• Sonuç bulunamadı

Sosyal sorumluluk alanında yapılmış görsellerde foto manipülasyon tekniğinin mesaj iletmede etkisi: WWF ve Haytap örneği

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sosyal sorumluluk alanında yapılmış görsellerde foto manipülasyon tekniğinin mesaj iletmede etkisi: WWF ve Haytap örneği"

Copied!
122
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ

SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

GRAFİK ANA SANAT DALI

GRAFİK SANAT DALI

“SOSYAL SORUMLULUK ALANINDA YAPILMIŞ

GÖRSELLERDE FOTO MANİPÜLASYON

TEKNİĞİNİN MESAJ İLETMEDE ETKİSİ: WWF ve

HAYTAP ÖRNEĞİ”

Dilara Derya BİÇER

YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman

Doç. Dr. Uğur ATAN

(2)
(3)
(4)

ÖNSÖZ

Tez çalışmamın başlangıcından sonuna kadar desteğini hiçbir zaman esirgemeyen, engin bilgi ve hoşgörüsüyle yol gösteren ve akademik hayatımda her zaman örnek alacağım Sayın Hocam; Doç. Dr. Uğur ATAN’a sonsuz teşekkür ederim.

Ayrıca tez çalışmamla ilgili olarak uzman görüşlerini benimle paylaşan Sayın Dr. Öğr. Üyesi Serkan VURAL’a ve Sayın Dr. Öğr. Üyesi Mehmet ÖZGÜDEN’e destekleri için teşekkür ederim.

Hayatımın her evresinde bana destek olan ve inanan sevgili annem Zehra BİÇER, babam Ersoy BİÇER, ablam Deniz KAHRİMAN, eniştem Erdi KAHRİMAN ve ilham kaynağım biricik yeğenim Tunay KAHRİMAN’a sevgi ve şükranlarımı sunarım.

(5)

ÖZET

“SOSYAL SORUMLULUK ALANINDA YAPILMIŞ GÖRSELLERDE FOTO MANİPÜLASYON TEKNİĞİNİN MESAJ İLETMEDE ETKİSİ:

WWF ve HAYTAP ÖRNEĞİ”

Sosyal sorumluluk insanların, içinde yaşadığı topluma ve çevreye karşı duyarlılığı olarak açıklanabilir. Çeşitli kurum ve kuruluşların farklı alanlarda sosyal sorumluluk projelerini gerçekleştirmeleri buna örnek olarak gösterilebilir.

Bu kurum ve kuruluşlardan Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) ve Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP), hedef kitleyi bilinçlendirmek, doğanın bozulmaması için farkındalık oluşturmak amacıyla yaptığı çalışmalar önemli kabul edilmektedir. Dolayısı ile foto manipülasyon tekniği ile hedef kitleyi bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye ve farkındalık oluşturmaya yönelik tasarlanan afişlerin etkisinin olup olmadığının incelenmesi bu araştırmanın problemi olmuştur.

Bu araştırma, sosyal sorumluluk bilinci oluşturmayı kendisine görev edinen Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) ve Hayvan Hakları Federasyonu’nun (HAYTAP) foto manipülasyon tekniği ile yapılan afişlerinin hedef kitle üzerindeki etkisini ortaya koymayı amaçlamıştır.

Araştırmanın evrenini, güzel sanatlar alanında eğitim veren akademisyen, öğretmen ve eğitim alan öğrenciler; örneklemini ise bu gruplar arasından belirlenen 143 kişi oluşturmuştur. Araştırmada nitel veri toplama yöntemlerinden yararlanılarak, veriler görüşme formu ile elde edilmiştir.

Araştırma sonucunda, WWF ve HAYTAP’ın sosyal sorumluluk alanında foto manipülasyon tekniğiyle yaptırdığı afişlerin gerçeküstü imajlar ortaya çıkararak hedef kitleyi bilgilendirdiği, bilinçlendirdiği ve farkındalık oluşturduğu anlaşılmıştır. Afişlerde foto manipülasyon tekniği uygulanırken grafik tasarım ilke ve elemanlarına bağlı kalındığı görülmüştür.

Anahtar Kelimeler: Foto Manipülasyon Tekniği, Afiş, Sosyal Sorumluluk,

(6)

SUMMARY

“THE EFFECT OF PHOTO MANIPULATION TECHNIQUE ON MESSAGE TRANSMISSION IN THE VISUAL AREAS OF SOCIAL RESPONSIBILITY:

WWF and HAYTAP EXAMPLE”

Social responsibility can be explained as people’s sensitivity to the society and environment in which they live. Realizing of social responsibility projects of various institutions and organizations in different areas can be shown as an example.

The works of the World Nature Protection Foundation and the Animal Rights Federation, which are one of such institutions and organizations, are considered as important to raise target group awareness and to create target group awareness of not spoiling nature. Therefore, it is the problem of this study to examine if the posters designed to inform the target group and create awareness by the photo manipulation method has an effect.

The aim of this research is to reveal the impact of the posters of the World Nature Protection Foundation and the Animal Rights Federation, the aim of this study was to determine the effects of posters made with photo manipulation technique on the target audience.

The population of the research includes fine arts academicians, teachers and students; the sample consists of 143 individuals which are in these groups. The data were obtained by using qualitative data collection methods.

As a result of the research, it is understood that the posters which WWF and HAYTAP made with photo manipulation technique in the field of social responsibility revealed the surreal images, informed the target group and created awareness. It is observed that the graphics design principles and elements are keeped to the posters while the photo manipulation technique is practising.

Keywords: Photo Manipulation Technique, Posters, Social Responsibility,

(7)

İÇİNDEKİLER

Bilimsel Etik Sayfası ... i

Yüksek Lisans Tezi Kabul Formu ... ii

ÖNSÖZ ... iii

ÖZET ... iv

SUMMARY ...v

İÇİNDEKİLER ... vi

TABLOLAR LİSTESİ ... viii

GÖRSELLER LİSTESİ ... ix KISALTMALAR ...x I. BÖLÜM / GİRİŞ 1.1. Problem Durumu ...1 1.2. Problem Cümlesi ...1 1.3. Alt Problemler ...1 1.4. Araştırmanın Amacı ...2 1.5. Araştırmanın Önemi ...2 1.6. Varsayımlar ...2 1.7. Sınırlılıklar ...2

II. BÖLÜM / KAVRAMSAL ÇERÇEVE 2.1. Grafik Tasarım Elemanları ... 3

2.1.1. Çizgi ... 3 2.1.2. Ton ... 4 2.1.3. Renk ... 5 2.1.4. Doku ... 6 2.1.5. Biçim / Form ... 7 2.1.6. Ölçü ... 7 2.1.7. Yön ... 8

2.2. Grafik Tasarımın Genel İlkeleri ... 8

2.2.1. Denge ... 9

2.2.2. Orantı / Görsel Hiyerarşi ... 11

2.2.3. Ritim / Görsel Devamlılık ... 12

2.2.4. Bütünlük ... 13

2.2.5. Vurgu ... 14

2.3. Afiş ... 15

2.3.1. Afiş Türleri ... 16

2.3.1.1. Ticari / Reklam Afişleri ... 17

2.3.1.2. Kültürel Afişler ... 18

(8)

2.4. Foto Manipülasyon ... 20

2.5. Foto Manipülasyon Teknikleri ... 21

2.5.1. Foto Manipülasyon Tekniğinde Dekupe ... 22

2.5.2. Foto Manipülasyon Tekniğinde Işık / Gölge ... 23

2.5.3. Foto Manipülasyon Tekniğinde Oran ... 23

2.5.4. Foto Manipülasyon Tekniğinde Doku ... 24

2.5.5. Foto Manipülasyon Tekniğinde Renk Uyumu ... 26

2.5.6. Foto Manipülasyon Tekniğinde Vurgu ... 26

2.5.7. Foto Manipülasyon Tekniğinde Kurgu ... 27

2.5.8. Foto Manipülasyon Tekniğinde Boyut Kullanımı ... 29

2.6. Sosyal Sorumluluk ... 30

2.7. Sosyal Sorumluluk Kampanya Örnekleri... 30

2.7.1. Dünya Doğayı Koruma Vakfı ( WWF ) ... 31

2.7.2. Hayvan Hakları Federasyonu ( HAYTAP ) ... 32

III. BÖLÜM / YÖNTEM 3.1. Araştırmanın Modeli ... 33

3.2. Evren ve Örneklem ... 34

3.3. Nitel Veri Toplama Araçları ve Verilerin Analizi ... 34

3.4. Veri Toplama Araçları ... 35

3.4.1. Foto Manipülasyon Tekniği Uygulanmış Görseller Kataloğunun Oluşturulması ... 35

3.4.2. Görüşme Formu ... 36

3.5. Verilerin Toplanması ... 37

3.6. Katılımcıların Genel Özellikleri ... 37

IV. BÖLÜM / BULGULAR VE YORUM 4.1. Birinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum ... 43

4.2. İkinci Alt Probleme İlişkin Bulgular ve Yorum ... 54

V. BÖLÜM / SONUÇ VE ÖNERİLER 5.1. Sonuçlar ...88 5.2. Öneriler ... 90 KAYNAKÇA ...92 EKLER ...101 ÖZGEÇMİŞ ...111

(9)

TABLOLAR LİSTESİ

Tablo-1: Katılımcıların Cinsiyet Durumu 37

Tablo-2: Katılımcıların Yaş Durumu 38

Tablo-3: Katılımcıların Üniversitelere Göre Dağılımı 38 Tablo-4: Katılımcıların Mezun Olunan Fakülteye Göre Dağılımı 39

Tablo-5: Katılımcıların Branşa Göre Dağılımı 39

Tablo-6: Katılımcıların Alan Bilgisi / Eğitim Durumuna Göre Dağılımı 40 Tablo-7: Katılımcıların Unvanlarına Göre Dağılımı 40 Tablo-8: Katılımcıların Eğitim Durumlarına Göre Dağılımı 41 Tablo-9: Bugüne kadar fotoğraflar üzerinde foto manipülasyon tekniği uygulaması

yaptınız mı?

41

Tablo-10: Daha önce foto manipülasyon tekniği üzerine herhangi bir eğitim aldınız mı?

