• Sonuç bulunamadı

Yeni zelanda tavşanlarında sarkoptik uyuzun sağaltımında ivermectin, phoxim ve propetamfos+sipermetrin kombinasyonunun etkileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yeni zelanda tavşanlarında sarkoptik uyuzun sağaltımında ivermectin, phoxim ve propetamfos+sipermetrin kombinasyonunun etkileri"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

veı.

811.

Derıı:.110(6 ),11,J-.ı:97-101

YEN

I

ZELANDA

TAVŞANLARıNDASARKOPTıK

UYUZUN SAGALTIM

INDA

I

VERMEe TIN, PHoxIM VE PROPETAMFOS+s

IPERMETRiN

KOMB

INASYONUNUN

E

TKiLERI

B

ilal

D

i

k1

C

Uğur usıu ı

E

ffects

of l

vermectln, Phoxlm

and

Propetamphos+Cypermethri n

Combina tion

Against Sarcoptic

Ma

nge

in

New Zealand

Rabbits

Ö:ıet: Bu çalışma,Sarcopi es scabiei ile doğalenlesle 258 Yenı ZelandatevşemOzerindeyapılmışıır. Tavşanlardört gruba aynjdrktan sonra, birinci gruptaki 20 tevşena 200 mcglkg dozda, deri allı yolla Ivermektin (MektiverA), ikinci gruptaki 95 tavşana 1/1000ml oranında sulandırılarak, banyoşeklindePhoxim (SebacIIA), üçünc ügruptaki 123 ta

v-şane Ise 211000 mroranında sulandırılarak, banyo şeklinde Propetamfos+Sipermetrin (BloticA) kombinasyonu uy-gulanmıştır. Tedavıden

10

gün sonra, bu gruplardakitavşanlar, aynıakansidlerle ikinci kez ilaçlanmışlardır.Dördüncü gruptaki 20 tavşanise kontrololarakbırakılmıştır. lıkuygulamadan lA,20,30 ve40 gOn sonra bOtOntavşanlar klinik olarak muayene edilmişler. ayrıca alınanderi kazıntıları mikroskopta incelenerek Sarcoptes scabıetyönünden ereş­ tmlmrşhr. Araştırmasonunda Ivermeetin uygulanan tavşanlarda Iyileşmenindaha erkenbaşladı~ı.onu sırasıyla Pho-xim ve Propetamfos+Sipermetnn gruplarındakl tavşanların i:ıledig gOzlenmiştir. fvermecun kullanılan grupla, 20. günde yapılan Incelemelerde deri kazıntılarında canlı Sarcoptes scabiei tespit edilemezken, Phoxim grubunda 30. günde canlı

etkerae

re

rasllanmamış, Propelamlos+Sipermetrin grubundaki tavşanlardaise sayıca kademeli olarak azalma görülmesine ra~men, araştırmasonuna kadar canlı etkenler saptanmıştır. Bu sonuçlar, ıavşanlardakl Sa r-koplik uyuzun sağaltımında jvermectm'ln çok eıkili olduğunu, Phoxim'in etkisinin de oldukça yüksek, Pr o-petamlos+Sipe rmetrinkombinasyonununelkisininIse dahasınırlıoldUğunugOslermekledir.

Anah ta r Kelimeler:Tavşan.Sareoptes scabiel,lvermektin, Phoxim , Propetamlos+S ipermetrin

Summary: This study was carried out on'

258

New Zealandrabbits naturally inlested with sarcopticmange.The rab

-bıtedivided intolour goups. Twenty rabbitsInthe firstGroupweretreated with ıvermecun(Meldiver A) at the doserete ol 200 mcg'bw, subcutaneously.95 rabbits In Group il and 123 rabbits in Group

iii

were baıhed wilh Phoxim ( se-bacilA )0,1 %and Propelamphos+Cypermethrincombination (BlotleA) 0,2 %, respectively.The rabbitsin those

çrc

-ups

were

retreated ten days Iater, secondly. Twenty rabbits in Group iV were used as ccnırcı. Ten, 20, 30 and 40 days after the first application,

all

rabbitswere inspected macroscopicallyfor sarcoptic mange.In additionskln

sc

ru

-pings taken the animalswere examined lor Sarcoptes scabiel under a Ilght

mlcroscope

.

