Türk Halkında Koroner Kalp Hastalığı Sıklığının
Nedenleri ve Bu Bilginin Risk ~eğerlendirmesi ile Korunma Açılarından Büyük Onemi
Prof. Dr. Altan ONAT Tiirk Kardiyoloji
Derneği, İstanbulÖZET
Bu yazt, koroner kalp
hastaltğt(KKH) morbidite ve morta- /itesi yiiksek olan toplumumuzun
TEKHARF çaltşmastve- rilerinin
sentezine göre Battltlarlaktyas/amada
giderek ortaya çtkan farkit risk etmenleri yaptS/lll ve KKH patoge-nezini
açtkltğa kavuşturma,bum111 somtcunda yüksek koro- ner riske sahip bireyleri ortaya
çıkarmayave onlarda risk aza/tma
sağlamasma ışıktillma
amacım giitmektedir. 2000ytlt kohortu KKH verilerinin
çoğunluğunave Danimarkah
yetişkinler/e karşt!aştırmaya
dayanarak.
başitea lipoproıein
bowklu,~uLDL-kolesterol
yüksekliği olan Batıltiardan toıalkolesterol, HD L-ko/es/erol, trigliseridler, apolipopro-
tein (apo) B, (samral) obezite,hiperin si.ilinemi, kan
basmcıalanlannda
yoğunlaşangöze çarptct fa
rkltitk/ar bulundu·ğu
ortaya
konmuş, kadm/anmızdaöncelikle obezite, kan
basınct,
apo B hususlarmda erkeklere göre büsbütün daha sakm calt bir risk profili ile
karşt karştya olduğumuzvur-
gulannuşttr.
Plazma trigliserid ile apo B'ye
ilişkinbulgu- lar, toplumumuzda kiiçiik
yoğun LDL parçaCiklamiin yay-
gm bir popiiiasyon kesiminde arttığtmn işaretidir.Aterojen
dislipidenıi olarak nitelenebi/ecek bu risk profili-nin
alımda genelde viserol adipozite ve insiilin direnci yat-makıadtr. Kan
daki
yağasitlerinin
yağdokusunca
yeterikadar
tuzaklanmadtğt, karaciğere ulaşan yağasidi aktmt- mn
arllığt,kaslarda
trigliseridlerin fazladepolanmasi yo- luyla insiilin
duyarltltğmm azaldtğt önesiirii/ebilir. Öte
yandan hipertrigliserideminin, yetişkin/erimizelestk rastla- nan
HDL-K diişükliiğüniin -santral obezite, seelanter ha- yat ve sigara içiminin
yamsıra -başiteanedeni
olduğunun,bumm
çoğunlukla genelik neden dtşmdan kaynaklandığımn altt
çizilmiştir.Önerilen
lıipotezinuzanllst olarak,
180-200mg/d/'lik
ıoıalkolesierol
değerlerinded
islipideminin eşlik edebileceğini hatırda llllmak suretiyle risk değerlendirilmesininisabetli
olacağı,
primer ve sekonder korunmoda uygun hayat tarzt- llin benimsenmesiyle de milyonlarca
kişidekalp-damar
sağlığımn diizeltilehileceği
sonucuna van/dt.
Anahtar k elime/er: Ateroj en dislip
idemi,koroner kalp
hastaltğı,
risk profili, risk faktörleri, Tiirk
erişkinleriO nbir
yıldanberi sürdürü len TEKHARF
çalışmasıverilerinin bir sentezine dayanan bu
yazının amacı,koroner kalp
hastalığı(KKH) patogenezinde toplu-
Alındığı tarih: 6 Ağustos 200 I
Yazışma adresi: Prof.Dr. Altan Onaı, Nisbetiye cad. 37/24, Etiler 80630 Istanbul, Faks: (212) 35 I 4235
602
mumuzun giderek ortaya
çıkan farklırisk etme nleri
yapısını açıklığa kavuşturmak,
bunun sonuc unda ko- roner riske sahip bireyleri ortaya
çıkarmadave onla-
rın
risk
değerlendirmesinde hekiınlerimizeyeni ba-
kış açısı aşılamak,
korunma stratejilerinde santral obezite ve sedanter hayattan
uzaklaşılınasıiçin pe rs- pektif vermek ve popülasyo numuzla ilgi li olarak il e- ride
bazı farklıkriterlerin saptanabilmesi iç in zemin
hazırlamaktır.
Böylesi bir çaba için gerekçe büyük- tür, çünki
halkımızdakoroner morbidit e ve mortalite
beklendiğinden
yüksektir
(1,2).Bizim için
ayrıhede f- le ri
kullanmayıirdelemek üzere, önce koroner
hasıalarımızdaki yapıyı
daha iyi bilmek gerekir.
Erişkinlerimizde
risk profili ve
Batılıtoplumlardakine göre
farklarıAvrupa ve
Amerikalılarda başlıcali poprotein bozuk-
luğu
LDL-kolesterol
yüksekliğidir.Korunma ve te- daviye
ilişkinbütün
kılavuzlarında kilit
noktasıLDL-kolesterolün normal ya da "istenen"
sınırlaral-
tına
çekilmesidir.
Yetişkinlerimizin
rastgele bir örnekiemi olan TEK- HARF
çalışmasının2000
yılıkohortunda KKH
tanısı konmuş
ola n 2 1 8 erkek ve
kadın hastanın başlıcarisk parametrelerine
ilişkinnite likler Tablo l'de s u-
nulmaktadır.
Veriler ortanca, 25 ila 75'inci persentil- ler
aralığınıgösterir biçimde
düzenlenmiştir.T ablo'dan ilgi çekici birçok bilgi edinilebilmektedir.
