TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, yaşanan sel felaketine ilişkin yaptığı değerlendirmede, rant projelerinin yeni felaketleri getireceğini vurguladı
TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu, 2B alanlarının satışına yönelik düzenlemeleri, kıyı alanlarının imara açılması, 3. köprünün yapılma kararı, Atatürk Havalimanı’nın dere yatağı ve yeşil alanları da içine alacak şekilde genişletilmesinin; İstanbul’u felakete götürecek rant projelerinden birkaçı olduğuna dikkat çekerek, “Bu yağmacı zihniyetin sürdürülmesi halinde İstanbul’da birçok felaketle yüz yüze kalacağımız açıktır” değerlendirmesi yaptı.
Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu, AKP iktidarı ile 1994 yılından bu yana aynı düşüncenin yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) politikalarının ana ekseninin “İstanbul’u pazarlamak” olduğunu belirtti.
İstanbul’un 5 bin 400 km2 olan yüzölçümünün yüzde 49’unu ormanlar; yüzde 11’ini ise devlet, vakıf, belediye gibi kamu kurumlarının mülkiyetindeki yerler; yüzde 10’unu askeri alanların oluşturduğunun belirtildiği açıklamada, “İstanbul’daki arazilerin yüzde 73’ü kamu mülkiyetinde, yüzde 27’si özel mülkiyette olmakla beraber, kamu mülkiyetindeki arazilerin çok az kısmı planlanarak yerleşime açılabilir durumdadır. Çünkü bu alanların büyük bir bölümünü ormanlar, tarım alanları, su havzaları ve yeraltı kaynakları oluşturmaktadır. İstanbul için yaşamsal bir öneme sahip olan bu alanlar, kamu alanlarının fazla olması bahane edilerek sürekli bir biçimde imara açılma tehdidi ile karşı karşıya kalmışlardır ve kalmaya da devam etmektedirler” denildi.
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı müsteşarının son açıklamasına göre İstanbul’daki 4 milyon dolayındaki yapı içinde ruhsatsız ve kaçak yapıların oranının yüzde 85 olduğuna dikkat çekilerek, “İstanbul’un, yakın gelecekte beklenen büyük deprem öncesi çok olumsuz sinyaller verdiği” ifade edildi. Açıklamada, AKP iktidarı ile 1994 yılından bu yana aynı düşüncenin yönetimindeki Büyükşehir Belediye politikalarının ana ekseninin “İstanbul’u pazarlamak” olduğu belirtilerek, “Yaşanan sel felaketinde, 24 saat geçmesine karşın İBB Başkanı ortada görünmemekte, gelişmeleri tribünden izlemektedir” denildi.
Açıklamada doğal afetlerin toplumsal felaketlere dönüşmemesi için alınması gereken önlemler ise şöyle sıralandı: • İç göçün durdurulması ve nüfus artışının frenlenmesi.
• Mekân üzerindeki çarpık mülkiyet dağılımının sonlandırılması.
• İstanbul’un ekonomik, sosyal ve çevresel dengelerinin korunmasını hedefleyen bir planlama sürecinin izlenmesi. • İmara aykırı yapılar hakkında, bunların üzerinde yer aldığı parsellerin kayıtlı olduğu tapu kütüğüne, bu yapıların ruhsatsız oldukları yönünde şerh konulması ve gerektiğinde alım-satım konusunda kısıtlamaların getirilmesi.
• Coğrafi bilgi sistemlerinin, mekânsal verilerin doğru biçimde yapılandırılması ile oluşturulması. Altyapı kadastrosu bir an önce gündeme alınarak kurumlar arasındaki verilerin ortaklaştırılması.