• Sonuç bulunamadı

Fasiyal Paraliziye Bagl› Lagoftalmi Varl›g›nda Üst KapagaAlt›n Ag›rl›k Uygulamas› ve Göz ‹çi Bas›nc›na Etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Fasiyal Paraliziye Bagl› Lagoftalmi Varl›g›nda Üst KapagaAlt›n Ag›rl›k Uygulamas› ve Göz ‹çi Bas›nc›na Etkisi"

Copied!
10
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

(*) Lütfi K›rdar Kartal Egitim ve Araflt›rma Hastanesi, 1. Göz Klinigi (**) Bingöl Devlet Hastanesi

Yaz›flma adresi: Uz. Dr. Levent Akçay, H›z›rbey Cad Jale Torun Apt No:144, D:10, Merdivenköy/Göztepe E-posta: maskeli1@yahoo.com

Fasiyal Paraliziye Bagl› Lagoftalmi Varl›g›nda Üst Kapaga Alt›n Ag›rl›k Uygulamas› ve Göz ‹çi Bas›nc›na Etkisi

Levent Akçay (*), Baki Kartal (**), Özlen Rodop Özgür (*), Ömer Kamil Dogan (*)

ÖZET

Amaç: Fasiyal paralizi nedeniyle geliflen lagoftalmi tedavisinde üst kapak tars›na alt›n ag›rl›k uygulamas›n›n görsel ve fonksiyonel sonuçlar›n› degerlendirmek.

Gereç-Yöntem: Dr. Lütfi K›rdar Kartal Egitim Araflt›rma Hastanesi 1. Göz Klinigi Oku- loplastik biriminde Ekim 2003 ile Nisan 2006 tarihleri aras›nda çeflitli nedenlerle oluflmufl fasi- yal paraliziye bagl› olarak geliflen lagoftalmi tedavisi için üst kapak tars›na alt›n ag›rl›k uygula- mas› yap›lan 8 erkek 10 kad›n toplam 18 hastan›n 18 gözü prospektif olarak degerlendirildi.

Hastalar 20 - 71 yafllar› aras›nda ortalama 54 yafl›nda idi. Ortalama izlem süresi 12.2 ayd›. Orta- lama fasiyal paralizi süresi 2 ay - 72 ay aras›nda olmak üzere 15,2 ay olarak bulundu. Hastalar›n ameliyat öncesi ve sonras› görme keskinligi ve göz içi bas›nc› ölçümü, ön segment muayenesin- de lagoftalmi (aç›kta kalma) keratiti varl›g› ve derecelendirilmesi, arka segment muayeneleri, aç›kta kalma miktar›, Bell fenomeni, gözyafl› fonksiyonlar›, alt ve üst kapak hareketlerini k›s›t- layan baflka bir patoloji varl›g›, korneal hassasiyet ile trigeminal sinir fonksiyonlar› degerlendi- rildi. Hastalar›n son kontrollerinde göz kapag›na yerlefltirilen alt›n ag›rl›ga bagl› ptozis miktar›

araflt›r›ld›. Cerrahi teknik olarak üst kapak tars›na 5 x 12.3 mm boyutlar›nda ve 1gr ag›rl›g›nda alt›n ag›rl›k uygulamas› (Contour TM Gold Eyelid Implants) yap›ld›.

Bulgular: Ameliyat öncesi görme keskinligi el hareketleri (EH) - 0.7 aras›nda, göz içi ba- s›nc› 7-18 mmHg aras›nda idi. Olgularda 3 veya 4. derece aç›kta kalma keratiti vard›. Arka seg- ment muayenelerinde boukluk saptanmad›. Ortalama lagoftalmi miktar› 4,96 mm (3.9 mm - 5.8 mm), Bell fenomeni bütün hastalarda mevcut, alt ve üst kapak hareketlerini k›s›tlayan baflka pa- toloji yok iken bir hasta haricinde korneal hassasiyet dogald›. Ameliyat sonras›nda görme kes- kinligi EH - Tam aras›nda, göz içi bas›nc› 12 - 20 mmHg, 0 veya 1 derece aç›kta kalma keratiti saptand›. Ameliyat s›ras› ve sonras› takip süresi içinde hastalarda alt›n ag›rl›k ve cerrahisiyle il- gili komplikasyon geliflmedi.

Anahtar Kelimeler: Lagoftalmi, lagoftalmik keratit, alt›n ag›rl›k, fasiyal paralizi SUMMARY

Implantation of Gold Weight to the Upper Eyelid Tarsus in the Presence of Lagopthalmos due to Facial Paralysis and its Effect on Intraocular Pressure

Purpose: To evaluate the visual and functional results of gold weight implantation to the upper lid in lagophthalmos treatment caused by facial paralysis.

Methods: Eighteen eyes of 18 patients (8 male, 10 female) who had lagophtalmus due to facial paralysis for various reasons and underwent gold weight implantation to their upper lids

Mecmuaya Gelifl Tarihi: 08.01.2008 Düzeltmeden Gelifl Tarihi: 13.06.2008 Kabul Tarihi: 20.06.2008

(2)

G‹R‹fi

Yunanca bir sözcük olan lagos'tan türetilmifl lagof- talmi sözcügü göz kapaklar›n›n tam olarak kapat›lma- s›ndaki yetersizligi ifade eder. Gözün tam olarak kapan- mamas› korneal bütünlük ve göz sagl›g› aç›s›ndan tehdit edici komplikasyonlara neden olur. Aç›kta kalma kera- topatisi epitelin soyulmas›, korneal ülserasyon, perforas- yon ve baz› olgularda körlüge kadar ilerleyen bir süreçle sonuçlan›r (1). Lagoftalmiye neden olan nedenler genifl bir klinik yelpazede yer al›r. 7. kafa çifti sinir paralizisi ve akustik norinom gibi nörojenik hastal›klar; mental yetersizlige neden olan koma, parkinsonizm, talamik in- farkt, ektropion gibi sikatrisyel veya restriktif kapak hastal›klar›, blefaroplastiyi izleyerek, Stevens-Johnson sendromu veya Xeroderma pigmentozum gibi deri has- tal›klar›, tiroid orbitopati veya diger inflamatuar ve in- filtratif orbital hastal›klara bagl› proptozis lagoftalmi se- bebleri aras›ndad›r (2). Hafif olgularda uygun lubrikas- yon ve gözün kapat›lmas› yeterli olurken fliddetli olgu- larda cerrahiye gereksinim duyulmaktad›r. Cerrahi seçe- nek olarak alt kapag›n yükseltilmesi, kantoplasti, med- yal veya lateral tarsorafi ile paretik kapag›n iyilefltiril- mesini amaçlayan çeflitli teknikler tan›mlanm›flt›r. La- goftalminin tedavisinde bazen kullan›lan cerrahi teknik kal›c› veya geçici tarsorafi iken yeni nesil alt›n ag›rl›k uygulamas› giderek artan bir ilgi ile bu alanda dikkati çekmektedir (1,3).