Örneğin, Batılı
toplumla rda
kadınların KKH'ııailk
yakalanması
erkeklerden 8-1 O
yaşsonra görülmes ine
karşılık,
bizde 25 persentili 4
yaşsonra (56
yaşında) rastlanmasının dışıııda,ortaneada ve 75'inc i pe rsen- tilde
cinsiyetlerarası yaş farkı bulunmamaktadır.Bu bizde
kadınlarınrisk profilinin daha kötü olmasiyle
ilişkilendirilebilir.
Koroner
hastalarımızın kadınlarda yarısı,erkeklerde
%60'ıLDL-K
açısından "sınırdayüksek"ten daha iyi düzeyli ( < 130
ıng/di)bireyler-
dir. Total koleste rol olarak da
kadınların %40'ı,e r-
A. Onar: Tiirk Halkurda KKH Slklrğul/11 Nedenleri l'e Bu Bilginin Risk Değerlendirmesi ile Korwıma Açrlanndan Biiyiik Önemi
Tablo ı. 2000 yılı TEKHARF kohortunda koroner hastalarda bazı nitelikler
117 Erkek 101 Kadın
n median kartiller aralığı n median kartiller aralığı
Total kolesterol (ıng/d!) 117 187
HDL-kolesterol (ıng/di} 35.4
Trigliserid (mg/di) 67 146
LDL-kolesterol {ıng/di) 67 120 T-kolestcroi/HDL-kolesterol 5.17
C-reaktif protein {nıg/L) 54 3.8
Apo B 47 104.3
Apo Al 34 92
Bel çevresi (cm) 115 93
Beden kitle indeksi 115 27.25
Sistolik KB (mmHg) 140.5
Diyastolik KB (mmHg) 81
Yaş 63
HDL dışı-K (mg/d!) 143.5
HDL dışı-K (ıng/d!) 144 ± 36.5
150.2 ±44.3
keklerin %65' i "arzu edilir" düzeylere (<200 mg/dl) sahiptir. Öte yandan, NCEP'nin yen i
kılavuzunda (3)alt
sınırı40
ıng/dl'açeki le n HDL-kolesterol (HDL- K)
düşüklüğükoroner
hastalarııntzda3 erkekten iki- sinde, 5
kadındanikisinde kaydedilmektedir. Yine NCEP
kılavuzundatrigliseridl er için yen i norma l düzey olarak önerile n < 150
ıng/d!düzeyi, er kek has-
talarımızın
%55'inde,
kadınların %60'ındamevcut- tur. En
çarpıcıbulgu lardan biri bel çevresiyle ilgil i olup erkek ve
kadınhastalarda ortanca
değerin93 cm ile, erke klerde sadece
"uyarı"düzey ine,
kadınlarda "eylem" düzeyine
karşılıkgelmesid ir. Benzer bir
farklılık,
apo B ortanca
değerininerkek hastada nor- mal iken,
kadınhastada yüksek
(>ı20 mg/di) bulun-
masıdır. HDLdışı-kolesterol
orta lama
değeri sağlıklı örnekıemimizdeiki cins iyet
arasındafark sergileme-
diği
halde, koroner
hastalarıınızda kadınlarda ı64.4
ıng/di
ile, erkektekinden % 1 O
oranındayüksekti.
Batılı topluıniara
bir örn ek olarak Kopenhag
şehrisakinleri gösterilebilirse, 3. tarama verile ri yeni ya-
yınlanan
Kopenhag
ŞehriKalp
çalışması (4)ile TEK HARF
çalışınasıge ne l popü lasyon ver ilerini
karşılaştırma
yoluyla, iki toplum
arasındakifarkiara dikkat çekilecektir. Beden kitle indeksi ortanca de-
159 28.9 98 97 3.99 1.65
87 76 87 24.7
124 79 52 121
208 !Ol 209 177 240
42.5 43.8 35.7 51.5
!92 61 121 100 202
147 61 130 109 155
6.66 5.05 3.9 5.9
8.1 42 4.2 2.4 9.1
127 41 123 100 141
!lO 21 112 95 134.5
100 93 86 ı
o
ı30.8 94 29.7 26.5 34.6
161 155 137 181
93 89 80 98
71 63 56 70
175 169 132 194
sağlıklılar oıtalama 141.9
±
38.2 KKH ortalanın 164.4±
42.326.0 kg/m2 iken,
onların kadınlarında24.5, bizde 29.5 kgfm2 idi. Sisto lik kan
basıncıortanca
d·eğeri45-59
yaşlıDan imarka
lıerkeklerde
ı36 mmHg ile bizimkine (l32 mmHg)
yakınken, onların kadınlarında
129 mmHg gibi
düşük, aynı yaşkesimindek i
kadınıarımızda
140 mmHg kadar yükse kti. Diyasto- lik
basınç kıyaslamasındada
kadınlarımız4 mmHg kadar yüksek
değeresahipti. HDL-K ortanca
değerleri Kopenhag
ŞehriKalp
çalışmasıerkek ve
kadınlannda 51 ve 64 mg/di iken, bize ait veriler bu de-
ğerlerin
15-20
ıng/di altındadır.T otal ko lesterol or- tanca
değerleri234 mg/di olan
Daninıarkalılara kıyasla, bizde
-bırakınızgenel
popülasyonuınuzu-ko- roner
hastalarımızdabile 198 mg/di idi, genel popü-
lasyonuınuzda
bundan 1 1 mg/d i daha
düşüktü. Aynı çalışmada açlıkdurumu
