• Sonuç bulunamadı

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı"

Copied!
22
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ISSN: 1309 4173 (Online) 1309 - 4688 (Print)

Volume 7 Issue 1, A Tribute to Prof. Dr. İbrahim GÜLER, p. 153-174, March 2015

JHS

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

Muslim Demographic Structure of Çorum According to 1844 Dated Census Registry of Çorum

Kamil ÖZDEMİR Doktora Öğrencisi Yrd. Doç. Dr. Salih AKYEL

Gazi Üniversitesi - Ankara

Öz: Osmanlı Arşivi “Çorum Şehrinin Müslim Nüfus Defteri’ incelenerek hazırlanan bu çalışma Çorum şehrinin 1844 tarihli Müslüman nüfus yapısını inceleyerek, erkek nüfusu 5.000’i geçen şehirde takribi olarak 10.000’in üzerinde Müslümanın yaşadığını ve 20 yaş ve altı nüfusun toplam Müslüman nüfusun %45’ine tekabül ettiğini tespit etmektedir.

Keywords: Ottoman Empire, Çorum, Anatolia, Census

Abstract: Relying on the “Muslim Census Registry of Çorum” from the Ottoman archives, this study examines the Muslim democratic structure of Çorum in 1844 and presents that with over 5,000 males in the population, the total Muslim population of the city was over 10,000 and approximately 45 % of this population was under the age of 20.

Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Çorum Nüfus Defteri, Anadolu, Nüfus Sayımı

Giriş

Bütün devletler, iktisadî ve beşerî güç varlıklarını tespit etmek için bilinen en eski çağlardan itibaren tahrirler yapmışlardır.1 Sözlükte yazma, kaydetme, deftere geçirme anlamına gelmekte olan tahrir sanayi öncesi tarım toplumlarına ait bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır. Osmanlı maliye sisteminde kullanıldığı anlamı ile tahrir vergileri ve bu vergileri verenlerin isimlerini tespit etmek amacı ile değişik dönemlerde ve farklı şehirlerde gerçekleştirilen sayımları ve bu sayımların kaydedildiği defterleri ifade etmektedir. Osmanlı Devleti de ilk tahririn ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmese de eldeki verilere göre 14.

yüzyıldan itibaren fethedilen veya ilhak edilen bölgelerin bütün iktisadî ve beşerî güç unsurlarını tespit etmek, bu yolla asker ve vergi almak amacıyla kayıtlar tutulduğu bilinmektedir.2 Muhtevası ve amacı itibariyle mufassal, evkaf ve icmal defterleri, tahrir yıllarına göre defter-i köhne, defter-i atik ve defter-i cedid olarak tasnif edilen klâsik tahrir defterleri, tahriri yapılan sancağın hane itibariyle nüfuslarını, nüfusun mahalle, köy ve cemaatlere dağılımını, şehir ve köylerin bütün gelirlerini, vakıfların hudutlarını, gelirlerini ve

1 Süleyman Demirci-Kartal Kazım, “1833/34 (H. 1249) Tarihli Kayseri Sancağı, Karahisar-i Develi (Yeşilhisar) ve Talas Kazası Müslim Nüfus Defteri İncelemesi”, History Studies, Volume 6, Issue 4, 2014, s. 1-2.

2 Mehmet Öz, “Tahrir”, TDVİA, C. 39, İstanbul, 2010, s. 425-426.; Mehmet Öz, "Tahrir Defterlerinin Osmanlı Tarihi Araştırmalarında Kullanılması Hakkında Bazı Düşünceler", Vakıflar Dergisi, S. XXII, Ankara, 1991, 430;

Mehmet Öz, "Tahrir Defterlerindeki Sayısal Veriler", Osmanlılarda Bilgi ve İstatistik, ed. H. İnalcık- Ş. Pamuk, DİE Yayını, Ankara, 2000, s.1.

(2)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 154

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

amaçlarını bütün teferruatıyla ihtiva ederdi. Mufassal, icmal ve evkaf defterlerindeki bilgilerin bazen birbirlerini tamamladıkları da bilinmektedir.3

Osmanlı Devleti'nde ilki fetihten hemen sonra olmak üzere çeşitli dönemlerde ve sebeplerle olmak üzere tahrir yapılırdı. Bazı kaynaklarda otuz yılda bir yapıldığı söylenmesine karşın aslında tahrirlerin yapılması ile ilgili net rakamlar vermek zordur. Bazen yeni fethedilen yerde yapılan tahrir aynı bölgede birkaç yıl sonra tekrarlandığı gibi padişah değişimlerinden sonra da yapıldığı bilinmektedir. Dolayısı ile tahrirler bazen on yıllık ara ile yapıldığı gibi bazen de yirmi beş-otuz beş yıllık aralarla yapılırdı. Buradan tahrirlerin sancağın durumuna göre merkezi hükümetin gerek gördüğü zamanlarda yapıldığını söylemek daha doğru olacaktır.4

Osmanlıda tahrir, tımar sistemi ile doğrudan bağlantılı olarak sistemin güzel işleyebilmesi adına salyanesiz eyalet ve sancaklarda uygulanmıştır. Tımar rejiminin sağlıklı yönetimi sağlıklı bir ekonomiyi ve askeri teşkilatlanmayı da beraberinde getirmektedir. 16. yüzyılın son çeyreğine kadar muntazam aralıklarla yaptırılmış olan arazi tahrirleri, tımar rejiminin önemini kaybetmesi üzerine yeni veya yeniden fethedilen yerler müstesna olmak üzere terkedilmeye başlandı.5 Sancak birimleri esas alınarak düzenlenmiş olan tapu tahrirleri Osmanlı iktisat tarihi açısından önemlidir. Zira yapılan bu tahrir çalışmalarına göre dirlik dağıtımı yapılırdı. Tapu tahrir olarak da geçen bu yazım işlemleri ile ülkenin arazi durumu, gelir kaynakları, üretimler, başlıca ürünler, yıllık ortalamalar, kazanç durumları, vergi çeşitleri, vergilendirme sistemi, vergiden muaf olanlar, vakıflar, mülkler, demografik bilgiler ve uygulanan kanunlar hakkında bilgi edinilebilmektedir.6

İlyazıcı, defter emini, muharrir-i memalik gibi isimler de verilen tahrir emini başkanlığındaki tahrir heyeti, vergi mükellefi reayayı kaydederken eski kayıtlar ile karşılaştırma yaparak verileri güncellerdi. İki tahrir arasında geçen sürede ölenler silinirken buluğ çağına girenler deftere eklenirdi. Ayrıca kişilerin medeni hallerinde ve fiziki yapılarında meydana gelen değişimler de kayıt altına alınırdı. Şehir ve kasabalar ile bunlara bağlı mahallelerin kayıt altına alındığı tahrir defterlerinde, bu mahallerde yaşayan erkek nüfusun adları, baba adları, meslekleri ve medeni halleri yazılırdı. Gayrimüslimler kaydedilirken hane ayrımına göre kayıt altına alınırdı.7

16. yüzyıl sonlarında meydana gelen iki cepheli savaşlar ve içeride meydana gelen Celali isyanları ülkede bir karmaşaya yol açtı. Bu karmaşa sonucunda tımar sahiplerinin kötü duruma düşmesi ve toprağını eken köylünün toprağını terk etmesi gibi nedenlerle tımar sisteminin önemini kaybetmeye başlaması üzerine 16. yüzyılın sonundan itibaren klasik tahrir usulü terkedildi ve klâsik tahrir defterindeki her husus için ayrı ayrı olmak üzere Cizye için Cizye Muhasebe Defterleri, tımar için Tımar Yoklama Defterleri, avarız için de Avârız Defterleri

3 Mustafa Öztürk, “1844 Tarihli Halep Nüfus Defterine Göre Urfa’da Gayr-i Müslim Nüfus ve Sanatları”, Harran Üniversitesi Halk Kültüründe İktisat ve Ticaret Uluslararası Sempozyumu, Şanlıurfa, 28-30 Nisan 2012, s. 2.; Öz,

“Tahrir”, s. 426. Geniş bilgi için bkz: Öz, "Tahrir Defterlerinin...", s. 431-433.

4 Öz, “Tahrir”, s. 426.

5 Ömer Lütfi Barkan, Enver Meriçli, Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri, Ankara, 1988, s. 92.; Ömer Lütfi Barkan, "Tımar", İA., C. XII/I., İstanbul, 1979, s. 289.; Öz, “Tahrir”, s. 426.; Öz, "Tahrir Defterlerinin...", s. 430.