42

Tablo-11: Çevrenizde uygulanan sosyal sorumluluk projelerini takip eder misiniz? 42

(10)

GÖRSELLER LİSTESİ

Görsel-1 : Pablo Picasso, “Vollard Süiti, No:1”, 1930 4

Görsel-2 : Tonlama, Karakalem 5

Görsel-3 : Fred Woodward, Sayfa Tasarımı 8

Görsel-4 : Kur’an-ı Kerim El Yazması, Simetrik Sayfa Düzeni 10 Görsel-5 : Alexander Rodenchenko, 1924, Devlet Yayınevi İlanı 10

Görsel-6 : Altın Oran Örneği 11

Görsel-7 : Victor Vasarely, Vega 2000, 1968 12

Görsel-8 : Paul Rand,1946, Benzedrine Reklam Tasarımı 14

Görsel-9 : Stephen Chbosky, Film Afişi 15

Görsel-10: Colgate, Diş İpi Reklam Afişi 17

Görsel-11: Mengü Ertel, Jan Dark’ın Çilesi, 1976, Tiyatro Afişi 18

Görsel-12: HAYTAP, Afiş Tasarımı 20

Görsel-13: HAYTAP, Afiş Tasarımı 22

Görsel-14: WWF “Like”, TBWA Reklam Ajansı, Danimarka, Ocak 2015 23 Görsel-15: WWF “Panda”, Ogilvy Reklam Ajansı, Fransa, Mart 2011 24 Görsel-16: WWF “Fil”, Afiş Tasarım Deepak Malhotra, Hindistan, Ekim 2013 25 Görsel-17: WWF “Mavi”,Lapizdebits Reklam Ajansı, Afiş Tasarımı, Kolombiya,

Mayıs 2016

26

Görsel-18: WWF “Üzüm”, ABK Reklam Ajansı, Gürcistan, Haziran 2017 27 Görsel-19: WWF, Melissa Garlington, Biyoçeşitlilik, 2012 28 Görsel-20: WWF “Tek Atış”, DDB Reklam Ajansı, Gürcistan, Mart 2018 30

Görsel-21: WWF 43 Görsel-22: WWF 44 Görsel-23: WWF 45 Görsel-24: WWF 46 Görsel-25: WWF 47 Görsel-26: WWF 48 Görsel-27: HAYTAP 49 Görsel-28: HAYTAP 50 Görsel-29: HAYTAP 51 Görsel-30: HAYTAP 52 Görsel-31: HAYTAP 53 Görsel-32: HAYTAP 54

(11)

KISALTMALAR

WWF : Dünya Doğayı Koruma Vakfı HAYTAP : Hayvan Hakları Federasyonu

(12)

I. BÖLÜM / GİRİŞ

Bu bölümde problem durumu, problem cümlesi, alt problemler, araştırmanın amacı, araştırmanın önemi, varsayımlar ve sınırlılıklar yer almaktadır.

1.1. Problem Durumu

Sosyal sorumluluk, bireylerin, kurum ve kuruluşların, insanların içinde yaşadığı toplum ve çevreye karşı duyarlılığı olarak tanımlanmaktadır. Sosyal sorumluluk projelerine günümüzde farklı alanlarda sıkça rastlanılmakta ve etkisini arttırarak devam etmektedir. Bazı durumlarda nesli tükenen hayvanların projelerinde, bazı durumlarda ise emniyet kemeri kullanımının teşvik edilmesi gibi farklı alanlarda karşımıza çıkmaktadır (Karahan, 2006: 1).

Bu bağlamda sosyal sorumluluk projeleri kapsamında görev üstlenen Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) ve Hayvan Hakları Federasyonu’nun (HAYTAP) hedef kitleyi bilinçlendirmek, doğanın bozulmaması için farkındalık oluşturmak amacıyla yaptığı çalışmalar önemli kabul edilmektedir. Dolayısı ile foto manipülasyon tekniği ile hedef kitleyi bilgilendirmeye, bilinçlendirmeye ve farkındalık oluşturmaya yönelik tasarlanan afişlerin etkisinin olup olmadığının incelenmesi bu araştırmanın problemi olmuştur.

1.2. Problem Cümlesi

WWF ve HAYTAP’ın sosyal sorumluluk projeleri kapsamında kullandığı ve foto manipülasyon tekniği ile yapılmış afişlerin hedef kitleyi bilgilendirme, bilinçlendirme ve farkındalık oluşturmada etkisi var mıdır?

1.3. Alt Problemler

1. WWF ve HAYTAP’ın sosyal sorumluluk projeleri kapsamında kullanılan

foto manipülasyon tekniklerinin özellikleri nelerdir?

2. WWF ve HAYTAP’ın foto manipülasyon tekniği uygulanmış afişlerinin

(13)

1.4. Araştırmanın Amacı

Bu araştırmanın amacı: Sosyal sorumluluk bilinci oluşturmayı kendisine görev edinen Dünya Doğayı Koruma Vakfı’nın (WWF) ve Hayvan Hakları Federasyonu’nun (HAYTAP) amaçlarını gerçekleştirmek için kullandığı foto manipülasyon tekniği ile yapılan afişlerinin hedef kitle üzerindeki etkisini ortaya koymayı amaçlamıştır.

1.5. Araştırmanın Önemi

Afiş tasarımlarında her geçen gün yeni yaklaşım ve yöntemler geliştirilmektedir. Bu araştırma WWF ve HAYTAP’ın sosyal sorumluluk amaçları doğrultusunda foto manipülasyon tekniğiyle yapılmış afişlerin hedef kitle üzerindeki etkisini inceleyeceği ve daha sonra yapılacak sosyal sorumluluk proje afişlerine katkı sağlayacağı düşünüldüğü için önemlidir.

1.6. Varsayımlar

Araştırmanın varsayımları şöyledir;

1. Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında WWF ve HAYTAP’ın foto

manipülasyon tekniği uygulanmış afişleri, bilgilendirme, bilinçlendirme ve farkındalık oluşturmada varsayılmaktadır.

2. Araştırma kapsamında görüşme yapılan akademisyen, öğretmen ve

öğrenciler araştırma formunda yer alan sorulara içtenlikle cevap vermişlerdir.

1.7. Sınırlılıklar

Bu araştırmanın evrenini güzel sanatlar alanında eğitim veren akademisyen, öğretmen ve eğitim alan öğrenciler; örneklemini ise bu gruplar arasından belirlenen 143 kişi oluşturmuştur. Ayrıca bu araştırma sosyal sorumluluk projeleri kapsamında WWF ve HAYTAP’ın 2011-2017 yılları arasında kullandığı sosyal sorumluluk proje afişleriyle sınırlıdır.

(14)

II. BÖLÜM / KAVRAMSAL ÇERÇEVE

2.1. Grafik Tasarım Elemanları

Tasarımlarda sanatsal değerler göz önünde bulundurularak konunun seçilme biçimi, seçilme amacı ve hitap edeceği alanlar göz önünde bulundurularak tasarımda kurgu oluşturmaktadır. Bu oluşturulan kurgu sanat felsefesi olarak bilinmektedir. Sanat felsefesi içeriğinde eserlerinin arka ve ön kurgu kısmındaki estetik ve düşünce kavramlarını, sanatçının eserlerini ortaya çıkarırken geçirdiği mantık ve duygu evrimlerini ele alarak incelemektedir. Ortaya çıkan eserlerde imajı oluşturan arka yapı elemanları önemli rol oynamaktadır. Bu elemanlar tasarım aşamasında ele alındığında psikolojik etkenler, sosyo-kültürel etkenler, ekonomik etkenler ve endüstriyel etkenler olarak ortaya çıkmaktadır (Tepecik, 1994: 47-48).

Tasarımın arka yapı elemanlarında yer alan etkenlerin somut anlamda biçimlendirilmeleri gerekmektedir. Tasarımın biçimlendirilmesinde önemli rol oynayan elemanlar ön kurgu kısmında yer almaktadır.

Ön kurgu kısmında tasarım elemanlarının hammaddeleri: Çizgi, ton, renk, doku, biçim, ölçü ve yöndür (Becer, 2013: 56).

2.1.1. Çizgi

Çizgi, noktaların aynı ya da farklı yönlerde, arka arkaya sıralanmasıyla oluşmaktadır. İki nokta arasındaki iz ya da belirleyici hat olarak ifade edilmektedir. Çizgi, tasarım yüzeyinde kâğıda düşünceleri aktarmak üzere bıraktığı izdir (Kalyoncu, 2000: 12).

Çizgi, sanatçıda neşe, hüzün, hareketlilik, kararlılık, kızgınlık gibi duyguların karmaşık anlatım aracı olarak ve sadeleştirme duygusu olarak bilinmektedir. Çizgi belli amaçlar doğrultusunda objelerin kâğıt yüzeyine aktarılmasında objenin dış hattını kontur çizgileriyle çizmektir. Tasarımlarda kullanılan çizgiler farklı kalınlıklarda ve ton değerleriyle çalışmalara hareket ve dinamizm katmaktadır (MEGEP, 2007: 18).

(15)

Çizgi grafik tasarımın ön yapı elemanlarının başında gelen en önemli temel unsurdur. Bir kâğıt yüzeyi üzerinde bir noktadan başlayıp diğer bitiş noktasına kadar ilerleyen iki boyutlu soyut şekil olarak yer almaktadır.

Gökaydın’a göre çizginin yedi temel görevi vardır. Bunlar: 1.Kendi güzelliğini taşır. 2.Bir alanı böler ve sınırlar, 3.Bir düşünce, bir değerin sembolünü yansıtır, 4.Bir konunun konturlarını oluşturur, 5.Gözü belli bir yöne yönlendirir, 6.Tonal bir farklılık oluşturur, 7.Bir desen veya bir düzen oluşturur (Aktaran: Atan, 2007: 21).

Çizgi biçimleri, düz, kıvrımlı, kalın, ince, sürekli, kesik, grenli veya keskin özelliklere sahip olabilmektedir. Çizgiler karakter ve konumlarına göre içeriğinde anlam ve mesaj barındırmaktadır. Yatay Çizgi: Durgunluk, Düşey Çizgi: Saygınlık, Diyagonal Çizgi: Canlılık, Kıvrımlı Çizgi: Zarafeti iletmektedir (Becer, 2013: 57).

Görsel-1: Pablo Picasso, “Vollard Süiti, No:1”, 1930

Kaynak: Becer, 2013: 57

2.1.2. Ton

Ton ışığın yansıma gücüyle ortaya çıkmaktadır. Işığın biçim ve formu oluşturan zıt değerlerin görülmesine izin vererek bir tasarımda değerlerin zıt oluşu derinlik ve açıklık duygusunu oluşturmaktadır (Atan, 2007: 21).

Ton yüzeylerin açıklığı ve koyuluğu ile ilgilidir. Vurguyu arttırmak amacıyla ilgi merkezi olarak üç boyutlu etkiyi kazanmak yani hacim vermek amacıyla kullanılabilmektedir (Bayrak, 2012: 16).

(16)

“Tasarım yüzeylerinde en fazla izlenen tonlar: Grinin çeşitlemeleri ve siyahtır. Gri tonlar genellikle görsel imgenin yarım ton reprodüksiyon tekniğiyle tramlanması yöntemiyle elde edilmektedir. Ton ve çizgi, tasarımda kontrast oluşturan elemanlardır” (Becer, 2013: 57).

Görsel-2: Tonlama, Karakalem

Kaynak: www.portreresim.com

Ton renklerin geçiş evresi olarak kullanılıp en açık renkten en koyu renge kadar değer olarak bilinmektedir.

2.1.3. Renk

Renk, ışığın kendi öz yapısına ve nesneler üzerindeki yayılımına bağlı olarak göz üzerinde yaptığı etkidir (Topdaş, 1996: 34).

Mercin’e (2018: 521) göre: “Renk, duygu yaratan ve aktaran bir örüntüyü aydınlatan, bir kompozisyona hareket katan sanat elemanıdır”.

Renkler ana ve ara renk olarak ikiye ayrılmaktadır. Ana renkler, doğada var olan sarı, kırmızı ve mavidir. Ara renkler ise ana renklerin karışımı sonucu ortaya çıkan turuncu, yeşil, mordur. Sıcak renkler mekân içerisindeki yerleşmelerine göre öne çıkma hissini verirken soğuk renkler de geri çekilerek daha uzaktaymış gibi algılanmayı sağlamaktadır (Gürer,1990).

Renk ögesi tasarımlarda vazgeçilmez unsurlardandır. Ayrıca renk, tasarımlarda bütünlük etkisinin sağlanmasında önemli kompozisyon öğelerinden birisidir. Sanatçı eserinde vurgulamak istediklerini seçtiği renk ve kullanış biçimi ile sağlamaktadır. Bunun için kullanılan renkler arasında bütünlüğü sağlayan, diğer renklere oranla daha fazla yüzey kaplayan hâkim bir renk kullanılmaktadır (Toktaş, 2018: 27).

(17)

Becer’ e (2013: 58) göre: “Grafik tasarımcı renk seçiminde şu dört unsuru dikkate almalıdır. 1.Rengin kültürel çağrışımı, 2.Hedef kitlenin renk tercihi, 3.Firma ya da ürünün karakteri ve kişiliği, 4.Tasarımdaki yaklaşım biçimidir”.

Renk kullanımında tasarımın konusu, odak noktası gibi verilmek istenen mesajın anlam bütünlüğünü dengeleyecek ve dikkat çekecek renk değerleri tercih edilmesi gerekmektedir.

2.1.4. Doku

Doku, cismin yüzeyinde yer alan cismin yapısıyla ilgili bilgi veren bir görünüm olmaktadır (Çaydere, 2010: 30).

Mercin’e (2018: 521) göre: “Doku, bir nesnenin dış yapısı, birim tekrarıyla birim elemanlarının yan yana gelmesiyle oluşan görüntü olarak tanımlanabilir. Dokuları ikiye ayırmak mümkündür: Doğal doku (ağaç kabukları, taş, cam kozalağı vb. ve yapay doku (insan eliyle yapılmış birim tekrarı kullanılan ve sanatsal acıdan estetik kaygı taşımayan örgü, dokuma ürünleri). Bunun dışında optik (Birim tekrarlarının büyüyüp küçülmesiyle oluşur) ve güncel dokunun da (Nesnenin temel yapısında değişim olmaz, ancak zaman içerisinde dış yapısında değişim olur. Örneğin ağaç kabukları) varlığı kabul edilebilir. Sanatçı doğadaki dokulardan yararlanarak kendi eserinde yeni dokular oluşturabilir”.

Atan’a (2007: 24) göre: “Tasarımcılar için doku bulmak veya yaratmak kolay olmaktadır. Tasarımcıların yarattıkları bu dokulara görsel doku denilmektedir. Grafik tasarımda görsel doku dört temel başlıkta toplanmaktadır. Bunlar: 1.Fotoğraf içindeki nesneler: Çimentonun tırtıklı yüzü, çimen, cam şişeler, 2.Fotoğraf editöründe oluşturulmuş şekiller, bu dokular asıl dokunun kopyası veya değiştirilmiş şekli olabilirler: Kalın perde taklidi, rastgele halkalar, 3.Dijitalleştirilmiş imajlar: Hasır, paspas, ağaç kabuğu, 4.Çizgilerden ve şekillerden oluşturulmuş sembolik dokular: Dalgalı çizgiler suyu simgeler ve ızgara biçimindeki çizgiler ekose kumaşı simgeler”.

Herhangi bir yüzey üzerinde tekrarlara dayalı biçimsel bir düzen yer alıyorsa orada dokunun oluşumu söz konusudur. Dokuların duyu mekanizmasını harekete geçirme özelliği sayesinde etki gücü fazla olmaktadır. Doku grafik tasarımcıların vazgeçilmezi olan kâğıtlarda farklı şekillerde üretilmektedir. Sert-düz, sert-grenli,

(18)

yumuşak-düz, yumuşak-grenli gibi özellikli dokularda üretilen birçok kâğıt türüne rastlamak mümkündür (Becer, 2013: 62).

2.1.5. Biçim / Form

Biçim, çizgi ile sınırlandırılmış veya renk, ton gibi farklı değerlerle belirlenmiş bir alan olarak tanımlanabilmektedir. Çevre çizgileri ile belirli bir duruma gelen görüntü biçime sahip olmaktadır (Gökaydın, 2002).

Biçim tasarımda ön yapı elemanlarında yer alan ögeler olarak bilinmektedir. Temel tasarım elemanlarının tekniklerinde kullanılan çizgi, renk ve diğer yüzey elemanlarının karşılıklı etkileşimleri sonucunda biçim ortaya çıkmaktadır (Tepecik, 1994: 58).

Sanat eserleri objelerin biçimleriyle ilgilenmektedir. Biçimler ışık-gölge yardımıyla üç boyutlu gerçek görünümleri kazanabilmektedir. Form genel olarak üç boyutlu biçimlerde kullanılmaktadır. Şekil ise iki boyutlu biçimlerde kullanılmaktadır. Form ve şekiller geometrik, organik olarak ikiye ayrılarak simetrik, asimetrik, durgun, hareketli vb. yapılarda bulunabilmektedir. Bu yapılar: Geometrik Formlar: Küp, küre, prizma, dikdörtgenler prizması, Geometrik Şekiller: Kare, daire, üçgen, dikdörtgen vb. Organik Formlar: İnsan, hayvan, bitki (Kaplan, 2015: 22-23).

Biçimler, görsel mesajları hızlı ve doğrudan iletme yeteneğine sahip olmaktadır. Biçimlerin tasarlanabilmesi için birkaç farklı yol vardır. Bunlar: Gerçekçi (Realism), Deforme (Distorted), Soyut (Abstract), Stilize (Stylized), Subjektif (Non-objective) şeklinde sıralanabilmektedir (Aktaran: Atan, 2007: 25).

2.1.6. Ölçü

Benzer veya farklı biçimler kullanıldığında bunların her biri gerekli büyüklükte düzenlemeye girmektedir. Biçimler farklı büyüklükte renk tonlarında bir zemin üzerinde kullanıldığında farklı değerler ortaya çıkmaktadır (Kalyoncu, 2000: 15).

Öztuna’ya göre: “Bazen sanatçılar ve tasarımcılar, amaca yönelik ya da izleyiciye vermek istedikleri mesaja bağlı olarak, büyüklük ilişkilerini vurgulamak için oranla ilgili temel ilkeleri önemsememektedir. Küçük parça görsel önemini

(19)

kaybederken, büyük parça daha etkili olmaktadır. Boyuttaki değişiklikler aracılığıyla izleyicinin dikkati belli bir noktaya çekilebilmektedir” (Aktaran: Atan, 2007: 31).

Becer’ e (2013: 62) göre: “Bir grafik tasarım ürünü, daima değişik ve belirli ölçülere sahip görsel unsurların bir araya gelmesiyle oluşmaktadır. Ölçüler büyüdükçe etkileyicilik ve algılanırlık da artmaktadır”.

Gürer’e göre: “Cisimlerin ölçüsü, vaziyeti, uzaklığı ve derinliği bazı fizyolojik ve psikolojik etkilere bağlı olarak değerlendirilir. Parlaklık, ölçü farkı yaratmaktadır” (Aktaran: Öktem, 2012: 26).

2.1.7. Yön

Tasarımlarda ağırlık ve güç dengesinin bir sistem oluşturarak güçlerin birbirlerini telafi etmesiyle ortaya çıkmaktadır. Yön, düşey, yatay ve diyagonal olarak üç temel şekilde bulunmaktadır (Kalyoncu, 2000: 14).

Bir tasarım üzerinde çizgiler ve noktalar değişik noktalara yönelerek bir hareket unsuru oluşturmaktadır. Tasarımcı, vereceği mesaj doğrultusunda bu hareketi yönlendirmekle yükümlüdür (Becer, 2013: 62).

Görsel-3: Fred Woodward, Sayfa Tasarımı

Kaynak: tr.pinterest.com

2.2. Grafik Tasarımın Genel İlkeleri

Becer’e (2013: 64) göre: “Tasarımın beş temel ilkesi bulunmaktadır. Bunlar: Denge, orantı-görsel hiyerarşi, ritim-görsel devamlılık, bütünlük, vurgulama ilkeleri olmaktadır”. Bu ilkeler göz önünde bulundurularak yapılan kompozisyonlar etkin ve nitelikli olarak gözlenebilmektedir (Çaydere, 2015: 68).