it was observedthat starting toreeovery ol the rabb its injected lvermeeti n

eanle

r

than in the

emer

grÇ)ups and

tonowed

that the rabbitsbathed by Phox im and Propethampos+ Cypermethrincombination, respectively. No lound Sarcopies

sca

ble

l

in the rabbits in Group t20 ih days lrom first lvermectin injeetion,However,the miles were notobserved in the anima lsin Groupii b at-hed by Phoxim,30 days laler.In the cttıerhane,the rabbits In Groupiiibalhed by Prcpetemphos-Cypermethrin

c

o

m-bination had Sarcopies scabiei during th e study, but ıtıeırnumbers were deereased gradually. The results show ed that,ellicacyol Ivermectin, PhoximandPropetamphos+Cyperrrıethrincombinationwas very high,lairly highand less aqalnstsarcoplic mange In rabbits,respec tively.

Key Word.: Aabbil,Sarcoptes scabiei,fvermecnn.Phoxim, Propetamphos+Cypcrmcthrin

G

lrl ,

Tavşanlarda

uyuza ned

en

olan

P

soroptes

cu-nlculi

kulak

larda

(

Dik,

2003;

Ketıe,

199

3

;

Pa

ndey,

1

989), Sarcoptes scabiel ve Notoedres

cati

ise

daha çok

baş

bölgesinde, daha a

z

ola

rak

da

ba-caklarda

.

gen

ital

bölgede ve perineurnd

a l

ez-y

onlara

neden ol

urlar

(Kettle,

1

993)

.

Sarkoptık

uy

uz;

tavşanların

burun

böl

gelerinde, g

öz

ka

-paklarında, kulaklarında

v

e

ayak

lannda

ka-b

uklanma

,

kıl

dökülmesi, ketlik ve

kaşmu

ile

sey-reden

k

ronik karakterde,

butaşıcr bırhastalıkllr.

Koyunlarda. sarkoptik

u

yuzun

tedav

isinde

Pr

o-petamphos (

Sramlay

ve H

enderson.

1984; B

tanch-üower ve ark

.

, 1

990)

,

Phoxim

(Umur

ve ırmak,

GelitTas-ihi;16.11.2006 @;bdik@selcuk.edu .ır

(2)

DIK,USLU

1

993)

ve lv

ermektin (

Ö

zer ve

a

rk., 1998

;

Umur ve

l

rmak., 1993),

sl~lr1arda

ise Phox

im (

Palmer ve

V

an

Ama

lsfort,

1983)

i

le ilg

ili

araştırmalar yapılmış

ve iyi s

onuçlar

alınmıştır.Tavşanlarda

g

OrOlen

pso-ro

puk ve sark

optik

uyuzun

sağaltımmda:

Phoxim

(

Liebisch ve ark

.,

198

0)

,

/v

ermeetin (B

owman

ve

ar

k.

1992; Curt

is

ve Br

ooks

,

1990;

McKellar ve

ar

k.•

1992

;

Nl

i,

1992

;

Pa

ndey,

1989

;

Wright ve

Ri

ner

,

1985), D

oramectin

(V

oyvoda

ve ark., 2005)

,

M

ox

i

dectin (

Wagner ve Wend

lberger,

2000),

Del-t

ametMn

ve Cypermethr

in

(Pap ve ark

.,

1997) k

ul-lanılmıştır,

Ue

bisch

v

e ark.

(1980)

,

%

0

,05'lik

Phoxim ile

banyo

yaptı rdıkları tavşanlarda.

dört hafta s

onra

canlı

Sarc

optes

s

cable l

cunicuü'ye

ra

st-lamadıklarını , kıl

ö

rtüsünün

düzeldi~ini

ve ilaca

ba

Oh

h

erhangi b

ir

yan

e

tkinin g

OrülmediOini

b

il-dirmişlerdi r.

Bramley

ve

Henders

on

(

1984),

125 ppm

do

zda,

banyo

şeklinde

u

ygulanan

Pro-pe

tamphos'un koyun uyuzu

nu e

radike en

iOinl

ve

re-enfestasyona

karşı

k

oruyucu

e

tkisinin

d

Ort

haftadan

da

ha uzun

rdüOünü

belirtmişlerdir.

