GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE FETİH KUTLAMALARI VE İSTANBUL FETİH CEMİYETİ
Ferudun ATA ‐ Ömer ÇALIK
Öz
Yeni bir çağın açılışını ifade eden İstanbul’un fethi (1453), Türk Milleti açısından diğer zaferlerle kıyaslanamayacak ölçüde askerî, iktisadî, toplumsal ve kültürel değişiklikler içerdiği tartışma götürmez bir gerçektir. Bu ölçekteki bir başarıya rağmen, II. Meşrutiyet’e
kadar (1908) Türklerin bu zaferi millî bir bayram olarak kutladıklarına dair herhangi bir bilgi mevcut değildir. II. Meşrutiyet sonrası İttihat ve Terakki Fırkasının siyasi hayatta varlık göstermeye başlamasıyla birlikte bu yönde bir iradenin belirdiği ve I. Dünya Sava‐
şı’na kadar fetih yıldönümlerinin kutlandığı görülmektedir. Osmanlı döneminde son kutlamanın ise 1916 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Bu çalışmada, Cumhuriyetin ilanından sonra 1939 yılında İstanbul Valiliğindeki bir toplantıyla fetih kutlamalarının yeniden gündeme gelmesi ve bu çerçevede yapılan hazır‐
lıklar ele alınmıştır. 1953 yılının fethin 500. yılı olması sebebiyle daha geniş bir anma ve kutlama programı yapılması zarureti bu toplantıda dile getirilmiş ve erkenden çalışmala‐
ra başlanılması kararı alınmıştır. Fetih Cemiyetinin kuruluşu ve 1953 yılına kadar fetihle ilgili yapılan kapsamlı çalışmalar ile sonraki yıllarda gerçekleştirilen akademik, kültürel
ve imar faaliyetleri bu araştırmanın muhtevasını oluşturmuştur.
Anahtar Kelimeler
İstanbul’un Fethi, 500. Fetih Yılı, Fetih Cemiyeti, Yahya Kemal Enstitüsü
CONQUEST CELEBRATIONS FROM THE PAST TO THE PRESENT AND ISTAN‐
BUL CONQUEST SOCIETY
ABSTRACT
Prof. Dr., Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi, Konya/Türkiye.
fata@selcuk.edu.tr
ORCID: 0000-0002-2343-5491r
Bilim Uzmanı. omercalik35@gmail.com ORCID: 0000-0002-9344-6647 Makalenin Gönderilme Tarihi: 29.01.2020 Makalenin Kabul Tarihi:12.03.2020 Makalenin Yayınlanma Tarihi: 26.03.2020 Makalenin Türü: Araştırma
The conquest of Istanbul (1453), which expresses the opening of a new era, is an indisputable fact that it includes military, economic, social and cultural changes that cannot be compared to other victories for the Turkish Nation. Despite such a success, there is no information that the Turks celebrated this victory as a national holiday until the Second Constitutional Monarchy (1908).
After the Second Constitutional Monarchy, the Committee of Union and Progress began to exist in political life and a will appeared in this direction and the anniversaries of the conquest were celebra‐
ted until the First World War. It is understood that the last celebration in the Ottoman period was in 1916.
In this study, the coming up of the Conquest of İstanbul in a meeting at the Governorship of Istan‐
bul in 1939 after the proclamation of the Republic and the preparations made within this fra‐
mework were discussed. Since the year 1953 was the 5th Centenary of the conquest, the necessity of a broader commemoration and celebration program was mentioned in this meeting and it was decided to start the work early. The constitution of the Conquest Society and comprehensive studies
on the conquest until 1953 and the academic, cultural and construction activities realized in the following years constituted the content of this research.
Keywords
Conquest of İstanbul, 5th Centenary of Conquest, the Conquest Society, Yahya Kemal Institute
GİRİŞ
1908 yılından itibaren İttihat ve Terakki Cemiyeti bazı önemli günleri kutlamayı bir gelenek haline getirmek istemiş ve II. Meşrutiyetin ilan edil‐
diği 23 Temmuz gününü milli bayram ilan etmiştir1. 23 Temmuz Bayramın‐
dan sonra da İstanbul’un fetih yıldönümleri kutlanmaya başlanmıştır.2 Bu kutlamaların en büyüğü I. Dünya Savaşı öncesinde 1914 yılının Haziran ayında yapılmıştır. Kutlama günü Ayasofya ve Fatih Türbesi arasında kalan bütün caddelerde dükkanlar kapanmış, her yer bayraklarla donatılmıştır.
Şiddetli sağanak yağmura rağmen yine de halk törenlere büyük ilgi göster‐
miş, Fatih meydanında büyük bir kalabalık toplanmıştır3. Fethin anlam ve önemini vurgulayan konuşmalardan sonra Fatih Sultan Mehmet ve fetih şehitleri için dualar okunmuş, Öğretmen Okulu öğrencileri Fatih marşını söylemiş ve Ertuğrul bandosunun selam havasını çaldığı bir resmigeçit ya‐
pılmıştır. Bahriye Taburları, Küçük Zabit Numune Okulu öğrencileri, ilmiye mensupları, Darülfünun, Sultani ve İdadi öğrencileri ile esnaf cemiyetleri bayrağı selamlayarak töreni tamamlamışlardır4. Osmanlı dönemindeki fetih kutlamaları 1916 yılından sonra yapılmamıştır5. Cumhuriyetin ilanından sonra da 1953 yılına kadar İstanbul’un fetih yıldönümlerinin kutlandığına dair bir kayda rastlanmamıştır.
Cumhuriyet döneminde fethin kutlanması fikri ilk defa 1939 yılında İs‐
tanbul Valiliğinde toplanan “Güzideler Komisyonu” adlı heyetin toplantı‐
sında gündeme gelmiştir. Bu fikir 1953 yılının fethin 500. yılı olması sebebiy‐
le erkenden hazırlık yapılması şeklinde gelişmiştir. İstanbul’a atanan valiler atıl vaziyette kalmış olan şehrin imarı için çeşitli yollar ararken, fetih kutla‐
maları vesilesiyle bu işlerin daha kolay ve hızlı yapabileceklerini düşün‐
müşlerdir. Komisyon çalışmaları sonucunda, Fatih dönemine ait cami, tür‐
be, medrese gibi mekanların ele alınmasına öncelik vermek şartıyla şehirde yol, park, otel ve tiyatro gibi sosyal yapıların da oluşturulması kararı veril‐
miştir. Tüm bu işler için 140 milyonluk bir bütçe taslağı hazırlanarak hükü‐
mete sunulmuştur. Ancak rakamın büyüklüğü karşısında dönemin hükü‐
1 Vahdettin Engin 23 Temmuz kutlamalarının 1908’de Ali Şükrü Çoruk ise 1909’da başladığını belirtmektedir. Vahdettin Engin, “İstanbul’da Müstesna Bir Gün”, Popüler Tarih, S.33, İstanbul 2003, s. 64; Ali Şükrü Çoruk, “Bir Gelenek İcadı Olarak II. Meşrutiyet Döneminde Gerçekleştirilen İstanbul’un Fethi Törenleri”, FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, S.7, İstanbul 2016, s. 3.
2 İstanbul’un fethi kutlamalarının başladığı tarihi Vahdettin Engin 1910, Ali Şükrü Çoruk ve Coşkun Ünsal ise 1911 olarak vermektedir. Engin, “Müstesna Bir Gün”, s. 66; Çoruk, “İstanbul’un Fethi Törenleri”, s. 5; Coşkun Ünsal, “Fethi Gören Beldede Kutlu Gün: 1914-1915 Fetih Kutlamaları Ve Üsküdar”, Uluslararası Üsküdar Sempozyumu IX Bildirileri, C.1, Editör: Coşkun Yılmaz, İstanbul 2016, s. 194.
3 Engin, “Müstesna Bir Gün”, s. 66; Çoruk, “İstanbul’un Fethi Törenleri”, s. 14.
4 Engin, “Müstesna Bir Gün”, s. 67.
5 Çoruk, “İstanbul’un Fethi Törenleri”, s. 18.
meti sessiz kalmış, II. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla da bu konu gündem‐
den düşmüştür6.
1941 yılında Hasan Ali Yücel’in Millî Eğitim Bakanlığı döneminde 500.
fetih yılı kutlamaları meselesi yeniden gündeme gelmiştir. Konu, bakanlığın onayı ile 4 Ağustos 1941 tarihinde Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdü‐
rü’nün de katılımı ile İstanbul Eski Eserleri Koruma Encümeninde ele alın‐
mıştır. Sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı bu işi resmen üstlenerek, İstanbul Valiliği ve Belediye Başkanlığı7 Türk Tarih Kurumu, Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu ile yazışmalar yapılmıştır. Türk Tarih Kurumu 1943 yılında bu kapsamda bilimsel yayınlar yapmak üzere bir komisyon oluştur‐
duğunu bildirmiştir. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı 1944 yılında Başba‐
kanlık’tan da fetih kutlamalarının tamamını yönetmek için bir komisyon kurulmasını istemiş ise de bu girişimden o tarihte herhangi bir sonuç alına‐
mamıştır8.
