• Sonuç bulunamadı

İNTES TÜRKİYE İNŞAAT SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2022

Share "İNTES TÜRKİYE İNŞAAT SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI İNŞAAT SEKTÖRÜ RAPORU"

Copied!
44
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İNTES

TÜRKİYE İNŞAAT

SANAYİCİLERİ İŞVEREN SENDİKASI

EYLÜL 2015 İNŞAAT SEKTÖRÜ

RAPORU

(2)

GİRİŞ:

Ülkemiz gelişen, buna bağlı olarak ihtiyaçları artan bir ülke konumundadır. Diğer ülkelerde olduğu gibi, gelişimin ana eksenini ise kaçınılmaz olarak “inşaat” oluşturmaktadır. Barajlar, enerji üretim tesisleri, yollar, havaalanları, kentsel mekânlar, fabrikalar, hastaneler ve diğer tüm yaşamsal mekânlar ile o mekânları yaşanılır kılabilecek tüm altyapının ilk adımı “inşaat”la atılmaktadır. Geleceğe güvenle yürüme kararlılığında olan bir ülke, bu yürüyüşüne hiç şüphe yok ki “inşaat”la başlayacaktır.

Sektöre girdi sağlayan ve faaliyetlerini bu sektördeki gelişmelere bağlı olarak devam ettiren diğer sektörlerin katkısı da dikkate alındığında inşaat sektörünün GSMH içindeki payının yaklaşık yüzde 30 seviyesinde olduğu görülmektedir.

İnşaat sektörü, kendisine bağlı 200’den fazla alt sektörün ürettiği mal ve hizmete talep yaratan konumunda olup, bu yaygın etki, sektörün “ekonominin lokomotifi” olma vasfının en temel göstergesidir.

İngiltere’de yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre, ortalama yeni bir evde 150 farklı meslek kolunu ilgilendiren 23.000 parça bulunmaktadır. Hiçbir ekonomik faaliyetin bu kadar çok doğrudan ya da dolaylı etki doğurma gücü olmadığı dikkate alındığında sektörün lokomotif gücünün, gelişmekte olan ülkeler için vazgeçilemez değeri daha açık olarak ortaya çıkmaktadır.

İnşaat sektörünün gelişmesinde hükümet politikalarının, uluslararası kredi kuruluşlarının, politika ve ekonomiyi etkileyen kararlarının doğrudan etkisi bulunmaktadır. Yatırım kararını veren ya da onu finanse eden otoritenin tercihi bu alanda faaliyette bulunan firmaları doğrudan etkilemektedir.

Yüksek oranlı - istikrarlı büyüme ve beraberinde istihdam yaratma ihtiyacı her zamankinden daha fazla olan Türkiye ekonomisi için, inşaat sektörünün önemi her zamankinden daha önemli hale gelmiştir.

(3)

SEKTÖRÜN TÜRKİYE EKONOMİSİNDEKİ YERİ MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

Ülkemiz bugün güçlü ekonomiye geçiş sürecindedir. G-20’nin de üyesidir.

Türkiye ekonomisinin dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alması ve yıllık 500 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirmesi hedefiyle hareket etmekte, buna ilişkin kalkınma planları ve eylem planları

hazırlanmaktadır.

Türkiye son dönemde büyüme performansına ilişkin veriler aşağıda tablolarda belirtilmektedir:

Sabit fiyatlarla gayri safi yurtiçi hasıla ve inşaat sektörü gelişme hızları

YILLAR GSYİH GELİŞME HIZI (%) İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN GELİŞME

HIZI (%)

2005 8.4 9.3

2006 6,9 18.5

2007 4,7 5,7

2008 0,7 -8,1

2009 -4,8 -16,3

2010 9,2 18,3

2011 I. Çeyrek 12,4 15,7

2011 II. Çeyrek 9,3 13,5

2011 III. Çeyrek 8,7 10,7

2011 IV. Çeyrek 5,3 7,1

2011 Yıllık 8,8 11,5

2012 I. Çeyrek 3 2,5

2012 2. Çeyrek 2,9 -0,7

2012 3. Çeyrek 1,6 -0,8

2012 4. Çeyrek 1,4 1,5

2012 Yıllık 2,2 0,6

2013 1. Çeyrek 6,2 5,8

2013 2. Çeyrek 7,8 3,4

2013 3. Çeyrek 9,0 2,0

2013 4. Çeyrek 6,3 -2,2

2013 Yıllık 2,2 7,4

2014 1. Çeyrek 4,9 5,8

2014 2. Çeyrek 2,3 3,4

2014 3. Çeyrek 1,9 2,0

2014 4. Çeyrek 2,6 -2,0

2014 yıllık

2,9 2,2

(4)

2015 1. Çeyrek

2,3 -3,5 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

Ekonomimiz iç ve dış dinamiklerden kaynaklanan önemli dalgalanmalar olmaktadır. Şöyle ki, inşaat sektörü 2001 krizinin ardından hızla küçülmüştür. Ancak, 2002 yılından itibaren uygulanan istikrar programı ile toparlanma sürecine girmiştir. 2004-2006 yılları arasında sektör rekor oranda büyüme göstermiştir. 2006 yılında yüzde 18,5 büyümeye ulaşmış, ancak 2007 yılından itibaren tekrar durgunluk sürecine girmiştir.

2007 yılında konut talebindeki azalma, seçim dönemi ve ekonomik ve siyasi belirsizlikler durgunluk döneminde etkili olmuştur. 2006’daki yüksek performanslı büyümenin ardından sektör 2007 yılında yüzde 5,7 oranında ancak büyüyebilmiştir.

2007 yılı Ağustos ayında ABD’deki mortgage krizi ile başlayan finansal kriz, 2008 yılı Eylül ayından itibaren daha da derinleşerek global ölçekte bir ekonomik krize dönüşmüştür. Ülkemizde de 2007 yılında başlayan durgunluk 2008 yılında ekonomide çarkların tersine dönmesine yol açmıştır.

Küresel krizden ve ekonomik daralmadan en çok etkilenen sektörlerin başında inşaat sektörü gelmiştir. 2008 yılını, inşaat sektörü %8,1 küçülme ile tamamlamıştır. 2009 yılına kriz beklentisi ile başlanılması inşaat sektörünü negatif yönde etkilemiştir. Özel sektör yatırımlarının durma noktasına gelmesi ile sektör ilk çeyrekte 18,6, ikinci çeyrekte 21,1, üçüncü çeyrekte 18,3, dördüncü çeyrekte ise 6,6 oranında küçülmüştür. Böylece, yıllık bazda %16,3 oranında küçülme görülmüştür.

2010 yılında ekonomide alınan önlemler ile bir önceki yılda görülen küçülmeye rağmen sektör yüksek oranlı büyüme performansı sergilemiştir. 2010 birinci çeyreğinde %8,3 büyüyen sektör, ikinci çeyrekte 20,4 oranında büyümüştür. Sektör son dönemde de büyüme ivmesini devam ettirerek

% 22,1 oranında büyüme performansı sergilemiştir. Dördüncü dönemde 17,5 büyüyen inşaat sektörü 2010 yılını 18,3 oranında büyüme performansı ile kapamıştır.

İnşaat sektörü 2011 yılının ilk altı ayında da yüksek oranlı büyümesini sürdürmüştür. Birinci çeyrekte 15,7, ikinci çeyrekte 13,5 oranında büyüme performansı göstermiştir. Üçüncü çeyrekten sonra büyüme oranlarında nispi olarak yavaşlama olmuştur. İnşaat sektörü 2011 üçüncü çeyreğinde 10,7 oranında büyürken, 2011 dördüncü çeyreğinde 7,1 oranında büyüme performansı sergileyebilmiştir.

Kamu sektörü inşaat harcamalarındaki daralma ve özel sektör tüketim harcamalarının azalması inşaat sekörünün küçülmesinde etkili olmuştur.

