• Sonuç bulunamadı

Aile Kurumunun Nikah Aşamasıyla İlgili Fıkhi Sorunları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Aile Kurumunun Nikah Aşamasıyla İlgili Fıkhi Sorunları"

Copied!
16
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

A!LE KURUMUNUN N!KÂH A"AMASIYLA

!LG!L! FIKHÎ SORUNLARI

Prof. Dr. Nihat DALGIN

*

Nikâh aşamasındaki sorunlar ailevi sorunlar için birer tohum mesabesindedir. Bu aşamanın sorunsuz geçmesi aile hayatındaki mutluluk için önem arz etmektedir. Bu aşamadaki sorunları ikiye ayırarak ele almak mümkündür. Bunlardan birisi; nikâhın şartlarıyla ilgili olanlar ki, şunlardır: Kızın istemediği biriyle evlendirilmesi, velisinden izinsiz evlenmesi, eşlerin birbirlerine denk olmaması, erkeğin eşinden habersiz ikinci evlilik yapması, farklı dinden bir kimse ile evlenmek, nikâhın tescil ettirilmemesi ve imam nikâhıyla yetinilmesi. Nikâhın maksadıyla ilgili sorunlar ise; başka maksatları gerçekleştirmek düşüncesiyle nikâhlanmak, ergen olmamış çocukları evlendirmek, nişanlılık döneminde iletişimi meşrulaştırmak için nikâhlanmak.

The Judicial Problems Related to Wedding Stage in Family Establishment

Problems arisen at the wedding stage are fundamental in terms of family’s potential conflicts. Experiencing no problem at this stage is an important contribution to the happiness of the family. The article deals with the problems related to wedding which can be grouped under two headings.

The first ones about the conditions of wedding are those; imposing unwanted marriage to girl, marriage without parents’ consent, unequal spouses, having second wife without first wife’s consent, marrying anyone from different religion, no official wedlock but religious one only. The second ones about the aim of wedding are those; wedding for other purposes apart from the original one, marriage of those who are out of puberty, legitimizing the communication at the stage of engagement.

****** ***

(2)

Nikâh, me"ru bir evlili&in olu"mas için gerekli oldu&u kadar, nikâh a"amasnn sorunsuz bir "ekilde geçmesi de aile hayatndaki mutluluk için önem arz etmektedir. Bir ba"ka ifadeyle "unu söyleyebiliriz: Nikâh a"ama-sndaki sorunlar, aile hayat boyunca çkabilecek di&er sorunlar için topra&a atlm" birer tohum mesabesindedir. Bu sebeple nikâh a"amasnn sorun-suzca a"lmas, evlilik sürecinde çkabilecek birçok sorunun ba"tan yok edil-mesi anlam ta"yacaktr.

Bu makalede nikâh a"amasnda olu"an sorunlar, bunlarn belli ba"l sebepleri, bu sorunlarn aile hayatnda do&urdu&u sonuçlar ile bu sorunlu uygulamalarn dayandrld& fkhî hükümler tespit edilmeye çal"lacaktr.

Nikâh ile ilgili sorunlar; akdin shhat "artlaryla ilgili olanlar ve ak-din maksadyla ilgili olanlar "eklinde iki ana ba"lk altnda toplamak müm-kündür:

A- N!KÂH AKD!N!N "ARTLARIYLA !LG!L! SORUNLAR

Bu ba"lk altnda, nikâh akdinin in’ikad veya shhat "artlaryla direkt ya da dolayl olarak ilgisi bulunan sorunlar sralanacaktr.

B!R!NC! SORUN: Kzn !stemedi%i Birisiyle

Evlendiril-mesi

Sebep: Bu sorunun sebepleri arasnda; velinin böyle bir evlilikte

kznn daha mutlu olaca&na inanmas; velinin böyle bir evlilikten maddi çkarnn olmas veya velinin yakn akraba/sosyal çevre basksna itiraz ede-memesi gösterilebilir.

Sonuç: Mutsuz bir evlilik hayat. Bir yanda kocasndan kurtulmak

is-teyen, kendisinin veya kocasnn ölümü için dua bile eden kadn; öbür yanda hanmn uslandrmak için gece gündüz "iddet uygulayan, evde ve i" yerinde gergin bir koca.

Sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%: “#nanncaya kadar

mü"-riklerle kzlarnz nikâhlamaynz…” 1 anlamndaki ayetleri ve Hz.

Peygam-ber’in ; “Velisiz ve iki adil "ahitsiz nikâh olmaz”2 "eklindeki hadisleri

de-lil getirerek, velinin kzn evde-lili&e zorlamaya, hatta istemedi&i bir erkekle cebren evlendirmeye hakknn oldu&u anlay", veliler açsndan bu sorunlu uygulamann ba"lca dayana& olarak görülebilir.

Hâlbuki akitlerde taraarn rzas esas olup, taraardan birisinin rzasnn olmad& durumlarda akit ya yok hükmündedir ya da fasit olarak de&erlendirilir ve fesat sebebi ortadan kalkmad&nda akdin bozulmas zo-1 Bakara 2/221.

(3)

runluluk arz eder. Maalesef bu ilke, nikâh akdinde ço&unluk tarafndan göz ard edilmi"tir.

Ayrca, dul kadnlarn evlili&i hususunda velilerin herhangi bir söz haklarnn bulunmad&, bekâr kzlarn evlendirilmelerinde ise mutlaka ve-linin kzdan izin almas gerekti&i ile ilgili hadis3 farkl yorumlara kurban

edilmi"tir. !krah ve cebir/zorlama altnda kylan nikâhn sahih olup olma-yaca& fkh ekollerince tart"lm"sa da, velinin zorlamasnn nikâha etkisi ele alnmam"tr. !lk dönem müslümanlar arasnda da söz konusu olan bu yanl" anlay"n Hz. Peygamber tarafndan onaylanmad& ile ilgili olarak "u olay dikkat çekicidir: Babasnn kendisini aile "erefini artrmak için rzas olmad& halde amca o&lu ile evlendirdi&inden "ikâyette bulunan Hizam binti Hansa isimli kza Hz. Peygamber; “'ayet mutlu de$ilsen nikâhn

fes-hederek evlili$e son vereyim” demi"; kz ise, “Hayr, rzasz evlendim ama

"imdi mutluyum, maksadm babalarn kzlarn zoraki evlendirmeye hakla-rnn bulunmad&n sizin a&znzdan herkese duyurmakt” "eklinde cevap vermi"tir.4

!K!NC! SORUN: Kzn Velisinden !zinsiz Evlenmesi

Sebep: Velisinin, kendisinin istedi&i erkekle evlenmesine müsaade

etmemesi.

Sonuç: Daha evlili&e ilk adm atarken, yanlarnda görmeyi hayal

etti&i anne babasn dü&ününde göremeyen, bu sebeple de hayal krkl& ya"ayan ve gelin olmann tadn çkaramayan genç kz. !leriki günlerde olu-"acak dev ailevi sorunlarla bo&u"urken ebeveyninin deste&ini göremedi&i için "a"rm" bir anne. Kaçarak evlenmi" olmas sebebiyle ikide bir duydu-&u olumsuz sözler. Ayrca, haklarnn e"i ya da di&er aile fertleri tarafndan ihlal edilmesi halinde bile bu bayan kaçarak evlenmenin ezikli&i sebebiyle, kimseye "ikâyet edememekte, hakkn arayamamakta, tüm sorunlarn içine att& için de ksa süre sonra girdi&i depresyondan kurtulmak amacyla ilaç kolik olmaktadr.

Sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%: Bu sorunun veli aya&nn

dayana&, bir önceki maddede zikredilen anlay" olsa gerektir. Sorunun kz aya&yla ilgili olarak ise; “Bo"anm" kadnlar kocalaryla anla"mak

istedik-lerinde onlarn geri dönmelerine, eski kocalaryla tekrar nikâhlanmalarna engel olmayn…” "eklindeki ayeti5 delil getirerek, kadnlarn da kendilerini

evlendirme özgürlüklerinin bulundu&u "eklindeki anlay" zikredilebilir.6 Bu

anlay" benimseyen Hanefilerin dayandklar delillerden bir di&eri ise "öy-ledir: Nikâh bir sözle"medir, di&er sözle"meleri yapmaya ehil olan kadnlar, 3 Müslim, “Nikâh”, 66; Ebû Dâvûd, “Nikâh”, 26.

4 Buhârî, “Nikâh”, 42; Ebû Dâvûd, “Nikâh”, 25. 5 Bakara 2/230, 232.

(4)

velilerine gerek kalmakszn, onlarn rzas bulunmadan da bizzat kendileri nikâh sözle"mesinde taraf olarak bulunabilir ve kendilerini evlendirebilir-ler.7 Buna göre; veliden habersiz, onlarn rzasn almadan, özellikle de

kaça-rak evliliklerin dinen me"ru görüldü&ü bilgisine sahip olan kz, gerekti&inde kaçarak da evlilik yapabilmektedir. Bu içtihad benimseyenlere göre, “Velisiz

nikâh olmaz” "eklinde de&i"ik varyantlar bulunan hadisten, nikâh

esnasn-da velinin bulunmasnn ya esnasn-da onun rzasnn alnmasnn zorunlu oldu&u de&il de, velinin bulunmasnn uygun olaca& anla"lm"tr.8

ÜÇÜNCÜ SORUN: E#lerin Birbirlerine Denk Olmamas

Sebep: Erkekler, evlenece&i bayann kendisine hizmette kusur

etme-mesi için kendisinden daha dü"ük tahsilli, kendisinden daha az maddi im-kânlar olan, hatta kendisinden daha ksa boylu kadnla evlenmeyi dü"ün-mektedirler. Farkl açlardan erke&e denk olan kadnla mutlu bir evlilik sür-dürülemeyece&i anlay", bu tür evliliklerin ba"lca sebeplerindendir. Kzlar ise; dü"ledikleri konforlu bir gelece&e kavu"abilmek için gerek sosyal statü, gerekse ekonomik açdan kendilerinden daha üst konumda olan erkeklerle evlenmek istemektedirler. Günümüzde, evlenecek gençler ve dünürler ara-sndaki denkli&e önem veren aileler bile, ço&unlukla denklik kriteri olarak yalnzca zenginli&i ölçü olarak görmektedirler.

Sonuç: Mutsuz evlilikler, ekonomik olarak her "eye sahip olduklar

halde mutlu olamayan e"ler. Zaten aranan denklik kriterleri e"lerin karakter yaplaryla, dünya görü"leriyle ve ya"am felsefeleriyle ilintili de&ildi. Tabir yerindeyse, evlenecek olan adaylardaki arzi özelliklerdeki denkli&e önem verilmi"ti, lazmi özelliklerdeki denklik ara"trmasna hiç gidilmemi"ti.

Sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%: Bu sorunun fkhî

daya-naklar arasnda; !nsanlar arasnda ayrmcl&n yaplamayaca&, zira ina-nan insanlarn Allah nezdinde tara&n di"leri gibi e"it olduklar anlay" mevcuttur. Buna göre, filan erke&i filan kza denk olmad& gerekçesiyle evlenmelerinin uygun görülmemesi, !slam’n getirmi" oldu&u e"itlik ilke-siyle çeli"ecektir. Denklik olgusunu benimseyen âlimler de e"ler arasnda-ki denklikten de&il de “erke&in kadna denk olmasn” temel kabul etmi"-lerdir. Bu bak"n arkasnda ise, kocann sorun çkaran kadn her zaman bo"amaya yetkili oldu&u, mutsuz oldu&u için bo"anmak isteyen kadnn ise bo"anabilmesinin bir hayli güç oldu&u anlay" yatmaktadr. Amac-mz, ailede sorunun çkmamas, bir di&er ifadeyle, sorun çkarma ihtimali bulunan kaynaklarn yok edilmesi oldu&una göre, tek tara de&il de çift tara olarak, evlenecek kimselerin birbirlerine denklikleri ara"trlmal-dr. Nitekim naslarda denklik kriteri her iki taraf için de gerekli görülmü"-tür. Örne&in Hz. Peygamber; “Üç "eyi geciktirme; vakti geldi$inde namaz, 7 Mer#nânî, el-Hidâye, I, 12.

(5)

hazr oldu$unda cenazeyi ve dengi bulundu$unda evlenecek kz” derken9

erke&in kza olan denkli&ine vurgu yapm"; “Kadn dört "eyi için nikâhlanr;

mal için, soyu için, güzelli$i için ve dindarl$ için. Sen dindar olann seç ki elin hayrla dolsun” derken de10 kadnn erke&e denkli&ine vurgu yapm"tr.

Hülasa, ömür boyu devam edebilecek mutlu bir birliktelik için taraarn birbirlerine denk olmalar önemlidir. Denklik olgusunun nikâhn shhat "art m yoksa lüzum "art olarak m görülmesi gerekti&i tart"mas bir

ta-rafa; mü"riklerle, kafirlerle evlenmenin yasaklanmas;11 evlenmesi mübah

olan kadnlardan ve erkeklerden bahsedilirken inanm" olma, i#etli/na-muslu olma gibi vasarnn ön plana çkartlmas,12 ayetlerde de e"ler

ara-sndaki denkli&e önem verildi&ini göstermektedir. Kanaatimizce, inanm" olmak, i#etli namuslu olmak, dindar olmak gibi denklikte kriter olarak kullanlan kavramlarn günümüz "artlarnda yeniden tanmlanmasna ih-tiyaç duyulmaktadr. Ayrca, denklik için ilk dönemlerde belirlenmi" üç be" kalem kriterin de geli"tirilmesi gerekmektedir. Bunun için de&i"ik yönleriyle insan incelemeyi konu edinmi" olan farkl ilim dallarndan isti-fade edilmelidir. Yaplacak kitap çal"masnda, uzmanlarnca belirlenmi" ölçütlerle, hangi karakterdeki insann hangi karakterdeki insanla daha uyumlu, daha az sorunlu bir birliktelik olu"turma ihtimali bulundu&u ve bunun aksi durumunda do&abilecek sorunlara dikkat çeken, ciddi bir "e-kilde hazrlanm" bir bölümün bulunmas önemli bir hizmet olacaktr.