Millî Eğitim Bakanlığı ‐ Başbakanlıktan olumlu bir cevap alamasa da ‐ 1944 yılında verdiği talimat doğrultusunda İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Ord. Prof. Dr. Hamit Ongunsu başkanlığında, Müzeler Genel Müdürü Hamit Zübeyir Koşay ve Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü Tahsin Öz’den oluşan üç kişilik bir komisyon kurarak fetih kutlamalarına dair bir ön hazırlık raporu hazırlatmıştır. Bu rapor 15 Kasım 1945’de Milli Eğitim Bakanı’nın başkanlığında toplanan İstanbul Belediyesi temsilcileri‐
nin de hazır bulunduğu Müzeler Danışma Komisyonunda incelenerek onaylanmıştır. Ayrıca bu konuda bir kanun tasarısı hazırlanması düşünül‐
müşse de gerçekleştirilememiştir9. Bu rapora göre 500. yıldönümü kutlama‐
ları; hemen başlanması gereken hazırlıklar ve 1953’de yapılacak törenler olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Hemen başlanması gereken hazırlıklar kendi içinde; bilimsel yayın çalışmaları, imar faaliyetleri ile anıtlar ve tesisler ola‐
rak üç gruba ayrılmıştır.
Bilimsel Yayın Çalışmaları: İstanbul hakkında yazılmış eserleri içeren bir bibliyografya ve bu eserlerin toplandığı bir kütüphane ile İstanbul’a ait belge, harita, resim, kroki vb. materyallerin toplanacağı bir arşiv oluşturul‐
ması öngörülmüştür10.
6 Recep Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, Fatih ve İstanbul, S.1, C.1, İstanbul 1953, s. 139.
7 O dönemde vilayet ve belediye birleşiktir. Vali atanan kişi aynı zamanda belediye başkanıdır.
8 İstanbul’un Fethini Kutlama Hazırlıkları Hakkında, İstanbul Fetih Cemiyeti Arşivi, s. 1. İstanbul Fetih Cemiyeti Arşivi bundan sonra İFCA olarak kullanılmıştır.
9 Kutlama Hazırlıkları Hakkında, s. 1; Ömer Özcan, “İstanbul’un Fethinin 500. Yıldönümünü Kutlama Hazırlıkları”, Türk Yurdu, S.316, Ankara 2013, s. 30.
10 İstanbul’un Fethinin 500. Yıldönümü Hakkındaki Komisyon (Hamit Ongunsu, Hamit Zübeyir Koşay, Tahsin Öz) Rapo- ru, İFCA, s. 2-3.
İmar Faaliyetleri: Fatih döneminde yapılan eserlerin fetih yıldönümü vesilesiyle tarihçiler, müzeciler ve Vakıflar Genel Müdürlüğü uzmanlarının yapacağı ortak çalışmayla tamir, restorasyon ve çevre düzenlemesi gibi işlerinin yapılması hedeflenmiştir. Öte yandan İstiklal Savaşı’ndan sonra İstanbul’un kurtarılmasının da fetihle eşdeğer olduğu belirtilerek bununla ilgili yerlerin de mimari açıdan düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir11.
Anıtlar ve Tesisler: İstanbul’da Dolmabahçe, Sarayburnu, Kızkulesi, Şemsipaşa, Pangaltı, Beyazıt, Fatih Meydanı, Ayasofya’nın önü veya eski Adliye binasının yerinde (hangisinin uygun olacağına yapılacak mimari inceleme sonucu karar verilecektir) Fatih’in at üzerinde veya başka bir gö‐
rünüşte, ona yakışan büyüklükte bir heykelin yapılmasının gayet uygun olacağı görüşü bildirilmiştir. Ayrıca İstiklal Savaşı’nın ve bunun sonucunda imzalanan Lozan Barışı’nın mimarı olan şahsiyetlerin de anısına bir anıt dikilmezse İstanbul’daki Türk hakimiyetinin öneminin tam olarak ortaya çıkarılmış olmayacağı belirtilmiştir. Böyle bir anıt için işgal kuvvetlerinin son birliğinin çıkış yeri olan Dolmabahçe Sarayı’nın yanındaki saat kulesi meydanı tavsiye edilmiştir12.
Öte yandan Fatih Anıtı haricinde, geçmişte İstanbul’da kullanılan halk kıyafetlerini, zanaat ürünlerini, sanat eserlerini, manzaraları (gravür, fotoğ‐
raf, maketler) ve fetihten itibaren İstanbul’da yaşanan büyük olayların anla‐
tıldığı materyalleri içeren müzeler kurulması önerilmiştir. İlaveten şehirdeki önemli yapılardan birinin içerisinde (raporda Beyazıt Hamamı misal veril‐
miştir) İstanbul kuşatmasını, gemilerin karadan yürütülmesi ve millî zafer‐
den sonra işgal kuvvetlerinin son birliğinin ülkemizden çıkması gibi olayları gösteren panoramalar yaptırılması ve İstanbul’un fethinde şehit olanlar için özel bir şehitlik kurulması da tavsiye edilmiştir13.
Raporda fetih kutlamaları için yapılan hazırlıklar haricinde, yapılacak olan işlerin tanıtımının da üzerinde durulmuştur. Yapılacak propaganda ile halkın coşkusunun artırılarak eğlenceler düzenlenmesi önerilmiş, böylece ülkeye turist çekilmesinin de mümkün olacağının altı çizilmiştir. Ayrıca yapılan bilimsel çalışma ve araştırmaların sonuçlarını bildiren broşürler, kartlar ve fotoğraf albümleri hazırlanması, hatıra olarak pullar ve madal‐
yonlar bastırılması, bir marş ve opera bestelenmesi, fuar ve küçük özel ser‐
giler açılması, festivaller ve resmigeçitler düzenlenmesi önerilmiştir14. Ko‐
misyonun kanaatine göre yapılacak işlerin önemine binaen, kutlamaların
11 Komisyon Raporu, s. 3-4.
12 Komisyon Raporu, s. 3-4.
13 Komisyon Raporu, s. 4-5.
14 Komisyon Raporu, s. 5.
sağlıklı bir şekilde yönetilebilmesi için bir teşkilat kurulması gerekmekte‐
dir15.
1947 ve 1948 yıllarında Türk Tarih Kurumu da birtakım girişimlerde bu‐
lunmuştur. Genel Kurul kararlarına göre 12 Şubat 1947 ve 25 Şubat 1948 tarihlerinde Başbakanlığa gönderilen yazılarda fetih kutlamaları için gere‐
ken düzenlemelerin yapılması istenmiştir. Bunun üzerine Milli Eğitim Ba‐
kanlığı’nın da görüşü alınarak 2 Aralık 1948 tarihli Bakanlar Kurulu toplan‐
tısında onaylanan16 9 Aralık 1948 tarihli Başbakanlık emrine göre; “Bu konu‐
da bakanlıklara ve bilim kurullarına düşen görevleri tespit etmek ve ayarlamak üzere Milli Eğitim Bakanı’nın başkanlığında merkezde bakanlıklar ve kurullar arası sürek‐
li bir komisyon kurulmasının uygun görüldüğü” bildirilmiştir17.
Başbakanlık emriyle kurulan bu komisyon, bir kutlama programı hazır‐
lamıştır. Bu program 23 Şubat 1950 tarihli Bakanlar Kurulu’nda incelenerek esasları kabul edilmiş, yapılacak işlerin bakanlıklarla kurumlar arasında paylaştırılarak eldeki mali imkanlar içerisinde gerçekleştirilmesine ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülmesine karar verilmiştir18. Bu kapsamda kutlama derneğinin üzerine düşen işler; Fatih Sultan Mehmet Anıtı inşası, Fatih Sultan Mehmet’e ve fethe ait tablolar yaptırılması, Fatih’e ait şiir, marş, piyes, opera, oratoryo ve senfoniler hazırlanması, hatıra madalyaları ve kutlamalarla ilgili afişler yaptırılması, Fatih’e ait bir film çevrilmesi19 ile kermes ve festivaller düzenlenmesi şeklinde sıralanmıştır20.
A. İSTANBUL FETİH CEMİYETİ 1. Derneğin Kuruluşu
500. fetih yılı kutlamaları için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yaptırı‐
lan ön hazırlık sonucunda kutlamalara yardımcı olması için bir dernek ku‐
rulması gerekliliği ortaya çıkmıştır. 13 Şubat 1950 tarihinde İstanbul Vali ve Belediye Başkanı Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim Gökay’ın girişimleriyle
15 Komisyon Raporu, s. 5-6.
16 İFCA, Başbakanlık, Muamelat Genel Müdürlüğü, Kararlar Müdürlüğünden gelen evrak, S.7—1172-6-4086, 9 Aralık 1948.