Nli

(

1992),

s

arkopttk

uy

uzla

enfe

ste

t

av-şanlarda.

I

vermektin'i

0.1

mllkg

d

ozda,

de

ri

altı

y

olla

kullanmış,

t

edaviden

i

ki

h

alt a so

nra

kaşıntının durduğunu.

ita

ca

baQh

he

rhangi

bır

yan etkinin

q

ö-r

ülmediOini v

e reenfest

asyon

şeki llenmed iQini

kay

-detmiştir.

P

retrcldlerln

artrop

odtara

karşı

çok etkili

,

to

k-sisi

telerinin

I

se meme

liler iç

in

düşük

olduQu

be-lirtilmiş ,

faka

l

kimyasal

yapılarının

ve etkl

şe­ kitlennin

benzer

olmaları

n

edeniyle çapraz direncin

gelişebileceQi

ifade

edilmiştir

(Pap ve ark., 1997)

.

Tavşanlarda,

kulak uyuz

u

e

tkeni

olan Psoropt

es

cunic

uli'ye

karş ı

Deltametrln ve S

ipermetrin'in

alfa,

beta

ve

ttıeta

izom

erler inin

kullanıldıOı

bir ça

-lışmada,

Ps

oroptes'ler in

De

ltametrin'e

direnç gös

·

t

erdikle ri.

fakat

S

ipermetrin'in

tüm

izomerler

ine

karşı duyarlı oldukları

v

e

ik

inci

gün sonundaki et

-ki

lerinin

%

95

'len

fazla

olduğu bildirilmiştir

(Pap ve

ark..

1

997)

.

Bu

araştırma,

S

elçuk

Ü

niversitesi

Meram

Tıp

Fakü

ltesi E

gitim

v

e

Araştırma

Hastanesi Deney

Hayvanları

Unitesl'nde

,

sar

kopl ik

uyuzIa d

oQal

e

n-Ies

te

Yenı

Z

eland a

ıavşanlarının

t

edavisinde

Pho-x

im, I

vermektin ve

Pr

opetamtcs-Slpermetnn

k

om-bin

asyonunun

e

tkilerinin

ö

elittenmesi

amacıyla

yapıtmıştır.

Materyal ve Metot

Bu

araştırm

anın

ma

teryalini.

S

e

l

çuk

Üni

-versitesi Meram

Tıp

Fak

ültes i

D

eney

Ha

yvan

la

n

Ünite

si'ndeki

258

Y

eni Ze

landa

Tavşam oluş­

turmuştur.

An

abilim

Dalım ıza yapılan

müra

caat so

-nucu

,

tavşanlar

m

uaye ne

edilmiş

ve

klin

ik

mu

-ayene

s

onucu

u

yuz

teşhisi konmuştur.

K

linik

teşhisi

te

yit

et

mek

v

e c

ins-tür

teşhisi

yap

mak

in

tavşanların baz ılarından

bist

ür

i

il

e p

etri

kapl

an

içi

ne

deri

kazıntıs ı alınarak

laboratua

ra

getirilmiş

ve m

ik-r

osk opta

incelenmiştir,

Incele

meler

son

ucu

tav-şanların

Sar

coptes scabiei ile en

les te

oldukları

be

-lirlenmiştir.

Tavşanları bulundukları

ka

feslerden

başka

ka-le

siere

ayırmak

müm

kün

olmadlQ ı

için, ka

teelere

numara

veri

lerek

rt g

rup

oluşturul muştu r.

B

irinci

gruptak

i

20

tavşana

200

m

cglkg do

zda, su

b

k

utan

y

olla

Ivermekt

in

(M

ektiver

%

1),

iki

nci grupt

ak

i

95

tavşana

Ph

oxim (

Sebacil

%

5

0 EC)

1/1000

ora-nında sulandırılarak

bany

o

şeklinde,

ü

çüncü gr

up

-tak

i

123

tavşana Propetamfoa-Slpermetrin

kom

-b

inasyonu

(

Blotic-EC)

2/

1000

oranında suland ırılarak

banyo

şeklinde uygulanmış, dör

-d

üncü

gruptaki 20

tavşan

Ise ko

ntrololarak

bı­

rakılmıştır.