(20)

2.2.1. Denge

Denge form, biçim, ritim ve açık koyu tonlarda kendini gösteren bir grafik tasarım unsurudur. Herhangi bir cisim renk, form, doku, ölçü gibi özellikleriyle karşılaştırıldığında birbirleriyle tartılarak bir denge unsurunu ortaya çıkarmaktadır. Denge grafik tasarımda görsel ögelerin birbirini tartması sonucu ortaya çıkmaktadır (MEGEP, 2007: 15).

Denge unsurundan yararlanmanın bir diğer yolu ise simetriyi etkili bir şekilde kullanmaktır. Doğadaki denge kavramından yola çıkarak görsel tasarımlarda denge unsuru her tarafın birbirine olan eşitliğini ifade etmektedir. Bu eşitliğe karşılık olarak insan yüzünün dengeli görünen yapısına göre dikey bir kesitle yüzün yarı görüntüsünü aldığımızda dengeli görünümün mutlak simetri taşımadığı görülmektedir (Uçar, 2004: 154).

Mercin’e (2018: 521) göre: “Denge bir sanat yapıtını oluşturan ögelerin kompozisyon düzenini bozmayacak şekilde yerleştirilmesidir. Denge doğada var olan ve bozulduğu zaman insanı rahatsız eden bir ilkedir. Örneğin gece ile gündüz, büyük ile küçük gibi”.

Uçar’a (2004: 154) göre: “Dengeli tasarımlar insanda bir huzur ve dinginlik duygusu oluştursa da simetri mutlak bir denge, sıkıcı, statik bir his uyandırır ve uzun süre seyredilemez görsel tasarımlar yaratır. Buna karşın cesur bir şekilde oluşturulmuş asimetrik bir denge daha duygusal, deneysel, akılda kalıcı, eğlenceli ve sürükleyici yönlere sahiptir. Bu arada sürekli hatırlanması gereken bir diğer unsur ise hiçbir tasarım ilkesinin tartışılmaz, mutlak ve katı bir kuralı olmadığıdır. Zira görsel tasarımda birlikte kullanılan elemanların kendi uzaylarında yarattıkları sonsuz ilişkiler zinciri, farklı ve yeni oluşumlar yaratabilir. Tasarımda denge, simetrik ve asimetrik denge olarak kullanılmaktadır”.

Simetrik Denge: Belirli bir eksen üzerinde eğik veya düşey ögelerin aynı

tekrarı etmesi sonucu oluşmaktadır. Grafik tasarım açısından ilgi odağı olmayan ve pek tercih edilmeyen görsel bir unsur olmaktadır (MEGEP, 2007: 15).

Simetri genel olarak tasarım yapılırken resmiyet ve otoritenin vurgulandığı tasarımlarda kullanılmaktadır (Görsel: 4). Masaüstü yayıncılığın kullanım alanları

(21)

olan kitap, dergi, broşür gibi çok sayfalı basılı ürünlerde genel olarak simetrik denge tercih edilmektedir (Arıcan, 2012: 37).

Görsel-4: Kur’an-ı Kerim El Yazması, Simetrik Sayfa Düzeni

Kaynak: kuran-ikerimalanlar.com

Asimetrik Denge: Asimetrik denge birbirinden farklı görsel ağırlıktaki

unsurların özgürce yerleştirilmesiyle dinamik bir denge düzeni sağlayan kavram olmaktadır. Tasarımlarda dikkat çekici ve hareketli oluşuyla dinamizmi arttırmaktadır (Arıcan, 2012: 37). Simetride durağanlık ve kasılma, asimetri de ise hareket ve gevşeme duyguları yer almaktadır. Birinde düzen ve kural, diğerinde rastlantı ve keyfilik egemen olmaktadır (Kaplan, 2015: 26). Görsel 5’de Rodenchenko’nun geometrik biçimleri kullanarak asimetrik dengeyi ortaya çıkarmasının buna en iyi örnek olduğu söylenebilir.

Görsel-5: Alexander Rodenchenko, 1924, devlet yayın evi ilanı

(22)

2.2.2. Orantı / Görsel Hiyerarşi

Oran, sanat eserindeki elemanların veya nesnelerin birbirine ve bütüne olan ölçüsü olarak bilinmektedir. Küçük parçanın büyüğe ve büyük parçanın bütüne olan oranı bütünlüğü sağlamaktadır (Mercin, 2018: 521).

Oran-Orantı vurgu ile yakından ilgili olmaktadır. Şiddetli bir renk, donuk renkten sert, kaba görünümlü dokular, yumuşak görünümlü dokulardan daha çok dikkat çekip vurgu yarattığı gibi, büyük bir biçim, kendine oranla daha küçük bir biçimin yanında daha kuvvetli bir vurgu yaratabilmektedir (Toktaş, 2018: 42).

Becer’e (2013: 68) göre: “Tasarımcı açısından orantı, boyutlar arası ilişkilerdir. Tasarım yüzeyinin eni ile boyu, görsel unsurların genişlikleri ve yükseklikleri ile bir arada oluşturdukları kitlelerin boyutları arasında daima orantıya dayalı ilişkiler vardır. Bir görsel unsurun tasarım içindeki diğer unsurlarla kurduğu orantısal ilişkiler algı ve iletişimi doğrudan etkiler”. Grafik tasarımda oran kullanımı oldukça önemli olmaktadır. Tasarımda uyumlu ve düzenli orantılar yakalamak için sayısal verilerden yararlanılabilir. Tasarım yüzeyi ikiye bölündüğünde küçük parçanın büyük parçaya oranı ve büyük parçanın bütüne eşitliği altın oran olarak bilinmektedir.

Görsel-6: Altın Oran Örneği

Kaynak: www.bilimgenc.tubitak.gov.tr

Görsel Hiyerarşi: Tasarımda anlatılmak istenen mesaja göre görsel ögelerin

ölçülenmesi anlamına gelmektedir. Tasarımda ön plana çıkarılmak istenen tipografi, renk veya tasarım yüzeyindeki beyaz boşluk alanları vurgulanmaktadır. Ölçülenme

(23)

ya da boyutlanma dışında renk tonlarını kullanarak veya tasarım unsurlarını uzak yakın olarak konumlandırarak görsel hiyerarşi oluşturulmaktadır (Arıcan, 2012: 35).

2.2.3. Ritim / Görsel Devamlılık

Ritim, çizgilerin, lekelerin, renklerin, biçimlerin ve formların uyum sağlayacak şekilde dengeli olarak tekrarlanması şeklinde açıklanmaktadır. Ritim, öngörülebilir bir biçimde farklı elemanların kuvvetli ya da hafif bir şekilde tekrarıyla birlik oluşturmaktadır. Ritim, tasarımdaki önemli ögelerin farkındalığını artırması ve tasarımdaki mesajın kolaylıkla algılanmasını sağlamak amacıyla önemli olmaktadır (Atan, 2007: 35).

Göz bir unsurdan diğerine doğru kesintisiz geçişler yapabiliyorsa devamlılığı sürdürmektedir. Görsel 7’de çağdaş ressam Victor Vasarely’nin optik kareleri görsel devamlılığın sağlandığı örneklerden biri olmaktadır (Becer, 2013: 70).

Görsel-7: Victor Vasarely, Vega 2000,1968

Kaynak: www.op-art.co.uk

Becer’e (2013: 70) göre: “Devamlılığı sağlamada görsel unsurlar gözün normal hareketlerine uyacak bir yönde yerleştirilmelidir. Algılama yönü, okuyucunun dikkatini dağıtmayacak biçimde düzenlenmelidir. Göz, alışkanlık gereği soldan sağa ve yukarıdan aşağıya doğru bir yön izler. Gözün yatay hareketleri ise dikey hareketlerine göre daha kıvrak ve hızlıdır”.

Mercin’e (2018: 522) göre: “Tasarım yüzeyinde planlanan bir bölümünden diğer bir bölüme dikkatleri çekebilmek için ritim ilkesinden yararlanılmaktadır.

(24)

Grafik tasarımda kullanılan afişte rengi gradient (koyudan açığa doğru gösterme) yaparak, yazıları küçükten büyüğe doğru sıralayarak, illüstrasyonu eğerek (diagonal) ve ek çizgiler kullanarak da hareket oluşturulmaktadır”.

2.2.4. Bütünlük

Grafik tasarım ilkelerinde yer alan en önemli ilkelerden biri bütünlüktür. Tasarım yapılırken kullanılan görsel ögeler bütünlük oluşturacak biçimde bir araya getirildiğinde kompozisyondaki dağınıklık engellenerek düzen oluşturmaktadır. Tasarımcı kompozisyonunda kullanabileceği ögeleri seçerek gruplandırmalı ve birbirleriyle uyum sağlayacak şekilde düzenleyebilmelidir (Kaplan, 2015: 30).

Tasarım ögelerinden biri olan bütünlüğe uygunluk denilmektedir. Tasarım yüzeyi üzerinde yer alan her şey bütünlüğü oluşturmak üzere birliktelik sağlayarak uygunluk hissini yaratmaktadır (Atan, 2007: 34). Birliği sağlamak için ögelerin birinde veya birkaçında ölçü, renk, değer, doku vb. açıdan ortaklıklar kurulmaktadır. Biçimler çok farklı olsa da dokuları birbirine benzer ise kompozisyonda birlik sağlanmış olur. Ortaya çıkan bütünün değeri, ayrı ayrı biçimlerin değerinden daha üstündür denilebilir. Birlik biçimler arasındaki bütünlüğü sağlayacak en önemli ilkedir (Toktaş, 2018: 44).

Atan’a (2007: 34) göre: “Görsel olarak benzer elemanları gruplandırma eğiliminde olma, onlar arasında var olan ilişkileri bulmaya çalışma, bütünlüğün, tasarım ilkeleri içinde “nasıl” olduğunu bulma, görsel algının Gestalt teorisi içinde birleştiği fikrini doğurabilir. Bütünlükten yoksun olan bir tasarım genellikle kargaşa (kaos) ve rahatsız edici görünmektedir”.

