• Sonuç bulunamadı

Belki hayatınızın en iyi anne baba seminerine hoş geldiniz.

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "Belki hayatınızın en iyi anne baba seminerine hoş geldiniz."

Copied!
70
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Sİ VA S K IZ ANADOLU

İH L

E S

M İN

ER İMİZE HOŞ G EL D İN İZ !

(2)

Ba şarıya Giden Yo l

Aileden Geçer

(3)

Belki hayatınızın en iyi

anne baba seminerine hoş geldiniz.

*Bu tartışılabilir fakat bu gün çok güzel şeyler öğreneceğimiz ya da

hatırlayacağımız KESİN.

(4)

"Her gün bir yere konmak ne güzel.

Bulanmadan, donmadan akmak ne hoş.

Dünle beraber gitti, cancağızım Ne kadar söz varsa düne ait

Şimdi yeni şeyler söylemek lazım. ”

H.z Mevlana

(5)

Ben Hayatımda

Hiç Anne-Babamı

Üzmedim

Soru-1

(6)

ün y D ad ak i e n iy i anne ba ba

kim dir

?

Soru-2

(7)

Tabiki herkesin kendi anne babası.

Bütün çocuklar için böyledir.

(8)

Çünkü

siz

(9)

Kimse inanmıyorken ona ve başaracağına inanan ilk

insansınız.

(10)

Onun başarısı ,mutluluğu için kendinizi dahi unutan tek

kişisiniz.

(11)

Her şeyden vazgeçmek istediğinde ona

hakiki destek ve moral kaynağı olan sizsiniz.

(12)

Zorlandığı ve kafasına taktığı zamanlarda

''önce sağlık'' diyen yine sizsiniz.

(13)

İyilik ve sıcaklığınız kendisini güvende ve huzurlu hissetmesini

sağlıyor. Parlak gülüşünüz daima ileride bekleyen harika bir şey olduğunu

hatırlatıyor ona.

(14)

Yaşamın ne kadar harika olabileceğini ya da hayatın berbat ve

yaşanılamaz olduğu hissini en güçlü siz verdiniz ya ha hissettirdiniz.

(15)

Gurur duyacağı işler yapmayı ona

ilk öğreten sizsiniz.

(16)

Güçlü olduğunu ve hayatta istediği her şeyi başarabileceğimi ona

gösteren ilk sizsiniz.

(17)

Veee tabiki yaşam ne getirirse getirsin dayanıklı olsun diye

hayallerini ,zenginleştiren umut

aşılayan sizsiniz.

(18)

Biz Bunları

Geç mi Yapamadık

Kaldık?

Soru-3

(19)

Tabiki Hayırrrr.

Anne-babalık sadece çocuklukta değil.Bir Ömür boyu.

(20)

Ders alınmış

başarısızlık başarı demektir.

Malcom S. Forbes

(21)

Çocuklarımızın başarılı olabilmesini elbette her ebeveyn ister. Ancak tek başına bunu çocuktan beklemek doğru olmayacağı gibi, ebeveynlere de düşen bazı sorumluluklar vardır. Öğrenci profilleri

incelendiği zaman, iyi dediğimiz öğrencilerin; aile yapılarının, aile eğitiminin ve ailenin eğitime verdiği

önemin olumlu etkilerini görebiliyoruz. Bu sebeple öğrencinin okul yaşamında mutlu, başarılı ve iyi davranışlar göstermesi için veli olarak üzerimize düşen sorumlulukları bilmemiz ve yerine getirmemiz

gerekmektedir.

BAŞARIYA GİDEN YOL

(22)

Her alanda olduğu gibi çocuk

eğitiminde rol oynayan aile okul ve çevre üçgeninde de her şeyin başı

aile, çünkü anne ve baba çocuğun ilk öğretmenleridir.Ailenin çocuk

üzerindeki etkisi çocuk henüz

dünyaya gözlerini açmadan başlar.

BAŞARIYA GİDEN YOL

(23)

Bir öğrencinin başarısında herkes kendi etkisini ortaya

koyma gayretine girerken

,başarısızlığında birbirinde suç arıyor ve sonunda bir çok

sebeple konu aileye geliyor.

BAŞARIYA GİDEN YOL

(24)

Çocuğun sevmeyi, kendine güvenmeyi,

çevresiyle iletişim kurmayı, başarıyı ya da başarısızlığı tattığı ilk yer aile ortamıdır.