Tedaviden 10 gün

so

nra, i

lk üç gruptaki

t

av

-şanlar, aynı

akarisl

dle rle.

aynı

d

ozda ve

aynı şe­

kilde

I

kinci kez

ilaçlanrmşlardr r.

i

lk

uygula

madan

10,20,30 ve 40 gün sonra

tavşanlar

ma

krosk

o

p

i

k

o

larak

incelenmiştir, Alınan

d

eri

kazıntı ları

i

se

mlk

-roskop

ik o

larak muayene

edilmiş,

sonuçl

ar n

ot ed

il·

miş

ve

tavşanların Iotoğraüan çekilmiştir. Araştı rma

sonunda

,

kontr

ol

grubundaki

tavşanlarm

t

ümü yu

-karıda

be

lirtilen

d

oz v

e

şekilde

I

vermekl

in il

e

sa-Qaltılmışlardır.

Bulgular

Araştırman ın başlangıcında

m

uayene e

dilen

tavşanların

ö

zellikle

aQız

ve

bu

run

ç

evrelerinde,

kulak kepçe

lerinde v

e

aya

k

uçlarında

d

eride

k

a-lınlaşma, kızarıkl ık,

kabu

klanma

ve

kıl

d

ökülme

l

eri

gözlenmiş , alınan

d

eri

kazıntıla rı nı n

m

ikroskopik l

n-eelamesi

nc e Sa

rcoptes

s

cablel tes

pit

edilmiştir

(Şekil

1-4

)

.

I

lk

il

açlamadan

1

0 gün

.

s

onra

yapı lan

m

ak-r

oskopik

In

c

el

e

mele

r

d

e b

ütün

g

ruplarda

l

ezyonlara

rastlanmış,

de

ri

kaz

mtüann da

i

se

canlı

Sarc

eptes

seat

ser

saptanmıştır (Şekil

5

-6).

lık

tedav

iden

20 g

ün so

nra

yapı lan

mu

ayenede

I

vermekt in

grubundaki

tavşanlarda lezyonların

ol-dukça

gerired

lQI,

Ph

oxim

ve

P

r

o

(3)

YeniZelımdlilTlil% ~ nllil rın dlilSlilrkuptlk.••

Şekil 1.Blotic-O.gOn

Şekil3. Sebacil-O.gün

Şekil5.Bloctic-lO.gün

Şekil2.Ivermection-O.gün

Sekil4.Kontrol-O.gün

(4)

DIK.USl.U

Şekil7.Iverme<:lion·30.g0n

Şekil9.Konlrol·30.g0n

Şekilll. Sebacil.40.g0n

Şekil8.sebecu-aö.çön

ŞekillO. ıvermectıcn-eö.çön

I

se daha az olduQu,

k

ontrol

grubundaki t

av-şanlarda

Ise

leıyonların Ilerlemiş

olduQu

ç

ö

z-lenmlştir.

Mikroskop

ik

muayenelerde

I

vermektin

grubundaki

tavşanlarda canlı

etken

lere

ra

st

-lanmaıken,

Ph

oxim

ve Prcpetamt

os-Sipermetnn

gruplarında

az

,

kontr

ol

grubundak

i

tavşanlarda

Is

e

çok

sayıda canlı

Sarcoptes s

ceble

l

saptanmıştır.

Ilk

saQaltımdan

30 g

On

s

onra

yapılan

k

li

nik

muayenede

, I

vermekt

i

n grubu

ndaki

tavşanla rda leıyonlann

hemen hem

en

t

amamen

iyileştiOi, kı l

ö

rtüs

ü

n

ü

n

be

llrg

in

ol

arak

düıeld i Q I gO rülm üş

v

e

deı1

kazmnfan

nda

canlı

etke

nlere

rasllanmamıştır (Şekil

7)

.

D

iQer

taraftan, Ph

oxlm g

rubundaki ta

v-şanlarda kı Iyileşmenın blraı

da

ha

yavaş

o

lduQu

,

leıyonları n

geriled

iQI,

kıl

ö

rt

ü

s

ü

n

ün

Ivermekt

in

g

ru-bunda

ki

kadar belirg

in

olma

sa

da

,

n

ispeten

o

ü

(5)

u-YenlZf)a ndıTutarılan ndaSarkopUk•••

bundakilerde

i

se

iyileşmenin

daha da az olduOu

tesp

it

edilmiştir.

