• Sonuç bulunamadı

HASTA ÇOCUK VE AİLESİNİN TANI, TEDAVİ VE AMELİYAT SÜRECİNE HAZIRLANMALARI

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "HASTA ÇOCUK VE AİLESİNİN TANI, TEDAVİ VE AMELİYAT SÜRECİNE HAZIRLANMALARI"

Copied!
11
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

HASTA ÇOCUK VE AİLESİNİN TANI, TEDAVİ VE AMELİYAT SÜRECİNE HAZIRLANMALARI

HASTA ÇOCUK VE AİLESİNİN TANI, TEDAVİ VE AMELİYAT SÜRECİNE HAZIRLANMALARI

Prof. Dr. Aynur Bütün Ayhan Ankara Üniversitesi

Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümü

(2)

Sağlıklı olmak bedenen ve ruhen tam bir iyilik halinde olmak demektir. Sağlık çeşitli nedenlerden dolayı

bozulabilir ve tekrar sağlıklı olabilmek için rahatsızlığa yönelik tanı ve tedavi süreci gerçekleştirilir.

Ağrı ve acı hissinin yoğun olduğu hastalık sürecinde bir de personelin yaklaşımı, bilinmezlik korkusu, yabancı insanlarla bir arada bulunma, aileden ayrılma vb.

faktörler de kişiyi ve çevresini oldukça etkilemektedir.

Hastalık sürecinde çocuğun etkilendiği kadar aile de etkilenmektedir . Çocuk için zorlu geçen ve hastalığın türüne göre değişen duygu durumu ve davranışları, ailenin de çocuğa yansıttığı kaygı düzeyiyle

şiddetlenebilmektedir.

Ailenin ve çocuğun tanı ve tedavi sürecine en uygun şekilde hazırlanabilmesi için aile merkezli yaklaşımın uygulanması süreci olumlu yönde etkileyebilmektedir.

(3)

AİLELERİN TANI, TEDAVİ VE AMELİYATA HAZIRLANMASI

Hastalık ve hastaneye yatmanın, çocuğun gelişimi ve ailesi üzerinde pek çok olumsuz etkileri vardır. Bu olumsuzluklar, hem hastalıktan hem tanı işlemlerinden hem de hastanede yatmaktan kaynaklanan çocuğu korkutan ve rahatsızlık veren deneyimleri içerir. Çocuğun hastalığının tipi, şiddeti, akut ya da kronik oluşu, tedavi biçimi gibi nedenlere bağlı olarak çocuk ve ailenin yaşadığı stres artar. Hastalığın tanılama süreci, çocuğun hastalığı, ailenin hastalık öyküsü, gebelik dönemi ile ilgili özellikleri içeren tıbbi ve gelişimsel muayeneyi, laboratuvar testlerini ve tanılama için gerekli diğer özel işlemleri kapsar. Tıbbi tanılama ile birlikte tedavi süreci de başlamış olur.

(4)

Kronik böbrek yetmezliği, diyabet ya da astım gibi kronik hastalıkların sürekli ilaç kullanılmasını, tanı ve tedaviye yönelik laboratuvar testlerinin ve cerrahi işlemlerin tekrarını içermesi hastalığın kabullenme süre- cini etkileyebilir. Bu durumlarda çocuğun ve ailenin tanı ve tedavi sürecine hazırlanması oldukça önemlidir. Hastalığın iyileşmesi ve çocuğun sağlığının olumsuz etkilenmemesi için tedavi sürecine uyulması, ilaçların düzenli kullanılması, düzenli hekim kontrolüne gidilmesi gerekir. Çocuk ve ailenin yaşam kalitelerini arttırmak, hastalığa uyumu sağlamak ve çocuğun gelişimini desteklemek için çocuk gelişimcilerden aileye ve çocuğa rehberlik yapmaları beklenir.

(5)

Hastaneye yatmanın yanı sıra, hastalığın tanısını koymak için yapılan cerrahi girişimler ve ameliyatın zorunlu olması daha yoğun bir gerilim ve stres yaşanmasına neden olur. Ameliyat ister küçük ister büyük olsun, ister acil ister planlanmış olsun, ister tanı ister tedavi amaçlı olsun çocuğu ve aileyi fizyolojik ve psikolojik yönlerden etkiler. Bu süreçte yalnızca çocuğun hastalık durumuna odaklanmaktan çok hem ailenin hem de çocuğun gelişim özelliklerine göre gereksinimlerine yönelmek ve bu alanları desteklemek gerekir.

(6)

Hastanede yatma ve ameliyat ağrılı/acılı işlemleri ve hoş olmayan görüntüleri içerdiğin- den dolayı, çocuk ve ailenin duygusal travma yaşaması kaçınılmazdır. Bu olumsuz durumlar çocukla birlikte tüm aile bireylerini de olumsuz etkileyerek stres ve hatta kriz yaşamalarına neden olur. Çocuk sağlığının aileyi aile sağlığının da çocuğu yakından etkilediği gerçeğinden hareketle çocuk ve aile üzerindeki olumsuz etkileri en aza indirmek, çocuk ve aile arasındaki bağları güçlendirmek, çocuğun ve ailenin güven duygusunu geliştirmek amacıyla etkili yaklaşımlarda bulunmak gerekir. Çocukla yapılacak her türlü uygulamada, çocuk ve aileyi ayrılmaz bir bütün olarak kabul eden aile merkezli yaklaşımın ilkelerinden faydalanmak yerinde olacaktır.

(7)

GELİŞİM DÖNEMLERİNE GÖRE ÇOCUKLARIN AMELİYAT SÜRECİNE HAZIRLANMASI

BEBEKLİK DÖNEMİ (0-2 YAŞ) TANI TEDAVİ VE AMELİYATA HAZIRLIK

Bebeklik döneminde gerçekleştirilmesi gereken cerrahi

müdahaleler özellikle bağlanma açısından önemlidir. Bebeğin temel ihtiyaçlarının karşılanması onun temel güven duygusunu kazanması üzerinde etkilidir fakat cerrahi müdahale, hastanede yatış gibi durumları gerektiren süreçler bağlanmayı olumsuz

yönde etkileyebilmektedir.

Aile fotoğrafları, yatak başı mobilleri, aynalar; sterilizasyona uygun ve hastanede kullanılabilecek nitelikte uyaranlar bebeği uyaranlar noktasında destekleyecektir . Bağlanma sürecini

desteklemek için de ailenin bebeğin yanında mümkün

olduğunca bulunmasına izin verilmeli ve personelin aileye model olması gerekmektedir.

(8)

OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE (3-6 YAŞ) TANI, TEDAVİ VE AMELİYATA HAZIRLIK

Okul öncesi dönemde çocuklar ameliyatı yaptıkları bir davranışın cezası olarak görebilirler. Bu nedenle

özellikle bu yaştaki çocuklara ameliyatın nedeni ve uygulanacak işlemler uygun bir şekilde ifade

edilmelidir.

Bununla birlikte çocuklar bu yaş döneminde herhangi bir oluşabilecek açık yaradan korkabilmekte ve bu durumun da çok zararlı olduğunu düşünmektedir. Bu sebeple çocuğa ameliyatta açılacak yerin tekrar

kapatılacağı ifade edilmelidir.

Çocuğa süreç terapötik oyunlar, kitaplar, oyuncaklar ve sağlık ekipmanlarının tanıtılması şeklinde verilebilir.

Sağlık ekipmanları ile bir oyuncağı üzerinde işlem yapması çocuğun anksiyetesini azaltabilmektedir .

(9)

OKUL DÖNEMİ (6-12 YAŞ) TANI, TEDAVİ VE AMELİYATA HAZIRLIK

Okul döneminde çocuklarda hastalık ağrılarına ek olarak hastaneye yatma, okuldan uzaklaşma gibi başarı eksenli

kaygılar da eşlik edebilmektedir. Zaten yaş dönemi itibari ile okul başarısının ön planda olduğu bu grupta çocuğun

hissettiği kaygıları yansıtmasına izin verilmeli hatta bunun için resim yapmak gibi farklı teknikler de kullanılabilmektedir.

Ayrıca bu dönemin sonları erinlik dönemine girdiği için de beden algısına yönelik kaygı duyabileceği de unutulmamalı ve duruma uygun destek çalışmaları yapılmalıdır.

Bu yaş döneminde ameliyat ve yapılacak işlemleri anatomi kitapları ile açıklamak; yapılacak işlemlerin tıbbi boyutu

hakkında yaşına uygun düzeyde bilgiler sunmak ve soru sormasına destek olmak çocuğu rahatlatıcı unsurlardandır . Okul döneminde çocuklarda hastalık ağrılarına ek olarak hastaneye yatma, okuldan uzaklaşma gibi başarı eksenli

kaygılar da eşlik edebilmektedir. Zaten yaş dönemi itibari ile okul başarısının ön planda olduğu bu grupta çocuğun

hissettiği kaygıları yansıtmasına izin verilmeli hatta bunun için resim yapmak gibi farklı teknikler de kullanılabilmektedir.

Ayrıca bu dönemin sonları erinlik dönemine girdiği için de beden algısına yönelik kaygı duyabileceği de unutulmamalı ve duruma uygun destek çalışmaları yapılmalıdır.

Bu yaş döneminde ameliyat ve yapılacak işlemleri anatomi kitapları ile açıklamak; yapılacak işlemlerin tıbbi boyutu

hakkında yaşına uygun düzeyde bilgiler sunmak ve soru sormasına destek olmak çocuğu rahatlatıcı unsurlardandır .