Bu nedenle her konuda olduğu gibi

çocuğun okula başladığı dönemden itibaren göstereceği başarının temellerin de en

büyük pay aile içindeki yaşantılarına bağlıdır.

BAŞARIYA GİDEN YOL

(25)

Yapılan pek çok çalışmada genetik aktarımın dışında anne karnındaki deneyimlerin de çocuğun karakterine ve

potansiyeline etki ettiği görülmektedir. Mutlu, bilinçli, farkındalıklı, ilgili aileler çocuğun başarısında olumlu rol

oynamaktadır.

Evde huzurlu ve mutlu olan çocuk daha az duygusal yük taşımakta ve enerjisini daha fazla derslerine

ayırabilmektedir. Koşulsuz sevgiyle büyüyen, hoşgörü ve demokrasi içerisinde yetiştirilen çocuğun benlik değeri

ve özgüveni yüksektir.

Araştırma;

(26)

Bir aile çocuğun hayat ve okul

başarısından memnun olamıyorsa ilk önce kendini sorgulamalıdır. Aslında çocuk her

haliyle "Ben sizin ürününüzüm"

demektedir. Aileler çocuğu yetiştirirken farkında olmadan bazı eğitim hataları

yaparlar ve sonra sorunun çocuktan kaynaklandığını düşünürler.

BAŞARIYA GİDEN YOL

(27)

Çocuğunuzun Başarısız Olmasını

İstiyorsanız

Bunları Yapın!

(28)

Çocuğun özgüvenini ve kendine saygısını en çok zedeleyen nedenlerden biri de, bu tür anne-

baba-çocuk ilişkisidir. Başarıya koşullu sevgi, çocuğa yarar yerine zarar verir. Çocuk başarı düzeyi ne olursa olsun, anne babası tarafından

sevildiğini hissetmek ister. Başarı düzeyinin yükseltilmesi gereken durumlarda, aileler okul ve öğretmenleri ile görüşmeli, bu konuda neler

yapılabileceği, okul-aile işbirliği içerisinde değerlendirilmelidir.

Başarılı olursan severiz

:(

(29)

Sizi başka anne babalar ile kıyasladığında siz ne hissedersiniz bir düşünün. Ancak, çocuklar sürekli olarak eleştirilmeye, başka çocuklarla kıyaslanmaya

başladıklarında, asıl hedeflenenin tam tersi olarak ders çalışmaktan biraz daha uzaklaşmaya başlarlar.

Çocuğu kendi gerçekleri içinde değerlendirmek gerekir.

Kıyaslamak yerine çocuğa inanıldığını hissettirmek çok daha sağlıklı sonuçlar doğurmaktadır.

Ayşe'nin senin gibi imkanı yok ama

senden başarılı:(

(30)

Evladım çok zekisin bi de çalışsan:)

Zaman zaman anne babalar çocuklarının özelliklerini kabul etmeyip, yüksek beklentiler içerisine girebilmekte,

çocuklarının sınırlarını aşırı zorlayabilmektedirler. Bu durum, çocuğun büyük bir baskı ve kaygı hissetmesine ve

çaresizlik yaşamasına neden olur. Çocuğun özellikleri göz önünde bulundurularak beklentilerin belirlenmesi,

çocuğun başarı gösterebilmesi için önemlidir. Anne babalar çocuklarının sınırlarını tanımaya, onların yetenek, ilgi ve değerlerini anlamaya çalışmalıdırlar.

Telefonu,tableti,bilgisayarı şıp diye öğrenip sizden daha iyi bilmeleri zekadan değil imkandan ve ellerinden

bırakmamalarından kaynaklı.

(31)

Aklın hep başka yerde bi derse versen:(

Hızlı büyüme ve değişim döneminde olan gençlerin, ilgileri de değişmektedir. Bu nedenle de, unutkanlık, dalgınlık, dikkatini

yoğunlaştırmakta zorluk yaşayabilirler. Bu durumda en iyi yaklaşım genci anlamaya çalışmak, onu empatik dinlemektir.

Mümkün olduğunca çalışırken dikkatini dağıtan unsurları çalışma alanından temizlemek konusunda onu teşvik etmek,

çalışma ortamını kendi öğrenme stiline uygun olarak düzenlemesine izin vermek yardımcı olacaktır.