M

ikroskop

i

k muayenede,

Ph

ox

im

grubundaki

tavşanlarda canlı

etkenler

a

r

ast

-Ianmamış.

P

ropetamt ca-Sipermetrin

grubundaki

tavşaraarca

ise

az

sayıda

da

o

lsa

canlı

S

arcoptes

scabie

l

saptanmıştır.

Kontrol

grubundak

i

hay·

va

nlarda

Iezyonlann

aynı şekilde

dev

am

ettiO

i

gOz·

lenmiş

ve

deri

kazıntılannın

mikroskopik

rmr

a

yenalerinde

çok

sayıda canlı

etkene

rastlanmıştır (Şeki~ gı.

I

l

k

saOıtımdan

4

0 gün s

onra

yapılan

mu

-aye

nele

r

de

.

Iv

errnektin g

rubundaki

tavşantann

t

a-mame

n

iyileştikleri, kıl

ö

rt

ülerinin heme

n h

emen

eski

h

alini a

ldlOI

gözlenmiştir (Şekil

10

)

.

Phoxim

grubunda

ki

tavşanlarda

da

lezyonların iyileştiOi

v

e

kıl

ö

rt

üsü

n

ü

n düzelmey

e

başladlOI

tespit

edilmiştir (Şekil

11

).

Pr

opetamf os+S

i

perme trin

g

rubunda ki

lavşanlarda leıyonlann

geri

lediOi,

kıl

ö

rtüsünün n

is-peten dOzeldiO

l,

f

akat

tam

bır iyileşmenin

g

Oz-l

enmediQI d

ikkal l

çekmiştir.

lve

rmektln

v

e Ph

oxim

grupla

nndakl

tavşanlann

de

ri

kazıntılannın

m

ik-rosk

opik

muayene

lerinde

canlı

etke

ne

ras

t-lanmamış,

Propetamt

c seSlperm etnn

grub

undaki

ıavşanlarda

i

se çok

az

sayıda canlı

Sarcoptes

sca

-bi

ei

tesp

it

edilmiştir.

K

onirol

grubundaki

hay

-va

nlarda

lezyonl

an n

ilerlemiş

oldu

Ou

gOzlenmiş

ve

i

ncele

nen deri

kazıntılan nda

ço

k

sayıda canlı

et-kere

rastlanmıştır.

Kullanılan

akansinere

karşı tavşanla rda

her-h

angi b

ir

yan etki

gOzlenmemiştir.

Tartışma

ve Sonuç

Evcil

h

ayvanlardaki

sarko

ptik

u

yuzun

t

e-davis

inde

Pr

opetamph os (

Bramley

v

e H

enderson,

1

984: Blarcüo

wer ve ar

k

.

,

1

990),

Ph

oxim (

Palmer

v

e Van

Am

elslort,

1

983

:

U

mur ve

ırmak,

1993

),

Ivermeklin

(

B

o

wm

a

n

ve ark

.,

1

992

:

C

urt

i

s v

e

a-

c-oks

,

1

990:

M

cKellar ve ark

.

,

1992

:

Nf

i,

1

992: O

zer

v

e ark

.,

1

998

:

Pandey, 1989

:

Umur ve

ırmak,

1

993

:

W

right

ve Biner

,

1985

),

Ooramect

in

(Yoyvoda v

e

ark

.

,

2005

),

MoxkJect

in

(Wa

gner

ve Wend

lberge

r.

20(0)

,

Oeltamelhrin ve Cypermethrin (

Pap

ve

a

rk

.

,1997

)

kullanılmış

ve g

enellikle

tyi

sonuçlar

ahn

-mıştı r.

U

ebisch ve ark..

(

1980).

%

O

.OS

'l

ik

P

hoxim

'

in

tavşanlarda,

Sarcoptes scab

iel cu

niculi'ye

ksek

orand

a el

kili old

uQunu ve

il

k

il

açlamadan dO

rt

hatta

sonrasına

kadar

caı:ıiı

etken

lere

rastlamadıldannı bildirmişlerdir.