dışındaölçülen trigliseridle r (T g) için ortanca
değerler158 ve 121
ıng/diiken,
aynı yaştaki yetişkinlerİnıizde
aç
karnına değerlerbunu
aşıyordu( 164 ve 142
nıg/dl). İlgiliapo B or- tanca
değerlerinin karşılaştırılmasında88 ve 83
ıng/di
yerine, erkek ve
kadınlarınıızdaortanca kon- santrasyonlar 108 ve
ı1 O mg/di ile 20-27 mg/di yük- sek bu lundu. Apo A l ortanca
değerlerimizDani-
nıarka erişkinlerindekinden
10
nıg/dlkadar daha di.i-
I l l i K 1\UIUIYU' VCIN rıtoJ "-VVl • "'""'·vv- ._..,.,
Tablo 2. Trigliserid (Tg) kategorilerine göre bazı risk faktörleri birlikteliği ve KKH olasılığı
n KKH %
Erkek 704 67 9.5
Tg >192 ıngldl 173 17 9.8
Tg 128.5-191.9 ıngldl 181 22 12.2
Tg 85-128.4 ıngldl 170 15 8.8
Tg <85 ıngldl 180 13 7.2
Kadın 790 61 7.7
Tg >223 mg/di 95 ll ı 1.6
Tg 164-222.9 ıngldl 98 9 9.2
Tg 1 1 1 .8-163.9 ıngldl 197 16 8. ı
Tg 95.1-1 1 1.7 mg/di 91 13 14.3
Tg 70-95 mg/di 94 5 5.3
Tg <70 ıngldl 215 7 3.3
*nHDL-K= HDL-dışı kolesterol
Özellikle total kolesterol, HDL-kolesterol, triglise- ridler, apo B, (santral) obezite, kan
basıncı alanlarında
yoğunlaşanbu göze
çarpıcı farklılıklaryüzünden, bizde genel için geçerli olabilecek aterogenezin fark-
lı
bir nitelik
taşımasıbeklene bilir.
Kadınlarımızdaöncelikle obezite, kan
basıncı,apo B
hususlarındaerkeklere göre büsbütün daha
sakıncalıbir ris k profi- li ile
karşı karşıya olduğumuz açıktır.Halkımızda
hiperinsüli nemi erkeklerde %24,
kadınlarda %27
oranındagörülme ktedir
(5). İnsülindiren- cini
yansıttığıgene llikle kabul edil en
açlıkhipe rin- s ül inemisini n, prevalan KKH için
diğerklasik risk faktö rlerinden
bağımsızbir belirleyici
olduğuTEK- HARF
çalışmasındayeni
gösterilmiştir.Bu insülin direncinin bizdeki KKH patogenezinde ki lit denebi- lecek bir konumda
olduğunu vurgulamaktadır.Tablo 2'de Türk erkek ve
kadınlarıtrigliserid düzeyi dörttebir dilimferine göre,
kadınlarorta-alt ve üst dili mlerde
ayrıca ikişerdilime daha
sıralanmıştır.Bu dilimlerde
eşlike den
yaşve
diğerlipoproteinleri n ortalama
değerlerininne durumda
olduğukolayca izlenebilmektedir. Her dili me
ilişkinKKH
olasılığıve, alt d ilime KKH
olasılığının1 verilmesi duru- munda,
diğerdilimlerde ki
ayarlanmamışodds oran-
ları eklenmiştir.Önemli görünen
bazı hususların altıçizilecektir. Artan Tg di limle ri
aynızama nda HDL- K
ortalamalarında çarpıcıazaimalara
eşliketmekte- di r; HDL-K üst di limde, alt dilime göre, her iki c in- s iyette %27
oranında(12- 13 mg/el i kadar) azalma se rgilemek tedir. Bu, HDL-K'd e
düşük değerlerintoplumumu zda Tg düzey ine ne denli
bağlı olduğunu604
kaba OR Yaş HDL-K ni-lDL-K* LDL-K apo B
1.36 1.68 1.22
ı
3.56 2.82 2.49 4.39 1.63
ı
n= 308
49.6 31.4 172.2 ı 14.4 139.1
50.2 34.6 148.5 ı 17.2 ı 13.5
52.4 38.5 136.5 ı 15.3 109
53.4 42.9 ı 17 104 94
n= 333
54.6 37.4 190.2 124 143.8
53. ı 41.2 164.1 126.6 140.9
51.2 44.3 155 128.7 122.9
52 46.7 140.6 120 ı 10.5
50.5 48.3 133.1 ı 15.7 105.6
45.9 5 ı. ı ı 15 102 91.4
Tablo 3. Apo B ve trigliserid düzeylerine göre KKH olasılığı
n KKH % Kaba OR
Erkek 451 45 lO
Tg<l33, B <120 ıngldl 173 13 7.5 ı
Tg>l33, B <120 nıgldl 109 ll 10.1 Tg<l33, B >120 ıngldl 59 7 ı 1.9
Tg> 133, B > 120 ıngldl ı lO 14 12.7 1.69
Kadın 512 47 9.2
Tg<l33, B <120 ıngldl 226 12 5.3 ı
Tg> 133, B < 120 ıngldl 76 8 10.5
Tg<l33, B >120 ıngldl 85 ll 12.9
Tg> 133, B > 120 ıngldl 125 16 12.8 2.41
vurgulamaktadır.
Buna
karşılıkLDL-K'de, alt (nor- molipidemili) di lim hariç tutulursa, hiç bir kategoride
anlamlı
farklar birlikte gitme mektedir.
HDLdışı-Kise alt ve üst dilim
arasındatedrici bir
şekilde,%50
dotayına
varan
artışgöstermektedir. Bu, VLDL (ve IDL)'nin
içerdiğikolesterol bö lümüdür.