17 Kutlama Hazırlıkları Hakkında, s. 1.
18 İstanbul’un Fethinin Beşyüzüncü Yıldönümü Kutlama Programı, İFCA, s. 1-3; Özcan, “500. Yıldönümünü Kutlama Hazırlıkları”, s. 31.
19 23 Şubat 1950 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında esasları kabul edilen kutlama programına göre fethe ait bir film çevrilmesi işi Fetih Derneği’ne verilmiştir. Fakat dernek kurulduktan sonra bu işin yapılamayacağı Milli Eğitim Bakanı’na bildirilmiştir. İFCA, Giden Evrak, S.664, 9 Mayıs 1950. 1951 yılında fetihle ilgili bir film Atlas Film Şirketi tarafından çe- kilmiştir. Çağla Derya Tağmat, “Fetih Derneği ve İstanbul’un Fethinin 500. Yılı”, Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları Dergisi, C.3, S.4, Karabük 2014, s. 55. Fetih Derneği bu filmden önce Milli Eğitim Bakanlığı’na başvurarak çekilecek filmlerin senaryolarını tarihi gerçekliğe uygun olması açısından inceleme komisyonuna katılmayı istemiş ve bu talep bakanlık tarafından kabul edilmiştir. Fakat Atlas Film Şirketi tarafından çekilen film Ankara’da yapılan incelemeden son- ra dernek temsilcilerinin fikri alınmadan gösterime sokulmuştur. İlmi Komite Başkanı Feridun Dirimtekin filmde tarihi gerçekliğe uygun olmayan kısımlar olduğunu idare kuruluna bildirmiştir. İFCA, Giden Evrak, S.137, 2 Şubat 1951.
20 Kutlama Programı, s. 2-3; Özcan, “500. Yıldönümünü Kutlama Hazırlıkları”, s. 34.
Eminönü Halkevi Salonunda, İstanbul’un bütün resmi ve yarı resmi kurum‐
larının, özel kuruluşların, dernek temsilcilerinin ve İstanbul’un tanınmış kişilerinin katılımıyla yapılan toplantıda “fetih yılını kutlamanın bir memleket davası olduğu” belirtilerek 500. fetih yıldönümü işleriyle uğraşmak üzere bir dernek kurulmasına karar verilmiştir. Vali Gökay’ın fahri başkanlığında bir Geçici İdare Kurulu oluşturulmuştur. Bu İdare Kurulunda Aziz Ogan baş‐
kanlığa, Cemil Topuzlu ikinci başkanlığa, Osman Ergin genel sekreterliğe, Ali Vasfi Egeli veznedarlığa, Halis Kaynar musahipliğe, Dr. Fethi Erden, İhsan İpekçi, İzzet Akosman, Muhittin Üstündağ, Nejad Sirel ve Vasfi Rıza Zobu üyeliklere getirilmiş21 ve İstanbul’un 500. ve Müteakip Fetih Yıllarını Kutlama Derneği adıyla dernek kuruluşunu 28 Şubat 1950 tarihinde tamam‐
lanmıştır22. Derneğin kuruluşu ve İdare Kurulu listesi dönemin Başbakanı Şemsettin Günaltay23 ve Milli Eğitim Bakanı Tevfik İleri’ye bildirilmiştir24. Ayrıca Bakanlar Kurulu’nun 28 Temmuz 1950 tarihli toplantısında derneğin kamuya yararlı derneklerden sayılmasına karar verilmiştir25.
2. Derneğin Çalışmaya Başlaması
1950 yılında hazırlanan tüzükte derneğin amacı; İstanbul’un fetih yıldö‐
nümlerini kültürel bir çerçevede kutlamak, fetihle ve o dönemle alakalı ta‐
mir, imar, restorasyon gibi işlerin gerçekleştirilmesi için hükümet, belediye ve gerekli kurumlarla işbirliği yapmak, fetihle ilgili bilimsel araştırmalar, sanatsal çalışmalar ve sergiler düzenlemek, Fatih’in heykeli veya Fatih ile ilgili bir anıt yaptırmak, İstanbul’un ve fethin önemini çeşitli vasıtalarla ka‐
muoyu ve dünyaya duyurmak, aynı amaçla çalışan kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapmak olarak belirtilmiştir26.
İdare Kurulu, derneğin kuruluşunu halka duyurmak ve katılımını sağ‐
lamak için bir beyanname hazırlayarak Anadolu Ajansı, İstanbul ve Ankara Radyoları ile çeşitli gazetelere göndermiştir27. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü de İdare Kurulunun ricası üzerine derneğe üye olmuştur28.
28 Nisan 1950 tarihinde Eminönü Halkevi Salonunda dernek ilk kong‐
resini yapmış, devamında yapılan İdare Kurulu seçimlerinde; başkanlığa Aziz Ogan, ikinci başkanlığa İzzet Akosman, genel sekreterliğe Dr. Fethi Erden, muhasipliğe Halis Kaynar, veznedarlığa da İhsan İpekçi seçilmiştir.
Üyeler ise Cemil Topuzlu, Vasfi Egeli, Osman Nuri Ergin, Nejat Sirel ve
21 İstanbul’un 500. ve Müteakip Fetih Yıllarını Kutlama Derneği Genel Toplantı (1950), Becid Basımevi, İstanbul 1950, s.5-8.
22 İFCA, Giden Evrak, S.1, 28 Şubat 1950.
23 BCA, 30-1-0-0/123-782-6; İFCA, Giden Evrak, S.3, 1 Mart 1950.
24 İFCA, Giden Evrak, S.1, 28 Şubat 1950.
25 BCA, 30-18-1-2/123-61-13; Resmi Gazete, 18 Ağustos 1950, No.7586, s.18945.
26 İstanbul Fethi Derneği Nizamnamesi, Sucuoğlu Matbaası, İstanbul 1952, s. 3.
27 İFCA, Giden Evrak, S.193-194-195, 4 Nisan 1950; İFCA, Giden Evrak, S.296-343, 5 Nisan 1950.
28 İFCA, Giden Evrak, S.465, 13 Nisan 1950.
Vasfi Rıza Zobu’dan oluşmuştur. Ayrıca fetih yılı kutlamaları kapsamında derneğin üzerine düşen işlerin yapılmasını organize etmek amacıyla mali, ilmi, güzel sanatlar ve propaganda komitesi olmak üzere 4 komite kurul‐
muştur. Her komiteye meslek ve alakalarına göre üyeler davet edilerek çalışmalara başlanması planlanmıştır29.
Öte yandan 1950 yılı Mayıs ayındaki genel seçimler sonucu hükümetin değişmesi ile birlikte derneğin yetkili kişilerle olan bağlantısı kesilmiş, hiçbir gelir kaynağı olmadığından dolayı da zor durumda kalmıştır. İkinci Başkan İzzet Akosman’ın bulduğu 10.000 lira ile bir süre daha faaliyetlere devam edilmiştir. Yeni kurulan hükümetin dernek faaliyetlerini desteklemesi husu‐
sunu görüşmek için Başbakan Adnan Menderes’e bir yazı yazılarak İstan‐
bul’a geldiğinde dernek temsilcileriyle görüşmesi için randevu istenmiştir30. Fakat olumlu bir cevap alınamamıştır. Bunun üzerine Ekim ayında Fahret‐
tin Kerim Gökay’a başvurulmuş, hükümetin dernek ve 500. fetih yıldönü‐
mü kutlamaları ile ilgili fikirlerini öğrenmek için bir temas temin edilmesini istemiş ve derneğe gelir sağlayacak bazı teklifler sunulmuştur31.
Bu girişimlerin haricinde Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı ve diğer bakan‐
lıklar ve kurumlara başvurulmuş, fakat 1951 yılı başına kadar herhangi bir cevap alınamamıştır. Daha sonra 3 Ocak 1951 tarih ve 5073/15277 sayılı Baş‐
bakanlık emrine göre “derneğin çalışma ve faaliyetinin isabetli neticelere ulaşması için” İçişleri Bakanlığı’nın görevlendirildiği bildirilmiştir32. İdare Kurulu da derneğin yapmakta ve yapacak olduğu işler hakkında İçişleri Bakanlığı’na bilgi vermesine rağmen herhangi bir cevap alamamıştır33. Bunun üzerine yeni bir girişimde bulunularak Demokrat Parti’nin İstanbul Milletvekille‐
rinden 23 kişi 19 Mart 1951 tarihindeki İdare Kurulu toplantısına davet edilmiştir. Milletvekilleri bu daveti kabul ederek toplantıya katılmışlardır.
