5 5 .
ö l I ü m
y ı 1 d ö n ü m ü n d e
P I E R R E I O T İ ’
P
ierre Loti'nin yaşamına birçok kadının karıştığı bir gerçektir. Fakat enaz bun lar kadar gerçek olan bir şey de «Âziyade» nin bunların hep sinin üzerinde bir yeri bulundu
ğudur.
«Âziyade», ünlü Fransız edibi ve bü yük Türk dostu Pierre Loti'nin İs tanbul'la ilgili bir romanını adı de ğildir sâdece. Nitekim ünlü yazar bu nu «Fantôme d'Orient» adlı eserin de de açıkça söyler : «Âziyade, açık lamak istemediğim çok güzel ve hoş bir Türk kadınının adı yerine,
tara-fımdan yaratılmış bir isimdir» der. «Âziyade» romanı İstanbul'da Kaf kasya'dan gelme bir Çerkez kızıyla bir İngiliz subayı arasındaki hazin bir aşkın öyküsüdür. Âziyâde, nasıl yazarın hakikî kimliğini açıklamak istemediği bir kıza yakıştırdığı ad ise, İngiliz bahriye subayı da as len bir Fransız bahriye subayı olan Pierre Loti'nin ta kendisidir.
Ünlü yazar, İstanbul'a ve Türklere ne kadar büyük bir hayranlık duy muş ise Âziyade'yi o denli sevmiş tir. Bunu, romanın içli satırlarından
anlamak mümkündür. Fakat yeterli değildir. Bunu anlamak için ünlü ya zarın malikanesi Hendaye'nin bulun duğu Fransa'nın Rochefort şehrinde ki topraklarında yaptırdığı özel mes citte bulunan bir mezar taşından anlayabiliriz. XIX. yüzyıla aid klasik Türk kadın mezar taşları yapı özel liğine sahip bu mezar taşı mescitin en mutena bir yerinde bulunmakta dır. Pierre Loti, İstanbul'dan bir me zardan söküp getirdiği bir taşı bu raya yerleştirmiştir hiç kuşkusuz. Sevdiği, hem de çılgınca sevdiği Âziyâde’nin mezar taşının bir kop yasını yaptırıp buraya getirmiştir.
Pierre Loti’nin bir resmi, Eyüp Sultan'daki kahvenin girişindeki büstü ve kahve girişi
16
Ünlü yazar, gönlünde yatan büyük aşkının kahramanı Âziyâde’nin taşı nı, onun kabrini ziyaret ediyormuş gibi ziyaret etmiştir yaşamı boyun ca. Böylece aşkın en büyüğünü en hissi şekliyle yaşamıştır.
Dr. Sırrı Akıncı, «Hayat Tarih Mec- muasısnda yayınlanan bir yazısında uzun araştırmalardan sonra Âziyâ de’nin hakikî mezarını bulduğunu yazar. Sayın Dr. Akıncı’nın tespitle rine göre; Pierre Loti'nin özel mes cidinde bulunan mezar taşına şekil ve motifler yönünden tıpa tıp ben zeyen bu mezar taşı, 23 Ekim 1880 günü pek genç bir yaşta vefat eden KafkasyalI Abdullah Efendi’nin kızı Hatice Hanım'a ait bulunmaktadır. KafkasyalI Hatice Hanım hakikaten Çerkez kızı Aziyâde midir?... Sayın Dr. Akıncı'nın bu yoldaki büyük ça basını ve vardığı olumlu sonucu ne kadar kabul edersek edelim, yine de zihinlerde bir soru işareti belir mektedir. Hatice Hanım, Âziyade mi dir?...
Bu sorunun cevabını yalnız bir tek kişi doğru olarak verebilirdi. O da 10 Haziran 1923 günü Rochefort'- taki malikanesi Hendaye de haya ta gözlerini yuman ünlü yazar ve büyük Türk dostu Pierre Loti'nin an cak kendisi olabilirdi.
Âziyade, Hatice Hanım olsa da, ol masa da Pierre Loti’nin ölümsüz e- seriyle ölümsüzler arasında yaşa maktadır bugün. Ve yaşamaya de vam edecektir de...
Pierre Loti'nin Türklere olan hay ranlığını ve İstanbul'a olan sevgisi nin de Aziyade'ye olan aşkından hiç de daha aşağı olmadığını söy lemiştik. Onun, 1919 yılı eylül a- yında Halife Abdülmecid Efendi'ye yazdığı şu mektubundaki satırlar dan da anlamaktayız:
Efendimiz
Zât-ı necabetpenahilerinin Kontes Ostrorog vasıtasıyla bendelerine i- lettiğl duygularından öylesine mü tehassis oldum ki, sonsuz minnet lerimi hemen arzetmeden durama dım. Aziz Türkfyemiz için yaptığım küçük hizmetlerden ötürü teşekkü re lâyık olduğumu sanmıyorum. E- ğer elim kolum bağlı olmasaydı, yüz kat daha fazlasını yapmak is terdim. Çünkü, bu benim İçin bir vazifeydi. Böylece hem adalete, hem de doğrudan doğruya Fransa' ya yardım ettiğime inanıyordum. Türkleri tanıyan subay ve askerle rimizin benimle beraber olduklarına asla şüphem yok. Haklı bir dava yü zünden uğradığım hakaret ve teh ditler de bitti. Allaha şükürler olsun ki, Fransa artık uyanacağa benzi yor. Şimdi memlekeitmlzde esen ha va, eskisine göre çok fazla Türkle- rin lehinedir.
Zât-ı necabetpenahileri Türkiye'ye gelmemi arzu buyuruyorlar. Bu is teklerine candan teşekkür ederim. Ben de böyle bir seyahati gönül den İsterdim amma ne yazık... ö y le sanıyorum kİ kader bu saadeti benden esirgeyecek ve ben sevgili Istanbulumu bir daha göremiyece- ğ:m...
Mektubun altında imza olarak da şu satırlar yer almaktadır:
En derin hürmetleriyle dalma efendi mizin sadık bendesi olan Pierre Loti.
7
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği Taha Toros Arşivi