DÖRDÜNCÜ SORUN: E#inden Habersiz !kinci Evlilik

Sebep: Bu sorunun belli ba"l sebepleri arasnda; erke&in yeni bir

evlilik yapmay dü"ündü&ü halde e"inin veya e"inin ailesinin buna müsaade etmemesi; ikinci e" olmay kabul eden kadnn bunun duyulmasn isteme-mesi; merî hukukun ikinci evlili&e resmen müsaade etmemesi saylabilir.

Sonuç: !kinci evlilik yapt&n her iki e"inden ya da e"lerinden

birin-den gizlemeye çal"an, bunun duyulmamas için akla gelmedik yalanlar söy-leyen, farkl düzenbazlklar yapan koca. E"inin kendinden habersiz olarak üzerine evlendi&ini duydu&unda ne yapaca&n bilemeyen, "a"kn, onuru rencide olmu", krlm", mutsuz bir e"; öte yandan bir ba"ka kadnn mut-suzlu&u üzerinde mutlu bir aile yuvas kurmaya çal"an ikinci e".

Birinci ve ikinci e"in rzas bulunmas halinde sözü edilen sorunlar bu düzeyde olu"masa da, merî hukuk bu tür evlili&e müsaade etmedi&i için, bu sefer de çocuklarn anne babalaryla olan hukuksal ili"kilerinde ve onlar sebebiyle elde edebilecekleri sa&lk ve sosyal güvencelere ula"mada sorunlar ya"anmaktadr.

9 Tirmizi, “Salât”, 13; !bn Mace, “Cenaiz”, 17. 10 Ebû Dâvûd, “Nikâh”, 2; Tirmizî, “Nikâh”, 4. 11 Bakara 2/ 221; Mümtehne 60/10.

(6)

Sorunlu Uygulamann Fkhi Dayana%: !kinci evlilik yapmak

is-teyen erkek, birinci e"inin rzasn almadan, ikinci e"i olacak kadna evli olup olmad&n haber vermeden böyle bir evlilik yapmasnn, bir erkek olarak en do&al hakk oldu&unu dü"ünmektedir. Zira !slam hukuk ekolleri, erke&in birden fazla evlenme talebini onun temel hakk olarak görmekte ve erke&in ikinci evlilik yapmasnn birinci e"in rzasna ba&l olmad&n benimsemektedirler. Nikâh esnasnda kadnn, üzerine kuma getirilme-mesini "art ko"mas halinde erke&in ilk e"i üzerine kuma getiremeyece&i "eklindeki anlay" ise !slam toplumlarnda fazlaca taraftar bulmu" de&ildir.

Teaddüd-i zevcâtla ilgili ayette13 yer alan baz snrlamalar hukuki

snrla-malar olarak de&il de etik kriterler olarak de&erlendirilmi"tir. Ancak 1924 tarihli Hukuk- Aile Kanunu Tasars’n hazrlayan komisyon, müslüman bir erke&in ikinci evlilik talebini tamamen hakimin kontrolüne brakm", ilgilinin neden ikinci evlili&e ihtiyaç duydu&u, evlenmesi halinde her iki e"inin de geçimini temin etmeye gücünün yetip yetmedi&i ve birinci e"inin buna izninin bulunup bulunmad&nn tespit edilmesi sonrasnda ancak mahkemenin verece&i karar ile evlenebilece&ine, ayrca bu süreç takip edil-meden kylan ikinci nikâhn batl oldu&una hükmetmi"tir.14 Bu sorunun;

modern hukuk sistemlerinde oldu&u gibi, “!slam’da da tek e"lilik esastr ve ikinci evlili&e müsaade edilmemelidir” "eklinde verilecek bir hükümle bir çrpda sonuçlandrlamayaca& a"ikardr. Nitekim modern hukuklar bu anlay"ta olmalarna ra&men, fiilen birden fazla e"lilik ne do&uda ne de batda önlenebilmi"tir.

BE"!NC! SORUN: Farkl Dinden Bir Kimse !le Evlenmek

Bu sorun, içinde iki sorun barndrmaktadr: Müslüman bir erke&in gayr-i müslim bir bayanla evlenmesi ve müslüman bir bayann gayr-i müs-lim bir erkekle evlenmesi.

Sebep: Müslüman bir erke&in gayr-i müslim bir bayanla

evlenme-sinin sebepleri arasnda; gayr-i müslim bayann fiziksel güzelli&inin, sosyal statüsünün veya i"inin ho"a gitmesi; ya da gayr-i müslim bir bayann müslü-man olmasna vesile olarak büyük sevap kazanma dü"üncesi gösterilebilir.

Müslüman bir bayann gayr-i müslim bir erkekle evlenme dü"ünce-sinin arkasnda yatan sebepler de a"a& yukar ayndr; belki bir dereceye ka-dar bu sorun için farkl bir sebep olarak; müslüman bayann ya"ad& gayr-i müslim ülkede kendisiyle evlendi&inde mutlu olabilece&i müslüman bir er-ke&in bulunmamas söylenebilir.

Sonuç: Ya"am felsefeleri, dünya görü"leri farkl oldu&u için,

birbir-lerinde sekinet bulacak kadar yaknlk hissetmeyen kar koca. E"inin çevresi 13 Nisâ 4/3.

(7)

tarafndan be&enilme içgüdüsüyle hareket ederek dini inan"larndan önce taviz veren ancak pe"inden vicdan azab çeken, bu durumu sklkla ya"ayan kadn ya da erkek e". Kendilerine hangi tür din e&itimi verecekleri hususun-da anla"amadklar için dini e&itimden uzak yeti"en çocuklar.

Sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%:

Müslüman erke%in gayr-i müslim bayanla evlili%i sorununun müslüman tarafyla ilgili fkhî dayana%; müslüman erke&in gayr-i

Müs-lim kadnla evlenebilece&i "eklindeki ruhsattr. Söz konusu ruhsatn kayna-&; “Bugün size temiz yiyecekleri, ….ve ehl-i kitaptan muhsan olan bayanlarla

evlenmenizi …helal kldm” "eklindeki ayettir.15 Ancak bu ayetteki ruhsatla

amel edebilmek için, muhsan ifadesinin ne anlama geldi&i, müsaade edilen ehl-i kitap kapsamna hangi milletlerin girdi&i, bu ruhsatn !slam diyarn-daki ehl-i kitap kadnn yannda küfür diyarnda ya"ayan müslüman erkek-lerin de oralarda gayr-i Müslim bayanla evlenip evlenemeyece&i gibi birçok soru cevap beklemektedir. Öte yandan, bu tür evlili&e müsaade edilmesin-deki maksadn da ara"trlmas gerekmektedir. Bu tür uygulama kar"sn-da devlet otoritesinin bunu toplumsal maslahat gere&i denetim altna alp, uygun olmayan zamanlarda bu uygulamay askya alarak yasaklamas gibi bir hakknn bulunup bulunmad& ara"trlarak, bu soruna sa&lkl ve kalc çözüm üretilebilecektir. Nitekim klasik dönem âlimlerimiz, gayr-i müslim kadnlarla evlilik hususunu, her erke&in kullanabilece&i mutlak bir ruhsat, yani mutlak bir mübah olarak görmemi"ler; birço&u bu tür evlili&i çok özel durumlarda, yani zaruret halinde ve makul gerekçeler çerçevesinde uygun görmü"lerdir16. !slam âlimlerinin neredeyse ço&unlu&u, özel "artlar d"nda,

böyle bir evlili&i mekruh olarak de&erlendirmi"ler, Hanefiler buna ilaveten, küfür diyarnda oturan gayr-i müslim bir bayanla Müslüman erke&in evlili-&ini tahrimen mekruh olarak nitelemi"lerdir.17 Bir ksm ise, bu tür evlilik

müsaadesini, ancak evlenilecek müslüman bayann bulunmamas hali ile snrl bir uygulama müsaadesi olarak de&erlendirmi"lerdir. Bütün bunla-rn yannda, toplumsal olumsuzluklara sebebiyet verece&i endi"esiyle bu tür evlilik giri"imleri Hz. Ömer döneminde siyasi otorite tarafndan ho" kar"-lanmam", bazen bu tür evlili&in sonlandrlmas istenmi"tir.18 Klasik dönem

