• Sonuç bulunamadı

Şekil.1 Şekil 1’de hücredeki hem sentezinin kontrolü gösterilmiştir

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Şekil.1 Şekil 1’de hücredeki hem sentezinin kontrolü gösterilmiştir"

Copied!
3
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

DENEY NO: 5

KURġUN MARUZĠYETĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠ AMACIYLA ĠDRARDA δ-AMĠNOLEVÜLĠNĠK ASĠT (ALA) TAYĠNĠ A) Genel Bilgi:

Kurşunun en önemli biyolojik etkisi, hematopoetik sistem üzerinedir. Kurşun, “hem biyosentezi”ni etkiler: Bu sistemdeki ALA-dehidraz ve ferroşelataz enzimlerini inhibe eder.

Şekil.1

Şekil 1’de hücredeki hem sentezinin kontrolü gösterilmiştir. Serbest hem havuzunun ALA-sentetaz ve mikrozomal enzimler üzerine etkisi önemlidir. Karaciğerdeki toplam hem bileşenlerinin düzenleyicisi,

“serbest hem havuzu”dur. Hem, globin ile birleşerek “hemoglobin”i oluşturur. Hemoglobin, Fe+2 içermektedir ve dokulara oksijen taşınmasından sorumludur. Hem, ayrıca Sitokrom P-450’nin yapısında bulunmaktadır. Organizmaya alınan ilaç ve diğer kimyasalların oksidasyon yoluyla metabolize olmasını sağlayan en önemli sistem olan karışık fonksiyonlu oksidaz sistemi Sitokrom P- 450 (CYP 450) oluşumu için esansiyeldir. Kurşun intoksikasyonunun mikrozomal CYP 450 sentezini baskılayıp ilaç metabolizmasını değiştirebileceği düşünülmektedir.

Şekil 2’de, kurşunun hem biyosentezi üzerine etkileri görülmektedir. Kurşuna maruziyet sonucunda bu sistemde inhibe olan enzimler:

 ALA-D

Ferroşelataz enzimleridir.

ALA-dehidrataz’ın inhibisyonu sonucunda -ALA → PBG’ye dönüşemez.

Ferroşelatazın inhibisyonu ile sitoplazmadaki Fe+2 iyonu mitokondriye giremez ve sonuçta hem oluşamaz. Hem miktarının azalmasına bağlı olarak, hem’in hız kısıtlayıcı enzim olan -ALA sentetaz üzerindeki “negatif feedback” etkisi baskılanır, -ALA sentetaz aktivitesi ve üretilen -ALA miktarı artar.

-Aminolevülinik asit, nöromusküler fonksiyonları etkiler; nörolojik ve davranışsal bozukluklara neden olur. ALA’nın bu nörotoksik etkisinin yanında, prooksidan özelliği de vardır. Kurşun toksisitesine bağlı olarak artan ALA, lipit peroksidasyonuna neden olabilir.

(2)

B)Ġdrarda -Aminolevülinik Asit Tayini Deneyinin Prensibi ve YapılıĢı Deneyde kullanılan çözeltiler:

 Asetat tamponu: Glasiyal asetik asit, sodyum asetat trihidrat ve distile su.

 Etil asetoasetat

 Etil asetat

 Modifiye Ehrlich reaktifi: Glasiyal asetik asit, p-dimetil amino benzaldehit, perklorik asit ve distile sudan oluşur.

Deneyin prensibi: İdrarda -ALA’nın miktarının tespiti, kurşun maruziyeti için iyi bir biyoindikatördür.

Bu deneyde; etil asetoasetat yardımıyla ALA-pirol kondensasyonu meydana gelir. Oluşan bu kompleks, etil asetat sulu çözeltisi ile ekstre edilir.

ALA-pirol kompleksi, Ehrlich reaktifi ile muamele edilerek kolorimetrik (vişne-kırmızı renk) olarak ölçülür.

Standart ALA çözeltilerinden yararlanılarak kalibrasyon eğrisinin oluşturulması

Bu amaçla -ALA.HCl stok çözeltisinden 1 mg/L, 3 mg/L, 5 mg/L, 10 mg/L, 15 mg/L olacak şekilde bir seri çözelti hazırlanır. Deney prosedürü uygulanarak bu çözeltilerin absorbansları okunur. Elde edilen konsantrasyon-absorbans değerlerinden yararlanılarak ALA kalibrasyon eğrisi çizilir ve kalibrasyon denklemi çıkarılır.

