• Sonuç bulunamadı

Yurda dönüyor

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yurda dönüyor"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

14 EKİM 1987

POLİTİKA VE ÖTESİ

M KI İM Kİ) KEMAL

Yurda Dönüyor

“ Yurda dönl..." çağrısıyla radyoları, televizyonları bangır bangır ba­

ğırtıyorlardı. Sadece onun için değil, yüzlerce, binlerce kişi için ba­ ğırtıyorlardı: “ Yurda dönl.."

Ne vardı yurtta? 12 Eylül yönetimi vardı. 12 Eylül yönetimi demek, gözaltı, tutukluluk, karakol dayağı, işkence, hapişhaneler, hem de türlü, baskı, zulüm, elektriğe tutulma... Bunlar vardı yurda dönünce... Bu­ gün de var, ama eskisi kadar değil... Aradan 7 yıl geçti. Behice Bo­ ran, 7 yıl sonra yurda dönüyor, döndü.

Köln'den Oiusburg'u telefonla aramıştım. Uyuduğunu söylediler. Ra­ hatsızdı, öğle uykusundaydı. Daha sonra yeniden aradım. Ne kadar sevindi, ne kadar memnun oldu. İlle “görüşelim" diyordu. Ben de is- * tlyordum. Fakat bir türlü denk gelmedi. Keşke birkaç gün gezimi uzat­

saydım, nasıl da pişmanım!

1940'lı yıllarda dil tarih coğrafya fakültesine sosyoloji okutmak İçin gelmişti. Asistandı, kısa bir süre sonra doçent oldu. Dersleri bütün öğrenciler tarafından İlgiyle karşılanıyordu, üstelerden Dûrkhelm sos­ yolojisi okuyarak gelmiş olanlar, şimdi başka bir konuyla karşılaşıyor­ lardı. Sosyoloji de deneylere göre okunurmuş, öğrenilirmiş. Gecekon­ dular için konular veriyordu, gidecek, inceleyecek, kaç odada oturu­ yorlar, kaç göz yerde yaşıyorlar, hela, banyo, yıkanılacak yerler, ısın­ ma, dinlenme... Yepyeni konulardı bunlar. Bunlardan ne çıkacaktı? Bunlardan bir toplumun sosyal ve ekonomik yapısı çıkacaktı. Çok ki­ şi bilmiyordu bunları, öğrendiler.

“Behice Boran'ın dersi var..."

Bu söz kulaktan kulağa dolaşırdı. Sadece dil tarihten değil, başka okullardan da öğrenciler gelir salonu doldururdu. ‘Amerikan sosyolojisi' diye alay edenler vardı. Amerika'da okuyup öğrenerek gelmişti, ama buna Amerikan sosyolojisi denemezdi.

Bunları okuturken tek başına da değildi. Başka öğretim üyeleri de vardı: Muzaffer Şerif Başoğlu, Niyazi Berkes, Pertev Boratav, Muzaf­ fer Şenyürek, Mediha Berkes. öteki enstitülerde destekleyenler olu­ yordu: Orhan Burian, Saffet Korkut, daha kimler vardı birçok yürekli okutman ve öğretmen.

1910’da Bursa'da doğmuştu. Orta halli bir ailenin çocuğuydu. Ko­ leji bitirdikten sonra 1939 yılında Amerika’ya gitmiş, Michigan Üni­ versitesi Sosyoloji Bölümû’nû bitirmişti. Dönüşünde liselerde öğret­ menlik yapmış, dil tarih yeni kurulunca oraya sosyoloji asistanı olmuştu. Hasan Ali Yücel'in Milli Eğitim Bakanı olduğu yıllardı.

Dersler veriyor, dergiler çıkarıyor, çeviriler yapıyordu. Yurt ve Dün­ ya, Adımlar arkadaştan İle birlikte çıkardığı dergilerdi. Walt Whitman'in şiirlerini İlk çeviren oydu. Amerika'nın bitmez tükenmez demokrasi Âşığı şairini dilimiz de tanıyordu.

Fakülteden öğrencilerin büyük ilgisi, dergilerde çıkan eleştiriler, ktfnl konularda sağcılarla yapılan polemikler o günün iktidanna ağır geli­ yordu. Ne olursa olsun bunlar fakülteden uzaklaştırılmalıydı. Allem ettiler, kaliem ettiler, bir yol buldular. Kadroları bütçe yasasından çı­ karılsa, fakülte de bunlardan temizlenmiş olurdu. Böyfece bu ulu öğ­ retmenler yerlerinden edildi. Fakülteden uzaklaştınldı. Yıl 1948’di. Be­ hice Boran, Niyazi Berkes, Pertev Boratav’ın üniversite ile ilgisi ke­ sildi. Kimisi yurtdışına gitti. Behice Boran İstanbul'da açtığı bir tercü­ me bürosunda çalışıyordu.

Yıllanmış Halk Partisi gitmiş, yerine Demokrat Parti gelmişti. Gel­ diğinin ikinci yılında Kore'ye asker gönderme karan almıştı. Banş Der- neği'ni kuran Behice Boran ve arkadaş!an bu karara karşı çıktılar. Bil­ diriler yayımladılar. Siyasal iktidar mahkemeye verdi. Behice Boran, bir buçuk yıl hapse uğradı. Arkadaşları da...

