• Sonuç bulunamadı

Editörden

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Editörden"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi

Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi 2009 / 52 IX

EDİTÖR’DEN

Akademik kuruluşlar kendi alanlarıyla ilgili üretimlerinde toplumsal yararlılıkları kişisel beklen-tilerinin üstünde tuttukları oranda başarılı olurlar. Özellikle sosyal bilimlerde bu daha büyük bir önem kazanmaktadır.

Nesnel bulgulardan yola çıkılarak yapılan her türlü değerlendirme beğensek de beğenmesek de bilimsel ve gerçektir. Onun bizim görüş ve düşüncelerimize uygun olması yönünde çaba harcamak yu-karıda belirttiğimiz kurumsal kimliğin dışına çıkmayı gerektirir. Bu da güvenilirliği ve etkiyi azaltır.

Gazi Üniversitesi bünyesinde kurulmuş olan Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Merkezi, var olduğu günden bu yana bilimsel doğrulardan asla sapmamış, kendi sorumluluğunun her zaman farkında olarak günlük politikaların dışında kalarak kendi belirlediği akademik bakış çizgisini terk etmiştir. Bu tavrımızı da sürdürmeye kararlıyız.

Alevilik gibi, Türk toplumunun önemli bir kesimini doğrudan ilgilendiren bir konuda tarihsel ger-çeklerden ve bilimsel doğrulardan habersiz yapılan değerlendirmeler, toplumsal uzlaşmadan çok çatış-ma ve ötekileştirme anlayışına neden olçatış-maktadır. Bu anlayışın ortaya çıkçatış-masında da siyasi tercihler, kişisel beklentiler ve gündem oluşturma kaygıları önemli rol oynamaktadır. Merkezimiz bu gelişmeleri yakından izlemekte kendi çözüm önerilerini bilimsel raporlara dönüştürmektedir.

2009 yılı merkezimiz açısından oldukça yoğun geçti. Bu yoğunluğumuz yılın öneminden ve öze-linden ileri gelmekteydi. Hacı Bektaş Velî’nin 800. Doğum Yıl Dönümü münasebetiyle birbiri ardı sıra önemli etkinlikler gerçekleştirdik. Gerçekleştirilen etkinliklere katıldık. Bunların toplam sayısının 50’yi geçtiğini belirtmeliyiz. Sadece Araştırma Merkezi olarak 15’in üzerinde etkinlik gerçekleştirdiği-mizi söylersek diğerlerini daha iyi anlayabiliriz. Bu etkinliklerin önemli bir kısmı, uluslararası düzeyde ve geniş katılımlı faaliyetlerdi.

Merkezimizin yayın organı olan ve uluslararası kimliği ile üniversitemizin yüz akı olan “Türk Kül-türü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi” 2009’un bu son sayısı ile bir yılı daha başarıyla tamam-lamış oluyor. Dergimizin 2010 yılı hedefl eri daha büyüyerek devam edecek. 2010 yılında özel sayı-lar gündeme gelecektir. Bunsayı-lardan ilki Kızıldeli özel sayısı, ikincisi Nusaybilik özel sayısı, üçüncüsü Bektaşilik özel sayısı ve son olarak da Alevilik özel sayısı olacaktır. Dergimize yazı gönderecek bilim adamlarının bu sıralamaya dikkat etmeleri son derece önemlidir.

Dergimizin bu sayısında geçenlerde kaybettiğimiz Prof. Dr. İrene Melikoff özel bölümüne yer ver-dik. Kendisi Türkoloji alanında çalışmalar yapmış, uluslararası düzeyde tanınan bir bilim insanıdır. Onun çalışmalarının önemi ve sonuçları, ilerleyen zamanlarda daha iyi değerlendirilecek, bilim çevre-lerinde tartışılacaktır. Burada, kendisinin yanlışlarını veya doğrularını tartışmaktan çok bizimle ilgili çalışmış bir bilim insanına karşı vefanın yerine getirilmesi hedefl enmiştir.

İrene Melikoff özel bölümünün oluşturulmasında, kendilerinden daha önce yazı talep ettiğimiz bilim adamlarının yazılarına yer verdik. Bu bölümün dışında yer alan araştırma yazıları da okuyucula-rımız tarafından büyük ilgiyle karşılanacak nitelikte olduğu görülecektir.