âlimlerimiz tarafndan konuyla ilgili olarak yaplan azmsanmayacak bo-yuttaki tart"malardan elde edilecek sonuçlar, günümüz Müslümanlarnn bilgisine sunulmaldr. Bu sayede, hemen herkesin pervaszca bu dayana&a s&narak, ileride mutsuz olma ihtimali yüksek olan bu tür evlilik yapma dü-"üncesine engel olunabilir. Farkl futbol takm taraftar ya da farkl diziyi seyretme al"kanl& bulunan e"ler arasnda bile sk sk huzursuzluk çkar-15 Mâide 5/5.

16 !bn Kudâme, el-Mu!nî, VII, 501; !bnü’l-Hümâm, Fethu’l-Kadîr, III, 15. 17 !bn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, II, 289.

(8)

ken, farkl dine gönül vermi" e"ler arasnda sorun çkmamasn hayal etmek, gere&inden öte bir iyimserlik olmaldr.

Müslüman bayann gayr-i Müslim erkekle evlenmesi sorunu-nun hukuki dayana% ise, Kur’an’da müslüman bayann gayr-i müslim/

ehl-i kitap erkekle evlenmesinin yasaklanmam" oldu&u anlay"dr. Hâlbuki bu konuda klasik dönem !slam âlimleri konu hakknda birçok ayete, merfu ve mevkuf niteli&indeki birkaç sahih hadise dayanarak müslüman bayann gayr-i Müslim erkeklerle evlenmesinin yasakland&na hükmetmi"lerdir.19

Bu görü" üzerinde icma oldu&u belirtilmi"20 ise de, son dönem

ara"trma-clarndan bazlar bu konuda farkl dü"ünmektedirler. Dü"üncelerinin da-yand& deliller ise; kadn-erkek e"itli&i, yani müslüman erkek gayr-i müslim bir bayanla evlenebiliyorsa müslüman kadnn da evlenebilmesinin e"itlik gere&i oldu&u; konu hakknda açk hükümlü bir ayetin mevcut olmad&; ilgili hadislerin mütevatir olmad&; nikâhta aslolan hükmün mübahlk ol-du&u; aksi bir durumun ise, sübutu ve delâleti kati naslarla sabit olabilece&i; ancak konumuzla ilgili böyle bir nassn bulunmad&; kadnlarn erkeklerin etkisi altnda kalabilece&i ve bu sebeple bu evlili&in caiz olmamas gerekti&i "eklindeki anlay"n günümüz ortamnda de&i"tirilmesi gerekti&i "eklinde sralanabilir.21

Müslüman bayann ehl-i kitap da dahil hiçbir gayr-i müslim erkekle evlenemeyece&ini savunan âlimler, konuyla ilgili ayet ve hadisler yannda akli delillerle de görü"lerini desteklemi"lerdir. Akli delilleri arasnda; kadnlarn zararl propagandadan daha fazla etkilenecek olmalar; erke&in aile reisi ol-mas nedeniyle aile hukuku açsndan bayandan ileri konumda bulunol-mas; bayanlarn adeten etkilenmeye daha fazla müsait olmalar; gayr-i müslimin nikâhnda bulunan Müslüman bayann gerçek anlamda inanç özgürlü&ü-nü kullanamayacak olmas; böyle bir evlilikte e"ler arasnda gerçek manada anla"ma ve dayan"mann olu"mayacak olmas; bu nedenle de birbirlerini mutlu edemeyecek olmalar; çocuklarn !slami e&itimden yoksun olarak ye-ti"ecek olmalar saylmaktadr. Nitekim “Davran" Bilimleri” isimli modern bir çal"mada ula"lan sonuçlarla burada akli delil olarak ileri sürülen gerek-çeler örtü"mektedir. $öyle ki; yaratl" itibariyle, propagandadan etkilenme açsndan erkek ve kz çocuklar arasnda, bilimsel olarak bir e"itlik ispat-lanm"sa da, ailelerin ve toplumun bu iki cinsten beklentilerinin farkl olu"u nedeniyle, erkek ve kz çocuklarnn farkl "ekilde yeti"tirilmesi, yeti"kinlik döneminde iki bireyin birbirinden farklla"masn do&urmu", netice olarak, yeti"kin bayanlarn yeti"kin erkeklere kyasla, d" etkenlerden etkilenmeye daha fazla müsait olduklar "eklindeki bir tespit, bugün için de geçerlili&ini 19 Abdurrezzak, el-Musannef, h.no: 1082; Beyhakî, es-Sünenü’l-Kübrâ, VII, 172.

20 Taberî, Câmiu’l-beyân, II, 378; Diyanet, Kur’an Yolu, I, 239.

(9)

korumaktadr.22

“Din De&i"tirmede Psiko Sosyolojik Etkenler” isimli ça&da" bir çal"-mada ise; din de&i"tirmenin etkenlerinden biri olarak, “ba"ka dine ba&l bir kimse ile evlenmek” gösterilmektedir. Burada bu etkenin; “evlendi&i ki"iye kar" duydu&u sevginin, inand& dini de&erlerden daha üstün gelmesi, din de&i"tirdi&i takdirde kendini yeni akrabalarna daha çok sevdirebilece&i dü-"üncesi ve e"i ile dini konularda tart"ma sonucu, onun dinini akl ve mant-&a daha uygun bulma” "eklinde kendini göstererek, bireyin din de&i"tirebi-lece&i ifade edilmektedir. Çal"mada kaydedilen di&er bir bulgu ise "öyledir: Din de&i"tirenlerin %68’ i, önceki dinini az bilmekte veya dini konularda hiçbir bilgi sahibi olmamakta; din de&i"tirenlerin % 14 ‘ü önceki dininde istenen ibadetleri ara sra yerine getirirken, %85,7’si hiç ibadet etmemekte-dir. Bayanlardan din de&i"tirme oran erkeklere nazaran daha fazla olmak-ta (bayanlarda %70, erkeklerde %58 gibi); bayanlarn din de&i"tirmesinde baskn olan motivler; “topluma uyma”, “evlenme” "eklindeki psi"ik ve sosyal motivlerden olu"urken, erkekler için psi"ik ve zihinsel motivler daha baskn görünmektedir. Örne&in, bir di&er din mensubu ile evlenece&i veya evlendi-&i için din deevlendi-&i"tiren bayanlarn oran %18,4 iken, bu durumdaki erkeklerin oran %8,3 tür.23