Bu çal›flman›n amac› klinigimizde uygulad›g›m›z çeflitli nedenlere bagl› oluflmufl fasiyal paraliziye bagl›

lagoftalmi tedavisinde, ek bir kapak cerrahisi uygulama- dan, üst kapak tars›na alt›n ag›rl›k uygulamas›n›n görsel ve fonksiyonel sonuçlar›n› degerlendirmektir.

GEREÇ ve YÖNTEM

Yafllar› 20 - 71 aras›nda olan 8 erkek, 10 kad›n top- lam 18 hasta çeflitli nedenlere bagl› olarak geliflmifl ve

ortalama 15.2 ay (2-72 ay) devam eden lagoftalmi nede- niyle Ekim 2003 - Nisan 2006 tarihleri aras›nda klinigi- miz okuloplastik birimine baflvurmufltu. Yafl, cinsiyet, etyoloji ve aç›kta kalma süresine iliflkin veriler Tablo 1'de özetlenmifltir. Ayr›nt›l› hikaye ve daha önce uygu- lanan tedavilerin sorgulanmas›ndan sonra ameliyat ön- cesi ve sonras› muayenelerinde görme keskinligi ve göz içi bas›nc› ölçümü, ön segment muayenesinde aç›kta kalma keratiti varl›g› ve derecelendirilmesi (Tablo 2'ye göre uyguland›), arka segment muayeneleri, Bell feno- meni, gözyafl› fonksiyonlar›, alt ve üst kapak hareketle- rini k›s›tlayan baflka bir patoloji varl›g›, korneal hassasi- yete bak›larak trigeminal sinir fonksiyonlar› degerlendi- rildi. Ayr›ca göz agr›s›, kozmetik görünüm ile damla ve jel formunda suni gözyafl› kullan›m s›kl›g› da not edildi.

Hastalar›n son kontrollerinde göz kapag›na yerlefltirilen alt›n ag›rl›ga bagl› ptozis miktar› araflt›r›ld›.

CERRAH‹ TEKN‹K

Bütün cerrahi giriflimler lokal anestezi alt›nda ayn›

cerrah taraf›ndan yap›ld› (LA). Konjonktival ve korneal anestezi için %0.5'lik topikal proparakain hidroklorür damlat›lmas›ndan sonra kapaklar povidon iyodin ile ste- rilize edilerek hasta örtüldü. Kapak çizgisi cerrahi kalem ile iflaretlendi. %1'lik lidokain ve 1:100.000'lik adrenalin enjekte edilerek kapak anestezisi için 5 dakika beklendi.

Kapak çizgisinden yap›lan cilt-cilt alt› kesisinden sonra orbikülaris diseksiyonu ile tarsa ulafl›ld› ve yap›lan di- seksiyonla tars bütünüyle aç›ga ç›kar›ld›. Cerrahi alan›n oluflturulmas›ndan sonra hastaya gözlerini açmas› söyle- nerek levator fonksiyonu kontrol edildi. Bütün hastalar- da daha önceden etilen oksitle sterilize edilmifl 5 x 12.3 mm boyutlar›nda ve 1 gr ag›rl›g›nda alt›n ag›rl›k kulla- n›ld›. (FCI Contour™ Gold Eyelid Implants. 1 mm ka- l›nl›k) Lagoftalminin belirgin oldugu kapak k›sm›na ve lagoftalmi miktar›na göre alt›n ag›rl›k tars üzerinde uy- gun yere 7-0 vikril sütürle deliklerinden geçilerek sütüre between October 2003 and April 2006 in Dr. Lütfi K›rdar Kartal Training and Research Hospital, 1st Eye Clinic, Oculoplastic Unit were evaluated prospectively. Patients' ages ranged between 20 and 71 (mean 54). Average follow-up period was 12.2 months. The time of facial paralysis ranged between 2 and 72 months with an average of 15.2 months. In the preoperative and postoperative ocular examination best corrected visual acuity, intraocular pressure, presen- ce and calibration of lagophthalmic keratitis in the anterior segment, posterior segment, amount of lagophthalmos, bell phenomenia, tear functions, presence of a pathology which restricts the movements of upper and lower eyelid, corneal sensitivity, trigeminal nerve functions were eva- luated. Amount of ptozis related with gold weight implantation was investigated at the last visit.

As the surgery method, a golden plaque in the size of 5x12.3 mm and weight of 1 gram, is app- lied to the upper lid tarsus (Contour TM Gold Eyelid Implants).

Key Words: Lagophthalmos, lagophthalmic keratitis, gold weight implantation, facial pa- ralysis

(3)

edildi. Resim 1,2,3. Lagoftalmi medyalde daha belirgin oldugunda medyale ve tars›n alt k›sm›na dogru, lateral- de belirginse laterale dogru veya daha hafif olan olgu- larda ise tars üzerinde daha yukar› dogru uygun bölgeye sütüre edildi. Daha sonra ayn› vikril sütürle orbikülaris alt›n ag›rl›k üzerine kapat›ld› ve cilt alt›-cilt sütürasyonu ile kapak çizgisi tekrar oluflturularak ameliyat sonland›- r›ld›. Hastalarda ameliyat s›ras›nda komplikasyonla kar- fl›lafl›lmad›. Ameliyat sonras› tedavide antibiyotikli po- mad ile oral antibiyotik ve antienflamatuvar ilaç 1 hafta süre ile kullan›ld›. Lokal anestezi ve cerrahiye bagl› olu- flabilecek ödemi çözmek için ayn› gün soguk kompres günde dört defa onar dakika uyguland›. Cilt sütürleri 1.

haftada al›nd›. Ameliyat sonras› kontroller 1. gün, 1.

hafta, 1. ay 3.ay ve takip süresi yeterli olgularda 6 ayl›k aralarla yap›ld›. Takip süresi 2 ay - 20 ay aras›nda orta- lama 12.2 ay olarak degiflmekteydi.

