Hormonun en kestirme tanımı, hareket halinde bulunduran harekete geçiren demektir. İnsan, bitki ve hayvanlarda doğal olarak bulunur. Hormonlar canlının gelişebilmesi ve tüm fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için gerektiği zaman ve duyulan ihtiyaç kadar salgılanan organik bileşiklerdir.
İnsan, bitki ve hayvanlarda hormon salgılama oranları bozulduğunda büyüme bozuklukları ve anormal haller görülür. Bu görülen hallere yetkili ve bilgi sahibi uzmanlar tarafından müdahale edilmesi gerekir. Yalnız bu müdahale sorunu çözme odaklı olmalı. Kısa sürede fazla üretim elde etme amaçlı yani ticari kaygı gütmemeli.
çünkü gereksiz yere bitki ve hayvanlara verilen hormonlar sadece bitki ve hayvan sağlığını bozmaz onlardan elde edilen ürünleri tüketen insanların sağlığını da olumsuz etkiler.
Hayvanlarda yem gereksinimini azaltma amaçlı bazı hormonlar kullanıldığı bilinmektedir. Bunlar, troksin, anabolik ve cinsiyet hormonlarıdır. Bu hormonların uygulandığı hayvanların etini tüketenlerde cinsel davranış bozukluklarının görülmesinin ardından AB tarafından yasaklanmıştır.
Ayrıca hayvanlara fazla kilo aldırma ve sakinleştirme amaçlı Zerranol-Ralgro ve Synowex verilmektedir. Bunlar yasaklanmasına karşın piyasada kolaylıkla erişilebilir durumdadır.
Hormon vazifesi gören Ralgro ve Synovex isimli ilaçların uygulandığı hayvanlarda besi hayvanın kilosu yüzde 15-20 arası artıyor. Ancak hormonlu eti yiyen kişilerin hormonal yapısı bozuluyor. Hormonlu et kısırlık, cinsel güç kaybı ve kalp hastalıklarına sebep oluyor.
Prof. Dr. İrfan Erol,(1) ilaçların hayvanın etinde bırakacağı kalıntı ile insanlara geçebileceğine dikkat çekiyor. Erol “hormon çocukların erken buluğ çağına ulaşması, dişilik hormonu alan erkek çocuklarda göğüslerin büyümesi gibi etkiler gösteriyor. Erkek ve kadınlarda karşı cinse benzer fizyolojik değişiklikler görülebiliyor” diyor. Ayrıca bu yolla prostat ve meme kanserine davetiye çıkarmış oluyoruz. Adı geçen ilaçlar bu nedenle 19 yıl önce Avrupa’da
yasaklanmıştır. Dişilik hormonu östrojen içeren Ralgro ve Synovex, ithalatı, imalatı ve kullanılması ülkemizde de 1992 yılında yasaklanmasına karşın çok kolay bulunabiliyor. (2)
Yediğimiz etlerle vücudumuza aldığımız hormonlar için Prof.Dr.Fethi Doğan (3) “…kızları erken erginliğe ulaştırdığı, göğüs kanseri riskini arttırdığı, erkeklerde ise kadınsılaşma, iktidarsızlık ve kısırlaşmaya, bedenlerde göğüs ve kalça genişlemesine neden olduğunu” belirtiyor.
Prof. Dr. Hamit Ziya Gökalp ise, (4) hormonların insanları cani yapabileceğinden söz ediyor. Gökalp “hormonlu gıdalar yüzünden beyin tümörü oluşumunun arttığını, bu tümörlerin insan psikolojisi üzerinde de olumsuz etkiler taptığını, yapılan araştırmalara göre halim selim bir insanken bir anda caniye dönüşen, cinayet işleyen bazı kişilerde beyin tümörlerine rastlandığına dikkat çekerek, ani duygusal değişiklik yaşayan kişilerde beyin tümöründen
şüphelenilmesi gerektiğini” belirtiyor.
Yukarıdaki bilim insanlarının görüşü ve yasaklanmalardan da anlaşıldığı üzere hormonsuz doğal gıda üretmek ve tüketmenin sayısız yararı var. Mevsiminde tüketilen gıdaların mevsim dışında tüketilen ürünlerin hormon bakımından daha risksiz. Ancak hormonlu gıdaların tedirginliğini halk olarak yaşıyor, yaşamaya devam ediyor.
Peki hormonlu ürünleri göz ile bakıldığında anlaşılır mı? Evet anlaşılır diyen uzmanların görüşleri şöyle:
Domates: Domatesi ortadan kestiğimizde çekirdeksizse, içi sulu ve boşsa ve sap kısmından itibaren ortadan beyazımsı sert bir tabaka varsa hormon kullanılmış demektir.
Patlıcan: Patlıcan çekirdeksizse ve içi süngerimsi ise hormonludur. Karpuz: Karpuzun çekirdek evleri boş, tadı nişastamsı ise hormonludur.
Çilek: Şekli bozuk ve memeli ise hormonludur. çileğin iri olması hormonlu olduğu anlamına gelmez. Biber: Etli, etli kısmı sert ve çekirdek evleri boş ise hormonludur.
Patates: Kesildiğinde içinde kararmalar ve yumruların üzerinde şekilsiz şişkinlikler var ise hormonludur. Kabak: çekirdeksiz ve şekilsiz ise hormonludur.
hormonludur, diyorlar.
Sebze ve meyvelerin mevsiminde tüketmekle en azından hormon olasılığını azaltmış oluruz.
Bunun için yine uzmanlar şöyle tarihler veriyorlar: Eğer, 10 Nisan-5 Mayıs arası ile 15 Ekim-10 Kasım arası pazar ve manavlarda domates satışa sunuluyorsa bu dönemdeki domateslerin hormonlu olma ihtimali oldukça yüksektir. Aynı şekilde 1 Kasım-15 Mayıs arası kabak, 15 Kasım-15 Mayıs arası patlıcan pazar ve manav tezgahlarında arzı endam ediyorsa hormonlu olma olasılığı var diyorlar.
Ne yapmalı bölümünde ne önerilebilir diyorsanız sebze meyveyi mevsimi dışında tüketmemeliyiz. Tarım ve Köyişleri Bakanlığının çiftçilere eğiticilik, öncülük, önderlik gibi yayım yoluyla bilgi desteği yanında eksiksiz denetim
yapmasını istemeliyiz. Pazarlarda köylü ürünlerini tercih etmeliyiz. Köylülerin ürünlerini doğrudan pazarlayabilmeleri için belediyelerden köylülere ortam/olanak sunmalarını talep etmeliyiz.
—————————————————————————————–
1. Prof. Dr. İrfan Erol Veteriner Fakültesi Gıda Hijyeni ve Teknolojileri Bölüm Başkanı
2. Kaynak: Ali Rıza Karasu, Murat Yüksel “Kurbanlık hayvanları hormon ilacıyla besliyorlar” Zaman Gazetesi, 17 Kasım 2007 20 Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekipleri Ankara’da bir çiftlikte büyükbaş hayvanlara Ralgro ve Synovex adlı ilaçları suçüstü yakalandı. Yapılan aramalarda 750 doz Synovex ve Ralgro marka ilaçlar ve bu ilaçların enjeksiyonunda kullanılan 6 adet aparat ele geçirildi. Zanlılar tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Zaman Gazetesi-13 Kasım 2007
3. Prof.Dr.Fethi Doğan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Anabilim Dalı.
4. Dünya Beyin Cerrahisi Dernekleri Federasyonu’nun Onur madalyasına layık görülen bilim insanı. KARASABAN-15-10-10