• Sonuç bulunamadı

Zeki SAYAR Yıllığı 40.— T.L. Altı aylığı 22.50 T.L. Bu sayı 12.50 T.L. Yabancı memleketler için: 50.— T.L. EDÎRNE'NÎN 600. FETİH YILI MÜNASEBETİLE! Cilt: 31 No. 307

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Zeki SAYAR Yıllığı 40.— T.L. Altı aylığı 22.50 T.L. Bu sayı 12.50 T.L. Yabancı memleketler için: 50.— T.L. EDÎRNE'NÎN 600. FETİH YILI MÜNASEBETİLE! Cilt: 31 No. 307"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

M İ M A R L I K , Ş E H İ R C İ L İ K V E B E L E D İ Y E C İ L İ K D E R G İ S İ

•Revııe t r i m e s t r i e l l e D ' a r c L i l e c t u r c - Q Q u a r t e r l y p u b l i c a t i o ı ı otı A r c h i t e c - D r e i r a o n a t s z e i t s c h r i f t f ü r TVurbaııisme et des a r t s d ö c o r a t i f s t ü r e c i t y p l a ı ı n i a g a n d d e c o < a t i o n b a u k u n s t , s t a e d t e b c u und d e k o r a t i o n

İ M T İ Y A Z S A H İ B İ VE B A Ş Y A Z A R I : Z E K Î S A Y A R . U. N E Ş R İ Y A T M Ü D Ü R Ü A B İ D İ N M O R T A Ş A D R E S : A R K İ T E K T A N A D O L U H A N No. 33 E M İ N Ö N Ü . İ S T A N B U L T E L E F O N : 2 2 İ 3 0 7 BAŞ YAZI K U R U L U Ş U : 1931

Cilt: 31 No. 307

. A b o n e ş a r t l a r ı : Yıllığı 40.— T.L. Altı aylığı 22.50 T.L. Bu sayı 12.50 T.L. Yabancı memleketler için: 50.— T.L.

EDÎRNE'NÎN 600. FETİH YILI MÜNASEBETİLE!

Zeki SAYAR ARKlTEKT'in KOLLEKSİYOMLARI • 1931 — 1935 beher cildi 30.— T.L. 1936—1940 » » 30.— T.L. 1941 — 1945 » » 30.— T.L. 1946— 1981 » » 35.— T.L.

İlân tarifemiz talep üzerine gönderilir.

Yazı; foto; resim ve abone bedelleri ARKİTEKT'in adresine posta ile gönderil-melidir. Basılmıyan yazılar iade edilir. Adreslerini değiştiren abonelerin en geç

iki ay içinde idarehanemizi haberdar etme-leri lâz:mdır. Aksi takdirde kaybolan derg i l e r d e n M ü d ü r l ü ğ ü m ü z m e s ' u l i y e t k a

-b u l e t m e z .

Muhabirlerimiz :

Almanya : Prof. Eyüb KÖMÜRCÜOĞLU Fransa : Y. Mimar Halûk TOGAY — İs-viçre : Y. Müh. Mimar Güneri DUTİPEK — İtalya : Baran ÇAĞA — İzmir : Y. Mimar Harbi HOTAN — ANKARA : Y. Mimar Ferzan BAYDAR.

Önümüzdeki günlerde, Edirnenin 600. Fetih yılı kutlanacak... çok sakin bir şekilde hazırlanan bu törene, ne yazık ki gereken ehemmiyeti veremiyoruz. Bu biraz da bu gibi merasimlere alışık olmamamızdan ileri geliyor. Edirneliler ve idareciler şehirlerinin şanlı ve büyük geçmişini kutlamağa hazır-lanırken, gönüller bunun memleket çapında bir anı olmasını ne kadar istiyor.

Osmanlı Türklerinin tarihinde Edirne'nin er/jdiği medeniyet seviyesini ve bugünkü Edirne'yi hepimiz biliyoruz. Edirne Osmanlı hükümdarlarına başkentlik etmiş, bu sebep-le kültür, san'at, mimarî yönsebep-lerinden yük-sek bir seviyeye erişmişti.

Sonra, sonradan Osmanlı devrinin geril-mcsile beraber, Edirne'de her şeyi yavaş ya-vaş kaybetmiş, erişdiği medeniyet seviyesi ise bu gün tarihe mal olmuştur.

Edirne, yalnız Osmanlılar devrinde değil. Cumhuriyet devrinde de maalesef çok ih-mal edilmiştir. Hattâ, tarihî mimarî eserle-rin bir çoğu daha çok Cumhuriyet deveserle-rinde tahrip edilmiştir. Bugün hiç bir kıymeti kalmamış olan stratejik mülâhazalar ve kararlarla, Cumhuriyet hükümetleri Edirne-de hiç bir ümran hareketi yapmadıkları gibi, eskinin de tahribine sebebiyet vermişlerdir.

Se r h a t şehri kompleksi, her hangi bir harp vukuunda tahliye edilme ihtimalleri Cumhuriyet devri hükümetlerini Edirne'ye karşı ilgisiz bırakmış, bu ilgisizlikten yerli halk ta, huzursuz olduğundan Edirne yıldan yıla boşalmış ve mimarî eserleri yıkılmış, bilhassa sivil mimarimizde çok büyük yeri olan ahşap evleri yıkıcılara verilerek sökül-müş, Edirne işi denen ahşap tavan, kapı ve pencereleri, İstanbul antikacılarının eline düşmüştür.

