• Sonuç bulunamadı

Hareketli Protez Hastalarının Bazı Özelliklerinin Değerlendirilmesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Hareketli Protez Hastalarının Bazı Özelliklerinin Değerlendirilmesi"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Cilt 4, Sayı 2.2001

HAREKETLİ PROTEZ HASTALARININ BAZI ÖZELLİKLERİNİN

DEĞERLENDİRİLMESİ

Doç. Dr. A. Kemal ÖZDEMİR* ÖZET

Hareketli protez hassalarının bazı özelliklerini belirlemeye yönelik çalışmalar çeşitli araştırıcılar tarafından yapılmıştır. Bu tip araştırmalar, gelişmiş ülkelerde geleceğe dönük sağlık hiz-metlerinin planlaması amacıyla ilgi çekmektedir. Ülkemizde ise bu araştırmalar daha sınırlı kalmaktadır.

Bu araştırmaların sonuçlarında, kişilerin protetik tedavi ih-tiyacı, planlaması ve sunulmasında ülkelerin gelişmişlik düzeyi ve çeşitli özellikleri kişilerin eğitim ve kültürel durumları, bes-lenme, ya da hayat standartları, vb. faktörlerin etkili olacağı düşünülmektedir. Biz de bu amaçla çalıştığımız bölgede hasta-ların bu özelliklerini belirlemek istedik.

Fakültemize hareketli protez yaptıran hastaların çeşitli özelliklerini belirlemek için 2001 yılında hareketli protez yaptı-ran hastalar tekrar fakülteye davet edildi. Bu davete uyarak ge-len hastalarda yapılan protezler kontrol edildi. Hastaların özel-liklerini belirleyen bilgiler her hasta için ayrı formlarda toplandı, istatistiksel değerlendirmeler yapılarak hastaların özellikleri be-lirlendi.

Hastaların yaş, cinsiyet, eğitim durumu, protez kullanım süresi, çenelerin dişsizlik sınıflamaları, ve protezi geceleri çı-karmaları, alt ve üst çenede protez şikayetleri, protez yaptırma ve yenileme sebepleri, protez yaptırmada fakülteyi tercih se-bepleri ve tekrar protez yaptırmaları gerekse nerede yaptırmak isteyecekleri gibi durumlar ile bunlar arasındaki ilişkiler belirlen-di.

Anahtar Kelimeler: Hareketli protezler, bölümlü

protezler, tam protezler, protetik epidemiyoloji

ABSTRACT

Some researchers have carried out studies to delermine some characteristics of patients having removable dentures. This type of studies gets attention for the planning of the futu-re health services in developed countries. However it is very timited in our country. it is thought that development level and other characteristics of countries, education, and culture of persons, nutrition, or living standarts will eftect on prosthetic treatment. Therefore, me wanted to determine these characte-ristics of patients in this region.

In order to determine the characteristics of patients who obtained removable dentures in 2001, have been invited to the dental faculty. The dentures of patients who accepted our invitation have been examined and each patient had filied a form about their characteristics.

During tne study information about age, sex, education level ol patients, the period ot denture use, clasifications of maxilla and mandible, whether they take out denture at night or not, complaint about mandibular and maxillar denture, rea-son for denture, rearea-son for choosing the faculty and it they ha-ve to be made denture again where they would chose haha-ve been determined and retation among them have been analy-zed.

Key Words: Removable prosthesis, partial dentures,

complete dentures, prosthetic epidemyology

GİRİŞ

Genel olarak her türlü protez yapımının olduğu gibi hareketli protez yapımında da hastaların bozulmuş olan estetik, konuşma ve çiğneme fonksiyonlarının tekrar kazandırılması ve bunun yanında, hastaların bu eksiklikleri sebebiyle çıcak psikolojik problemlerinin de önlenmesi ve ka-lan dokuların sağlıklı olarak korunması amaçka-lanır. Protetik tedavide başarı, birbirinden farklı pek çok faktöre bağlıdır.7,15,17 Bu amaçla hastanın anamnez safhasında sosyo-demografik, şahsi ve ailevi özellikleri dikkatlice belirlenmeli ve ağız içi muayenesi dikkatli olarak tamamlanarak hastaya ait özel durumların belirlenmesi gerekir. Başarılı bir protez için hekimin ve teknisyenin tüm klinik ve laboratuar şartları yerine getirmesi yeterli olmaya-bilir. Protez hastasının özel durumu ve sübjektif değerlendirmeleri de önem kazabilir.15 Teknik ba-kımdan mükemmel bir protez hasta tarafından ka-bul edilmezken diğer bir hasta da hatalı bir protez dahi kullanılabilir. Protez memnuniyetinde ayrıca protezin hastaya tesliminden sonraki kontrol ve şi-kayetlerin giderilmesi önem kazanmaktadır.

Teknoloji ve bilimin gelişmesi, hayat stan-dartlarının iyileşmesi ve yükselmesi gene! popü-

*C. Ü. Dişhek. Fak. Protetik Diş Tedavisi AD.

lasyonda yaşlı nüfusun daha da artmasına sebep olmaktadır. Genellikle yaşlı nüfusa hizmet sunan protetik tedavide, sağlık hizmetlerinin planlanma-sında epidemiyolojik çalışmalar daha da önem ka-zanmaktadır. Gelişmiş ülkelerde geriatri ve gero-dontoloji alanlarında çok sayıda epidemiyolojik ça-lışmalar yapılmaktadır.6,15,16,17 Bu çalışmalarda 2000'li yılların başında tam dişsiz sayısının, 1980 lerin sonundaki sayı ile karşılaştırıldığında %40 oranında azalacağı tahmin edilmektedir.6

Bu tür protetik yönde yapılan epidemiyolojik çalışmalar ülkemizde daha sınırlı kalmakta- dır.2,4,5,8,13,18 Bu da ülkemizde sağlık hizmetlerinin planlanmasını ve sunulmasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca yapılan bilimsel çalışmalar daha çok fa-kültelerin bulunduğu şehirleri kapsamaktadır. Bu düşüncelerle biz araştırmamızda hizmet verdiği-miz bölgede hastaların sosyo-demografik, klinik ve protetik özelliklerini belirlemeyi amaçladık.