Aynıoranda
artışlaraapo B'de de
rastlanmaktadır. İşte,Tg
dilinılerine paralel olarak gidere k artan KKH
olasılığıgi- derek azalan HDL-K, giderek artan
HDLdışı-Kve apo B li poproteinleri
eşliğindedir. Yaş-ayarlı OR'nınerkeklerde üçüncü dilimele 2 kata
çıktığı, kadınlarda95
nıg/dl'likTg
değerlerindenitibaren 2 kat düzeyin- de
seyrettiği anlaşılmaktadır.Ta blo 3 kohortumuzu n e rkek ve
kadınlarını apoB
(1 20.0 mg/di
altıve üs tü) ile Tg (133.0 mg/d!
altıve
üstü) olarak dörder kategoriye
ayırrnaktadır.Bu
ayrı-A. Onat: Tiirk Halk111da KKH Stkllğtmn Nedenleri ve Bu Bilginin Risk Değerlendirmesi ile Korunma Açtianndan Büyiik Önemi
ının
aitev i kombin e hiperlipideminin (AKH) be lir- le nmes inde
yardımcı olacağı (6)ile ri
sürülmüştür.Tüm
katılımcılardaapo B tayini
yapılmadığından,il- gili kohort 963
kişidenibaret
kalmıştırve içinde ta- yinleri 1998
yılında yapılanlard a
bulunmaktadır.Buna göre, he m Tg, he m de apo B
değerleri alınan sınırınüstünde ola n ve tüm kohortun
yaklaşıkl /4'ünü
oluşturan(muhteme len A KH'Ii) katego ri
yaklaşık
2 kat yüksek bir KKH
olasılığısergilemek- ted ir. Benzer bir risk
oranına başkayoldan da
ulaşılmıştır (7).
Toplumumuzun risk gerçekl eri ve
altındakifizyopatoloj i
Halkrmrzda visera/ adip oziteyi yansrtan santral obe- zite
(39)ve insülin direnci
(5)oldukça
yayguıdır.Bu
gerçeğinklin ik
anlamını açıklamaküzere,
aşağıdaki bilgileri s unmak
yararlıdır.Yukarıda anılan
du rum aterojen dislipideminin
gelişmesi için
yağdoku sunca
yağasidierini tuzaklamada bozukluk yaratarak teme l bir fi zyopatolojik meka- nizma
oluşturmaktadır.Tu zaklama
azalıncakaraci-
ğere ulaşan yağ
asidi
akımrartar.
Dışardanbesinle
alınan yağ
asidierinin postprandiyal klerensi de aza- hp iskelet
kaslarındatrigliseridle rin
depolanmasıar-
tınca,
bu , bir yandan
karaciğerdeVLDL sentez ve
salgılamasının artmasına
yol açarken, ö te y andan, kas tri gliserid
içeriğiile ters
ilişkigöstere n insü lin
duyarlılığı (8)
nedeniyle, insülin direcine
eğilimgeli-
şir.
(Bu belki kas hüc resi içinde glukoz ile
yağasid i- nin
kullanımiçin rekabete geçmesinden ile ri gelebi- lir.)
İnsülin
direncinin kalp-damar
hastalıkiannazemin
yarattığı
bilinmekted ir; ama di slipidem i meydana gelmedikçe ateogenez yeterince
hızlanınamakta(ör-
neğin
Pima
kızılderililerinde),dis lipidem i
oluşuncaaterogenez
hızlanmaktadır.Aterojen dislipideminin
unsurları
hipertri gliseride mi (hiperTg), HDL-K dü-
şüklüğü
ve küç ük,
yoğunLDL'nin (kyLDL) artm a-
sından
ibarettir
(9,10).Yağ
asidi akrmmda artma a)
kasınglukoz ütili zas- yonunu
azaltıp (ll),b) insü linin
karaciğer tarafındanhertaraf ed ilmesini azaltarak
(12)insül in d ire ncinin
gelişınesine
sürükler.
Yağ
dokusunca
yağasidierini tuza,k/amada bozuk/u!
Reaven
(13),Haffn er
(14)ve
ark.nınöne
sürdüğükla- sik teoriye göre, insülin
tarafındanindükle ne n kanda
yağ
asidierinin
azaltılmadereces i ile plazma trig lise- rid ve apo B düzeyle ri
arasındaters bir
ilişkibulu- nur.
İnsülinregülasyonu
aksayıplipaz akti vi tes inin
artması aracılığiyle yağ
dokusundan
aşırım iktarda
yağ
asidinin serbest
bırakılmasıartan VLDL
salgılamasına,
bu da apo B ile trigliseridlerin
arımasmayol
açmaktadır.Oysa, yeni
tanımlananasilasyon
uyancıprotein (ASP) metabolik y olu da trigliserid sentez ini ve Tg'den-zengin lipoproteinle rin Tg lipolizi
sırasında açığa çıkan yağas id ierinin adipos it e ndotel yüzeyin- ce
alıınının hızınıbelirle r
(15).B u
araştırıcılar,insü- lin ve ASP'nin
belirlediği "yağasidi
alımıve tutulu- mu" s üreçlerinin
etkinliğiiç in
kapsayıcıolarak
yağasidi
tuzaklamasıterimini
vermişlerdir.Ayrıca,
kanda T g'i nükleer reseptör olan PPAR
aktİvatörle ri de lip oprote in lipaz (LP L) eks presyonunu
artırarak
azalta bilir.
Yağ
asidierini tuzaklamada bozukluk aterojen disli- pidemiye sürüklemektedir:
Karaciğere aşırı
miktarda
yağasidi
akımıhem T g sentezi ve
salgılaınasını,hem de kolestero l ester (KE) sentezini
artırır (16).KE'i n
artması,VLDL par-
çacık salgılanması hızını
yükselten
başlıcaetkendir
(17).