6 Erhan Afyoncu, "Osmanlı Devletinde Tahrir Sistemi", Osmanlı, C.6, Ankara, 1999, s. 311-312., Mehtap Özdeğer,

“Osmanlı İmparatorluğu’nda Miri Arazi Rejimi ve Tahrir Geleneği”, Manas Journal of Social Studies (Kırgızistan- Türkiye Manas Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi), C. 3, sayı. 5, 2003, s. 5-10.

7 Öz, “Tahrir”, s. 427. Afyoncu, agm, s.313.

(3)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 155 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

tutulmaya başlandı. 17. yüzyılın ilerleyen dönemlerinde yapılan avarız ve cizye tahrirlerinin neticesinde mufassal ve icmal defterleri tertip edildi.8

Bu usul 19. yüzyıla kadar sürdü ve Tanzimat ıslahatları çerçevesinde bu alanda da yenilikler yapıldı.9 19. yüzyıl başlarında yeni bir vergi, askerlik ve yönetim düzeni ihtiyacı içerisine giren devlet, bu ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeni bir sayım sistemini de devreye soktu. Bu amaçla 1831 yılında ülke genelinde ilk defa genel nüfus sayımı yapıldı.10 Osmanlı Devleti'nde toprak yazımı vesilesi olmadan yapılan bir sayım olarak kabul edilen 1831 nüfus sayımları bir takım eksikliklere rağmen ülke çapında yaşayan Müslim-Gayrimüslim nüfusun ortaya çıkmasında önemli rol oynadı.11

Bu sayımlarla her hanede çalışabilir durumdaki erkek nüfusun tespiti, mesleği, yıllık kazancı ve vermekle yükümlü olduğu vergi miktarı ve hastalık durumları tespit edildi.12 1831 yılında sayım sonuçlarını değerlendirmek amacıyla Ceride Nezareti kuruldu. Bu sayımlarda yalnız erkek nüfus sayılmış ve din esasına dayalı olarak kabaca etnik özellikleri ile iş-güç durumları belirlenmiştir. Zamanın şartları gereği bu sayım kısa sürede bitirilemeyip uzun yıllar almış ve tedricî bir surette yapılmıştır.13

1831 sayımlarından sonra 1844 yılında, 1834-1835 yıllarında kurulan Asakir-i Mansure-i Muhammediye ismiyle kurulan orduya asker olarak alınabileceklerin tespiti için bir sayım daha yapıldı. Bir önceki sayımdan çıkarılan derslerle daha profesyonel hazırlanılmasına rağmen bu sayımda birçok nedenden dolayı istenilen başarı elde edilemedi.14

1844 sayımlarından sonra birkaç sayıma daha girişildi ise de bunlar da ya hiç yapılamadı ya da tamamlanamadı. 1881 yılında çıkarılan nüfus nizamnamesine göre 1882-1883 yılında yapılan ve kadınların da sayılmaya başlandığı nüfus sayımlarına kadar geçen süre içinde yalnız erkek nüfusun sayılmış olması net bir nüfus sayısına ulaşmamızı engellemektedir. Fakat her ne kadar 1882 nüfus sayımlarında kadınlar sayılmış olsalar da yine asıl amaç askerliğe elverişli Müslüman erkek nüfusun saptanması oldu.15

8 Öz, “Tahrir”, s. 428-429., Tahrir usulündeki değişim için bkz.: Mustafa Öztürk, “1616 Tarihli Halep Avârız-Hâne Defteri”, Ankara Üniversitesi OTAM, S. 8, Ankara, 1999, s. 249-293; Öz, "Tahrir Defterlerinin...", s. 430-431.

9 Geniş bilgi için bkz: Hacı Veli Aydın, "Timar Sisteminin Kaldırılması Süreci ve Bazı Değerlendirmeler", Ankara Üniversitesi OTAM, S.12, Ankara, 2001, s.75 vd.

10 Enver Ziya Karal ve Kemal Karpat, ilk nüfus sayımının Tarih-i Lütfi’ye dayandırarak 1826 yılında yeniçeri ocağının kaldırılmasından sonra 1828-1829 yılında yapıldığına dikkat çekmektedirler. Ancak bu sayımda bütün kazaların nüfusunun sayılmadığını dile getirmektedirler. Enver Ziya Karal, yeni bir bilgiye ulaşasıya kadar ilk genel sayım 1831 yılında yapılan nüfus sayımıdır demektedir. Ayrıca Kemal Karpat da 1831 nüfus sayımının ilk sayım olarak nitelendirilmesini tartışmaya açarak, daha önceki yıllarda vergi toplamak için yapılanların da bir nüfus sayımı olabileceğini vurgulamaktadır. Ayrıntılar için bkz: Enver Ziya Karal, Osmanlı İmparatorluğunda İlk Nüfus Sayımı 1831, T.C. Başvekalet İstatistik Umum Müdürlüğü, Ankara, 1943, s. 8-12; Kemal Karpat, Osmanlı Nüfus (1830-1914) Demografik ve Sosyal Özellikleri, çev: Bahar Tırnakçı, Ed. Neval Akbıyık, Timaş Yayınları, İstanbul, 2010, s. 62-67.

11 Süleyman Demirci -Kartal Kazım, “Osmanlı Nüfus Defterlerinin Tarih Yazımındaki Yeri: 1835 Tarihli Trabzon Vilayeti Maçuka/Maçka Kazası Müslim Nüfus Defteri Örneği”, History Studies, Volume 6, Issue 3, 2014, s. 122;

Turan Gökçe, “1830 Genel Nüfus Sayımı Sonuçlarına Göre Denizli Şehri Nüfusu Hakkında Bir Değerlendirme”, Türk İdare Dergisi, S. VI, 1994, s. 170.

12 Hava Selçuk, “Niğde'de İlk Nüfus Sayımı (23 Şevval 1246/6Nisan 1831)”, JASSS, Volume 6. Issue 2, February 2013, s.1267; Mehmet Ak, “Teke Sancağında 1831 Sayımına Göre Nüfus ve Yerleşme”, History Studies, Volume 6, Issue 3, 2014, s. 20.

13 Barış Taş-İlker Yiğit, “Tanzimat’tan Cumhuriyet’e Beyşehir Kazasında Nüfus”, Atatürk Araştırmaları Merkezi Dergisi(ATAM), C. XXIX, S. 8, Ankara, 2011 s. 494-496.; Karal, age., s. 8-12.

14 Demirci-Kartal, "Osmanlı Nüfus...", s. 122.

15 Hasan Yüksel, "Osmanlı'da Modern Anlamda Yapılan İlk Nüfus Sayımına Göre Divriği'nin Demografik Yapısı", Nüfusbilim Dergisi/Turkish Journal of Population Studies, 28-29,Ankara, 2006-07, s. 73-75; Zehra Topal, 1840

(4)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 156

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

1882 sayımlarından sonra Osmanlı ülkesinde 1885, 1907 ve 1915 yıllarında yapılan sayımlarla nüfus tespiti yapılmaya çalışıldı. 1882 yılından itibaren yapılan sayımların nispeten eski dönem sayımlarına göre daha başarılı oldukları söylenebilir.16

Araştırmamıza konu olan Çorum nüfus defterleri de 1844 tarihli olup sayım işlemi 1851 tarihine kadar sürmüştür. Bu sayımların Asakir-i Mansure-i Muhammediye ordusuna asker alımında kullanılmak üzere yapıldığını daha önce söylemiştik. Çorum sancağın toplam 47 nüfus defteri vardır. Araştırmamıza kaynak teşkil eden ve Çorum mahallelerinin nüfusunu içeren 1924 numaralı nüfus defteri 1260 H.(1844 M.) tarihli olup 137 varaktır. Defterin en başında “Mahalle-i İsa Halife” ifadesi bulunmaktadır.

A. Defterin Tertip Şekli

İncelemeye konu olan 1844 tarih ve 1924 numaralı defter, fiziki görünüşü olarak 30x86 cm boyutunda ve ciltli olup ebrusuzdur. 1924 numaralı defterdeki kayıtlara göre sayım yapılırken sadece şehrin mahallelerinde yaşayan Müslüman erkek nüfusun kayda geçirildiği anlaşılmaktadır. Kayıt işlemi yapılırken genellikle kaydedilen kişinin önce fizikî özellikleri örneğin boyu, sakalı ve bıyığının rengi daha sonra baba adı ve varsa kendisine izafe edilen lakabı, bazen mesleği ve mutlaka bulunduğu yaşı yazılarak işlem tamamlanmaktadır. Ancak mahallelerde nüfus kayıt altına alınırken başlangıçta şahıs numarası ve hane numaraları verilmediği, yine idarî fonksiyonu ve dinî nüfusu itibari ile ilk önce imam ve yakınlarının, bunu takiben müderris, şeyh ve muhtar gibi mahallenin diğer önde gelenleri ile birlikte diğer mahallelilerin yazıldığı görülmektedir. Bunun yanında bütün mahallelerin nüfus sayımı yapıldıktan sonra defterin sonunda sancakta kaç hane, kaç genç, kaç yaşlı ve kaç orta yaşlının bulunduğunu tespit etmek amacıyla bir toplama işlemi yapıldığını da görmekteyiz.