Bütün dünyada ekonomik krizin en yoğun hissedildiği ve siyasi istikrarsızlığın yaşandığı 2012 yılında, inşaat sektörü de Türk ekonomisinde yaşanan bu daralmadan doğal olarak etkilenmiştir. Türk ekonomisinin lokomotif sektörü olan ve 2011 yılında %11,3 büyüyen inşaat sektörü, 2012 yılının 9 ayında %1 büyümüştür. Dokuz aylık dönemde konut satışlarında ise %2,35 düşüş yaşanmıştır.

Sektördeki daralma ve artan maliyetler sektörün aktörlerini de olumsuz etkilemiştir. 2011 yılında çok ciddi bir yükselişe imza atan inşaat sektörünün 2012 yılında gerçekleşen büyüme oranı %0,6 olabilmiştir.

2012 yılındaki durgunluğun ardından inşaat sektörü 2013 yılının ilk çeyreğinde yeniden atağa kalkmıştır. Sektör 2013 yılının başından itibaren hızla toparlanmış ve yılın ikinci ve üçüncü çeyreğinde Türkiye ortalamasının üzerinde büyümüştür. 2013 yılı dördüncü çeyreğinde inşaat sektörü %6,2 oranında büyürken yıllık büyüme oranı %7,1 olmuştur. Sektör birinci çeyrekte %5,8, ikinci çeyrekte

%7,6, üçüncü çeyrekte %8,6 oranında büyümüştür.

(5)

Bu veriler ile sektörün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla İçerisindeki payı 2013 yılında %6,0 olmuştur.

Ancak 2013 yılında ve 2014 yılının genelinde küresel ekonomilerdeki dalgalanmalara ve jeopolitik risklere rağmen sağlam duruşunu devam ettirmiştir.

Bazı temel göstergelere bakılacak olursa 2014 yılında kamu borç yükü azalmaya devam etmiştir. Faiz politikalarındaki kararlı tutum borçlanmanın reel maliyetinin düşük seviyelerde gerçekleşmesini sağlamıştır. Cari açık azalışını sürdürmüş, bankacılık sektörümüz güçlü ve sağlam yapısını korumayı başarmıştır.

Ancak, enflasyon son iki yıldaki en yüksek seviyelere dayanmıştır. Yılın başından beri yükselerek beklentilerin üzerinde bir enflasyon gerçekleşmiştir. İstihdam konularında bazı yapısal sorunlar devam etmiştir. İşsizlik rakamları 2014’ün son dönemde açıklanan verilerinde yüzde 10’lar düzeyinde gerçekleşmiştir.

2014 yılında Dünya siyasi ve ekonomik risklere maruz kalmıştır. Özellikle Avrupa ekonomilerindeki resesyon küresel piyasaları, dolayısıyla ülkemiz ekonomisini de etkilemiştir.

Ekonomide Dolar ve Euro kurlarının yukarı yönlü hareketi sektör üretiminde maliyetlerin artmasına, konuta olan talebin sınırlı düzeyde kalmasına neden olmuş, inşaat sektörünün düşük tempolu bir büyüme göstermesine yol açmıştır.

İnşaat sektörü 2014’ün ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre %5,2, ikinci çeyreğinde ise %2,7 büyümüştür. Üçüncü çeyrekte büyüme hızı ise 2,9 olmuştur. Dördüncü çeyrekte ise kamu inşaat harcamalarındaki daralma ve özel sektör inşaat harcamalarındaki durgunluk nedeni ile inşaat sektörü son çeyreği eksi %2,2 küçülme ile tamamlamıştır.

2015 yılı küresel ekonomilerdeki dalgalanmalar ve komşu ülkelerdeki gerginlikler, içeride bir seçim sürecine girilmiş olması nedeni ile kritik bir yıl olarak başlamıştır.

Bu kapsamda Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2015 ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sınırlı bir performans sergilemiş, %2,3 büyümüştür. Büyüme ağırlıklı olarak tüketim harcamalarındaki artıştan kaynaklanmıştır

Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış rakamlara göre ise ekonomi ilk çeyrekte önceki çeyreğe kıyasla %1,3 oranında büyüme göstermiştir.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış rakamlara göre ilk çeyrekte tüketim harcamaları önceki çeyreğe kıyasla %0,9 oranında artmıştır. Kamu ve özel sektör yatırım harcamaları mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış verilere göre %0,9 oranında azalmış, özel sektör harcamaları bu dönemde %0,5 oranında azalmıştır.

Yatırım harcamalarındaki azalmaların yansımaları ekonomimize ve başta inşaat sektörünü olmuştur. Sektörümüz bu süreçte %-3,5 oranında küçülme göstermiştir.

Bu dönemde Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış inşaat harcamaları %2,0 oranında

(6)

artarken, kamu inşaat harcamaları %-1,5 oranında azalmıştır.

Gayri Safi Yurt İçi Hasıla Gelişme Hızları / Sabit Fiyatlar ile /1.000 TL

Genel Ekonomi İnşaat Sektörü Sektörel Payları

%

Büyüme Hızı %

2005 83.485.590 5 250 284 5,8 9,3

2006 90.499.730 6 220 955 6,4 18,5

2007 96.738.320 6 573 647 6,5 5,7

2008 101.254.625 6 040 811 5,9 -8,1

2009 101.921.729 5 067 195 5,2 -16,1

2010 97.003.114 5 996 258 5,7 18,3

2011 105.885.643 6 688 256 5,8 11,5

2012 115.174.724 6 726 223 5,7 0,6

2013 122.476.094 7.198.092 6,0 7,0

2014 126 .069. 789 7 .378. 907 5,9 2,2

2015 1. Dönem 30.089.413 18.873.077 5,7 -3,5

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

İnşaat sektörünün Gayri Safi Yurt İçi Hasıla içerisindeki payının önemli olduğu bilinmektedir. Cari fiyatlarla 2007’de inşaat sektörünün GSYİH içerisindeki payı %4,9 olmuştur. 2009 yılında ise sektörün milli gelir içerisindeki payı %3,8’e düşmüştür. 2010 yılında ekonominin gelişme trendi içerisinde olması ve büyük inşaat projeleri nedeniyle sektörün payı yeniden artarak %4,1 olurken, 2011 yılında 4,5, 2012 yılında 4,4 olmuştur. 2013 yılında ise sektör milli gelirden %6,0 oranında pay alabilmiştir.

2014 yılı dördünü çeyrekte sektörün Gayri Safi Yurtiçi Hasıla içerisindeki payı %5,9 olmuştur . 2015 yılı birinci döneminde ise 5,7 olarak gerçekleşmiştir.

(7)

Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumları /1.000 TL (Harcamala Yöntemiyle GSYİH Gelişme Hızı, (Sabit Fiyatlarla) Yıllar Gayri Safi

Sabit Sermaye Oluşumu

Kamu Sektörü

Makine- Teçhizat

İnşaat Özel Sektör Makine teçhizat

İnşaat

2013 30.227.888 5.881.288 1.212.557 4.668.730 27.346.600 16.629.125 7.715.475 2013 1.

Çeyrek

7.017.528 1.124.147 130.781 993.366 5.893.380 3.999.675 1.893.705

2013 2.

Çeyrek

7.812.805 1.435.885 223.546 1.211.339 6.377.919 4.500.769 1.877.150

2013 3.

Çeyrek

7.395.228 1.469.206 249.499 1.219.707 5.926.021 3.949.102 1.979.919

2013 4.

Çeyrek

8.002.328 1.853.049 608.731 1.244.318 6.149.279 4.179.579 1.689.700

2014 29.886.630 5.396.977 1.217.647 4.179.330 24.489.653 16.021.822 8.467.831

2014 1.

Çeyrek

7 004 757 1 071 839 128 590 943 249 5 932 918 3 821 324 2 111 594

2014 2.