Türkiy

e'de,

koyun

l

ar

ü

zerinde

y

a-pılan çalışmalarda

(

Umur

ve

ırmak,

19

93: O

zer

ve

a

rk

.

, 1998) Ivermekt

i

n

ve

P

hox

im'

in

sa

rkopt

i

k

uyuza

karşı

yüksek etk

ili

olduOu

belirtilmiştir.

U

mur

ve

ırmak

(

1993). I

vermekl

in'

i

0

.2

mglkg dozda,

deri

ahı yoıla

ve 21 g

ün

ara

yla

,

P

hox

im

'i i

se

%

0.2' l

ik

s

olusyon

ha

l

inde.

yıkama şeklinde

v

e

10 g

ün

arayta

i

ki

kez

kullanmışlar,

ikinci uyg

ulamaya kadar

Iver

·

mekt

in'in

%

eo

,

P

hoxim'in ise %

86

.6,

ikinc

i

uy-gulamadan s

onra is

e h

er iki

aka

riskJin

de

%

1

00

e

t-kili

oIdu{jiunu

bildirmişlerdir.

O

zer

ve

ark

.

(

1998).

i

se

lvermekt

in'l

0

.2

mglkg d

ozda,

d

eri

ahı

yoll

a

ve

1

0

gün a

rayla

i

ki k

ez

uygulamışlar

v

e et

kisini

uy-gulamanın

10

.

günde

%

70

, 2O

.

gününde

% 90 ve

3O

.günü

nde

%

100

o

larak

t

espit

elmişlerdir.

B

u

araştırmada,

I

vermektin'in

tavşanlarda

gO

rülen

sar-k

op

l

ik

u

yuza

karşı

O

ze

llikle 20

.g

ünd e

n

s

onra

ç

ok

et-kill o

lduOu

belirlenmiş

ve

t

edaviden

4

0 g

ü

n

s

onra

tavşanlarm kıl

ö

rtüler

i

n

i

n

hemen

h

emen esk

i

ha

lini

a

ldlOI

ve düzeld

iOi

gözlenmiştir. Iık

uygulamadan

1

0

n

so

nra

yapılan

m

ikroskop ik

mua

yenele

rd

e

b

ütün

gruplarda

canlı

etk

enlere

rastlanmas ı

d

iOer

araştırıcıların

(Umur ve

ırmak,

1

993;

Oz

er

ve ark

.

,

1

998

)

be

lirttikleri

g

ibi.

kullanılan

aka

risidlerin bu

süre Içeris

inde ye

teri

kada

r

e

tkili

olmadı klarını

g

ös-terme

ktedir.

U

mur ve

ırmak

(1993), ile O

zer ve

ark

.

(

1998),

tek

uygulamanın

sarkop

tik uyuz

da ye

-te

rince

e

lkjli

olmadiOını

ve ikinci uy

gulamadan

20

g

ün

sonra

,

be

lirtilen

aka

riskJlerin etkileri

nin

%

l00

'e

ulaştlO ınl

i

fade

etmişlerdir.

B

u

araştırmada,

bütün

akaıiskJleraynı

do

zda ve

aynı

yo

lla

o

nar

n

arayıa

iki

kez

kullanılmalanna

r

aOmen. lvermek

tin

grubu

dışındald

gruplarda ca

nh

etken

lere

rastlanmıştır.

B

u

durum

,

Pho

xim

ve P

ropetamt

oss-Slpertre tnn

kom-b

inasyonunun

tavşanlardaki

sark

optik uyu

za

karşı

Ivermek1

i

n

kada

r

etkili

olmadıklarını

g

östermektedir.

P

hoxlm uyg

u

lanan

gruptaki

tavşanlarda.

ikinci uy.

gu

lamadan

1

0 g

ün sonra

yapılan

mua

yenelerde

canlı

e

tkenlere r

astlanmamak

l

a birlikte

.

iyileşme

ve

kıl

ö

rtüs

ü

ndak

i

ze

lme

n

i

n

I

vermekt in

grubund

aki

kada

r

hızlı

olmadlOI d

ikkati

çekmiştir.