Toplantıda milletvekillerine açıklama yapan İkinci Başkan İzzet Akosman;
“Fetih hadisesinin sadece bir kılıç ve pala meselesi olmadığını, Fatih’in insan hakla‐
rına riayet eden, adil, civanmert, bilgili ve sanatsever bir hükümdar olması nedeniy‐
le fetih hadisesinin ilim ve sanat yönünden değerlendirilmesi gerektiğini, derneğin de esasen bu yolda çalıştığını böylece hükümetin ve kamuoyunun yardımlarına layık bir kuruluş olduğunu” söyleyerek dernek faaliyetlerinin içerdiği öneme dik‐
kat çekmek istemiştir34. Ayrıca hükümetin derneğin çalışmalarından ve özellikle ilmi komitenin üzerinde çalıştığı neşriyat serisinden politik bir
29 İFCA, Giden Evrak, S.665, 10 Mayıs 1950.
30 İFCA, Giden Evrak, S.1608, 25 Temmuz 1950.
31 İFCA, Giden Evrak, S.1651, 14 Ekim 1950.
32 İFCA, Giden Evrak, S.1725, 10 Ocak 1951.
33 İFCA, Giden Evrak, S.1769, 15 Şubat 1951.
34 İFCA, Giden Evrak, S.1782, 20 Mart 1951.
endişe hissetmemesi gerektiğini, çalışmaların tamamen tarafsız ve bilimsel mahiyette olduğu belirtilmiştir35. Milletvekilleri de 500. fetih yıldönümü için çalışan derneğin faaliyetlerini bildiklerini ve davet edildikleri için memnun olduklarını belirterek, derneğin hazırlıklarına daha esaslı ve programlı bir şekilde devam edebilmesi için devlet ve hükümet nezdinde teşebbüste bu‐
lunacaklarını vadetmişlerdir36. Toplantıya katılan milletvekillerinden Dr.
Sani Yaver bu konuda meclise bir önerge verdiyse de herhangi bir sonuç alınamamıştır37.
Hükümet nezdinde yapılan tüm teşebbüslerin sonuçsuz kalmasıyla, gi‐
rişilen bu işte yalnız bırakıldıkları “yardımcı ve tamamlayıcı mahiyette iken zamanla tek başına kalarak bu işin ana unsuru haline geldikleri ve derneğin elindeki mevcut imkanlarla bu işin başarılamayacağı” gerekçesiyle Aziz Ogan başkanlı‐
ğındaki İdare Kurulu 7 Mayıs 1951 tarihli toplantısında istifa kararı almış‐
tır38. Fakat Fahrettin Kerim Gökay duruma müdahale ederek istifayı kabul etmemiş ve İdare Kurulu üyeleriyle bir toplantı yapmıştır. Sonrasında Baş‐
bakan Adnan Menderes’le görüşen Gökay, onun görüşlerini İdare Kurulu üyelerine aktarmıştır. Buna göre; anıt ve heykel dikilmesi işinden vazgeçi‐
lip, yapılacak mütevazi bir programla hükümetin desteğinin alınacağı ve şahsen kendisinin de destek vereceğini bildirmiştir. Bunun üzerine İdare Kurulu’nun 526.000 liralık yeni bir program hazırlamasına rağmen vaat edilen yardım yine yapılmamıştır. Buna göre 16 Temmuz 1951 tarihli İdare Kurulu toplantısında, 1951 Eylül’üne kadar beklenen desteğin gelmediği takdirde heyetin topluca istifa edeceği Fahrettin Kerim Gökay’a bildirilmiş‐
tir39.
Eylül ayına gelindiğinde, İdare Kurulu bu süreçte yaptığı tüm girişimle‐
re olumlu veya olumsuz bir yanıt alamamasından dolayı “bu iş üzerinde daha fazla durmanın faydasızlığını düşünerek muazzam hadisenin manevi mesuliyetinin omuzlarımıza yüklenmesine ve daha ziyade temadi etmesine hiç kimsenin gönlünün razı olmayacağını dikkate alan heyetimiz 10 Eylül 1951 tarihli toplantısında oybir‐
liğiyle istifa etmeye karar vermiştir” şeklindeki istifa dilekçesini Fahrettin Ke‐
rim Gökay’a göndermiştir40.
Yeni yönetimin seçilmesi için 18 Ekim 1951’de Cağaloğlu’ndaki Tabipler Odası toplantı salonunda olağanüstü kongre toplanmıştır. Fakat çoğunluk sağlanamadığı için aynı yerde 1 Kasım 1951 tarihinde tekrar toplanılmasına
35 İFCA, İlmi Komite 21. Toplantı Zabtı, s. 1, 29 Mart 1951.
36 İFCA, Giden Evrak, S.1782, 20 Mart 1951.
37 Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, s. 140.
38 İFCA, Giden Evrak, S.1819, 08 Mayıs 1951.
39 İFCA, Giden Evrak, S.1856, 23 Temmuz 1951.
40 İFCA, Giden Evrak, S.1871, 29 Eylül 1951.
karar verilmiştir41. Bu kongreden sonra Zeki Faik İzer başkanlığında yeni bir İdare Kurulu oluşturulmuştur42. Bu heyette kısa bir süre sonra istifa edince 25 Ocak 1952 tarihinde yine Tabipler Odası toplantı salonunda bir olağanüs‐
tü kongre daha yapılmıştır43. Bu kongreden sonra ise İdare Kurulu Başkan‐
lığına İsmail Hami Danişmend, İkinci Başkanlığa Ercüment Berker, Genel Sekreterliğe Malike Güler, Muhasipliğe Cemal Azmi Soydaner, Veznedarlı‐
ğa da Nazmi Dayan seçilmiştir. Üyeler ise Eşref Şefik Atabey, Halit Göktuğ, Elif Naci, İ. Hakkı Baykal, Vecihi Divitçi ve Ratıp Acıdoğu’dan oluşmuş‐
tur44.
Nisan ayında yapılan olağan genel kurul ise toplantı yeter sayısı bula‐
namadığından dolayı ileri bir tarihe ertelenmiştir. Bu kongreye derneğin 400’ü aşan üyesinden sadece 35 kişi katılmıştır45. Olağan kongre 18 Haziran 1952’de yapılabilmiştir46. Bu kongreden sonra yapılan seçim sonucunda;
başkan, ikinci başkan ve genel sekreter yerlerini korurken, muhasipliğe Dr.
Recep Ferdi, veznedarlığa Prof. Dr. Ziya Cemal Büyükaksoy getirilmiştir.
Üyeler ise Ord. Prof. Ali Fuat Başgil, Ord. Prof. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Prof. Dr. Süheyl Ünver, Prof. Dr. Abdülhak Kemal Yörük ve İsmail Habib Sevük olmak üzere tamamen değişmiştir. Ayrıca derneğin adı İstanbul Fethi Derneği olarak değiştirilmiştir47. Kutlama programında da bazı değişiklikler yapılmıştır. Önceki idare kurullarının programlarında olan yüksek bütçeli işler programdan çıkarılarak, daha düşük bütçeli ve ödenek temininde sı‐
kıntı yaratmayacak işler gündeme alınmıştır. Bunlar; İstanbul’da Fatih ve fetihle alakalı yerlere kitabe veya sütun konulması, ilmi komite tarafından hazırlanmakta olan Fatih ve fetihle ilgili kitapların yayınlanması, fetih pulla‐
rının çıkarılması, Fatih türbesinin kubbesine 1500 mumluk bir ışıldak kon‐
ması şeklinde sıralanmıştır48.
Fakat maliyeti düşük olduğu için programa alınan bu işler için gereken para dahi derneğin kasasında mevcut olmadığından yine zor bir durumla karşı karşıya kalınmıştır. Başkan İsmail Hami Danişmend basına yaptığı açıklamada, hükümetin kutlamalar için vaat ettiği ödeneğin 17 milyondan
41 İFCA, Giden Evrak, S.1877, 19 Ekim 1951.
42 Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, s. 140; İFCA, Giden Evrak, S.1882, 20 Kasım 1951.
43 İFCA, Giden Evrak, S.1901, 20 Ocak 1952; Milliyet, 26 Ocak 1952, No.615, s. 2.
44 İFCA, Giden Evrak, S.1912, 12 Şubat 1952.
45 Tağmat, “İstanbul’un Fethinin 500. Yılı”, s. 55; Orhan Özkırım, “500 üncü Fetih Yılı ve Hazırlıklar”, Milliyet, 4 Nisan 1952, No.684, s. 2.
46 İFCA, Giden Evrak, S.1959, 28 Haziran 1952; Milliyet, 19 Haziran 1952, No:760, s. 1.