In vitro
çalışmaların dışında,insa n üzerindeki
çalışmalar
da
karaciğerinkolesterol sentezi ile apo B
salgılaması arasında doğrusalbir
ilişkininbulundu-
ğunu
normal
(18),obez
(19)ve hipe rTg'li
kişilerde . (20) göstermiştir.İnsülin
direnci durumunda koles terol sentezinin ol- s un, apo B
salgılanmasınıno ls un
arttığı düşünülmektedir ve tip II diyabette hiperTg, azalan LPL yü- zünde n VLDL klerens in in
yetersizliğinden değil,ço-
ğu
kez VLDL
parçacıkları salgılanmasınınartma-
sındanil eri gelmektedir
(21>. Ins ülin direnc inde insü- linin
kol~sterolsentezini ve apo B
salgılanmasını azaltıcı etkisinın zayıfladığına inanılmaktadır (22).Küçük
yoğunLDL (LDL B
parçacrkları)Apo B içeren LDL
parçacıklarındanLDL A parça-
cıkları
daha fazla, LDL B
parçacıklandaha az KE
içerirler. LDL B
parçacıklan çoğunluklaLDL A pa r-
çacıklarındantürev lenir VLDL içindeki Tg ile
terk ibini
değiştirince,VLDL KE'den
zenginleşir,LDL Tg'den
zenginleşir.Tg'den zengin LDL hepatik veya lipoprotein lipaz
tarafındanhidrolize ed ilince LDL küçülür,
yoğunlaşır.Bu sürecin
hızı,verici par-
çacığın
Tg
içeriğine bağlıdır (24).Bu, LDL remode- ling'i olarak terimlendirilir.
AşırıVLDL
salgılamasıküçük
yoğun(kyLDL)'nin
artmasınayol açar
(25).Kanda
yağasidierin in
artmasıda LDL
reınodeling'ini artırır (26).LDL
büyüklüğüklinikte rutin ola rak ölçüle mese de, plazma Tg ile kyL DL
arasındaki ilişkiiyi öngörüle-
bildiği
için, di rekt ölç üle meme hayati
değildir.Tg düzeyi 132 mg/dl'n in
altındaykenplazmada kyLDL
varlığı olasılığı
az, bunun üze rindeyken özell ikle 176 mg/dl'nin üstü ndeyken çoktur
(27,28).Kor J ipidi
değişikliği-HDL klerensi
HDL-K
düşüklüğünekorone r
hastalarındaço k
sık rastlanır.Bu,
çoğukez VLDL ve HDL kor lipidleri
değişikliğinin
so nucudur; ve
aynızamanda HDL par-
çacıklarının
klerensini de
hızlandırır.Sonuçta Tg
yüksekliği
ile HDL
düşüklüğüçok
sıkbirarada bulu- nur. KKJ-I'da Tg
yüksekliğiile HDL
düşüklüğü,TK ile LDL-K
yüksekliğindençok daha
sıkgörülür, bu birli ktelik önem
taşır.LDL parçaetkiart mn saytst
Insülin direncinde LDL
parçactklarınlll saytstnıhi- perTg'nin köken i belirler. J-li perTg' li
kişilerin çoğunluğunda
kyLDL bulunursa da, a po B'si de yüksek o lanlar sadece 1/3
kadardır (28,29).J-l iperTg'ye
eşlikeden apo B dü zeyi normalse, KKH r iski
artmadığıhalde, yüksekse, KKH riski artar
(30-32).Quebec Car- d iovascular
çalışmasında (33)KKH riski , normal apoB düzeyl i hiperTg'li
kişilerde artmadığıhalde, yüksek apoB düzeyli hiperTg'li
kişilerdebu riskin 3 kat
arttığı gösterilmişti. Anılan çalışma (34)apo B'nin en önemli risk belirleyicisi
olduğunuve de LDL par-
çacık sayısının
önemini
vurguladı.Hem kyLDL var-
lığı,
hem de LDL
parçacık sayısının artmasıduru- munda koro ner risk 6 kat
artmıştı (35). İştebu
koınbinasyon, hem ky LDL
varlığı,hem de LDL
parçacık sayısının artmasıçok ateroje n o lup
KKH'lılardaol- dukça
sıkgörülür
(27,36).Karaciğer tarafından salgılanan
her bir apo B li pop-
roteini bir tek apoB I OO molekülü
içerdiğinden,plaz- ma apo B konsantrasyonu VLDL, lDL ve LDL par-
çacıklarının
topla m
sayısınıbelirle r
(37).VLDL par-
606
çacıklarının dolaşımdaki yarı
ömrü çok
kısao ld u-
ğundan,
LDL
parçacıklarının sayısı hakkındaklinik
açıdan
plazma apo B düzey inden fikir edinil ebilir
(38).
Halktmtzda /{yLDL
parçaetkiarımn saytsun yansuan apo B düzeyleri oldukça yaygmdtr .
Bu özellikle
kadınlariçin geçerlid ir.
Halkmuz aterojen dislipidemiye
eğilimlidir.Yüksek apo B düzeyleri nin
yanısıra,hiperTg çok
sıkgörülür.
HiperTg
eşliğindeHDL-K
düşüklüğütoplum umuz- daki d islipidemini n temel
öğesini oluşturur.Toplumumu zda ge net ik fa ktö rlerin ve a itev i kombine hiper lipideminin rolü
Türk
erişkinlerinde KKH'nın gereğinden sıkgörül- mesini n risk profili özell iklerin i ortaya koyduktan so nra,
bunların çoğumıne dinsel e tken le rle
açıklanabileceği
akl a
yakıngelmektedir. Bununla birlik- te, bu çevre faktörlerinin ze mininde az veya çok genetik fa ktö rlerin de
yatınasımüm künd ür. Bun - lardan son 5
yıldaMahley ve ark .