MATERYAL METOD

Araştırmamıza C.Ü. Dişhekimliği Fakültesi Protetik Diş Tedavisi kliniğinde 2001 yılı, nisan ve aralık aylarında hareketli protez yaptıran 182 has-ta katılmıştır. Bu hashas-talar, kontrol amaçlı olarak

(2)

2002 yılı şubat ayında kliniğimize davet edilmiştir. Bu davete uyan hastalarda cinsiyet, yaş, eğitim, gelir durumu kaydedilmiştir. Yaş 30-45, 46-65, 65 üzeri olarak üç grupta değerlendirilmiştir. Eğitim durumları okuma yazma bilmez, ilkokul, orta ve li-se, yüksek olarak dört grupta değerlendirilmiştir. Hastaların gelir durumunda kendi değerlendirme-leri istenmiş, buna göre az, orta, iyi olarak gelir du-rumlarını hastalar yorumlamışlardır.

Alt ve üst çenelerin Kennedy sınıflaması ve-ya tam dişli dişsiz olmaları belirlenmiş, buna göre alt ve üst protezlerinden şikayetleri ayrı ayrı sorul-muştur aralarındaki ilişki değerlendirilmiştir.

Yapılan klinik muayenede protezler 1- dikey boyut ve okluzyon hatası olanlar, 2- estetik hatası olanlar, 3-mukoza uyumu kötü olanlar, 4-stabilite hatası olanlar, 5-diğer hatalar, 6-kullanılabilir uy-gun protezler olarak altı grupta değerlendirilmiştir.

Hastaların toplam protez kullanma süreleri; bir yıldan az, 1-10 yıl arası protez kullananlar, 10 yıldan fazla zamandır protez kullananlar olarak üç gruba ayrılmış ve bu süre ile şikayetler arası ilişki belirlenmeye çalışılmıştır.

Araştırmaya katılan hastaların, diş fırçalama alışkanlıkları, diş hekimine gitme sıklıkları, protez-lerini gece çıkarıp çıkarmadıkları, ilk defa protez yaptırmalarında estetik, çiğneme, konuşma veya diğer sebeplerden hangisinin etkili olduğu belirlen-miştir.

Elde edilen veriler her hasta için ayrı ayrı hazırlanan formlardan SPSS ortamında bilgisaya-ra aktarılabilgisaya-rak istatistik değerlendirmeler alınmıştır,

BULGULAR

Grafik 1’de hastaların yaş gruplarına göre dağılımı görülmektedir. Hareketli protez atsala-rında en geniş grubu 46-65 yaş grubundaki hasta-lar oluşturmaktadır. 65 yaş ve üzeri grup ise en az hasta sayısına sahiptir.

Grafik-1 Hastaların yaş gruplarına göre dağılımı

Grafik-2 de hastaların cinsiyetlerine göre da-ğılımı görülmektedir. Erkek hastaların sayısı ba-yanlardan daha çoktur.

Grafik-2 Hastaların cinsiyete göre dağılımı

Grafik-3 te eğitim durumlarına göre dağılım-ları görülmektedir.

Grafik-3 Hastaların eğitim durumların göre dağılımı

Eğitim durumları ile diş fırçalamaları arasın-daki ilişki istatistiksel olarak değerlendirildiğinde el-de edilen sonuçlar Tablo-1 el-de görülmektedir.

Diş fırçalama*

Eğitim Yok Haftada 1-2 günaşırı Günde 1-2 TOPLAM

Yok 2 (%25.0) - - 6 (%75 0) 8

ilkokul - 14 (%25 9) 2 (%3.7) 38 (%70.4) 54

Orta- Lise 6 (%9. 7) 22 (%35.5) 4 ( %6.5) 30 (%48.4) 62

Yüksek - 16 (%27.6) 10 (%17.2) 32 (%55.2) 58

Toplam 8 (%4.4| 52 (%28 6) 16 (%8.8) 106 (%58.2) 182 Tablo-1 Diş Fırçalama ile eğitim arasında ilişki

Tablo-1 de görüldüğü gibi günde 1-2 defa diş fırçalama alışkanlığı okuryazar olmayanlarda (%75) ve ilkokul mezunlarında orta-lise ve yüksek eğitimi olanlardan daha fazla çıkmıştır. Ancak bu sayıların içinde tam protez hastaları da vardır. On-lardan da protezlerini temizlemeleri şeklinde ce-vaplamaları istenmiştir.

Grafik-4 te hastaların gelir durumlarını yo-rumlamaları istenmiş buna göre gelir durumunu az olarak belirten grup daha (azladır onu orta ve iyi şeklindeki yorumlamalar izlemiştir.

(3)

Grafik-4 Hastaların gelir durumlarını

yorumlamaları

Grafik-5 te üst çene ağız planlaması Ken-nedy sınıflaması ve tam dişli-sabit restorasyonlu ve tam dişsiz şeklinde yapılmıştır.

182 hasta da yapılan alt çene planlamasın-da en yüksek Kennedy klas l (n=70) oluşturmakta-dır. Onu sırayla; tam dişsiz grup (n=44), klas II (n=34), Doğal diş ve sabit restorasyonu olan grup (n=24) ve Klas III (n=10) alt çene tipi takip etmek-tedir. Yine, klas IV gözlenmemiştir.

ÜS1KENN

Grafik-5 Hastaların üst çene sınıflamasına

göre oranları

182 hasta da üst çene planlamasında en yüksek oranı tam dişsiz grup (n=56) oluşturmakta-dır. Onu sırayla Kennedy klas l (n=50), klas II (n=42), Doğal diş ve sabit restorasyonu olan grup (n=24) ve Klas III (n=10) üst çene tipi takip etmek-tedir. Klas IV ise gözlenmemiştir.

Grafik-6 da ise alt çenedeki sınıflama

görülmektedir:

Grafik-7 Hastalara yapılan protez tiplerinin

dağılımı

Grafik-7 de yapılan protez tiplerinin dağılımı verilmiştir. Görüldüğü gibi en fazla alt üst bölümlü protez yapılmıştır. Onu diğer protez tipleri şu sı-rayla takip etmiştir; alt-üst tam protez, alt bölümlü protez, üst bölümlü protez, üst tam alt bölümlü protez, üst bölümlü alt tam protez, üst tam protez.

Hastalarında protezlerinden şikayetleri üst ve alt çene için ayrı ayrı sorulmuş, ve bu şikayetleri ile alt ve üst çene tipleri arasında ilişki olup ol-madığı araştırılmıştır. Sonuçlar tablo-2 ve 3 te ve-rilmiştir.

Şikayet* •sınıflama vu ru k

çiğneme görünüş

estetik yok diğer TOPLAM Klas I 4 %8 2 %4 2 %4 24 %48 18 %36 50 Klas II - 2 %4.8 2 %4.8 30 %71 8 %19 42 KlasIII - 2 %20 2 % 2 0 6 %60 - 10 Tam dişsiz 4 %7.1 2 %3.6 2 %3.6 36 %64.3 12 %2.14 56 TOPLAM 8 %5.1 8 %5.1 8 %5.1 96 %60.7 38 %24 158

Grafik-6 Alt çene sınıflaması oranları.

Tablo-2 Üst çenede protez yaptıran hastaların

ağız sınıflaması ile protez şikayetleri arasındaki oranlar.

Tablo-2de görüldüğü gibi üst protez şikayet-leri ile üst çene sınıflaması arasında ilişkide top-lamda 96 kişinin (%60.7) protezi ile ilgili şikayeti yoktur. Şikayetim yok diyenlerin oranı klas l çene-lerde en düşük (%48), klas II de ise en yüksek şi-kayetsizlik belirlenmiştir. Ayrıca belirtilen şikayetler arasında en fazla değer, klas I de diğer şikayetler kısmında görülmektedir. Diğer şikayetler olarak belirtilen kısımda oynama, kırılma, yemek birikmesi vs. gibi şikayetler yer almaktadır.

(4)

Şikayet*

sınıflama vu ru k çiğneme görünüş estetik yok diğer TOPLAM

Klas I 4 %5.7 6 %8.6 6 %8.6 %48.634 20 %28.6 70 Klas II 4 %11.8 14 %41.2 2 %5.9 12 %35.32 %5.9 34 KlasIII - 2 %20 - 6 %60 2 %20 10 Tam dişsiz 6 %13.6 4 %9.1 - 10 %22.7 24 %54.5 44 TOPLAM 14 %8.9 26 %16.5 8 %5.1 62 %39.2 48 %30.1 158

Tablo-3 Alt çenede protez yaptıran hastaların

ağız sınıflaması ile protez şikayetleri arasındaki oranlar.

Hastaların alt şikayetleri yönünden tablo-3 incelendiğinde, klas II dişsizlik tipine giren kişilerde %41.2 oranında çiğneme şikayeti görülmektedir. Tam protez kullanan kişilerin %54.5'i diğer kısmın-da toplanan şikayetleri belirtmiştir ki bunların bü-yük kısmını oynama olarak tarif ettikleri şikayet oluşturmaktadır. Genel olarak klas III (%60) ve Klas l (%48.6) ağız yapısına sahip kişiler diğer gruplara göre daha fazla oranda şikayetleri olma-dığını belirtirken, Tam dişsiz olup tam protez yap-tıran hastalar ile klas II ağız yapısına sahip hasta-larda hiç şikayeti olmama oranı düşüktür. Tablo-2 deki üst çene değerleri ile kıyaslandığında ise hiç şikayeti olmayan toplam kişi sayısı alt proteze sa-hip kişilerde (tablo-3) daha düşüktür(%39.2). Tablo-4 te alt ve üst protez yaptıran hastaları şikayetleri arasındaki değerlendirme verilmiştir.

Üst çene*

Alt çene vu ru k çiğneme görünüş estetik yok diğer TOPLAM vu ru k 4 %33.3 - 2 %16.7 %33.34 2 %16.7 12 %9 çiğneme - 4 %22.2 - 10 %55.64 %22.2 18 %13.4 görünüş - - - 4 %50 4 %50 8 %6 yok - 2 %4 2 %4 40 %80 6 %12 50 %37.3 Diğer - 2 %4.3 2 %4.3 28 %60.9 14 %30.4 46 %34.3 Toplam 4 %3 8 %6 6 %4.5 86 %64.2 30 %22.4 134 %100

Tablo-4 Alt ve üst protez yaptıran hastaların bu protezlerinden şikayetlerinin değerlendirilmesi.

Tablo-4 incelemesinde, sütunların üst çene değerleri, satırların alt çene değerleri olduğu dik-kate alındığında; alt protezinden hiç şikayeti olma-yan 50 hastanın %80'inin (n=40) üst çenedeki pro-tezlerinden de şikayeti yoktur. Alt protezden şika-yeti olmayan 40 kişinin, üst protezinden şikaşika-yeti ol-mayan toplam 86 kişiye oranı %46.5 dir.

Hem alt çenede hem de üst çenede vuruk şikayeti bildirenlerin sayısı 4 kişidir. Bunun alt çe-ne vuruk şikayetleriçe-ne göre oranı %100, Üst çeçe-ne- çene-de vuruk bildirenlere oranı %33.3 tür. Hem alt hem de üst protezlerinden diğer kısmımda belirtilen şi-

kayeti olanların sayısı ise 14 kişidir.