47 İFCA, Giden Evrak, S.2055, 12 Aralık 1952; Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, s.140; Milliyet, 19 Haziran 1952, No.760, s.
7.
48 Milliyet, 19 Haziran 1952, No.760, s. 7.
100 bine düştüğünü, o paranın da verilmediğini söyleyerek; “parasız bir şey yapamadıysak kabahat bizim mi?” sözleriyle tepkisini dile getirmiştir49.
Bu sırada bazı çevreler derneğin kuruluşundan beri hiçbir şey yapma‐
dığını, henüz kutlama programının bile hazır olamadığını iddia ederek der‐
neğin faaliyetlerine son verdiği söylentileri yayılmıştır. Dernek başkanı İs‐
mail Hami Danişmend yaptığı açıklamada bu iddiaları yalanlayarak; hü‐
kümet ve ordunun yapacağı kutlama ve tören işleriyle, derneğin üzerine düşen işlerin karıştırılması nedeniyle bu tür iddiaların ortaya atıldığını be‐
lirtmiştir50. Bu tartışmalar arasında İsmail Hami Danişmend 1952 yılının Ekim ayında derneğin başkanlığından ve üyeliğinden sebebini açıklayama‐
yacağını dile getirerek istifa etmiştir51. İsmail Hami Danişmend daha sonra İdare Kurulu başkanlığı görevine tekrar dönmüştür.
Öte yandan dernek yetkilileri ödenek sıkıntısını gidermek için yaptıkları girişimler çerçevesinde Başbakan Adnan Menderes ile görüşerek derneği himaye etmesini sağlamışlardır. Ayrıca Menderes derneğin yüksek hamili‐
ğine de seçilmiştir52. Başbakanla yapılan görüşmeden sonra dernek Merkez Bankasından 20.000 lira çekmiştir53.
İsmail Hami Danişmend 28 Ocak 1953’de İdare Kurulu başkanlığından bir kez daha istifa etmiştir. Bu sefer sadece başkan değil üyeler Prof. Dr.
Süheyl Ünver, Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil, İsmail Habib Sevük, Prof. Dr.
Hıfzı Veldet Velidedeoğlu ve Dr. Recep Ferdi de istifa etmişlerdir. İstifa gerekçesi olarak bazı üyeler sağlık sorunları ve meşguliyetlerini gerekçe gösterirlerken, bazıları ise herhangi bir sebep göstermemişlerdir54.
10 Şubat 1953 tarihinde Bahçekapı 4. Vakıf Han Ticaret ve Sanayi Odası salonunda yapılan olağanüstü kongreden sonra İdare Kurulu Başkanlığı’na Prof. Dr. Abdülhak Kemal Yörük, İkinci Başkanlığa Ercüment Berker, Genel Sekreterliğe Feridun Dirimtekin, Muhasipliğe Zühtü Çubukçuoğlu, Vezne‐
darlığa Prof. Dr. Ziya Cemal Büyükaksoy getirilmiştir55.
Derneğin öncelikli hedefi, içinde bulunduğu ekonomik problemleri çözmeye yönelik olmuştur. Nitekim Veznedar Prof. Dr. Ziya Cemal Büyü‐
kaksoy, derneğin içinde bulunduğu maddi sıkıntıyı aşmak için bir fikir önermiştir. Buna göre, Fatih zamanında yapılmış olan altın madalya esas alınarak bir altın madalya bastırılıp satılması düşünülmüştür. Bununla hem derneğe gelir sağlanacağı, hem de bir fetih hatırası edinileceği düşünülmüş‐
49 Milliyet, 19 Haziran 1952, No.760, s. 7.
50 İsmail Hami Danişmend, “İstanbul Fethi Derneği”, Milliyet, 15 Temmuz 1952, No.782, s. 2.
51 Milliyet, 9 Ekim 1952, No.867, s. 2.
52 İFCA, Giden Evrak, S.2026, 21 Kasım 1952
53 İFCA, Giden Evrak, S.2057, 13 Aralık 1952.
54 Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, s. 141; Milliyet, 29 Ocak 1953, No.979, s. 7.
55 İFCA, 1953-1953 Karar Defteri 1. Toplantı Zabtı, s. 1, 11 Şubat 1953.
tür. Netice olarak bu yönde yapılan girişim karşılık bulmuş, Büyükaksoy bu işi önce Manisa Milletvekili ve Yapı Kredi Bankası Kurucusu Kazım Taşkent ile daha sonra da İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tevfik Rüştü Aras ile görüşerek altınların Merkez Bankası tarafından tedarik edilmesini sağ‐
lamıştır56. 2,5’lik Osmanlı altını ölçüsünde ve ortasında Fatih’in Konstanza di Ferra tarafından yapılan resminin olduğu, etrafında Fatih Sultan Mehmet Han 1453‐1953 yazılı ve 1‐1000 numaraları arasındaki hatıra madalyaları darphanede basılmış ve çeşitli bankalara satılması için dağıtılmıştır57. Bu altınların satışından 400.000 lira gelir elde edilmiştir. Bundan başka, 50.000 adet pirinç rozet, İstanbul’un farklı açılarından çekilmiş 60.000 renkli kart‐
postal ve 12 adet farklı değerlerde pul bastırılarak derneğe gelir temin edil‐
meye çalışılmıştır58. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı da 150.000 lira yardım yapmıştır. Bu paralar kutlama programında derneğin üzerine düşen işleri gerçekleştirmek için harcanmıştır59.
3. Fetih Kutlamaları İçin Yapılan Hazırlıklar a. Bilimsel Yayın Çalışmaları
Derneğin 28 Nisan 1950 tarihli ilk kongresinde 500. yıldönümü kutlama hazırlıkları kapsamında yayımlanacak kitapların hazırlaması amacıyla bi‐
limsel bir komite kurulmuştur60. Komitenin amacı Fatih ve fetihle ilgili ola‐
rak ve fethi izleyen yıllara ait ordu, devlet yönetimi, teşkilat, siyaset, sanat vb. gibi konuları bilimsel şekilde inceleyerek ulaşılan sonuçları yayımla‐
maktır.
Komite, ilk toplantısını 8 Haziran 1950 tarihinde İstanbul Arkeoloji Mü‐
zesinde İdare Kurulu başkanı Aziz Ogan başkanlığında, Dr. Adnan Adıvar, Reşat Ekrem Koçu, Feridun Dirimtekin, Prof. Dr. Süheyl Ünver, Haluk Şeh‐
suvaroğlu, Osman Ergin, Esat Serezli, Halit Göktuğ, Munis Tekinalp, Efda‐
lettin Tekiner, Vladimir Mırmıroğlu ve Rüstem Duyuran’ın katılımıyla ger‐
çekleştirmiştir. Toplantının açılışını yapan Aziz Ogan bu konuda önceki hükümetin (Şemsettin Günaltay Hükümeti) bazı girişimleri olduğunu be‐
lirtmiştir61. Üyeler söz alarak bu işin nasıl yapılabileceği hakkındaki görüş‐
lerini bildirmişlerdir62. Toplantı sonucunda komite başkanlığı oluşturulma‐
56 Ziya Cemal Büyükaksoy, “Sergi Sarayında İstanbul Fethi Derneği Tarafından Tertiplenen Fetih Sergisinin Açılışında Derneğin Fahri Başkanı Prof. Dr. Ziya Cemal Büyükaksoy Tarafından Söylenen Açılış Nutku”, Fatih ve İstanbul, C.1, S.2, İstanbul 1953, s. 149.
57 Ferdi, “İstanbul Fethi Derneği”, s. 140; Yeni İstanbul, 29 Mayıs 1953, No.1267, s. 3; İstanbul Fethi Derneği’nin Faaliyet ve Mesaisi, İstanbul Matbaası, s. 17.
58 İFCA, 1952 Karar Defteri (21. Toplantı Zabtı), 7 Ocak 1952; Faaliyet ve Mesaisi, s. 17; Yeni Sabah,21 Mayıs 1953, No.5093, s. 2.
59 Büyükaksoy, “Açılış Nutku”, s. 149.
60 İFCA, Giden Evrak, S.665, 10 Mayıs 1950.
61 İFCA, İlmi Komite İlk Toplantı Zabtı, s. 1, 08 Haziran 1950.
62 İFCA, İlmi Komite İlk Toplantı Zabtı, s. 1-2, 08 Haziran 1950.
sına karar verilmiştir. Dr. Adnan Adıvar, Osman Ergin ve Esat Serezli ma‐
zeret göstererek başkanlığı kabul etmemişlerdir. Feridun Dirimtekin aday gösterilerek oybirliği ile başkanlığa, Halit Göktuğ başkanvekilliğine, Vladi‐
mir Mırmıroğlu da raportörlüğe seçilmiştir63.