B

u ned

enle

P

hox

l

m

,

Iv

ermeklin

kadar

ol

masa

b

ile,

t

av

-şanlardakl sarkopılk

uyuz

a

karşı

etkili

bulunmuştur.

P

r

opetamt cs-Slpermetrin komb

inasyonu

ile

ilaç

-l

anan

tavşantarda. canlı

etken

sayısı

a

zalmakla

bi

r'

l

ikte,

araştırma

so

nuna

kada

r

gOrülmeye devam e

l

-miştir.

B

u durum

,

bu aka

riskJlerin

b

ir

v

eya ikis

ine

karşı

bi

r d

irenç

şekillenmiş otabilece(ılni

a

kla

ge-t

irmektedir.

Bra

rnley

ve H

el'lderson (

1984), P

ro-peta

mfos'un k

oyunlarda,

uyu

za

karşı

yüksek

e

tkili

o

lduQunu ve bu et

kinin dö

rt

ha

ftadan

daha

l

azla

deva

m

ett

iQ'ini

bildirmişlerdir.

Bu

nunla birl

ikte,

bu

a

kerisidin saha

da uz

un

za mand ır kuııanılmasına baOIı

bi

r d

irencin

orta

ya

çıkması

da m

ümkündür

.

Aynı şekilde.

S

ipermetrin'e

karşı

d

irencin

gelişmiş

olma

ih

t

imali

-

de

akla

ge

lmekted ir

.

Ger

çi

(6)

-DIK.USLU

Ianımı

oldu

kça

yenıdır.

Fakat d

iQer

taraftan

,

bu

aka-risidin ö

zellikle halk

saOhQı alanında,

sivris

inek

veya ha

mam bOceO

i

m

ücade lesinde

birkaç

yıldır

kullanıldlOI

da

unutulmamahdır.

Pap ve ark.

(

199 7),

ki

myasal

yapılarının

ve el

ki

şekillerinin

benzer

cı­

maları

n

edeniyle pretro

idlere

karşı

çapraz d

irencin

gelişebileceOıni belirtmişlerdir.

N

itekim,

Pap ve ark

.

(

1997),

Psoroptes cun

iculi

'n

in

Deltametrin'e

karşı

d

irenç

kazandlOınl

beürtmekteciner

.

Deltametrin

,

Permetrin ve F

lumetrin

g

ibi

sentet

ik

pretroldter

yak-laşı k

20

yıldır

Türkiye

'de

kullanılmaktadıriar.

Sonuç o

larak:

tavşanlarda.

sarkoptik uyuzun

saQaltı mında

10

gün arayla

kullanılan

Ivermektin

'in

ç

ok

etkili,

Phcxlmfn

n

ispeten yüksek

eıkili

o

lduQu,

Pr

cpetamtos-Slpe

rmetrtn

k

omb inasyonunun

ise

ye

teri kadar etkili o

lmadlQI

te

spit

edilmiştir.

K

ayn akl ar

Blanchllower, W.J., McCracken, R.J., Rice, DA and

Clements, A. (1990).Surveyof!evelsof propetamphos

anddiazinonusedlo contrOısheepscabin Northem

tre-land.Vet.Rec.,126,ll,263-265.

Bowman, 0.0., Fogelson ML and Carbone,

L

G.

(1992).Eftecrof ivermectinon lhe contrOı of ear miles

(Psoropıes cunicuü) in naturaly inlested rabbils.

Am.J.Vec.Res.,53,I,105-109 .

Bramley, P.S. aOO Henelerson, O. (1984). COnlroC of

sheep scab anel olher sheep &Ctoparasitea with

pro-pelamphos.Vel. Rec.,115, 18,460-463.

Curlis, S-K., Brooks, OL (1990). Eradicalion of ear

mitesfromnaturaııyinlesle<! convenlional reseerch

rab-bitsusingfvermectin.lab.Anim .Sct., 40,4,406·408.

gik, B.(1998).Vete~nerEntomoloji.Ders Kitabı, Selçuk

UnivVet FakYayınUnitesl,Konya .

Kell e, 0.5 .(1993).Medical and Veterinary Entomology,

2nd Ed.,Cambridge: CAB Inlernat ional,UK.