B. 19. Yüzyılın İlk Yarısında Çorum Şehrinin Mahalleleri

Şehirleri fiziki olarak meydana getiren birimlerin başında mahalleler gelir. Osmanlı şehirlerinde sosyal ve iktisadi dayanışmanın temelleri mahallelerden oluşmuştur. Türkler İslamiyet’i kabul ettikten sonra şehir anlayışını temsil eden cami, pazar ve hamamı, Orta Asya şehircilik anlayışını temsil eden iç kale, şehristan ve rabad ile kaynaştırmışlardır.17

Osmanlı döneminde mahalle sosyal ve fiziki bir birimdir. Aynı mahallede yaşayanlar birbirlerine karşı sorumlu olup sosyal bir dayanışma içindedirler. Mahalle sakinleri yaşadıkları mahalle ile ilgili alınacak kararlarda etkin rol oynadıkları gibi suçluların tespiti ve cezalandırılması, alınacak vergilerin tespiti, görevli olan kişilerin kontrolleri, gerektiğinde bu kişilerin görevlerinden alınması, ihtiyaç duyulan hizmetlerin yerine getirilmesi şeklinde pek çok konuda kendilerine tanınmış olan haklarını kullanmışlardır.18

Osmanlı kentlerinin genelde beş ile yüz arasında ailenin yaşadığı mahallelere bölündüğü bilinmektedir.19 İncelediğimiz dönemde Çorum şehrinin mahallelerinde yaşayan aile sayısının da 9 ila 125 arasında değiştiğini tespit ettik.

Tarihli Akçaabat Nüfus Kayıtları, Akçaabat Belediyesi Kültür Yayınları-5, Akçaabat, 2010, s.18; Demirci-Kartal,

"Osmanlı Nüfus...", s. 123.; Demirci-Kartal, “1833/34 (H. 1249) Tarihli...", s. 2.

16 Demirci-Kartal, "Osmanlı Nüfus...", s. 123. Ayrıca nüfus sayımları ile ilgili bkz: Karpat, age., s.61-121.

17 Rifat Özdemir, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Ankara(Fiziki, Demografik, İdari, Sosyal ve Ekonomik Yapısı), 1785- 1840, T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1998, s.75.

18 Ömer Düzbakar, “Osmanlı Döneminde Mahalle ve İşlevleri”, Uludağ Ünv. Sosyal Bilgiler Dergisi, S. 5, Bursa, 2003, s. 97-112.

19 Suraiya Faroqhi, Osmanlı Kültürü ve Gündelik Yaşam (Orta Çağdan Yirminci Yüzyıla), Çev: Elif Kılıç, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, 1998, s. 165.

(5)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 157 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Mahalle sakinleri vergilerinin saptanmasında da belirli bir rol oynuyorlardı. Çoğunlukla aynı mahallede aynı dinden, etnik kökenden ya da mezhepten olanlar yaşardı. Bununla birlikte bir mahalleye yabancı insanların gelip yerleştiği ve bunun sonucunda mahallenin başlangıçtaki niteliğinin zamanla değişikliğe uğradığı da olurdu. Birbirine komşu ailelerin çoğu akraba idi.

Mahalle sakinleri mahallelerine giren çıkanları denetlemeye çalışırlardı. Bu yüzden arabaların geçmesine imkân veren genişçe sokakların sayısı oldukça azdı. Bazı kentlerde birbirinden duvarlarla ayrılmış mahalleler de görülmüştür. Mahallelerin dış dünyaya bu ölçüde kapalı kalmasının nedeni zanaatkâr ve tüccarların çoğunun evi ile işinin ayrı ayrı yerlerde olması idi.

Özellikle büyük kentlerde iş semtleri de vardı. Hanların, kapalı çarşıların ve çoğu çeşitli vakıflara ait dükkânlarla dolu sokakların bulunduğu bu semtlerde sürekli oturan insan çok azdı.20

Çorum tarihi 7000 yıl öncesine kadar dayanan eski bir yerleşim yeridir. Birçok kültüre ev sahipliği yapan Çorum, Anadolu'nun Türkler tarafından fethedilmeye başlanmasıyla birlikte bir Türk yurdu halini aldı. Çorum kazasında bulunan mahallelerin Osmanlı fethinden önceki sayısı hakkında net bir bilgi yoktur. Çorum'un gelişmesinde Anadolu Selçukluların yapmış olduğu bayındırlık hizmetleri büyük önem taşımaktadır. Bu yatırımlar bölgenin o dönemde nüfusunun artmasında etkili olmuştur. Uzun yıllar boyunca Türk idaresinde kalan Çorum ile ilgili en net bilgileri ait Şer’iyye Sicilleri ve Nüfus Defterlerinde bulmak mümkündür.21

Çorum’un Osmanlı egemenliğine girmesi Yıldırım Bayezid döneminde oldu. Amasya’nın şehzade şehri olması ve Bağdat ticaret yolunun Osmancıktan geçmesi bölgenin önemin bir kat daha artırdı. Fakat 16. yüzyılda çıkan suhte ayaklanmaları ile 17. yüzyılda meydana gelen Babailik hareketine Çorum’da verilen destek bölgenin cazibesini yitirmesine neden oldu. Bu isyanların fasılalarla Cumhuriyetin ilanına kadar sürdüğü bilinmektedir. Bu ayaklanmalar ve sebep olduğu huzursuzluklar ile bölgede 15. ve 19. yüzyıllar arasında meydana gelen dokuz depremden sonra bölge göçe kapalı ve göç veren bir şehir haline geldi.22

1831 tarihli yapılan ilk sayımda Sivas eyaletine bağlı bir sancak olan Çorum’a bağlı merkez kaza dâhil 5 kazası vardır.23 Kaynaklardan tespit ettiğimize göre araştırmamıza konu olan Çorum’un merkez kazasının mahalleleri tablo 1'de görüldüğü şekildedir.

Tablo 1: 1844 Tarihlerinde Çorum Şehrindeki Mahalleler24

Sıra Mahalle Sıra Mahalle

1 İsa Halife 22 Sancakdar

2 Karakeçili 23 Gülabi Bey

3 Cami-i Kebir 24 Tepecik

4 Emir Ahmed 25 Kale

5 Hacı Nasrullah 26 Çakır

20 age, s. 166.

21 Tahir Kodal, "Türkiye Cumhuriyeti'nin İlk Genel Nüfus Sayımında Çorum Vilayeti'nin Nüfus Özellikleri", Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, C. 19, S. 1, Elazığ, 2009, s. 234-236.

22 agm, s. 236.

23 agm, s. 236.

24 BOA(Başbakanlık Osmanlı Arşivi), Çorum Sancağı Nüfus Defteri, nr: 1924.

(6)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 158

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

6 Çöplü 27 Pazar

7 Sağrıcı 28 Ümid Halife

8 Uç 29 Kundistân

9 Kubbeli 30 Çebni

10 Sofular 31 Medrese

11 Acel-i Ulâ 32 Çiriş

12 Şeyh Eyüb 33 Fatma Bacı

13 Hacı Receb 34 Hacı Kemal

14 Hacı Yusuf 35 Şeyhler

15 Hacı Gevan 36 Ağpınar

16 Şarkiyân 37 Hacı İshak

17 Hacı Davud 38 Narlıoğlu

18 Azâb Ahmed 39 Hacı Nurullah

19 Yavru Turna 40 Çiftlik

20 Acel-i Sani 41 Karamançavuş

21 Burhan Kethüda 42 Nurullah

C. Çorum Şehrindeki Mahalle Nüfusu

Nüfus kelimesi, Arapça “nefs” kelimesinin çoğulu olup şahıs, kişi anlamına gelmekte ve daha çok bir coğrafyada yaşayan insanları ifade etmektedir. Günümüzde nüfusla alakalı olarak doğum, ölüm, evlenme, boşanma, yaş ve göç hareketleri demografi ilmi tarafından incelenmektedir. Nüfus gerek geçmişte gerekse günümüzde devletler için önemli bir vergi ve asker kaynağı durumundadır.25

Nüfus, coğrafya, ekonomi gibi birbirinden farklı bilim dallarının yanında tarih biliminin de ele aldığı temel konularından biridir. Kavimler göçü gibi bütün dünyayı ilgilendiren bir olayın çıkış sebeplerinden biri herkesin bildiği gibi Orta Asya’da artan Türk nüfusudur.

