• Sonuç bulunamadı

Bu amaçla, 2015 yılında gerek yatırımcı kuruluşlarda gerekse diğer ilgili kuruluşlarda kapasite geliştirilmesine ve mevcut sistemin iyileştirilmesine yönelik çalışmalara önem verilecektir

Tarım Sektörü Yatırımları

2014 yılı sonu itibarıyla DSİ tarafından inşa edilerek işletmeye açılan toplam sulama tesisi sayısı 2.440 adet olup sulama alanı net 2.982.804 hektardır. Bunun 201.605 hektarı (200 adet sulama) DSİ

tarafından, 2.262.579 hektarı ise (789 adet sulama) DSİ’ce inşa edilen ve devredilen çeşitli kuruluşlar tarafından işletilmektedir. Kalan alanın 17.285 hektarı (30 adet sulama) bedeli karşılığında DSİ’ce inşa edilen sulama tesisleri olup, bu kurumlar tarafından işletilmekte ve 501.335 hektarı (1.421 adet sulama) ise yeraltı suyu (YAS) sulama kooperatiflerince işletilmektedir. DSİ tarafından geliştirilen bu sulamalarda yüzde 39 klasik sistemle, yüzde 44 kanaletli sulama sistemiyle, yüzde 17 borulu sistemle su kullanılmaktadır.

2015 Yılı Yatırım Programında DSİ’nin sene başı itibarıyla toplam proje tutarı 82,7 milyar TL olan, 176 adet projesi bulunmaktadır ve mevcut ödenek seviyesi ile bu proje stokunun ortalama tamamlanma süresi 11,3 yıldır.

2002-2015 Yılı İtibari İle Tarım Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay

Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu Yıllar Proje

Enerji Sektörü Yatırımları

Türkiye gibi, tüm dünyada nüfus giderek artmakta, değişen ve gelişen dünyada enerji talebi de o ölçüde artmaktadır.

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında elektrik enerjisi ihtiyacımızın bugünkü düzeyin iki katına ulaşarak yaklaşık 440 milyar kWh’e yükseleceği tahmin edilmektedir.

Bu nedenle Türkiye’nin dünya ile rekabet edilebilirliğini korumak amacıyla enerji yatırımlarına ağırlık verilmektedir.

Türkiye, OECD ülkeleri içerisinde geçtiğimiz 10 yıllık dönemde enerji talep artışının en hızlı gerçekleştiği ülke durumundadır.

Üretim kapasite projeksiyonlarına göre, bu artış önümüzdeki on yıllık süreç içinde de devam edecek olup, yıllık ortalama talep artışının yüksek talep senaryosunda yüzde 7,5 ve düşük talep senaryosunda ise yüzde 6,5 seviyelerinde oluşması öngörülmektedir.

Bu kapsamda 2013 yılında 255,0 Milyar kWh olması beklenen enerji talebinin 2015 yılında 303,1 Milyar kWh’e ulaşacağı tahmin edilmektedir

Yıllar itibari ile elektrik tüketimlerindeki artış

1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 talep artış hızına sahip ikinci büyük ekonomi olmuştur.

Türkiye’nin enerji talebi, büyüyen ekonomisine paralel olarak hızla artmaktadır. Yıllık elektrik enerjisi talep artışı 2000 yılından günümüze kadar ortalama yüzde 5,3 olarak gerçekleşmiştir. Artan talep büyük ölçüde ithalatla karşılanmaktadır.

2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, yüzde 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar kWh olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik tüketiminin, 2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.

