• Sonuç bulunamadı

Sanat kulisi:Şeyh Şamil'in şerefine!

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Sanat kulisi:Şeyh Şamil'in şerefine!"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

SANAT KULİSİ

Şeyh Şamil’in şerefine!

Bugünlerde 6. TÜYAP Kitap Fuarı’mn çağrılısı olarak İstanbul’da bulunan Dağıstanlı ozan Resul Hamzatov, 1923 doğumlu. Çok genç yaşta şiir yazmaya başlamış. 1950’li yıllarda yazarlar

çoğunlukla Moskova’da oturur, belli mekânlarda bir araya gelirlermiş. Hamzatov’un, Moskova’da evi yokmuş, o da bir otele yerleşmiş. O günlere ilişkin bir anısını şöyle anlatıyor Hamzatov: “Gençtim. Şiiri çok seviyordum. Yazarlarla edebiyat üstüne sohbet eder, akşamları da sık sık meyhaneye giderdim. Garson kızlarla da aram bayağı iyiydi! Bir akşam, Dağıstan hükümetine girmeye aday bazı dostlarımla bir meyhaneye gittik yine. Baktım, ilerdeki masalardan birinde Nâzım Hikmet, çok ünlü şairimiz Olga Bergoltz ve Vera Ttılyakova’yla oturuyor. Nâzım, bizi görür görmez buyur etti. Kalabalık

olduğumuz için ben pek oturmak istemedim, ama ısrar edince oturduk. Sohbetin koyulduğu bir sırada Nâzım kadeh kaldırarak ‘Şeyh Şamil’in şerefine!’ dedi. Sevindim. Yakınlarım, Şeyh Şamil’i >, ne kadar sevdiğimi iyi ^ * bilirler. Oysa hükümet adaylarının önünde böyle -s. bir şey söylemek bayağı ^ cesaret işiydi doğrusu, 0 çünkü o sıralar resmi '**' çevrelerde Şeyh Şamil aleyhtarı bir hava esiyordu. Gerçi o hükümet adayları da severlerdi Şeyh Şamil’i, ama bunu açıkça

söylemezlerdi!.!’

Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmada, doğuştan kalp hastalığı tanısı ile izlenen ve/veya tedavi edilen yetişkin hastaların; hastalıkları, hastalıklarının komplikasyonları ve tedavisi

Istanbulun rengin göğü altında bahar küme küme nemli yeşillikler içinde kokulu sarı fujerler, pembe, mor yabani güller, cazip kokulu zarif narin minimini bir yığın

Tam da bu noktada Yapı Kredi Yayınları ve editörü Sayın Sabri Koz’a bir kana- atimizi (aslında arzumuzu) iletme fırsatı bulmuş sayılabiliriz: Ali Canip Yön- tem’in

An- cak yukarıdaki alıntı cümlelerde konumuzla doğrudan ilgili asıl nokta, Ömer Seyfettin’in, “Dünküler”e karşı kendilerini kabullendirme mücadelesi vermiş olan Fecr-i

İki yakın arkadaşının –hele hele “Bu arkadaşım; li- san-aşina [yabancı dil bilen], çok okumuş, yarım âlim, çok malûmatlı, mükemmel bir gençti.”

En kısa ifadeyle “tek sözcükle ya- pılan benzetme” şeklinde tanımlayabileceğimiz “eğretileme” aynı zamanda şairin imge (hayal, image) kullanmasının da bir

Nâzım bey, tayyareden düş­ tüklerini, Moskovaya bilhassa Iran ve Hindistan tahrîkâtı için gittiklerini, tayyarenin altı de' fa düştüğünü, Moskovaya En­ ver

Ancak her devrin kendi çapında sanatçı çıkardığını unutmamak gerek.. Türkiye'de Türk