4
M illiyet
FORUM
24 TEM M U Z 1983
I
S A M Î KOHEN — Ermeni teröristlerinin Brüksel ve Paris’te giriştiği son eylemler, “ Ermeni sorunu-§1
nu” dünya aktüalitesinde ön plana itmiş bulunuyor. Günlerden beri dünya radyoları, T V ’leri, gazeteleri |p konu ile ilgili yorumlar yapıyor, iddialara, tepkilere ||j geniş yer veriyor...|p Tabiî Türkiye’de son eylemler bir kez daha büyük p l infial yaratmış bulunuyor. Devlet adamlarımız, ba- |İ sinimiz Ermeni terörizmini şiddetle lânetliyor, kını- yor. Ne var ki, sorun olaylan sadece kınamak veya
W lânetlemekle geçiştirilmeyecek kadar ciddî boyutlar
m almış bulunuyor. Artık Türk kamuoyunda da bu ko l i nuya ciddiyetle eğilmek ve gerekeni yapmak zama- p nının geldiği kanısı giderek yaygınlaşıyor.
İ
M İşte bugünkü açık oturumumuzda bu konuyu tar tışacağız...
önce son Ermeni terör eylemlerinden başlayalım. Sayın Orkunt, Ermeni tedhişçiliğindeki son tırman ıp mayı neye atfediyorsunuz? Geçen yıl Beyrut’taki o- P taylardan sonra Ermeni terör odaklarının yok ol- |p duğu veya dağıldığı izlenimi edinilmişti. Şimdi Er- p meni teröristleri gene toparlanmış görünüyorlar. Bu
m nasıl oldu? Kimlerin sayesinde mümkün oldu? |p S E Z A İ O R K U N T — 24 Nisan’da Ermeni jenosi- P tini Amerikan Kongresi’nde tel’in eden senatörler ve P milletvekilleri çıkmıştır. Bu yıl zannediyorum 50’ye p yakın senatör ve milletvekili Ermeni davasına sahip P çıkmış ve Türkiye aleyhinde görüşmüştür, ö te p yandan Fransa'da İçişleri Bakanı Gaston Defferre
p dahil, Ermeniler lehinde davaya yardım etmeye ça- p lışan unsurlar mevcuttur. Basma gelince, o da Er meni teröristleri lehine en kolay kullanabilen bir or-. tam olmaktadır. Zaten Ermeni teröristlerinin en ar zu ettiği şey de propagandadır... Ancak terör yoluy la hiçbir devletin taviz verdiği de görülmemiştir.
Ne Osmanlı İmparatorluğu döneminde bu taviz verilmiştir, ne de bugün Türkiye Cumhuriyeti bu ta vizi verecektir.
Bu nereye kadar gidebilir? Fanatizm Ermeni gençlerini kontrol ettiği sürece, bu devam edecektir. Bunun yakın bir tarihte biteceği ümidine kimse ljp- pılmamalıdır. Terör başlamıştır ve devam edecektir.
Kaldı ki, terörü destekleyen unsurlar vardır, te rörden yararlanan unsurlar vardır. Batı dünyasının yıkılmasını isteyen her güç terörden yararlanır.
Türkiye için uluslararası ve içerideki terör unsur larından bir tanesi ayrılıkçı gruplar olduğu gibi, Er- menilerdir. Ermeniler dışarıda Türkiye aleyhinde birtakım cinayetlerle bu propagandayı yürütmekte dir.
S A M İ K O H E N — Ermeni teröristlerinin giriş tikleri eylemlerinin ardında kuşkusuz belirli amaçla rı v ^ d ır. Yani bunun ortaya çıkış şekli adam öldür mek, bombalı saldırılar yapmak vs. Fakat belli ki, bu yöntemin arkasında bir amaç vardır.
Sayın Acemoğlu bu amaç tam olarak nedir?
