeşil alanların bir afet durumunda acil toplanma noktaları olarak işlev gördüğü, Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 21/13 maddesi de "imar planlarında afet ve acil durumlarda ihtiyaç duyulabilecek açık alan, yol ve diğer mekânsal ihtiyaçlar gözetilir."

ifadesini içerdiği, yeşil alanların kısmi de olsa yapılaşma ile daraltılması ya da tamamen kaldınlmasının acil toplanma noktalarının da daralacağı / yok olacağı anlamına geldiği, mevcut yeşil alanlar üzerine öngörülen her türlü yapılaşma kararının şehircilik ilkeleri ve kamu yaran ile örtüşmediği,

Tescilli yapı olan Doğan Apartmanı bakımından;

58 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapılaşmanın boş alanda yeni yapılaşma (infill development) ilkeleri açısından ele alınması gerektiği, 58 parsel sayılı taşınmaz üzerinde öngörülen kütlenin asgari 6 metre olacak şekilde Doğan Apartmanına çekme mesafesi sağladığı, ancak, daha önce h:15,50 koşullu tek kütle olarak öngörülen yapılaşma, h:18,50 ve h:12,50 olmak üzere iki kütle olarak ve kütlelerin şeffaf bir kütle ile bağlanmasının öngörüldüğü, ancak, dava konusu 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planında öngörülen park alanının küçültüldüğü, öneri vaziyet planı niteliğindeki krokinin 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planına işlendiğine dair herhangi bir plan değişikliği kararı bulunmadığı, ancak öngörü vaziyet planının şehircilik ilkeleri ve kamu yararına aykırı olarak park alanı üzerinde yapılaşma öngördüğü, Doğan Apartmanının güneyinde kalan Dibek Sokağa cepheli taşınmazlann h:12,50 yapılaşma koşulunun belirlendiği, tescilli olan Doğan Apartmanı güneyinde yer alan taşınmaz üzerinde öngörülecek yapı ve kütlede Doğan Apartmanı= giriş kotu ve nitelikli cephesinin dikkate alınmasının koruma ilkeleri açısından olumlu bir yaklaşım olacağı,

Sonuç olarak, istanbill II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun uygun görüşü ve davalı Belediyelerin onayıyla askıya çıkarılan 21.12.2010 onay tarihli 1/1.000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı ile bu plana dayanak teşkil eden 21.05.2009 onay tarihli 1/5.000 ölçekli Beyoğlu İlçesi Kentsel Sit Alanı Koruma Amaçlı

7/9

UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana http:ilvatandas.uyap.gov.tr adresinden 6khIonv - r5v9i-G6 - rZcb4VQ - IgChOs= ile erişebilirsiniz.

(8)

İSTANBUL

110. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

Nazım İmar Planının planlama süreci ve plan yapım tekniğine, şehircilik ve koruma ilkeleri ile kamu yararına aykırı olduğu görüş ve kanaatine yer verildiği görülmüştür.

Anılan bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, rapora davalı idareler tarafından itiraz edilmiş, Mahkememizce itiraz edilen hususlar değerlendirilmiş, raporun hükme esas alınabilecek nitelik ve yeterlilikte olduğu değerlendirilmiştir.

Bu durumda, yukarıda yapılan açıklama ve gerekçeler çerçevesinde, olayda bütüncül ve bütünlüklü bir planlama süreci işletilemediği, ihya kararlarının sosyal donatı alanlarını artırmak amacı ile önerildiği, ancak, sosyal donatı alanlarının arttırılması hedeflenirken kısıtlı olan diğer sosyal donatı ve özellikle yeşil alan kullanım alanlarının azaltıldığı, planlama alanı içerisinde yaşayan nüfusun demografik ve sosyo-ekonomik durumuna ilişkin temel verilerin yetersiz olduğu ve planlama sürecine yansıtılmamış olduğu, dava konusu 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planlarında geliştirilen önerilerin yakın çevre ve kentle ilişkisini göz ardı edecek şekilde yetersiz kaldığı, ulaşım planlaması açısından çok kısıtlı önerilerin geliştirildiği ve planlama alanı içerisinde bütüncül bir yaklaşım geliştirilmediği, özellikle turistik bölgelerde yapılacak yayalaştırmalar ile bölgeye özel otomobil girişinin azaltılması gerekliliği olmasına rağmen özel alanlardaki yoğun yapılaşma ve trafik üreten-çeken bölgelerin ortaya çıkmasıyla özel otomobillerin bölgede daha çok görünmesine neden olacağı, nazım imar planında otopark alanlarına ilişkin önerilerin üst ölçekli plandan gelen genel ilkelerden bağımsız olarak planlama sahası içerisindeki boşlukların kullanımına yönelik öneriler şeklinde geliştirildiği, planlama sahası içerisinde öngörülen KOP ve YOP alanları ile birinci ve ikinci kademe taşıt yolları ve dolayısıyla toplu taşıma eksenleri arasında bir bütünlük kurulamadığı,park olarak önerilen alanların girişlerinin çoğu zaman yetersiz, hatta hiç yok denecek kadar tanımsız olduğu, bu durumda kamusal niteliği olması beklenen yeşil alanların kullarulabilirliği ve erişilebilirliğinin azaldığı, diğer yandan bu alanların erişilebilir ve görünür olmamasından kaynaklı güvenlik problemlerinin ortaya çıkacağı, plan ile önerilen bu aktif yeşil alanların öngörüldüğü gibi aktif olarak kullanılmasının mümkün olmadığı; belirtilen nedenlerle, dava konusu koruma amaçlı nazım imar planlarının plan yapım yöntem ve tekniklerine uygun olarak hazırlanmadığı yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonrasında anlaşıldığından; 21.12.2010 t.t.'li 1/1000 ölçekli Beyoğlu Kentsel sit alanı Koruma Amaçlı Uygulama Planı ile dayanağı 21.05.2009 t.t.'li 1/5000 ölçekli Beyoğlu Nazım İmar Planı'nın hukuka, şehircilik ve koruma ilkeleri ile kamu yararına uygun olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle; dava konusu işlemlerin iptaline, aşağıda dökümü yapılan 14.744,00 TL yargılama gideri ve AAÜT uyarınca duruşmalı işler için belirlenen 1.510,00 TL vekalet ücretinin davalı idarelerden alınarak davacılara verilmesine, aşağıda dökümü yapılan davalı idareler tarafından yapılan yargılama giderlerinin davalı idareler üzerinde bırakılmasına, aşağıda dökümü yapılan müdahil tarafından yapılan 84,45 TL yargılama giderinin davalı idarelerden alınarak müdahile verilmesine, artan posta ücretinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 333.maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere, 12/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan GÖKALP YANARDAĞOOLU