Feridun Dirimtekin, Halit Göktuğ ve Vladimir Mırmıroğlu komitenin üzerinde çalışacağı Fatih’in Şahsiyeti, Fatih, Fatih Dönemi ve Fetih Sonrası ana başlıklarını içeren bir program tasarısı hazırlamışlardır. Komitenin ikin‐
ci toplantı gündemine alınan bu tasarıda eksik görülen konuların belirtilme‐
si, üzerinde mutabık kalınan konuların ise hangi bilim adamlarına havale edilmesi gerektiğinin tespiti istenmiştir64.
Bu çerçevede söz alan Süheyl Ünver, Fatih’in şahsiyeti konusunda ço‐
cukluğu kısmını yazmayı kabul etmiş, ayrıca Fatih’in askerleri hakkında hazırladığı kitabın basılması yönündeki talebi de komite tarafından uygun görülmüştür. Öte yandan Halit Göktuğ Fatih’in askeri şahsiyeti konusunu, Vladimir Mırmıroğlu ise fetihten önceki İstanbul’un iktisadi durumu hak‐
kında çalışabileceklerini belirtmişlerdir. Feridun Dirimtekin, İstanbul’un kara surları konusunu tek başına, deniz surları konusunu ise Rüstem Duyu‐
ranla ortak hazırlayacağını söylemiştir. Vladimir Mırmıroğlu ve Haluk Şeh‐
suvaroğlu’nun Donanma konusunda birlikte çalışmasına, Fatih zamanında İstanbul’a gelen ressam Bellini hakkındaki çalışmanın da Aziz Ogan tara‐
fından yapılmasına karar verilmiştir65. Fatih Bibliyografyasını Üniversite Kütüphane Müdürü Fehmi Karatay,66 Fatih Kanunnamesi konusunu Prof.
Dr. Ömer Lütfi Barkan,67 İstanbul’un fethinden sonra iskân edilmesi ve Fa‐
tih dönemi vakfiyeleri konularının Osman Ergin tarafından hazırlanacağı belirtilmiştir. Fatih dönemi ferman ve diğer belgeleri konusunun Vladimir Mırmıroğlu,68 vergiler ve sarfiyat ile Fatih devri mali ricali konusunun Mehmet Zeki Pakalın ve Fatih devri askeri ricali konusunun Kamil Kepeci‐
oğlu tarafından yazılmasına, Fatih’in hususi hayatı konusu ise tek bir kişiye mal edilemeyecek olduğundan komite üyeleri tarafından incelenerek ano‐
nim olarak yazılmasına karar verilmiştir69.
Programda açıkta kalan konulardan fethin öncesi ve sonrasında Osmanlı yönetim ve teşkilat konusunun Tayyip Gökbilgin,70 Fatih devrinde okçular, nakkaşlar, ressamlar, pehlivanlar konusunun Fazıl Ayanoğlu, Fatih
63 İFCA, İlmi Komite İlk Toplantı Zabtı, s. 2, 08 Haziran 1950.
64 İFCA, İlmi Komite 2. Toplantı Zabtı, s. 1-2, 15 Haziran 1950.
65 İFCA, İlmi Komite 2. Toplantı Zabtı, s. 1-3, 15 Haziran 1950; İFCA, İlmi Komite 4. Toplantı Zabtı, s.1-2, 28 Haziran 1950.
66 İFCA, İlmi Komite 13. Toplantı Zabtı, s. 1, 22 Kasım 1950.
67 İFCA, İlmi Komite 14. Toplantı Zabtı, s. 1, 07 Aralık 1950.
68 İFCA, İlmi Komite 17. Toplantı Zabtı, s. 1, 18 Ocak 1951.
69 İFCA, İlmi Komite 18. Toplantı Zabtı, s. 1, 01 Şubat 1951.
70 İFCA, İlmi Komite 23. Toplantı Zabtı, s. 2, 28 Haziran 1951.
devri ordusuna mensup zevat, tasavvuf teşkilatı, mutasavvıflar ve hayır sahipleri konularının Cemalettin Server,71 edebiyatta Fatih konusunun ise Faruk Akün tarafından yazılması kararlaştırılmıştır72.
Fatih ve fethe dair eser yazımı sadece Türk araştırmacılar tarafından değil aynı zamanda Osmanlı tarihi konusundaki araştırmalarıyla ünlü Al‐
man tarihçi ve dilci Prof. Dr. Franz Babinger’e de bir mektup yazılarak onun çalışmalarından da istifade edilmeye çalışılmıştır. Nitekim Babinger’den;
Türkiye’de ve yurtdışında yayımlanmış Fatih ve fethe ait kıymetli makalele‐
rin konusu, miktarı ve yayımlandıkları yerler hakkında bibliyografya, ken‐
disi tarafından yazılmakta olan iki ciltlik eserin içeriği ve konuları hakkında derneğe bilgi vermesi rica edilmiştir. Aynı toplantıda Semavi Eyice, Fatih ve fethe ait yabancı yayınlarda çıkmış olan eserlerden bir tercüme serisi mey‐
dana getirilmesini, bu kapsamda Prof. Babinger’den tercümenin bu serinin ilk fasikülü olmasını teklif etmiştir. Teklifin kabulüyle tercüme eserler serisi oluşturmak için çalışmalara başlanmıştır73.
İlmi komitenin toplantılarında belirlenen ve yukarıda zikredilen prog‐
ram olduğu gibi kalmamış, çok büyük değişiklikler yapılmıştır. Komitenin diğer toplantılarında üyelerin fikirlerine göre konular eklenmiş veya çıka‐
rılmış, yazarı belirlenen bazı konuların yazarı değişmiş, yazılan eserlerden basılmayanlar olmuş, bazı konularla ilgili çalışacak kimse bulunamadığın‐
dan o konu hakkında bir çalışma yapılamamıştır. Ayrıca ilk toplantılarda yazarların telif ücreti almayacağı konusunda anlaşıldıysa da, 1953 yılına ait İdare Kurulu Karar Defterlerinde yazarlara telif ve redaksiyon ücretleri ödenmesine dair kararlar mevcuttur. Komitenin üç senelik çalışmasının sonunda 1953 yılında yayınlanan eserler şunlardır:
1‐ Fatih ve İstanbul 74 (1. Cilt 1. Sayı) 2‐ Fatih ve İstanbul (2. Cilt 2. Sayı) 3‐ Fatih ve İstanbul (3. Cilt 3‐6. Sayı) 4‐ Fatih ve İstanbul (4. Cilt 7‐12. Sayı)
5‐ Orhan Seyfi Orhon, İstanbul’un Fethi (Şiir) 6‐ Prof. Dr. Süheyl Ünver, Fatih Aşhanesi 7‐ Asaf Halet Çelebi, Divan Şiirinde İstanbul
8‐ Prof. Dr. Süheyl Ünver, İstanbul Kalelerinin Tarih İbareleri 9‐ Samiha Ayverdi, Edebi ve Manevi Dünyası İçinde Fatih
71 İFCA, İlmi Komite 24. Toplantı Zabtı, s. 1, 12 Temmuz 1951.
72 İFCA, İlmi Komite 20. Toplantı Zabtı, s. 1, 24 Aralık 1951.
73 İFCA, İlmi Komite 25. Toplantı Zabtı, s. 1, 2 Ağustos 1951.
74 İstanbul Fethi Derneği tarafından Fatih ve İstanbul adlı bir dergi yayımlanmıştır. 12 sayıyı içeren 4 cilt şeklinde çıkmıştır.
İsmail Habib Sevük, Ahmet Ateş, İsmail Hami Danişmend, Bekir Sıtkı Baykal, Halil İnalcık, Bahattin Ögel, Hikmet Bayur gibi isimlerin fetih, Fatih ve İstanbul ile ilgili makaleleri yayımlanmıştır.
