• Sonuç bulunamadı

Kalbimde dinmeyen Reşat Nuri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Kalbimde dinmeyen Reşat Nuri"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YAZI O D A S I

SF.I.tM İFFRİ_____________

Kalbimde Dinmeyen

Reşat Nuri

Benim bir Reşat Nuri nöbetim vardır, arada bir

tutar.

Bütün okumaları bir yana bırakır, Reşat Nuri’nin kitaplarına geri dönerim.

Birden Akşam Güneşi elimdedir, birden Dudak­

tan Kalbe masanın üstünde, kitaplıkta Ac/mak'ı ara­

yıp durmaktayım. Hem yalnız romanları, öyküleri,

Anadolu Notlan değil Reşat Nuri’nin, dergilerde kal­

mış, gazetelerde sararıp gitmiş onca yazısı da. Reşat Nuri yeni edebiyatımızın çok önemli adı. Yenileşen edebiyatta bir klasik bugün. O çapta bir yazarın tek satırı savsaklanamaz. Oysa Reşat Nu­ ri’den öylesi yazılar yitip gitmiş ki, derlense birkaç cilt tutar.

Reşat Nuri Güntekin külliyatından yoksun yaşı­ yoruz. Çalıkuşu romancısının eserlerini bugün de yayımlayan İnkılâp Kitabevi, “Reşat Nuri Günte­

kin Külliyatından” başlığını kullanırdı eskiden. Re­

şat Nuri yazılarının derlenmesini, yıllar yılı, boş ye­ re bekledim.

Yalnızca tiyatro yazıları bir araya getirildi. (Onlar arasında da, epey uzunca bir Ibsen incelemesi yok.)

Akşam Güneşi dedim. Sahiden de -kimbilir ka­ çıncı kez...- Akşam Güneşi’ni okuyorum. Prens dö Bosfor... Roman kahramanı Nazmi’nin gençli­ ğinde bu adla anıldığını unutmuşum. Boğaziçi Prensi...

Öyledir Reşat Nuri, gerçekliğe bir iki çizgiyle bir roman havası verir, bir roman havasıdır eser gider içli romanlarında. Bana sorarsanız, aslında koyu gerçekçidir, yine de okur kalpleri için bu gerçek­ çiliğine ‘roman’ incelikleri katar.

Birer ‘roman girişi’ söz konusudur. Akşam Gü- neşi’nde Prens de Bosfor’un karşımıza çıkışı, M... adasına yeni gelmiş hükümet doktorunun anlatı- mındandır. Romanda yitip gidecek hükümet dok­ toru, Nazmi’yi daha ilk sayfalarda ‘büyüleyici’ kı­ lar.

Dudaktan Kalbe, o kadar süslü üzüm gecesin­ de, bağbozumu gecesinde başlar. Prenses Cavi- dan’ı orada, o gecede tanırız. Şatafatlı bir roman kişisidir Cavidan. Oysa Dudaktan Kalbe’nin asıl ki­ şisi, sessiz, kırık, alçakgönüllü Kınalı Yapıncak’tır, Lâmia...

Reşat Nuri’de memleket insanının duygu tarihi­ ni adım adım takip edebilirsiniz. Onun eserini ger­ çekten de eskimez-yıpranmaz hale getiren bu duy­ gu tarihi avcılığı.

İmparatorluktan cumhuriyete geçişte, hemen hemen bütün romancılarımız, siyasal ve toplum­ sal değişim üzerinde durmuşlar, büyük değişimin

‘birey’deki etkisini irdeleme çabası gütmüşlerdir.

Reşat Nuri, farklı yoldadır: Bireyi tarihsel süreklilik içinde saptar.

O unutulmaz Yaprak Dökümü’nün romancısı, Türk romanının belki de en akıcı anlatma ustası­ dır. Elbette Halid Ziya’ydı romanımızın babası.

