• Sonuç bulunamadı

Cihat Burak:bir yaşam felsefesinin panoraması

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Cihat Burak:bir yaşam felsefesinin panoraması"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

-77 feUl

C Z/zfli

Burak

Bir yaşam felsefesinin

panoraması

Kaya Özsezgin

C

ihat Burak, daha Galata- saray’daki öğrencilik yıllarında, kendisi gibi resme meraklı arkadaşlarıyla, loş bir odada, ders aralarında ve ak­ şam saatlerinde resim çalışırken, sanat denen bu illeti, herkesten başka türlü anlıyordu. Çok kimse­ nin bayıldığı ressamlara pek ya­ kınlık duymuyordu. 1970’li yıllar­ da, bana yazarak verdiği notların­ da yer alan şu söz dikkatimi çek­ mişti: “Resim, bana, ‘entelektü­ el’in dışında bir şey gibi gelir”.

Cihat Burak’ı anlatan, bundan daha doğru bir söz olamaz. Ger­ çekten de okul görmüş, boya yala­ mış, resim sanatının girdisini çık­ tısını iyi öğrenmiş, kısaca akade­ mik talimden geçmiş olanların | yaptığı işlerle yanyana

koyduğu-"DeV, 1963

muzda, Cihat Burak’ın resimlerin­ de, iyi pişmemiş ve bir ölçüde “ham” kalmış değerlerin varlığına | tanık oluruz. Zaten başka türlü ol­

saydı, bugün hepimizin Cihat Bu­ rak’ın adıyla özdeş tuttuğumuz re­ sim olmazdı. Belki Akademide re­ sim öğrenimini değil de, mimarlık öğrenimini seçmiş olmasında da, resmin, öğretilebilir ya da öğreni­ lebilir bir şey olmadığını kavra­ masının bir payı vardı. Yakından tanımış olanlar bilirler, Cihat Bu­ rak, ne kendi işleri, ne de başkala­ rının resimleri üzerine konuşurdu. Yorumda bulunmayı sevmezdi. 1- yimserliği, bir yaşam felsefesi o- larak benimsemiş göründüğü hal­ de, yaşarken tanık olduğu insanla­ ra, resimleri aracılığıyla haşin e- leştiri okları fırlatmayı, onlarla in­ ce ince alay etmeyi severdi. Res­

mindeki kaba yergicilik, bu resim için kullandığı dilin, özentiden ve bilmişlikten uzak yapısıyla uyuşu­ yorsa, bu, resim sanatında aradığı değerlerin, alışılmış ya da hep gö- rülegelmiş yöntemlerden uzak ol­ masındandır. “Güzel” resim yap­ mak gibi bir kaygı taşımadı Cihat Burak yaşamı boyunca. Bildiği ve inandığı resmi yaptı. Bilgiç gö­ rünmek gibi bir hevesi olmadı. A- sıl mesleği mimarlık olduğu hal­ de, bir mimar gibi de yaşamadı. Mimarlıktan elde ettiği gelir, ona, rahatça resim yapabilme olanağı sağlamıştır, o kadar. Bana verdiği notlarında, şöyle bir cümle de yer alıyor: “Biraz becerikli olsaydım, belki de parmakla gösterilen sos­ yete mimarlarından olurdum”.

Belki parmakla gösterilen bir mimar olmadı, hatta belki

(2)

makla gösterilen bir ressam da ol­ madı. Ama resim sanatımızın, 1960’lardan bu yana uzanan geli­ şimi içinde, Cihat Burak resmi o- larak tanımlayabileceğimiz bir re­ sim hep oldu. Bu resim, dışardan hemen hemen hiçbir etki almadı. Kendi oluşumu içinde gelişti. A- ma safyüreklik (Naif) özentisine de kapılmadı. Dışardan etki alma­ yan her resmin naif olabileceği gibi yanlış bir varsayımdan hare­