KEVORK ACEM OĞLU:
«Ermeni milıtankırınm
toprak istem i, inandırıcı,
tarihî haklılığa
dayanm aktan uzaktır»
K E V O R K ACEM O Ğ LU — Ermeni hareketleri her devrede kendi amaçları doğrultusunda değil, bi raz da kendi arkasındaki emperyalist devletlerin a- maçları doğrultusunda gelişmiştir. Asıl sorun top rak istenmesidir. Toprak isteği ile biçimlenen hari talar bütün Ermeni militan gazetelerinde boy boy neşredilmiştir.
Bu hareket Batı kamuoyunda da tasvip edilemez biçimlere geldikten sonradır ki, kendilerim çok ma sum göstermek amacı ile tarziye versin gibi yönlere dönüşmüştür. Yoksa daha başta toprak talebiyle çıkmıştır, oysa toprak talebinin birtakım gerçekleri, tarihî haklılığı olmak gerekir. Bu tarihî haklılığın başlıca mesnedini de o istenilen topraklarda meskûn olan halkın çoğunluk teşkil etmesi gerekir. Bunun söz konusu olmaması bir yana, Türkiye Cumhuriye ti ve ondan önce Osmanlı İmparatorluğu hiçbir za man Ermenilerden iddia edilen veya istenen toprak ları almış değildir.
Osmanlı Türkleri Anadolu'ya geldiği zaman esa sen Ermenilerin bu bölgelerde hükümran olan bir devleti yoktu ve hiçbir aşamada da uzun ömürlü ve geniş kapsamlı bir Ermeni devleti Anadolu toprak ları üzerinde kurulamamıştır. Dolayısıyla toprak is teminin inandırıcı tarihî haklılığa dayanmadığı ke sindir.
S A M I K O H E N — Sayın Gürün, A S A L A gibi terörist örgütlerin sadece yöntemlerini değil, iddia ve görüşlerini paylaşmayan Ermeni topluluk ve
ku-S oldan sağa: ku-Se zai. Orkunt, Sa m i Kohen, B ilâl Şim şir, Kevork A cem oğlu.
ERMENİ TERÖRİZMİNİN TIRMANIŞI
KARSISINDA TÜRKİYE...
K A T IL A N L A
SEZAİ ORKUNT:
Em ekli am iral.
KÂMURAN GÜRÜN:
Dışişleri Bakanlığı
eski genel sekreteri
★ BİLÂL ŞİMŞİR
Elçi; Türk Tarih
Kurumu üyesi
DR. KEVORK ACEMOĞLU
Hukukçu
Yöneten:
SAMİ KOHEN
Yayına hazırlayan
TANER ÖZCAN
ruluşlann düşüncesi nedir? Sizce bunlarla bir diya log kurulması mümkün ve yararlı olur mu?
K A M U R A N G ÜRÜN — Ermeni toplumlannın çok büyük bir çoğunluğunun terör olaylarına karşı olduğu görüşünü paylaşırım. Bunlarla bir diyalog kurmak muhakkak ki, faydalıdır, özellikle bunlara olayların hakikî yüzünü anlatmaya çalışmak mutla ka çok isabetli olur.
Ancak burada bir güçlük vardır: Bu da diyalogun nasıl kurulacağıdır. Devletler arasında diyalog res mî makamlar kanalıyla olur, bugün dünyada Erme ni devleti olarak sadece Ermenistan Sosyalist Cum huriyeti mevcuttur. Kaldı ki, bunun da dış ilişkilere girişmek selâhiyeti yoktur.
Dolayısıyla diyalog yürütecek bir Ermeni devleti mevcut bulunmadığı için bunu ancak şahıstan şahı sa veya cemiyetten cemiyete olarak görmek müm kündür. Bunu gerçekleştirmenin de bazı yolları bu lunabilir.
S A M İ K O H E N — Sayın Şimşir, bu alanda iç ve dış arşivleri çok iyi inceleyen, önemli belgeleri topla yıp kitap şeklinde yayınlayan bir uzman olarak, siz tarihî gerçeklerin ortaya çıkması için bazı ortak ça lışmaların yapılmasını ve böyle bir öneride bulunan Ermeni kuruluşları ile bir diyalog kurulmasından yana mısınız?