ALTINCI SORUN: Nikâhn Tescil Ettirilmemesi, !mam

Ni-kâhyla Yetinilmesi

Sebep: Nikâh akdinin tescil ettirilmemesi, nikâhn yalnzca iki

"a-hidin huzurunda, genellikle de bir din görevlisinin nezaretinde kylmas, günümüz "artlarnda de&i"ik sorunlara sebep olmaktadr. Bu sorunun se-bepleri birden çok olup, ilk akla gelenleri "öylece sralamak mümkündür: Ayet ve hadislerde nikâhn shhati için tescilin açkça "art ko"ulmam" ol-mas. Nikâhn di&er "artlar tamam oldu&u durumlarda, din görevlisinin nezaretinde kylan nikâhn sahih oldu&unda genel bir kabulün bulunu"u. Nikâhn bir ibadet olarak görülmesi ve bu sebeple nikâhn sahih olmas için din görevlisi nezaretinde kylmasnn "art olarak de&erlendirilmesi. Mez-hep kurucularndan, nikâhn sahih saylmas için tescili "art gören herhangi bir müçtehidin bilinmemesi. Bir akdin sahih saylmas için naslar yannda, ilk dönem müçtehitlerince belirlenen "artlarn kyamete kadar geçerli ve ye-terli olmas, bunlarn d"nda getirilecek olan yeni "artlarn dini tahrif etme veya dinden taviz verme "eklinde alglan". Laik sistemin görevlendirdi&i memurun nezaretinde kylan nikâhn me"ru saylmayaca& gerekçesiyle ancak din görevlisinin nezaretinde kylmas gerekti&i "eklindeki anlay". Medeni kanunumuz hiçbir durumda ikinci evlili&e müsaade etmedi&i için, ikinci bir evlilik yapan kimsenin istese de nikâhn tescil ettirememesi. E"in-22 Bk. Alparslan Usal-Zeynep Arslan, Davran" Bilimleri (Sosyal Psikoloji), !zmir 1985, s. 181-182.

(10)

den bo"anmak istedi&i halde, gerekli olan delilleri mahkemeye sunamad& için yllarca bo"anamayan e"in yapt& yeni evlilik resmen kabul edilmeye-ce&inden, bu ortamda evlenmek isteyen kimselerin imam nikâhyla yetin-meleri. Yani, e"lerden birinin veya ikisinin resmen evlenmelerine engel bir durumun bulunmas, ki"iler istese de, resmi nikâh yaptramadklarndan, ya uzun süre evlenememelerini ya da imam nikâhyla yetinmelerini zorunda klmaktadr.

Sonuç: Örfen ya#adklar toplumda evli kabul edildikleri hal-de, resmiyette evli görülmeyen aileler; do&an çocuklarn nüfuslarna kayt

ettiremeyen anne babalar; annesinin ya da babasnn sosyal güvencesinden istifade edemeyen çocuklar; bütün aile hukuku kendi vicdanlarna terk edi-len kocalar, evlilik içindeyken öedi-len e"inin mirasnda pay alamayan e"ler, anla"amayp bo"anma noktasna gelindi&inde kocasndan hiçbir hak talep edemeyen, do&urdu&u çocuklaryla beraber kap önüne konan kadnlar.

Bu sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%: Ayetlerde nikâhla

ilgili "ekil "artlar yeniden belirlenmemi" olup, hadislerde nikâh esnasn-da iki "ahit bulunmas, velinin bulunmas, nikâhn ilan edilmesi, dü&ün yeme&i verilmesi gibi hususlara yer verilmi"tir.24 !slam fkh ekolleri sözü

edilen bu "artlar d"nda nikâh akdi için ayrca bir "art ileri sürmemi"lerdir. Mezhep imamlar dönemine kadar ilk dönemden beri devam ede gelen ni-kâh uygulamalarnda nini-kâhn tescil ettirilmesi "eklinde bir "artn olmad& delil getirilerek, nikâhn tescil ettirilmemesinin "er’an bir sorun olmaya-ca& savunulmaktadr. Bir ba"ka ifadeyle, nikâhn tescil ettirilmemesinin "er’an bir sorun saylmas için tescille ilgili bir nassn mevcut olmas gerek-mektedir ki, böyle bir nas da mevcut de&ildir. $er’an konulmam" bir "art koymak hem nassa muhalefet etmek hem de akitleri zorla"trmak olacak-tr ki, bu caiz de&ildir.

Hâlbuki !slam hukukuna göre yetkili merci, hakknda nas bulunma-yan konularda; kyas, istihsan, mürsel maslahat ve sedd-i zerai gibi yöntem-leri kullanarak -de&i"ik alanlarda oldu&u gibi- nikâhla ilgili hususlarda da yeni düzenlemeler yapma hakkna sahiptir. Ayrca bu ba&lamda yasama or-gan, insanlarn kötülü&e vasta kld& mübah fiillerini yasaklayarak, onlara bu kapy kapatabilir.25

Devlet, "ahslarn haklarn kullanrken adaletten ayrldklarn tes-pit etti&inde, haklarn kullanmyla ilgili yeni düzenlemeler getirebilece&i gibi, bu haklarn kullanmn kendi yetkisine de alabilir.26 Do&rusu bu ilkeler

Ra"it Halifeler döneminden beri, borçlar hukuku, bo"anma hukuku, vasiyet hukuku, evlilik ça&nn yükseltilmesi gibi, hayatn de&i"ik alanlarnda uygu-24 Bk. Buhârî, “Nikâh”, 67; Tirmizî, “Nikâh”, 6; Ebû Dâvûd, “Nikâh”, 19.

25 "elebî, Ta’lîlü’al-ahkâm, s. 44-48.

(11)

lanma "ans bulmu", bunlara dayanarak yeni düzenlemeler yaplm", bazen haklarn snrlandrlmas, bazen baz "ahslar için belirli hakk kullanmak-tan mahrumiyet içeren düzenlemeler yaplm"tr. Nikâhn tescil ettirilmesi hususunda ise, Osmanl !mparatorlu&unda Yldrm Beyazt döneminden itibaren, mahkemenin harç alarak nikâh kymas veya nikâhn kylmasna izin vermesi usûlünün ihdas edildi&ini, ba"ka sebeplerle de olsa, nikâh akdi-nin yapl"na devletin müdahale ederek, baz "ekil "artlarnn ko"uldu&unu görüyoruz. Nitekim $eyhülislam Ebussuud Efendi de (ö. 982/1574) hâkimin izni alnmadan kylan nikâhlarn yasakland&n belirten bir fetva çkarm"-tr. Fetva "öyledir: “Hâkim marifetsiz nikâh olunmaya” deyü emr-i padi"ahî varid olmu" iken, hâkim marifetsiz nikâh sahih olur mu? El-Cevap: Olmaz, me&er niza ve husumet olmaya.”27 Ancak, nikâhn evlenecek iki taraf

ilgi-lendiren bir olay oldu&u ve din görevlilerinin kyaca& nikâhn dinen yeterli oldu&u dü"ünüldü&ünden, devletin nikâhn kylmasn kontrol altna alma çabas fazla ba"arl olmam"tr.

