Kuzey Kore'nin geçen pazartesi günü nükleer silah denemesi yaptığını açıklaması, tam da Japonya Başbakanı Şinzo Abe 'nin Güney Kore Devlet Başkanı Roh Mu Myun ile buluşmasına denk geldi. Abe, bir gün önce de çin Devlet Başkanı Hu Cintao ile görüşmüştü. Pyongyang, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin sonuçlarının ağır olacağı yönündeki uyarısına karşın bu eylemi gerçekleştirdi. Ülkenin kuzeydoğu ucunda yapılan bu yeraltı denemesi, bölgede ve dünyada barışı, istikrarı ve güvenliği tehlikeye atıyor. Bu deneme, Kuzey Kore'nin 5 Temmuz'da yaptığı 7 adet balistik füze denemesinden ayrı değerlendirilemez. Bu denemenin yapılması çok üzücü; çünkü uluslararası barış ve güvenliğe karşı ciddi bir tehdit oluşturan nükleer silahlanmayı ve bu silahların yayılmasını hızlandıracaktır. Diğer ülkeler kendilerini anında nükleer silahlarla donatmayacaklardır ama Kuzey Kore'nin nükleer yeteneklerini
sergilemesi, önünde sonunda başka ülkeleri de nükleer yola itecektir. Silahlanma yarışı ise dünyayı daha da istikrarsız bir hale getirecektir.
Doruk noktası
Nükleer silah denemesi, Kuzey Kore'nin yıllardır sürdürdüğü nükleer silah elde etme girişimlerinin doruk noktası oldu. Mart 1993'te Kuzey Kore, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'ndan (NPT) çekilme tehdidinde bulundu. Ekim 1994'te Kuzey Kore ile ABD, Pyongyang'ın yakıt ve iki adet hafif su nükleer santralı yapımı karşılığında plütonyum üretimini dondurmasını öngören " Agreed Framework " anlaşmasını imzaladılar. Ağustos 1998'de Kuzey Kore, Japonya'nın üzerinden uçup Büyük Okyanus'a düşen Taepodong-1 füzesi denedi. Ekim 2002'de, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı James Kelly, Kuzey Kore'yi gizli bir uranyum zenginleştirme programı yürütmekle suçladı. O ayın sonunda ise Washington, Pyongyang'ın gizli nükleer silah programının varlığını kabul ettiğini açıkladı. Aralık 2002'de Kuzey Kore nükleer tesislerini yeniden çalıştıracağı uyarısında bulundu ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu denetçilerini kovdu. Ocak 2003'te, Kuzey Kore NPT'den çekildiğini duyurdu. Ağustosta ABD, Çin, Rusya, Japonya, Güney Kore ve Kuzey Kore Pekin'de bir araya gelerek Pyongyang'ın nükleer programına ilişkin altılı görüşmeleri başlattılar. Şubat 2005'te Kuzey Kore, nükleer silah ürettiğini açıkladı. Eylül 2005'te, altılı görüşmeler sonucunda Kuzey Kore'nin yardım ve ABD'nin saldırmama sözü karşılığında nükleer silah programından vazgeçmesini öngören bir anlaşmaya varıldı. Eylül 2005 anlaşması, Kuzey Kore'nin nükleer silah geliştirme programına ilişkin sorunu çözecekmiş gibi görünse de Pyongyang samimi davranmadı, çözüm umutları söndü. Kuzey Kore, ABD'nin sahte dolar ürettiği ve kara para akladığı yönündeki suçlamalarını protesto etmek için altılı görüşmelere katılmayı reddediyor.
Tecrit derinleşti
Görünüşe göre Kuzey Kore, nükleer silah denemesi gerçekleştireceği yönünde 3 Ekim'de yaptığı açıklamayı, ABD ile doğrudan görüşmelere başlamaya yönelik bir pazarlık aracı olarak kullanmak istedi. Ama artık denemeyi yaptığına göre, bu pazarlık aracı bir işe yaramayacaktır. Kuzey Kore, tecridini kendi eliyle daha da derinleştirdi. BM Güvenlik Konseyi, BM Sözleşmesi'nin 7. bölümü uyarınca uluslararası yaptırımlarla askeri seçeneklerin önünü açan bağlayıcı bir karar alabilir. Kuzey Kore, yanlış hesap yapmış olabilir. Kuzey Kore'nin en büyük yiyecek ve enerji tedarikçisi çin, nükleer silah denemesini " küstahça " diye nitelendirerek kınadı ve bu ülkeye karşı sert bir tutum izlemek zorunda kalabilir.
Güney Kore, Kuzey ile yakınlaşmasına bir son vermeye zorlanabilir. Kuzey Kore'yi izlediği yoldan vazgeçirebilmek için BM'nin özellikle de Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelerinin görüş birliği içinde olması şart. Ama Kuzey Kore'nin yeni cüretkâr adımlar atmaması için soğukkanlı davranmak gerekiyor.
(Japan Times, Japonya, Başyazı, 11 Ekim) İngilizceden çeviren: İrem Sağlamer CUMHURİYET 16.10.2006