BİLAL ŞİM ŞİR:
«Şimdiye kadar onlar
söyleyeceklerini
söylediler... Biz
konuşm adık... Şimdi
bizim söyleyeceklerim iz
var...»
B İL A L Ş İM Ş İR — Ben şahsen böyle bir diyalog da yarar görmüyorum. Ben araştırmacıyım ve kitap yazıyorum, bir Ermeni olsun, bir Türk olsun, “ Gel şunu beraber yazalım” dese ben, "Teşekkür ederim, ben müstakil olmak istiyorum” demeyi tercih ede
rim. Şimdiye kadar Ermenilerle ilgili kitaplar yazı lırken, ortaklaşa mı yazıldı? Yani onlar bütün söy leyeceklerini söylediler, Türkleri batırdılar. O zaman hiç “ Objektif olalım, tarafsız olalım” diyen çıkmadı. Ermeniler baktılar ki, bizde tek tük konuşmaya baş ladık, biz de yazmaya başladık, şimdi, “ Gelin bera ber yapalım” demeye başladılar.
Ermeniler ve bu militanlan besleyen kalemşörler söyleyeceklerini söylemişlerdir. Bundan sonra söy leyebilecekleri şeyler tekrardan ibarettir. Bizim ise daha çok söyleyeceklerimiz vardır.
Ancak bütün ülkelerin arşivleri ciddî araştırma yapmak isteyenlere açıktır. Bizim arşivler de ya bancılara açıktır. Gelsinler, çalışsınlar, araştırsın lar. Biz daima onlara yardımcı olmaya hazmz. Ger çekleri bulmak isteyenlere kapılarımız açıktır.
S A M Î KO H EN — Sayın Orkunt, az önce bu mü cadelenin devam edeceğini söylediniz. Bunun bir yö nü terörizmdir. Diğer yönü ise yeni bir milliyetçilik akımı olarak görünüyor. Lozan’daki Ermeni Kong- resi’ ni, siyasî platforma çıkış olarak görmek müm kün. O halde Türkiye gerek terör, gerekse siyasal ve psikolojik alanlarda, uluslararası alanda ne yapabi lir, ne yapmalıdır sizce?
S E ZA İ O R K U N T — Evet, bu mücadele devam e- decek kökeni itibarı ile milliyetçilik hareketi olan te rörün ideolojisini teşkil edecektir. Dünyada hiçbir hareket eğer bir milliyetçilik veya diğer bir tatmin e- dici unsurla birleştirilmezse, bir fanatizm yaratıla mazsa inandırıcı olamaz. Bütün dünyada Ermeni te rörü ile birlikte diğer hareketlerin daimabirmilliyetçi hareketi ile beraber peşinden sürüklediğini görürüz. Türkiye ne yapacaktır? Türkiye’nin yapması gere ken şey, tarih boyunca aleyhine işlemiş olan ve bir i- fadeye göre 40 bine yaklaşan kitabın Batı ülkelerin de yapmış olduğu etkiyi ısrarlı bir şekilde ortadan kaldırmanın mücadelesini vermektir.
Maalesef Hıristiyan dünyasıyla Müslümanlık dünyası arasındaki uçurum bugün dahi mevcuttur. Bugün dahi Türkler kendilerini Batı dünyasında yeteri kadar tanıtamamıştır, lobileri yoktur. Yeni yeni, Amerika’da bir Türk lobisi oluşmaktadır ve bu Türk lobisi belki Önümüzdeki on yıl içinde bugün künden daha fazla güçlenecektir...