Halbuki Edirne, mimarî eser bakımından başkentlik yapmış şehirlerimizin en karaktristik olanıdır. Hiç bir şehrimizde, mimarî e-serler Edirnedeki kadar toplu bir halde değil-dir. Muhtelif tarihlerde inşa edilmiş olmala-rına rağmen bu mühim eserler, bir manzu-me teşkil edecek şekilde toplu bir haldedir.

Bilginler Edirnedeki eski eserlerin sayısını 350 den fazla olarak tesbit ediyorlar. Ne yazık ki, ancak bunlardan 75 - 80 kadarı ayakta kalmış diğerleri tahrip edilmiş, bir kısmı tamamen ortadan silinmiştir.

Tıpkı Avrupadaki, tarihî şehirler gibi, Roma'yı gezenlere rehberler, şöyle hitap e-derler :

Rcma'yı yalnız tabiî afetler değil, bel-ki onlardan fazla, kendi sabel-kinleri tahrip

(2)

ARK. 177

etmiştir. Her yeni bina yapılırken bir kaç eski bina yıkılmıştır. Çünkü o devirler-de, bu eserlerin değerleri hakkında kimse-nin bilgisi yoktu. Buna rağmen yine de Romada bir çok eser kalmıştır.

Biz de aynı sözleri Edirne için söyleyebili-riz. Yine de Edirnede bir çok eser kalmıştır. Evet, yalnız bir farkla, Romalıların yüz-yıllar önce yaptıkları tahribatı biz yaşadığı-mız yüz yılda yaptık, el'an da yapmaktayız!

Evet Edirne, ayakta kalmış ve yarı tahrip edilmiş seksen - yüz eski eseri ile bir tarih hazinesidir. Öyle bir hazine ki, bir benzeri daha yoktur.

O halde, Edirneyi nasıl kalkındıracak ve 600 yıllık medeniyetini nasıl dile getirece-ğiz?

Edirne, Türkiyenin Avrupadaki kapısı ol-ması itibarile tarih ve kültür değerinden başka politik değer de taşımaktadır. Edirne, metodlu bir plân ile Türkiyenin, bir Vero-nası, bir Floransası olabilir. Bunu temin için Edirne ve Trakyaya özel bir Devlet plânı hazırlamak kâfidir. Edirne'yi derleyip topla-yacak olan bu plân sayesinde, Avrupadan memleketimize girenlere, Türk medeniyeti-ni gerçek yüzüyle göstermek imkânını elde edebiliriz. Bugün Edirne için ayrı ayrı yapı-lan çalışmaları birleştirmek lâzımdır. Va-kıflar, Turizm ve Eğitim Bakanlıklarının ve diğer resmî teşekküllerin gayretlerini birleş-tirmek, belli yıllara bölünmüş bir «Edirne ve çevresi plânı» ile çalışmak çok verimli sonuçlar verebilir. Çünkü Edirne tabiat, Coğrafya, kültür bakımından Türkiyenin

en zengin bölgelerinden biridir. Artık «ser-hat» şehri kompleksinden kurtulmak ve bu sahada Avrupa şehirlerini gözlemek kâfidir. Avrupa'da hudutlar kasabaların içinden ge-çer şehirlerin yarısı bir memlekette diğer yarısı başka memlekette olduğu halde, hiç bir millet kendi şehrini ihmal etmez. Bilâ-kis, oralarda, kültürü ve ekonomisile daha kuvvetli olmağa çalışır ve gayret gösterir.

Harplerde, şehirler bir müddet için kay-bedilebilir. Fakat medeniyeti, kültürü olan milletler yeniden şehirlerine sahib olurlar. Yakın tarihte bıınun bir çok misalleri gö-rülmüştür. Bugün bu gerçeği daha iyi anlı-yor ve duyuanlı-yoruz. Yıllar boyu ihmal ettiği-ğimiz Edirne ve çevresini kalkınaıralım ve dünyaya Edirne Medeniyetinin belgelerini tanıtalım.

Referanslar

Benzer Belgeler

50-70 micron thick electrostatic powder paint aluminium injection housing, aluminum

a) Araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunabilir. b) Fabrika, atölye, satış ve servis üniteleri kurup işletebilir. c) Kurulu sanayilere siparişler verebilir. d) Dahili

İzmir İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası, FOTEG İSTANBUL Gıda İşleme Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı için bir İtalyan ziyaretçi heyeti düzenleyecektir.. 2 yılda

İlk doğru gördüğüm seçeneği işaretliyorum Uzun soruları hiç okumuyorum.. Sınavda çözemediğim soruyla karşılaşınca sinirlenip

içindeydi. Bu nedenle, sözkonusu stratejik zemin üzerinde oluflan Ameri- kan-Rus ittifak›n›n içinde o da yer al›yordu. Dolay›s›yla, bölgede bir Ame-

Diğer sektörler için faiz desteği sağlanmasına ilişkin azami ilk 5 yıllık sınır “asgari 5.000 büyükbaş kapasiteli süt yönlü entegre hayvancılık yatırımları ile komple yeni

ilimiz, merkez,Yrldrnm Beyazrt Mahallesi, 763 ada, 28 nolu parsel alanrnrn kuzeyinde imar planr de!igikligi , 28 nolu parselin takas iglemlerinde kullanrlmasr

Okul olarak eğitim felsefemizi cumhuriyetimizin temel değerleri ve 2023 eğitim vizyonu