çeyrek

7 552 815 1 272 945 198 275 1 074 670 6 279 870 4 167 578 2 112 292

2014 3.

çeyrek

7 403 461 1 321 657 241 739 1 079 918 6 081 805 3 898 296 2 183 508

2014 4.

Çeyrek

7 925 597 1 730 536 649 043 1 081 493 6 195 060 4 134 624 2 060 436

2015 1.

Çeyrek

7 007 218 962 208 105 476 856 732 6 045 010 3 963 408 2 081 602

Kaynak: TÜİK, Ulusal Hesaplar Bülteni

2013 yılında Özel sektör tüketim harcamaları artış kaydederek, ekonomik büyümede etkin olmuştur.

Sabit fiyatlarla hane halklarının nihai tüketim harcamaları 2013 yılında %5,1 oranında artarken

(8)

devletin nihai tüketim harcamaları %6,5 artmıştır.

2014 yılında ise Bu dönemde hane halklarının nihai tüketim harcamaları sabit fiyatlarla %1,3, devletin nihai tüketim harcamaları 1,7 oranında artmıştır.

Sabit fiyatlarla mal ve hizmet ihracatı 2014 yılında %6,8 artarken, mal ve hizmet ithalatı %0,2 azalmıştır.

2015 yılı birinci çeyreğinde Hane halklarının nihai tüketim harcamaları, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, cari fiyatlarla %11,1’lik artışla 316 milyar 311 milyon TL, sabit fiyatlarla %4,5’lik artışla 20 milyar 982 milyon TL olmuştur.

Devletin nihai tüketim harcamaları, 2015 yılının birinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, cari fiyatlarla %7,9’luk artışla 66 milyar 891 milyon TL, sabit fiyatlarla %2,5’lik artışla 3 milyar 211 milyon TL olmuştur.

Gayri Safi Sabit Sermaye Oluşumu

Gayri safi sabit sermaye oluşumu 2013 yılı dördüncü çeyreğinde sabit fiyatlarla %6,4 artarken, yıllık bazdaki artış %4,3 olmuştur.

Gayri Safi Sabit Sermaye oluşumu içerisinde kamu sektörü harcamaları yıllık %22,9 oranında artmıştır. Kamu harcamaları içerisinde Makine ve Teçhizat %3,9 oranında artarken, inşaat harcamaları ise %29,1 oranında artmıştır.

Gayri safi sabit sermaye oluşumu 2014 yılında sabit fiyatlarla %1,3’lük azalışla 29 milyar 887 milyon TL olmuştur.

Gayri Safi Sabit Sermaye oluşumu içerisinde kamu sektörü harcamaları dördüncü çeyrekte %7,3 azalmış olup, Makine ve Teçhizat %4,9 oranında artarken inşaat harcamaları %13,4 oranında azalmıştır.

Özel sektör yatırımları ise 0,9 oranında azalmış bu oran içerisinde makine teçhizat yatırımları %0,8 oranında azalmış, inşaat harcamaları ise 4,6 oranında artmıştır.

2015 yılının birinci çeyreğinde sabit fiyatlarla Gayri Safi Sabit Sermaye yatırımlarında bir değişiklik olmamıştır. Bu dönemde kamu sektörü inşaat harcamaları 9,2 oranında azalırken, özel sektör inşaat harcamaları ise 1,4 oranında azaldı. Maline teçhizat yatırımlarında ise kamu sektörü -18,0 oranında azalırken, özel sektör yatırımları 3,7 oranında artış gösterdi.

İnşaat Sektörü Ciro ve Üretim İndeksleri

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi, 2015 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %6,6 oranında artmıştır.

Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat ciro endeksi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %13,5 oranında azalmıştır.

(9)

İnşaat sektöründe üretim %0,1 artmıştır

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat üretim endeksi, 2015 yılı I. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %0,1 oranında arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat üretim endeksi ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %2,8 oranında azalmıştır.

Üç Aylık İnşaat Sektörü Ciro Endeksi ve Değişim Oranları,

Takvim etkisinden arındırılmış ciro endeksi

Ġnşaat

tipleri Yıl

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ciro endeksi

Endeks Çeyreklik değişim (%)

Çeyrek - Çeyrek

I II III IV I II III IV

Toplam 2012 105,1 108,9 114,0 122,9 -3,0 3,7 4,7

2013 127,7 127,1 132,0 126,8 3,9 -0,4 3,8

2014 164,5 127,6 128,5 130,9 29,7 -22,4 0,7

2015 139,5 6,6

Bina 2012 116,2 112,4 120,9 133,0 0,1 -3,3 7,5

2013 129,6 129,2 143,0 130,3 -2,5 -0,3 10,7

2014 169,8 141,4 141,8 142,6 30,3 -16,7 0,2

2015 151,8 6,4

Bina dışı 2012 94,3 102,1 103,1 112,2 -7,6 8,3 1,0

2013 118,4 119,6 117,5 120,8 5,5 0,9 -1,7

2014 139,6 104,5 108,6 101,6 15,5 -25,1 3,8

2015 118,2 16,4

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu, İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri haber bülteni

(10)

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu, İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri haber bülteni

İŞGÜCÜ VERİLERİ

 İnşaat Sektörü İstihdamı

2014 yılı Aralık döneminde işgücüne katılma oranı %50,2 olup, işsiz sayısı 3 milyon 145 bin kişi ile %10,9 seviyesinde gerçekleşmiştir. İşsizlik oranı erkeklerde %10,2 kadınlarda ise %12,6 olmuştur.

Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı ise %12,9 olarak tahmin edilmiş, genç işsizlik oranı

%20,2 seviyesinde gerçekleşmiştir.

İstihdam edilenlerin %19,5’i tarım, %20,5’i sanayi, %7,1’i inşaat, %52,8’i ise hizmetler sektöründe yer almıştır.

Ġnşaat

tipleri Yıl

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Ġnşaat Üretim Endeksi

Endeks Çeyreklik değişim (%)

Çeyrek - Çeyrek -

I II III IV I II III IV

Toplam

2012 110,4 110,6 112,4 115,5 -2,5 0,2 1,6 2,7

2013 117,9 119,8 122,0 124,0 2,1 1,6 1,8 1,6

2014 125,3 124,3 124,1 123,3 1,1 -0,8 -0,2 -0,6

2015 123,5 0,1

Bina

2012 116,5 116,1 115,9 117,6 -0,5 -0,3 -0,2 1,4

2013 118,0 119,5 122,2 124,3 0,3 1,3 2,3 1,7

2014 127,8 129,0 130,0 130,3 2,8 1,0 0,7 0,2

2015 130,8 0,4

Bina dışı

2012 90,9 98,0 100,5 102,8 -3,1 7,9 2,6 2,2

2013 122,4 121,9 120,6 122,9 19,1 -0,4 -1,1 1,9

2014 117,3 106,0 103,7 105,0 -4,6 -9,6 -2,2 1,3

2015 104,1 -0,9

(11)

Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların oranı 2014 yılı Aralık döneminde %33,2 olarak gerçekleşmiştir. Bu oran tarım sektöründe %81,2 iken, tarım dışı sektörlerde %21,6 olmuştur.

Mevsim etkilerinden arındırılmış istihdam sayısı bir önceki döneme göre 100 bin kişi artarak 26 milyon 205 bin kişi olarak gerçekleşmiştir. İstihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile %45,7 olmuştur.

Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlerin sayısında 2014 yılı Aralık döneminde, bir önceki döneme göre 58 bin kişilik azalış gerçekleşmiştir. İşsizlik oranı ise 0,2 puanlık azalış ile %10,4 olmuştur.

2014 Aralık döneminde inşaat sektöründe istihdam edilenlerin oranı %7,1 olarak gerçekleşmiştir.

Aynı dönemde inşaat sektöründe mevsim etkisinden arındırılmış çalışan sayısı 1.937.0000 kişi olmuştur.

