• Sonuç bulunamadı

Şiir davasında iki cephesi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Şiir davasında iki cephesi"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Hafta içinden notlar;

Ş iir dâvasının iki cephesi

Yazan: Halit Fahri OZAN SOY

l+ı

Şiir davası, öyle sanıyorum ki, bü tün davaların en çetini ve en karışı ğı. Bir kere eskilerle yeniler arasında, edebiyat tarihlerinin hiç değişmiyen, hiç şaşmıyan asırlar görmüş anlaşmaz lığı ve birbirini küçümseme nakaratı var. Sonra, her iki tarafın da haklı oldukları ve bunun için birleşebilecek leri, fakat nedense ve ne yazık ki bir türlü yanaşamadıkları noktalar da var. Ortada sözü geçen bir hakem bulunsa, belki bir derece anlaşabile­ cekler ve birbirlerine ellerini uzatabi lecekler! Fakat bu, sanat âlemi için, pek nadir zamanarda rastlanan bir saadettir. Böyle olunca da, şüphesiz, didinme ve didişme devam edip gide çektir. Garip talih! Garip ve hazin!

Genç şair Ornan Veli Kanık bir yap raklık bir dergi çıkarmış, adı da Yap rak. Diyebilirim ki, bizde, bu derece sarfı ile mazrufu birbirine uygun lir başka dergi çıkmamıştır. Bu küçü i n e p ’ k içinde yazıların hep incecik rantolarla dizilmiş olması, yine orta myüklükte iki dar sütun içinde oku 'anı doyurabiliyor. Ayni zamanda, ınksız harflerle temiz basılmış, zevk i bir mizanpajı var. Bu bakımdan loşa gidiyor. Sonra yazıların teksif dilerek kısa ve özlü yazılmış olması a bu derginin lehine kaydedilecek ir cihettir.

«Yaprak» daki yazılar arasında bil assa M. Fırtınalı imzalı yazı üzerin- e durdum:.

«Yaprak» yazarı, Ulus gazetesinde kan «şiir anlayışımız» ve «Şiir dili» ışlıklı iki fıkradaki fikirlere çatıyor, lus fıkracısı, şiiri hâlâ sır ve sem- ıllerden dokunmuş bir sis perdesi arak anlatıyor ve yeni şiirlerdeki alizmden şikâyet ederek bu alelâde inlük dilden kurtulmağı tavsiye edi ırmuş. Vay efendim, artık bugün iyle tavsiye olur mu imiş? Değil mİ gerçek sanat, «çıplak ve keskin» de

olsa aydınlıktan korkmazmış! Avru pada ve dünyanın başka yerlerinde bu gerçek çoktan anlaşılmış imiş, biz de ise genç neslin anladığı bu gerçeği dünküler, eskiler hâlâ anlamamakta ısrar ediyorlarmış!.

Şimdi burada duralım ve bir an dil şünelim, o zaman her iki tarafa da ! hak vereceğimiz noktaları kolayca! belirtebiliriz.

Dünküler şu bakımdan haklıdır: ; Şiir dili, hakikaten biraz, kelimeleri itibarile değilse bile -yahud olmasa bile - esrarlı dildir. Bu esrar, duygu- , ların ve fikirlerin derhal kavranama' yışmdan, bazı kimseler içinse lıiç kav ranamıyacak bir derinlikte oluşun - dan çıkar. Bu, şairine göre değişir. Meselâ Yahya Kemal en temiz dille, en pürüzsüz dille yazmıştır. Ayni za manda her türlü şiir tiryakisi tara­ fından az çok anlatılır ve her türlü okuyucu arasında bu anlayıştan d o ­ ğan bir zevk uyandırır, neden?

Çünkü sembollerle konuşan bîr şair değildir, yahud sembolleri pek açık sembollerdir, levhalar pek mahalli - dlr, duygular - en marazllerlnde bile- derhal bizde tedailer uyandıracak bir şim?. Dilindeki çetrefilliğe bile a lı- yakınlıktadır. Halbuki Ahmed H a- şanlar ve bunu hoş görenlerin çoğu, onun imajlarındaki derinliğe kolay kolay inemezler, ses daha uzaktan, adetâ meçhul bir diyardan aksetmek tedir, gayrişuur ürperişleri ve karan iıkları çoktur, bunun için Yahya Ke mal kadar vüzuhla hatıralarımızı u- yandıramaz; uyandıramaymca da büyük Bir zümre için kapalı ve esrar lı kalabilir. Amma bunda şairin şiir bakımından günahı yoktu. Bir musiki parçasından herkes nasıl ayni ilhamı alamazsa böyle bir şiirden de hep ay ni hisleri ve fikirleri devşiremez. Za­ ten devşirmeleri de mutlaka istene -

(Devamı Sayfa 6, Sü, 5 te)

(2)

Hafta içinde notlar:

Şiir dâvasının iki cephesi

(Baştarafı 4 üncü sayfada) mez. Çünkü şiir, nihayet, bir gazete­ nin köşe fıkrası değildir.