Ahmet Mithat Efendi’nin roman okuru yaratma

girişiminden sonra, Halid Ziya şaşırtıcı bir aşa­ maydı. Bununla birlikte, Reşat Nuri, Ahmet Mithat Efendi’nin amacıyla Halid Ziya’nın bileşimini arar gibidir.

Üç dört ay sonra Reşat Nuri Güntekin 110 ya­ şına basacak. Başka bir ülkede, kültürüne, sana­ tına, birikimlerine önem veren bir ülkede yaşasay­ dı, daha 100. yaş gününde birbirinden değerli araştırmalar gündeme sunulurdu. Bizde olmadı. 110. yaş gününde de olmayacak. Şimdiden söyleyebi­ lirim: 200. yaş gününde de!..

Bir Kültür Bakanlığı’mız var. 25 Kasım 1999 ta­ rihine, Reşat Nuri’nin doğum gününe, yazarın şur- da burda yitip gitmiş güzelim yazılarını, derli top­ lu, notlandırılmış ciltler halinde yetiştiremez mi?

Devlet Tiyatroları’mız ve İstanbul Şehir Tiyat- ro’muz var, repertuvarlarında Reşat Nuri’den bir iki oyun -hiç olmazsa bu mevsim- izleyicinin ilgisine sunulamaz mı?

TRT’miz, birbirinden fiyakalı özel kanallarımız var, Reşat Nuri’ye dönüp bakarak, birbirinden gü­ zel romanlardan, öykülerden diziler, televizyon film­ leri hazırlayamazlar mı?

Emektar Yeşilçam sineması meğerse ne vefa­ lıymış, bazı Reşat Nuri romanlarını beyazperdeye aktarmış.

Bu yazıyı Osman F. Seden’in anısına duyduğum saygıyla noktalıyorum.

Takvimde İz Bırakan:

“Kayalarda billur akisler yapan kahkahalanyla gü­ lerek: ‘Vapurların ucundaki denizkızlarına benze­

dim enişte’, diyordu. ” Reşat Nuri Güntekin, Akşam Güneşi, inkılâp Kitapevi, (beşinci basılış, 1959).

Taha Toros Arşivi

Referanslar

Benzer Belgeler

O zaman bir çocuk olan Ahmet Rasimle, riyaziye üzerinde çatıştığı gibi sonraları koskoca bir adam olan Ebuzziya Tevfik beye de, Kemal paşa zade Sait beye de

Yıllardır Başbakan olarak gördüğü babası artık Cumhurbaşkanı seçilmişti..(Yukarıda) DYP milletvekilleri ile birlikte bileşime katılmayan Demirel ise çok rahat ve

Bu çalışmada, spor kulüplerinde gerçekleştirilen kurumsal iletişim faaliyetleri ile futbol, basketbol ve voleybol branşlarında kurumsallaşmış, müsabakalarda yer

Tıpkı immünoterapi yaklaşımının diğer ana tedavi yöntemini oluşturan kontrol noktası önleyiciler gibi CAR-T de daha önce kesin olarak ölümcül olan kanser

Kiminin kıyısından geçtiğimiz, kimini kuşbakışı gördüğümüz koylar öylesine tahrik ediciydi ki, bu adayı daha önce neden tanımadığıma, bu şıkır şıkır

Böylece, bu yerler, daha da mâna kazanacağı gibi, ya­ pılacak onarımlarla da ilerideki nesil­ lere daha sağlam bir şekilde emanet edileceklerdir.. Bu tip

PEK ÇOK YÖNÜ BÎLİNMİYOR-FahrelnissaZeid’i, hakkında yazılan kitaplara, açı­ lan sergilerine ve isminin sık sık gündeme gelmesine rağmen modem Türk resminin

Birinci Cihan Harbinden son­ ra Fahri Kopuz, Reşat Erer, Ke­ mimi Haşim, Âmâ Nâzım, Ney­ zen İhsan Aziz, Tanburi Ahmet Neşet, Hanende Sıtkı, Hanende Arap