Tablo 1. Lagoftalmi etyolojisi ve süresi

NO YAfi

(ortalama 54,1)

C‹NS‹YET ETYOLOJ‹ LAGOFTALM‹

SÜRES‹

(ortalama 15,2 ay) 1

2

20 25

ERKEK ERKEK

Kafa travmas› sonras› beyin cerrahi ameliyat›

Trafik kazas›

72 ay 36 ay 3

4 5 6

27 35

KADIN KADIN 71

65

KADIN ERKEK

Bell's paralizisi Bell's paralizisi

24 ay 2 ay PSK* TM nedeniyle beyin cerrahi ameliyat›

PSK* TM nedeniyle beyin cerrahi ameliyat›

12 ay 12 ay 7

8 9 10

35 63

ERKEK KADIN 57

70

KADIN ERKEK 11

12 13 14

69 57

KADIN KADIN 64

57

KADIN ERKEK

Kafa travmas› sonras› beyincerrahi ameliyat›

Bell's paralizisi

14 ay 19 ay Bell's paralizisi

PSK* TM nedeniyle beyin cerrahi ameliyat›

21 ay 4 ay PSK* TM nedeniyle beyin cerrahi ameliyat›

Bell's paralizisi

3 ay 7 ay Bell's paralizisi

Bell's paralizisi

9 ay 5 ay 15

16 17 18

58 71

ERKEK KADIN 69

61

ERKEK KADIN

Beyin cerrahi ameliyat› bilinmeyen etiyoloji Bell's paralizisi

6 ay 9 ay Bell's paralizisi

Beyin cerrahi ameliyat› bilinmeyen etiyoloji

11 ay 8 ay

*PSK= Pontoserebellar köfle tümörü

Tablo 2. Aç›kta kalma keratopatisi derecelendirme tablosu

0 Keratopati yok

1 Kornea üzerinde herhangi bir yerde floreseinle hafif yüzeyel punktat keratopati

2 Kornea alt1/4'lük k›sm›nda yüzeyel punktat ke- ratopati

3 Kornea alt1/3-1/2'lik k›sm› nda yüzeyel punktat keratopati

4 Kornean›n yar› s› ndan fazlas›nda yüzeyel punk- tat keratopati veya kornea üzerinde herhangi bir yerde erozyon, ülserasyon

(4)

BULGULAR

Ameliyat öncesi ortalama lagoftalmi miktar› iki göz kapag› kapat›ld›g›nda 4,96 mm (3.9mm - 5.8mm) iken ameliyat sonras›nda 1,6 mm idi (1mm - 2mm). Hastalar kapaklar aç›ld›g›nda optik aks aç›k pozisyonda bulundu.

Ameliyat öncesi aç›kta kalma keratiti derecesi 3. ve 4.

derece (ortalama 3,66) iken ameliyat sonras› 1. ve 2. de- receye (ortalama 1,2) geriledi. (Tablo 3,4).

Bir hasta haricinde bütün hastalarda görmede art›fl saptand›. Snellen eflelinde görme keskinligi ameliyat ön- cesinde EH - 0.7 aras›nda degiflirken ameliyat sonras›

son kontrollerde EH - TAM görme aras›nda idi ve orta- lama 2 s›ra görme art›fl› elde edildi.. Görmesi artmayan hastalardan biri (No:3) aç›kta kalmaya bagl› korneal ül- ser ve desmatosel nedeniyle 1 kez penetran keratoplasti geçirmifl ve düzeltilmemifl aç›kta kalma nedeniyle ard›n- dan grefonda incelme ve desmatosel için 2 kez re-penet- ran keratoplasti cerrahisi geçirmifl olan bir hastayd›.

Görme keskinligi ayn› kalan diger 4 hastada da katarak- töz degiflimler bulunmaktayd›.

Goldman aplanasyon tonometresiyle yap›lan öl- çümlerde ameliyat öncesi göz içi bas›nc› 7 mmHg - 18 mmHg aras›nda ortalama 14.3 mmHg iken ameliyattan sonra 10 mmHg - 20 mmHg aras›nda ortalama 15.6 mmHg olarak ölçüldü.

Arka segment muayenelerinde pontoserebellar köfle tümörü nedeniyle ameliyat edilen dört hastan›n birinde (No:6) belirgin soluk optik disk saptand›. Bell fenomeni bütün hastalarda mevcut, alt ve üst kapak hareketlerini k›s›tlayan baflka patoloji yok iken bir hasta haricinde (penetran keratoplastili hasta) diger hastalarda korneal hassasiyet dogald›.

Hastalar›n ameliyat öncesi muayene bulgular› Tab- lo 3'de özetlenmifltir.

Resim 1. Tars üzerine sütüre edilen alt›n ag›rl›k

Resim 2. Ameliyat öncesi kapanmayan göz kapag›

Resim 3. Ameliyat sonras› kapanabilen göz kapag›

Resim 4. Ameliyat sonras› kapaklar aç›k iken hastan›n görünümü

(5)

Hastalar›n ameliyat sonras› muayene bulgular› Tab- lo 4'de özetlenmifltir.

Ölçülebilir degiflkenlerde ameliyat öncesi ve sonras›

ortalama degiflkenlik miktar› Tablo 5'de gösterilmifltir.

TARTIfiMA

Fasiyal sinir paralizisine bagl› geliflen okuler prob- lemlerin kaynag› orbikülaris okuli kas›ndaki fonksiyon kayb› yan›nda azalm›fl gözyafl› üretimine neden olacak flekilde parasempatik innervasyon kayb›d›r (4). Trigemi- nal sinir paralizisinden kaynaklanan korneal anestezi de katk›da bulunan diger bir faktördür (5). Kapaklar›n kötü kapanmas›, yetersiz göz k›rpma, alt kapak ektropionu ve kuru göz, kornea üzerinde tahribatla sonuçlanabilir. IgA ve lizozimle diger antimikrobiyal faktörlerden zengin olan gözyafl› yetersizliginde veya dag›l›m›ndaki prob- lemlerde korneal ülserasyon ile nadir vakalarda körlük geliflebilir. Epitelyal yara iyileflmesinin kesin dogas› bi-

linmemekle birlikte aç›kta kalma ve kuru göz nedeniyle trigeminal sinirden epitel içine sal›nan esansiyel nörot- rofik faktörlerin kayb› yara iyileflmesinin kötü seyrinden sorumlu tutulmaktad›r (5).

Lagoftalminin tedavisinde medikal ve cerrahi çeflitli yaklafl›mlar kullan›l›r. Medikal tedavide damla ve jel formunda suni gözyafl› uygulamas›, kapama, koruyucu gözlükler, oda nemlendiricileri kullan›l›r ve okuler irri- tanlardan kaç›n›lmas› tavsiye edilmektedir. Ancak flid- detli olgularda gün boyunca s›k uygulama gereksinimi ve özellikle pomadlar›n yol açt›g› bulan›k görme ile has- talar›n kapamadan rahats›z olmalar› nedeniyle bu yön- temler genellikle yeterli olamamaktad›r.

Lagoftalminin cerrahi tedavisinde tan›mlanan diger yöntemlerden baz›lar› temporalis kas transferleri (4-6), deri greftleri (7), sinir anostomozlar›, lateral ve/veya medial tarsorafi (8-11), alt kapak ektropionunu düzeltici ifllemler ile kapaklar›n kapanmas›na yard›mc› olan çeflit- li protezlerin kullan›m›d›r (12).