ket edenler, Cihat Burak’ı da bu kategoriye dahil etmek yanlışlığı­ nı göstermişlerdir. Cihat Burak’ta safyürek ressamlara göz kırpan yok değildir, ancak bu öğeler abartılmamak. Çünkü onun res­ minin temelinde, safyüreklerden farklı bir özellik olarak, bilgi, de­ neyim, eleştiri, mizah gibi, safyü- reklerde tanık olmadığımız değer­ ler saklıdır. Ancak Cihat Burak, “iktisap” edilmiş kazanımlar ola­ rak sunmaz bu değerleri izleyici­ ye. Aksine, alçakgönüllü bir per­ de arkasına gizler. Eleştiriyi, fazla keskin ya da net olmayan bir “hu- m our” beğenisiyle yum uşatır. Safyüreklerde bilinç süzgecinden geçmemiş, o nedenle de “acemi” bir vizyona bürünmüş olarak kar­ şımıza çıkan sevimli ve eğlenceli yaşam sahneleri, Cihat Burak’ta keskin bir zeka parıltısıyla beze- niverir. Geçmişe, bugünün pence­ resinden bakar. Geçmişteki olay­ ları, bugün yaşamakta olduğumuz olaylarla tartarak değerlendirir. Her olaya, simgesel bir ifade göz­ lüğünün arkasından bakar Geçmiş, onun resimlerinde, sanki gerçekte yaşanm am ış düşler gibidir. Bu yüzden olacak, ger­ çekle düş arasındaki sınırlar, Cihat Burak’ın resimlerinde birbi­ ri içinde erimiştir.

"Pehlivanlar", 1955

Her şey size, ressam ın fantezi dünyasından üre­ tilmiş kurgusal gö­ rüntüler gibi sunu­ lur, ama siz onla­ rın, birer gerçeklik olarak tarih çerçe­ vesi içinde yer al­ dığını bilirsiniz.

Cihat Burak, dünyadan elini ete­ ğini çekm iş bir derviş, bir evliya gibi yaşadı. Ko­ nuşmasından dav­ ranışlarına kadar, her tavrında bir er- miş edası vardı. Y aşam ında bo­ hemlere özgü yan­ lar yok değildi.

Ama gene de bildiğimiz bir bohe­ me benzemiyordu. Nesneler ve canlılar dünyası, sıradan bir bo­ hemin belki de şöyle bir değinip geçeceği boyutların çok ötesinde, onun ilgi âlâm içine girdi. Yap- macıklıktan nefret etti. Kendi algı dünyasının sınırları ona yetti. Görgüsü ve bilgisi ile yetindi. Galatasaray’da adı “ressam Ci­ hat” olarak söylenirmiş. Daha sonraki yıllarda da aynı isimle a- nıldı. Resim yapmak, ressam ol­ mak, Cihat Burak’ta, başka bir eylemde bulunmanın ve başka bir işi benimsemenin mümkün olma­ dığı bir görüntü oluşturur. Onda gözlem, salt gözlem olarak kal­ maz, onun ötesine geçer, düşün­ cenin katkısıyla ete kemiğe bürü­ nür, boyanın hamurlaşan yapısıy­ la bütünleşir.

Resim ile yaşam arasındaki ba­ ğıntıya tipik bir örnektir Cihat Burak. O nedenle, bir otoportre- dir Cihat Burak’ın resmi. Onun üzerinde, sanatçısının yaşamını izleyebilir, duygu ve düşünceleri­ nin yankısını bulabilir, bir filozo­ fun fısıltılarını işitebilirsiniz. İl­ han Berk’in deyişiyle söyleyelim; resmimizin “korkunç çocuğu”dur Cihat Burak. ■

27

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

6°) La preuve irrécusable que la domination ou l’influence hunni- que ne disparut pas complètement en Europe Centrale et Occidentale avec la mort d’Attila —

Belli uzunluktaki metinlerin makineler tarafından kolayca okunabilmesi için geliştirilen kare kod (QR Code) özellikle akıllı telefonlarla birlikte hayli yaygınlaştı..

De cette oeuvre, des centaines de poèmes sont traduits à plusieurs reprises en turc et en différentes langues orientales.. et

İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha

RIDVAN ÇONGUR: Ataç Üstüne Bir Açık

Taha

olan Android’in özellikle arayüzlerinde farklı üreticiler tarafından değişiklik yapılması üzerine 2010’da saf Android yüklü olarak gelen Google Nexus telefon