(32)

Ahhh bu sözleri duvara söylesem duvar dile gelirdi:(

Çocuğunuz ya söylediklerinizi dinler gibi görünüp sizi geçiştirecektir ya da sizinle çatışacaktır. Onun

gerçekten neyi duymaya ihtiyacı olduğunu hissetmeniz çok daha önemlidir.

Unutmayın, onu sizden daha iyi tanıyan kimse yok.

Uzun süreli nasihatler, genellikle iletilmek istenilen mesajı iletmekte yetersiz kalırlar. Bazen iletilmek istenen mesajı, kısacık bir sözlü ifadeyle dile getirmek,

uzun süreli konuşmalar ve öğütlerden çok daha etkin olabilmektedir.

Unutmayın çok söylersiniz arsız edersiniz.

(33)

Çok Eleştiri özgüveni yıkar:(

Sürekli eleştiriye, hakarete uğrayan çocuk ister istemez önemsenmeme, kendisini değerli

hissetmeme duygusuna kapılır. Bu insana acı veren bir duygudur ve özgüven eksikliğine sebep olur. Bu

duyguyu yaşayan kişi depresif olur, hayattan zevk alamaz, dolayısıyla başarılı da olamaz.

Böyle bir muamele gören çocuk zeki olduğu halde girişimci olamaz, tuttuğunu koparamaz, fikrini söyleyemez. Kendini beceriksiz, değersiz gördüğü

için riske girmekten korkar ve kaçar.

(34)

Başarının formülü;

yetenek+çevre=başarıdır:)

Uygun bir çevre olmadığı takdirde çocuğun yetenekleri gelişemez. Başarılı çocukların anne babalarına “Bu çocuğa ne yedirdiniz, ne içirdiniz?” diye sorarlar. Oysa

yedirmek, içirmek değil; çocuğu yüreklendirmek, cesaretlendirmek evde rahat bir ortam sağlamak,

kendisini güvende ve değerli hissettirmek başarıyı arttırır. Çocuk ancak temel güven duygusu olduktan sonra kendisini çalışmaya verebilir. Kendini çalışmaya vermiyorsa bu, kendini rahat ve güvende hissedemiyor

anlamına gelir.

(35)

Sürekli başarı beklentisi çocuğa en büyük zararı verir:(

Yüksek motivasyonu olan anne babalar çocuklardan hep daha başarılı olmalarını isterler. Bu durumda çocuk sürekli kendisini kanıtlama çabasına girer. Anne

babanın onayını almak için sürekli bir şeyler yapar, kendisini kanıtlamak için olduğundan daha büyük, daha

iyi, daha başarılı görünmeye çalışır, kendi isteklerini göz ardı edip ailenin istediği mesleği seçebilir. Bu

durumda çocuk başarılı olmaya değil de anne babasını tatmin etmeye odaklanmıştır. Yüksek motivasyonu olan

anne babalar farkında olmadan çocuklarına zarar verirler, çocuktan yapabileceği kadarı beklenmelidir.

(36)

Sen nasıl istiyorsan öyle yap demek de çocuğa çok zarar verir:(

Yüksek motivasyonlu ailelerin tamamen tersi olan bazı aileler vardır ki çocuklarına hiç müdahale etmezler.

Meslek seçimi esnasında çocuğa “Sen nasıl istersen öyle yap” derler. Bu durum, anne babanın çocuğa fazla

güvenmesinden kaynaklanabileceği gibi çocuğa fazla zaman ayırmamaları ile de ilgili olabilir. Bu da pek doğru bir yaklaşım değildir. En iyisi çocuğu uzaktan kontrol etmektir. Çocuk kendisine gösterilen duygusal

ilginin farkına varacaktır. Aileler çocuklarıyla

ilgilenmeli; fakat bu ilgi karışma şeklinde olmamalıdır.

(37)

Sürekli eleştiriye, hakarete uğrayan çocuk ister istemez önemsenmeme, kendisini değerli

hissetmeme duygusuna kapılır. Bu insana acı veren bir duygudur ve özgüven eksikliğine sebep olur. Bu

duyguyu yaşayan kişi depresif olur, hayattan zevk alamaz, dolayısıyla başarılı da olamaz.