Tablo 3. Ameliyat öncesi muayene bulgular›

NO GÖRME

KESK‹ NL‹g ‹

GÖZ ‹Ç‹

BASINCI (ortalama 14,3)

LAGOFTALM‹

M‹KTARI (ortalama 4,96)

LAGOFTALM‹

KERATOPAT‹S‹

(ortalama 3.66)

D‹ g ER BULGULAR

1 2

0.1 0.15

7 mm Hg 13 mm Hg

4.8 mm 5.2 mm

3.derece 4.derece

dogal dogal 3

4 5 6

EH 0.15

14 mm Hg 12 mm Hg 0.15

0.1

10 mm Hg 14 mm Hg

4.9 mm 3.9 mm

4.derece 3.derece 5.6 mm

5,6 mm

4.derece 4.derece

penetran keratoplastili dogal dogal Soluk optik sinir 7

8 9 10

0.7 0.1

16 mmHg 18 mm Hg 0.1

0,6

18 mm Hg 14 mm Hg 11

12 13 14

0,5 0,3

14 mm Hg 18 mmHg 0,3

0,5

16 mm Hg 16 mm Hg

5,8 mm 5,2 mm

3.derece 4.derece 4,8 mm

5,7 mm

4.derece 3.derece

dogal romatoid artrit

dogal nukleer skleroz 5,3 mm

4,8 mm

3.derece 4.derece 4,2 mm

3,9 mm

4.derece 3.derece

dogal kortikal katarakt

dogal dogal 15

16 17 18

0,2 0,1

18 mm Hg 12 mm Hg 0,5

0,15

18 mm Hg 10 mm Hg

5,2 mm 4,4 mm

4.derece 4.derece 4,6 mm

5,4 mm

3.derece 4.derece

nukleer skleroz nukleer skleroz

dogal nukleer skleroz

(6)

Lagoftalminin tedavisinde bilinen cerrahi teknikler- den biri geçici veya kal›c› tarsorafidir. Tarsorafi tek ba- fl›na veya diger okuloplastik tekniklerle birlikte fasiyal sinir paralizisi, entropion, ektropion, lagoftalmus, ka- paklar›n kimyasal ve termal yan›klar›, proptozis, blefa- roplasti veya cilde lazer uygulamas› sonras› geliflen skleral aç›kl›k, floppy kapak sendromu ve troid oftalmo- pati gibi hastal›klar›n tedavisinde kullan›labilen bir yön- temdir. Ayn› zamanda nörotrofik keratopatiye sekonder inatç› korneal epitel defekti, kuru göz sendromu ve progresif korneal erime tedavisinde de faydal›d›r (8).

Genellikle tekrarlayan inatç› korneal yüzey iyileflme

problemlerinin tedavi ve proflaksisinde tek bafl›na veya penetran keratoplasti ile kombine olarak kullan›labil- mektedir (13-16).

Tarsorafinin kapamaya göre üstünlüklerinin araflt›- r›ld›g› çal›flmalarda tarsorafinin avantajlar› flu flekilde s›- ralanm›flt›r; korneal epitele daha fazla oksijen geçifli saglanmas›, göz damlalar›n›n uygulanmas›na izin ver- mesi, görmeyi k›smen korumas› ve kornea muayenesine izin vermesidir. Oysa kapama gözyafl› ile y›kamay›

azaltmakta, metabolik at›klar›n uzaklaflt›r›lmas›n› engel- lemekte ve lokal ›s› art›fl› ile bakteriyel çogalmaya ze- min oluflturmaktad›r (17,18).

Tablo 4. Ameliyat sonras› muayene bulgular›

NO GÖRME

KESK‹ NL‹g ‹

GÖZ ‹Ç‹

BASINCI (ortalama 15,6)

LAGOFTALM‹

M‹KTARI (ortalama 1,6)

LAGOFTALM‹

KERATOPAT‹S‹

(ortalama 1,2)

PTOZ‹ S

1 2

0.4 0.3

10 mm Hg 15 mm Hg

2 mm 1 mm

1.derece 2.derece

2.1 mm 1.8 mm 3

4 5 6

EH 0.3

16 mm Hg 15 mm Hg 0.4

0,2

14 mm Hg 16 mm Hg

4 mm 1 mm

1.derece 1.derece 2 mm

1 mm

2.derece 1.derece

1.0 mm 1.4 mm 2.5 mm Ptozis yok 7

8 9 10

Tam 0,4

14 mm Hg 16 mm Hg 0,4

0,6

20 mm Hg 16 mm Hg 11

12 13 14

0,7 0,3

14 mm Hg 19 mm Hg 0,6

0,6

14 mm Hg 16 mm Hg

1 mm 2 mm

1.derece 1.derece 1 mm

2 mm

1.derece 1.derece

Ptozis yok 1 mm 1 mm Ptozis yok 2 mm

1 mm

1.derece 1.derece 1 mm

2 mm

1.derece 2.derece

Ptozis yok 1 mm 1 mm Ptozis yok 15

16 17 18

0,2 0,2

20 mm Hg 14 mm Hg 0,7

0,15

16 mm Hg 16 mm Hg

2 mm 1 mm

2. derece 1.derece 1 mm

2 mm

1.derece 2.derece

Ptozis yok Ptozis yok Ptozis yok Ptozis yok

Tablo 5. Ameliyat öncesi ve sonras› degiflkenlik miktarlar›

GÖRME KESK‹NL‹g ‹

GÖZ ‹Ç‹

BASINCI

LAGOFTALM‹

M‹KTARI

LAGOFTALM‹

KERATOPAT‹S‹

PTOZ‹S M‹KTARI (ortalama)

2 s›ra artma

(ortalama) 1,3 mmHg artma

(ortalama) 3,36 mm azalma

(derece ortalama) 2,46 azalma

(ortalama) 0,7 mm artma

(7)

Wagoner ve arkadafllar›n›n yapt›klar› epikeratoplas- tiden sonra iyileflmeyen epitel defektlerinde tarsorafi, bas›nçl› kapama ve bandaj kontakt lenslerin karfl›laflt›r›l- d›g› çal›flmada tarsorafili gözlerin diger gruplardan an- laml› bir flekilde h›zl› iyilefltigini saptam›fllard›r (19).

‹yileflmeyen epitel defektlerinde tarsorafinin baflar›

oranlar› %80 - %100 aras›nda bildirilmektedir (8,10,20,21). Fibronektin, growth faktörler, antikollaje- nözler, matriks metalloproteinaz inhibitörleri, askorbik asit gibi ajanlar ise henüz araflt›rma aflamas›ndad›r (22,23). Ancak altta yatan nedenin kapak anomalisi ol- dugu olgularda öncelikle kapak anomalisinin düzeltil- mesi tavsiye edilmektedir (8).