(2)

Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi 2009 / 52 X

Dergimizin yayın politikası gereği bize gönderilen yazıların ağırlıklı olarak Bektaşilik, Alevilik ve onun alt başlıklarıyla ilgili olmasına özen gösterilmelidir. 2010 yılından itibaren bu anahtar kelimeler dışında yer almayan yazıların hakemlik sürecine sokulmayacağını belirtmek isteriz.

Araştırma ve değerlendirme çalışmalarının bilimsel doğruları ve nesnel bakışı yansıtmasına özen gösterildiği oranda hem çalışmalarımıza olumlu katkı sağlayacağı, hem de bu araştırmalardan yarar-lananlara doğru bilgilerin ulaşacağı âşıkârdır. Bu yüzden, akademik çalışmalarımızda yukarıda ifade etmeye çalıştığımız ölçütleri göz önünde bulundurmalıyız.

Son olarak, 30-31 Ekim 2009 tarihleri arasında Makedonya’nın başkenti Üsküp’te gerçekleştirdi-ğimiz “Hacı Bektaş Velî’nin Tarihsel Kimliği, Düşünceleri ve Etkileri” konulu “3. Uluslararası Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Sempozyumu” büyük bir başarıyla sonuçlandırıldı. 30’un üzerinde bilim adamının katıldığı bu sempozyum, bildirileri çok yakın bir zamanda kitap hâline getirilerek okuyucu-larımızın hizmetine sunulacaktır. Sempozyumun sonuçları ilerleyen zamanlarda daha net olarak anla-şılacaktır.

Her çalışmanın mutlak arka planı bulunmaktadır. Başarı tek yönlü değil, bir ekip çalışmasının so-nucudur. Geldiğimiz bu noktadan daha ileriye gitme gayretiyle ve ekip hâlinde çalışmalarımıza devam ediyoruz. Önce Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Rıza AYHAN başta olmak üzere, bütün yöneticilerimi-zin bizim çalışmalarımıza olumlu katkı ve destekleri bizi teşvik etmekte, çalışma arzumuzu artırmakta-dır. Kendilerine merkezimiz çalışanları olarak teşekkür ediyoruz.

2010 yılının başta ülkemiz olmak üzere, bütün insanlığa huzur ve mutluluk getirmesini dilerken merkezimiz açısından da daha verimli ve kalıcı çalışmalara zemin hazırlamasını diliyoruz.

Referanslar

Benzer Belgeler

ği; 1605-1667 yılları arasında Hacı Bektaş Dergah'ında postnişinlik yapan Aziz Yu- suf Çelebi oğlu Zülfikar Çelebinin defterine yazmış olduğu el yazması risale'yi

AKŞİN. Yayın yönetmeni: Sina Akşin. Çev: Orhan Koloğlu. Top- lumsal Tarih. Uludağ Üniversitesi ilçıhiyat Fakültesi Dergisi. Ulu- dağ Üniversitesi ilahiyat

2. ULUSLARARASJ TÜRK KÜLTÜR EVRENiNDE ALEViLiK ve BEKTAŞiLiK BiLGi ŞÖLENi 2007 527.. Aşık Abdulkadir Kocabey, Şabanözü-Bulgurcu köyünden Aşık.Mu­. zaffer

Üçüncüsü Orhan Gazi dönemi ( 1324- 1362) olduğuna göre, Hacı Bektaş-ı Veli'nin bu dönemde yaşadığı, Abdal Musa'nın da Bursa fet- hine katıldığı bilindiğine

[r]

Erzurum Valisi merhum Mehmet Haydar Paşanın ve mer­ hume Emine Naile Hanımefendinin kızı, Divarbakır’lı Sait Pa­ şanın gelini, merhum şair Faik Âli

kelimelerine racidir ki, her ikisi de müfret müzekkerdir. Dolayısıyla zamirler de müfret müzekker olmuştur. Üçüncü ayette ise müennes zamiri, müfret müennes olan ﺪ َی

Ancak al- Favâidu'l- Bahiyya ve Favâtu'l- Vafayât gibi bazı tabakat kitaplarında al- Mutarrizî'nin doğum tarihi H-536 olarak belirtilmektedir 18.. Kaynaklar da belirtildiğine