Osmanl !mparatorlu&unun son dönemlerinde ise, nikâh akdi için yeni "ekil "artlar getirilmi" ve bunlar resmen de kabul edilmi"tir. Hukuk- Aile Kararnamesi’ne de yansyan yenilik "öyledir: “Nikâh akdi esnasnda evlenecek olan erkek ya da kadn adaydan birinin ikamet etti&i ilçe hâkimi veya bunun görevlendirdi&i bir memur hazr bulunup,

ni-kâh akdini tanzim ve tescil eder.”28 Ayn dönemde Ceza Kanunu’na da bu

maddenin yürütülebilmesi için "u hüküm konulmu"tur: “Hâkimin veya naibinin huzuruyla akd-i nikâh hususundaki mecburiyeyi kanuniyeye riayet etmeyen zevc ile, mevcud ise tarafeyn vekilleri bir aydan alt aya kadar ve bu gibi akitlerde "ahit sfatyla hazr bulunanlar, bir haftadan bir

aya kadar hapsolunurlar.29

Bu ba&lamda "unun da belirtilmesinde yarar vardr: Toplumsal masla-hat olmas, olu"acak mefsedeti önleme dü"üncesi hakkn kötüye kullanlma-snn yaygnla"mas, hakkn kullanmnda istismarlarn görülmesi gibi de&i"ik gerekçelerle, teorik olarak haklarn kullanmna müdahale edilebilece&i, bu amaçla yeni düzenlemeler yaplabilece&i, gerekirse belirli süreyle söz konusu hakkn kullanmnn yasaklanabilece&i hemen her dönemde !slam âlimleri ta-rafndan kabul görmü"se de, özellikle aile hukukuyla ilgili olarak, ilk dönem-lerdeki düzenlemelerin d"nda evlenme ve bo"anma hukukunda yeni, kalc hukuksal düzenlemelere gidilmemi"tir. !stisnalar bir tarafa brakrsak, belki de bu ilkenin en az uyguland& alan aile hukuku alan olmu"tur, denebilir. Bunun sebebi olarak; bu alanda geçmi" dönemlerde bu tür düzenlemelere çok fazla ihtiyaç duyulmamas gösterilebilir. Ancak "imdi buna ihtiyaç varsa, haklarn da&lmnda haksz bir kstlamaya gidilmeksizin, gönül rahatl&y-27 Ertu#rul Düzda#, Ebussuud Efendi Fetvalar I"!nda 16. Asr Türk Hayat, s. 33,38.

28 Md. 37.

(12)

la, bu ilke uygulamaya konabilir. Zira bu ilkeyi destekleyen birden çok delil mevcuttur. Ancak günümüz Türkiye’sinde bu ilkenin aile hukukunda uygu-lamaya konularak, evliliklerin evlendirme memuru huzurunda kylarak bü-tün evliliklerin resmen kayt altna alnmas önünde bulunan en kritik e"ik, ikinci evlili&in her halükarda kesinlikle yasaklanm" olmasdr. Di&er bir psi-kolojik e"ikse, köy muhtarlar nikâh kymaya yetkili olduklar halde, benzeri bir yetkinin köy imamlarna verilmemi" olmasdr. Medeni Kanunumuzdaki bu düzenlemelere ra&men, kanaatimizce günümüz Türkiyesi’nde, halkm-zn resmi nikâhn gereklili&i hususunda ikna edilmesi, geçmi" dönemlere ra&men daha kolay olmaldr. Zira resmi nikâh kydrmadan imam nikâhy-la ya"ayan ailelerin kar"nikâhy-la"abilecekleri sorunnikâhy-lar için toplumumuzda yeteri kadar ya"anm" olumsuz örnek bulmak mümkündür. Bu konuda !slam hu-kuk usûlünde benimsenmi" prensipler do&rultusunda, günümüz "artlarn-da nikâhlarn resmen kydrlarak bütün evliliklerin kayt altna alnmasnn mürsel maslahat olaca&, dolaysyla böyle bir düzenlemeyi yapan kim olursa olsun, halkn buna uymasnn dinen de gerekli olaca& "eklindeki bir anlay" birli&inin öncelikli olarak hem alayl hem okullu, hem akademisyen hem de diyanet mensubu olan hoca efendiler tarafndan benimsenmesi sa&lanma-ldr. Bu birliktelik sa&lannca, halkmzn bu uygulamay benimsemesi çok daha kolay olacaktr. Medeni kanunda mevcut olan evlenme engelleri bu-lunmayan kimselerin kydrd& resmi nikâh demek; evlili&in ilan edilmesi ve evlili&in gizlilikten kurtulup alenile"mesi anlamna gelmektedir ki, zaten Hz. Peygamber de nikâhn aleni olmasn ve nikâhn ilan edilmesini tavsiye etmektedir.30 Nitekim, !slam âlimleri de nikâh “alenilik ve süreklilik arz eden

bir akit” "eklinde nitelendirmi"lerdir.

B- N!KÂH AKD!N!N MAKSADIYLA !LG!L! SORUNLAR

B!R!NC! SORUN: Ba#ka Maksatlar Gerçekle#tirmek

Dü-#üncesiyle Kylan Nikâh

Sebep: Bu sorunun sebepleri arasnda "unlar saylabilir: Dul

kadn-larn hacca gidemeyece&i anlay", yurt d"nda oturum alabilmek için orada oturum hakk olan biriyle geçici de olsa evlilik yapma gere&i; yurdun ücra kö"esinde görev yapan bir memurun daha güzel bir "ehre tayin yaptrabil-mek için oradaki bir memur ile resmen nikâhlanm" olmas gere&i; ölümü beklenen ya"l birinin emekli maa"ndan istifade edebilmek için onunla evli bulunma zorunlulu&u.

Sonuç: Bütün bu durumlarda, nikâh akdi me"rû klnma

sebebi-nin d"nda kullanlm" olup bir ba"ka maksada ula"mak amacyla istismar edilmi", yani kanuna kar" hile yaplm"tr. Di&er taraftan, hac sonrasnda, bo"anmak istemeyen erkekle anla"mal olarak evlenen kadn arasnda so-30 Tirmizî, “Nikâh”, 6; !bn Mace, “Nikâh”, 20.

(13)

runlar çkmaktadr. Oturum almak isteyenle sözde nikâhlanmaya raz olan kimse, daha sonra kendisiyle fiilen beraber ya"amay kabul etmemesi sebe-biyle çe"itli sorunlar ya"anmaktadr. Kanunen emekli maa"n alma hakk bulunmad& halde, srf göstermelik nikâh neticesinde ba"ka birinin emekli maa"n elde eden kimse, bu evlilikle kanuna kar" hile yaparak, nikâh hak-sz kazanç için bir vasta yapm" demektir.

Sorunlu Uygulamann Fkhi Dayana%: Dul kadnn hacca

gide-meyece&i algs, bir bayann tek ba"na mahremi bulunmakszn, uzunca bir yolculu&a çkmasnn do&ru görülmeyi"i31 ile kar"trlm" olup, bayanlarn

evli olmasnn haccn bir "art oldu&u halk arasnda yaygn bir anlay" haline gelmi"tir.

Di&er nikâh "ekillerinin arkasnda yatan anlay" ise "öyledir: Taraar açkça nikâh esnasnda nikâhlanmadaki amaçlarnn bir aile kurmak olma-yp ba"ka maksatla nikâhlandklarn açklamadkça, zâhiri "artlar yerinde olan her nikâh sahihtir. “Akitlerde asl olan maksatlar ve manalardr, lafzlar ve "ekiller de&ildir” "eklinde Mecelle’de genel bir kaide benimsenmi" olsa da, özellikle nikâh akdinde bu ilke göz ard edilmektedir. Ölüm hastas bir erke&in e"ini bo"amas durumunda, bo"anma hakkn kötüye kullanm" olma ihtimalinin yüksek olmasna zâhirdeki karinelerle hükmeden !slam âlimlerinin, benzer "ekilde karineler mevcut oldu&unda, kylan nikâhn sahih olmayaca&na, ya da en azndan hukuki sonuçlarnn do&mayaca&na hükmetmeleri uygun olmaz m? Bu sorun için çözüm üretilirken; ki"ilerin gerçek maksatlarnn yapacaklar akitlerde etkisini gösterip göstermeyece-&i ve hakkn bireye ya da kamuya zarar verme maksadyla kullanan "ahsn elinden bu hakkn alnp alnamayaca& hususlarnn tart"lmas yararl ola-bilecektir.

!K!NC! SORUN: Ergen Olmam# Çocuklarn

Evlendiril-mesi

Sebep: Aileler arasnda var olan dostluklar ve akrabalklar uzun

ömürlü klma dü"üncesi, aile reisinin kendi otoritesini sa&lama almak ama-cyla, ailedeki çocuklarn ileride kendi ba"larna evlilik karar alma ihtima-lini sfrlama gayreti, birbirlerine yak"trdklar çocuklarna gençlik dönem-lerinde ba"ka taliplerin çkarak, gerek ailelerin gerekse gençlerin kafalarnn kar"masn önceden önleme dü"üncesi, babalarn küçük ya"taki çocuklar-n nikâhlama sebebi olabilmektedir.

Sonuç: Küçük ya"ta nikâhlar kylm" olan bu gençler, birbirlerini

sevmeseler de evlili&i kerhen kabul etmekte veya eski nikâhlsyla evlenme-mek için ba"kasna kaçmay tercih etevlenme-mekte ya da babalarnn verdi&i karara rza göstererek mutlu olmaya çal"maktadrlar. Gerek sosyal yapnn gerekse 31 !lgili hadis için bk. Buhârî, “Taksîr”, 4; Müslim, “Hac”, 413.

(14)

bireysel geli"imin dura&anlk arz etti&i, sosyal hayatta hzl bir de&i"imin ya-"anmad& geçmi" yüzyllarda bu uygulama sonucu evlenen gençler arasnda ciddi ailevi problemlere neden olmuyor idiyse de, teknolojinin ve ona ba&-l olarak ekonomik imkânlarn, sosyo kültürel "artlarn çok hzba&-l de&i"ti&i günümüzde bu tür evlilikler birer sorun yuma& olarak de&erlendirilebilir. Zira, küçük ya"ta birbirine yak"trlan çocuklar farkl okullarda e&itim alm" olduklarndan farkl dünya görü"lerine sahip olabilirler, hatta birisi iyi bir e&itim alm"ken di&eri hiç tahsil yapmam" da olabilir ve geçen yllar için-de ailelerin ekonomik imkanlar da farklla"m" olabilir. Bunlarn her birisi, çocuklar arasndaki dengeyi bozan ve evlendiklerinde sorun kayna& olabi-lecek durumlardr.

Bu Sorunlu Uygulamann Fkhî Dayana%: Bu sorun temelde

me"hur fkh ekolleri tarafndan benimsenmi" olan; “velilerin henüz ergen olmam" çocuklarn velayet haklarn kullanarak evlendirebilecekleri” anla-y"na dayanmaktadr. Bu hüküm; kadnlarn adet müddetlerini belirleyen ayetlerden; “Kadnlarnzdan adetten kesilmi" olanlar ile henüz adet

görme-yenler hususunda tereddüt ederseniz, onlarn bekleme süreleri üç aydr…”

"eklindeki ayete32 dayandrlmaktadr. Ayrca söz konusu hüküm; babalarn

veya velilerin velayeti altnda bulunan kimseler hakknda faydal ve yararl bir karar vermekten ba"kaca bir dü"ünceleri olamayaca& anlay" ile de sa-vunulmu"tur. Ancak, buradaki nikâh akdinin, me"ru kln" maksadnn d-"nda kullanld& da açktr. Bir taraftan !slam âlimlerinin ço&unlu&u, nikâh gelece&e izafe edilemeyece&i için nikâhta ta’lîkî "artlarn caiz olmayaca&n, böyle bir "artla kylan nikâhn sahih olmayaca&n benimserken, di&er taraf-tan, gerçekten de gelece&e izafe etme manas d"nda bir anlam ta"mayan küçükler adna kylan nikâhn sahih oldu&una hükmetmi"lerdir.

Di&er taraftan, böyle bir nikâha babalarn karar vermesi halinde ise, ergenlik ça&na gelen kz ve erke&in bu nikâh kabul etmeme gibi bir mu-hayyerli&inin olmad&n belirtmi"lerdir. Oysa bu nikâh en azndan mevkuf olarak de&erlendirilmi" olsa, taraara bir nebze rahatlk sa&layacak, sorun olu"ma ihtimali görünen durumlarda gençler fiilen evlili&e ba"lamak zorun-da kalmayacaklard.

Ço&unlu&un bu görü"üne ilk dönemlerden beri !bn $übrüme, Os-man el-Betti gibi âlimler itirazda bulunmu", böyle bir nikâhn geçerli olma-yaca&, velilerin böyle bir haklarnn bulunmad& savunulmu" ise de, “be"ik kertmesi” denen bu uygulama !slam toplumunda uygulama sahas bulmu"-tur. Bu uygulama yirminci asrn ba"larnda gün yüzüne çkm" olan Hukuk- Aile Kararnamesinde yasaklanm" bulunmakla birlikte,33 ne yazk ki, halen

günümüzde bile bu tür nikâhlarn kyld&na "ahit olunmaktadr. Böyle bir 32 Talak 65/4.

(15)

uygulamay halen savunan, halk arasnda saygnl& bulunan bir ksm hoca efendiler, be"ik kertmesini !slam’n tasvip etti&i, kaynaklarda bunun yerinin oldu&u ve bu hükmün mutlaka bir hikmetinin olmas gerekti&i "eklindeki yorumlaryla halkmz ir"ad etmektedirler(!).

ÜÇÜNCÜ SORUN: Ni#anllk Dönemindeki !leti#imi

Me#rula#trmak !çin Nikâh Kylmas

Sebep: Ni#anllar arasnda ileti#im kurulurken günahtan ko-runma dü#üncesi, bu uygulamann temel sebebi olarak görünüyor.