Tarsorafinin çeflitli çal›flmalarda bildirilen kompli- kasyonlar› kapak kenar›nda inklüzyon kistleri (4), loka- lize trikiazis (8), kapak kenar› deformiteleri (24), sütür granülomlar›, fokal selülit, tarsorafi sütürlerinin erken ayr›flmas› (25), sütür çevresinde peynir birikimi benzeri kirlenme, cilt sarkmas› ve incelmesi (26), distikiazis (27), baflar›s›z tarsorafi ayr›flt›r›lmas› (28), entropion ve özellikle monoküler hastalarda k›smi görme alan› kayb›

(8,29) ile kozmetik aç›dan hofla gitmeyen görünümüdür.

Alt›n ag›rl›k uygulamas›nda ise kirpikli kenara çok ya- k›n çal›fl›lmad›g›ndan bu komplikasyonlar›n önemli bir bölümü görülmez. Kesi yeri kapak ortas› katlama çizgi- sinden yap›ld›g› için ameliyat sonras›nda kapak ortas›n- da cerrahi iz olarak kötü görünüm de mevcut degildir.

Tars üzerindeki aponörozdan diseke edilip ag›rl›k yer- lefltirildikten sonra ayn› dokular plag›n üzerine yerleflti- rilip cilt sütüre edilirse at›l›m da gözlenmemektedir. Bu cerrahi teknigin uygunluguna bagl› oldugu gibi kullan›- lan plag›n inceligi ve tars konveksite uyumuna da bagl›- d›r.

Bir k›s›m hastada alt›n ag›rl›k cildi kabartarak d›fla- r›dan görülebilmektedir. Bu hastalar incelendiginde önemli bir bölümünde standart olmayan alt›n ag›rl›k kullan›ld›g› aflikard›r. Ülkemizde kuyumcu yap›m› alt›n ag›rl›k kullan›lacaksa dikkat etmemiz gereken baz› nok- talar vard›r. Bunlardan ilki alt›n ag›rl›g›n ayar› düflük ol- mamal›d›r. Ayar› düflük olan alt›n otoklava girdiginde bir k›sm› karar›r. Bu alt›n ag›rl›k hastaya uygulan›rsa at›l›m olma flans› yüksektir. Kapakta bir süre sonra ödem yapabilmektedir. Çal›flma d›fl›nda tuttugumuz ku- yumcu yap›m› alt›n ag›rl›k uygulamalar›m›zda bir olgu- da bu flekilde bir at›l›ma rastlad›k. Cilt üzerinde fliflme ve hiperemi sonras›nda ikinci ay›nda alt›n ag›rl›g› ç›kar- mak zorunda kald›k. ‹kincisi ise alt›n ag›rl›g›n kenarlar›- n›n yuvarlat›lmas› gerekliligidir. Alt›n ag›rl›g›n üzerin- deki dokular›n delici bir kenar yüzeyine sahip olmamas›

gerekmektedir. Ayn› zamanda alt›n ag›rl›k tars bombeli- gine uygun olarak haz›rlanm›fl olmal›d›r. Bu üç duruma ayk›r› henüz bir yay›n olmamas›na ragmen bizim gözle-

mimiz yukar›da aktard›g›m›z gibidir. Çal›flma grubu- muzdan ayr› olarak klinigimize baflvuran ve baflka mer- kezlerde alt›n ag›rl›k uygulanm›fl 3 hastada alt›n ag›rl›k kabar›kl›g› d›flar›dan görülmekte ve tarsa uygun olma- yan bir yap›da bulunmaktayd›. Ag›rl›klar ç›kar›ld›g›nda degiflik kal›nl›klarda ve delik yap›s›nda olduklar› görül- dü. Muhtemel kuyumcu yap›m› oldugu anlafl›lan bu ag›rl›klar›n tak›lma süreleri 3-7 ay aras›nda degifliyordu.

Ag›rl›klar›n kenarlar› yuvarlat›lmam›fl ve mevcut delik- leri gereginden fazla büyük yap›lm›flt›. Uygun olmayan büyüklükteki deliklerin sütürasyon sonras› erken dö- nemde tars üzerinde sabit durmas› gereken ag›rl›g› sabit tutamayacag› da aflikard›r. Kenar yap›s›, kal›nl›g›, delik yap›s› ve tars yüzeyine uygun olmayan egimi ile çal›fl- mam›zda kulland›g›m›z egim yap›s› tarsa uygun, 6/0 ve- ya 7/0 vikril sütür geçebilecek delik yap›s› ve kenarlar›

yuvarlat›lm›fl alt›n ag›rl›k aras›nda ameliyat sonras› koz- metik görünüm fark› olmas› dogald›r. Resim 2, 3 ve 4 karfl›laflt›r›ld›g›nda alt›n ag›rl›k uygulanan kapakta kaba- r›kl›k olmamas› net olarak gözlenmektedir. Yukar›da bahsedilen ve degiflim uygulad›g›m›z 3 hasta da çal›fl- mam›z içine al›nmam›flt›r.

Teknigin diger avantajlar› implant›n göreceli olarak inert olmas›, iyi tolere edilmesi ve cerrahi olarak kolay uygulanabilir olmas›d›r. Deri rengi ile uyumludur ve kozmetik sonuçlar› kabul edilebilir s›n›rlardad›r. Ayn›

zamanda orbikülaris okuli kas›n›n fonksiyonlar› tekrar kazan›ld›g›nda ifllemin geri döndürülebilir olmas›, kirpik ve kirpige yak›n bölgelerde bozukluga neden olmamas›

da diger bir avantaj›d›r.

Paralitik lagoftalmi tedavisindeki ideal herhangi bir yöntem (a) yeterli korneal korumay› saglamas› (b) koz- metik olarak kabul edilebilir olmas› (c) görme alan› da- ralmas›na neden olmamas› (d) yeterli fasiyal simetri saglamas› (e) fasiyal sinir fonksiyonu kazan›ld›g›nda ge- riye dönüflümlü olmas› (f) teknik olarak kolay uygulan- mas› fleklinde tan›mlanabilir.

Paralitik kapag›n cerrahi tedavisinde protez kullan›- m› ilk 1927'de Sheehan taraf›ndan tan›mlanm›flt›r. Shee- han bu amaçla üst kapaga paslanmaz çelik mesh kullan- m›flt›r (30). Tedavide k›ymetli metal kullan›m› 1957'de Ambros taraf›ndan tan›mlanm›fl iken (30) alt›n ag›rl›k uygulamas› ise ilk 1958'de ‹lling taraf›ndan sunulmufltur (1,12). Günümüze kadar bu amaçla denenmifl olan ve bir k›sm› halen kullan›lan protezler tantalum tel mesh implant, silikon elastik protezler, palpebral platin zincir ve alt›n ag›rl›kt›r (1,3, 30-33).

