• Sonuç bulunamadı

Dinî Kaynakların Dile Bakışları (Mustafa Altun)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Dinî Kaynakların Dile Bakışları (Mustafa Altun)"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

1.5. Dille İlgili Dinî Kaynaklardaki Görüşler

Tevrat’ta yer alan ve Bâbil kıssası olarak bilinen anlatıda dillerin nasıl farklılaştıklarına dair bilgiler vardır:

“Ve bütün dünyanın dili bir ve sözü birdi. Ve vaki oldu ki, şarkta göçtükleri zaman Şinar diyarında bir ova buldular ve orada oturdular. Ve birbirlerine dediler: Gelin kerpiç yapalım ve onları iyice pişirelim. Onların taş yerine kerpiçleri ve harç yerine ziftleri vardı. Ve dediler: Bütün yeryüzü üzerine dağılmayalım, diye gelin kendimize bir nam yapalım. Ve âdem oğullarının yapmakta oldukları şehri ve kuleyi görmek için Rab indi, ve Rab dedi: İşte bir kavimdirler, ve onların hepsinin bir dili var; ve yapmağa başladıkları şey budur, ve şimdi yapmağa niyet ettiklerinden hiçbir şey onlara men edilmeyecektir. Gelin, inelim ve birbirinin dilini anlamasınlar diye, onların dilini orada karıştıralım. Ve Rab onları bütün yeryüzü üzerine dağıttı; ve şehri bina etmeği bıraktılar. Bundan dolayı bunun adına Bâbil denildi; çünkü Rab bütün dünyanın dilini orada karıştırdı; ve Rab onları bütün yeryüzü üzerine oradan dağıttı.”1

Yine Tevrat’ta canlılara ad verme görevini Tanrı’nın Hz. Âdem’e verdiği ve her canlının bir adı olduğu dile getirilmektedir:

“Ve Rab Allah dedi: Âdem’in yalnız olması iyi değildir; kendisine uygun bir yardımcı yapacağım. Ve Rab Allah her kır hayvanını, ve göklerin her kuşunu topraktan yaptı; ve onlara ne ad koyacağını görmek için Âdem’e getirdi; ve Âdem her birinin adını ne koydu ise, canlı mahlûkun adı o oldu. Ve Âdem bütün sığırlara ve göklerin kuşlarına ve her kır hayvanına ad koydu; fakat Âdem için kendisine uygun yardımcı bulunamadı. Ve Rab Allah Âdem’in üzerine derin uyku getirdi ve uyudu. Ve onun kaburga kemiklerinden birini aldı ve yerini etle kapladı. Ve Rab Allah Âdem’den aldığı kaburga kemiğinden bir kadın yaptı ve onu Âdem’e getirdi. Ve Âdem dedi: Şimdi bu benim kemiklerimden kemik, etimden ettir; buna ‘nisa’ denilecek, çünkü o insandan alındı.”2

“Ve Âdem karısının adını Havvâ koydu, çünkü bütün yaşayanların anası oldu.”3

İncil’de “Kelâm başlangıçta var idi ve kelâm Allah nezdinde idi ve kelâm Allah idi.4 denilerek sözün önemi dile getirilmektedir.

Kur’an’da Hz. Âdem’e beyanın verilmesi ve isimlerin öğretilmesi şu şekilde ifade edilmektedir:

30. Ve düşün ki (hatırla ki) Rabbin meleklere “Ben yerde muhakkak bir halife yapacağım (kılacağım).” dediği zaman “Â!.. Orada fesat edecek ve kanlar dökecek bir mahlûk mu (kimseyi mi) yaratacaksın?” Biz hamdinle tesbih ve seni takdis edip dururken.” dediler. “Her halde (şüphe yok ki) ben sizin bilemeyeceğiniz şeyler bilirim.” buyurdu.

31. Ve Âdem’e bütün isimleri (bütün eşyanın isimlerini) ta’lim eyledi (bildirdi), sonra o âlemîni (eşyayı) meleklere gösterip “Haydin davanızda sadıksanız (eğer siz doğru söylüyorsanız) bana şunları isimleriyle haber verin” buyurdu.

1 Eski Ahit (Tevrat), Tekvin, Bap, 11/1-9. 2 Eski Ahit, Tekvin, Bap 2/18-23. 3 Eski Ahit, Tekvin Bap 3/20-21. 4 İncil, Yuhanna’ya göre, Bap 1/1-2

(2)

32. Subhansın Yarab! Bizim için senin bize bildirdiğinden başka ilim ne mümkün (başka bilgimiz yoktur), o alîm, hakîm sen, şüphesiz sensin.” dediler. (Şüphe yok ki âlîm, hakîm olan sensin)

33. Ey Âdem bunlara onları isimleriyle haber ver buyurdu. Bu emir üzerine Âdem onlara isimleriyle onları haber verince de buyurdu ki demedim mi size Ben her halde Semavüt-ü Arz’ın gaybini bilirim (Size dememiş miydim ki, ben şühpesiz göklerin de, yerin de gizliliklerini bilirim), ve biliyorum ne izhar ediyorsunuz da ne ketmeyliyordunuz (Ve sizlerin açıkça yaptığınız ve gizlediğiniz şeyleri de bilirim).5

Rahmân suresinde ise “Belletti ona o güzel beyanı (Ona beyanı –maksadını anlatmayı– öğretti).6

5 Kur’an, Bakara/30-33 (Meal, Elmalılı Hamdi Yazır ve parantez içindekiler Ömer Nasuhi Bilmen’e aittir.) 6 Kur’an, Rahmân/4

Referanslar

Benzer Belgeler

40 Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Hak dini Kur’an dili : yeni mealli Türkçe tefsir.. neticede kardeşini öldürür. Böylece günah eylemi cinayet boyutlarına varan

Delalet çeşitleri arasında da lafzî vaz‘î delaletler kültürler tarafından ortak olarak, objektif bir şekilde paylaşıldığı için farklı yorumlara çekmek biraz

Ayvazoğlu; Asaf Hâlet Çelebi’nin adıyla ilk defa nerede, ne zaman karşılaş- tığını hatırlayamıyor. Ama ben övünmek için söylemiyorum, hatırlıyorum. Ben

Konuşmacılar: Feyza Karagöz, Cem Yılmaz, Vehbi Gülmen Akut – Ağrılı Lomber Disk Hernisi (Kuvvet Kaybı Yok) Moderatörler: Sait Naderi, Murat Müslüman. Konuşmacılar:

"Süsle, beze, lokum gibi ko karşımıza-Esmeri de, beyazı de, pem ­ besi de-Baştan çıkar, yerlere ser bizi, öld ü rS on ra çevir d ö rt ya­ nımızı b ir

Âdem gibi toplum içinde olmasına rağmen güneş göremeyen Havva’yı bir hayli açık teni ile betimleyen minyatür sanatçılarının, İbn -i Sina gibi birçok

Ayrıca gen amplifikasyonu olduğu hâlde immün- histokimyasal boyamada inkomplet, bazolateral/U şeklinde boyanmanın gözlendiği mikropapiller karsi- nom benzeri bazı ender

Proposed System: In the prediction process, machine learning plays a key role, and paper research and the classific ations of models used in thyroid disease are based on