(40)ortaya
atılanve hekim
camiamızcaen önemli olarak
algılanan, yetişkinlerimizdekiHDL-K
düşüklüğününgen elde genetik nedenli
olduğuna ilişkin görüştü. Anılangö-
rüş,
ABD ve Al manya'da
yaşayan (sınırlı sayıdaöl- ç üm
yapılmış)Türklerde, ülkemizde
hayatınısürdü- renler gibi,
düşükHDL-K sev iyeleri ni n
bulunduğuna
işareteden verilere
dayanıyordu.Bu hipotezi ge-
niş
ölçüde çürüten bulgul ar, Tablo 2'de
açıklanmış bulunmaktadır.Normotrigliseridemi li
yurttaşlarıınızda, ki bunlar tüm
yetişkinlerimizin ı/4'inden fazlasını oluşturuyordu,HDL-K normaleli ve
diğerbi reylerde HDL-K seviyesi Tg düzeyine
bağlıolarak
düşüyordu .
Diğerbir
yayınımızda,izo le HDL-K
düşüklüğünün toplu mda sadece %2.7'den ibaret
kaldığı (7) açıklanmıştı.Kanımca halkımızcia
en ö ne mli gene tik defekt AKH
olmalıdır.
Az önce sözü geçen
yayındaki (7)ana lize dayanan
talıminimizegöre, AKH 30
yaşve üzeri nü- fusta 5,5 milyon
kişidebulunmakta, 700 bin koroner
hastalığında
altta yatan neden o lu p KKH riski ni nor- moli pidemili lere
kıyasla yaştan bağımsızbiç imde
yükseltınektedir. AKH'nın halkımızcia sık
rastlanan metabolik sendromla
yakınlığının bulunduğuve ça-
kıştığı
bilinir. Bu alanda
genetiğinrolü üzerine
yapı-A. On(ll: Tiirk Halk111da KKH Sıklı.~uırn Nedenleri ve Bır Bi!giırin Risk De.~er/cndirmesi ilc Korunma Açılanndan Biiyiik Önemi
lacak
araştırmalarveriml i
olmağa adaydır. Yaygın olmasımümkün aitev i hipe rTg'ni n genetik cephesi konusunda bilgilerim iz çok
azdır.Öne rilen hipotezin toplumumuzda risk belirlemesi
açısındanönemi
Günümü zde toplumum uzdaki risk
değerlendirilmesinde
hekinıleriınizcetota l ko lestero l ön planda tu- tulmakta ve bu nun 200 mg/dl'yi
aşmadığıveya az
aştığı
sü rece, koroner ris kin üzerinde
durulnıağade-
ğer olmadığı görüşü yaygındır. Yıllar
boyu nca biri- ken ve burada özetleneo TEKHA RF
çalışınasıveri- leri, bunun böyle telakki edilmemesi, total kolesterol üst
sınırınınbizde 180
ıngldl'yeçek ilmesi
gerektiğini göstermektedir. Otuz
yaşve üzer indeki
yetişkinlerimizin %20-2 1 'inde bulunan 180-200 mg/di TK de-
ğerlerinde,
HDL- K'ü de içeren T K/HD L-K
oranınınris k belirle mes inde teme l gösterge olarak
alınması (1),ön lem
fırsatını kaçırmamakgereken riskli bire y- lerde isabetli olur. Total koleste rol ü normale
yakınbul unan
kişilerde,
ayrıcaTg' in 130 mg/dl 'i
aşmasıdurumunda, apo B tay in ine geçerek ky LDL
varlığınailaveten
sayısının artıp artmadığı hakkındada fikir eelinmek uygun o lur.
Ri sk belirlemes inele bel çevres i ö lç ümü bas it, fakat çok öne mli b ilg i
sağlayan,s ürekl i iz le nece k bir de-
ğişkendir. Karaciğerin aşırı
mi ktarda
yağasid i
akımına
maruz
kaldığıve insül in direncin in
varlığına ilişkinbu
değerligös te rge kon us unda, birey veya hasta
bilinçlendirilnıeli,ve bu gösterge
bakımındanarzu eelilir düzeyier in
dışına çıkılınamasıyolunda ku vvetle motive edilmelid ir. Bugün he kimler im iz- ele n yüzde
kaçıacaba , bu alanda gerekenle ri yerine getirmektedir?
KKH'da n
korunınadatoplumumu z iç in ha yati önlemler
K iloy u idare etme, (santra l)
şişmanlıktan kaçınma(kaloriden zengin besinlerden uzak
durına)Endoje n Tg dü zeyini yükseltebi lecek
aşırıçokludoy-
mamış yağ
as itle ri ve basit kar bohiclrat içeren besin- lerden
uzaklaşma,karbohidrat
alıınınınka lori kayna-
ğının %60'ıyla kısıtlanması
ve
aşırıa lkol tüke tim in- den kaçma, bunun yeri ne baklagille r g ibi lifli ka r- bon hidratlara itibar etme
İnsülin
direncine yol açan seelante r hayalla n
çıkma,İnsülin duyarlılığını
azaltan ve kand a H DL-K'ü önemli ölçüde
düşürens igara iç imi
alışkanlığına sırtçevirme
İlaçla
te davi gereken va kala rda hipe rT g hipera- poB'yi
düzeltınek aınaciylesta tin lerden yar arlanma
(41
>,
gerektiğinde fibratlarıekleme
Teşekkür:
TEKHARF
çalışmasınmorganizasyonll/ta ve
veri
toplanıasma yıllarboyunca
katkıda bulunmuşolan
meslektaşlanma şiikranlanmı
ifade etmek isterim.