10‐ İsmail Hami Danişmend, İstanbul Fethinin Medeni Kıymeti 11‐ Feridun Dirimtekin, Fetihten Sonra İstanbul
12‐ Feridun Dirimtekin, Fetihten Evvel Marmara Surları 13‐ Cahit Okurer, Büyük Fetih
14‐ Eşref Şefik, Tarihi Türk Güreşleri
15‐ Nicolo Barbaro, Konstantiniye Muhasarası Ruznamesi(Tercüme) 16‐ Ekrem Hakkı Ayverdi, Fatih Devri Mimarisi
17‐ İsmail Hakkı Baykal, Enderun Mektebi Tarihi 18‐ İbrahim Hakkı Konyalı, Azadlı Sinan
19‐ Prof. Dr. Süheyl Ünver, İstanbul’da Sahabe Kabirleri
20‐ Prof. Dr. Süheyl Ünver, Fatih Devri Hamlelerine Umumi Nazar 21‐ Ekrem Hakkı Ayverdi, Fatih Devri Mimari Eserleri
22‐ Ekrem Hakkı Ayverdi, Fatih Devri Hattatları ve Hat Sanatı 23‐ Prof. Dr. Süheyl Ünver, Edirne’de Fatih’in Cihannüma Kasrı 24‐ Dr. Bedii N. Şehsuvaroğlu, İstanbul’da 500 Yıllık Sağlık Hayatımız 25‐ İsmail Hami Danişmend, Fatih’in Hayatı ve Fetih Takvimi
26‐ İsmail Hami Danişmend, Fethin Medeni Kıymeti, (Fransızca ve İngi‐
lizce)
27‐ Feridun Dirimtekin, Fetihten Sonra İstanbul.( Fransızca ve İngilizce)75. b. Fatih Anıtı Meselesi
Dernek tüzüğüne göre Fatih Sultan Mehmet adına bir anıt yapılması derneğin amaçları arasındadır. İdare Kurulu bununla ilgili çalışmalara 1950 yılının Mart ayında başlamıştır. Önce anıtın yapılacağı yerin tespiti konusu üzerinde durulmuştur. Bununla ilgili olarak Şehircilik uzmanı Prof. Prost, Belediye İmar Müşaviri Hüsnü Keseroğlu, İmar Karma Komisyonu Başkanı Feridun Dirimtekin, Prof. Dr. Süheyl Ünver, Heykeltraş Nejat Sirel ve Yük‐
sek Mimar Vasfi Egeli 3 Nisan 1950 günü Fatih anıtının nereye dikileceği konusunu görüşmek üzere İstanbul Arkeoloji Müzelerindeki toplantıya davet edilmişlerdir76. Yapılan toplantı sonucu bu heyet İstanbul’u gezmiş ve bir rapor hazırlamıştır. Raporda, Ayasofya ve Sultanahmet arasındaki alana büyük bir anıt yapılmasının uygun olmayacağı belirtilmiştir. Saraçhane başındaki meydanın ise yeni açılan yolların kesişim noktasında olması ve Fatih Camii ile türbesine de yakınlığı bakımından anıt için en uygun yer olduğu bildirilmiştir77.
Bu rapordan sonra İdare Kurulu kesin karar vermeden önce Prof. Bel‐
ling, Prof. Bonatz, Prof. Emin Onat, Prof. Ölsner, Prof. Arif Hikmet Holtay,
75 Faaliyet ve Mesaisi, s. 11-12; Cumhuriyet, 27 Mayıs 1953, No.10355, s. 8.
76 İFCA, Giden Evrak, S.161, 29 Mart 1950.
77 İFCA, Giden Evrak, S.408, 12 Nisan 1950.
Prof. Sedat Hakkı Eldem,78 Prof. Hulki Eren, Prof. Salih Murat Uzdilek ve Prof. Mustafa İnan’a; bu konudaki bilgi ve tecrübelerinden yararlanmak için görüşlerinin istendiği bir yazı göndermiştir79. Buna rağmen anıtın yeri ko‐
nusunda kesin bir karar verilememiştir.
1950 yılının Haziran ayına gelindiğinde yapılması planlanan Fatih anı‐
tının yerini tespit etmek üzere katılımcılarını derneğin belirlediği bir anket başlatılmış ve Güzel Sanatlar Komitesine bağlı olarak Anıt ve Heykel Kolu kurulmuştur80. Anket hakkında ikinci başkan İzzet Akosman’ın ve başkan Aziz Ogan’ın verdiği demece göre anıtın yeri Saraçhanebaşı olarak belir‐
lenmiştir81.
Anıt ve Heykel Kolu ilk toplantısını İstanbul Arkeoloji Müzelerinde yapmıştır. Bu toplantıya Yüksek Mühendisler Hüsnü Keseroğlu, Ragıp Devres, Yüksek Mimarlar Ertuğrul Eğilmez, Hasan Rıza Ergezen, Fikret Yücel, Heykeltıraşlar Nejat Sirel, Zühtü Müridoğlu, Nusret Suman, Kenan Yontunç, Reha Arıcan, Ratıp Acudoğu, Turgut Pura ve Hüseyin Anka Öz‐
kan katılmışlardır. Burada bir başkanlık divanı oluşturulmasına da karar verilmiş, yapılan seçim sonucunda kol başkanlığına Nejat Sirel, başkanve‐
killiklerine Ragıp Acudoğu ve Ertuğrul Eğilmez, raportörlüğe de Nusret Suman getirilmiştir82.
Kolun ikinci toplantısında “büyük fetih hadiselerini, o devri ve kahramanla‐
rını yaşatacak, fatih figürünü içeren bir anıtın meydana getirilmesi” kararı oybir‐
liği ile verilmiştir. Devamında anıtın kim tarafından tasarlanacağı tartışma‐
ya açılmıştır. Ertuğrul Eğilmez’in anıtı yapacak kişi veya kişilerin (yerli veya yabancı) nasıl seçileceğini sorması üzerine söz alan Ekrem Hakkı Ayverdi;
“balyozla kırılmış bir taş parçası dahi olsa bir Türk sanatkârı tarafından yapılacak eserin tercih edilmesi gerekir” diyerek fikrini beyan etmiştir. Diğer üyelerin de bu yönde görüş bildirmeleri sonucunda; “500 sene evvelki bir hatıraya yabancı imzası koydurmamak ve bugünkü Türk sanatının gelecek nesiller için bir aşama oluşturacak milli bir sanat eseri yaratmak amacıyla uluslararası bir yarışma açıl‐
maması ve yabancı bir sanatçıya sipariş verilmemesi” şeklinde bir karar daha alınmıştır. Anıtı yapacak kişi veya kişilerin nasıl seçileceği konusundaki tartışmalardan sonra, Türk heykeltıraşlar arasında yapılacak bir fikir (taslak) yarışmasından sonra seçilecek proje üzerinde kolektif bir çalışma ile anıtın meydana getirilmesine oyçokluğu ile karar verilmiştir83.
78 İFCA, Giden Evrak, S.559-564, 18 Nisan 1950.
79 İFCA, Giden Evrak, S.618-620, 19 Nisan 1950.
80 İFCA, Giden Evrak, S.1574, 21 Haziran 1950; İFCA, Giden Evrak, S.1577, 28 Haziran 1950.
81 Tağmat, “İstanbul’un Fethinin 500. Yılı”, s. 54; Milliyet, 10 Temmuz 1950, No.69, s.2; Milliyet, 20 Temmuz 1950, No.79, s. 2.
82 İFCA, Anıt ve Heykel Kolu 1. Toplantı Zabtı, s. 1, 28 Haziran 1950.
83 İFCA, Anıt ve Heykel Kolu 2. Toplantı Zabtı, s. 1-5, 5 Temmuz 1950.
Anıt ve Heykel Kolunda alınan bu kararlar onaylanması için İdare Ku‐
rulu gündemine geldiğinde kararlardan sadece ilki kabul edilmiş, diğer kararlar reddedilerek uluslararası bir yarışma açılacağı Anıt ve Heykel Ko‐
luna bildirilmiştir. Bunun üzerine Ekrem Hakkı Ayverdi; “heykel ya hiç ya‐
pılmaz, yapılırsa da mutlaka Türk bir sanatkar tarafından yapılması gerekir” şek‐
lindeki düşüncesini ifade etmiş, heykeltıraşlar da bu görüşe katıldıklarını belirtmişlerdir. Yüksek Mimarlar Ertuğrul Eğilmez ve Hasan Rıza Ergezen uluslararası yarışma yapılmasından yana görüş beyan etmişlerdir. Ayver‐
di’nin görüşü, iki muhalif oya karşı oyçokluğu ile kabul edilerek İdare Ku‐
ruluna bildirilmiştir. Aynı zamanda İdare Kurulu ile ortaya çıkan bu keskin görüş ayrılığı nedeniyle kolun çalışmaya devam edip etmeyeceğinin de karara bağlanması istenmiştir84.
İdare Kurulu bu kararı da kabul etmemiştir. Bunun üzerine Anıt ve Heykel Kolu 3. birleşiminden sonra keskin görüş ayrılıkları nedeniyle ça‐
lışmalarına son vermiş, Fatih anıtı için yapılacak çalışmalar İdare Kurulu tarafından yürütülmeye başlanmıştır.
1950 yılının Eylül ayında İdare Kurulu tarafından Güzel Sanatlar Aka‐
demisine Fatih anıtı hakkında bir yazı yazılarak; “bir abide veya heykel dikil‐
mesi konusunda projesinin ve imalinin hangi yollardan geçilerek yapılacağı, jüri için yerli sanatkarlar veya uluslararası bir yarışma açıldığı taktirde mutad usüllerin neler olduğunun” derneğe bildirilmesi istenmiştir85.