Böyle bir muamele gören çocuk zeki olduğu halde girişimci olamaz, tuttuğunu koparamaz, fikrini söyleyemez. Kendini beceriksiz, değersiz gördüğü

için riske girmekten korkar ve kaçar.

“Bu gidişle sen den hiç bir şey olmaz...”

(38)

Başarı çocuğun eseridir; siz anne babası olarak, biz

öğretmenleri olarak onlara bu yolculuklarında zaman zaman

eşlik eden zaman zaman da rehberlik eden kişileriz.Bu rehberliği doğru yaptığımızda

sonuç başarı olacaktır.

(39)

Şartsız koşulsuz sevgi

vermeliyiz.

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

(40)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Başkalarıyla

kıyaslanmamalıyız.

(41)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Hedef

belirlemesine

yardımcı olmalıyız.

(42)

''Cevher baskı altında mücevhere dönüşür.'' Konfora,lükse sahip ya da kolay elde eden

çocukların bir şeyi başarmak istemeye

mesafeli ve isteksiz olmasının sebebi imkan

genişliği ve ihtiyaç hissetmeden sahip olmaktır.

(43)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Doğru

rol-model

Olmalıyız.

(44)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Çocuğun İlgilerine ve arkadaşlıklarına da

zaman ayırmalıyız.

(45)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Okulla her türlü iş birliğine açık

olmalıyız.

(46)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Sorun yaşadığı

durumlarda gerekli yerlere başvurmasını

sağlamalıyız.

(47)

OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ

Evde onu gerçekten dinleyip ve anladığımızı hissettirdiğimiz huzurlu

bir ortam

oluşturmalıyız.

(48)

Bir memleketin yükselmesi ev ve aile muhabbetine

bağlıdır.

CHARLES DICKENS

(49)

BAŞARILI İNSANLARIN ÖZELLİKLERİ

Hedefleri vardır.

Başarma istekleri vardır.

Duygu ve düşüncelerinin farkındadırlar.

Sınırlarının farkındadırlar.

Özgüven duyguları gelişmiştir.

Sorumluluk alırlar.

Sorun çözme becerileri gelişmiştir.

Karar verme becerilerine sahiptirler.

Seçimlerinin bilincindedirler...

(50)
(51)

Eğitim ailede başlar.

UNUTMAYIN!!!

Okul öncesi dönemde anne-baba, çocuğun özdeşim modeli olarak

önemli bir yere sahiptir.

Çocuk, dış dünyayı anne ve babasının gözlüğü aracılığıyla

görmeye çalışır.

(52)

Eğitim ailede başlar.

Anne babanın davranışları, çocuğun model alması sonucu taklit yoluyla çocuk

tarafından benimsenir ve alışkanlık haline gelerek kişilik gelişiminde önemli bir parça

olur.

Bu nedenle anne baba tutumları çocuğun eğitilmesinin temellerinden biridir.

UNUTMAYIN!!!

(53)

Otoriter (Baskıcı) Tutum

Gevşek (Aşırı Hoşgörülü) Tutum Dengesiz ve Kararsız Tutum

Aşırı Koruyucu Tutum

İlgisiz ve Kayıtsız tutum

Güven verici, Destekleyici Tutum

ANNE-BABA TUTUMLARI

(54)

SİZİN

TUTUMUNUZ SİZCE

HANGİSİ?

(55)

Anne – baba katı bir disiplin uygular.

Çocuk her kurala uymak zorunda bırakılır.

Çocuğun kendine olan güvenini

ortadan kaldıran, onun kişiliğini hiçe sayan bir tutumdur.

OTORİTER (BASKICI) TUTUM

(56)

Genelde orta yaşın üzerinde çocuk sahibi olan ailelerde ya da kalabalık

yetişkinler grubu içinde tek çocuk olması nedeniyle rastlanmaktadır.

Bu ailelerde çocuk insiyatif kullanabilen tek kişidir. Her türlü ihtiyacı kayıtsız

şartsız karşılanmaktadır.

GEVŞEK (AŞIRI HOŞGÖRÜLÜ)

TUTUM

(57)

DOYUMSUZ UYUMSUZ

PAYLAŞIM VE İŞBİRLİĞİ YÖNÜNDEN YETERSİZ

BU TÜR ÇOCUKLAR,YETİŞKİN

OLDUKLARINDA DA TOPLUMUN

VERMEDİĞİ HAKLARI KENDİLERİNE TANIMAYA KALKIŞIRLAR.