Şimdi şiirde realizm arıypm iddiaya gelelim. Bu iddianın da bir derece haklı olduğunu inkâr edemeyiz. Evet, Mehmed Âkifin Safahat’daki şiirleri realizm ile doludur, Tevflk Fikretin Rübab-ı Şikeste’sindeki şiirleri üçte ikisi gündelik hayatın herkesçe tanı- i nan neşe ve kederlerinden, bilhassa | kederlerinden toplanmıştır.' İçtimaî

kıymetleri vardır. Bunlar doğrudur.. Doğru oldukları içindir ki halk

ara-|

smda Hâşimin şiirlerinden daha faz 'la tanınmışlardır. Nasıl ki, bütün ko yu lisanına, kelâm haşmetine Arap­ ça ve Farsça kelime ve terkiblerine rağmen, fikirlerinin bütün bir kitle tarafından derhal kavranan vatan ve hürriyet mefhumu oluşundan dola­ yı, Namık Kemalin «Vatan kasidesi» Ahmed Hâşimin Piyaledeki iç

şiirle-Ist. Borsası

1 ŞUBAT 1949 SALI Ç E K L İ * Kapanı« Londra 1 Sterlin 11.3856 Nevyork 104 Dolar 282.52 100 Fransız f 1 0820

rinden bin kere fazla okunmuş, sevi toiş ve anlaşılmıştır.

Fakat bunun böyle olması, bütüı şiir mefhumunu yalnız mukâdd- duygular etrafında örmek neticesin vardıramaz. Hiç şüphesiz İçtimaî şii, olur, ancak değeri çoğu zaman didak tik bir değerdir. Esasen tezli şiirle­ rin acaba, kaçı asırların nisyan uçu rumundan kurtulabilmiştir? Şiir bir fikre, bir teze,bir İçtimaî harekete bir siyasete vasıta saymak, onu, doğ rudan doğruya, üç senelik, beş sene­ lik, haydi bilemedin, fazla fazla eli) senelik bir plân gibi telâkki etmek tir.

İyi amma, günlük hayatta -şiir yok mudur? Kim demiş yoktur diye? İşte hüner, bu konular içinde « alelade » den kurtulabilmektir. Öyle sanırım ki, Ulus yazarı da buna işaret etmeli istemiştir. Böyle olmakla beraber, bu nun da yukarıda söylediğimiz istisna lan vardır.

Acaba kaç şair, Namık Kemal gibi, apaçık duyguları ile kalbinin sönmi- yen yurd ateşi, alev gibi mısralarla -lisan ne kadar da eski olsa- asırla ra intikal ettirebilecektir?

Bu bahsi daha ziyade aydınlatmak için gelecek yazımda en son şiirlerden misaller alacağım. O misaller üzerin de yapacağımız inceleme ile hakika ten daha açık, daha belirtik çizgiler le yaklaşabileceğimizi umuyorum.

HALİT FAHRİ OZANSOY Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

SİZE yardımcı olmak ve desteklemek İçin," diye anlatıyordu Kolay Milyoner genç öğrencisine, "şimdi size bir başka, çok daha genel bir formül

Sürekli olarak güncellenen ve yeni özellikler ile zenginleştirilen Frog, dünya genelinde 12.000’den fazla okulda kullanılıyor olmanın avantajı ile sürekli olarak

Kolay İhracat Platformu entegrasyonu ile tek platform üzerinden ihracat sürecinde. ihtiyaç duyulan tüm bilgilere erişim

Eurodesk Temas Noktaları, AB Bakanlığı (Ulusal Ajans) tarafından, gençler için eğitim ve gençlik alanlarındaki Avrupa fırsatları ve gençlerin Avrupa faaliyetlerine

Schneider Electric Easy UPS 3 Serisi kolayca kurulan ve bağlanan, kullanımı ve bakımı kolay, küçük ve orta ölçekli işletmeler, veri merkezleri ve diğer kritik

Sandık üyelerimiz ve Sandıktan emekli olarak ayrılmış üyeler en az 500 TL birikimle bu fona üye olabilir... Yaşam

e-Mail: Mağaza kaydınız oluşturulduktan sonra burada be- lirttiğiniz e-mail hesabınızla mağaza kullanıcı paneline giriş yapabilirsiniz.. Parola: Mağaza

Amortisman uygulaması için hem normal amortisman hem de azalan bakiyeler yöntemini destekleyen modül ile firmanın sahip olduğu taşıt araçları için, satın