27 Mayıs 1960 askeri harekâtıyla yeni bir siyasal tablo ortaya çıktı. İşçiler TİP diye bir parti kurdular. 1962’de Behice Boran bu partiye girdi ve birkaç yıl sonra da partinin merkez yürütme kurulu üyesi ol­ du. 1965 yılında onu Urfa milletvekili olarak görüyoı’uz. 12 Mart parti­ sini kapattı. 1975'te 50 arkadaşı ile TİP’I yeniden kurdu. Sonra 12 Ey­ lül!.. Bu rejimin sola salladığı tırpanın acısı tazedir. Behice Boran yi­ ğitçe bir savaş vermiştir. Anısı önünde yürekten ve saygıyla eğiliyo­ ruz.

Göçmen işçiler, onurlu yaşamını banş, bağımsızlık,

demokrasi ve sosyalizm mücadelesine adayan Türkiye îşçi

Partisi Genel Başkanı

BEHİCE B O R A N ’ı

yitirmenin acısı içindedirler.

Dostların başı sağ olsun.

D İB A F

D E M O K R A Sİ İÇ İN BİRLİK

AVRUPA T Ü R K İY E L İ İŞÇ İL ER

F E D E R A SY O N U

Türkiye Sosyalist Hareketi

yiğit bir savaşçısını ve

önderini yitirdi.

Behice Boranm

anısı önünde saygıyla

eğiliyoruz.'

BA ŞA K YAYINLAR

Barış, toplumsal ilerleme ve sosyalizm yolunda, 77 yıllık

onurlu bir yaşam sonunda, Türkiye işçi Partisi Genel

Başkanı

BEHİCE BORAN’ı

yitirdik. Tüm partili arkadaşlarının, birlik sürecindeki

dostlarının acılarını paylaşıyoruz. Yaşamı hepimize örnek

olsun. İşçi sınıfımızın, halkımızın başı sağolsun.

FİDEF GENEL YÖNETİM KURULU A.

HAŞAN ÖZCAN

GENEL BAŞKAN

ONURUMUZ

Bugün artık çarpmayan

bu yürek,

yalnız kardeşlik için çarptı,

yalnız özgürlük için

Arkadaşları adına

AHMET SAN

IP k

' İ n *

J w l l

I

EKREM EKŞİ

1955-14 Ekim 1980

Barışçı, özgür ve aydınlık

geleceğimize yaptığı

katkılarla anıtlaşan

bir yaşam bıraktı geride.

O'nunla güçlüydük,

savaşımından

güç alacağız.

BEHİCE BORAN’ı

yitirmenin acısını

yüreğimizde duyuyoruz.

A M A Ç YAYINCILIK

cı sınırı tum y a ş a m ın ı

işçi sınıfı h a rek e tin in

b irliğ in e a d a y a n

ZE B O R A N 'm ı y i t i r d i . ^

\n

Anısı önünde

s a y g ıy la e ğ iliy o ru z .

“Gençlikte ve yaşlılıkta olsun, yaşamın kendisi zor

zanaat, hele anlamlı ve amaçlı bir yaşam peşindeyseniz

Ülkemizin seçkin kadın lideri

BEHİCE

BORAN

işte böyle bir zanaatı

gerçekleştirdi.

Anısını her zaman canlı

tutacağız.

İLERİCİ KADINLAR

DERNEĞİ

Referanslar

Benzer Belgeler

T ev­ fik Fikret'in yegâne evlâdı o- lan Halûk, Istanbul Robert Ko­ leji bitirdikten sonra yüksek tahsili için tskoçyanın Glasgow şehrine gitmiş ve burada

Mehmet Tiner’in İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesini 1957 yılında bitirdikten sonra, Ege Üni- versitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Klini- ğinde kuruluş

Hayatına 1996’da Macromedia Flash olarak başlayan program, bir tarayıcı eklentisi olarak interneti çok daha etkileşimli bir ortama dönüştürdü. 2005’te Adobe

Bizim çal›flmam›zda da alt ekstremite RDUS incelemesi yap›lan 50 hastan›n hiçbirisinde derin venöz trombozu saptanmam›fl olmas›; terminal dönemdeki akci¤er kanserli

Safa, Cevat vicahen ve hali fi­ rarda bulunan Nazmî ile paşa zade Abdurrahn»n gıyaben ve Talât Beyi öldürmeyi tasmim eden Kemal ile Karasu Efendi­ nin katlini

olduğu gibi, toprak şoseyi asfalta, ve asfalt yolu şe- hirlere bağlıyan daha geniş daha mükemmel ana şoselerle bütün memleket örülmüş bir haldedir. Çiftçinin

Önlem alınması konusunda Türkiye’de işlerin hiç de iyi olmadığını belirten Soğancı, 17 Ağustos depreminin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen, mühendis, mimar,

Şekilsel olmayan gruplar vardır ancak şekilsel gruba bağlıdır. Örgütte var