SONUÇ:

(58)

Buradaki dengesizlik anne-baba arasındaki görüş ayrılığında

olabildiği gibi , anne-babanın davranış biçiminde de olabilir.

DENGESİZ VE KARARSIZ TUTUM

(59)

İÇ ÇATIŞMALARI OLAN HUZURSUZ

DEĞER YOKSUNU

DENGESİZ VE TUTARSIZ

ÇOCUK HANGİ KOŞULDA NASIL DAVRANACAĞINI BİLEMEZ.

SONUÇ:

(60)

Anne-babanın aşırı koruması, çocuğa gerektiğinden fazla kontrol ve özen

göstermesidir.

Genellikle anne-çocuk ilişkisinde ortaya çıkan bu durumun ardında,

annenin duygusal yalnızlığı yatmaktadır.

KORUYUCU TUTUM

(61)

AŞIRI BAĞIMLI GÜVENSİZ

İÇE DÖNÜK

SOSYAL İLİŞKİLERİ ZAYIF

BU TUTUM ÇOCUĞUN OTONOM BİR BİREY OLMASINI ENGELLER.

SONUÇ:

(62)

Anne-babanın çocuğu yalnız bırakma, görmezlikten gelerek dışlaması

durumudur. İletişim kopukluğu vardır.

Bu gruba giren anne-baba hoşgörü ile boşvermeyi birbirine karıştırıyor

olabilir.

İLGİSİZ VE KAYITSIZTUTUM

(63)

SALDIRGAN

EBEVEYN İLGİSİZLİĞİYLE, ÇOCUĞUN

ÖĞRETMENİNE, ARKADAŞLARINA VE ÇEVRESİNDEKİ EŞYALARA VERDİĞİ ZARAR ARASINDA YAKIN BİR İLİŞKİ BULUNMUŞTUR.

SONUÇ:

(64)

Çocuğun benliğini onaylayan ve kendi benliğini tanımlama özgürlüğü veren

davranışlar içerir.

Evde kabul edilen ve edilmeyen davranışların sınırları bellidir. Bu sınırlar içinde çocuk özgürdür. Söz hakkı vardır. Duygu ve görüşlerine

saygı duyulur.

GÜVEN VERİCİ, DESTEKLEYİCİ

TUTUM

(65)

ÖZGÜVEN SAHİBİ

SORUMLULUK ALAN GİRİŞİMCİ

SOSYAL

TUTARLI

ANNE-BABA-ÇOCUK/GENÇ İLİŞKİSİ

YETİŞKİN-YETİŞKİN ETKİLEŞİMİNE YAKLAŞAN NİTELİKTEDİR.

SONUÇ:

(66)
(67)
(68)
(69)
(70)

HACER KAPTAN

PSİK.DAN. ve REH. ÖĞRT.

İLGİYLE DİNLEDİĞİNİZ

İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM:)

Referanslar

Benzer Belgeler

– Korku kültürü İÇİNDE NE İNSAN NE ANNE NE KADIN olmak bir önem taşımaz...

Anne-baba eğitimi programlarının amacı, anne-babaların öz-güvenini güçlendirmek ve küçük çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimini teşvik

Ancak Çocuğun anneden sonra en çok iletişim kurduğu birey olan baba ile kurulan iletişim de aynı şekilde anne ile kurulan iletişim gibi çocuğun gelişimi açısından

Sonuç olarak kişinin kendini ve var olduğunu hissetmesi ile sevme, oyun oynayabilme, keyif alabilme ve üretebilme kapasitesi ile gelişim çizgilerindeki ilerleme ve

Anlamlı farklılıkların hangi gruplar arasında olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılan Scheffe testinin sonuçlarına göre, en yüksek iletişim algısına geniş aile grubu,

Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry.. Yukarıda belli başlı kuramlar çerçevesinde açıklamaya çalıştığımız okulöncesi çocukluk dönemi

Tutarsız anne baba tutumlarını içeren bir diğer tutum ise, anne için doğru olan bir şeyin baba için yanlış olması veya tam tersi durumun oluşmasıdır.. Anne

Aile içi şiddet aile üyelerinden birinin diğerini duygusal, fiziksel ve cinsel istismara maruz bırakması, sosyal olarak dışlaması ve maddi yoksun bırakması gibi davranışları