LONDRA TILLAR!
1 8 6 7 - 1 8 7 0
y a k a r ı :
YUSUF MARDİN
Memleketimizin
yetiştirdiği
ilk TÜRKÇÜ
E®
K
EMAL Fitzroy Square’e ba kan evinde Mustafa Fazıl Paşanın kurmuş olduğu Tercüme Cemiyeti’nin gönderdi ği yazıları da bir taraftan tercü meyle meşgul oluyordu. Ne var ki. artık vatana dönmek arzusu gönlünde daha süratle kanat çırpmağa başlamışt'. Zaptiye Mü- şürü Hüsnü Paşa, rvemal’i İstan bul'a getirtmek için çalışıyordu. Nitekim Kemal’in Hürriyet gaze tesiyle ilgisi kalmadığına dair mektubunu Ziya Bey Hürriyet’te basmayınca İstanbul Hükümeti bu ilânı Terakki gazetesinde ya yınlayarak Kemal'in artık doğru yola girmiş olduğunu halka du yuruyordu. Bundan sonra Zapti ye Müşürü Kemal’i İstanbul’a davet etti. Kemal zaten Londra- dan artık soğumuştu. Ziya Beyin gitmesinin bunda payı vardı. Son ra bir gün British Medical Jour- nald’de çıkan bir yazı gözüne ilişmişti. Bu yazıda şöyle denili yordu:«Londra’da yaşayanların varisi 17 yaşından önce ölür. Onbin ki şide biri yüz yaşından fazla ya şayabilmekte ve yüz kişiden o*ri altmış yaşma kadar ömür süre bilmektedir. Yetmiş yaşma ula şan bin kişiden kırküçü rahip ve halk hatibi: kırkı çiftçi; otuzücü işçi: otuzikisi asker; yirmidokuzu avukat; yiraniyedisi profesör ve virmidördü de doktordur. Londra havası Dr. Angus Smith’in «ap- mış olduğu tahlillere göre oksi jen yönünden fakirleşmiştir. Me selâ. Londra’nın Batı kısmı j-üt de 20.9, Güney ve Güneybatı kıs mı yüzde 20.88, Doğu kısmı 20.86 ve Kuzey kısmı 20.15 oksijene sa hiptir. 1870 eylülünde bir haftada 62 kişinin zorbalıktan öldüğü tes- bit edilmiştir.»
Zaten Londra’dan ayrılmak için çareler düşünmekte olan Kemal bu yazıyı da okuyunca kararını veriverdi. İşin garibi, Fanton, Kemal’in kendisiyle birlikte İs tanbul’a dönmesini istiyordu. Ke mal’in bu seyahati geciktirmeme si için bu yazıyı Kemal’e getirip göstermişti.
Oğlu Ali Ekrem Bolayır 1870 Alman - Fransız muharebesi sebe biyle Kemal'in ilkönce Brüksel’e, oradan da Viyana’ya gittiğim ve bir süre Viyana’da kaldıktan sonra Viyana Elçimiz Halit Şerif Paşanın delâleti ve Fanton’un İs tanbul’da yaptığı olumlu temas lar üzerine 25 kasım 1870 tarihin de 31 yaşında olduğu halde İs
ARTIK
i KEMAL,
VATANINDA...
IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIH
Kırk sekiz y ıllık ömründe
"Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini:
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini
diye haykırarak, vatan ve hürriyet
için didine didine kendini bitirdi...
tanbul’a döndüğünü bildirmekte dir.
Kemal’in Londra yıllarında ol gunlaşan vatan, millet ve Hürri yet duyguları vatana dönünce meyvalarm’ vermeğe başlamıştı. 48 yaşında hayata gözlerim ;vu- muncaya kadar Kemal sürüldüğü Ege adalarında. 38 ay yattığı Kıb rıs Magosa zindanında vatan ve hürriyet için didine didine ken dini bitirdi. Kimseye kaside yaz mıyan Kemal yalnız vatan ıçm, millet ve özgürlük için yazmış tır. Memleketimizin yetiştirdiği ilk nasyonalist, ilk Türkçü Ke mal’dir. Fikirde, edebiyatta, yö netimde, politikada daima yenili ği savunan o olmuştur.
Doktor Rıza Nur’un dediği gi bi:
«Namık Kemal zuhur etmesey
di, Türk milleti padişahların is- tibdatlarıvle kölelik altında, yo bazların şırınga ettikleri köhne lik ve taassup morfini uvktısu içersinde ölüp giderekti. Nanıık Kemal’dir ki Türkü hu ölümcül hastalıktan kurtarmıştır.»
Londra’ya kaçtıkları 17 mayıs 1867 gününün 13’üncü yıldönü münde 17 mayış 1880 pazartesi günü hayata gözlerini yuman Zi ya Paşaya Kemal çok ağlamıştır. Hattâ birlikte çekilmiş fotoğraf larının arkasına şu mısralarını karalamıştır:
«Hem muarız hem muvafıktı Ziya ile Kemal Şûleyi berkiyyede mevcut iki
kuvvet gibi. İttihad olmazsa hasıl noktai
maksûtta
Çehreler mâkııs idi şu gördü ğün suret gibi. İttihad ettikçe amma başına
zâlimlerin Yıldırımlar yağdırırdık berki
hürriyet gibi. Bir «Ziya» dır hâke düştü, arşa etti in’itaf Mazharı bu hak olan bin «turu ülviyvet gibi. Nûru Hakka iltihak etti, «Ke mal» zârmı Tek bıraktı yeryüzünde sevdiği millet gibi.» Ziya Beyin ölümünden sekiz sene sonra oğlu Ali Ekrem Bola- yır’a hediye ettiği fotoğrafının arkasına şu mısraları:
«Namus ile irfanı yetişmez mi mükâfat,
İkbal yolu gerçi «Kemalsin ka panıktır. Çok ak göremezsen de saçında,
sakalında Elminnetülillâh yüzü ak, alnı
açıktır.» yazan Kemal, Sakız adasında za- türrie ve kronik bronşitten mus tarip yattığı bir sırada, Victor Hugo’nun «Sefiller» adlı eserini okurken, 2 aralık 1888 pazar gü nü öbür âleme göç etmiştir
«Millet dedi, millet dedi, mil let dedi öldü» dedikleri Kemal’in son sözü:
«Biraz dinleneyim!» olmuştur. Ölümünden otuz yıl sonra, İs tiklâl Savaşı sırasında, bir başka Kemal:
«Vatanın bağrına düşman da yadı hançerini Yok mudur kurtaracak Dahtı
kara maderini?» beytini, Meclis kürsüsünde hay kırmış ve aynı beytin iki kelime sini değiştirerek Kemal’e ve Ke mal’in âşık olduğu millete şöyle demiştir:
«Vatanın bağrına düşman da yasın hançerini. Bulunur kurtaracak bahtı kara
maderini!» Nitekim Atatürk «Millet» diye ölen Kemal’in rüyasını ve mille tin bekasını gerçekleştirerek onun ruhunu kutlu kılmasını bil miştir.
29 haziran 1968 — S O N —
Ölümünden otuz yıl sonra, bir başka KEM A L
diye haykırıyor ve "M iLLET,, diye ölen
Kemal'in rüyasını gerçekleştiriyordu...
Kişisel Arşivlerde İstanbul Belleği T a h a Toros Arşivi