Maalesef bugüne kadar gereken propagandayı yapmadık. Bu, Türk basınının yapacağı propagan dadır. Bu propaganda, Türk üniversitelerinin dün yaya açılarak yapacağı çalışmalardır. Bu, hiçbir za man Türk devletini dışarıda temsil eden
büyükelçi-Peki aynı polisiye tedbirlerini alsak bugün Kıbrıs’m güneyinde, gazetelerimizde görüldüğü gibi, birta kım yerler gösteriliyor.
Bombalasak, timler göndersek, imha etsek, veya hut Fransa'da veya Atina’da filan sokakta bulun duğu tespit edilen A S A L A merkezini gidip bomba lasak, önüne geçer miyiz? Bunun önüne geçemezsi niz. Çünkü terörizm öyle bir olgudur ki, küçücük bir hücrenin içinde kümelenmiş birtakım fanatik insan ların yaptığı eylemlerdir, istedikleri yeri istedikleri anda istediklerini imha edebilecek imkâna sahiptir ler. Devletlerin elinde bu imkân yoktur, devleti bu noktaya getirip birtakım halktan gelen baskılarla devlet terörizmini dışarıda yaymaya yönelen bir devlet haline getirmek, bilmiyorum, hakkımız mı dır, değil midir?
S A M I KO H EN — Sayın Gürün, sizce bu teröriz mi önlemenin yolları nedir?
KAM URAN GÜRÜN:
«Ermenilerle diyalog
ancak kişiler
arasında kurulabilir»
likler vasıtasıyla yapılacak bir iş değildir. Bu, Tür kiye’de mevcut birtakım müesseselerle yapılacak iş lerdir. Bu, Türkiye’nin sesini dışarıya duyuracak ye Türk kamuoyunu da oluşturacak radyo ve televiz yonun ana görevlerinden bir tanesidir.
Eğer burada gereken görevi, gereken anlayışı ge rek basın, gerek yayın organlarını yönetenler göste remeyecek olurlarsa, dışarıdaki basının bizi anlama sını istemek zannediyorum bencillik, hayalperestlik
olur _____________________
SEZAİ ORKUNT
«Teröre terör ile
mukabele etmek
aşiret olm ayan,
ciddî bir devletin
kârı değildir»
S A M I KOHEN — Bunun dışında uluslararası i- lişkiler alanında neler yapılabilir? örneğin terör ey lemlerine sahne olan ülkelere nasıl baskı yapılabilir? Bazı ülkelerde hoşgörü ile karşılanan tedhişçilere karşı, caydırıcı ne gibi hareketlere girilebilir?
S E ZA İ O R K U N T — Bu meseleyi biraz daha açık konuşalım. Türk hükümeti mensup olduğu Avrupa camiası içinde diplomatik kanallardan yapması lâ zım gelen bütün girişimleri yapıyor, söylemesi gere ken dozun da ötesinde birtakım beyanatta bulunu yor.
Diğer bir yön kalıyor: Bu yön halkın isteğinden gelen, artık “ Yeter, buna mutlaka devlet bir çare bulmalıdır” konusudur. Bu teröre, terörle mukabele etmek meselesidir. Bunu hiç tartışmayalım mı? Ha yır, bunu da tartışmakta yarar olduğu kanaatinde yim.
Teröre'terörle mukabele etmek, ciddî birdevletin, aşiret olmayan bir devletin kârı değildir. Eğer bir devletsek, karşımızdaki devletlere bunu anlatmak mecburiyetindeyiz. Bunu anlatmanın yollarını bul malıyız.
Istıraplı olmuyor mu? Evet ıstıraplı oluyor, bu ıstırap daha fazla çekilmeyecek mi? Evet çekilecek.