2013 yılında işletmeye alınan santraller ile elektrik enerjisi kurulu gücümüze 6.948 MW’lık kapasite eklenmiştir. Ayrıca, Ülkemizde 2002 yılında 300 olan elektrik enerjisi üretim santrali sayısı, 2013 yılı sonu itibarıyla 907 ’ye, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla ise 1.059’a yükselmiştir. Mevcut santrallerin 504 adedi hidrolik, 30 adedi kömür, 87 adedi rüzgâr, 14 adedi jeotermal, 231 adedi doğal gaz, 49 adedi yenilenebilir ve atık, 179 adedi çok yakıtlı (katı ve sıvı), 42 adedi çok yakıtlı (sıvı ve doğal gaz),

20 adedi sıvı yakıtlı ve 73 adedi lisanssız güneş santrali olup 2014 yılı içerisinde Eylül ayı sonu itibarıyla 4.222 MW’lık kapasite artışı olmuştur.

2013 yılında 246,4 milyar kWh olan elektrik tüketiminin, % 4,3 artışla 2014 yılında 257 milyar kWh olarak gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. 2013 yılında 3.221 kWh olan kişi başı elektrik tüketiminin, 2014 yılında 3.324 kWh olması beklenmektedir.

2013 yılında 240,1 milyar kWh olan elektrik üretimi, 2014 yılı Eylül ayı sonu itibariyle 190 milyar kWh olarak gerçekleşmiş olup, bu üretiminin yüzde 47,8’i doğal gazdan, yüzde 17,2’si hidrolikten, yüzde 29’u kömürden, yüzde 3,1’i rüzgâr ve yüzde 2,9’u ise diğer kaynaklardan sağlanmaktadır.

2014 yılının yağış açısından kurak geçmesinin bir sonucu olarak hidrolik kaynaklardan elektrik üretiminde bir azalma görülmüştür. Talebin sorunsuz karşılanması amacıyla hidroelektrik santrallerindeki elektrik üretiminin azalması doğal gaz santralleri ile dengelenmiştir

2002’de 41.933 km olan elektrik enerjisi iletim hattımız yapılan yatırımlarla 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla 52.664 km’ye çıkarılmıştır. Elektrik enerjisi dağıtım hattımız ise 2002 yılında 812.399 km iken bugün itibarıyla 1.150.000 km’ye ulaşmıştır. Şebeke uzunluğumuz toplam 1,2 milyon km’yi geçmiş olup, dünyanın en büyük beşinci, Avrupa’nın ise en büyük ikinci şebekesidir.

Doğal gazın kullanılmaya başlandığı 1987 yılında 500 milyon Sm3 olan yıllık yurtiçi doğal gaz tüketimimiz 2012 yılı sonu itibarıyla 45,3 milyar Sm3 olarak gerçekleşmiştir. Öte yandan, 2002 yılında 4.510 km olan doğal gaz iletim ve dağıtım boru hattı uzunluğu, devam eden hatların tamamlanarak işletmeye alınması ile 2013 Eylül ayı sonu itibarıyla 82.500 km’ye ulaşmıştır.

2002’de sanayi ile konutta 5 şehrimize, sadece sanayide ise 9 şehrimize giden doğal gaz iletim hattı, 2012 yılı sonu itibarıyla 72 şehrimize ulaşmıştır. 2012 yılı sonu itibari ile kalan üretilebilir doğalgaz rezervimiz 6,8 milyar m³'tür. Elektrik enerjisi üretiminde doğalgaza dayalı kurulu gücümüz 2013 sonu itibarıyla 20.268 MW olup bu değer toplam kurulu gücümüzün 31,6'sını karşılamaktadır.

2013 yılında tüketilen doğal gazın yüzde 46’sı elektrik üretiminde, yüzde 25’i sanayide ve kalan yüzde 29’u bina ve diğer alanlarda ısınma amaçlı olarak kullanılmıştır. 2014 yılında doğal gaz kullanımındaki artışın sürdüğü gözlemlenmekte olup yıl sonunda doğal gaz tüketiminin yaklaşık 46,5 milyar Sm

3

olacağı tahmin edilmektedir.

Elektrik üretiminde de doğal gazın önemli bir ağırlığa sahip olduğu görülmektedir. 2005-2012 döneminde yüzde 45 ila 50 arasında seyreden doğal gazın elektrik üretimindeki payı 2013 yılında yüzde 43,8 olarak gerçekleşmiştir.

Doğal gazda yaklaşık %98 oranında dışa bağımlı olunması, önemli bir arz güvenliği riski

oluşturmaktadır. Hem arz güvenliği endişeleri hem de mevsimsel talep dalgalanmaları depolama kapasitesinin artırılmasını zorunlu kılmış, bu yöndeki çalışmalar 2013 yılında da sürdürülmüştür. Bu kapsamda mevcut Kuzey Marmara ve Değirmenköy sahalarındaki depolama tesislerinin kapasite artırma projeleri ile Tuz Gölü Doğal Gaz Yeraltı Depolama Projesine devam edilmiştir. Kuzey Marmara depolama tesisleri ticari kullanıma açılmıştır.

Yenilenebilir enerji kaynakları

Elektrik üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların payını artırmak ve doğal gazın payını azaltmak, arz güvenliğinin temini açısından önemli görülmektedir.

2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2014 yılı Eylül ayı sonu itibarı ile iki kat artarak 27.585 MW’a ulaşmıştır.

2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2013 yılında yüzde 104 artışla 69,5 milyar kWh’a çıkmıştı

Bu kapsamda;

 2023 yılı kadar yenilenebilir enerji kaynaklarının enerji arzı içindeki payının yüzde 30’a çıkarılması, 2023 yılına kadar teknik ve ekonomik olarak değerlendirilebilecek

hidroelektrik potansiyelimizin tamamının elektrik enerjisi üretiminde kullanılması,

 Rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 2023 yılına kadar 20.000 MW'a çıkarılması,

 600 MW'lık jeotermal potansiyelimizin tümünün 2023 yılına kadar işletmeye alınması, hedeflenmiştir.

2002 yılında 12.305 MW olan yenilenebilir enerji kaynakları kurulu gücümüz 2013 yılı Ekim ayı sonu itibarı ile iki kat artarak 24.947 MW’a ulaşmıştır.

2002 yılında yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimimiz 34 milyar kWh iken, 2012 yılında %92 artışla 65,3 milyar kWh’a çıkmıştır.

2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin kurulu gücü 2.002 MW olup bunların; 724,3 MW’ı rüzgâr,1.166 MW’ı hidrolik,47,6 MW’ı jeotermal,64,1 MW’ı çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir 2014 yılı ilk dokuz ayı içinde işletmeye alınan yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı santrallerin kurulu gücü

 2.002 MW olup bunların;

 724,3 MW’ı rüzgâr,

 1.166 MW’ı hidrolik,

 47,6 MW’ı jeotermal,

 64,1 MW’ı

çöp gazı, biyokütle, atık ısı, prolitik yağ ve güneş elektrik üretim santralleridir.

2012 ve 2013 yıllarını değerlendirdiğimizde devreye alınan 9.085 MW’lık santralın %64’ü yenilenebilir, %36’sı ise termik kaynaklara dayalıdır.

2002 yılında 12.241 MW olan hidrolik kurulu gücümüz %78 artışla 2013 yılı sonu itibarıyla 22.288

MW’a ulaşmıştır. Bu rakam 2014 Temmuz ayı itibari ile ise 23.299 MW olmuştur.

Bugün itibarıyla ekonomik olduğu belirlenen 140 milyar kWh/yıllık Türkiye hidrolik enerji potansiyelinin %41’lik kısmı işletmede, özel teşebbüs tarafından yapımı sürdürülen projeler dahil olmak üzere %27’lik kısmı ise inşa halindedir. 2002 yılında neredeyse yok sayılacak düzeyde (18,9 MW) olan rüzgar enerjisi kurulu gücü 2013 yılı sonu itibarıyla 2.759 MW’a ulaşmıştır.

Enerji Piyasasında Serbestleşme

Ülkemiz enerji sektörünün 2023 yılına kadarki toplam yatırım ihtiyacının 122 milyar doları aşacağı tahmin edilmektedir.