K AYNAKLAR
1.
OnatA: Risk faetors and eardiovaseula r disease in Tur- key. Athe rosclerosis 200 I;
ı56: I-
ıO
2. Onat A,
Keleş İ,Çetinkaya A
ve ark: On yıllıkTEK- HARF
çalışmasıverilerine gö re Tü rk
erişkinlerindekoro- ne
r kökenli ölüm ve
olayların prevalansıyü ksek. T ürk Kareliyol
Arş200 1; 29:8-
I9
3. Thi rd
Report of the Natio
nalCholesterol Edueation
Progranı
(NCEP) Expert Pane l on Deteerion, Evaluat ion, a nd Treatment of High Bl ood Cholesterol in Adults (Adu lt
Treatment Panel lll). 20014. Schnohr P, J e
nsenG , La
nge P, Scharling H, Aı>ı>leyard M: The Cope
nhagen CityHeart Study. Tables with da ta from the third examinat
ion I 99 1-
1994.E ur Heart J Suppl 2001 ; 3H:H
l-H83S. O
nat A, CeyhanK, Sanso y V,
BaşarÖ, Uysa
lÖ,
HergençG: Diyabe ti bulunmayan
yetişkinlerinıizde açlıkhi pe rinsüline misi korone r
hastalığın bağımsızbelirleyic
isi. Türk Ka reliyol Dern
Arş2001 ; 29: -
6. Snid
erman AD, Cast ro Cabezas M ,
Ribalta J, et a
l:Familial Comb
ined Hyperlipidemia inthe 21st Centu ry:
the Bareelona Convention. Re port of the 3.
Workslıopon FCHL. Barcelona, 3-5 M ay 2001
7. Onat A, Cey
han K, Sansoy V,
Keleş İ,Ere
r B,Uysa
lÖ:
Erişkinleriınizin yarısındabuluna n
dislipidenıive me- tabolik sendromun özellikle ri ve kombine
hiperliı>idemiile
ilişkisi: aynı
zamanda plazma
trigliseriddüzeyi üst
sınırıkonusunda bir
katkı.Türk Kardiyol
Arş2001; 29:272-83 8. Pan D A,
Lillioja S,
Kriketos AD, MilnerM
R, BaurLA, Bogard
us C eta
l:Ske le tal muscle triglyee ride le vels a re inversely rel ated to ins ulin ae tio n. Diabe tes .
1997;46 :983-88
9. Fein go
ldKR, G
runfeldC,
Pang M, Doer r
lerW,
Krauss RM: LDLsubelass
plıenotypesand tr igly
cerideınetabolism in non-insulin- dependent diabetes. Arte
riose- ler
ThroınbYase Bi ol. 1992; I 2:
1496-50210.
Wagner
AM, Perez A, C
alvoF,
Bonet R,Caste
llviA, O
rdonez J: Apolipopro tein(B) identifies dysl
ipidemieplıenotypes
assoeiated with card
iovascular risk in norınocholesterole mic
type 2diabetie patie nts. Diabetes Care.
1999;22:8
ı2-
ı7
The g lucose fatty-acid cycle. lts role in insulin sensitivity and the
nıetabolicd isturbances of diabetes
ınellitus.Lan- cet. 1963;1:785-89
12. Svedberg J , Stromblad G, Wirth A, Smith U, Björntorp P: Fatty acids in the porta! vein of the rat regu- late hepatic insulin clearance. J Cl in Invest. I 991 ;88:2054- 58.
13. McKeigue PM, Laws A, Chen YD, Marmot MG, Reaven GM: Relation of
plasınatriglyceride and apoB le- vels to insulin-
ınediateasuppression of nonesterified fatty acids. Possible explanation for sex differences in lipop- rotein pattern. Ar terioscler
ThroınbVasc Biol 1993; 13:1187-92
14. L aws A, Hoen HM, Selby JV, Saad MF, Haffner SM, Howard BV: Differences in insulin suppression of free fatty acid levels by gender and g lucose tolerance sta- tus - relation to
plasınatriglyceride and apolipoprotein B conce ntration s. Arterioscler Thro mb Vasc Biol
ı
997;
ı7:64-7
ı15. Sniderman AD, Cianilone K, Arner P,
SurnınersL, Frayn K: The ad ipocyte, fatty acid trapping, and athero- genesis. Arterio sclerThromb Vasc Biol 1998; 18: 147-51 16. Sniderman AD, C ianilone K: Substrate delivery as a determinant of hepatic apoB secretion. Arterioscler Thromb Vasc Biol 1993;13:629-36
17. Z hang Z, Cianilone K, Sniderman AD: Role of cho·
J esterol es ter mass in regulation of seeret i on of Apo B
I00 lipoprotein partides by
hanısterhepatocytes and effects of statins on that relatio nship. Arterioscler Thromb Vasc Biol
ı
999;
ı9:743-52
18. Watts GF, Naoumova R, C ummings MH, Umpleby AM, Slavin BM, Sönksen PH et al: Direct correlation
beıween
cho lestero l synthesis and hepatic secretion of apolipoprotein B- 100 in normolipidemic subjects.
Meıabolisın ı
995;44:
ı052-57
19. C ummings MH, Watts GF, Pal C, Umpleby M, Hennessy TR, Naoumova R et al: Increased hepatic see- retion o f very-low-density lipoprotein apolipoprotein B- l 00 in
obesiıy:a stable iso to pe study. J C lin S ci 1995;88:225-33
20. Cummings MH, Watts GF, Umpleby AM, Hen- nessy TR, Naoumova R, Slavin BM et al: Inerca- sed hepatic secretion of very-low-density lipoprotein apo- lipoprotein B- 100 in NIDDM. Diabetologia 1995;38:959- 67
21.