Eskiden olduğu gibi günümüz dünyasında da hızla artan nüfus barınma, beslenme, korunma gibi birçok problemi beraberinde getirmektedir. Burada önem arz eden bir başka mevzuu ise nüfusun nitelikli olmasıdır. Günümüzde bir ülkenin nüfus sayısı hala önemini korumakta ve

25 Ferit Devellioğlu, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lügat, Aydın Kitabevi Yayınları, Ankara, 1993, s. 1664;

Demirci-Kartal, “1833/34 (H. 1249) Tarihli...", s. 1; Taş-Yiğit, agm, s. 489.

(7)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 159 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

buna bağlı olarak nüfus artış hızı sıfır olan ya da eksilerde seyreden ülkeler, nüfusun yaşlanması ve neslin yenilenememesi gibi endişelerle nüfus artışını destekleyici politikalar izlemektedir.

II. Mahmud döneminde(1808-1839) bütün devleti kapsayacak şekilde bir nüfus sayımının yapılması kararlaştırıldı. Bu sayımda askerlik hizmetine alınmalarından olsa gerek sadece erkekler sayılacaktı. Nüfus sayımı için gereken talimatnameler çıkartılıp, sayım hazırlıklarına başlandı. İlk olarak sayım sonuçlarının değerlendirilmesi için Ceride Nezareti kuruldu. Sancak merkezlerinde ise bu nezarete bağlı olarak çalışacak olan Defter Nazırlıkları Kurumu oluşturuldu.26 Defter nazırlarının görevleri sancakta doğan, ölen, göç eden veya sancağa gelip yerleşenlerin kayıtlarını günü gününe tutmaktı. Bunlardan başka mürur tezkeresi verme görevi de yine Defter Nazırı’na aitti.27

Bu çalışmada 1844 yılında Çorum Sancağı’nda yapılan nüfus sayımına ait nüfus defteri incelememize konu olmuştur. Defter icmal bir nüfus defteri olmayıp mufassal bir defter olduğundan dolayı diğer mufassal nüfus defterinde görülen boy, meslek, fiziki görünüş ve yaş gibi özellikler de bu deftere kaydedilmiştir. Bu yüzden mezkûr döneme ait bu defter bize Çorum Sancağı ile ilgili birçok ipuçlarını da vermektedir.

Tablo 2'de de göreceğimiz üzere 1844 yılı nüfus defteri kayıtlarına göre belirtilen tarihte Çorum’da erkek nüfusun en yoğun olarak yaşadığı mahalle 429 adetlik erkek nüfusuyla Burhan Kethüda Mahallesi’dir. Kadın nüfusunu da eklersek şehirdeki mahalle nüfusun %16’sı burada yaşamaktadır. Aynı şekilde Hacı Nurullah Mahallesi sahip olduğu 27 adetlik erkek nüfusu ve toplam nüfusun %0.5’i ile şehrin en az nüfusa sahip mahallesidir.

Tablo 2: 1844 Tarihinde Çorum Şehrinin Müslüman Mahallelerdeki Erkek Nüfusu28

Mahalle Hane Sayısı Erkek Nüfus Hane Başına Ortalama Erkek Nüfus %

İsa Halife 87 203 42.8

Karakeçili 52 129 40.3

Cami-i Kebir 48 103 46.6

Emir Ahmed 79 166 47.5

Hacı Nasrullah 53 122 43.4

Çöplü 32 82 39

Sağrıcı 86 196 43.8

Uç 86 190 45.2

26 Karal, age, 8-12.; Ahmet Aksın-Erdal Karakaş, “Nüfus İcmal Defterlerine Göre 19. YY. Arabgir”, OTAM, Ankara, 2002, s.15.

27 Musa Çadırcı, “1830 Genel Sayımına Göre Ankara Şehir Merkezi Nüfusu Üzerine Bir Araştırma”, Osmanlı Araştırmaları, S.1, Ankara, 1980, s. 110-111.

28BOA, Çorum Sancağı Nüfus Defteri, nr: 1924.

(8)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 160

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Kubbeli 64 132 48.4

Sofular 27 60 45

Acel-i Ulâ 49 104 47.1

Şeyh Eyüb 75 189 39.6

Hacı Receb 125 268 46.6

Hacı Yusuf 38 96 39.5

Hacı Gevân 48 97 49.4

Şarkiyân 18 42 42.8

Hacı Davud 46 98 46.9

Azâb Ahmed 53 115 46

Yayru Turna 59 138 42.7

Acel-i Sâni 64 161 39.7

Burhan Kethüda 171 429 39.8

Sancakdar 22 42 52.3

Gülabi Bey 38 87 43.6

Tepecik 56 130 43

Kale 21 52 40.3

Çakır 51 111 45.9

Pazar 16 35 45.7

Ümid Halife 41 96 42.7

Kundistân 24 62 38.7

Çebni 22 53 41.5

Medrese 33 71 46.4

Çiriş 26 57 45.6

(9)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 161 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Fatma Bacı 30 76 39.4

Hacı Kemal 56 125 44.8

Şeyhler 50 109 45.8

Ağpınar 71 193 36.7

Hacı İshak 38 71 53.5

Narlıoğlu 34 75 45.3

Hacı Nurullah 9 27 33.3

Çiftlik 29 96 30.2

Karaman Çavuş 96 248 38.7

Nurullah 75 203 36.9

Toplam 2.198 5.139 42.7

Çorum şehrinde 1831 yılında yapılan ve sadece erkeklerin sayıldığı sayımda sancağın toplam nüfusu 33.735 olarak belirlenmiştir. Sadece Çorum Sancağı'nın aynı adlı merkez kazasının merkezinde 4822, köy ve kasabalarında 5253 kişi olmak üzere 10.075 kişinin yaşadığı tespit edilerek kayıt altına alındı.29

1844 sayımlarında Çorum şehrindeki merkez mahallelerde yaşayan Müslüman erkek nüfusunun üzerine aynı sayıda kadın nüfusu da eklersek sayının 10.278’i bulduğu görülmektedir. Ayrıca hane başına ortalama 5 kişi düşmektedir ki elde ettiğimiz bu sayı aynı dönemdeki Harput şehrindeki ortalama ile aynıdır. Bu rakamlar Çorum kazasının merkezinde belli bir oranda nüfus artışı yaşandığını göstermektedir.

1881-1882 yıllarında yapılan sayımlardan sonra ise Çorum kazasında 288 Kıpti, 80 Ermeni, 4 Rum ve 21.521 Müslümanın yaşadığı tespit edildi. Bu dönemde Sungurlu ile Ankara vilayetine bağlı bir kaza olan Çorum’un 1893’e kadar 48.381 Müslüman, 146 Rum, 497 Ermeni ve 33 Protestan nüfusa sahip olduğu görülmektedir. 1907 sayımlarında ise 79.666 Müslüman nüfusla beraber 1.307 gayrimüslim nüfusa sahip şehirde toplam 80.973 kişinin yaşadığı anlaşılmaktadır. 19. yüzyıldan itibaren Osmanlı Devletinin toprak kayıpları yüzünden bağlı bölgelerden Anadolu’ya meydana gelen göçler ve bu dönem yapılan savaşlarda verilen şehitler ve sürekli can kayıpları ile birlikte hesaplandığında Çorum şehrinin çok fazla bir nüfus artışına sahip olmadığı söylenebilir.30

D. Yaş Grupları

Asker alımı amacıyla yapılan sayımlarda özellikle matlub tabiri dikkat çekmektedir.

Matlub, Osmanlı Devletinde nüfus sayım defterlerinin sonunda icmaller yapılırken nüfusun ne

29 Karal, age, s. 155, 210; Kodal, age., 236-237.

30 Kodal, age., 237-239.

(10)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 162

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

kadarının askerlik için uygun olduğunu ifade etmek için kullanılan terimdir. Matlub grubuna 15-39 yaş arasındakilerin girdiği bilinmektedir. Bununla birlikte yaşı tutsa bile özründen dolayı Gayr-ı matlub sayılanlar da vardı.31

Sancak nüfusunun hangi yaş grubunda yoğunlaştığını görmek için onar yıllık devrelere ayrılıp incelenmesi değerlendirilme açısından bize kolaylık sağlayacaktır.

1-10 yaş grubundaki çocukların sayıları 1677’e ulaşır. Erkek nüfusu içindeki payları

%32.6 olan bu yaş grubuna sayı ve oran olarak hiçbir grup ulaşamamıştır. Sancak toplamına bakıldığında ilk sırada 152 kişiyle Burhan Kethüda, ikinci 81 kişiyle Karamançavuş, üçüncü 80 kişiyle Hacı Receb mahalleleri gelmektedir. Diğerleri de bu mahalleleri takip etmektedir.