‹lling taraf›ndan ilk kez tan›mlanmas›ndan sonra al- t›n ag›rl›k uygulamas›na dair ilk olumlu sonuçlar 1966 y›l›nda Smellie ve 1969 y›l›nda Barclay taraf›ndan bildi- rilmifltir (34,35). 1974'de Jobe taraf›ndan yap›lan alt›n

(8)

ag›rl›g›n tarsa fiksasyonu ve fibröz içe yürüme için de- likler eklenmesi ve kenar düzenlemesi fleklindeki birkaç modifikasyondan sonra 1987'de May taraf›ndan günü- müzde kullan›lan flekli tan›mlanm›flt›r ve son 15-20 y›l- da giderek artan bir ilgi ile kullan›lmaktad›r (1,3,12, 29,36-41).

Kulland›g›m›z alt›n plag›n ag›rl›klar› (Contour™

Gold Eyelid Implants) 0.2 gr'l›k art›fllarla 0.6-1.6 gr ara- s›nda degiflmekte ve %99,9 saf alt›ndan oluflmaktad›r.

Her bir ag›rl›k 5 mm yükseklik, 1 mm kal›nl›k ve 7,6-21 mm uzunluktad›r (29). Daha ince bir ag›rl›k düflünülü- yorsa 0.6 mm kal›nl›g›nda olan› da mevcuttur (ThinProfile™ Gold Implants). Ameliyat öncesinde uy- gun ag›rl›g›n ve uygun pozisyonun seçilmesi için kapak ag›rl›k ölçü seti kullan›labilir. Düflünülen ag›rl›k seçile- rek üst kapaga yap›flt›r›l›r. Hasta oturur pozisyonda iken tekrar tekrar gözlerini s›kmadan kapatmas› istenir ve pa- ralize kapag›n durumu degerlendirilir. Alt›n ag›rl›g›n ça- l›flma prensibi üst kapak retraktör kompleksi (levator palpebralis süperior/müller kas›) gevflediginde yerçeki- mi etkisi ile kapag›n kapanmas›n› saglamakt›r.

Ameliyat öncesi üst kapak deri elastikiyeti ve leva- tor retraksiyonu aç›s›ndan degerlendirilmelidir. Alt ka- pak istirahat tonusu ektropion varl›g› veya geliflme ihti- mali aç›s›ndan incelenmelidir. Bu hastalarda üst kapak rehabilitasyonunu desteklemesi aç›s›ndan ilave bir alt kapak k›saltma ifllemi (lateral alt kapak wedge rezeksi- yon), k›k›rdak implantlar veya medial veya lateral kan- toplasti veya kombine ifllemler (lateral alt kapak wedge rezeksiyon + kantoplasti = Bick prosedürü) gerekebilir.

Maksimum aç›kta kalma miktar› ve kapak laksisitesi be- lirlenerek gerekli olan ilave cerrahi belirlenir. Kafl ptozi- si de varsa ilave bir kafl kald›rma ifllemi olas›l›g› göz önünde bulundurulmal›d›r. Ancak bu ifllem aç›kta kal- may› art›rabileceginden dikkatli bir flekilde planlanmal›- d›r. Biz ise çal›flmam›zda ek cerrahi giriflimler yapma- dan sabit standart ag›rl›ktaki alt›n› uygulayarak, degiflik tan› ve keratopati derecelerinde baflar› flans›n› ve alt›n ag›rl›g›n göz içi bas›nc›na olan etkisini araflt›rd›k. Hasta- larda ne kadar baflar›l› veya baflar›s›z oldugumuzu da Tablo 3,4 ve 5 de özetledik.

Alt›n ag›rl›k uygulamas›n›n iki göreceli kontraendi- kasyonundan biri glokom digeri ise kapak yap›s›n›n skatrize olmas›d›r. Glokomlu hastalarda implant›n yer- lefltirilmesinden sonra göz içi bas›nc›n›n art›fl› klinik olarak önemli olabilir (42). Göz içi bas›nc›nda art›fl bil- dirilmesine ragmen asl›nda bu art›fl klinik olarak önem- sizdir ve literatürde glokom geliflimi henüz bildirilme- mifltir. Çal›flmam›zda ameliyat öncesi ve sonras› yap›lan kontrollerde göz içi bas›nc› art›fl› olarak ortalama 1,3 mm Hg l›k bir fark bulundu. Bu fark istatiksel olarak an- laml› degildir.

Yap›lan çeflitli çal›flmalarda alt›n ag›rl›kla ilgili bil- dirilen komplikasyonlar astigmatizma, göz içi bas›nc›n- da art›fl, görme alan›n› k›s›tlamayan üst kapak ptozisi, enfeksiyon ve aç›lma-at›lmad›r (1,12,29,30). Bu kompli- kasyonlardan astigmatizma özellikle aç›kta kalma kera- titine bagl› görme azl›g› olan ve implantasyondan sonra keratit bulgular› düzelmesine ragmen görme art›fl› sagla- namayan hastalarda düflünülmelidir. Kartush ve arka- dafllar› yapt›klar› çal›flmada hastalar›n %16's›nda 2 mm'den daha az olmak üzere üst kapak ptozisi gelifltigi- ni gözlemifl ancak bu hastalar›n hiçbirinde üst görme alan›nda daralma saptamam›fllard›r (12). Bizim hastala- r›m›zda astigmatizmaya iliflkin refraktif muayene ameli- yat öncesi 3.-4. ameliyat sonras› 1.-2. derece keratopati varl›g›ndan dolay› güvenilir olarak yap›lamam›flt›r.

Ameliyat sonras› alt›n ag›rl›ga bagl› ptozis miktar› ise ortalama 0,7 mm olarak bulunmufltur (Tablo 5).

Alt›n ag›rl›kla iliflkili yap›lan degiflik uygulamalar›n as›l amac› alt›n›n yer degifltirmesi, aç›lma ve at›lma oranlar›n› düflürmeye yöneliktir. Pretarsal fiksasyonda bu komplikasyonlar›n %0.5 - %61 aras›nda degifltigi bil- dirilmektedir (43-45). Bu komplikasyonlar›n s›kl›g›n›

azaltmaya yönelik plag›n uygulanmas›ndan önce dak- ron, poröz alloplastik materyaller, otolog fasya lata, temporal galea ve kadavra dura materi ile kaplanmas›

gibi degiflik yaklafl›mlar denenmifltir (43,44). R.N.To- wer ve ark. bu amaçla plag› tars yerine supratarsal ve preaponevrotik olarak orbital septumun arkas›nda leva- tor aponevrozuna sütüre etmifller ve 59 hastadan 2 tane- sinde (%3) aç›lma ve at›lma ile karfl›laflm›fllard›r. At›lma nedenlerini hastalardan birinde etmoid sinüs skuamöz hücreli karsinom için genifl orbital rezeksiyon ve yüksek doz radyoterapi uygulanmas›ndan dolay› dokunun ince ve hassas olmas›na, diger hastada ise üst kapak rekons- trüksiyonu için daha önceden birkaç cerrahi ifllem geçi- rilmifl olmas› ve doku distorsiyonuna baglam›fllard›r (1).