I
K A M U R A N G ÜRÜN — Bu sualinizin cevabı iki yönlü olmak zorunluluğundadır. Birinci yön, olayla rı hakiki görünüşü ile başta Ermeni toplundan ol mak üzere, dünya kamuoyuna açıklamaktır. Bunun imkânsız ve zor olduğunu söyleyenler vardır. Ben bu fikirde değilim, insanlar ancak zelzele, su baskım gibi tabiî âfetler karşısında çaresiz kalabilirler. Di ğer bütün konulara çare aranırsa bulunur. Bu so runla ilgili olarak dünyayı aydınlatmak çabasında olmak, yardımlarından istifade edebilecek başka top
luluklarla işbirliği yapmak dışında özellikle İlmî a- raştırma yapan kurumlarla birlikte yapılacak çalış malar üzerinde de durulabilir. Bu birinci sorun hal ledilebilirse, Ermeni teröristlerin başarılı göründük leri zemin ayaklarının altından çekilmiş olur. Ama zemin çekilmesi, iddialarının tutarsızlığının anlaşıl- ması, terör hareketlerini durdurur da denemez. Bu nun da yolu başkadır.
Türkiye’deki anarşik olaylar belirli tedbirlerin a- lınması ile son üç yıl zarfında hemen hemen tama men durmuştur. Yurt dışındaki olayların önlenebil mesi ise bu olayların cereyan ettiği ülkeler yönetici lerinin tutumuna bağlıdır. Eğer onlar kendi ülkele rinde bu gibi vahşet olaylarına göz yumacak olurlar sa, bir ölçüde teröristlerle işbirliği yapmış duruma düşeceklerdir.
Bugün bazı ülkelerde bu saldırılar sözle takbih e- dilirken, “ Ermenilerin de bir bakıma hakları var” düşüncesi ileriye sürülebilmektedir.
Eğer biz konunun birinci yönünü halledebilirsek, bu düşünceyi ileri sürebilmeleri de artık imkânsız hölc gelecektir.
S A M I KO H EN — Saym Acemoğlu, dünyadaki Ermeni topluluklarının bir yandan A S A L A gibi ör gütlerin eylemleri, öte yandan örgütlenmek üzere harekete geçen kuruluşların faaliyeti ve yeni milli yetçilik hareketi karşısında nasıl bir tavır alıyorlar? Daha doğrusu bu akımlar, bu hareketler Ermenileri ne yönde etkiliyor?
K E V O R K ACEM O Ğ LU - Aslında Türkiye dı şındaki Ermeni toplumunu üçe ayırabiliriz: Birincisi genel olarak ilgisiz sayılabilecek çoğunluktur, ikinci kesim teröre karşıdır, terörü asla kabul etmemekte dir. Ama eski birtakım anılara bağlıdır. Bu kesim 1915 olayını kabul eden ve bunu hatırlayan, bu ko nuda toplantılar düzenleyen, ama Türk düşmanlığı nı 24 Nisan günü başlatıp bitiren bir gruptur, üçün cü olarak bir de aktif olarak Türk düşmanlığını yü rüten bir grup vardır. Bu grup kendi içinde ikiye ay rılır: A k tif olarak Türk düşmanlığını yürüten grup- lararası komiteler vardır. Meşhur Taşnak-Sütyun ve Hınçakyan komiteleri gibi. Taşnak-Sütyun ve Hın- çakyan komiteleri bugün için direk olarak terörle il gili değillermiş gibi görünüyorlar, ama teröristlerin hedeflerine bakıldığı zaman bunların özellikle Taş- nak-Sütyun’un gayrimeşru çocukları olduğu (hiç de ğilse ideal açısından) kolaylıkla kabul edilebilir.
Taşnak-Sütyun bugün Amerikan toprakları üze rindedir. Amerikan devletinin himayesi altındadır, öbür bölüm ise tamamıyla cinayet şebekelerinden i- barettir. Bunlarla diğer komiteler arasında ne ölçü de, ama özellikle amaç açısından büyük bir benzerlik vardır, ortak amaç Sovyet Ermenistanı’nın dışında yeni bir Ermenistan devletinin kurulmasıdır. Ancak yurdumuz dışındaki Ermeni toplumunun bütün bö lümlerinin içinde, her iki aktif kanadın da çok küçük bir azınlık olduğu kanaatindeyim.
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi