• Sonuç bulunamadı

Normalizing Attributions Style in non-help-seeking Persons with Symptomatic Fibromyalgia

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Normalizing Attributions Style in non-help-seeking Persons with Symptomatic Fibromyalgia"

Copied!
7
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Tedavi Arayýþý Olmayan Semptomatik

Fibromiyaljili Kiþilerde Normalize Atýf Yapma

Tarzý

Hüseyin Güleç1

1Uz.Dr., SB. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Ýstanbul

SUMMARY

Normalizing Attributions Style in non-help-seeking Persons with Symptomatic Fibromyalgia Objective: The aim of this study is to investigate

whether non-help-seeking persons -who fulfill the crite-ria for a given illness, but do not seek medical advice-use more normalizing attributions than healthy controls and help seeking patients. Method: Thirty-seven FMS patients attending tertiary care were compared to 38 non-help-seeking persons who were diagnosed by our previous prevalence study and 34 healthy controls on the mean anxiety, depression, attribution style and alexi-thymia scores. Participants were administered a sociode-mographic questionnaire form, the Symptom Interpretation Questionnaire (SIQ), Beck Anxiety Inventory (BAI), Beck Depression Inventory (BDI), 20 Item Toronto Alexithymia Scale (TAS-20). Results: Mean nor-malizing scores were greatest on non-help-seeking group, followed by healthy control group and smallest on the tertiary care attending group. All these differ-ences were statistically significant. Normalizing style was associated with TAS-Difficulty Expressing Feelings.

Conclusion: Non-help-seeking persons are using more

"normalizing explanations" than the FMS patients and the healthy controls. Thus normalization may negatively influence help seeking behavior and contribute to non-help seeking behavior.

Key Words: Symptom interpretation questionnaire,

nor-malization, help-seeking behavior. ÖZET

Amaç: Bu çalýþmanýn amacý, taný kriterlerini

doldurmasý-na raðmen bir hastalýk davranýþý olan tedavi arama davranýþý göstermeyen kiþilerin normalizasyon atýf yapma tarzýný daha fazla kullanýp kullanmadýðýný araþtýrmaktýr.

Yöntem: Çalýþma Fiziksel Týp ve Rehabilitasyon

polikli-niðine ayaktan baþvuran 37 Fibromiyalji Sendromu (FMS) tanýsý konan hasta ile tedavi arayýþý olmayan anket çalýþ-masý ile aðrý yakýnçalýþ-masý olan ve muayenesinde FMS tanýsý konan 38 hasta ve anket çalýþmasý ile týbbi ve psikiyatrik hastalýðý olmayan, aðrýsýz 34 kadýnla yürütüldü. Çalýþ-maya katýlan hastalara Semptom Yorumlama Anketi (SYA), Beck Anksiyete Ölçeði (BAÖ), Beck Depresyon Ölçeði (BDÖ), Yirmi Soruluk Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ-20) ve sosyodemografik veri formu verilmiþtir.

Bulgular: SYA-Normalizasyon alt-testi ortalamalarýnýn,

tedavi arayýþý olmayan grupta en yüksek deðerlerde olduðu görülürken, normal saðlýklý grubun bunu takip ettiði ve en düþük deðerlerin ise tedavi arayýþý olan grup-ta olduðu görüldü. Gruplar arasýndaki farkýn isgrup-tatistiksel olarak anlamlý olduðu bulundu. Normalizasyon alt-testi ile sadece TAÖ-Duygularý Ýfade Etmede Güçlük alt-testi arasýndaki korelasyonun anlamlý olduðu bulundu.

Tartýþma: Tedavi arayýþý göstermeyen kiþiler, hem 3.

basamaða baþvuran hastalardan hem de saðlýklý kontrol grubundan daha fazla normalizasyon atfýný kullanmak-tadýrlar. Normalizasyon atýf tarzý tedavi arama davranýþýný olumsuz etkilemekte ve bu atfý kullanmak tedavi arama-ma davranýþýna katkýda bulunabilir.

Anahtar Sözcükler: Semptom yorumlama anketi,

nor-malizasyon, tedavi arama davranýþý.

(2)

GÝRÝÞ

Somatizasyon araþtýrmalarýnda, semptomlarýn atfedilme tarzý önemli bir yere sahiptirler. Kirmayer ve ark. (1994) nedensel atýflarýn, olaylar-la baþetme durumundaki elde edebilecekleri bir kazancý iþaret ettiðini ileri sürmüþtür. Kiþilerdeki duyulan duyumlarýn (sensation), hastalýk olarak yorumlanmayana kadar hiç bir þey ifade etmediði belirtilmektedir (Kirmayer 1986). Robbins ve Kirmayer (1991a) nedensel atýf (causal attribution) kuramýný somatik semptomlara uyarlamýþlardýr. Bu uyarlamaya göre; kiþilerin algýladýklarý somatik semptomlarý, dýþsal ve çevresel etmenlere baðlý olarak geliþtiði þeklinde yorumladýklarýnda semp-tomlarýný normalleþtirdiklerini (normalizasyon), normalizasyon yorumunu yapamadýklarýnda kiþiler duyumlarýný anormal olarak deðerlendirip, ya ruh-sal (psikolojize) ya da somatik (somatize) olabilen patolojik açýklamalar getirdiklerini öne sür-müþlerdir.

Yaygýn somatik semptomlarýn atfedilme tarzý, tedavi arayýþýný ve hastalýk görünümünü etkileyen faktörlerden biridir (Robbins ve Kirmayer 1991b). Kiþilerin müphem olarak hissettiði duyumlarýný yorumlamasý ve bu durumlarýyla baþ etme davranýþlarýna yön vermesi; hastalýk rollerine, yaþa-makta olduðu deneyimin kendisine ve bu deneyim-lerini neye atfettiðiyle yakýndan iliþkilidir (MacLeod ve ark. 1998).

Normalizasyon atfý bulunamayýnca patolojik atýf yapma üzerine geliþtirilmiþ bu kuramda, normalizasyon atfýnýn, týbbi tedavi arama davranýþlarý olan kiþilerde saðlýklý kiþilere göre daha az kullanýlarak hastalýk davranýþýný etkilediði gösterilmiþtir (Robbins ve Kirmayer 1996, MacLeod ve ark. 1998, Sensky ve ark. 1996, Duddu ve ark. 2003). Normalizasyon atfýnýn, hastalýk davranýþýný hastalýðýn tanýnmasýný güçleþtirme, birinci basamaða baþvuranlarda depresyon ve anksiyetenin farkedilmesini azaltma þeklinde de etkilediði gösterilmiþtir (Kessler ve ark. 1999, Bower ve ark. 2000). Hastalýk taný kriterlerini doldurmasýna raðmen tedavi arayýþýnda olmayan "hasta olmayan" kiþilerin (White ve ark. 1999) yaný sýra, belirgin bir hasarýn açýkça gösterilmediði halde, hasarla orantýsýz yeti yitimi ve sosyal çekilme yaþayan "hasta" kimliðinde kiþilerin (Güleç ve ark. 2004) varlýðý bildirilmektedir.

Aaron ve ark. (1996) ve Kersh ve ark. (2001) fibromiyalji sendromlu (FMS) hastalarla yürüttük-leri çalýþmalarda depresyon ve anksiyeteyi, tedavi arayýþý olan gruplarda tedavi arayýþý olmayan grup-lardan daha fazla olduðunu bulmuþlar ve bireylerin çekmekte olduðu olumsuz duygulanýmýn, hastalýðýn doðasýndan çok tedavi arama davranýþýna neden olduðu þeklinde yorumlamýþlardýr. Tedavi arama davranýþýný etkileyen bir baþka etken olarak, alek-sitiminin de bu süreci etkileyebileceði bildirilmiþtir (Lumley ve ark. 1996).

Nedensel atýflarýn, kiþilerdeki baþvuru þekli, taný ve tedavisini etkilediðini düþünerek, insan subjek-tivitesinin önemli göstergelerinden biri olan tedavi arama davranýþýný da etkileyebilecektir. Normali-zasyon atýf tarzýnýn kullanýlmasýnýn hastalýk görünümünü etkilediðini göstermek gelecek araþtýrmalar için yol gösterici olacaðýný düþündüm. Bu çalýþmanýn hipotezi, tedavi arama davranýþýný kullanmayan ancak hastalýk taný kriterlerini karþýlayan "hasta olmayan" kiþilerin, normalizasyon atýf tarzýný daha fazla kullanacaðýdýr.

GEREÇ VE YÖNTEM

Bu çalýþma Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde (KTÜ) Týp Fakültesi Fiziksel Týp ve Rehabilitasyon (FTR) polikliniðine ayaktan baþvuran hastalar ile tedavi arayýþý olmayan anket çalýþmasýnda, aðrý yakýnmasý olan ve muayenesinde FMS tanýsý konan kiþiler ve anket çalýþmasý ile týbbi ve psikiyatrik hastalýðý olmayan, aðrýsý olmayan, yaþ ve eðitim süresi eþitlenmiþ kadýnlarla yürütüldü. Gruplar 34 saðlýklý kadýn ve 75 FMS'li kadýndan oluþturuldu. Hasta grubunun en az ilkokul mezunu olmasý koþu-lu arandý ve intihar düþüncesi olan, genel saðlýðý veya yaþamýný etkileyebilecek bedensel hastalýðý, demansiyel ve psikotik bozukluðu olan kiþiler çalýþ-ma dýþý tutuldu. Tüm denekler çalýþçalýþ-ma hakkýnda bilgilendirildi ve katýlmayý kabul edenlerden yazýlý olurlarý alýndý.

Tedavi arayýþý olmayan kiþiler, Trabzon ilinindeki kadýn popülasyonundaki FMS prevalans araþtýr-masýnda saptanan (Topbaþ ve ark. 2005) ve aðrýlarý için en az 10 yýl tedavi arayýþý olmayan kiþiler arasýndan seçildi. Ýki-bin kiþiye uygulanmasý plan-lanan çalýþmada 1930 kiþiye (96.5%) taný

(3)

kriterleri-ni sorgulayan anket uygulandý. En az 3 ay yaygýn aðrý çeken anketler pozitif olarak deðerlendirildi. Bu süreyi karþýlayan 296 kiþi, tanýnýn desteklenmesi veya dýþlanmasý için muayeneye çaðrýldý. Davete uyan 285 kiþinin 70'ine Amerika Romatizma Birliði (ARB) kriterlerine göre FMS tanýsý konuldu. Aðrý þikayeti için son 10 yýldýr tedavi arayýþýnda bulun-mayan 40 kiþi çalýþmaya davet edildi. Ýki kiþi çalýþ-maya katýlmak istemediðiden (zaman sorunu) sonuçta 38 FMS tanýlý kadýn ile çalýþma tamam-landý.

Karþýlaþtýrma grubu olarak tedavi arayýþý için FTR polikliniðine baþvuran hastalarla, anket çalýþmasýn-da psikiyatrik ve týbbi hastalýðý olmadýðýný beyan eden, yaþ ve eðitim durumu eþleþtirilmiþ aðrýsýz kadýnlar alýndý. KTÜ FTR polikliniðine ayaktan baþvuran 41 ardýþýk hasta çalýþmaya alýndý. Dört kiþi çalýþmayý tamamlayamadýðýndan toplam 37 FMS tanýlý kadýn çalýþmaya alýndý. Hastalar DSM- III-R için yapýlandýrýlmýþ klinik görüþme ölçeði olan SCID-I ile deðerlendirilmiþtir. Deðerlendirme son-rasý mental retardasyon, demans, biliþsel bozukluk ve psikotik bozukluk tanýsý alan hastalar çalýþma dýþý tutulmuþtur.

Uygulanan Testler

Semptom Yorumlama Anketi (SYA): Yaygýn

bedensel belirtiler yorumlanýrken kiþilerin kul-landýðý atfý deðerlendiren ölçektir. Likert tipi, 1-4

arasý puanlanan, 13 bedensel belirtinin sorgu-landýðý bir kendini deðerlendirme ölçeðidir. Robbins ve Kirmayer (1991a) tarafýndan, kiþilerin yaygýn fiziksel belirtilerinin nedensel atýflarýný; somatize ederek, psikolojik kaynaklý (psikolojizas-yon) olduðunu düþünerek veya normal bir durum-dan kaynaklanýyor þeklinde yorumladýklarýný düþünerek, kiþilerin atýf biçimlerinin saptanmasý için geliþtirilmiþtir. Ýç tutarlýðý psikolojizasyon alt-testi için alfa deðeri 0.86, somatize alt-alt-testi için 0.71 ve normalize alt-testi için 0.81 olarak bulunurken, test-tekrar test güvenirliði sýrasýyla; 0.63, 0.60 ve 0.65 olarak bulunmuþtur. Türkçe geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý Güleç ve Sayar (2005) tarafýn-dan yapýlmýþtýr.

Beck Depresyon Ölçeði (BDÖ): Depresyonda

görülen bedensel, duygusal, biliþsel ve güdülenme (motivasyonel) belirtilerini ölçmektedir. 21 belirti kategorisini içeren kendini deðerlendirme ölçeðidir. Alýnacak en yüksek puan 63'tür. Toplam puanýn yüksekliði depresyonun þiddetini gösterir. Beck ve ark. (1961) tarafýndan geliþtirilmiþ olup ülkemizde geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý, Hisli (1988) tarafýndan yapýlmýþtýr.

Beck Anksiyete Ölçeði (BAÖ): Bireyin yaþadýðý

anksiyete belirtilerinin sýklýðýný ölçmektedir. 21 maddeden oluþan, 0-3 arasý puanlanan Likert tipi bir kendini deðerlendirme ölçeðidir. Toplam puanýn yüksekliði kiþinin yaþadýðý anksiyetenin

yük-Tedavi arayýþý olmayan Tedavi arayýþý olan Kontrol FMS (n=38) FMS (n=37) (n=34) Ortalama±SS Ortalama±SS Ortalama±SS

Yaþ* 44.03±10.77 43.14±10.43 43.82±10.18

Eðitim** 6.3±2.5 6.3±2.5 7.4±3.1

Sayý % Sayý % Sayý %

Medeni durumu*** Evli 30 78.9 34 91.9 30 88.2 Diðer 8 21.1 3 8.1 4 11.8 Ekonomik durumu**** Kötü 9 23.7 6 16.2 6 17.6 Orta 26 68.4 28 75.7 26 76.5 Ýyi 3 7.9 3 8.1 2 5.9 *F=0.074, p=0.929, **F=1.834, p=0.165, ***df=2, p=0.245, ****df=4, p=0.917.

(4)

sekliðini gösterir. Beck ve ark. (1988) tarafýndan geliþtirilmiþ olup ülkemizde geçerlik ve güvenirlik çalýþmasý, Ulusoy ve ark. (1998) tarafýndan yapýlmýþtýr.

Yirmi maddelik Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ-20):

Kiþinin kendi duygu ve heyecanlarýný tanýmamasý olarak tanýmlanan aleksitimiyi araþtýran ölçektir. Likert tipi, 1-5 arasý puanlanan, 20 maddeden oluþ-muþ bir kendini deðerlendirme ölçeðidir. Duygularýný tanýmada güçlük (TAÖ-A), duygularý söze dökmede güçlük (TAÖ-B), dýþa-dönük düþün-me (TAÖ-C) alt ölçekleri vardýr. Yüksek puanlar yüksek aleksitimik seviyeyi gösterir. Bagby ve ark. (1994) tarafýndan geliþtirilmiþtir. Türkçe uyarla-masý Güleç ve ark. (2007) tarafýndan yapýlmýþtýr. Ýstatistik

Ölçümlerle elde edilen verilerin normal daðýlýma uygunluðu her bir grupta Kolmogorov Smirnov testi ile incelendi. Normal daðýlým gösteren veriler, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) testi ile karþýlaþtýrýldý. Gruplar arasý farký belirlemek için (Post-hoc analizleri) LSD testi uygulandý. Korelasyon analizleri Pearson ve Spearman yön-temleri ile deðerlendirildi. Depresyonun aleksitimi araþtýrmalarýnda karýþtýrýcý etkisi nedeniyle kovaryans analizi ile de korelasyonlarýna bakýldý. Sayýmla elde edilen verilerin analizi ki-kare testi (beklenen deðer 5'in altýnda olduðunda Fisher kesin ki-kare testi) ile yapýldý. Ölçümle elde edilen veriler aritmetik ortalama ± standart sapma, sayýmla elde edilen veriler ise sayý % olarak göste-rildi. Anlamlýlýk düzeyi p<0.05 olarak alýndý.

BULGULAR

Üçüncü basamaða baþvuran 37 FMS'li hasta grubunun yaþ aralýðý 24-65, yaþ ortalamasý 43.1±10.4 olarak bulundu. Tedavi arayýþý olmayan 38 FMS'li hasta grubunun yaþ aralýðý 23-66 olup ortalamasý 44.0±10.8 bulundu. Otuz dört Saðlýklý kontrol grubunun yaþ aralýðý 23-62 olup ortalamasý 43.8±10.2 olarak bulundu. Eðitim süresi, medeni durum ve ekonomik durum tüm gruplarda birbirine istatistiksel olarak anlamlý ölçüde farklý olmadýðý görüldü.

SYA'nýn alt testleri arasýndaki farklar Tablo 2'de gösterilmiþtir. Psikolojizasyon alt testi arasýndaki fark her 3 grupta da anlamsýzdý. Somatizasyon alt-testine bakýldýðýnda tedavi arayýþý olmayan grup ve olan grup saðlýklý kontrol grubundan anlamlý farklý olduðu bulunurken, FMS'li gruplar arasýnda istatis-tiksel olarak fark olmadýðý saptandý. Normalizas-yon alt-testini incelediðimizde gruplar arasýndaki farkýn hepsinde istatistiksel olarak farklý olduðu bulundu.

Tedavi arayýþý olmayan grupta SYA'nýn alt-ölçekleri ile diðer psikometrik deðiþkenler arasýndaki kore-lasyon Tablo 3'de gösterilmiþtir. Psikolojizasyon alt-testi, TAÖ-C alt-testi dýþýnda tüm deðiþkenlerle anlamlý ölçüde iliþkili bulundu. Somatizasyon alt-testi, BAÖ, BDÖ ve TAÖ-A alt-testi ile iliþkilerinin anlamlý olduðu saptandý. Normalizasyon alt-testi ile sadece TAÖ-B alt-testi arasýnda anlamlý iliþkinin olduðu bulundu. Bu iliþkinin BDÖ deðiþkeninden baðýmsýz olarak incelendiðinde, anlamlý olarak devam etmediði saptandý.

Tablo 2. Semptom Yorumlama Anketi alt-ölçeklerinin ortalama±standart sapma deðerleri

Tedavi arayýþý Tedavi arayýþý Kontrol F* p olmayan FMS olan FMS

Psikolojizasyon 15.29±7.78 14.30±7.05 18.15±8.05 2.416 AD Somatizasyon 14.05±8.75 10.73±5.18 6.76±5.37 10.64 <0.0011

Normalizasyon 14.39±5.04 8.97±4.15 11.68±4.73 14.48 <0.0012

*df:2, AD: Anlamlý Deðil, FMS: Fibromiyalji Sendromu

1: Ýstatistiksel olarak anlamlý olan tedavi arayýþý olmayan FMS ile saðlýklý kontrol arasýndaki fark (p<0.001) ve tedavi arayýþý olan FMS ile saðlýk-lý kontrol arasýndaki fark (p:0.043).

2: Ýstatistiksel olarak anlamlý olan tedavi arayýþý olmayan FMS ile saðlýklý kontrol arasýndaki fark (p:0.045) tedavi arayýþý olmayan FMS ile tedavi arayýþý olan FMS arasýndaki fark (p<0.001) ve tedavi arayýþý olan FMS ile saðlýklý kontrol arasýndaki fark (p:0.049).

(5)

TARTIÞMA

Bu çalýþmada, tedavi arayýþý olmayan FMS hasta-larýnda, normalizasyon atýf tarzýnýn hem tedavi arayýþý olan hasta grubundan hem de saðlýklý kont-rol grubundan istatistiksel olarak fazla kul-lanýldýðýný ve bu tedavi arayýþý olmayan "hasta olmayan" grupta normalizasyon atýf tarzýnýn Duygularý Söze Dökmede Güçlük ile iliþkili olduðu bulundu. Literatüre göre normalizasyon alt-testi ile tedavi arayýþý olmayan gruplarda yapýlmýþ baþka araþtýrma bulunamadý.

Çalýþmanýn gruplarýný oluþturmada, FMS prevalans araþtýrmasýndaki kiþilerden faydalanýldý. Çare ara-mayan kiþilerin gazete ilaný verilmeden tespiti, þikayetinin olduðunu söyleyen kiþilerin ek beklen-tisinden de korumaktadýr. Sosyodemografik deðiþkenlerin benzerliði açýsýndan saðlýklý kontrol grubunun oluþmasýnda da kolaylýk saðlamýþtýr. Normalize alt-testi için Duman ve ark.’nýn (2004) çalýþmasýnda, hasta grubunun demografik verileri uyumlu olacak þekilde oluþturulan saðlýklý kontrol grubuyla karþýlaþtýrmasýnda benzer puanlar aldýk-larýný saptamýþlardýr. Robbins ve Kirmayer (1991a) ve Duddu ve ark. (2003) saðlýklý kontrol grubunun, normalize alt-testi puanlarýný hasta gruplarýndan daha yüksek verdiklerini bulmuþlardýr. Bu çalýþma-da 3. basamaða baþvuran hasta grubu, çekmekte olduðu yakýnmalarýnýn nedensel yorumunu nor-malize ederek yapacaðý öngörülen tedavi arayýþý olmayan psikosomatik bir "hasta olmayan" grubuy-la karþýgrubuy-laþtýrýldý. Tedavi arayýþý olmayan ve ARB ölçütlerine göre FMS tanýsý konan "hasta olmayan" grubunun, hem tedavi arayýþý olan FMS'li gruptan hem de saðlýklý kontrol grubundan anlamlý düzeyde normalize atýflarý kullandýðý saptandý. Saðlýklý kont-rol grubuyla tedavi arayýþý olan FMS'li grup

arasýn-da arasýn-da fark anlamlý olarak bulundu. Bu son bulgu diðer çalýþmalarla uyumlu bir bulgudur. Bu grupta görülen normalize atýf kullanma puanlarýnýn anlamlý farklýlýk göstermesi bulgusu toplumdaki "hasta olmayan"larýn tanýnmasýnda önemli olabilir. Literatür taranmasýnda, tedavi arama davranýþýnda olmayan grubun, hem tedavi arayýþý olan hasta grubundan hem de saðlýklý kontrol grubundan daha fazla normalizasyon atfýnýn kullanýldýðýný gösteren baþka bir çalýþmaya rastlanýlmadý.

Tedavi arayýþý olmayan FMS'li hasta grubunda, nor-malizasyon atýfý ile duygularýný söze dökmede güçlük arasýnda pozitif iliþki olduðu bulundu. Bu iliþki anksiyete veya depresyondan baðýmsýz deðil-di. Tedavi arayýþý olmayan kiþilerin normalize edici yorum yapmasý, kiþilerin kendini ifade etmedeki güçlüðün durumsal distressden kaynaklandýðýný düþündürtmektedir.

Daha önce yürüttüðümüz SYA Türkçe formunun geçerlik ve güvenirlik çalýþmasýnda (Güleç ve Sayar 2005), psikolojizasyon alt-ölçeði için major depresyonlu (MD) hasta grubunun saðlýklý kontrol grubundan anlamlý derecede yüksek puanlar verdiklerini saptadýk. Psikiyatri polikliniðine baþvu-ran MD'li hastalarýn psikolojik nedenli yorum yap-malarý beklenen bir bulgudur. Duman ve ark. (2004) ve Duddu ve ark. (2003), MD'li grupla kont-rol grubunun karþýlaþtýrýldýðý çalýþmada psikolo-jizasyon alt-testi puanlarýnýn istatistiksel olarak yüksek olduðunu göstermiþlerdir. Bu çalýþmada somatizasyon gruplarý ve saðlýklý kontrol grubunun birbirleri arasýnda fark olmadýðý görüldü.

Duddu ve arkadaþlarý (2003), somatize alt-test puanlarýný somatoform bozukluðu olan hasta grubunda, kontrol grubuna göre daha yüksek bul-muþlardýr. Duman ve ark. (2004), psikiyatrik

kon-BAÖ BDÖ TAÖ-A TAÖ-B TAÖ-C TAÖ-toplam r p r p r p r p r p r p

Psikolojizasyon .75 <.001 .61 <.001 .61 <.001 .46 .004 .15 AD .52 .001

Somatizasyon .64 <.001 .45 .005 .43 .007 .24 AD -.14 AD .26 AD Normalizasyon .13 AD .23 AD .26 AD .34* .039* .09 AD .28 AD

SYA: Semptom Yorumlama Anketi, BAÖ: Beck Anksiyete Ölçeði, BDÖ: Beck Depresyon Ölçeði, TAÖ: Toronto Aleksitimi Ölçeði, AD: Anlamlý Deðil,

(6)

sültasyon istenen týbben açýklanamayan belirtilere sahip hasta grubun, saðlýklý gruptan fazla somatik atýf yaptýklarýný göstermelerine raðmen bu farkýn anlamlý olmadýðýný bulmuþlardýr. Bu çalýþmada hem tedavi arayýþý olmayan FMS'li grubun hem de FTR polikliniðinden FMS tanýsý alan hasta grubun, saðlýklý kontrol grubuna göre somatize-alt testine daha fazla puanlar verdikleri saptanmýþ olup, FMS'li gruplar arasýndaki farkýn anlamlý ölçüde farklý olmadýðý gözlendi. Bu bulgu somatize atýf tarzý hastalýðýn etiopatogenezinde yer alabileceðini düþündürürken, tedavi arayýþýný belirlemediði þek-linde yorumlanabilir.

SONUÇ

Tedavi arayýþý olmayan "hasta olmayan"larýn 3. basamaða baþvuran hastalar yanýnda saðlýklý kont-rol grubundan da fazla normalizasyon atfýný

kullan-maktadýrlar. Tedavi arayýþý olan ve somatik yakýn-ma çeken hastalarýn noryakýn-malizasyonu saðlýklý kont-rollerden az kullanmalarý daha önce literatürde tekrarlanan bir bulgudur. Normalizasyonu fazla kullandýðý için "hasta olmayan"larýn týbbi tedavi aramamasý, somatizasyon çalýþmalarýnda önemli bir bulgu olabilir ve hasta davranýþýnýn açýklanmasý-na yardýmcý olabilir. Özellikle somatizasyon, týbben açýklanamayan yakýnmalarý olmasýna raðmen her-hangi bir tedavi arayýþý olmayan kiþilerin, hem klinik hem de saha araþtýrmalarýnda SYA normal-izasyon alt-testi araþtýrmacýlar tarafýndan bir ölçme yöntemi olarak kullanýlabilir.

Yazýþma adresi: Dr. Hüseyin Güleç, SB. Erenköy Ruh ve Sinir Hastalýklarý Eðitim ve Araþtýrma Hastanesi, Ýstanbul, huseyin-gulec@yahoo.com

KAYNAKLAR Aaron LA, Bradley LA, Alarcon GS ve ark (1996) Psychiatric

diagnosis in patients with fibromyalgia are related to health-care seeking behavior rather than to illness. Arthritis Rheum, 39:436-45.

Aderibigbe YA, Bloch RM, Pandurangi A (2003) Emotional and somatic distress in eastern North Carolina: help-seeking behav-iors. Int J Soc Psychiatry, 49(2):126-41.

Bagby RM, Parker JD, Taylor GJ (1994) The twenty-item Toronto Alexithymia Scale-I Item selection and cross-validation of the factor structure. J Psychosom Res, 38(1):23-32. Bass C, Peveler R, House A (2001) Somatoform disorders: severe psychiatric illnesses neglected by psychiatrists. Br J Psychiatry, 179:11-4.

Beck AT, Epstein N, Brown G ve ark (1988) An inventory for measuring clinical anxiety: Psychometric properties. J Consult Clin Psychol, 56:893-897.

Beck AT (1961) An inventory for measuring depression. Arch Gen Psychiatry, 4:561-71.

Bower P, West R, Tylee A ve ark (2000) Symptom attribution and the recognition of psychiatric morbidity. J Psychosom Res, 48:157-60.

Czuchta DM, McCay E (2001) Help-seeking for parents of indi-viduals experiencing a first episode of schizophrenia. Arch Psychiatr Nurs, 15(4):159-70.

Duddu V, Chaturvedi SK, Isaac MD (2003) Amplification and attribution styles in somatoform depressive disorders: a study from Banglore, India. Psychopathology 36:98-103.

Duman OY, Usubutun S, Goka E (2004) Belirti Yorumlama Ölçeðinin Türkçe geçerlik ve güvenilirliði. Türk Psikiyatri Dergisi, 15(1):26-40.

Gater R, De Almedia Sosa B, Bartiendos G ve ark (1991) The pathways to psychiatric care: a cross-cultural study. Psychological Medicine, 21:761-4.

Güleç H, Sayar K, Topbaþ ve ark (2004) Fibromiyalji sendromu olan kadýnlarda aleksitimi ve öfke. Türk Psikiyatri Dergisi, 15(3):191-8.

Güleç H, Sayar K (2005) Semptom Yorumlama Anketinin geçerlik ve güvenirliði. Klinik Psikiyatri Dergisi, 8(1):31-6. Güleç H, Köse S, Topbaþ M ve ark Yirmi soruluk Toronto Aleksitimi Ölçeði (TAÖ-20)'nin Türkçe formunun faktör yapýsý, geçerlik ve güvenirliði. Türkiye'de Psikiyatri, baskýda.

Hintikka J, Pesonen T, Saarinen P ve ark (2001) Suicidal ideation in the Finnish general population. A 12-month follow-up study. Soc Psychiatry Psychiatr Epidemiol,36(12):590-4. Hisli N (1989) Beck Depresyon Envanterinin üniversite öðren-cileri için geçerliði, güvenirliði. Psikoloji Dergisi, 7(23):3-13. Hoyt DR, Conger RD, Valde JG ve ark (1997) Psychological dis-tress and help seeking in rural America. Am J Community Psychol, 25(4):449-70.

Kersh BC, Bradley LA, Alarcon GS ve ark (2001) Psychosocial and health status variables indepently predict health care seek-ing in fibromyalgia. Arthritis Rheum, 45:362-371.

Kessler D, Lloyd K, Lewis G ve ark (1999) Cross sectional study of symptom attribution and recognition of depression and anxi-ety in primary care. BMJ, 318:436-40.

Kirmayer LJ (1986) Somatization and the social construction of illness experience. In: McHugh S, Vallis TM, eds. Illness behav-ior: a multidisciplinary perspective. New York NY: Plenum Press, 111-33.

(7)

Lumley MA, Stettner L, Wehmer F (1996) How are alexithymia and physical illness linked? A review and critique of pathways. J Psychosom Res, 41:505-18.

MacLeod AD, Haynes C, Sensky T (1998) Attributions about common bodily sensations: their associations with hypochondri-asis and anxiety. Psychol Med, 28:225-8.

Meechan G, Collins J, Petrie KJ (2003) The relationship of symptoms and psychological factors to delay in seeking medical care for breast symptoms. Prev Med, 36(3):374-8.

Reid S, Wessely TC, Hotopf M (2002) Frequent attenders with medically unexplained symptoms: service use and costs in sec-ondary care. Br J Psychiatry, 180:248-53.

Robbins J, Kirmayer L (1991a) Attributions of common somat-ic symptoms. Psychol Med, 21:1029-45.

Robbins J, Kirmayer L (1991b) Cognitive and social factors in somatisation. In: Kirmayer L, Robbins J, eds. Current concepts

Robbins J, Kirmayer L (1996) Transient and persistent hypochondriacal worry in primary care. Psychol Med, 26:575-89. Sensky T, MacLeod AD, Rigby M (1996) Causal attributions about common somatic sensations among frequent general practice attenders. Psychol Med, 26:641-46.

Topbaþ M, Çakýrbay H, Güleç H ve ark (2005) The prevalence of fibromyalgia in women aged 20-64 in Turkey. Scand J Rheumatol, 34:140-4.

Ulusoy M, Þahin NH, Erkmen H (1998) Turkish version of the Beck Anxiety Inventory: Psychometric properties. J Cogn Psychother, 12:163-172.

White KP, Speechly M, Harth M ve ark (1999) The London Fibromyalgia Epidemiology Study: the prevalence of fibromyal-gia syndrome in London, Ontario. J Rheumatol,26:1570-6.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu derlemede, çocuk olgularda akut renal kolik ve renal koliğe en sık neden olan üriner taş hastalıklarında acil yaklaşım, ağrı kontrolü, genel öneriler, güncel medikal ve

AH ve ASKVH tanılı veya ek majör risk faktörü bulunan hastalar, çok yüksek riskli kabul edilmeli ve LDL-K değerinde bazale göre ≥%50 ve &lt;55 mg/.. dL’ye

www.barnat.com.tr Cilt 8, Sayı 2 : 2014 Bilimsel Tamamlayıcı Tıp, Regülasyon ve Nöralterapi Dergisi | 5 nal ve hipotalamus üzerindeki etkilerinin sempatik sinirlerle olan

gebelik hafta- sında olmakla beraber, birinci hastada multipl derin venöz tromboz nedeniyle heparin kullanıl- mış ve buna bağlı olarak trombositopeni gelişi- minden sonra

olan 10 yafl›ndaki hastan›n baflvuru s›ras›ndaki görünümü. b b)) Üstteki absenin göz küresine belirgin bir bas› yapt›¤› gözleniyor. cc)) Kaflalt› kesiyle

Ailenin ve çocuğun tanı ve tedavi sürecine en uygun şekilde hazırlanabilmesi için aile merkezli yaklaşımın uygulanması süreci olumlu yönde etkileyebilmektedir...

• Travmatik dişeti çekilmesi olan hastalarla, periodontitisli hastalarda tedavi öncesi de görülebilir, tedavi sonrası artar.. Periodontal tedavi öncesinde hastaların

Transplantasyon dışı immunosupresif tedavi alan veya alacak olan KHB'li hastalarda tedavi nasıl olmalıdır.. Hepatit B ve C (+ D) birlikteliğinde tedavi