R.N.Tower uygulamas›ndan farkl› olarak uygulad›- g›m›z cerrahi teknikte ise tars› üzerindeki aponöroz ve orbikular kastan ay›r›p yüzeyini ortaya ç›kard›ktan son- ra, deliklerinden sütür ile geçerek saglam bir flekilde tar- sa fikse etmekteyiz. Eger kapak aç›kl›g› medyalde daha fazla ise alt›n plag› biraz medyale dogru, lateralde ise biraz laterale dogru yerlefltiriyoruz. Aç›kl›k miktar›na bagl› olarak da kirpik ve levator aponöroz vertikal ekse- ninde biraz aflag› veya yukar› dogru yerlefltirebiliyoruz.

Gözlemimize göre büyük lagoftalmi miktar› bulunan hastalarda kirpik dibine yaklaflt›kça kapag›n kapanmas›

daha fazla artmaktad›r. Burada dikkat edilmesi gereken nokta yerlefltirilecek bölgenin mutlak surette önceden skatrize olmamas›, iyi bir cilt ve orbikuler kas varl›g› ve cerrahi s›ras›nda alt›n ag›rl›g›n zorlama yap›lmadan ra- hat bir tars yatag›na yerlefltirilmesi gerektigidir. Yerlefl-

(9)

tirme sonras› alt›n ag›rl›k üzerine orbikuler kas kapat›l- makta sonra da katlar tek tek sütürlenmektedir. Çal›flma- m›zda standart olarak 1 gram alt›n ag›rl›k kullanmam›za ragmen kapag›n kabul edilebilir flekilde iyi kapanmas›

yukar›da aç›klad›g›m›z yerleflim dizayn›na bagl› olabilir.

Pretarsal yerleflimde at›lma ve aç›lma oran› literatürde daha yüksek bildirilmesine ragmen çal›flmam›zda göz- lenmemifltir. Bu da kenarlar› yuvarlat›lm›fl ince alt›n ag›rl›k kullanmam›zdan dolay› gerçekleflmifl olabilir.

Sonuç olarak tarsorafi ile karfl›laflt›r›ld›g›nda alt›n ag›rl›k uygulamas› görme alan› daralmas›na neden ol- mamas›, göz içi bas›nc›n› anlaml› flekilde artt›rmamas›, estetik aç›dan çok daha iyi kabul edilebilir sonuçlar›, ge- riye döndürülebilir niteligi, aktif kapak hareketlerini ko- rumas›, kapak kenar›nda kal›c› deformitelere neden ol- mamas› ve teknik olarak kolay uygulanabilir olmas›n- dan dolay› lagoftalmi tedavisinde etkili bir yöntemdir.

Ayn› zamanda, alt›n ag›rl›k göz içi bas›nc›n› istatiksel olarak anlaml› flekilde artt›rmamakta, önemli bir ptozise de sebeb olmamaktad›r.

KAYNAKLAR

1. Tower RN, Dailey RA. Gold Weight Implantation: A Better Way?. Ophtal Plast Reconstr Surg. 2004; 20:202- 206.

2. Donzis PB, Mondino BJ. Management of noninfectious corneal ulcers. Sur Ophthalmol. 1987;32:94-110.

3. Yalaz M, Özcan AA, Demircan N, Yagmur M. Fasiyal paralizili olgularda lagoftalminin düzeltilmesi. Türk Of- talmoloji Gazetesi 2001;31:534-540.

4. Levine RE. Management of the eye after acoustic tumor surgery. I n: Acoustic tumors. House WF, Luetje CG.

eds.. Vol 2:. Managenet. Baltimore. University Park Press, 1979;105-149.

5. May M. Surgical rehabilitation of facial palsy. In: The fa- cial nerve. May M, ed. New York: Thieme Stratton, 1986;695-780.

6. Solomon A, Touhami A , Sandoval H, et al. Neurotrophic keratopathy: basic concepts and therapeutic strategies.

Comp Ophthalmol Update 2000;3:165-174.

7. Levine R. Eyelid reanimation surgery. In: The facial ner- ve. May M, ed. New York: Thieme Stratton, 1986;681- 685.

8. Shorr N, Goldberg RA, McCann JD, Hoenig JA and Li TG. Upper Eyelid Skin Grafting: An Effective Treatment for Lagophthalmos following Blepharoplasty. Plast Re- constr Surg. 2003;112(5):1444-1448.

9. Coflar B, Cohen EJ, Rapuano CJ, Penne RP, Flanagan JC, and Laibson PR. Tarsoraphy: clinical experience from a cornea practice.Cornea 2001;20 (8):2787-2791.

10. Eiferman RA, Dahringer VP. Surgery for peripheral cor- neal thinning disorders. In Cornea. Krachmer JH, Mannis

MJ, Holland EJ, eds, vol 3. St. Louis. Mosby. 1997;1789- 1798.

11. Rapoza PA, Harrison DA, Bussa JJ, et al. Tempor ary su- tured tube-tarsorrhaphy: Reversible eyelid closure tehni- que. Ophthal Surg 1993; 24:328-330.

12. Stamler JF, Ts e DT. A simple and reliable technique for permanent lateral tarsorrhaphy. Arch Ophthalmol 1990;

108: 125-127.

13. Kartush, JM, Linstrom C.J, McCann PM, Graham MD.

Early gold weight eyelid implantation for facial paralysis.

Otolaryngology Head and Neck Surgery December 1990;

103(6):1016-1023.

14. Holland EJ, Mozayeni RM, Schwartz GS. Herpes simp- lex keratitis. In: Cornea. Krachmer JH, Mannis MJ, Hol- land EJ, eds, vol 2. St. Louis: Mosby, 1997;1191- 1223.

15. Bouchard CS. Lateral tarsorrhaphy for a noncompliant patient with floppy eyelid syndrome. Am J Ophthalmol 1992;114:367-368.

16. Rosenberg GJ. Temporary tarsorrhapy suture to prevent or treat scleral show and ectropion secondary to laser re- surfacing or laser blepharoplasty. P last Reconstr Surg 2000;106:721-725.

17. Honig MA, Rapuano CJ. Management of corneal perfora- tions. In: Cornea, Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ, eds.vol 3. St. Louis: Mosby, 1997;1815-1832.

18. Baum J. The advantages of partial patching or tarsorr- hapy over complete eyelid closure. Am J Ophthalmol 1987; 103:339-340.

