Sayfa 12 YEDİGÜN No. 61
m»«
p M İDUNYA
KOfUCULAM
Vücudile iftihar ettiğimiz koşucularımızdan Mehmet Ali bey
M
AKALEMİN mevzuu oldukça ge niş.. Koşuları tetkik et tiğimiz zaman Amerikalılarla Avrupalıların Türk koşucularına galip olduk larını görürüz. Acaba dün nasıldı? Bugün için yine böyle midir?...
Bu öyle bir mesele ki: Yukarıya yazdığım üç buçuk satırlık yazımın istifhamlar taşıyan işa retlerine bakanlar benim çıldırdığıma, belki de i- deoloji yaptığıma hük medecekler...
Ben, ideoloji yapmak istemiyorum. Gözümle gördüğüm hakikatleri ilim donelerile birleştirerek Türk koşucul u ğ u n u n dünya koşuculuğuna faik olduğunu yazmak istiyo rum.
Bir kere koşudan mak sadın ne olduğunu bil memiz lâzımdır.
Meselâ: Eğer yüz met re koşu insanın yüz met reyi kaç saniyede koşa bileceğini tayin ise buna diyecek yoktur. Yok eğer fantezi birşey ise o va kit söz soylemiye hak kımız vardır.
Sporda koşu; gençleri Mehmet Ali bey koşmağa hazırlanırken (Foto - t. Kaya)
(Foto İzzet Kaya) Yazan: M. SAMİ
herhangi bir maksat güderek hazırlamak için bir terbiye vasıtası ise, koşunun realitelerle alâ kası ve bunlarla bağdaş ması şarttır. Meselâ as kerlerin sırtlarında çan taları, ellerinde tüfek leri, arkalarında elbise leri olduğu halde koş maları gibi... Askerle rin bu koşusu şeniyetin ve terbiyenin tam ken
disidir-Olimpiyatların çizdiği yüz metre koşu, realite nin malı olmadığı cihetle terbiyenin de kendisi değildir. Üste de, İnsanî bünyenin yüz metreyi ne derecede koşabileceğinin mikyası ve mihengi de değildir.
Bir kere yüz metreyi koşanlar, koşuya çıkma dan evvel çıkacakları yerleri kazarak rayak çukuru yapmaktalar ve bu suretle çıkarken hız ları için birer istinat almaktadırlar...
Sorarım; bu koşu İn sanî bünyenin yüz met reyi nekadarda koş tuğunun tayinine vasıta olabilir mi? Hayır. Çün kü: İstinadıdır.. Düpe düz bir koşu değildir.