Öte yandan 11-20 yaş arasında nüfusun biraz azaldığı tespit edilmiş olup bu yaş grubunda bulunanların sayısı 677’tir. Erkek nüfus içerisindeki oranı %13.1’e düşmektedir. Bu grupta sayı ve oranın düşmesi doğumların azlığı ve çocuk ölümlerinin fazlalığı ile açıklanabileceği gibi, 15 yaş ve üstünün matlub grubuna girmesinden dolayı bazılarının nüfus defterine yazdırılmamış olması yahut yaşlarının küçük gösterilmesinden de kaynaklandığı düşünülebilir.32

21-30 yaş grubundakilerin sayısı 630 kişi, toplam erkek nüfusa oranları ise %12.2’dir.

Sayı bakımından yukarıdaki sıralamayla hemen hemen aynıdır. 21-30 yaş grubunda en az şahsın bulunduğu mahalleler 4 kişiyle Hacınurullah, Acel-i Ulâ, Kal’a, Pazar ve Çiriş mahalleleridir.

Ayrıca 31-40 yaş grubunda bütün sancakta 589 kişi bulunmaktadır. Bunların sancağın erkek nüfusu toplamına oranları %11.4’tür. Nüfusun, yaş ortalaması ilerledikçe sayısı düşmektedir. Fakat 1830-1840 yılları arasında Menteşe ile Ankara Sancaklarında durum farklıdır.33 Çünkü tahririn yapıldığı yılın Yunan İsyanı ve 1828 Osmanlı-Rus Harbine rastlamasından dolayı 31-40 yaş grubunun bir kısmının bu harplerde şehit olma ihtimali vardır.

Nitekim Anadolu’nun birçok yerinde asker toplanmış olduğu arşiv kayıtlarından tespit edilmektedir.34

41-50 yaş grubundakilerin sayısı 524, toplam erkek nüfus içindeki oranları ise %10.1’dir.

Bu grupta 51 kişiyle Burhan Kethüda Mahallesi ilk sırada yer alırken Çebni ve Fatma Bacı Mahalleleri 5 kişiyle son sıradadır.

51-60 yaş grubundakilerin sayıları 452, toplam erkek nüfusa göre oranları ise %8.7’dir. 41 kişiyle Burhan Kethüda Mahallesi ilk sıralarda yer almaktadır.

61-70 yaş grubunda 294 kişiyle %5.7 oranındadır. 71-80 yaş grubunda 133 kişiyle %2.5 oranına düşer. Bu yaş grubundan sonraki yaş gruplarında çok ciddi düşüş görülür. 81-90 yaş grubunda 31 ve 91-100 yaş grubunda ise 18 kişi vardır.

Aynı dönemde Ankara şehir merkezinde yaşların toplam nüfus içerisindeki dağılımına bakıldığında ise 0-14 yaş arası çocuk nüfus %36.10, 14-29 yaş arası genç nüfus %20.6 ile burada da en küçük grubu oluşturmaktadır. Orta yaş grubundakiler ise %20.9 ve 50 yaş ve

31 Salih Akyel, “XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Ebutahir Kazasının Sosyal Ve Ekonomik Yapısı”, Tarih Araştırmaları Dergisi, C.33, S. 56, Ankara, Eylül 2014, s.331.

32 Mübahat S. Kütükoğlu, Menteşe Sancağı 1830(Nüfus ve Toplum Yapısı), Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 2012, s. 65.

33 Diğer sancaklardaki durumuna bakınız: age; Çadırcı, agm, s. 114-115.

34 Kütükoğlu, age, s. 66.

(11)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 163 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

üzeri grup %22.2’lik35 bir paya sahip iken yukarıda da belirttiğimiz gibi Harput şehir merkezinde 50 yaş ve üzeri grup ise yaklaşık %10 civarındadır. Harput da genç ve çocuk sayısı toplam nüfus içerisinde %69.5 orana sahipken Ankara’da bu oran %55’tir.

E. Hane Reislerinin Yaş Ortalamaları

Yaş ortalamaları mahalleden mahalleye değişiklik göstermektedir. Mahalleler bazında bakıldığında hane reislerinin yaş ortalaması 42 ile 56 yaşları arasında değişmektedir.

Mahalleler arası bir mukayese yapıldığında hane reislerinde en yüksek yaş ortalamasının 56 yaş ile Çebni, Narlıoğlu ve Hacı Nurullah Mahallelerinde olduğu görülür. Çöplü, Uç, Azab Ahmed, Acel-i Sâni, Burhan Kethüda, Kale, Kundistan, Çiriş, Hacı Kemal, Ağpınar, Çiftlik, Hacı İshak, Karaman Çavuş, Nurullah Mahallelerinde hane reisleri yaş ortalamaları 50’nin üstündedir. Hane reisinin yaş ortalamalarının en düşük olduğu mahalle ise 42 ile Şarkiyân Mahallesidir. Onu 44 yaş ortalamasıyla Ümid Halife ve İsa Halife Mahalleleri takip eder.

Tablo 3: Çorum Şehri Mahallelerdeki Hane Reislerinin Yaş Ortalaması

Sancak Yaş Ortalaması

İsa Halife 44

Karakeçili 49

Cami-i Kebir 45

Emir Ahmed 49

Hacı Nasrullah 48

Çöplü 52

Sağrıcı 46

Uç 50

Kubbeli 45

Sofular 45

Acel-i Ulâ 49

Şeyh Eyüb 47

Hacı Receb 47

Hacı Yusuf 47

Hacı Gevân 47

35 Sedat Bingöl, “1830-1835 Yılları Arasında Ankara Kent Merkezi’nde Müslüman (Erkek) Nüfus”, Hacettepe Ünv.

Nüfusbilim Dergisi, C. 23, Ankara, 2001, s. 71.

(12)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 164

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Şarkiyân 42

Hacı Davud 49

Azâb Ahmed 50

Yayru Turna 48

Acel-i Sâni 52

Burhan Kethüda 50

Sancakdar 47

Gülabi Bey 46

Tepecik 48

Kale 51

Çakır 49

Pazar 49

Ümid Halife 44

Kundistân 50

Çebni 56

Medrese 49

Çiriş 52

Fatma Bacı 48

Hacı Kemal 51

Şeyhler 47

Ağpınar 51

Hacı İshak 53

Narlıoğlu 56

Hacı Nurullah 56

(13)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 165 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Çiftlik 54

Karaman Çavuş 51

Nurullah 50

F. Doğumlar

Aile, iki üye ile başlayıp, çocuğun dünyaya gelmesiyle oluşum sürecini tamamlamaktadır.

Neslin devamını sağlayan çocukların dünyaya getirilmesi, gelişmesi ve onların topluma hazırlanması ailenin en önemli fonksiyonlarındandır. Çocuğun dünyaya gelişiyle aile içerisinde yeni ilişki ağının desenleri de ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte ailede karı ile koca, anne ve baba statüsünü kazanmaktadır.36

Ailelerin çocuk sayısı ortalamasının düşük olmasında, veba ve sıtma gibi çeşitli hastalıklar ile sağlık hizmetlerindeki imkânsızlıklarının etkisini göz ardı etmemek gerekir. 18.

yüzyılın ilk yarısında ülkede yaşanan veba salgınlarından söz edilmektedir.37

Teknolojinin getirdiği kolaylıkların kullanılmadığı dönemlerde kırsal yerleşim yerlerinde iş yapmak için insan gücü çok önemlidir. Tarım ve hayvancılığın yegâne geçim kaynağı olduğu bu gibi yerlerde çok çocuk, fazla iş gücü ve kuvvet anlamına geldiğinden köylü ailelerin çocuk sahibi olma arzuları, şehirli ailelere göre biraz ön plandadır. Şehir hayatı, köy hayatı ve işleri kadar zor olmadığından şehirli ailelerin iş gücüne olan ihtiyacı biraz daha azdır denilebilir.38 Fakat incelediğimiz dönemde Çorum’da köylü ailelerin çocuk sayılarıyla şehirli ailelerin çocuk sayıları arasında fazla bir fark olmadığını da nüfus defterlerinden tespit etmekteyiz. Bunun nedeni her iki yerleşim yerinde hayat şartlarının, zorluk ve sıkıntı açısından aynı özellikleri taşıma ihtimali olabilir.

Tablo 4'den de anlaşılacağı üzere Çorum’a ait 1844 yılı nüfus kayıtları içinde Çorum’da 38 farklı yerde doğum kaydı bulunmaktadır. Bundan da anlaşılacağı üzere kazanın her mahallesinde doğum kaydı bulunmamaktadır. İncelediğimiz dönemde doğan bebek sayıları sancağın erkek nüfusunun %3.6’sını teşkil etmektedir.

Tablo 4: Doğumların Erkek Nüfusu Oranları

Mahalle Doğum

Sayısı Erkek Nüfus Hane Başına Ortalama Doğum Nüfus %

İsa Halife 1 203 0.4

Karakeçili 10 129 7.7

Cami-i Kebir 4 103 3.8

Emir Ahmed 3 166 1.8

36 Hayri Erten, Konya Şer’iyye Sicilleri Işığında Ailenin Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapısı (XVIII. Y.Y. İlk Yarısı), T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2001, s. 92.

37 Enver Özkalp, Sosyolojiye Giriş, Anadolu Üniversitesi Eğitim Sağlık Bilimsel Araştırma Vakfı Yayınları, Eskişehir, 1993, s. 122.

38 Erten, age, s. 98.

(14)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 166

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Hacı Nasrullah 1 122 0.8

Çöplü 4 82 4.8

Sağrıcı 13 196 6.6

Uç 9 190 4.7

Kubbeli 5 132 3.7

Acel-i Ulâ 4 104 2.9

Şeyh Eyüb 9 189 4.7

Hacı Receb 11 268 4.1

Hacı Yusuf 4 96 4.1

Hacı Gevân 4 97 4.1

Şarkiyân 3 42 7.1

Hacı Davud 1 98 1

Azâb Ahmed 1 115 0.8

Yayru Turna 6 138 4.3

Acel-i Sâni 4 161 2.4

Burhan Kethüda 17 429 3.9

Sancakdar 2 42 4.7

Tepecik 2 130 1.5

Kale 2 52 3.8

Çakır 2 111 1.8

Pazar 2 35 2.8

Ümid Halife 6 96 6.2

Çebni 1 53 1.8

Medrese 2 71 2.8

(15)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 167 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Çiriş 4 57 7

Fatma Bacı 5 76 6.5

Hacı Kemal 8 125 6.4

Şeyhler 4 109 3.6

Hacı İshak 3 71 4.2

Narlıoğlu 6 75 8

Hacı Nurullah 1 27 3.7

Çiftlik 2 96 2

Karaman Çavuş 12 248 2.5

Nurullah 11 203 5.4

TOPLAM 189 3.6

Çorum şehrinde doğum ortalamaları mahalleden mahalleye değişiklik göstermektedir.

Mahalleler bazında bakıldığında doğum ortalaması %0.4 ile %8 arasında değişmektedir.

Mahalleler arasında bir mukayese yapıldığında Burhan Kethüda 17 doğumla en yüksek doğumun görüldüğü mahalledir. İsa Halife, Hacı Nasrullah, Hacı Davud, Azâb Ahmed, Çebni ve Hacı Nurullah Mahallelerinde doğum sayısı 1 olup en az doğum yapılan mahallelerdir.

Mahallelerin nüfusa göre doğum ortalamalarında bu sıralama değişmektedir. Narlıoğlu Mahallesi %8 ile en yüksek ortalamaya sahipken %0.4 ile İsa Halife Mahallesi doğum ortalamasının en düşük olduğu yerdir. Onu %0.8 oranıyla Azâb Ahmed Mahallesi takip eder.

G. Göçler

Dar anlamıyla göç, asıl yerinden, ulaşılmak istenilen yere harekettir. Genel anlamıyla ise göç; insanların yaşadıkları yeri terk edip kısa ya da devamlı surette yaşamak amacıyla başka bir yere gitmeleridir.39

16. yüzyıldan sonraki göçlerde ekonomik ve siyasi nedenler ağırlık kazanmaktadır. Besin maddeleri üretiminin nüfus artışıyla aynı oranda yükselme göstermemesi, insanları ihtiyaçlarını sağlayacak daha verimli başka bölgelere göçe zorlanmaktadır. 19. yüzyılda hem dışarıdan Osmanlı Devleti’ne yönelen hem de küçük birimlerden büyük birimlere olan göçler hızlı bir şehirleşme sürecini başlatmıştır.40

Anadolu’nun hangi şehrinde olursa olsun evinden uzakta rızık arayanlara “İstanbulcu”

denilmektedir. Aile reisleri İstanbul, İzmir, Adana, Bursa gibi büyük şehirlerde rızk aramak

39 Karpat, age, s. 10-14.; Osman Gümüşçü, “Osmanlı Mufassal Defterlerinin Türkiye’nin Tarihi Coğrafya Açısından Önemi”, XIII. Türk Tarih Kongresi, C. III(4-8 Ekim 1999), Ankara, 2002, s. 1322.

40 Karpat, age, s.25-26; Hüsnü Yücekaya, 1830 Nüfus Sayımında Ayaş Köyleri ve Kasabaları, (Kırıkkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Kırıkkale, 2004, s. 35-47.

(16)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 168

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

üzere köylerinden ayrılır ve bir müddet sonra geri dönerlerdi. “İstanbulculuk”un iki kişi tarafından yürütülen bir iş olduğunu anlamaktayız. Bu kapsamda İstanbul’a nöbetleşe olacak şekilde iki yıllık işe giden köylünün, köyde kalan diğerinin ailesine çiftini, çubuğunu emanet ettiğini, köyde kalanın ise her iki ailenin geçimi ve idaresini üstlendiğini görmekteyiz.

İstanbulcuların karşılıklı gidiş-geliş hareketi Hıdırellez ve Kasım dönemlerine rastlamaktadır.

Kasım veya Hıdırellez’de İstanbulcular köye dönünce, diğeri İstanbul’a ya da gideceği yere giderek işin aksatılmadan yürümesini sağlar. İstanbulcular büyük şehirlerde ikişer yıllık yâda bir mevsimlik periyotlarla çalışırlardı.41 Uygun mevsimlerde rençperlik için memleketlerine dönerlerdi. Sıla’ya gitmek bazen tek bazen de toplu oluyordu. Gidilen ortamda tutulan yeni iş çoğu zaman asıl uğraşları saydıkları baba mesleği olan rençperliğin yanında sermayesi daha az olan ikinci iş sayılmaktaydı.42

Çorum şehrinden ya ticaret için ya da tahsil görmek için başka yerlere gidenler olmuştur.

Göçmen olarak gidilen yerler yaklaşık 17’yi bulmaktadır. Göçlerden bir kısmı eyalet içindeki diğer sancaklara olurken bir kısmı da eyalet dışına olmaktadır. İncelediğimiz dönemde Çorum’da 60 kişinin göç ettiği görülmektedir. En fazla göç edilen yer 21 kişiyle Yozgat, onu 10 kişi ile Kayseri, 6 kişi ile Amasya takip etmektedir.

İncelediğimiz dönemdeki nüfus defterlerinin kayıtlarına göre Çorum’dan başka yerlere gidenlerin sayısı ve gittikleri yerler tablo 5'de gösterilmektedir.

Tablo 5: 1834 Tarihinde Çorum Şehrinden Başka Yere Gidenler Gidilen Yer Kişi Sayısı Gidenle

re Göre Oran (%)

Ticaret İçin Gidenler

İlim Tahsili İçin Gidenler

Ankara 3 5 2 1

Amasya 6 10 3 3

Aliyede 2 3.3 1 1

Çankırı 1 1.6 1

Edirne 1 1.6 1

Kayseri 10 16.6 3 7

Kütahya 2 3.3 2

Köhne 1 1.6 1

Malatya 1 1.6 1

41 Salih Akyel, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Harput Şehri’nin Nüfus ve Toplum Yapısı, (Fırat Ünv. Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Doktora Tezi), Elazığ, 2013, s. 93.

42 Cengiz Orhonlu, Osmanlı İmparatorluğunda Aşiretlerin İskân Teşebbüsü(1691-1696), İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, İstanbul, 1963, s. 23-30.

(17)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 169 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

Musul 1 1.6 1

Mısır 2 3.3 1 1

Merzifon 1 1.6 1

Osmancık 1 1.6 1

Samsun 4 6.6 4

Sungurlu 2 3.3 2

Tosya 1 1.6 1

Yozgat 21 35 21

Görüldüğü gibi başka yerlere gidenler sancak nüfusuna göre %1.1 oranındadır. Göç edenlerin tercih ettikleri yerler arasında en yüksek oran % 35 ile Yozgat’a aittir. En düşük oran

%1.6 ile Çankırı, Edirne, Köhne, Malatya, Musul, Merzifon ve Tosya’a gidenlere aittir.

H. Meslekler

Osmanlı Devleti’nde üretim faaliyetlerine katılan insanların hepsi, bağlı bulundukları sanayi dalında, ekonomik, mali, idari ve sosyal etkileri bulunan bir teşkilatın üyesidirler.

Kuruluşundan itibaren Osmanlı’da kuvvetli bir esnaf teşkilatı vardı. İlk dönemlerde Ahilik Kurumu olarak görülen bu teşkilatlanma 16. yüzyıldan itibaren etkinliğini yitirmiş ve bu dönemden sonra Lonca Teşkilatına dönüşmeye başlamıştır.43

Araştırmamızda kullandığımız ana kaynak Çorum Nüfus Defterleri olup modern manadaki nüfus sayımlarından farklı olduğu ve amacının Asakir-i Mansûre için elverişli şahısları belirlemek üzere yapıldığından her şahıs için aynı bilgileri taşımamaktadır.

Dolayısıyla defterlerde çalışabilecek yaşta olan herkesin mesleği kayıt edilmiş değildir.

Mevcut toprağın artan nüfusu besleyebilmekten uzak olması genç nüfusu başka geçim kaynakları aramaya sevk ettiğinden dolayı bazı kimseler, kendi köy veya kasabalarında zanaata yönelirken bazı kimseler de yaşadıkları yer dışında ticaret yapar olmuşlardır. Bir mesleğin yapılabilmesi ancak o zanaat koluna ihtiyaç duyulması ve nüfusun o dalı besleyecek seviyeye erişmiş olmasını gerektirir. Onun için de zanaatkârlar şehir ve kasabalarla büyük köylerde toplanmışlardır.44

Tablo 6: Çorum Şehrinde 1834 Yılındaki Esnaf Grupları Sıra Meslek İsimleri Sayısı Oran

%

Sıra Meslek İsimleri Sayısı Oran %

1 Abacı 4 0.2 29 Kâltakçı 5 0.3

43Ahmet Aksın, “19. Yüzyılın Başlarında Bursa Şehir Esnafı”, Türk Dünyası Araştırmaları, Ankara 2001, s. 157.

44 Kütükoğlu, age, s.148.

(18)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 170

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

2 Aşçı 2 0.1 30 Kasap 4 0.2

3 Atâr 35 2.4 31 Kavukçu 1 0.007

4 Bakırcı 7 0.4 32 Kazaz 6 0.4

5 Bakkal 3 0.2 33 Keçeçi 11 0.7

6 Barutçu 5 0.3 34 Kılcı 2 0.1

7 Basmacı 1 0.007 35 Kılıçcı 2 0.1

8 Berber 22 1.5 36 Kalaycı 5 0.3

9 Bezzâz 23 1.6 37 Kuyumcu 2 0.1

10 Boyacı 34 2.4 38 Kürekçi 1 0.007

11 Börekçi 9 0.6 39 Leblebici 4 0.2

12 Çarkçı 1 0.007 40 Lüleci 6 0.4

13 Çarıkçı 4 0.2 41 Manav 25 1.7

14 Çifçi 131 9.2 42 Muytab 101 7.1

15 Çilingir 2 0.1 43 Mücellit 3 0.2

16 Çulha 44 3.1 44 Nalbant 17 1.2

17 Çömlekçi 1 0.007 45 Neccar 36 2.5

18 Debbağ 151 10.6 46 Penbeci 10 0.7

19 Dellâl 2 0.1 47 Saraç 22 1.5

20 Demirci 55 3.8 48 Semerci 19 1.3

21 Dikici 187 13.2 49 Tarakçı 2 0.1

22 Duhancı 30 2.1 50 Taşçı 1 0.007

23 Ekmekçi 16 1.1 51 Terzi 255 18

24 Hallâç 1 0.007 52 Tuzcu 10 0.7

25 Hamamcı 9 0.6 53 Tüccar 31 2.1

(19)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 171 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

26 Hattât 1 0.007 54 Tüfenkçi 4 0.2

27 Helvacı 22 1.5 55 Uncu 9 0.6

28 Kahveci 20 1.4 TOPLAM 1416

1844 yılında Çorum şehrinde yaşayanların uğraştıkları işler ile hem kendi hem de diğer insanların ihtiyaçlarını nasıl karşıladıkları tablo 6'daki bilgiler vasıtasıyla daha iyi anlaşılmaktadır. Aslında bu tablo Çorum’un şehirleşme olgusu hakkında bizlere bazı ipuçları da vermektedir.

Tablo 6'dan da anlaşılacağı üzere şehirde 55 farklı meslek grubu bulunmaktadır. Şehirde 255 kişi ile en fazla temsil edilen meslek grubunu terziler teşkil etmektedir. Terzilik bir zanaat olmanın ötesinde piyasaya üretim yapan bir sektör olarak görülmektedir. İster sipariş ister pazar için üretim yapılsın terziler yerli dokuma ve ithal malı yünlü kumaşlar kullanıyordu.

Henüz fabrikasyon üretim metotları devreye girmediği için terziler genellikle evlerde dokunan yünlü kumaşları satın alıyorlardı. Bu nedenle kumaş standardını tutturmak oldukça güç oluyordu. Zaman içinde tüccar terziler yünün eğrilip iplik haline getirilmesinden kumaş haline gelmesine kadar geçen çeşitli safhalara yatırım yaparak seri elbise üretip bu elbiseyi de panayırlarda satmaya başladılar.45 255 kişiyle temsil edilen terzilerin sancaktaki toplam nüfusa oranları %4,9’dur.

Bir diğer önemli esnaf ise debbağlardır. Anadolu’nun hemen hemen her yerinde dericilikle uğraşan esnaflar bulunmaktadır.46 Çorum Şehrinde 151 Debbağ esnafı vardır. Bu miktarın şehirdeki toplam nüfusa oranı ise %2.9’dur.

Sıralamada yukarıda olan esnaflardan birisi de çiftçilerdir. Anadolu şehirlerinin büyük çoğunluğunda ziraatla uğraşanların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Çorum şehrinde 131 çiftçi esnafı vardır. Bu miktarın şehirdeki toplam nüfusa oranı %2.5’dir.

Çorum esnaf teşkilatı incelediğimiz belgeler doğrultusunda esnafların iktisadî güçleri açısından değerlendirilmiştir. 19. yüzyılda diğer kentlerdeki esnaf gruplarını ve faaliyetlerini incelediğimizde esnaf grupları ve esnafların etkinlikleri açısından benzerlikler ve farklılıklar görülmektedir. Sadece kaynakların karşılaştırılmasından Çorum’daki esnaf gruplarının o dönemdeki birçok şehirle benzerliklerinin olduğunu söylemek mümkündür. Örneğin; 19.

yüzyılda Uşak çok hareketli bir ticarî hayata sahiptir. Çeşitli imalathaneler ve el sanatları geniş bir çevrenin ihtiyacını karşılarken aynı zamanda tarım mahsullerinin de pazarlandığı bir şehir durumundadır. Uşak sanatkâr ve esnafının ürünleri, civar nüfusun ihtiyacını karşılamakla birlikte uzak yerlere de tüccarlar tarafından ulaştırılmaktaydı.47

SONUÇ

1831 yılında başlanan bu sayımlar sırasında ülkede bulunan tüm erkek nüfus belirlenmeye çalışılmıştır. Konumuzun temelini oluşturan 1924 numaralı defterde bu sayımda 1844 yılında Çorum şehrinde ne kadar erkek nüfusun bulunduğunu göstermektedir. Kaynağımız olan bu

45 Halime Kozlubel Doğru, 1844 Nüfus Sayımına Göre Deliorman ve Dobruca’nın Demografik, Sosyal ve Ekonomik Durumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, s.72.

46 Age, s. 97.

47 Esma Özlem Tiryaki, Tanzimat Döneminde Antep Teşkilatı, (Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Yüksek Lisans Tezi), Gaziantep, 2006, s. 75-80.

(20)

1844 (1260 H.) Tarihli Çorum Sancağı Müslüman Nüfus Defterine Göre Çorum Şehrinin Demografik Yapısı

JHS 172

H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

defterler bir nüfus defteri olmasına rağmen sadece nüfus sayısı ile ilgili bilgiler vermemektedir. Bu defterler kişilerin yaşları, isimleri, eşkâlleri, meslekleri, fiziki özellikleri gibi bilgiler de vermektedir.

Ayrıca 1834-1840 yılı arasındaki idari taksimatı da ortaya çıkarmakta ve daha sonraki sayımlarla mukayese edilerek aydınlatıcı olmaktadır. Her ne kadar defterlerde bulunan mahallelerin o tarihteki büyüklükleri ile ilgili bilgimiz olmadığı için nüfus yoğunluğunun tespiti yapılamıyorsa da nüfusun nahiyeler ve köyler arasındaki dağılışı hakkında bilgi sahibi olunabilmektedir.