Bu sırada Haziran ayında başlatılan anket sonuçlarına göre Saraçhane başındaki meydan Fatih Anıtının yapılacağı yer olarak seçilmiştir.86 Düzen‐
lenecek yarışma için şartname hazırlanmış, 2 Nisan 1951 tarihli İdare Kuru‐
lu toplantısında onaylanmıştır.87 Şartnameye göre tam anlamıyla bir ulusla‐
rarası yarışma fikrinden vazgeçilmiş, sadece belirlenen 14 yabancı heykeltı‐
raşın katılabileceği, Türk sanatçılar için herhangi bir sınırlamanın olmadığı bir yarışma planı yapılmıştır. Yapılacak anıtın yeri Fatih ilçesinde Saraçhane başındaki meydan olarak belirlenmiştir. Heykel ve heykel grupları ile ge‐
rekli rölyefler ve yazıların hazırlanması ve bunların yerlerine dikilmesi, meydanın düzenlenmesi işleri için toplam 1 milyon lira masraf öngörül‐
müştür88.
Fakat Fatih Anıtı’nın yapılması işi Aziz Ogan başkanlığındaki İdare Ku‐
rulunun 1951’deki ilk istifa kararının ardından Fahrettin Kerim Gökay ile
84 İFCA, Anıt ve Heykel Kolu 3. Toplantı Zabtı, s. 1, 19 Temmuz 1950.
85 İFCA, Giden Evrak, S.1629, 1 Eylül 1950.
86 İFCA, Giden Evrak, S.1683, 28 Kasım 1950.
87 İFCA, Giden Evrak, S.1801, 7 Nisan 1951.
88 Fatih Anıtı Proje Müsabakası, İFCA, s. 1-7.
yapılan görüşme sonucu maddi yetersizlikler gerekçe gösterilerek iptal edilmiştir89.
c. Fetihle İlgili Yerlere Konulan Sütun ve Kitabeler
500. yıl kutlamaları kapsamında dernek üyelerinden Prof. Dr. Ziya Ce‐
mal Büyükaksoy’un önerisiyle, İstanbul’da fetih sırasında ve müteakip gün‐
lerde önemli olayların yaşandığı yerlere konulması için mermer kitabe veya sütunlar yaptırılmıştır. Bunlar;
1‐ Edirnekapı Kitabesi: Edirne Kapısı ile Tekfur Sarayı arasındaki gedi‐
ğe konulmuştur. Üzerinde; “Biz sana bir fethi mübin açtık. Hicretin 20 Cemazi‐
ye’l‐evvel 857 ve Miladın 29 Mayıs 1453 Salı sabahı açılan bu gedikten Fatih’in ordusu İstanbul’a girmiştir” yazmaktadır.
2‐ Topkapı Kitabesi: Üzerinde; “İstanbul herhalde fethedilecektir. Onu fet‐
hedecek emir ne mutlu emir ve o askerler ne mutlu askerlerdir. Hicretin 20 Cemazi‐
ye’l‐evvel 857 ve Miladın 29 Mayıs 1453 Salı sabahı açılan bu gedikten Türk Ordu‐
su İstanbul’a girmiştir” yazmaktadır.
3‐Büyükada Sütunu: Büyükada’da meydana dikilmiştir. Üzerinde;
“Büyükada kalesi İstanbul fethinden evvel Kaptanı Derya Baltaoğlu Süleyman Bey tarafından fethedilmiştir” yazmaktadır.
4‐ Galata Kitabesi: Galata Kulesinin duvarına konmuştur. Üzerinde;
“Miladın 29 Mayıs 1453 Salı günü Cenevizlilerin Galata kolonisi anahtarlarını Fatih Sultan Mehmet’e takdim etmiş ve Galata’nın teslimi 1 Haziran Cuma günü tamamlanmıştır” yazmaktadır.
5‐ Haliç’in Kasımpaşa Deresi Sütunu: İskele Meydanında dört yol ağ‐
zına dikilmiştir. Üzerinde; “Fatih’in karadan geçirdiği gemiler, Hicretin 11‐12 Rebiü’l‐ahir 857 ve Miladın 21‐22 Nisan 1453 Cumartesi‐Pazar gecesi bu civardan denize indirilmiştir” yazmaktadır.
6‐Akşemsettin Kitabesi: Eyüp Camiinin şadırvan avlusu duvarının dış yüzüne konmuştur. Üzerinde; “İstanbul’un manevi fatihi Ak Şemsettin Meh‐
med 784 sene sonra burada Ebu Eyüb’ül‐Ensari’nin kabrini keşfetmiş olup kendisi Göynük’te meftundur. Vefatı 15.1.1459” yazmaktadır.
7‐ Cibali Kitabesi: Cibali surları üzerine konmuştur. Üzerinde; “Hicretin 20 Cemaziy’el‐evvel 857 ve miladın 29 Mayıs 1453 Salı günü Bursa subaşısı Cebe Ali bey buradaki sur kapısını kırdırıp içeri girdiğinden halk bu civara Cibali demiş‐
tir” yazmaktadır.
8‐ Beyazıt Sütunu: İstanbul Üniversitesi bahçesine konmuştur. Üzerin‐
de; “Fatih Sultan Mehmet ilk sarayını bu sahada yaptırmıştır” yazmaktadır.
89 İFCA, Giden Evrak, S.1856, 23 Temmuz 1951.
9‐ Halıcıoğlu Kitabesi: Üzerinde; “23 Nisan 1453 Pazartesi günü seferi köprü Fatih tarafından bu civarda kurulmuştur” yazmaktadır.
10‐Balat Kitabesi: Balatta surun bir kulesine konulmuştur. Üzerinde;
“23 Nisan 1453 Pazartesi günü seferi köprü Fatih tarafından bu civarda kurdurul‐
muştur” yazmaktadır90.
11‐ Ayasofya Kitabesi: Bu kitabe 1953 yılında Ayasofya Müzesi’ne ko‐
nulamamıştır. 2010 yılında Ayasofya Müzesi Müdürü Prof. Dr. Haluk Dur‐
sun tarafından 28 Mayıs 2010 tarihinde cemiyet merkezinden alınarak Aya‐
sofya Müzesi’nin padişah türbeleri kısmında kalan duvara konmuştur. Üze‐
rinde; “Fatih Sultan Mehmed, fethi müteakib buraya gelerek Ayasofya’yı camiye tahvil etmiştir (1453)” yazmaktadır91.
12‐ Uluabad Kitabesi: İstanbulʹun fethinde sancağı surlara ilk diken şe‐
hit Uluabadʹlı Hasan adına Uluabad köyünde dikilmiştir.
Kitabe ve sütunların yaptırılıp yerlerine konulması için dernek tarafın‐
dan 13.582 lira harcanmıştır92. d. Tamir İşleri
Dernek, kendi görev ve amaçları haricinde bütçesinin elverdiği ölçüde programında tamir işlerine de yer vermiştir. Uzun zamandır harap halde bulunan Fatih Külliyesi içindeki Fatih’in hanımı Gülbahar Sultanın türbesi‐
nin tamiri ve çevre düzenlemesi yaptırılmış, bu iş için 11.436 lira harcanmış‐
tır. Aynı şekilde atıl vaziyette bulunan Gazi Osman Paşa türbesi de 1.470 lira harcanarak tamir edilmiştir. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı tarafından üstlenilen Fatih türbesinin içinin temizlenip düzenlenmesi ve gümüş şebe‐
kesi ile avizesinin temizlenip yerine konması işleri derneğe mensup bayan‐
lar tarafından yapılmıştır93.
İstanbul’un çeşitli yerlerinde bulunan Fatih devri büyüklerinin türbe ve mezarlarının onarımı için Milli Eğitim Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlü‐
ğü, İstanbul Belediyesi ve İstanbul Fethi Derneği arasında iş bölümü yapıl‐
mıştır. Derneğin payına düşen 29 kabir ve türbede tamir, çevre düzenleme‐
si, yıkılan taşların düzeltilmesi, kitabesiz olanlara kitabe konulması ve genel görünüşlerinin düzenlenmesi için 8675 lira 63 kuruş harcanmıştır94.
90 Faaliyet ve Mesaisi, s. 13-14.
91 İFCA, Faaliyet Raporu (1 Nisan 2010-31 Mart 2012), s. 2; 7 Mayıs 2018’de cemiyetin Çarşıkapı’daki merkezinde Genel Sekreter Dr. İ. Aydın Yüksel ve İdare Müdürü Gülcan Aren ile yapılan röportajdan.
92 Faaliyet ve Mesaisi, s. 13-14.
93 Faaliyet ve Mesaisi, s. 14-16; Milliyet, 12 Ağustos 1952, No.814, s. 1; Fahri Nevruzoğlu, “Fatihin Türbesinde”, Milliyet, 13 Ağustos 1952, No.815, s. 3.
94 Faaliyet ve Mesaisi, s. 14-16.