2015 yılı Mayıs ayı verileri

Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2015 yılı Mayıs döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 238 bin kişi artarak 2 milyon 789 bin kişi olmuştur.

İşsizlik oranı ise 0,5 puanlık artış ile %9,3 seviyesinde gerçekleşti. Aynı dönemde; tarım dışı işsizlik oranı 0,7 puanlık artış ile %11,4 olarak tahmin edilmiştir.

İstihdam edilenlerin sayısı 2015 yılı Mayıs döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre 534 bin kişi artarak 27 milyon 72 bin kişi, istihdam oranı ise 0,2 puanlık artış ile %46,9 olmuştur.

Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 46 bin kişi azalırken, tarım dışı sektörlerde çalışan sayısı ise 580 bin kişi artmıştıt. İstihdam edilenlerin %21,3’ü tarım, %20’si sanayi, %7,2’si inşaat, %51,5’i ise hizmetler sektöründe yer almıştır.

İşgücü 2015 yılı Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 772 bin kişi artarak 29 milyon 861 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,5 puan artarak %51,7 olarak gerçekleşmiştir.

(12)

Toplam İstihdam ve İnşaat Sektörü Verileri Yıllar Tarım Dışı

İstihdam/kişi

İnşaat Sektörü/ kişi İnşaat Sektörü/Tarım Dışı İstihdam

2005 15.553.000 1.171.000 7,53%

2006 15.241.000 1.189.000 7,80%

2007 15.588.000 1.224.000 7,85%

2008 15.959.000 1.125.000 7,00 %

2009 16.324.000 1.297.000 7,94 %

2010 17.082.000 1.442.000 8,44 %

2011 18.079.000 1.512.000 8,36 %

2012 19.080.000 1.647.000 8,63 %

2013 19.755.000 1.753.000 8,87 %

2014 20.632.000 1.829.000 8,86 %

2014 Mayıs 20.718.000 1.954.000 9,43 %

2015 Mayıs 21.298.000 1.946.000 8,10 %

Kaynak: TUİK hane halkı işgücü istatistikleri,

15-64 Yaş arası meslek gruplarına gör inşaat sektöründe çalışanların dağılımı

Meslek Grupları / kişi İnşaat Toplam

Yöneticiler) 87 1307

Profesyonel Meslek Mensupları 54 2369

Teknisyenler, Teknikerler Ve Yardımcı Profesyonel Meslek Mensupları

69 1386

Büro Hizmetlerinde Çalışan Elemanlar 69 1728

Hizmet Ve Satış Elemanları 55 4688

Nitelikli Tarım, Ormancılık Ve Su Ürünleri Çalışanları 0 3860

Sanatkarlar Ve İlgili İşlerde Çalışanlar 1024 3669

Tesis Ve Makine Operatörleri Ve Montajcılar 155 2401

Nitelik Gerektirmeyen İşlerde Çalışanlar 384 3854

(13)

15-64 yaş Arası İnşaat Sektöründe çalışanların eğitim durumuna göre dağılımı Eğitim durumu İnşaat Sektörü İnşaat Sektöründe

çalışanların eğitim düzeylerine göre oranları

Toplam

Okuma Yazma Bilmeyen 35 1,85% 924

Okuma Yazma Bilen

Fakat Bir Okul

Bitirmeyen

89 4,69% 910

İlkokul 791 41,70% 8391

İlköğretim 302 15,92% 2729

Ortaokul Veya Dengi

Meslek Ortaokul 197 10,38% 2137

Genel lise 159 8,38% 2611

Lise Dengi Mesleki Okul 154 8,12% 2534

Yüksek Öğretim 170 8,96% 5053

İnşaat Sektörü İşteki Durumuna Göre Çalışan Sayı

İşteki Durum İnşaat Sektörü Toplam

Ücretli, Maaşlı Veya Yevmiyeli) 1575 17045

İşveren) 120 1130

Kendi Hesabına 179 4073

Ücretsiz Aile İşçisi 23 3011

2014 yılı Sosyal güvenlik kurumuna kayıtlılığa göre istihdam edilenler

İnşaat Sektörü Toplam

Kayıtlı 1206 16753

Kayıtlı Değil 691 8506

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

(14)

İnşaat İşgücü Girdi Endeksleri

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat istihdam endeksi 2015 yılı II. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %1,8 oranında azalmıştır.

Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat istihdam endeksi ise, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %9,0 oranında azalmıştır.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış inşaat çalışılan saat endeksi 2015 yılı II.

çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %1,9 oranında azalmıştır.

Takvim etkilerinden arındırılmış inşaat çalışılan saat endeksi ise, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %10,1 oranında azalmıştır.

İnşaat mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış istihdam endeksi ve değişim oranları

Çeyrek

I II III IV

Toplam

2012 0,4 0,5 -0,7 -1,3

2013 -1,5 -1,4 -1,4 -2,6

2014 -3,1 -4,0 -3,9 -2,7

2015 -2,4 -1,8

Bina

2012 0,5 0,5 -1,2 -1,7

2013 -1,6 -1,6 -1,3 -2,2

2014 -2,8 -3,1 -3,3 -2,0

2015 -2,1 -1,4

Bina dışı 2012 -1,2 1,8 1,1 -0,6

2013 -2,9 0,5 -1,4 -3,6

2014 -2,8 -8,1 -7,9 -2,9

2015 0,4 -2,1

KONUT SEKTÖRÜNDE GELİŞMELER

Yapı Ruhsatı Verileri

2014 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina sayısı %13,5, yüzölçümü %24,3, değeri %37,2, daire sayısı %21,2 oranında artmıştır.

Kullanma amacına göre 156,2 milyon m² (%71,7) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 12,8 milyon m² (%5,9) ile ofis (işyeri) binaları binaları izlemiştir.

Yapı sahipliğine göre, özel sektör 187,9 milyon m² (%86,3) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 25,8

(15)

milyon m² (%11,8) ile devlet sektörü ve 4,0 milyon m² (%1,9) ile yapı kooperatifleri izlemiştir.

Daire sayısına göre ise, toplam 1 milyon 14 bin 678 dairenin 949 bin 117’si özel sektör, 50 bin 236’sı devlet sektörü ve 15 bin 325’i yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.

2015 Yılı Ocak-Mart Dönemi

2015 yılının ilk altı ayında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı ruhsatı verilen yapıların bina sayısı %27,4, yüzölçümü %28,4, değeri %22,9, daire sayısı %27,7 oranında azalmıştır.

Yapıların toplam yüzölçümü 89,6 milyon m² iken; bunun 48,5 milyon m2’si (%54,1) konut, 23,6 milyon m2’si (%26,4) konut dışı ve 17,5 milyon m2’si (%19,5) ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşmiştir.

Kullanma amacına göre 63,2 milyon m² (%70,5) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 8,5 milyon m² (%9,5) ile ofis (işyeri) binaları izlemiştir.

Yapı sahipliğine göre, özel sektör 73,8 milyon m² (%82,4) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 14,4 milyon m² (%16,1) ile devlet sektörü ve 1,4 milyon m² (%1,5) ile yapı kooperatifleri izlemiştir.

Daire sayısına göre ise, toplam 423 bin 360 dairenin 388 bin 356’sı özel sektör, 28 bin 107’si devlet sektörü ve 6 bin 897’si yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.

Bina Sayısı Yüzölçümü

(m²)

Değer (TL)

Daire sayısı

2004 75 495 69 719 611 24 108 198 467 330 446

2005 114 254 106 424 587 40 529 421 744 546 618

2006 114 204 122 909 886 56 195 862 967 600 387

2007 105 865 124 132 360 61 709 610 627 581 696

2008 95 193 103 846 233 59 006 449 177 503 565

2009 92 342 100 726 544 54 367 862 313 518 475

2010 141 371 178 776 701 103 256 212 659 916 504

2011 101 900 123 621 864 80 755 662 747 650 127

2012 104.151 152.952.913 101.339.464.571 750.922

2013 121 266 175 167 417 126 412 904 992 837 282

2014 137.632 217 664 482 173 429 278 082 1 014 678

2014 Ocak-Haziran 80 395 125.119.590 98.127.507.914 585.447

2015 Ocak-Haziran 58.388 89.599.457 75.623.477.841 423.360

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

Yapı Kullanma İzin Belgesi

2014 yılında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen yapıların bina sayısı %2,6, yüzölçümü %9,4, değeri %20,6, daire sayısı %6,2 oranında artmıştır

Kullanma amacına göre 108,7 milyon m² (%72,0) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli

(16)

ticaret binaları izlemiştir.

Yapı sahipliğine göre, özel sektör 131,0 milyon m² (%86,8) ile en büyük paya sahip olmuştur.

Bunu 16,1 milyon m² (%10,7) ile devlet sektörü ve 3,8 milyon m² (%2,5) ile yapı kooperatifleri izlemiştir. Daire sayısına göre ise, toplam 766 bin 527 dairenin 695 bin 250’si özel sektör, 54 bin 346’sı devlet sektörü ve 16 bin 931’i yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.

2015 Yılı Ocak-Mart Verileri

2015 yılının ilk altı ayında bir önceki yıla göre belediyeler tarafından yapı kullanma izin

belgesi verilen yapıların bina sayısı %26,8, yüzölçümü %19,4, değeri %13,8, daire sayısı %16,6 oranında azalmıştır.

Yapıların toplam yüzölçümü 67,8 milyon m2 iken; bunun 40,8 milyon m²’si (%60,2) konut, 16,0 milyon m2’si (%23,6) konut dışı ve 11,0 milyon m2’si (%16,2) ise ortak kullanım alanı olarak gerçekleşmiştir.

Kullanma amacına göre 50,9 milyon m² (%75,1) ile en yüksek paya iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalar sahip oldu. Bunu 7,9 milyon m² (%11,7) ile ofis (işyeri) binaları izlemiştir.

Yapı sahipliğine göre, özel sektör 59,9 milyon m² (%88,4) ile en büyük paya sahip oldu. Bunu 5,9 milyon m² (%8,8) ile devlet sektörü ve 1,9 milyon m² (%2,8) ile yapı kooperatifleri izledi.

Daire sayısına göre ise, toplam 351 bin 210 dairenin 326 bin 722’si özel sektör, 15 bin 839’u devlet sektörü ve 8 bin 649’u yapı kooperatifleri tarafından alınmıştır.

Bina Sayısı Yüzölçümü

(m²)

Değer (TL)

Daire sayısı

2004 40 792 31 028 172 10 306 575 645 164 994

2005 64 126 50 324 600 18 445 263 149 249 816

2006 73 383 57 207 320 25 050 689 452 295 389

2007 67 913 63 150 147 30 296 766 701 325 330

2008 76 069 70 957 036 39 002 256 405 357 286

2009 94 772 94 567 729 49 356 423 320 469 981

2010 81 952 85 438 877 47 465 954 812 429 591

2011 98 339 105 650 512 66 953 825 400 556 769

2012 94.750 103 877 581 69 053 133 627 546 672

2013 120 268 137 890 680 97 840 178 705 721 501

2014 Ocak-Haziran 70.980 84.114.168 65.156.774.358 420.877 2015 Ocak-Haziran 51.951 67.758.404 56.166.683.484 351.210 Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

(17)

Yapı Sahipliğine Göre Yapılacak Yeni ve İlave Yapılar 2005 ve 2015 yılları arası dağılım aşağıdaki tabloda gösterilmektedir.

Yıl Toplam Özel sektör Yapı kooperatifi Devlet sektörü

2005 Yapı sayısı 114 254 102 802 6 809 4 643

Yüzölçümü m2 106 424 587 87 973 288 7 218 013 11 233 286 Değer-TL 40 529 421 744 33 410 483 846 2 777 802 354 4 341 135 544

2006 Yapı sayısı 114 204 105 206 6 005 2 993

Yüzölçümü m2 122 909 886 102 733 264 10 798 286 9 378 336 Değer TL 56 195 862 967 47 031 892 287 4 891 295 986 4 272 674 694

2007 Yapı sayısı 106 659 96 840 5 194 4 625

Yüzölçümü m2 125 067 023 105 763 741 8 308 582 10 994 700 Değer TL 61 300 286 560 51 846 694 149 3 974 329 977 5 479 262 434

2008 Yapı sayısı 95 193 85 175 3 556 6 462

Yüzölçümü m2 103 846 233 82 567 705 6 084 524 15 194 004 Değer TL 59 006 449 177 46 943 638 432 3 432 728 485 8 630 082 260

2009 Yapı sayısı 92 342 81 839 5 526 4 977

Yüzölçümü m2 100 726 544 79 963 328 6 936 646 13 826 570 Değer TL 54 367 862 313 43 186 496 663 3 692 214 873 7 489 150 777

2010 Yapı sayısı 132 589 119 377 6 114 7 098

Yüzölçümü m2 166 999 697 136 620 755 10 127 419 20 251 523

Değer TL 96 438 036 831 78 878 371 222 5 869 643 710 11 690 021 899

2011 Yapı sayısı 101.900 94.148 1.591 6.161

Yüzölçümü m2 123.621.864 103.901.551 2.942.059 16.778.254

Değer TL 80.755.662.747 67.892.867.626 1.867.494.324 10.995.300.797

2012 Yapı sayısı 95. 763 88.721 2.859 4.183

Yüzölçümü m2 106 .950. 602 91.360.316 3.013.007 12.577.279

Değer TL 71 .241. 730. 346 60.610.733.731 1.965.407.714 8.665.588.901

2013 Yapı sayısı 120. 268 111.730 110 569 5.622

Yüzölçümü m2 137 .890. 680 118.620.154 145 434 799 15.073.299 Değer TL 97. 840. 178. 705 83.827.621.373 104 889 842 488 11.054.273.652

2014 Yapı sayısı 123. 409 115.710 2.874 4.825

Yüzölçümü m2 150 .823. 673 130.955.777 3.777.952 16.089.944 Değer TL 118 .031. 454 776 102.328.223.970 2.901.801.489 12.801.429.317

2015 Ocak-Haziran Yapı sayısı 58.388 835 54.471 3. 082

Yüzölçümü m2 89 .599 .457 1.371.107 73.799 .636 14 .428. 714 Değer TL 75. 623. 477. 841 1 .140 .291 .545 62 .010. 422. 890 12 .472. 763. 406

(18)

Konut Satış İstatistikleri

YILLAR SAYI

2010 607.098

2011 708.275

2012 701.621

2013 1.157.190

2014 1 165 381

2014 Ocak-Temmuz 609.877

2015 Ocak-Temmuz 731.669

Kaynak: Türkiye İstatistik Kurumu

2014 yılı sonunda 1 165 381 adet konut satılırken bu konutların 389.689 Mortgage yani ipotekli satış yoluyla olmuştur.

Konut satışlarında, İstanbul 26 698 konut satışı ile en yüksek paya (%19,8) sahip olmuştur.

Satış sayılarına göre İstanbul’u, 14 794 konut satışı (%11) ile Ankara, 8 482 konut satışı (%6,3) ile İzmir izlemiştir. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 14 konut ile Ardahan, 17 konut ile Hakkari ve 62 konut ile Şırnak olmuştur.

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %18,6 oranında artış göstererek 43 113 olmuştur.

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %19,8 artış göstererek 68 822 olmuştur.

Türkiye genelinde 2014 yılında yabancılara 18 959 konut satılmıştır.

Yabancılara konut satışlarında 2014 yılında ilk sırayı 6 542 konut ile Antalya, ikinci sırayı 5 580 konut ile İstanbul almıştır. İstanbul'u 1 191 konut satışı ile Aydın ve 1 051 konut satışı ile Muğla izlemiştir.

2015 yılı verileri

Türkiye genelinde konut satışları 2015 Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %13,5 oranında artarak 96 589 oldu. Konut satışlarında, İstanbul 17 182 konut satışı ile en yüksek paya (%17,8) sahip olmuştur.

Satış sayılarına göre İstanbul’u, 10 722 konut satışı (%11,1) ile Ankara, 5 769 konut satışı (%6) ile İzmir izledi. Konut satış sayısının düşük olduğu iller sırasıyla 14 konut ile Hakkari, 16 konut ile Ardahan ve 33 konut ile Şırnak olmuştur.

Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %0,5 oranında azalış

(19)

göstererek 30 754 olmuştur. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı %31,8 olarak gerçekleşmiştir.

Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre %10,8 artarak 43 623 olmuştur.

Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %15,8 artış göstererek 52.966 olmuştur. Yabancılara yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %37,6 artarak 2 027 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında, Temmuz 2015’te ilk sırayı 686 konut satışı ile Antalya almıştır.

BÜTÇE VE YATIRIMLAR

Bütçe ve Vergi Gelirleri

Yıllar Vergi Gelirleri / Bin TL

2005 119.627.000

2006 137.480.292

2007 158.152.898

2008 168.109.000

2009 172.416.575

2010 210.532.000

2011 253.765.000

2012 278.751.000

2013 326.125.000

2014 352.437.000

2014 Ocak-Haziran 168.095.000

2015 Ocak-Haziran 194.670.000

Kaynak: Maliye Bakanlığı Bütçe Gerçekleşmeleri Raporu

2012 yılı Aralık ayında bütçe gelirleri 28 milyar 76 milyon TL iken 2013 yılının aynı ayında yüzde 15,6 oranında artarak 32 milyar 458 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2012 yılı Ocak-Aralık döneminde bütçe gelirleri 332 milyar 475 milyon TL iken 2013 yılının aynı döneminde yüzde 17,1 oranında artarak 389 milyar 441 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2013 yılı Ocak-Aralık dönemi vergi gelirleri tahsilatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 oranında artarak 326 milyar 125 milyon TL olmuştur.

2013 yılı Ocak-Aralık döneminde genel bütçe vergi dışı diğer gelirleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,7 oranında artarak 49 milyar 980 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2014 yılı Ocak Aralık dönemi vergi gelirleri tahsilatı geçen yılın aynı dönemine göre %8,1 oranında Artarak 352 milyar 437 milyon TL olmuştur.

(20)

2015 yılı gelişmeleri

2014 yılı Ocak-Haziran döneminde bütçe gelirleri 210 milyar 481 milyon TL iken 2015 yılının aynı döneminde yüzde 12,8 oranında artarak 237 milyar 465 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2015 yılı Ocak-Haziran dönemi vergi gelirleri tahsilatı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15,8 oranında artarak 194 milyar 670 milyon TL olmuştur.

Merkezi Yönetim Bütçesi Gelişmeleri

Merkezi yönetim bütçesi 2014 yılı Ocak-Haziran döneminde 3 milyar 375 milyon TL açık vermiş iken bu yılın aynı döneminde 804 milyon TL fazla vermiştir.

2015 yılı Ocak-Haziran döneminde faiz dışı fazla ise 30 milyar 520 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

Bütçe Giderleri ve Yatırımların Bütçe İçindeki Payı

2013 yılı Ocak-Aralık döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 10,7 oranında artarak 16 milyar 305 milyon TL olmuştur.

Sonuç olarak personel giderleri ve sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi için yapılan toplam harcamalar, 2013 yılı Ocak-Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 11 milyar 351 milyon TL artmıştır.

2013 yılı Ocak-Aralık döneminde sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderleri için geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12,7 oranında artışla 71 milyar 793 milyon TL transfer yapılmıştır. Aynı dönemde sosyal güvenlik primi işveren hissesinin 5 puanlık kısmının Hazine tarafından ödenmesi amacıyla yapılan transfer tutarı ise 7 milyar 301 milyon TL’dir.

2014 yılı Ocak Aralık döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri 448 milyar 424 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

Personel giderleri,2014 yılı Ocak –Aralık döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %14,7 oranında artarak 110 milyar 370 milyon TL olmuştur

2014 yılı Ocak-Aralık döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı dönemine göre %16, oranında artarak 18 milyar 926 milyon TL olmuştur.

2014 yılı Ocak Aralık döneminde cari transferler içinde yer alan tarımsal destekleme ödemeleri 9 milyar 148 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

2015 verileri

2015 yılı Ocak-Haziran döneminde merkezi yönetim bütçe giderleri %50’lik gerçekleşme oranı ile 236 milyar 661 milyon TL olarak gerçekleşmiştir.

(21)

Personel giderleri, 2015 yılı Ocak – Haziran döneminde geçen yılın aynı dönemine göre %10,4 oranında artarak 62 milyar 956 milyon TL olmuştur.

2015 yılı Ocak- Haziran döneminde sosyal güvenlik kurumlarına devlet primi giderleri ise geçen yılın aynı dönemine göre %7,9 oranında artarak 10 milyar 344 milyon TL olmuştur.

Sermaye Giderleri

2013 yılı Ocak-Aralık döneminde başlangıç ödeneği 33 milyar 489 milyon olan sermaye gideri 43 milyar 609 milyon TL olarak gerçekleşmiştir. Böylece, sermaye gideri başlangıç ödeneğinin %130,2’si olarak geçekleşmiş ve bir önceki döneme göre değişim oranı %26,9 oranında artış göstermiştir.

2014 yılı Ocak -Aralık döneminde 48 milyar 1 milyon TL sermaye gideri yapılmış olup gerçekleşme oranı %130,8 olmuştur. Sermaye giderlerinin toplam bütçe giderleri içerisindeki payı %10,7 olarak gerçekleşmiştir. 2014 yılında 2013 yılına göre %9,7 oranında artış olmuştur.

2014 yılında Sermaye giderlerinin GSYİH içerisindeki payı %2,7 olmuştur. 2015 yılında bu oranın %2,1 olması beklenmektedir.

2015 yılı Ocak-Haziran döneminde 17 milyar 77 milyon TL sermaye gideri kullanılmış olup

gerçekleşme oranı %41,7’dir. Ocak-Haziran döneminde sermaye giderlerinin gerçekleşme oranındaki artış bir önceki döneme göre %22,8 olmuştur.

Yıllar Başlangıç Ödenek /TL Gerçekleşmeler/TL Sermaye Giderleri Bütçe Payı %

2005 10.070.000.000 9.805.000.000 5,4

2006 12.451.901.000 12.097.000.000 6,5

2007 12.103.930.000 13.003.980.000 6,4

2008 11.775.030.000 18.516.000.000 7,7

2009 14.838.999.000 19.847.283.000 6,3

2010 18.924.425.000 25.907.000.000 8,8

2011 21.698.000.000 30.697.000.000 7,1

2012 21.698.000.000 34.185.000.000 9,4

2013 33.489.000.000 43.609.000.000 10,7

2014 36.689.000.000 48.001.000.000 10,7

2014 Ocak- Haziran 36.689.000.000 13.908.000.000 6,50

2015 Ocak – Haziran 40.995.000.000 17.077.000.000 7,21

Kaynak: Kalkınma Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı

(22)

Sektörler İtibariyle Yatırım Kalemlerinin Dağılımı

Kalkınma Bakanlığı’nın 2015 yılı raporuna göre, 2014 Yılı Yatırım Programında yer alan 2.753 projenin 12,5 milyar TL tutarındaki 671 adedi yıl içinde başlanıp bitirilmesi programlanan yıllık projelerden oluşmaktadır.

Ayrıca, 2014 yılında toplam proje tutarı 6,4 milyar TL, 2014 yılı ödeneği 985 milyon TL olan 237 yeni çok yıllı proje yatırım programına dâhil edilmiştir. 2014 Yılı Yatırım Programında 2.753 projeye yapılan 47,5 milyar TL tutarındaki tahsis içinde yüzde 27,3 oranındaki payla ulaştırma-haberleşme sektörü ilk sırayı almış, bunu yüzde 19,9 oranı ile eğitim, yüzde 13,3’le tarım, yüzde 7,4’le sağlık ve yüzde 7,2’yle enerji sektörü izlemiştir.

2014 yılı kamu yatırım tahsisleri içinde madencilik, imalat, turizm ve konut sektörlerinin toplam payı yüzde 7,5 olurken, diğer kamu hizmetlerinin payı yüzde 17,4 olmuştur.

2014 Yılı Yatırım Programına göre, mevcut proje stokunun tamamlanabilmesi için gereken ilave harcama tutarı 255,6 milyar TL’dir.

2.753 proje için tahsis edilen 47,5 milyar TL tutarındaki ödeneğin yüzde 7,2’si olan 3,4 milyar TL’nin dış proje kredisiyle karşılanması öngörülmüştür. 2014 Yılı Yatırım Programında yer alan, kısmen veya tamamen dış proje kredisiyle karşılanması öngörülen 63 projenin toplam tutarı ise 53,7 milyar TL’dir.

Kamu yatırım programının rasyonelleştirilmesi çalışmaları kapsamında, kısıtlı ödenekler, kısa sürede tamamlanabilecek acil ve öncelikli projelere tahsis edilmiş, 2,3 milyar TL tutarındaki 17 proje ise sonraki yıllarda yürütülmek üzere, 2014 Yılı Yatırım Programında sembolik miktardaki iz ödenekle yer almıştır.

Kamu özel Sektör uygulamaları

2014 yılı Ekim ayı itibarıyla 183 KÖİ projesi için uygulama sözleşmesi imzalanmış bulunmaktadır. 73 projeyle ilk sırada yer alan enerji sektörünü, karayolu (29), liman (21), havaalanı (18), yat limanı (15) ve sağlık (11) projeleri takip etmektedir. Mevcut

durumda, 153 proje işletmeye alınmış olup 30 projenin yürütülmesine devam edilmektedir.

İHD modeli ile yürütülenler hariç olmak üzere, uygulama sözleşmesi imzalanan projelerin toplam yatırım büyüklüğü 2014 yılı fiyatlarıyla 44,8 milyar dolara ulaşmaktadır.

KÖİ mevzuatında önemli düzenlemeler yapılmış olmasına rağmen, mevzuatın çerçeve bir yasayla bütüncül bir yapıya kavuşturulması ihtiyacı devam etmektedir.

Bu amaçla, 2015 yılında gerek yatırımcı kuruluşlarda gerekse diğer ilgili kuruluşlarda kapasite

geliştirilmesine ve mevcut sistemin iyileştirilmesine yönelik çalışmalara önem verilecektir.

(23)

Tarım Sektörü Yatırımları

2014 yılı sonu itibarıyla DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye açılan toplam sulama tesisi sayısı 2.440 adet olup sulama alanı net 2.982.804 hektardır. Bunun 201.605 hektarı (200 adet sulama) DSİ

tarafından, 2.262.579 hektarı ise (789 adet sulama) DSİ’ce inşa edilen ve devredilen çeşitli kuruluşlar tarafından işletilmektedir. Kalan alanın 17.285 hektarı (30 adet sulama) bedeli karşılığında DSİ’ce inşa edilen sulama tesisleri olup, bu kurumlar tarafından işletilmekte ve 501.335 hektarı (1.421 adet sulama) ise yeraltı suyu (YAS) sulama kooperatiflerince işletilmektedir. DSİ tarafından geliştirilen bu sulamalarda yüzde 39 klasik sistemle, yüzde 44 kanaletli sulama sistemiyle, yüzde 17 borulu sistemle su kullanılmaktadır.

2015 Yılı Yatırım Programında DSİ’nin sene başı itibarıyla toplam proje tutarı 82,7 milyar TL olan, 176 adet projesi bulunmaktadır ve mevcut ödenek seviyesi ile bu proje stokunun ortalama tamamlanma süresi 11,3 yıldır.

2002-2015 Yılı İtibari İle Tarım Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay

Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu Yıllar Proje

Sayısı

Ayrılan Ödenek /100 TL

Toplam Yatırımlardan Ayrılan Pay

Tamamlanma Süresi/yıl

2002 402 800.000 8,37 27,1

2003 364 1.100.000 9,15 21,8

2004 350 1,167.450 9,75 23,72

2005 343 1.355.271 8,38 22,02

2006 292 1.336.525 7,63 15,26

2007 293 1.508.710 8,83 17,40

2008 289 1.468.741 8,57 20,7

2009 282 2.771.148 12,8 12,3

2010 277 3.666.606 13,1 12,1

2011 298 4 548 530 15,1 10,7

2012 290 5.528.521 14,49 8,57

2013 290 5.724.368 12,50 8,72

2014 292 9.300.671 13,23 8,66

2015 306 6.895.683 12,80 8,90

(24)

Enerji Sektörü Yatırımları

Türkiye gibi, tüm dünyada nüfus giderek artmakta, değişen ve gelişen dünyada enerji talebi de o ölçüde artmaktadır.

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında elektrik enerjisi ihtiyacımızın bugünkü düzeyin iki katına ulaşarak yaklaşık 440 milyar kWh’e yükseleceği tahmin edilmektedir.

Bu nedenle Türkiye’nin dünya ile rekabet edilebilirliğini korumak amacıyla enerji yatırımlarına ağırlık verilmektedir.

Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke durumundadır.

Üretim kapasite projeksiyonlarına göre, bu artış önümüzdeki on yıllık süreç içinde de devam edecek olup, yıllık ortalama talep artışının yüksek talep senaryosunda yüzde 7,5 ve düşük talep senaryosunda ise yüzde 6,5 seviyelerinde oluşması öngörülmektedir.

Bu kapsamda 2013 yılında 255,0 Milyar kWh olması beklenen enerji talebinin 2015 yılında 303,1 Milyar kWh’e ulaşacağı tahmin edilmektedir

Yıllar itibari ile elektrik tüketimlerindeki artış

1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 Tüketi

m (TWh)

114 119 128 127 133 141 150 161 175 190 198 194 210 230 242 246 256

Artış (%)

8,1 3,9 8,3 -1,1 4,5 6,5 6,3 7,2 8,6 8,8 4,3 -2 8,4 9,4 5,0 1,6 4,0

KAYNAK: TEİAŞ

Aynı şekilde ülkemiz, dünyada 2002 yılından bu yana elektrik ve doğalgazda Çin’den sonra en fazla talep artış hızına sahip ikinci büyük ekonomi olmuştur.

Türkiye’nin enerji talebi, büyüyen ekonomisine paralel olarak hızla artmaktadır. Yıllık elektrik enerjisi talep artışı 2000 yılından günümüze kadar ortalama yüzde 5,3 olarak gerçekleşmiştir. Artan talep büyük ölçüde ithalatla karşılanmaktadır.

2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, yüzde 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar kWh olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik tüketiminin, 2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.