Deneyin yapılıĢı:

1. 2 adet deney tüpü alınır ve her birine 1 mL idrar konur.

2. Her 2 tüpe de 1 mL asetat tamponu (pH:4.6) ilave edilir.

3. ALA-pirol kompleksinin oluşturulması:

Tüplerden birine 0.2 mL etil asetoasetat ilave edilir ve yaklaşık 5 saniye vortekslenir (Blank olarak kullanılacak tüpe etil asetoasetat ilavesi yapılmaz).

4. Isıtma:

Her iki tüp de kapakları kapatılarak su banyosuna konur ve 10 dakika bekletilir (Isıtmanın 10.

dakikasında, ALA-pirol kondensasyonu maksimum olmaktadır).

5. Soğutma:

10. dakikanın sonunda, tüpler su banyosundan alınır ve soğuması beklenir.

6. ALA-pirol’un ekstraksiyonu:

İdrar ALA seviyesi;

6 mg/L’ye kadar normal,

6-20 mg/L ise kabul edilebilir,

20-40 mg/L ise artmış,

40 mg/L’nin üzerinde ise tehlikeli olarak yorumlanır.

(3)

Her iki tüpe de 3 mL etil asetat ilave edilir ve ALA-pirol ekstre etmek amacıyla tüpler vortekslenir.

7. Santrifüj:

Tüpler, 3 dakika (2.000 devirde) santrifüj edilir.

8. Süpernatanttan (etil asetat fazı) 2 mL pipetle alınır ve başka tüplere aktarılır.

9. Ehrlich reaktifinin ilavesi:

Tüplere 2 mL Ehrlich reaktifi ilave edilir ve vortekslenir.

10. Tüpler bu şekilde 10 dakika bekletilir.

11. Absorbans ölçümü:

Oluşan renkli çözeltinin 553nm’de absorbansı ölçülür.

Hesaplamalar ve değerlendirme:

İdrarda ALA konsantrasyonunun hesaplanması için;

Etil asetoasetat ilavesi ile ölçülen absorbanstan (A) ,

Etil asetoasetat ilavesi olmaksızın ölçülen absorbans (B) çıkarılır.

Aabs. - Babs. = ALAabs.

Elde edilen bu idrar ALA absorbans değeri, standart kalibrasyon denkleminde yerine konularak idrar ALA konsantrasyonu hesaplanır ve kurşuna maruziyet değerlendirilir.

Referanslar

Benzer Belgeler

Faydalı enerji (Örneğin ampulde ışık enerjisi, veya bir rezistans ile ısı enerjisi, veya bir pompa ile suyun yükseğe çıkartılması (potansiyel enerji)..

Bu fonksiyonda µ yerine 0, σ yerine 1 yazıldığında Z dağılım eğrisinin fonksiyonu aşağıdaki şekilde elde edilir:.. Normal dağılım, ortalama ve standart

Yolo V4-Tiny: Büyük nesnelerin tespiti konusunda oldukça başarılı ve hızlı olan Yolo V4- Tiny algoritması, iniş alanları için kullanılmıştır.. Kusursuza yakın başarı

Böylece, verniyerin birinci çizgisi cetvelin birinci çizgisi ile çakışırsa, kumpas 0,05 mm, ikinci çizgisi çakışırsa 0,10mm vs.. 1/20

sırasında tekrar devreye girmesini önlemek için kilitler.Yeniden yol verme ancak 0 butonuna basılmasından veya aşırı akımda motor koruma rölesi F2 nin 95-96 numaralı

Gantek veri merkezinde ESX üzerinde çalışan “terry” isimli Red Hat 7 VM sistemini Oracle Ravello sistemine aktaracak, ssh üzerinden “Oracle Ravello Cloud” üzerine

Biyoaktif malzemelerin biyoinert olanlardan farkı ise yapışkanlık (adherent) özelliği sayesinde implant ile doku arasında bağ oluşması ve mekanik kuvvetlere dayanımının

Kömür geçmiş zamanlarda bitki kalıntılarının biyolojik ve fiziksel olarak değişimleri sonucunda önce linyit kömür sonra taş kömürü ve son olarak Antrasit kömür