(10)

ERGENLİK DÖNEMİNDE (12-18 YAŞ) TANI, TEDAVİ VE AMELİYATA HAZIRLIK

Ergenlik döneminde beden imajı, arkadaş paylaşımları oldukça önemlidir.

Ergenin ameliyat sürecine ilişkin korkuları ise genelde arkadaşlarının bu durumdan dolayı kendisi ile alay etmesi veyahut beden imajının

zedelenmesine dayanmaktadır. Bu korkuların önüne geçebilmek içinse ergenin kaygılarını ifade etmesine; arkadaşlarıyla iletişim kurmasına özen gösterilmelidir. Ameliyat süreci ergenin kendi bedeni ya da bir maket

üzerinden anlatılabilir. Önemli olan nokta sürece ilişkin ergene dürüst olunmasıdır .

Ameliyat süreci ergenin kendi bedeni ya da bir maket üzerinden

anlatılabilir. Önemli olan nokta sürece ilişkin ergene dürüst olunmasıdır.

Ergen bu süreçte beden bütünlüğünün bozulmasından korktuğu için kaygıları daha çok bu nokta üzerinedir. Eğer beden bütünlüğünü

etkileyecek bir ameliyat olacaksa protez işlemlerinden bahsedilebilir, ameliyata uygun alternatif yapılacaklar hakkında konuşulup benzer süreçleri yaşamış akanları ile de iletişim kurması sağlanabilir.

Çocuklarda ameliyata hazırlık görüldüğü üzere yaş dönemlerine ve gelişimsel özelliklerine göre değişebilmektedir. Çocuğun gelişimsel özelliklerinin bilinerek en doğru yaklaşımın sergilenmesi sürecin daha hızlı ilerlemesine destek olup uzun vadede yaşanabilecek sorunların da önüne geçebilmektedir.

(11)

KAYNAKLAR

AYKANAT B, GÖZEN D (2014). Çocuk sağlığı hemşireliğinde aile merkezli bakım yaklaşımı. Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 3(1): 683-695.

BÜLBÜL F, ARIKAN B (2018). Çocuklarda ameliyat öncesi psikolojik hazırlık: güncel yaklaşımlar. Balıkesir Sağlık Bilimleri Dergisi, 7(3):

101-107.

BÜTÜN AYHAN A (2015). Hasta Çocukların Gelişimi ve Eğitimi, Anadolu Üniversitesi Yayınları.

CİHANGİR ALTAY N (2008). Çocuklarda ameliyat öncesi hazırlık. Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Dergisi, 68-76.

GÜLTEKİN G, GÜLEN B (2005). Hastalık ve çocuk. Aile ve Toplum, 2(9).

MELEK ER D (2006). Çocuk, hastalık, anne-babalar ve kardeşler. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi, 49: 155-168.

ÖZTÜRK C, AYAR D (2014). Pediatri hemşireliğinde aile merkezli bakım. DEUHYO ED, 7(4): 315-320.

Referanslar

Benzer Belgeler

Sunulan bu çalışmada, elektromanyetik alanın ökaryotik transkripsiyon üzerine etkisi, elektromanyetik alana maruz bırakılan ve bırakılmayan S.cerevisiae hücrelerinde

İdeal tedavi planı, her hasta için özel tedavi yöntemi ile en iyi restoratif teknik ve materyalleri kullanarak, ulaşılabilecek en mükemmel sonucu sunar..

Bu durum “Yerlere çöp atma” istenmeyen öğrenci davranışının sınıf ortamını olumsuz etkilediği, öğretmenlerin bu davranışla “bazen” ve “çok az”

Örneğin boşanma sıklığının artmasıyla daha belirgin hale gelen boşanma ya da ölüm kaynaklı tek ebeveynli aileler; boşanmış kişilerin evlenip önceki evliliklerinden

EĞER BİR ÇOCUK ALAY EDİLEREK YAŞARSA SIKILGANLIĞI ÖĞRENİR. EĞER BİR ÇOCUK UTANÇ İÇİNDE YAŞARSA SUÇLULUK DUYMAYI

Çocuk mahkumların suçlu davranışlarında ailede suçlu birey olup olmamasının etkisini görebilmek amacıyla, çocuklara ailelerinde veya birinci derece

Sonuç: Hasta merkezli bakımın geliştirilmesi için, hasta merkezli klinik yöntemin bileşenleri doğrultusunda; hastanın bir ortak olarak kabul edilerek sürece

Nonspesifik hasta yanı testleri: Bunlar arasında konak biyo belirteçleri olan C-reaktif protein (CRP), prokalsitonin, ayrıca hemogram/formül lökosit, periferik yayma, standart