Hastaların, tarafımızdan yapılan klinik mua-yenesinde elde edilen sonuçların hastanın alt ve üst protez şikayetleri açısından değerlendirmesi ise tablo-5 ve 6 da verilmiştir.

Yapılan klinik muayene sonunda protezler-de belirlenen hatalar; 1-dikey boyut ve oklüzyon hatası, 2-estetik hatalar, 3-protezin mukoza uyumu ile ilgili hatalar, 4-stabilite bozuklukları 5- diğer (is-kelet planlama hataları, protez kenar uyumsuzluk-ları, modelaj ve polisaj hatauyumsuzluk-ları, vs.) olarak sınıf-lanmış, kullanılabilir ve hatasız bulunan protezler uygun olarak nitelendirilmiştir.

Tablo-5 Alt çenede protez yaptıran hastaların bu protezlerinden şikayetleri ile yapılan klinik değerlendirme arasındaki ilişkiler.

Buna göre tablo-5 de görüleceği gibi hasta-ların şikayetim yok dediği toplam 62 alt protezden; 8 inde dikey boyut ve oklüzyon hatası. 6 sında es-tetik bozukluklar, 2'sınde mukoza uyumunda bo-zukluk, 4'ünde stabilite hatası, %'inde çeşitli hata-lar belirlenmiştir. Buna karş ık, klinik muayenede uygun olarak belirlenen 78 alt protezin; 6'sında vu-ruk şikayeti, 8'inde çiğneme şikayeti, 6'sında görü-nüş şikayeti, 2Vinde çeşitli şikayetler belirtmişler, ancak 37'sinde (%47.4) şikayetim yok demişlerdir.

Tablo-6 Üst çenede protez yaptıran hastaların bu protezlerinden şikayetleri ile yapılan klinik değerlendirme arasındaki ilişkiler.

Tablo-6 da ise, üst protezden hastaların şi-kayetleri ile klinik muayene sonuçları karşılaştırıl-mıştır. Tablo incelemesinde; klinik muayenede uy-gun olarak gördüğümüz protezleri taşran hasta-

118

Tablo-3 te Alt çene sınıflamaları ile alt pro-tez şikayetleri arasındaki ilişkiler verilmiştir.

(5)

lardan, 2 ianesi (%2.5) vuruktan, 3 tanesi (%3.8) çiğneme rahatsızlığından, 2 tanesi (%2.5) görü-nüşten, 16 tanesi (%20) diğer şikayetlerden bah-setmiştir.

Ayrıca yine tablo-6 da görüleceği üzere; protezinden şikayeti olmayan toplam 96 kişiden (%60.8), 10 kişide dikey boyut ve oklüzyon hatası, 8'inde estetik hata, 6'sında mukoza uyumu kötü (destek dokularla uyumsuz) protez, 10'nda stabilite bozukluğu, 5'inde diğer hatalar belirlenmiştir.

Yine tablo-6'da görüleceği gibi alt (78 kişi) ve üst protezlerde (80 kişi) klinik muayenede uy-gunluk oranın ise çok yakın olmasına karşılık, üst protezlerinden şikayeti olmayan hasta sayısı 96 ki-şi (%60.8) iken, alt protezlerinden ki-şikayeti olma-yanların sayısı 62 (%39.2) dir.

Grafik-8 Hastaların tekrar nerede protez

yaptıracağı konusunda tercihleri.

Grafik-8 de hastaların tekrar protez yaptırmaları gerekse ve her türlü imkanları olsa nereyi edecekleri sorusuna verdikleri cevapların görülmektedir. Cevaplar arasında devlet hastanesi de varken hastaların hiçbiri tarafından tercih edilmediği için grafiğe alınmamıştır. Grafik memnuniyetini göstermesi açısından da önemlidir. Diğer kısmında ise (10 kişi %5.5) hiçbir yaptırmam, diğer fakültelerde yaptırırım, protezimi yapan doktora tekrar yaptırırım vs. gibi cevaplar vardır.

Toplam 182 hastadan 126 kişi %69.2 her türlü maddi olsa da tekrar protez yaptırması gerektiğinde fakültemizi tercih edeceğini belirt -miştir.

Hastaların tekrar protez yaptırma yeri tercihi ile yapılan protezin klinik hataları arasındaki ilişki-ler incelendiğinde sonuç tablo-7 de görülmektedir. Tabloya göre protezi uygun görülen 98 hastadan

76 kişi (%77.6) tekrar fakülteyi tercih edeceğini be-lirtmiştir.Mukoza uyumsuzluğu görülen 9 hasta- dan 5’i (%55.6) özel klinikleri tercih edeceğini, 4'ü ise tekrar fakülteyi tercih edeceğini belirtmiştir.

Klinik muayenede; dikey boyut ve oklüzyon

hatası, mukoza uyumsuzluğu, stabilite hatası belir-lenenler arasında fark yok iken, estetik, diğer, uy-gun bulunan hastalarda ise daha yüksek oranda fakülteyi tercih cevabı vardır.

Protezinizi tekrar nerede yaptırırsınız?

Klinik Mua. Ozel Yıne burada Diğer TOPLAM

Dikey b. Okl. Hatası 10 %45.5 12 %54.5 - 22 Estetik 2 %25 6 %75 - 8 Mukoza uyumsuzluğu 5 %55.6 14 %44.4 - 9 Stabilite hatası 11 %40.7 14 %51 .9 2 %7.4 27 Diğer 2 %11.1 14 %77.8 2 %11.1 18 Uygun ___16 %16.3 76 %77.6 6 % 6. 1 98 Toplam 46 %25.3 126 %69.2 10 %5.5 182 Tablo-7 Protezlerde belirlenen klinik hatalara

göre hastaların tekrar protez yaptırma tercihleri

arasında ilişkiler.

Grafik-9 Hastaların toplam protez kullanma

sürelerine göre dağılımı ı

Grafik-9'da toplam protez kullanma süreleri-ne göre hastaların dağılımı yer almaktadır. Hasta-lar toplam protez kullanma sürelerine göre değer-lendirildiğinde çoğunluğunun 1 yıldan az protez deneyimleri olduğu görülmektedir (Grafik-9) bu grubun içinde ilk defa protez yaptıranlar olduğu gi-bi daha önceden protez yaptırıp ta kullanamamış planlarda dahildir. Bu grubu 10 yıldan fazla protez kullananlar ve 1-10 arası süreyle protez kullanan-lar almaktadır.

Tablo-8 de, protez kullanım süreleri ile alt protez şikayetleri arasındaki ilişkiler incelenmiştir. Buna göre; 1 yıldan az protez kullanan kişilerin alt protez şikayetleri yönünden fark yok iken, 1-10 yıl arası protez kullanmış olanlarda, şikayetçi olmama oranı daha fazladır (%59.4). 10 yıldan fazla pro-tez kullananlarda alt şikayetler yönünden fark gö-rülmemektedir.

ALT PROTEZLERDEN HASTALARIN ŞİKAYETLERİ SÜRE VURUK ÇİĞNEME GÖRÜNÜŞ YOK DİĞER TOPLAM

1 yıldan az 8 %11.1 16 %22.2 4 %5.6 26 %36.1 18 %25.0 72 1-10 yıl - - 2 %6.3 19 %59.4 11 %34.4 32 10 yıldan fazla 6 %11.1 10 %18.5 2 %3.7 17 %31.5 19 %35.2 54 TOPLAM 14 %8.9 26 %16.5 8 %5.1 62 %39.2 48 %30.4 158

(6)

Genel olarak kullanım süresi açısından şika-yetler göz önüne alındığında hastalar en az görü-nüm açısından şikayetçi olmuşlar, 1 yıldan az pro-tez kullananlarda ise görünüm hariç diğer şikayet-ler açısından fark yoktur. 1-10 yıl protez kullanan-ların memnuniyetleri daha fazladır. 10 yıldan fazla zamandır protez kullananlarda, görünüm (%3.7) diğer şikayet oranlarında fark yoktur.

ÜST PROTEZLERDEN HASTALARIN ŞİKAYETLERİ SÜRE VURUK ÇİĞNEME GÖRÜNÜŞ YOK DİĞER TOPLAM

1 yıldan az - 4 %6.3 2 %3.1 38 %59.4 20 %31.3 64 1-10 yıl 2 %5.6 - 4 %11.1 20 %55.6 10 %27.8 36 10 yıldan fazla 6 %10.3 4 %6.9 2 %3.4 38 %65.5 8 %13.8 58 TOPLAM 8 %5.1 8 %5.1 8 %5.1 96 %60.8 38 %24.1 158

Tablo-9 Hastaların üst protez şikayetleri ile

toplam protez kullanım süreleri arasındaki ilişki.

Toplam protez kullanma süresi ile üst protez şikayetleri birlikte değerlendirildiğinde, şikayet ol-maması yönünden bir ilişki bulunamamıştır. Şika-yet çeşitlerine göre toplam kullanım süresi değer-lendirildiğinde de bir ilişki gözlenmemiştir (Tablo-9).

Hastalara protezinizi geceleri çıkarır mısı-nız sorusuna verdikleri cevabın grafiği grafik-9 yer almaktadır. Çıkarmıyorum (hayır) diyenler bunu bun doktorun çıkarın uyarısına rağmen yaptıkları-nı söylerken bunların bir kısmı haklı sebepler ileri sürmüştür.

Hastaların ilk defa protez yaptırmanızda en çok hangi sebep etkili oldu sorusuna verdikleri cevaplar 1- çiğneme yetersizliği, 2- görünüşüm bozulduğu için, 3- konuşmam bozulduğu için, 4- diğer şeklinde sınıflandırılmıştır. Hastaların büyük çoğunluğu ilk defa protez yaptırmakta çiğnemelerinin yetersiz olmasının sebep olduğunu belirtmişlerdir.

Grafik-11'de hastaların protez yeniletme se-bepleri görülmektedir. 182 hastaya protez tekrarla-ma sebeplerini sorduğumuzda en büyük grubu oluşturan ilk defa protez yaptıranları çıkardığımız zaman yenileme sebepleri arasında en büyük gru-bu diş çekimleri sebebiyle eski protezin kullanıla-maz olduğunu belirtenler almıştır. Bunu; diğer, kı-rık, oynama, çenelerle uyumsuzluk, çiğneme ya-pamama, ve vuruk sebebiyle yeniletme almıştır.

Grafik-11 Hastaların tekrar protez

yaptırma sebepleri

TARTIŞMA

Toplumun farklı katmanlarında ağız diş sağ-lığının incelenmesine yönelik yapılan araştırmalar-da, eğitim, cinsiyet ve yaş faktörlerinin bu konuda etkili olduğu gözlenmiştir.8,17 Değer ve arkadaşları;3 parsiyel ve total protez kullanan bireylerin sayısında yaşla birlikte artış olduğunu belirlemiştir.

Dişsizliğin yaygınlığı ile ilgili yapılan araştır-malar, birçok ülkede dişsizliğin yaş, cinsiyet eğitim durumu, sosyal sınıf, gelir düzeyi ve yaşanılan çevreyle ilgili olduğunu göstermiştir. Yaşlılarda, az eğitimlilerde, düşük gelir düzeyinde olanlarda köy-de yaşayanlarda kadınlarda doğal diş kayıplarının en fazla düzeyde olduğunu göstermekledir.5

Bizim çalışmamızda, kadınlarda ve 65 yaş üzeri hasta grubunda sayının az olmasını şikayet-leri olmayan bayan ve yaşlı hastaların genellikle çağrımıza uymamalarına bağlamaktayız. Araştır-manın yapıldığı günlerdeki (Şubat-2002) hava ve ulaşım şartlarının da bu durumdan etkili olduğu düşüncesindeyiz.

Grafik-3 de görülen eğitim durumunun yük-sek çıkmasını hastalarımızın çoğunun sosyal gü-venlik kurumu sebebiyle fakültede protez yaptıran

120 Grafik-10 Hastaların ilk defa protez yaptırma sebepleri.

Grafik-9 Hastaların protezini gece çıkarır

(7)

devlet memuru veya yakınlarının oluşturması se-bebiyledir.

Hastalarımıza diş hekimine gitme alışkanlık-ları sorulmuş cevap olarak 6 ayda bir, yılda bir. ih-tiyacım oldukça, diğer seçeneklerini işaretlemeleri istenmiştir. Ancak hastalarımızın hepsi bu soruya ihtiyacım oldukça cevabını vermiştir. Bu da toplu-mun bu yönde eğitilmesi ve koruyucu dişhekimliği çalışmalarına daha fazla önem verilmesi gerektiği sonucunu çıkarmaktadır.

Yavuz yılmaz ve arkadaşları, sabit ve hare-ketli protez tiplerini birlikte kullanan hastaların %50 oranında kötü ağız hijyenine sahip olmalarını pro-tetik tedaviler arasında yapım şeklinden çok has-taların ağız hijyeni yönünden yapım sonrası moti-ve edilmelerindeki yetersizliğe bağlamaktadır.18

Araştırmamızda, eğitim seviyesi ile diş fırça-lama arasındaki ilişkide çıkan sonuç şaşırtıcı gibi görünse de bu değerlendirmede tam protez hasta-larının da olduğunu, onlardan da protezlerini fırça-lama durumlarını belirtmeleri istenmiştir, yaşlı ve eğitim seviyesi düşük bir grup tam protez hastası-nın sonucu etkilemiş olduğunu düşünmekteyiz. Ay-tân ve Lomçalı'nında belirttiği gibi hastanın genel eğitim düzeyinden çok ağız sağlığı konusundaki eğitimi de önem kazanmakladır.3

Araştırmamızda Kennedy klas IV ağız tipine rastlanmaması, klas III ağız tipinin ise düşük sayı-da çıkmasının, bu tip ağızların, sayı-daha çok sabit protezlerle tedavi edilmesi sebebiyle olduğunu dü-şünmekteyiz.

Wakabayashi ve arkadaşları,17 yaptıkları çalışmada iskelet protez kullanan hastalarda pro-tezin bulunduğu çene ile karşı çenenin dişillik du-rumu arasında protez şikayetlerinde anlamlı so-nuçlar bulamadığını bildirmektedir. Aynı araştır-mada Kennedy sınıflaması arasındaki farklılık ile memnuniyet arasındaki ilişkide estetik değerlendir-menin anlamlı olduğunu bildirmektedir. Estetik ile yaş arasında geçlerde anlamlı bir ilişki olduğunu, ve gençlerde estetik memnuniyetin daha az oldu-ğunu söylemekledir. Protez kullanma süresinin art-masının da konuşma üzerinde anlamlı memnuni-yet ilişkisine sebep olduğunu belirtmiştir.

Değer,8 planlanan alt ve üst çene tam ve bö-lümlü protez sayısının tek çeneye yapılanlara oranla fazla olduğunu bildirmektedir. Bu bizim de sonuçlarımızla uyumludur. Literatürde tek çene tam protezlere üst çenede alt çeneye karşı daha fazla karşılaşıldığı bildirilmektedir. Bunların karşı-sında ise ya doğal dişler ve sabit protezler ya da bölümlü protezler yer alır. Bu gibi protezlerde çe-şitli sorunlarla karşılaşılmakta, hastalarda tutucu-luk, fonksiyon, rahatlık ve estetiğin sağlanması güç olmakta ve kombinasyon sendromu olarak ad-

landırılan problemlere yol açmaktadır.10,11,12 Bizim araştırmamızda tek çene alt tam protez yapılan hasta görülmemiştir. Üst tam protez, üst tam alt bölümlü ve üst bölümlü alt tam protez yaptıran hastalarda kombinasyon sendromunu oluşturan al-veolar değişikliklerin asgariye indirilmesi için tedavi planlamasında gerekli önlemler alınmalıdır.10

Carlsson7 tam protezlerle ilgili çalışmasında şu sonuçlara varmıştır; "Alt protezin üst proteze göre klinik olarak daha fazla sorun yarattığı göz-lemlendi. Her 10 hastanın 6'sı üst protezini alt pro-tezine göre daha iyi tolere etmekteydi. 43 hasta alt protezinin az retansiyonundan dolayı şikayet et-mekteydi. Buna karşın 16 hasta üst protezinden şi-kayetçiydi. Bir hasta alt protezini hiç kullanama-maktaydı. Bir hasta da yeni protezinin üst kısmıyla eski protezinin alt kısmını oklüzal ilişkideki uyum-suzluğa rağmen kullanmaktaydı. Protezlerinden memnun olmayan hastalar, grubun %13'ünü oluş-turmaktaydı. Diş hekimlerinin yaptığı değerlendir-me sonucunda 37 hastanın (%20) protezlerinin çok kötü veya kötü olduğu değerlendirilmiştir. 23 hasta protezlerini iyi veya çok iyi olarak düşünmek-teydi. 9 hasta diş hekimleri tarafından protezleri iyi veya çok iyi olarak değerlendirilmesine rağmen protezlerinden memnun değildi. Sadece hastaların %4'ü görünümlerinden memnun değilken, diş he-kimlerinin estetik sonucun başarısız değerlendir-mesine vardığı hasta oranı %16 olarak bulunmuş-tu. Hastaların 33'ü protezlerinin bir handikap oldu-ğunu düşünmekteydi. Bu grubun %11'i erkek ve %14'ü kadındı ve cinsiyetler arasında anlamlı fark-lılık olduğunu göstermekteydi (p~0.05). 31 hasta (erkeklerin %25'i kadınların %14'ü} protezlerinden emin olduklarını bildirdi. Bu açıdan bakıldığında cinsiyetler arasında fark gözlenmemiştir".

Seiffert'de alt protezlerde üste nazaran daha fazla hasta şikayeti görüldüğünü belirtmektedir,15 bu sonuçlar araştırmamızla uyumludur. Ayrıca, Alt ve üst çene tam protez şikayetleriyle ilgili olarak Atasever ve Çekiç'in araştırmasında;2 en az üç yıldır kullanılan alt protezlerde en çok protezin bol-luğu (50 hastadan 47 si) ve onu takiben, protezin altında yiyecek toplanması, yemek ve ağrı şikayet-leri gelmiştir. Üst tam protezlerde ise en çok şika-yet görünüşle ilgili olmuş (50 hastadan 26 sı) onu, altında yiyecek toplanması, bolluk ve kırılma al-mıştır.

Araştırmamızda alt çenede en çok şikayet oynama şikayetinin yüksek oranda olduğu diğer seçeneğinde ve onu takiben, çiğneme şikayetleri oluşturmuştur. Üst çenede ise şikayet oranları da-ha düşüktür. Vuruk, görünüş ve çiğneme şikayetleri aynı oranda çıkmıştır.

(8)

önemli bir farklılık yokken alt protezlerden daha fazla hasta şikayeti olduğunu gözledik.

Protetik tedavinin amaçlarından birinin de kalan yumuşak ve sert dokuların sağlığının korun-ması ve sürdürülmesi olduğunu başlangıçta belirt-miştik. Bunu sağlamak amacıyla geceleri protezin çıkarılması konusunda hastaların uyarılması ko-nusunda literatürde görüş birliği vardır. Bazı özel durumlarda bunun gerçekleştiremeyeceği hallerde hastalara günün belirli saatlerinde protezlerinin çı-karılması gerektiği anlatılmalıdır.1,11 Carlsson, hastaların %87'si protezlerini gece boyunca çıkar-madığını belirlemiştir.7 Aytan ise bu oranı %58 olarak bulmuştur.3 Araştırmamızda doktorun tavsi-yesine rağmen protezlerini çıkarmadığını söyleyen hasta sayısı çıkaranlardan az olsa da yine de azımsanmayacak orandadır. Bu hastalardan haklı sebepler belirtenler haricinde protezlerini çıkarma-arı gerektiği özellikle belirtilmiştir.

Protetik tedavi yapılan hastalarla ilgili yapı-an çalışmalar, hastaların büyük oryapı-anda klinik açı-dan yetersiz tam protezlere sahip olduğunu bildir-mektedir. Bunların ise daha az kısmı protezlerin-den şikayetçi olmaktadır.9,14 Kulak ve arkadaşları ise klinik olarak yetersiz bulunan protezlerde bile hastaların şikayetsiz kullanabildiklerini belirtmişler-dir.13

Çalışmamızda yukarda bahsedilen klinik ye-terlilik oranı daha fazla, şikayet oranı ise daha az çıkmıştır. Hastalarımızı kontrol amacıyla çağırdı-ğımızda gelmeyen hastaların çoğunluğunun pro-tez şikayetleri olmadığını çağrılan bütün hastala-rın gelmesi halinde daha da olumlu sonuçlahastala-rın çı-kacağına inanmaktayız. Bu durum yapılan tedavi-lerin fakülte disiplini içinde gerçekleşmiş olmasına bağlamaktayız.

Hastaların büyük çoğunluğu tekrar protez yaptırmaları gerekse ve her türlü imkanları olsa yi-ne fakülteyi tercih edeceklerini belirtmişlerdir ki bu da memnuniyet oranının yüksekliği ile alakalıdır.

SONUÇLAR

Çalışmamızdan elde edilen sonuçlar kısaca şöyledir:

1-Araştırmamızda bayan hasta sayısı ve 65 yaşındaki hasta sayısı erkeklere ve diğer yaş gruplarına daha düşük olmuştur. Ancak bu durum toplumun protez ihtiyacını yansıtmaz,

2-Araştırmamızda hastaların eğitim durumu-nun yüksek olmasının sebebi hastaların çoğunlu-ğunun devlet memuru olası sebebiyledir.

3-Tek çeneye yapılan protez sayısı iki çene-ye birlikte yapılan protez sayısından daha azdır, tek basına alt tam proteze çalışmamızda rastlan-mamıştır.

4-Yapılan klinik muayene sonuçları fark gös-termese de alt protezlerden şikayet oranı üst pro-tezlere nazaran daha fazladır.

5-Benzer çalışmalara göre, yapılan klinik muayene sonuçlarındaki uygunluk oranı daha yük-sek, hastaların protezlerinden şikayetlerinin oranı daha düşük çıkmıştır. Bu durum yapılan protezle-rin fakülte disiplini içinde gerçekleşmiş olmasına bağlıdır.

6-Hastalar azımsanmayacak oranda uyarıla-ra uyarıla-rağmen geceleri protezlerini çıkarmamaktadır.

7-İlk defa protez yaptırmada en çok çiğneme yetersizliği etkili olurken, protezi yenileme sebebi olarak sonradan yapılan diş çekimleri sebebiyle eski protezlerin kullanılamaması etkilidir.

8-Hastaların toplam protez kullanma süreleri ile protez şikayetleri arasında ilişki bulunamamış-tır.

9-Dişsizlik sınıflamasında üst çenede en çok tam dişsizlik ve onu takiben kennedy klas l çene yapısı görülmüşken, alt çenede en çok klas l ve onu takiben tam dişsizlik görülmüştür.

10-Hastaların büyük çoğunluğu tekrar protez yaptırmaları gerekse yine fakülteyi tercih edecek-lerini belirtmişlerdir.

KAYNAKLAR

1- Altun S, Beydemir K; Uyurken protezlerini çıkaran bi reylerde görülen semptomlar. D.U. Dişhek Fak Der, 1995. 6:1- 2-3, 108-110.

2- Atasever N, Çekiç C; Tam protez hastalarında protez şikayetlerinin dıagnostik önemi, Hacettepe Dişhekımligi Fakülte si Dergisi, 1987, 11:1, 16-19.

3- Aytan AE. Lomçalı G; Protez kullanan hastaların İsta tistiksel olarak değerlendirilmesi, 1. bölüm, E Ü Diş Hek Fak Der. 1994. 15,71-78.

4- Bayraktar G, Ûnalan F, Duran Ö, Öğüdücu D, Ünür M, Total protez kullanan hastalarda protetik veriler ve protez stomatiti, i. Ü Diş Hek Fak Der, 1997,31.16-26.

5- Bellaz B, Kılıçarslan M A. Günay Y, Haskan H; Prote tik tedavi için başvuran hastaların Protez dağılımlarının ve ağız hazırlıklarının incelenmesi, i. Ü. Diş Hek Fak Der. 1998, 32. 150-156.

6- Budtz-Jorgensen E ; Prosthodontıcs ior the Elderly, Ouintessence Publishing Co. Inc. Chicago. Berlin, London, Tokyo, 1999. 1-21.

7- Carlsson GE, Otterland A, Mennström A: Patıent fac- tors in appreciation of complete dentures, J. Pros. Dent. 1967. 17.4,322-328.

8- Değer S, Şermet B, İsssver H, Erdem T: istanbul Üniversitesi dışhekimlıği fakültesi oral dıagnoz ve radyoloji ana bilin dalına başvuran hastaların ağız sağlıklarının protetik açı dan belirlenmesi, Dişhek Der, 1998. 28. 99-102.

9- Frank R.P., Milgrorn P., Leroux B.G., Hawkıns N.R.; Treatment outcomes with mandıbular removable partıal dentu res: A population-based stuciy ot patients satisfactıons, J. Prost- het. Dent., 80 (1), 36-45, July, 1998

10- Güldağ MÜ, Yanıkoğlu N, Yeşil 20, Denizoğlu. Üst tam protez kullanan hastalarda kombinasyon sendromunun gö rülme sıklığı, Atatürk Univ. Dış Hek Fak Derg. , 1999, 9:1, 53- 56.

11- Hıckey J C. Zarb G A: Boucher's Prosihodontic Ire- atment lor Edentulous patients 8 th ed. The CV Mosby Co. St Louis 1980. 530-537.

12- Koper A: The masillary complele dentures opposing

(9)

natural teelh : Problems and solutions, J Prosthel Derıt, 1987,

57.6. 704-707.

13- Kulak-Özkan Y, Kazazoğlu E. Özkan S, Özkan Y, Acıkan A: Oral findings in elderly people: Ouality ot and satis- faction wıth complete dentures, Journal of Marmara University Dental Faculty, 2000, 4:1.

14- Norheirn PW, Valderhaug J., Distrıbutıon and evalu- ation of complete dentures in a populatıon in Northern Norway, 1979, J. Oral Rehabıl. 6 (257-266).

15- Seifert l, Langer A, Evaluation of psychologic fac- tors in geriatric denture patients, J. Pros. Den., 1962, 12. 3, 516-523

16- Thomas-Weintraub A,; Dental Needs And Dental Servicesuse Patterns of an Elderly Edentulouse populatıon, 1985, J. Prosthet. Dent. 54, 526-532.

17- Wakabayashi N, Yatabe M, Ai M, Şato M, Nakamu- ra K: The influence of some demografic and clınical variables on psychosomatıc traits of patients requesting replacement re- mouable partial dentures, Journal of Oral Rehabilitation, 1998,25:507-512.

18- Yavuzyılmaz H, Dinçer C. Topçu M E; Aynı yörede bulunan 242 bireyin protetik muayene bulgularının değerlendi rilmesi, G Ü DişHek Fak Der, 1986, 11, 121-125.

Referanslar

Benzer Belgeler

ayrık köklere sahip molar dişler, kökler etrafında az veya hiç kemik içeren (interradicular kemik) konik köklere sahip molar dişlere göre, daha iyi destek sağlar. molar

 Lingual kısım uzun veya kısa Lingual kısım uzun veya kısa.  Diş dizimi hatası Diş

Oppenheimer splint: El bileği ekstansiyonuna yardımcı olan ve baş parmağı abduksiyon ve oppozisyonda tutan bilek-el-parmak ortezi (WHFO). Opponens splint: Baş parmağı

Osteomyoplasti: Amputasyon cerrahisinde kesilen kasların birbirine ve kemiğe tutturulmasıdır. İlk 1968’de Murdoch

Voluntary openning terminal device: İstemli açılan el Voluntary closing terminal device : İstemli kapanan el Self suspension : Kendinden süspansiyon. Harness suspension :

Pektus carinatum: Göğüs ön duvarının öne doğru aşırı çıkıntılı olması durumu. Pektus ekskavatum: Göğüs kemiğinin içeri doğru

tesbiti ve iyileşmesi sonucunda bu eklemin daha sonraki dönemde kolayca veya spontan olarak defalarca çıkması Hallux : Ayak başparmağı. Hallux rigidus : Ayak

Ağızda mevcut tüm doğal dişler çekildikten sonra, esas fonksiyonunu kaybeden alveolar kretler, trabeküler kemik yapısında ve toplam kütle.. olarak daralırlar, üst ve alt