Tasarımda çizgi, ton, renk, doku, biçim, ölçü ve yön gibi ögelerin biri ya da birkaçının kompozisyon yardımı ile bir araya gelerek bütünlük sağladığı görülmektedir. Ögelerin birleşimi sonucu ortaya çıkan bütünlük, ayrı ayrı oluşturulan biçimlerden daha etkili olup tasarımda yer alan en önemli ilke olarak bilinmektedir.

Görsel 8’de “B” harfi, metin ve fotoğraf unsuru olarak tasarımda üç vurgulama noktasını oluşturmaktadır. Birden fazla imgenin bir araya geldiği durumlarda, bütün unsurlar üç ana grup içinde toplanmaktadır. Tasarım unsurları bir araya gelerek bütünlük ilkesini oluşturmaktadır (Becer, 2013: 73).

(25)

Görsel-8: Paul Rand, 1946, Benzedrine Reklam Tasarımı

Kaynak: www.flickr.com

Tasarımcılar bütünlük oluştururken bordür, beyaz boşluklar, eksen, üç nokta yöntemi gibi bazı farklı yöntemlerden yararlanmaktadır. Tasarım yüzeyinin tamamını çevreleyen bordürler sayesinde bütünlük sağlanmaktadır (Arıcan, 2012: 34-35).

2.2.5. Vurgu

Mercin’e (2018: 521) göre: “Vurgu, eserde baskın unsur, etkin unsur yaratmak için kullanılan etkidir. Zıtlıklar ilgi merkezini vurgulamak için kullanılmaktadır. Örneğin grafik tasarımcılar kullandıkları biçimler ve sözcüklerde zıt unsurlar kullanarak anlatmak veya iletmek istedikleri mesajı kolay bir şekilde izleyiciye ulaştırmaya çalışırlar”.

Tasarımda dikkat çekmek veya iletilmek istenen mesajı doğrudan vermek amacıyla vurgunun etkisi kullanılmaktadır. Vurgu önemli tasarım unsurlarından biridir. Tasarım yapılırken doğru ve etkili kullanımı tasarım açısından önemli olmaktadır. Örneğin, bir afiş tasarımında vurgulanmak istenen odak noktası tipografi ise dikkat çeken göze çarpan bir yazı font seçilerek renk, fotoğraf ya da illüstrasyon gibi unsurlara dikkat edilerek tipografinin önüne geçmemesi gerekmektedir (Görsel: 9).

(26)

Görsel-9: Stephen Chbosky, Film Afişi

Kaynak: tr.pinterest.com

Vurgulamada ön planda bulunması gereken unsur ikinci planda kalması gereken unsurlar arasında yön, boyut, biçim, doku, renk, ton ya da çizgi kontrastı ile sağlanmaktadır (Becer, 2013: 74).

2.3. Afiş

Afiş, reklam ve tanıtım sektörünün en güçlü medyaları arasında yer alan, kitlelere aktarılması amaçlanan bilgi veya mesajı geniş olan ve zaman içinde aktaran bir görsel iletişim aracıdır (Mercin, 2010 :1). Afiş, dilimize Fransızcadan gelen duvar ilanı ya da sanat değeri taşıyan grafik çalışması anlamına gelen “affiche” kelimesinden aktarılmıştır. Türkçeye ilk sözcük anlamını ilan kelimesi olarak bırakmış fakat dilimize Türkçede karşılığı olmayan ikinci anlamıyla yerleşmiştir. Afiş denilince akla doğrudan çok kısa bir metin ve uzaktan ilk bakışta dikkat çeken, göze çarpan, hemen algılanan sade bir görüntü gelir diyebiliriz (Boztaş, 2004: 3).

Mercin’e (2015: 36) göre: “Afiş görsel iletişim kurabilmek için en yaygın kullanılan grafik tasarım ürünlerinden biridir. Sanatın eleman ve ilkelerinden yararlanılıp estetik kaygılar göz önüne alınarak tasarlanan afiş, kullanımda işlevselliği ön planda tutulan bir üründür. Çünkü onun öncelikli amacı bir sanat eseri gibi izleyiciye sadece estetik haz vermek değildir, onun

(27)

insanları bilgilendirmek, onlara mesaj iletmek, sosyal içerikli konularda farkındalık oluşturmak, düzenlenen etkinliklerden haberdar etmek ve bir ürünü tanıtmak gibi bir görevi de vardır. Bu yönüyle afiş, yıllardır vazgeçilmez grafik tasarım ürünlerinden biri olmuş ve olmaya da devam edecektir”.

Afiş, geçmişten günümüze kadar etkisini kaybetmeyen her alanda yerini alan ve dikkatimizi çekmeyi başaran görsel bir unsurdur. Yolda yürürken, sinemaya giderken, alışveriş yaparken, arabada seyir halindeyken, bankada veya hastanede sıra beklerken kısacası yaşamımızın her alanında yer alarak geniş kitlelere hitap etmede etkili bir yöntem olarak kullanılmaktadır.

Afiş tasarımlarında iletilmek istenen mesajı tasarım yüzeyinde doğru belirlemek gerekmektedir. Odak noktası belirlenerek hedef kitleyi afişe yönlendirmek önemlidir. Tıpkı bir dış ses gibi afişin sesini duyurmak hedef kitlenin ilgisini çekerek algılanmasını sağlamak hedef kitleyi harekete geçirmektedir. “Afişin üzerinde bulunması gereken reklam mesajı, mesajı yazmak üzere kullanılan tipografi, resim ve marka, logo, amblem gibi kurum işaretleri iyi bir inşa sürecinden sonra hedef kitle üzerinde etkili olabilir” (Atan, 2007: 45).

Afiş tasarlarken dikkat edilmesi gereken bazı unsurlar vardır. Bunlar: Dikkat çekicilik, sadelik-biçim, endüstriyel-ekonomiklik ve estetik özellikler gibi dikkat edilmesi gereken tasarım kriterleridir (Tanrıkulu, 2009: 45).

2.3.1. Afiş Türleri

Afiş bir görsel iletişim aracı olduğundan okumak için değil görülmek için yani iletişim kurmak için yapılmaktadır. Ünlü Fransız sanatçısı Savignae göre: “İnsanlar günlük tek düze yaşamlarından öyle bir bıkarlar ki afişlerle biraz eğlenirler. Afiş görsel bir lezzettir. Afişe bakılmaz görülür” (Çakır, 2008: 44).

Afiş türleri için değişik kaynaklara ve görüşlere dayanarak bir takım saptamalar yapılmaktadır. Dış ve iç mekânda kullanılan afişler konuları veya nitelikleri bakımından üç gruba ayrılmaktadır. Bunlar: Ticari/reklam, kültürel ve sosyal afişler olarak bilinmektedir.

(28)

2.3.1.1. Ticari / Reklam Afişleri

Uslu’ya (2017: 25) göre: “Bir ürün ya da hizmetin tanıtımını yapmak için hazırlanan afiş türüdür. Moda, endüstri, kurumsal reklamcılık, basın-yayın, gıda, turizm gibi sektörlerde kullanılmaktadır. Reklam afişlerinin en temel amacı ürün ya da hizmeti pazarlamaktır”.

Ticari afişler tüketiciyi etkilemek ve ürününü tanıtmak için tasarlanmaktadır. İhtiyaçların yoğun olduğu doğru ürün ve reklamının yapılmasıyla satın alma süreci artarak talep artışı göstermektedir. Reklam afişlerinin başarılı bir biçimde potansiyel tüketiciye mesajını vermesi için reklam bilgisinin afişte iyi uygulanması önemli olmaktadır. Bu tür afişlerde doğrudan satış ya da kar sağlamayı kolaylaştırmaya yönelik bir iletişim kurulmaktadır (Gedik, 2017: 29).

“Afiş hedef kitle ve zaman arasında duran bir noktadır. Bu nokta form, renk, kompozisyon, oran, miktar, ritim, dinamizm, algılanırlık, okunabilirlik, genişlik gibi kurallara uyularak belirlenmelidir. Bu eleman ve ilkeler beraberinde afiş tasarımında mesaj, mesaj-imge bütünlüğü, sözel ve görsel hiyerarşi, farkedilirlik, tipografik karakterler ve biçim ilişkisinin göz önüne alındığı bir değerlendirme sürecini gerektirmektedir” (Mercin, 2010: 4). Reklam afişlerinde kullanılan tasarım yöntemleri, tüketicinin ilgisini çekerek ürünün akılda kalıcılığını sağlamaktadır (Görsel: 10).

Görsel-10: Colgate, Diş İpi Reklam Afişi

(29)

2.3.1.2. Kültürel Afişler

Mercin’e (2010: 2) göre: “Kültürel afişler, izleyiciyi kültürel bir etkinliğe katılmaya çağıran afişlerdir. Sunulan bu afişler ilettikleri mesajlar ile kitleleri yönlendirme işlevinin yanı sıra, sanatsal olarak da bir kaygı taşımaktadır. Bu nedenle sanatsal olaylarla ilgili tüm afişler örneğin, festival, sempozyum, konser, tiyatro, spor, balo ve sergi afişleri bu grup altında toplanmaktadır. Bilgi verirken aynı zamanda sanatsal gelişmeleri topluma sevdirerek, toplumun kültür seviyesini yükseltmek amacı da taşırlar. Uygar bir toplumun vazgeçilmez bir parçasını oluşturan toplumla bütünleşen, kalıcı, basılı birer tarih dilimleri olarak işlev görürler”. İnsanların toplu olarak bir eyleme davet edilmesi için afişlerin yaygın kitlelere ulaşmasında hitap gücü kullanılmaktadır (Tanrıkulu, 2009: 49).

Kültürel afişler, sanat ve kültürü içerisinde barındıran, ticari kaygı gütmeden kültürel özellikleri taşımaktadır. Genel olarak sanatsal olayların duyurulmasını hedefleyen kültürel afişlerde ağırlığı sahne sanatları olan tiyatro afişleri oluşturmaktadır. Bunun nedeni ise tiyatrocuların afişe ilgi duymaları olarak bilinmektedir (Ekici, 2004: 70).

Görsel-11: Mengü Ertel, Jan Dark’ın Çilesi, 1976, Tiyatro Afişi

Kaynak: www.marketingturkiye.com.tr

“Kültürel afişlerde kullanılan, fotoğraf, illüstrasyon, tipografi gibi grafik tasarım ögeleri, düz anlamlarının ötesinde alt metin okumalarını da olanaklı kılar.

(30)

Örneğin Mengü Ertel’in Jan Dark’ın Çilesi adlı tiyatro afişinde Jan Dark’ı temsil eden kadın simgesinin yüzünü bir haç oluşturur (Görsel: 11). Eserde Jan Dark, engizisyon mahkemesi tarafından yargılanır ve yakılarak ölüme mahkûm edilir. Bu nedenle Ertel, kadının gözlerini ve burnunu oluşturmak için Hıristiyanlığı simgeleyen “haç”ı kullanmıştır” (Meriç, 2007: 38).

2.3.1.3. Sosyal Afişler

Sosyal afişler farklı özelliklerde toplumun yönlendirilmesinde, çeşitli bilgilerin, olayların, düşüncelerin, öğretilerin yayılmasında önemli rol oynamaktadır. Eğitim, savaş, politika, sağlık, ulaşım, trafik, çevre gibi konular sosyal afişler arasında yer almaktadır (Mercin, 2016: 200). Günümüzde medyanın hareketli görüntü aygıtlarıyla iletişime ağırlık verilmektedir. Afişin sosyal içeriklerle kullanılma özelliği azalsa da okul, hastane, işyerleri vb. kuruluşlarda çok sık karşılaşılmaktadır (Uslu, 2017: 23). Sosyal konularda halkı bilinçlendirmek izleyicilerde belirli düşünce ve davranış değişikliği oluşturarak sosyal sorunlarla harekete geçmeye çağırmak sosyal afişlerin ve grafik tasarım ürünlerinin hedefleri olmaktadır (Tanrıkulu, 2009: 52).

Sosyal afişler grafik tasarımda yer alan dergi, gazete, billboard, broşürler, stickerler gibi basılı materyallerle ya da sayısal ortamlarda karşımıza çıkmaktadır. Sosyal afişler, grafik tasarım alanında en çok kullanılan afişler olarak bilinmektedir. Mesajı etkili bir şekilde ileterek herkes tarafından aynı anlamı çağrıştırması gerekmektedir. Günümüzde yer alan birçok sosyal sorumluluk projeleri bulunmaktadır. Örneğin çevre sorunu, doğa olayları, çocuk istismarları, kadına şiddet, hayvan hakları, siyasi propagandalar gibi çeşitli proje konuları ortaya çıkmaktadır. Sosyal afişleri tasarlarken konularına göre etkili yöntemler kullanılması gerekmektedir (Görsel: 12).

Kitlelerin dikkatini çekerek belli bir anlayış içerisinde tutum ve alışkanlıklarla farkındalık yaratmak için oluşturulan sosyal afişler kurumların vazgeçilmez iletişim kaynakları olmaktadır (Yalur, 2014: 34).

(31)

Görsel-12: HAYTAP, Afiş Tasarımı

Kaynak: www.haytap.org

2.4. Foto Manipülasyon

Foto manipülasyon terimi halk dilinde: “fotoğrafla oynama, fotoğraf düzeltme, montajlamak, fotoşoplamak” şeklinde tanımlanmaktadır. Ticari marka olarak kullanılan “photoshop” Türkçede ve İngilizcede “photoshopping” meslek jargonu olarak kullanılmaktadır (Yamı, 2009: 49). Manipülasyon terimi sosyoloji, psikoloji, siyaset, ekonomi, basın, eğitim ve sanat gibi farklı alanlarda karşımıza çıkmaktadır (Gökçe, 2014: 7). Foto manipülasyon tekniği gerçek fotoğrafların kullanımı sayesinde çeşitli müdahalelerle gerçeküstü görüntüleri ortaya çıkararak farkındalık yaratmaktadır.

Foto manipülasyon tekniğinde gerçek fotoğrafların kullanımı etkiyi arttırarak dikkat çekmektedir. Manipülasyonun ve fotoğrafın önemini Microsoft’un patronu Bill Gates şu sözleriyle vurgulamıştır: “Fotoğrafa hükmedenler, insanların beyinlerine de hükmeder” (Yamı, 2009: 51). Bill Gates’in bu sözleriyle aslında fotoğraf üzerinde yapılan değişikliklerin yani foto manipülasyon tekniklerinin insan zihni üzerinde etkilerinin büyük olduğunu anlatmaktadır. Foto manipülasyon tekniği görüntü işleme programı sayesinde fotoğraflar üzerine yapılan ekleme, çıkarma ve yok etme gibi müdahalelerle gerçekleşmektedir. Bu müdahaleler gerçekleşirken

(32)

ışık-gölge, doku, perspektif ve boyutlandırma gibi faktörlere dikkat edilerek oluşturulmaktadır.

Serbest grafik tasarımcı Süleyman Gezgin, foto manipülasyon tekniği ile ilgili şunları söylemiştir: “Foto manipülasyon çalışmalarının bence en zor evresi işin konsept oluşturma kısmı. Çünkü ancak konsepte göre malzeme toplar ve işlemeye başlarız. Tabii eldeki malzemelere göre bir konsepte uymadan deneysel olarak hazırlanmış kaliteli çalışmalar da karşımıza çıkabilir. Yine de altyapısı derin olan çalışmalar daha kuvvetli olur ve ortaya daha bilinçli bir eser çıkar kanısındayım” (Aktaran: Armutçu, 2016: 13).

Farklı alanlarda karşımıza çıkan manipülasyon tekniğinde etkili, dikkat çekici ve akılda kalıcı uygulamalar yapmak için sayısal ortama aktarılmış çözünürlüğü yüksek fotoğraftan yararlanmak gerekmektedir. Bu tekniğin etkisiyle insan zihninde çeşitli yönlendirmeler yapılmaktadır. Bu yönlendirmelerin etkili olabilmesi adına grafik tasarım ilkelerinden yararlanarak çeşitli kurgu ve kompozisyonlar ile gerçeküstü görüntüler yakalanabilmektedir. Foto manipülasyon tekniği en basit haliyle bir fotoğrafı arka planından ayrıştırarak ve farklı bir fotoğraf karesine ekleyerek yeni anlamlar kazandırmaktadır. Bu teknik görüntü işleme programının etkisi sayesinde farklı kurgu ve efekt uygulamalarıyla gerçeküstü imajları ortaya çıkararak farkındalık yaratmaktadır.

2.5. Foto Manipülasyon Teknikleri

Foto manipülasyon tekniği, görsellere yani fotoğraflara yapılan küçük ya da büyük her türlü dokunuşla karşımıza çıkarak görüntü işleme programları aracılığıyla yapılmaktadır. Örneğin, küçük bir dokunuşla mavi gözlü birini yeşil gözlü yapmak gibi fotoğrafa yapılan herhangi bir müdahale foto manipülasyon tekniği olarak kabul edilmektedir. Foto manipülasyon tekniği uygulanırken gerçekçi imajları yakalamak ve farkındalık oluşturmak için dikkat edilmesi gereken bazı yöntemler bulunmaktadır. Bunlar foto manipülasyon tekniğinde dekupe, ışık-gölge, oran, doku, renk uyumu, vurgu, kurgu, boyut kullanımı olarak bilinmektedir.

(33)

2.5.1. Foto Manipülasyon Tekniğinde Dekupe

Görüntü oluşturmada foto manipülasyon tekniğini uygularken çeşitli görsellerden yararlanılmaktadır. Bunlar hazır görseller ya da çekilmiş herhangi bir fotoğraf olmaktadır. Bu görsellere görüntü işleme programlarıyla müdahale edilmektedir. Herhangi bir görüntünün içerisinde yer alan ve istenilen alandan alınıp ayrıştırma işlemleriyle (dekupe) gerçekleştirilmektedir. Örneğin, tasarımda yer alması için bir ağaç görüntüsüne ihtiyaç duyulmaktadır. Bu ağaç bulunduğu görselden ayrıştırılıp yeni oluşturulan tasarıma taşınarak manipüle yapılması gerekebilir. Ağacın ayrıştırılması için yapraklar, dallar, gölgeler gibi ayrıntılara dikkat edilmelidir. Sonrasında görsel detaylarıyla dikkatli bir şekilde ayrıştırılarak (dekupe ederek) yeni tasarıma taşındığında başarılı ve gerçekçi bir uygulama yapılmış olur. Bu bağlamda görüntü oluşturma işlemi için ufak detaylara dikkat etmek gerekmektedir (Agarunov, 2008).

Görüntü işleme programları birçok alanda tercih edilmektedir. Bu alanlardan biri olan ve sosyal sorumluluk alanında hizmet veren HAYTAP yaygın olarak foto manipülasyon tekniğini afişlerinde kullanmaktadır (Görsel: 13). HAYTAP projesinde “Kısırlaştır, Aşılat, Yaşat” sloganı ile hayat bulan tasarımda foto manipülasyon tekniği kullanılmıştır. Köpek görseli başka bir görselden ayrıştırılarak (dekupe edilerek ) farklı bir zemin üzerine yani düz sarı bir zemin üzerine başarılı bir şekilde yerleştirilmiştir.

Görsel-13: HAYTAP, Afiş Tasarımı

(34)

2.5.2. Foto Manipülasyon Tekniğinde Işık / Gölge

Başarılı bir foto manipülasyon tekniği elde etmek için ışık-gölge kullanımı oldukça önemlidir. Mümkün olduğu kadar gerçek görüntüyü elde etmek adına ışık-gölge kullanımı dikkat edilmesi gereken bir tekniktir. Görsel üzerinde yer alan ögelerin açıları orantılıysa her ögenin bir gölgesi vardır. Foto manipülasyon tekniği gerçek dünyada var olmayan şeyleri ortaya çıkarmak için yapılmaktadır. Işık-gölge, foto manipülasyon tekniği gerçekliğine katkıda bulunur (Agarunov, 2008).

MEGEP’e (2014: 71) göre: “Bir manipülasyonda anlatılmak istenen konu, ışık ve gölge doğru ve etkili kullanarak çok daha çarpıcı ve sanatsal bir şekle dönüştürülebilir. Işık ve gölge, görüntülere daha gerçekçi bir hava verdiğinde onların üç boyutluymuş gibi gösterilmesine olanak sağlayacaktır”. WWF için görsel 14’de ışık-gölge uygulaması sayesinde izleyeni doğrudan “Like” simgesine yönlendirerek simgenin üzerinde yer alan kutup ayısına dikkat çekilmektedir.