Bu çerçevede, ihtiyaç duyulan yatırımların mümkün olduğu kadar özel sektör tarafından yapılmasını sağlayacak düzenlemelerin hayata geçirilmesi yönünde gerekli çalışmalar yürütülmektedir. Elektrik enerjisi sektöründeki yüksek oranlı talep artışını karşılamada en önemli stratejilerden biri rekabete dayalı yatırım ortamının geliştirilmesidir.

Özel sektörün kurulu güçteki payı 2002 yılına kıyasla %32’den, %64’e yükselmiştir. Üretimdeki payı

%40’dan %66’ya yükselmiştir.

2013 itibarıyla kurulu gücü 77.128 MW olan 1.657 adet özel sektör üretim tesisine lisans verilmiştir.

2013 yılı Ekim sonu itibarıyla özel sektöre ait toplam 4.942 MW kurulu gücünde, 175 yeni veya ünite ilavesi yapılan santralın geçici kabulleri yapılmış ve işletmeye alma izni verilmiştir.

Bu santralların; 2.237 MW’lık kısmı termik, 2.062 MW’lık kısmı hidrolik, 428 MW’ı rüzgar ve kalan 215 MW’ı diğer yenilenebilir santrallerden oluşmaktadır.

2015 Yılı Hedefleri

2015 yılında Türkiye toplam elektrik tüketiminin 268 milyar kWh olması ve kişi başı elektrik

tüketiminin 3.429 kWh’ye yükselmesi; elektrik santralleri toplam kurulu gücünün yaklaşık yüzde 6,5 artarak 74.000 MW’a çıkması; doğal gaz yakıtlı santrallerin ise toplam elektrik üretimindeki payının yüzde 43,9 seviyesinde gerçekleşmesi beklenmektedir.

Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin 2015 yılında 76 milyar kWh’ye çıkması ve toplam elektrik üretimi içindeki payının yüzde 28,8’e yükseleceği tahmin edilmektedir.

2002-2015 Yılı İtibari İle Enerji Sektörü Yatırımlarına Ayrılan Pay Yıl Proje

Sayısı

Ayrılan Ödenek/1000 TL

Toplam Yatırımlardan Ayrılan Pay

Tamamlanma Süresi/Yıl

2002 108 2.060.000 20,9 11,9

2003 97 2.655.750 21,1 10,2

2004 91 2.032.475 16,90 11,9

2005 97 2.725.552 16,80 8,9

2006 104 2.489.125 14,20 8,1

2007 95 2.545.885 14,90 8,8

2008 101 2.408.570 14,00 8,8

2009 116 2.815.149 13,00 7,9

2010 127 3.376.100 12,10 6,8

2011 152 3.133.027 10,01 5,3

2012 168 3.732.935 09,78 4,9

2013 199 4.921.000 9,40 3,9

2014 188 3.425.460 7,20 5,0

2015 170 3.920.560 7,32 4,0

Kaynak: Kalkınma Bakanlığı Yıllık Yatırım Programları Raporu

Ulaştırma Sektörü Yatırımları

Ulaştırma sektörü yatırımları ekonominin can damarı konumunda olup, 2003 - 2014 yılları arasında ulaştırma sektöründe 186,5 milyar TL’lik yatırım yapılmıştır.

Karayolu Ulaşımı

Ulaştırma sektöründe gerçekleştirilen yatırımların %67’sini karayolu ulaştırması oluşturmaktadır.

Son 12 yılda çok şeritli karayolu ağı 23.561 km’ye ulaşmıştır

Ülkemizde sadece 6 ilini bölünmüş yolla birbirine bağlayan Türkiye’den bugün 74 ilin bölünmüş yol götüren bir Türkiye’ye gelmiştir.

Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yol ağında 2.244 km otoyol, 31.310 km devlet yolu ve 32.245 km il yolu olmak üzere toplam 65.799 km yol bulunmaktadır (Grafik 1). Bu yol ağının 23.522 km’si bölünmüş yoldur.