İstatistikçiler günümüzde dahi hiçbir nüfus sayımının %100 doğru rakamlar ihtiva etmeyeceğine işaret etmektedirler. Hal böyle olunca 1844’de yapılan bir sayımın kesin bilgiler vermeyeceği de açıktır. Bugün bile köylerimizde bulunan pek çok yaşlı erkek ve kadının yaşlarının kaç olduğunu bilememeleri, bu defterlerdeki bilgilerin de ne kadar doğru olduğunu tartışmaya açık hale getirmektedir. Tüm bu sıkıntılara rağmen yine de defterlerde kayıt altına alınan nüfusun yaş guruplarına göre toplandığı görülmektedir. Bazı yaş gruplarında sayının az olması ise düşündürücüdür.

Çorum Nüfus defterlerinde, şehir merkezinde kişilerin uğraş alanı olan çeşitli meslek grupları kayıt edilmiştir. Böylece hangi bölgelerde hangi mesleklerin daha çok icra edildikleri tespit edilebildiği gibi bunların bugünkü durumla karşılaştırılmasına imkân sağlamaktadır.

Defterlerde verilen bilgiler ışığında Çorum şehrinde toplam 5139 erkeğin yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu sayıma kadınları da eklersek toplam 10278 kişinin yaşadığını söyleyebiliriz. Sonuç olarak bütün eksikliklere rağmen nüfus defterlerinin Çorum şehrinin nüfusuyla ilgili değerli ipuçları verdiğini söyleyebiliriz.

KAYNAKÇA

Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Çorum Sancağı Nüfus Defteri, nr: 1924.

AFYONCU, Erhan, "Osmanlı Devletinde Tahrir Sistemi", Osmanlı Ansiklopedisi, Yeni Türkiye Yayınları, C.6, Ankara, 1999, s. 311-314.

AK, Mehmet, “Teke Sancağında 1831 Sayımına Göre Nüfus ve Yerleşme”, History Studies, Volume 6, Issue 3, 2014, s. 15-44.

AKYEL, Salih, XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Harput Şehri’nin Nüfus ve Toplum Yapısı, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Basılmamış Doktora Tezi, Elazığ, 2013.

_____________, “XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Ebutahir Kazasının Sosyal Ve Ekonomik Yapısı”, Tarih Araştırmaları Dergisi, C.33, S. 56, Ankara, Eylül 2014, s. 319- 341.

AKSIN, Ahmet, “19. Yüzyılın Başlarında Bursa Şehir Esnafı”, Türk Dünyası Araştırmaları, Ankara, 2001.

AKSIN, Ahmet, Erdal Karakaş, “Nüfus İcmal Defterlerine Göre 19. YY. Arabgir”, OTAM, Ankara, 2002, s. 92-125.

AYDIN, Hacı Veli, "Timar Sisteminin Kaldırılması Süreci ve Bazı Değerlendirmeler", Ankara Üniversitesi OTAM, S.12, Ankara, 2001, s. 65-104.

BARKAN, Ömer Lütfi, "Tımar", İA., C. XII/I, İstanbul, 1979.

(21)

Kamil ÖZDEMİR - Salih AKYEL

JHS 173 H i s t o r y S t u d i e s Volume 7 Issue 1 A Tribute to

Prof. Dr.

İbrahim GÜLER March

2015

BARKAN, Ömer Lütfi, Enver Meriçli, Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri, Ankara, 1988.

BİNGÖL, Sedat, “1830-1835 Yılları Arasında Ankara Kent Merkezi’nde Müslüman (Erkek) Nüfus”, Hacettepe Ünv. Nüfusbilim Dergisi, C. 23, Ankara, 2001, 59-77.

ÇADIRCI, Musa, “1830 Genel Sayımına Göre Ankara Şehir Merkezi Nüfusu Üzerinde Bir Araştırma”, Osmanlı Araştırmaları, Ankara, 1980, s.109-132.

DÜZBAKAR, Ömer, “Osmanlı Döneminde Mahalle ve İşlevleri”, Uludağ Ünv. Sosyal Bilgiler Dergisi, S. 5, Bursa, 2003, s. 97-108.

DEMİRCİ, Süleyman-Kazım Kartal, “1833/34 (H. 1249) Tarihli Kayseri Sancağı, Karahisar-i Develi (Yeşilhisar) ve Talas Kazası Müslim Nüfus Defteri İncelemesi”, History Studies, Volume 6, Issue 4, 2014, s.1-29.

DEMİRCİ, Süleyman-Kazım Kartal, “Osmanlı Nüfus Defterlerinin Tarih Yazımındaki Yeri: 1835 Tarihli Trabzon Vilayeti Maçuka/Maçka Kazası Müslim Nüfus Defteri Örneği”, History Studies, Volume 6, Issue 3, 2014, s. 119-145.

DEVELLİOĞLU, Ferit, Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lügat, Aydın Kitabevi Yayınları, Ankara, 1993.

DOĞRU, Halime Kozlubel, 1844 Nüfus Sayımına Göre Deliorman ve Dobruca’nın Demografik, Sosyal ve Ekonomik Durumu, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 2011.

ERTEN, Hayri, Konya Şer’iyye Sicilleri Işığında Ailenin Sosyo-Ekonomik ve Kültürel Yapısı (XVIII. Y.Y. İlk Yarısı), T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 2001.

FAROQHI, Suraiya, Osmanlı Kültürü ve Gündelik Yaşam (Orta Çağdan Yirminci Yüzyıla), Çev: Elif Kılıç, Tarih Vakfı Yurt Yayınları, İstanbul, 1998.

GÜMÜŞÇÜ, Osman, “Osmanlı Mufassal Defterlerinin Türkiye’nin Tarihi Coğrafya Açısından Önemi”, XIII. Türk Tarih Kongresi, C. III(4-8 Ekim 1999), Ankara, 2002, s. 1321-1337.

GÖKÇE, Turan, “1830 Genel Nüfus Sayımı Sonuçlarına Göre Denizli şehri Nüfusu Hakkında Bir Değerlendirme”, Türk İdare Dergisi, S. VI, 1994, s. 169-182.

KARPAT, Kemal, Osmanlı Nüfus (1830-1914) Demografik ve Sosyal Özellikleri, Çev:

Bahar Tırnakçı, Ed. Neval Akbıyık, Timaş Yayınları, İstanbul, 2010.

KARAL, Enver Ziya, Osmanlı İmparatorluğunda İlk Nüfus Sayımı 1831, T.C. Başvekâlet İstatistik Umum Müdürlüğü, Ankara, 1943.

KODAL, Tahir, "Türkiye Cumhuriyeti'nin İlk Genel Nüfus Sayımında Çorum Vilayeti'nin Nüfus Özellikleri", Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, C. 19, S. 1, Elazığ, 2009, s. 233-258.

KÜTÜKOĞLU, Mübahat S., Menteşe Sancağı 1830(Nüfus ve Toplum Yapısı), Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 2012.

ORHONLU, Cengiz, Osmanlı İmparatorluğunda Aşiretlerin İskân Teşebbüsü(1691- 1696), İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yayınları, İstanbul,1963.

ÖZ, Mehmet, “Tahrir”, TDVİA, C. 39, İstanbul, 2010, s. 425-429.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, Gölbaşı (Adıyaman) sınırları içinde 2002-2003 yıllarında makrofungus örnekleri toplamıştır. Arazi ve laboratuvar çalışmaları

Programda: Beethoven’ in ikinci senfo­ nisi ve Jentsch’in köy şenlikleri, Mozart'ın sihirli flüt operası uvertürü vardır. İstanbul Şebir

Elde edilen deneysel sonuçlardan, killi zemine eklenen %5- %20 arasındaki uçucu kül katkısının tüm oranları için katkısız kil numunelerine göre daha yüksek CBR ve serbest

“Rençber Ali bin Hasan oğlu Mehmed, Tekfurdağı’na okumaya gitmiş.. Malkara ve köylerinde on kişi topal, sekiz kişi yekçeşm, sekiz kişi illetli, yedi kişi

Esas itibariyle nüfus defterlerinin tutuluĢ gerekçesi askeri ihtiyaçlardan çıkmıĢ olmasına rağmen Osmanlı Devletinde kadın ve kız çocuklarının nüfus

DEMĠRCĠ Süleyman-Kazım KARTAL, 1834–35 Tarihli Karahisar-ı Develi (Yesilhisar) Ve Talas Kazâsı Müslim Nüfus Defteri İncelemesi, Basım aĢamasında 2014. DOĞRU, Halime; 1844

Besides, according to cross-resistance MPN results, all of the mutant individuals showed higher tolerances than wild type against all of the stress types, which indicates

revealed a fat-containing tumor with invasion of right renal vein and inferior vena cava. Right radical nephrectomy and cavotomy were performed and aggressive renal