U8bisch, A., Rahman, M.S.. Awad Hassan, A. (1980).

ContOOutian tc the therapy for psoroptic: and sarcopCıc

mange of various domesl ic anima! species with the

phosphoricacid ester sebacil.VMR,1:3-16.

McKellar,

C

A ,

Midgley, D.M., Galbfaith, E.A., Scott,

E.W., Bradley, A.(1992). Clinical and pharmocoogical

properties ol ivermactinin ra.bbds and guinea P'gs. Vet.

Rec.,25,71-73.

Nfi, A.N. (1992). lvomecR, a treatmeni againsı rabbit

mange

.

Revue ı:ıev.Med.Vet.Pays

Tr

cc.,

45,1 ,39-41.

Ozer, E., Şakl,

C

.E.,

Sevgili, M. (1998). Koyunlarda

do{ıalpsoropticve sarcoptic

uyuza lvermecun

(Baymacı'

in etkisI.Tr.

J

.

Vet.Anim.SCi.,22,

73-81-Palmer, C.R.,Van Amelsloort(1983). Cattle mange:ırn­

portancein South Alricaandchemicalcontrol withtheo

r-ganophosphale phoxim.

J

.

SouthAlricanVet.Assoc .,54.

2,99·103.

Pandey, V.S. (1989). EUecı ol ivermectin

on

the

esr

mange

mite, Psoroples cuniculi, ol rabbits. Br. Vet. J.,

145,5456.

Pap,l., S8r1(özy,P., Farkaa,R.,B1edler, E.•Szegö,A.

(1997).Elficacyof

same

pyrelhroids agajnst a strain

of

the rabbil ear mite (Psoroptes cuniculi): an lJI"Iusual

crces- resısteoce

panem,

Parasilo!. Res.,

83

, 203-205

.

Umur, Ş., ırmak. K. (1993).Koyunlarda do{ıal sarcoptic

uyuı:univermec;tinvephoximilesa~ııımı. A.O.Vet Fak.

Oerg., 40,2,301·310.

Voyvoda, H., U1utas, B., Eren, H., Karagenç, T., Bay·

ramh,G.(2005).Use

of

doramectm Lartreatment

of

sar-copüc

manga

in live Angora rabbits. Case report. Vet.

OennalOı. ,16,265-288.

Wagner, R., Wenellberger , U. (2000). Field elficacy ol

moxidect in in dogs and rabbits naturalty inles ted with

Sarcoptes spp., Demodex spp. and Psoroptes spp.

mıtee.Vel. Parasitol..93,149·158.

Wright.F.C., Riner, J.C.(1985).Comparaliye etticecy ol

injeetion routes and doses ol ivermectin against

Referanslar

Benzer Belgeler

Kısmet olur da oraya varırsam Arayıp ta tenhalarda bulursam Allah Allah deyip te çok yalvarınca Al yanağın bal görünür gözüme Sana derim sana şol kaya Düldül Sehilde

Ozal ailesinin avukatı Bilgin Yazıcıoğlu’nun Semra Özal'a ken dişini avukat olarak tutması için önerdiğini belirten Apaydın’ın açıklamasında, &#34;Bu

Eriyonit bloklar›n›n buralarda, özellikle de konut yap›m›nda s›k kullan›ld›¤›n› gözönüne alan daha önceki araflt›rmalar, bu maddeye maruz kalman›n

Yapısal boyut gizil değişkeni içerisinde yer alan gözlenen değişkenler .80 ile .58 arasında; bilişsel boyut gizil değişkeni içerisindeki gözlenen değişkenler .83 ile

Lazarsfeld kitlelere bir şeyi dayatarak radyonun eğitim aracı haline getirilemeyeceğini, bu nedenle kitlelerin radyoda neyi neden sevdiklerinin doğru bir şekilde

• Bu nedenle, Amerikan sinemasında muhafazakar toplumsal felaket ve korku filmlerinin yanı sıra muhalif bir karşı kültürden beslenen filmler de çekilmeye devam

Bu filmle birlikte aynı zamanda yeni bir film türü (müzikal) ortaya çıkmıştır.... Sesli Filme

boHk artıkların ve toksik sol internal vene reflüksü testis fonk-. üzerine bozucu