44
-(İSLI Yİ
EVET
HAYIR
PARİSLİ Y ILLA R D A ..^
P
ARİS, ilk gittiğimde bana hiç de yabancı gelmemişti. Elim le koymuş gibi buluyordum ünlü sokak ları, meydanları. Film ler, kitaplar yeterince tanıt mıştı bu ışıklar kentini bizlere... Üstelik bir de ilko kulu Fransız okulunda bitirmiş bir insanı... Koca koca tablolar asılıydı sınıfta. Her biri Paris'in bir kesitini veri yordu. Daha birinci sınıfta ille de Fransızca konuşmaya zorlanmıştık, yaramazlık yaptığımızda suçu üstümüz den atmak için "Ben yapmadım" anlamına geldiğini sandığımız "Moi" ile "Non"yu bir araya getirip "Moino" derdik, bilmeden "Moineau" ya ni serçe dediğimizi!Hıfzı Topuz'un "Parisli Yıl
ların ın daha ilk sayfasında ken
dimi Paris'te buldum. Topuz'un yaşadıklarını kendim yaşamış gi biydim. O , Paris'e ilk 1952'de gitmiş üç aylık bir bursla, ben de ilk 1960'ta gördüm Paris'i. Sonra birkaç kez daha... Ama bir hafta lığına, on günlüğüne!.. Tam alış mışken, tam rahat konuşmaya başlamışken, hemen ayrılmak! Bu yüzden Paris'te aylar yıllar geçiren dostların öykülerini din lemeyi hep sevmişimdir. To puz'un kitabını da bir dost söyle şisi gibi okudum. Bir öykü, bir yaşam öyküsü. Duyan, düşünen, gören bir aydının öyküsü...
Kimler gelmiş, kim ler geçmiş! Paris deyince anılar canlanır. Otuz - kırk yıl önce yaşananlar taptaze durur. Ö yleleri vardır, Paris'le özdeşleşmişlerdir. Dün gibidir o Paris günleri. Topuz gibi çeyrek yüzyıl sürmese de Paris dostlukları... Bir gün bile olsa yeter yaşam boyu o güzel lik anlarını duymaya, yaşamaya...
Önce şairler gelir akla Paris deyince, sonra şarkılar, sonra politik toplantılar. Topuz, Paris'e gelir gelmez şair Tristan Tzara'yı arar. Dadaizmin öncüsüne Sabahattin E- yüboğlu'ndan selam getirmiştir. Tzara'nın evi bir müze ye benzer. Kara Afrika'dan gelmiş tahta heykelcikler, Pi casso tabloları... Derken Jacques Prevert. Cannes sırtla rında Saint Paul'de Vance'de arar bulur şairi. Dostça söyleşirler. Prevert 1919'da İstanbul'daki askerlik günle rini anlatır:
"1919'da İstanbul'daydım. O zaman 19 yaşınday dım. Mütarekede bizi İstanbul'a yolladılar. Hiç unutma yacağım o günleri. Ama ne güç şey işgal ordusunda as ter olmak, niç bana göre iş değil. Kahroluyorum asker olduğum için. Hele işgal ordusu ile, düşman askeri ola rak İstanbul'a çelmek... Ama ne güzel kenttir İstanbul. Ben o kadar güzel kent az gördüm. Anlatsanıza, İstan bul değişti mı şimdi? Yok hayır, değişmemiştir. Ne yap- c değiştiremezsiniz İstanbul'u. Örneğin Eyüp, bin sanız ı
yıl sonra yine Eyüp'tür. Zor değişirirsinız İstanbul'u. Ge lin de İstanbul'u modern bir kent yapmaya kalkın. Deli misiniz, olmaz öyle şey! Ben bir yıl kaldım İstanbul'da. Çok sevdim İstanbul'u. Yoo aşık filan olmadım. O işi Pi- erre Loti yapmış. Biz İstanbul'u yaşadık."
Hıfzı Topuz'un yazarlığı ile deneyimli gazeteciliği "Parisli Yılları" (Can YayınVarO'nın bir çeşit başucu kita bı olmasını sağlamış. Saint Louis adasındaki evi Türk sa natçılarının, aydınlarının bir sığınağı olmuştur. Tam yir mi beş yıl! Paris'e her gelen gazeteci, yazar, şair, ressam, politikacı topuz'un evinden geçmiştir. Anılar bırakarak. Avni Arbaş, Fikret M ualla, Nejat M elih, Çetin Altan, Bedri Rahmi, Nazım Hikmet, Zefceriya Sertel, Fikret Adil, Abdi ipekçi, Haşan Ali Yücel Saint Louis adasının ko nuklarından birkaçı...
Eski bir şairim izin şu dizelerini anımsıyorum: "Paris'e git efendi aklın fikrin var ise." Tanzimat'tan sonra başlar Türk aydınlarında Fransız kültürü ile alışveriş. Dolayısıy la Paris özleminin bir tutku olm ası... İkinci Dünya Sava- şı'na dek ülkemizde Fransız dili ve kültürü ön yerlerdey di. Savaş sonrası Amerikan kültürü bütün dünyayı ege menliğine aldı. Ne var ki sanatçı, şair, yazar, aydın takı mı kültür aydınlığının kaynağı Paris'ten vazgeçmediler.
Topuz kitabını şu sözlerle bitirmiş:
"...Seme Nehri akıyor yine. Nötre Dame Katedrali'ni aydınlatan ışıklar donuk renkler almışlar. Rıhtımdaki a- ğaçların kuru dallarını kırağı kaplıyor. Yitirdiğim dostla rın görüntüleri Paris'in bu donuk ve gizemli havasına karışıyor. Düş nerde bitiyor, gerçekler nerde, dostlarım nereae? Parisli yıllar ne oldu? Ben neredeyim?
İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi