• Sonuç bulunamadı

Celal Sahir 29.IX.1983-17.XI.1935

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Celal Sahir 29.IX.1983-17.XI.1935"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

C E L Â L

2 9 . i X . 1 8 8 3

C

EL AL Sahir Erozan, bütün

ömrünce, daldan dala k o­ nan kelebekler gibi, yaşa­ manın bütün zevklerini ve heves­ lerini ince ve efemine bir mah­ murluk içinde tattıktan sonra ha­ yata gözlerini yummuştur. “ Kadın­ lar olmasa öksüz kalırdı eş’ arım,, diyen Beyaz gölgeler şairini, bir­

çokları ipek böceğine benzet­

mişlerdir. Bu teşbihin ilk âmili, onun, her edebiyat ve sanat mev­

siminde devrin havasına uygun

bir vaziyet almasından kinaye ol­ sa gerektir. Ancak şairin, sık sık kabuk değiştirmesi, ipek böcek­ lerinin, tabiat kanunlarının nor­ mal inkişaf seyrine uygun istiha­ lesi olmaktan uzaktır. On altı ya­ şında Serveti Fünun edebiyatına iltihak eden şair, daha sonraları Fecri  ti’ nin bayrakları olmuş, “ Millî edebiyat,, modası çıkınca da elindeki Frenk sazını bıraka­ rak bir kopuz almayı tercih et­ miştir. Onun bu kendi kendisini inkârları, başkalarını kendi pe­ şinden sürükleyişinden ziyade ken­ disinin başkalarına tabi olmasın­ dan ibaret olduğu için orijinal bir

S A H İ R

hususiyet taşımamaktadır. Dur­ madan değişen Celâl Sahir’ i ebe­ dî bir gençlik örneği olarak de­ ğil, efemine bir herdem tazelik ihtirasının örneği olarak göster­ mek daha doğru olacaktır. Dost­ ları ve yakın tanıdıkları, ölümün-

Hiisamettin BOZOK. Arkası 4'iincü sayfada

(2)

C E L A L S A

H A K K I N D A Y A Z A N ; S U P H

H A T

N U R İ

M

ERHUM Celâl Sahir ben­

den birkaç yaş büyüktü.

Aptülhamit’ in son ve

Meşrutiyet’in ilk senelerinde bu sevimli şair ve arkadaşlarıyle be­ raber poker oynardık. Her vakit bir arkadaşta buluşurduk. Poker­ de fiş yerine fasulye kullanmak âdetimizdi. Oyunda kaybeden ev sahibi arasıra masadan çıkar ve biraz sonra yine gelir yerine otu­ rurdu. Ben o vakitler bir hayli acemi idim. Fakat Celâl Sahir’in evinde poker masasında yavaş

yavaş acemiliğim kalmıyordu. Ş-î-

ir fazla kaybedince masayı ter- ketmiye başlamıştı. Arkadaşlar buna kızdılar. Ben ise saf bir surette :

— Belki karnı ağrıyor... de­ mek istedim.

Arkadaşlar hep birden gül­ düler:

— Herhâlde fasulye yemekten değil, fakat o fasulyeleri bize ye­ direcek... dediler.

Filhakika sabaha doğru poker masasından ayrılırken hesap gö- rülmiye başlandığı vakit Celâl Sahir’in icap ettikçe evin kilerine gidip birkaç avuç fasulye aldığı ve sonra da bu fasulyeleri

serma-Yalnız bir gün Umumî Harpte Sina cephesini ziyaret etmek için merhum Cemâl Paşa İstanbul’dan bir kafile mebus davet etmişti. Bu kafilenin içinde bulunan Celâl Sahir Beyrut’ta şereflerine veri­ len mutantan bir akşam ziyafe­ tinde Cemâl Paşa’ya heyet namı­ na teşekkür için fevkâlade bir nutuk irat etmişti Aradan yıllar geçtiği hâlde merhumun nutkunu hâlâ hatırlarım. O gece Celâl Sa­ hir cidden mekemmel bir hatip olmuştu.

Aarapların hilkaten hatip ve natuk olduklarını Suriye ve Fi listin’ de görmüştüm. Fakat bizim Türk Celâl Sair’ in nutku onların­ kinden üstündü. Sevimli tavır ve edâsıyle, kuvvetli sesiyle, zeki sözleriyle ve parlak buluşlarıyle o gece Beyrut’ta merhum bütün Arap hatiplerine karşı Türk hita­ betinin en yüksek bir nümunesini

göstermiye muvaffak olmuştu.

Biraz sonra kendisini tebrik et­ tiğim vakit bana:

— Ne yapayım, nutuk söyli- yecek fırsat yok ki, işte böyle harpler çıkmalı, ziyafetler veril­ meli de birkaç söz söylemiye

im-İstanbul Şehir Üniversitesi Kütüphanesi Taha To ros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

Taş plaklara ve üzerlerinde yapışık olan THY pullarına olan ilgisi yüzünden henüz okuma-yazma bilmezken bütün plakları tanırmış.. Kimi zaman da koltuğun

Fener Patrikhanesi, işte bu bitkin halimizden tam istifade sağlamak için, dün­ yaya yaygın bir propagandayı faaliyete geçirirken, di­ ğer taraftan da

Sonuçları Optics Letters dergisinde yayımlanan bir araştırmada meta- yüzeyler olarak bilinen aşırı ince optik aygıtlar piyasada bulunan kontakt lenslerle birleştirilerek

Son bir kaç yılda, akıllı telefonların kamera özelliklerinin bas-çek kamera satışlarının dibe vurmasına neden olmasından sonra ortaya çıkan DSLR görünümlü bas-çek

Türk Sinema Tarihi’nin bu akşamki bölümünde, 40 yıldır yapımcı, yönetmen ve senaryocu olarak sayısız filmde imzası bulunan Osman F.. Yapıtlarından

Anahtar sözcükler: Vena kava süperior sendromu, endobronşial ultrasonografi, tanı Key words: Vena cava superior syndrome, Endobronchial ultrasound, diagnosis.. Geliş tarihi: 29 / 10

[r]

Fakat, öyle sanıyorum ki, konuşma sahibine bu dost kayıbından da acı ve ağır gelen şey, tenkitlerinin, bü­ tün ömrünce mücadele ettiği yıkıcı bir