MainıstromR, Packard CJ, Caslake M, Bedford D, Stewart P, Yki -Jarvinen H et al: Defective regulation o r trig lyceride
meıabolismby insulin in the liver in NIDDM.
Diabetologia I 997;40:454-62
22. Naoumova RP, Cummings MH, Watts GF, Rendeli NB, Taylor GW, Sonksen PH et al: Acute hyperinsulina-
eınia
decreases cholesterol synthesis less in subjects with non-insulin-dependent diabetes mellitus than in non- dia- betic subjects. Eur J Cl in Inves t I 996;26:332-40
23. Teng B, Sniderman AD, Soutar AK, T hompson GR: Metaboli c basis of
hyperapobetalipoproteineınia.Turnover of apol ipoprotein B in low density lipoprotei n
608
and its precursors and subfractions
coınparedwith nonnal and familial hypercho lesterolemia . J Clin lnvest
ı
986;77 :663-72
24. Mareel YL, Vezina C, Teng B, Sniderman A: Trans- fer of chol esterol esters between human high de nsity li- poproteins and triglyceride-rich lipoproteins controlled by a pl asma protein factor. Atherosclerosis
I980;35: 127-33 25. Sniderman A, T homas D, Marpole D, Teng B: Low Density Lipoprotein: A metabolic pathway for return of cho lesterol to the splanchnic bed. J Clin lnvest 1977;867- 73
26. Lagrost L, Barter P J : Effects of various non-esterifi- ed fatty acids on the transfer of
cholesıeryleste rs fro m HDL to LDL induced by the cholesteryl ester trans fer pro- tein. Biochim Biophys Acta 199 1; 1085:209- 16
27. Griffin BA, Fr eeman DJ, Tait GW, Thomson J, Caslake MJ, Packard CJ et al: Role of plasma triglyceri- de in the regulation of plasma low density lipoprotein (LDL) subfractions: relative contribution of smail , dense LDL to coronary heart disease risk.
Atlıerosclerosis1994; 106:241 -53
28. Griffin BA, Minihane AM, Furlonger N, C hapman C, Murphy M, Williams D et al: I nter-relationships bet·
ween smail, dense low-density lipoprotein (LDL), plasma triacylglycerol and LDL apoprotein B in an atherogenic li- poprotein phenotype in free- living subjects. Clin Sci (Colch) 1999;97:269-76
29. Sniderman AD, Wolfson C, Teng B, Franklin FA, Bachorik P S, Kwiterovich PO, Jr: Assodation of
lıyperapobetalipoproteinemia with endogenous hypertriglyceri-
deınia
and
atlıerosclerosis.An n
InterııMed 1982;97:833- 39
30. Durrington PN, Hunt L, Is hola M, Kane JP, Step- h ens WP: Serum apolipoproteins Al and B and lipoprote- in in middle-aged men with and
withouıprevious myocar- d ial infarction. Br Heart J 1986;56:206- 1 2.
31. Barbir M, Wile D, Trayner I, Aber VR,
TlıompsonGR: High prevalence o f hypertriglyceridaem ia and apoli- poprotein abnormalities in coronary artery disease. Br He- art J 1988;60:397-403
32. Kwiterovich PO, Jr, Cor esh J , Bachorik PS: Preva- lence of hyperapobetalipoproteinemia and other lipoprote- in phenotypes in men (aged < or = 50 years) and women (<or = 60 years) with coronary artery disease. Am J Car- d i ol 1993;7 1 :631-39
33. Larnarche B, Despres JP, Moorjani S,
CantİnB, Dagenais GR, Lupien PJ: Prevalence of dyslipidemic phenotypes in ischemic heart disease (prospective results from the Quebec Cardiovascu lar Study). Am J Cardiol
ı
995;75: 11 89-95
34. Larnarche B, Moorjani S, Lupien PJ, Ca ntin B, Bernard PM, Dagenais GR et a l: Apoprotein A-1 and B lcvels and the risk of ischemic heart disease during a 5 ye- ar fo llow-up of men in the Quebec Cardiovascular Study.
Circulation 1 996;94:273-78
35. Lamarch e B, Tchernof A, Moorj ani S, Ca ntin B,
Dagenais GR, Lupien PJ et al: Smail, dense
low-densiıyA. Ona/: Tiirk Halkında KK/-/ Sıklığı mn Nedenleri ve Bu Bilginin Risk Değerlendirmesi ile Korunma Açılanndan Biiyük Önemi
lipoprotein partid es as a predictor of the risk of ischemic heart d isease in men. Prospective results from the Quebec Cardiovascular Study. Circulation 1997;95:69-75
36. T eng B, Thompson GR, Sniderman AD, F orte TM, Krauss RM._Kwiterovich PO: Co mposition and distri- bution of low density lipoprotein fractions i n hyperapo-
betalipoproıeinaemia,
n ormoli pidaemia and famili al hypercholesterolaemia. Proc Natl Acad Sci 1983;80 :6662- 66
37. Elovson J, Chatterton JE, Beli GT, Schumaker VN, Reuben MA, Puppione DL et al: Plasma very low den- sity lipoproteins contain a single molecule of apolipoprote- in B. J Lipid Res 1988;29: 1461-73
38. Sniderman A, V u H, C
ianfloneK: Effect of moderate hypertriglyceridemia o n the relation of plasma
total and LDL apo B levels. Atherosclerosis
ı 991 ;89: ı 09-ı6
39. Onat A,
Keleş İ,Sansoy V, Ceyhan K, Uysal Ö, Çe- tinkaya A, Erer B,
YıldırımB:
Yetişkinlerimizin lO-yıllık