Görsel-14: WWF “Like”, TBWA Reklam Ajansı, Danimarka, Ocak 2015

Kaynak: www.adsoftheworld.com

2.5.3. Foto Manipülasyon Tekniğinde Oran

Foto manipülasyon tekniği uygulanırken, kavranması gereken en önemli ilkelerden biri oran-orantıdır. Çalışmanın gerçekçi görünmesini sağlamak ve gerçeküstü bir tasarım yapmak için orantı ile sanatsal gerçekçi görüntü tasarlamak

(35)

mümkün olabilmektedir. Görüntüde yer alacak ögelerin yerleşimini önceden belirleyip işleme geçirmek gerekir (Nelson, 2017).

Aşağıda yer alan görselde belirli bir oran oluşturularak perspektif ögelerine yer verilmiştir. Görselin merkezinde ve önünde ilgi çekmek için yer alan manipüle edilmiş panda kafası, balık ögelerine göre büyük olduğu, görselin gerisinde kalan ögelerin ise gitgide küçüldüğü görülmektedir. Uzakta olan ögeler her zaman yakın ögelere göre daha küçük olmalıdır. Yani foto manipülasyon tekniğinde kurgu oluşturulurken doğru oran kullanmak için perspektif unsurlarının ve kullanılan ögelerin aralarındaki orantısal uyum göz önünde bulundurulmalıdır (Görsel: 15).

Görsel-15: WWF “Panda”, Ogilvy Reklam Ajansı, Fransa, Mart 2011

Kaynak: www.adsoftheworld.com

2.5.4. Foto Manipülasyon Tekniğinde Doku

Doku, manipülasyonda tasarım yüzeyinde yer alan bir nesnenin dış yapısına, büyük, küçük farklı parçalara ve zemin üzerine etkiyi oluşturmak için uygulanmaktadır. Fotoğraf üzerinde var olmayan herhangi bir nesneye uygun bir doku uygulaması gerçekçiliği arttırmaktadır. Görüntü işleme programları sayesinde dokularla manipülasyon yapılabilmektedir. Orijinal doku oluşturma, var olan dokulara müdahale etme, yazılara doku ekleme, arka planda doku oluşturma gibi görsellere zenginlik katarak etkili ve gerçeküstü görünüm ortaya çıkarılmaktadır.

Dokular görsellerde bir bütünlük oluşturarak görüntüde eşitlik sağlamada yardımcı olmaktadır. Foto manipülasyon tekniğinde görsel bütünlük için uygun

(36)

dokuyu dikkatlice seçmek gerekmektedir. Doku ögesi sayesine foto manipülasyon tekniği uygulamasıyla sanatsal görüntü oluşturmak mümkündür (Agarunov, 2008).

Görüntü işleme programları sayesinde istenilen manipülasyonu elde edebilmek için doku oluşturarak tasarımlara uygulanmaktadır. Günümüzde dijital ortamda birçok doku örnekleri barındıran web siteleri ile karşılaşmak mümkündür. Bu web sitelerinin görselleri sayesinde tasarımlara uygun dokular bulmak oldukça kolay olmaktadır.

WWF için tasarlanan afiş tasarımında foto manipülasyon ve matte-painting tekniği ile deforme edilmiş bir görsel öge yer almaktadır. Tasarımın merkezinde yer alan ögenin rengi ve arka planda tercih edilen doku rengi aynı tonlarda görsel bir bütünlük oluşturarak birbirini desteklemektedir. Manipülasyonda arka plan, tasarımı gösteren önemli bir kısım olduğundan tasarımın oluşturduğu atmosferiyle uyumlu bir bütün sağlanması gerekir (Görsel: 16).

Görsel-16: WWF “Fil”, Afiş Tasarım Deepak Malhotra, Hindistan, Ekim 2013

Kaynak: www.adsoftheworld.com

(37)

2.5.5. Foto Manipülasyon Tekniğinde Renk Uyumu

Tasarım yaparken kullandığımız görseller, dokular, arka plan renkleri her zaman birbirleriyle aynı olmamaktadır. Görüntü işleme programları ve foto manipülasyon tekniği ile yapılmış görsellere renk eklemek ve değiştirmek mümkündür. Manipülasyon yaparken renk değerleri istenildiği gibi arttırılıp düşürülebilir. WWF için yapılmış görselde aynı renklerin tonları bir arada kullanılarak birbirleriyle uyumu görülmektedir. Görsel 17’de ağırlık olarak soğuk renk olan mavi rengi tercih edilmiş ve mavinin ton değerleri bütünü oluşturmak için kullanılmıştır. Tasarım arka planı, renkleri ve görselleri ile bütünlük sağlamaktadır. Renklerin uyumu, foto manipülasyon tekniğiyle ve görüntü işleme programları aracılığıyla kolay bir şekilde yapılmaktadır.

Görsel-17: WWF “Mavi”, Lapizdebits Reklam Ajansı, Afiş Tasarımı, Kolombiya, Mayıs 2016

Kaynak: www.adsoftheworld.com

2.5.6. Foto Manipülasyon Tekniğinde Vurgu

Vurgu, foto manipülasyon tekniğinde kullanılan önemli tasarım ilkelerinden biridir. Vurgu yapılırken görsel üzerinde ana odak noktası belirlenmelidir. Bu

(38)

teknikte görselde yer alan detaya vurgu yapılarak odak noktasına dikkat çekilmektedir. Görsele bakan kişilerin dikkatleri odak noktasına çekilir. Foto manipülasyon tekniğinde birden fazla yöntemle odak noktasına yönlendirme yapılarak vurgu ortaya çıkmaktadır. Tasarımda yer alan en canlı, renkli veya keskin alana odaklama yapılmaktadır (Agarunov, 2008).

WWF için ABK reklam ajansı tarafından foto manipülasyon tekniğiyle tasarlanan görselde odak noktası belirlenmiştir (Görsel: 18). Görselin verdiği mesaj sanayileşme ile birlikte tarımın giderek yok olmasına değinmiştir. Materyal olarak üzüm meyvesi kullanılmış ama farklı efektlerle üzüme vurgu yapılmıştır. Göze direkt olarak üzüm biçimi çarpmaktadır. Çünkü üzüm şeklindeki ışık efektleri canlı ve parlaklığı artırarak dikkat çekmeyi başarmıştır. Üzüm şekli görselde keskin bir şekilde ele alınmış ve vurguda önemli olmayan kısımlar ise bulanıklaştırılmıştır.

Görsel-18: WWF “Üzüm”, ABK reklam ajansı, Gürcistan, Haziran 2017

Kaynak: www.adsoftheworld.com

2.5.7. Foto Manipülasyon Tekniğinde Kurgu

Kurgu, doğru bir kompozisyon oluşturabilmek için uygulamaya geçmeden önce yapılması gereksen taslak olarak ifade edilebilir. Bu süreçte tasarımı oluşturabilmek amacıyla doğru malzemenin, araç-gerecin vb. seçilmesi de söz konusudur. Ayrıca birden çok görseli bir araya getirirken, görüntüler bulmaca gibi düşünülür, yapboz parçalarının bir araya getirilmesindeki kural gibi tamamlanmaya çalışılır.

(39)

Doğru bir kompozisyon oluşturmak için planlama yaparak farklı görsellere ulaşmak üzere tarama yapmak gerekir. Görüntü işleme programında manipülasyona başlamadan önce taslak yapılmalıdır. Taslak ile birlikte görsel kurgu oluşturulmuş ve uygulanmaya hazır hale getirilmiş olur (Nelson, 2017).

Görsel-19: WWF, Melissa Garlington, Biyoçeşitlilik, 2012

Kaynak: www.behance.net

Görsel 19’da WWF’ in sosyal sorumluluk proje konusu olan biyo-çeşitliliğe yönelik hazırlanmış foto manipülasyon teknik tasarımı bulunmaktadır. Adı geçen görsel foto manipülasyon teknikleri kapsamında incelendiğinde çeşitli görüntülerin bir arada kullanılarak kompozisyon oluşturulduğu anlaşılmaktadır. Foto manipülasyon tekniğinde kurgu yöntemi görüntü işleme programlarıyla uygulanırken katmanlardan, efektlerden ve dokulardan görüntünün pikselini düşürmeden orijinal haliyle yararlanılmaktadır. Görsel üzerinde yer alan manipülasyon teknikleri bir bütün halinde kendini göstermektedir. Arka planda bir bahçe görseli bulunmaktadır. Kovanın içerisinde ise içinde göl ve tarım alanı bulunan bir doğa görseli eklenerek tıpkı bir su görüntüsü gibi kovanın içine yerleştirilmiştir. Manzaranın küçük, kovanın üzerine konan kelebeğin ise büyüklüğü gerçeküstü bir görünüm sağlamıştır. Birbirinden farklı görsel unsur foto manipülasyon tekniğiyle bir araya getirilmektedir.

(40)

2.5.8. Foto Manipülasyon Tekniğinde Boyut Kullanımı

Dikkat çekici ve etkili görüntüler yakalayabilmek için oluşturulan kurgu ile görsel imajlar arasında uzaklık-yakınlık ilişkileri kurularak görsellere farklı kompozisyonlar ile boyut kazandırılmaktadır. Foto manipülasyon tekniğiyle farkındalık oluşturmak ve gerçek imajlar yaratmak için boyut kullanımı tercih edilmektedir. Görüntü işleme programı aracılığıyla tasarım yüzeyi üzerinde fotoğrafa farklı müdahaleler yapılmaktadır. Fakat iki boyutlu fotoğrafın derinlik ve boyut kazanması açısından üç boyutlu modelleme programlarına ihtiyaç duyulmaktadır.

Üç boyutlu modelleme programları, çekim aşamalarında oluşturulamayan ya da var olmayan mekânları oluşturmak için reklam prodüksiyonlarında ve animasyon uygulamalarında kullanılmaktadır. Üç boyutlu modelleme programlarında hazırlanan modellemeler piksel tabanlı görüntü işleme programları vasıtasıyla işlenmemiş fotoğraflarda bulunan görsellerle bir araya getirilerek oluşturulmaktadır. Üç boyutlu modelleme programlarıyla gerçeğe çok yakın görüntüler elde edilmekte ya da gerçeküstü görüntülere ulaşılmaktadır (Danesh, 2017: 54).