Yani, ni"anl olsalar da, bir erkekle ona nikâh dü"en genç kzn birlikte bir yerde bulunmalarnn, umuma açk alanlarda da olsa beraberce dola"mala-rnn dinen yasak oldu&una inanlmakta, bu yasaktan korunmann tek yolu-nun ise, ni"ann akabinde kylan nikâh oldu&u sanlmaktadr. Bu nikâhtan maksadn taraarn kar koca hayatna ba"lamalar olmad& için, ni"an es-nasnda resmi nikâh kylmasndan kaçnlmakta ve imam nikâh yaptrm" olsalar bile dü&üne kadar gençlerin gerde&e girmeleri zmnen yasaklanmak-tadr. Nitekim bu anlay"n sonucu olarak, dü&ün esnasnda gençlerin gerde-&e girmelerinin mübah hale gelebilmesi için tekrar nikâh kylmaktadr.

Bazen bu durumda nikâh kylmasnn sebebi, memur olan e"lerin tayinlerinin hemen yaplabilmesi olup, ni"anllk dönemi sona erinceye ka-dar tayin haklarnn da elde edilmi" olmas amaçlanmaktadr ki, bu sebeple ni"an esnasnda nikâhlananlar zaten resmi nikâh kydrmaktadrlar.

Sonuç: Evlilik akdinin maksadyla ilgili olarak belirtti&imiz bu sorun

birçok muhtemel olumsuzlu&a kap aralamaktadr. Bunlardan ilk akla ge-lenleri "öyle ifade edebiliriz: Her "eyden önce, çok farkl sonuçlar do&uran, !slam tarihi boyunca görülmemi" bir nikâh "ekli türetilmi"tir. Öyle ki, bu ni-kâh evlenen gençlerin gerde&e girmelerini mübah klmyor, ancak aralarn-daki bir ksm cinselliklerin, beraberce yolculu&a çkabilmelerini, ba" ba"a sohbet etmelerini, kol kola gezmelerini caiz klyor ve erke&e de mehir verme sorumlulu&u yüklemiyor. Bu "ekliyle bu uygulama klasik nikâh anlay"n al-tüst etmi", sonuçta “ni"an-nikâh” kar"m bir sözle"me olan bu uygulama, ni"anl ve imam nikâhl olan gençlerin birbirleriyle olan ileti"imlerinde bir-takm tedirginliklere de neden olabilmektedir. Çünkü ni"anllar birbirlerine kar koca gibi mi yoksa bir yabanc gibi mi davranacaklarn bilememekte-dirler. Yabanc gibi davranamayacaklar muhakkak oldu&una göre, nikâhn sundu&u birlikte ya"amn ne kadar bu gençler için serbest, nereden sonras yasak, bunu kim nasl ve neye dayanarak belirleyecek? Ni"an esnasnda çok rahat bir birliktelik ve snrl da olsa cinsellik ya"ayan çiftler, bir ksm heye-canlarn bu a"amada yitirdiklerinden, fiili evlili&e heyecansz, bitkin bir ruh hali içinde girmi" olacaklar ki, bu da evlili&in daha ilk günlerinde taraar arasndaki cedelle"meye sebep olabilecektir. Belki bu durum evlili&in daha

(16)

ksa süreli olmasnda bile etkili olacaktr.

Ni"anllktan bir müddet sonra taraardan birisi, özellikle kzn ni-"anlsyla evlenme dü"üncesi yok oldu&unda, kylan bu sözde nikâha daya-nlarak kadn bo"amama tehdidi savrulmaktadr. Buna mukabil, ni"anll& döneminde daha cazip bir adayn kar"sna çkmas halinde ise erkek tarafn ni"an atmasnda hiç bir beis görülmemekte, kadna hiçbir tazminat öden-memekte, üstelik verilen taklar, küpeye varncaya kadar geri alnmaktadr.

Bu Sorunlu Uygulamann Fkhi Dayana%: Ergenlik ça&na gelen

ve aralarnda nikâh engeli bulunmayan kar" cinslerin zaruret d"nda bir arada bulunmalarnn, seviyeli de olsa birbirleriyle ileti"im kurmalarnn yasak oldu&u, bu yasakl&n ni"anlanmakla da son bulmad& dü"üncesi, ni"anlanan gençlerin nikâhlanmalarn zorunlu klmaktadr. !slam adna "öyle bir yanl" anlay" türetilmi"tir: Kar" cinsler arasnda nikâh ba& bulun-makszn ileti"im kurmak, zaruri haller d"nda sfr olmaldr. Bu anlay", maalesef baz çevrelerde, gerçek anlamda evlenme dü"üncesi bulunmad& halde, srf birbirleri ile rahatça ileti"im kurabilmek, okul ya da i" arka-da"l& olu"turabilmek, birbirlerinin bilgisinden veya sanatsal özelli&inden yararlanabilmek için bile olsa o kimseyle nikâhlanmas gerekti&i gibi sapk bir anlay" do&urmu"tur. Tabii bunun yannda, yine evlilik dü"üncesi ta"-madan, srf ört hayat ya"amak ve bunu da me"rû bir zemine oturtabilmek için bir imam huzurunda sözde nikâh kyld& da bilinen bir gerçektir.

Kanaatimizce sorunun çözümü, bir genç kz ve erkek arasndaki me-deni ileti"imin snrlarnn !slami prensipler "&nda ve günümüz "artlarnda nasl çizilebilece&inin belirlenmesine ba&ldr. Keza, ni"anl gençler arasn-da nasl bir ileti"imin dinen me"ru görülebilece&i de net bir "ekilde ortaya konabilmelidir. Benzer bir belirlemenin aileler arasndaki ileti"im için de yararl olaca& muhakkaktr. Zira evin hanmnn, evine gelen misafire “Ho" geldiniz, naslsnz” diye hal hatr sormasnn dinen yasak oldu&u, misafire ikramda bulunurken evin genç kznn ya da gelininin yardmda bulunmak için erkek misafirin bulundu&u odaya, tesettürlü bir "ekilde bile olsa, girme-sinin dinen yasak oldu&u, en azndan eve gelen erkek misafire görünmeme-nin takva gere&i oldu&u kabulü hâlâ yaygnl&n korumaktadr.

Kadn erkek arasndaki ileti"imin boyutlar hususunda net bilgiler verilebildi&i ölçüde, di&er sorunlar yannda, ni"anllarn srf birbirleriyle ile-ti"im kurabilmek için nikâhlanmann bir zaruret oldu&u "eklindeki anlay" krlacak, daha düzeyli bir ni"anllk dönemi geçirilmi" olacaktr.

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

Bir iş sahibinin arzusu üzerine mimar tarafından hazırlanan proje mevkii tatbike konulmaz ise, o binanın inşası için miktarı tesbit edilen malzemenin ve bütün binanın

[r]

Aylık yapı san'atı, şehircilik ve dekoratif

• Kilise müziği tonla ı, ye ini majo ve mino tonla a bı akmıştı.. Beşli ve oktav pa alelle in yasak

Açık Ders Malzemeleri Sistemine eklenmek üzere hazırlamış olduğum, yukarıda bilgisi verilen ders, düzen, kapsam ve ders ekleme kılavuzunda belirtilen standartlar

zmir l Müdürlü ümüzce 12 Ocak 2009 tarihinde Ortopedik Özürlüler Derne inde zmir Büyük ehir Belediyesi Yerel Gündem 21 toplulu una, Kurumuzun hizmetleri, özürlülere

Bitwise 10 Büyük Kripto Endeksi, likidite, güvenlik ve diğer riskler için taranan en büyük 10 kripto varlığın piyasa değeri ağırlıklarından oluşan bir endeksidir ve