19. Panda A, Pushker N, Bageshwar LM. Lateral tarsorr- haphy: is it preferable to patching? Cornea 1999;18:299- 301.

20. Wagoner G, Steinert R. Temporary tarsorrhaphy enhan- ces reepithelization after epikeratoplasty. Arch Ophthal- mol 1988;106:13-14.

21. Pakarinen M, Ter vo T, Tar kkanen A . Tarsorraphy in the treatment of persistent corneal lesions. A cta Ophtalmolo- gica 1987;182:69-73.

22. Donnenfeld ED, Perry HD, Nelson DB. Cyanoacrylate temporary tarsorrhaphy in the management of corneal epithelial defects. Ophthalmic Surg 1991;22:591-593.

23. Macaluso DC, Feldman ST. P athogenesis of sterile cor- neal erosions and ulcerations. In: Cornea. Krachmer JH, Mannis MJ, Holland EJ, eds. vol 1. St. Louis: Mosby, 1997;199-212.

24. Chen HJ, Pires RTF, Tseng SCG. Amniotic membrane transplantation for severe neurotrophic ulcers. Br J Oph- thalmol 2000;84:826-833.

25. Korn E. Tarsorrhaphy: a laser-assisted approach. A nn Ophthalmol 1990;22:154-7.

26. Gossman MD, Bowe BE, Tanenbaum M . Reversible su- ture tarsorrhaphy for eyelid malposition and keratopathy.

Ophthalmic Surg 1991;22:237-239.

27. Choi JC, Lucarelli MJ, Shore JW. Use of botulinum A to- xin in patients at risk for wound complications following

(10)

eyelid reconstruction. Ophthal Plast Reconstr Surg 2000;13:259-264.

28. Peruse P. Localized distichiasis after tarsorrhaphy. A m J Ophthalmol 1992;114:104-105.

29. Glatt HJ. Management of unsuccessful tarsorrhaphy sepa- ration with polytetrafluoroethylene (Gor-Tex) stent. Am J Ophthalmol 1993;115:264-265.

30. Sobol S.M, Phillip D. Alward, M.D. Early gold weight lid implant for rehabilitation of faulty eyelid closure with facial paralysis: an alternative to tarsorrhaphy. Head and Neck 1990;12.2:149-153.

31. Bedrock RD, Mana L.M. Postsurgical Lagospthalmus Treated With Gold Eyelid Weights . J. Oral Maxillofac.

Surg 2000;58:447-450.

32. Arion HG. Dynamic closure of the lids in paralysis of the orbicularis muscle. Int Surg 1972;57-48.

33. May M. Gold weight and wire spring implants as alterna- tives to tarsorrhaphy. A rch Otolaryngol Head Neck Surg 1974;53:29-31.

34. May M. Reanimation of the paralyzed eyelid following cancer surgery. Head Neck Cancer 1985;1:489-492.

35. Smellie GD. Restoration of the blinking reflex in facial palsy by a simple lid-load operation. Br J Plast Surg 1966;19:279-283.

36. Barclay TL, Roberts AC. Restoration of movement to the upper eyelid in facial palsy. Br J Plast Surg 1969;22:257- 261.

37. Choid HY, Hong SE, Lew JM. Long-term comparison of a newly designed gold implant with the conventional implant in facial nerve paralysis. Plast Reconstr Surg 1999;104:1624-1634.

38. Gilbard SM, Daspit CP. Reanimation of the paretic eyelid using gold weight implantation. Ophthalmol Plast Re- constr Surg 1991;7:193-103.

39. Townsend DJ. Eyelid reanimation for the treatment of pa- ralytic lagophthalmos: historical perspectives and current applications of tye gold weight implant. Ophthalmol Plast Reconstr Surg 1992;8:196-201.

40. Galdstone GJ, Nesi FA. Management of paralytic lagoph- thalmos with a modified gold weight implantation techni- que. Ophthal Plast Reconstr Surg 1996;12:38-44.

41. Harrisberg BP, Singh RP, Croxson GR, et al. Long-term outcome of gold eyelid weights in patients with facial nerve palsy. Otology Neurology 2001;22:397-400.

42. Choo PH, Carter SR, Seiff SR. Upper eyelid gold weight implantation in the Asian patient with facial paralysis.

Plast Reconstr Surg 2000;105:855-859.

43. Catalano P.U.J, Bergstein MJ, Chandranath S, et al: Ma- nagement of the eye after iatrogenic facial paralysis. Neu- rosurgery, 1994;35:259.

44. Tremolada C, Raffaini M, D'Orto O, et al. Tempor al gale- al fascia cover of custom-made gold lid weights for cor- rection of paralytic lagophthalmos: long-term evaluation of an improved technique. J Craniomaxillofac Surg 2001;29:355-359.

45. Jacob JT, P endleton K, Broussard E, et al. Porous allop- lastic material encasement of gold weights for the treat- ment of paralytic lagophthalmos. Ophthal Plast Reconstr Surg 1999;15:401-406.

46. Bair RL, Harris GJ, Lyon DB, et al. Noninfectious inf- lammatory response to gold weight eyelid implants. Oph- thal Plast Reconstr Surg 1995;11:209-214.

Referanslar

Benzer Belgeler

Evereklioglu C, Er H, Bekir NA, Borazan M, Zorlu F: Compa- rison of secondary implantation of flexible open-loop anterior cham- ber and scleral-fixated posterior chamber

‹kinci gruptaki hastalar›n ortalama göz içi bas›nçlar›; ifllem öncesi 12.8 mmHg, ifllemden sonra 1.. saatte ise 18.2 mmHg

Amino ve Yamakawa, iki y›l süreyle takip ettikleri sulkus yerleflim- li ‹OL implantasyonlu olgular›nda ön kamara flare mik- tar›n›n kapsül içi yerleflimli ‹OL

Tart›flma: Katarakt operasyonu öncesi daha etkili ve h›zl› bir pupilla dilatasyonu amac›yla kullan›lan %2,5'luk fenilefrin HCI damla, 15.. dakikada daha belirgin olmak

Ön kamara aç›s›n›n lineer regresyon analizi de¤er- lendirmesinde postoperatif dönemde 4 kadranda da ivme düflerken, y-kesiflim de¤erinin istatistiksel olarak anlaml›

Tart›flma: Komplikasyon geliflmeyen fakoemülsifikasyon ve G‹L implantasyonu sonras› ortalama G‹B, s›¤ ön kamaral› gözlerde normal gözlerden daha fazla azal›r.. (Turk

Amaç: Primer aç›k aç›l› glokom (PAAG) hastalar›nda Latanoprost/Timolol Maleat ve dorzolamid/timolol maleat sabit kombi- nasyonlar›n›n göz içi bas›nc›n› düflürücü

Purpose: To compare measurements of intraocular pressure (IOP) by Goldmann applanation tonometer (GAT), tonopen and non-contact tonometer (NCT) in normal eyes, and determine