27488

Üye Üye

MEHMET BAŞARAN SELİM ALBAYRAK

165678 191746

8/9

UYAP Bilisim Sistemindeki bu dokümana http://vatandas.uyari.gov.tr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - igChOs= ile erisebibrsiniz.

(9)

T.C.

İSTANBUL

10. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2015/1869 KARAR NO : 2017/804

Yargılama Giderleri -Davacı Başvurma Harcı

Karar Harcı Vekalet Harcı YD Harcı Bilirkişi Ücreti Keşif Harcı Bilirkişi Ücreti Keşif Harcı Keşif Yol Ücreti Posta Ücreti Toplam

Yargılama Giderleri -İBB Temyiz Karar Harcı Temyiz Başvurma Harcı Temyiz YD Harcı Posta Ücreti Toplam

18,40 TL 18,40 TL

6,20 TL 82,00 TL 5.850,00 TL 148,55 TL 7.500,00 TL 195,40 TL 400,00 TL 526,00 TL 14.744,00 TL

52,40 TL 123,60 TL 41,50 TL 60,00 TL 277,50 TL

Yargılama Giderleri -Kültür ve Turizm Bak.

Posta Ücreti 60,00 TL

Yargılama Giderleri -Beyoğlu Bel. Baş.

Temyiz Karar Harcı 50,45 TL Temyiz Başvurma Harcı 119,00 TL

Temyiz YD Harcı 40,00 TL

Posta Ücreti 60,00 TL

Toplam 269,45 TL

Yargılama Giderleri -Müdahil Başvurma Harcı 21,15 TL Vekalet Harcı

Posta Ücreti Toplam

3,30 TL 60,00 TL 84,45 TL

9/9

UYAP Bilişim Sistemindeki bu dokümana Mtp://vatandas.uyap.govAr adresinden 6khIonv - rSv9+G6 - rZcb4VQ - IgChOs= ile erişebilirsinız.

Referanslar

Benzer Belgeler

VDMK’lar en azından “yatırım yapılabilir” derecesine (S&P için AAA/BBB- aralığı) sahip olmalı- dır. En düşük pay 50 milyon avroluk olmalıdır.

lamalar düzeyinde istatistiksel düzenlilikler gösterir, istatistik, bir ekonomik birimin pazar içerisindeki yaşantısını düzenlemesinde olduğu gibi, daha büyük ölçekte,

ölçülerinde, doğu-batı doğrultusunda enine dikdörtgen planlı, aynı yönde beşik tonoz örtülüdür.. Batı ve doğu duvarında birer mazgal pencereye

[r]

O kadar ki, mecmuanın imtiyaz sahibi Ab- dullah Ziya bir gün Akademi'de bizlere (biz o zaman mimari atölyesi öğrencisi idik) gerekirse paltomu satarım mecmua yine de yürür

Pehlivanlı, 1968 yılında Cöte D'Azu- re'de düzenlenen Uluslararası Sanat Ser- gisinde, portre ressamlığı dalında Birin- ci Ödülü kazandı.. Paul tarafın- dan kendisine

[r]

bir kapah mihrap içinde yeşil renkli stilize hayat ağacı vardır.. Aralarda stilize kuş moti f leri