2013 yılında işletmeye alınan santraller ile elektrik enerjisi kurulu gücümüze 6.948 MW’lık kapasite eklenmiştir. Ayrıca, Ülkemizde 2002 yılında 300 olan elektrik enerjisi üretim santrali sayısı, 2013 yılı sonu itibarıyla 907 ’ye, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla ise 1.059’a yükselmiştir. Mevcut santrallerin 504 adedi hidrolik, 30 adedi kömür, 87 adedi rüzgâr, 14 adedi jeotermal, 231 adedi doğal gaz, 49 adedi yenilenebilir ve atık, 179 adedi çok yakıtlı (katı ve sıvı), 42 adedi çok yakıtlı (sıvı ve doğal gaz),

(25)

20 adedi sıvı yakıtlı ve 73 adedi lisanssız güneş santrali olup 2014 yılı içerisinde Eylül ayı sonu itibarıyla 4.222 MW’lık kapasite artışı olmuştur.

2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, % 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar kWh olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik tüketiminin, 2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.

2013 yılında 240,1 milyar kWh olan elektrik üretimi, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibariyle 190 milyar kWh olarak gerçekleşmiş olup, bu üretiminin yüzde 47,8’i doğal gazdan, yüzde 17,2’si hidrolikten, yüzde 29’u kömürden, yüzde 3,1’i rüzgâr ve yüzde 2,9’u ise diğer kaynaklardan sağlanmaktadır.

2014 yılının yağış açısından kurak geçmesinin bir sonucu olarak hidrolik kaynaklardan elektrik üretiminde bir azalma görülmüştür. Talebin sorunsuz karşılanması amacıyla hidroelektrik santrallerindeki elektrik üretiminin azalması doğal gaz santralleri ile dengelenmiştir

2002’de 41.933 km olan elektrik enerjisi iletim hattımız yapılan yatırımlarla 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla 52.664 km’ye çıkarılmıştır. Elektrik enerjisi dağıtım hattımız ise 2002 yılında 812.399 km iken bugün itibarıyla 1.150.000 km’ye ulaşmıştır. Şebeke uzunluğumuz toplam 1,2 milyon km’yi geçmiş olup, dünyanın en büyük beşinci, Avrupa’nın ise en büyük ikinci şebekesidir.

Doğal gazın kullanılmaya başlandığı 1987 yılında 500 milyon Sm3 olan yıllık yurtiçi doğal gaz tüketimimiz 2012 yılı sonu itibarıyla 45,3 milyar Sm3 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan, 2002 yılında 4.510 km olan doğal gaz iletim ve dağıtım boru hattı uzunluğu, devam eden hatların tamamlanarak işletmeye alınması ile 2013 Eylül ayı sonu itibarıyla 82.500 km’ye ulaşmıştır.

2002’de sanayi ile konutta 5 şehrimize, sadece sanayide ise 9 şehrimize giden doğal gaz iletim hattı, 2012 yılı sonu itibarıyla 72 şehrimize ulaşmıştır. 2012 yılı sonu itibari ile kalan üretilebilir doğalgaz rezervimiz 6,8 milyar m³'tür. Elektrik enerjisi üretiminde doğalgaza dayalı kurulu gücümüz 2013 sonu itibarıyla 20.268 MW olup bu değer toplam kurulu gücümüzün 31,6'sını karşılamaktadır.

2013 yılında tüketilen doğal gazın yüzde 46’sı elektrik üretiminde, yüzde 25’i sanayide ve kalan yüzde 29’u bina ve diğer alanlarda ısınma amaçlı olarak kullanılmıştır. 2014 yılında doğal gaz kullanımındaki artışın sürdüğü gözlemlenmekte olup yıl sonunda doğal gaz tüketiminin yaklaşık 46,5 milyar Sm

3

olacağı tahmin edilmektedir.

Elektrik üretiminde de doğal gazın önemli bir ağırlığa sahip olduğu görülmektedir. 2005-2012 döneminde yüzde 45 ila 50 arasında seyreden doğal gazın elektrik üretimindeki payı 2013 yılında yüzde 43,8 olarak gerçekleşmiştir.

Doğal gazda yaklaşık %98 oranında dışa bağımlı olunması, önemli bir arz güvenliği riski

oluşturmaktadır. Hem arz güvenliği endişeleri hem de mevsimsel talep dalgalanmaları depolama kapasitesinin artırılmasını zorunlu kılmış, bu yöndeki çalışmalar 2013 yılında da sürdürülmüştür. Bu kapsamda mevcut Kuzey Marmara ve Değirmenköy sahalarındaki depolama tesislerinin kapasite artırma projeleri ile Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesine devam edilmiştir. Kuzey Marmara depolama tesisleri ticari kullanıma açılmıştır.

(26)

Yenilenebilir enerji kaynakları

Elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payını artırmak ve doğal gazın payını azaltmak, arz güvenliğinin temini açısından önemli görülmektedir.

2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarı ile iki kat artarak 27.585 MW’a ulaşmıştır.

2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2013 yılında yüzde 104 artışla 69,5 milyar kWh’a çıkmıştı

Bu kapsamda;

 2023 yılı kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payının yüzde 30’a çıkarılması, 2023 yılına kadar teknik ve ekonomik olarak değerlendirilebilecek

hidroelektrik potansiyelimizin tamamının elektrik enerjisi üretiminde kullanılması,

 Rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 2023 yılına kadar 20.000 MW'a çıkarılması,

 600 MW'lık jeotermal potansiyelimizin tümünün 2023 yılına kadar işletmeye alınması, hedeflenmiştir.

2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2013 yılı Ekim ayı sonu itibarı ile iki kat artarak 24.947 MW’a ulaşmıştır.

2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2012 yılında %92 artışla 65,3 milyar kWh’a çıkmıştır.

2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin kurulu gücü 2.002 MW olup bunların; 724,3 MW’ı rüzgâr,1.166 MW’ı hidrolik,47,6 MW’ı jeotermal,64,1 MW’ı çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir 2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin kurulu gücü

 2.002 MW olup bunların;

 724,3 MW’ı rüzgâr,

 1.166 MW’ı hidrolik,

 47,6 MW’ı jeotermal,

 64,1 MW’ı

çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir.

2012 ve 2013 yıllarını değerlendirdiğimizde devreye alınan 9.085 MW’lık santralın %64’ü yenilenebilir, %36’sı ise termik kaynaklara dayalıdır.

2002 yılında 12.241 MW olan hidrolik kurulu gücümüz %78 artışla 2013 yılı sonu itibarıyla 22.288

Referanslar

Benzer Belgeler

Geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2022 yılı Şubat ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %25.4 artarak 20 milyar 4 milyon dolar, ithalat %44.5 artarak 27 milyar

Geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %2,3 artarak 15 milyar 45 milyon USD, ithalat %5,9 azalarak 18 milyar 79 milyon

Kapanış Tarihi Başlangıç / Bitiş Eximbank GTIP No Grup / Aralık Malzeme (Sınıfı) Kodu Grup / Aralık Malzeme (Sınıfı) Açıklaması Grup / Aralık Malzeme (Sınıfı) Özel

Hizmet Açıklaması Grup / Aralık Cari Hesap Kodu Grup / Aralık Cari Hesap Unvanı Grup / Aralık Ticari İşlem Grubu Grup / Aralık İthalat Dosya Kodu Grup / Aralık

En son açıklanan dış ticaret verilerine bakıldığında ihracatın 2014 yılı Kasım ayında, 2013 yılının aynı ayına göre %7,5 azalarak 13 milyar 132 milyon dolar

ihracat 2018 yılı Kasım ayında, 2017 yılının aynı ayına göre %9,4 artarak 15 milyar 529 milyon dolar, ithalat %21,3 azalarak 16 milyar 180 milyon dolar olarak gerçekleşti.

ihracat 2018 yılı Eylül ayında, 2017 yılının aynı ayına göre %22,4 artarak 14 milyar 456 milyon dolar, ithalat %18,3 azalarak 16 milyar 326 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Değerli Meclis üyeleri, Haziran ayında, geçen yılın aynı ayına göre ihracat yüzde 16,9 artarak 13 mil- yar dolar, ithalat yüzde 5,4 azalarak 20 milyar dolar oldu.. Ancak