Perspektif kuralları, ışık efektleri, görsel oran ayarlamaları, açı ayarlamaları gibi uygulamaları üç boyutlu modelleme programlarıyla kolay bir şekilde ayarlanmaktadır. Foto manipülasyon teknikleriyle üç boyutlu modellemelere yapılan müdahalelerle soyut eserler ortaya çıkmaktadır. Piksel tabanlı tasarım programları sayesinde modellemelere boyut kazandırılarak daha güzel görünümler elde edilmektedir.

WWF için tasarlanan görsel 20’de üç boyutlu modelleme kullanılmıştır. Arka planda tek rengin kullanıldığı görselde domino taşları üzerindeki renkler vurgulanmak istenen mesajı ön plana çıkarmıştır. Perspektif düzen içerisinde kurgulanmış görsel ögelere gölgelendirme yapılarak zeminle bütünlük sağlanmıştır. Kullanılan geometrik biçimleri belli bir hizalama oluşturulup yakındaki ögelere detaylar işlenerek netleştirilmiş uzaklaşan görsellere ise blur (bulanıklık) verilmiştir. Foto manipülasyon tekniğinde üç boyutlu görsellerin kullanımı tasarımları geliştirmektedir. İşlenmemiş fotoğrafların kullanımına göre modellenmiş üç boyutlu tasarımın elde edilmesi ve zor olan güzel görüntüleri ortaya çıkarması fütüristik etkileri güçlendirmiştir.

(41)

Görsel-20: WWF “Tek Atış”, DDB Reklam Ajansı, Gürcistan, Mart 2018

Kaynak: www.adsoftheworld.com

2.6. Sosyal Sorumluluk

Sosyal sorumluluk: Kendini doğaya ve topluma karşı borçlu, sorumlu hisseden insanların belli bir duyguyla insanlığı daha iyi yere getirmek adına oluşturduğu sosyal bilinç duygusudur (Demireli ve Demirağ, 2015: 3).

Günümüzde birçok doğa ve canlı yaşamlar sorunlarla karşı karşıya kalmaktadır. Küresel ısınma, nesli tükenen hayvanlar, buzulların erimesi, biyo-çeşitliliğin azalması gibi çeşitli doğa ve toplum konularıyla karşı karşıya kalınmaktadır. Aslında bu olaylar insanoğlunun bilinçsiz etkilerinin sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Doğa ve toplum olayları sosyal sorumluluk bilincine sahip disiplinler arası başarılı, öz verili bir çalışma sayesinde engellenebilmektedir (Karahan, 2006: 16).

2.7. Sosyal Sorumluluk Kampanya Örnekleri

Sosyal sorumluluk kampanyaları için görseller üzerinde birçok teknik kullanılmaktadır. Hedef kitlenin ilgisini çekmek adına foto manipülasyon tekniğini kullanan çeşitli projeler yer almaktadır. Bu bölümde sosyal sorumluluk projelerine destek veren iki kampanya örneğine yer verilmiştir. Bunlar: WWF ( Dünya Doğayı Koruma Vakfı ) ve HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu ) kampanyalarıdır.

(42)

2.7.1. Dünya Doğayı Koruma Vakfı ( WWF )

Dünya Doğayı Koruma Vakfı “WWF” İsviçre’de kurulan dünyada 100’den fazla ülkeyle çeşitli alanlarda çeşitli çalışmalara imza atan uluslararası bir doğa koruma kuruluşudur. 1961'de ilk adı “World Wildlife Fund” olan kuruluşun, sonrasında ise yalnızca WWF olarak anılmasına karar verilmiştir. Kuruluşun Türkiye ayağı ise 1996 yılında, Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin öncülüğünde kurulmuş, 2001 yılında WWF-Türkiye unvanını almıştır. Kurulum amacı yeryüzünde bulunan en değerli yaşam alanlarımızı korumak ve bu alanlarda yaşayan canlılara iyi bir gelecek vadetmektedir. WWF çeşitli ülkelerden yardım alarak bu ülkeler arasında iş birliği sağlamaktadır (www.wwf.org.tr).

WWF-Türkiye, çalışmalarını “ülkemizin doğasının korunması”, “yaşam tarzımızın değişmesi” ve “iklim değişikliğiyle mücadele” olmak üzere üç ana bileşende yürütmektedir. Çalışmalarını yalnızca kurumsal sponsorluklar ve bağışlar üzerinden yürüten kurum hiçbir kar amacı gütmeyerek bağımsız bir vakıf olarak var olmayı sürdürmektedir. Gelecek nesillere iyi bir yaşam sürdürmeyi hedefleyen WWF bazı büyük markalarında sponsor yardımlarıyla insanların farkındalığını arttırmaya yönelik hamlelerde bulunmaktadır. Örneğin, bir saatliğine ışıkları kapatarak iklim değişikliği sorununa destek vermesi bunlardan biridir. Vakıf bu tür kampanyalarla sınırlı kalmayıp doğanın bir parçası olan insanlara da sorumluluklar yüklemektedir. Saz kedilerinden deniz kaplumbağalarına kadar nesli tehlike altına giren canlıları evlat edinmek bunlardan biri olmaktadır (Kesmez, 2017).

“WWF, dünyanın en büyük, en deneyimli ve bağımsız doğa koruma kuruluşu olarak adını duyurmuştur. Bu kuruluş sürekli çevre korunması ile ilgili basın ilanları yayınlamakta ve afişler yapmaktadır. WWF-Türkiye Vakfı çalışmalarında bilimsel verilerden yararlanarak duyurular ve kampanyalar düzenlemektedir” (Yalur, 2014: 73). WWF sosyal sorumluluk alanında yaptığı çalışmalarla sosyal sorumluluk bilincine sahip çeşitli kurum-kuruluş, topluluklar ve büyük firmalardan yardım alarak geniş kitlelere sesini duyurmaktadır. WWF’e destek veren firmalar oluşturdukları projeleri birbirinden farklı mecralarda kullanarak tam destek vermektedir. WWF kampanyalarında farklı, çarpıcı, alışılmışın dışında ve sıra dışı tasarım tarzlarıyla adından bahsettirmektedir

(43)

WWF projelerinde tasarım teknikleri kullanılırken konularına uygun, çözünürlüğü yüksek görseller, etkileyici slogan ve tipografi seçimleri, uygun renk vurguları gibi foto manipülasyon teknik özellikleri başarılı bir şekilde kullanılmaktadır. WWF tasarımları estetik çerçeve doğrultusunda çeşitli afiş, ilan veya dijital mecrada yayınlanan görsel tasarımlarla sosyal sorumluluk bilincini etkili bir şekilde yaymaktadır.

2.7.2. Hayvan Hakları Federasyonu ( HAYTAP )

2006’da hayvan hakları savunucuları bir araya toplanarak “Hayvan Hakları Aktif Güç Birliği Platformu’nu” sanal oluşumla kurmuşlardır. Doğanın korunması ve hayvan hakları konusunda faaliyet göstermek üzere 2008’de tüzel kişiliğini kazanmıştır. Sonrasında ise “Hayvan Hakları Federasyonu” adı altında tescil edilmiş ve çeşitli derneklerin bir araya gelmesiyle sivil toplum örgütünü oluşturmuşlardır.

HAYTAP bünyesinde, hayvanlara yardım etmek için birçok gönüllü veteriner hekim görev almaktadır. Bununla birlikte çeşitli projelerde petshoplar, kısırlaştırma, hayvanat bahçeleri, sirkler, kürk sorunları, deneyler, avlanma, yük hayvanları, yunus parkları, hayvan dövüşleri, çiftlik hayvanları, sokak hayvanları, eğitim çalışmaları, örnek hayvan bakım evleri, kültür sanat (filmlerde kullanılan hayvan hakları) gibi birçok alanla yakından ilgilenmektedir (www.haytap.org). HAYTAP, projelerinde hedef kitleyi harekete geçirmek amacıyla dijital ve basılı (afiş, billboard, broşür, sticker gibi) materyallerden yararlanmaktadır. Tasarımlarında çeşitli yöntemleri kullanarak foto manipülasyon tekniğiyle çalışmalarını çarpıcı kılmaktadır.

Şekil

Foto manipülasyon terimi halk dilinde: “fotoğrafla oynama, fotoğraf düzeltme,  montajlamak,  fotoşoplamak”  şeklinde  tanımlanmaktadır
Foto  manipülasyon  tekniği  uygulanırken,  kavranması  gereken  en  önemli  ilkelerden  biri  oran-orantıdır
Tablo  1  incelendiğinde  katılımcıların  cinsiyet  durumları  verilmiştir.
Tablo  3  incelendiğinde  katılımcıların  18  farklı  üniversiteden  katkı  sağladığı  görülmektedir
+4

Referanslar

Benzer Belgeler

• Sosyal; toplumla ilgili, toplumsal sorumluluk ise bir kimsenin kendisinin ya da başkalarının.. davranışları için bir kimseye ya da bir yetkiliye hesap verme ve

Rahatsızlık duyan köylüler, misafir ola­ rak bulunan Paşaköy’lü Hafız Yakup Efendi’ye "Köyümüzde bir ayağı ahrette bir ayağı dünyada 80’lik

Frith, şizofreni hastalarındaki ZT’nin, şizofreni hastalarının kendilerinin ve diğerlerinin zihinsel durumu ve davranışlarını denetlemedeki başarısızlıkları

In feature extraction, 1,000 features were extracted for each image from 1500 images using convolutional neural networks from deep learning architectures.. The structure

Aynı şekilde, kız ve erkek öğrencilerin cinsiyet rolleri ile ilgili kalıp yargılarının, babanın eğitim düzeyine göre bir farklılık gösterip,

Paydaş teorisi kapsamında, paydaşlar kurum içi ve kurum dışı paydaşlar olarak iki grupta ele alınmaktadır.. Kurum içi paydaşlar,

gereken sosyal yükümlülükleri olan kurumlar olarak görülmeye başlandı.. 1940'larda

Modern sosyal sorumluluk anlayışına göre, herhangi bir kurum; “yer altı veya yer üstü bir su kaynağına zehirli atıklarını bırakmamalı, ekolojik yapıyla