• Sonuç bulunamadı

Yabancı dil eğitim ve öğretimi dil ve düşünce ilişkileri ve sorunları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Yabancı dil eğitim ve öğretimi dil ve düşünce ilişkileri ve sorunları"

Copied!
6
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

YABANCI DiL

Bcirirvr

vs

oGnplirrai

Pq,

vp

DU$UNCE rLI$KTLERI VE S0RUNLARI Dr. Hilmi ,lL,tCAKt,t* Marmara iletisim

"Dilimin

stntrlart

evrentmln

srnrrlannr meydana getirir."

Ludwig Wittgenstcin

Dil

ve dtiqtince arasrndaki iliqki tizerinde modern bilimsel araqttr-malar yeni olmasrna rafmen, ikisi arasrndaki

iliqki

uzun zamandan

beri gok sayrda dtigiintir tarafindan

kabul edilmektedir. Karl MARX,

dilin,

diigiincenin antnda gergek-leqmesi oldufunu sdyliiyordu.

insanrn akhna gelen diiqtinceler ne olursa olsun, onlar, ancak, dilin

yaprsl, dilinsdzciiklerinin

ve

giimlelerinin temeli iizerinde orta-ya grkabilir. Dtiqiince gergefi dilde ortaya grkar.

Delacroix

"dil

ve

di.iqi.ince

isimli

eserinde

bu iki

unsur arasrndaki iliqkilerden bahseder

ve der

"

dtiqiince,

dil

tarafindan

gergekleqtirilerek

dili

meydana

getirir.

"

Dil

daha tince mevcut olan bir dtiqiinceyi ifade etmez. Drl

diiqiinceden once gelir ve onunla btittinleqir. Bu durum dtiqiincenin var olmasrnt saglar ve aynl qekilde

diiqiince

tarafrndan kullanrhr. Vygotsky,' ye gore, dil ve diiqiince

arasrnda aynlmaz

bir

biittinliik vardr.

Dil

ve

dtiqi.ince

en

onernli sorunlardan birini meydana getirir

ve

belki

yurt

drqrnda galtqan

Tiirklerin birinci

sorununu. Dil,

sosyal ve tarihi bir olay olan biling yardrmryla, geliqimiyle baflantrh

olarak,

dtiqiinceyle

karqrhklr etkilegir.

*

M.fr. ltatigi* ritutteii

(2)

Marmaru ilctiEim

Uygarlaqan insanrn konuqmakslzln diiqiinebilmesi imkinsrzdrr. Her diigiincenin anlagrlmasr igin motivasyon gereklidir. DiiQiince

onunla ve onun iginde yarattllr. Onun belirtici

dzellili

kiqinin ya$antlslntn somut olanaklarrndan oluqur. KonuEma yetenegi sosyalleqme ile kazanrlrr. Konugmanrn esas g6revi ise iietigimdir.

Dil

iilretimine bu agrdan yaklaqmak gaiziimiinil kolayiaqtrracak ve

katkrlannr artrracakfir.

Guillaume' a giire, dil olgusu diiqtincenin olgularryla aynrdrr. Siiz

diiqiinceyi aksettirir, fakat bigimi deliqmiq ve bozulmuS halde. Humboldt'un delerlendirmesine g6re, her kiiltiir dili kendine has bir

nlantrEa sahiptir. O, her toplumun, iizellikle dilde ortaya grkan ulusal dehasrnr araqtrrrr.

Saussure de der

ki: " Dil

bir kAfrt pargasryla karErlaqtrrrlabilir.

Diiqiince dn yiiziidiir, ses ise arka ytiziidiir.

Biri diler

olmadan pargalara aynlamaz."

Benveniste'

e

giire,

her diigtince semboliktir.

Her

diiqiince

iqrretleri

meydana

getirir.

Dii$iince olu$urken kagrnmaksrzrn sembollerle sonuglanrr. Dil en ekonomik sembolizmdir. Diigtlncenin iqlemleri dilde ifadeyi oluqturur. Diigiinmek ve konugmak 6zde iki farkh etkinliktir. Iletiqimin uygulanmasr geregiyle birleqirler. Her birinin alanlan ve baElmslz olanaklan vardtr.

Martinet' ye grire, dil herqeyden iince diiEi.incenin dayanalrdrr ve aksesuar olarak benzerleriyle iletiqim aracrdr. Yeni fikirler onlan ifade etmek iqin s6zciiklerden dnce ortaya gtkar. Bugiin daha o kadar gok fikirierimiz var ki onlan sdzciiklerle ifade edemiyoruz.

Whorf'

a

giire,

sessiz dtis;iincenin,

siiz deste!i

olmayan diiqtincenin

dil

tarafi qimdiye kadar dikkate altnmadr.

Biz

dilin

gerqek orijinlerinin geliqmesinden ilk fazlannm tamamlnt bilmiyoruz.

Dil, kiiltiir

ve

davrantq karqrhkh etkileqimlerin karmagrk bir biitiiniinii meydrna getirir. Tarihi olarak onun nasrl doldulu kendi kendimize sorulabilir. Dil kollektif diiqiinceyi yansrtrr, o icatlardan ve yeniliklerden yararlantr. Piaget'ye grire, insan diigiincesi sadece

dile hig indirgenmez.

Dii$iince

bi

igeriktir.

Dil

ise

bir

qekildir.

Dil

sistemi iginde yaprlarryla kendi 6z manfl[rm suniu.

Dilin gergekleqmesi olmadan dtqiincenin hareketini yakahyama-yrz. Somut diigiince, belirgin siirelerde viicudun hareketlerinde veya algrlamalannda destek sa[lar.

(3)

Marmara iletisim

Tolstoy, elitime iligkin yaztlarrnda, gocuklann yeni bir sozci.i[ti

d[renirken genellikle sdyleniginden ziyade ifade

ettifi

kavramdan dolayr zorluk gektiklerini soylemektedir.

Hemen hemer her zaman kavram olgunlaqtr ml, onun karqrltlt bir siizcfik de bulunur. Yabancr

dil

dlrenmede baEan kazanma, ana dilcte belli bir olgunluk dtizeyine eriqmiE olmaya bafhdrr. Goethe, " yabancr

dil

bilmeyen biri, kendi

dilini

de gerektifi gibi bilmez."

derniqti.

Bir

anlamda, giigmen, her geyden once

dilini

ve dtiqtincesini defiqtirmek zorunda kalan ve kendisinin bilmedi[i ve belki de higbir zaman da tam olarak bilemiyece[i, yabancr bir dilin konuquldu[u ve

yabancr

bir

dtiqtincenin gegerli

oldulu

bir

toplumda yaqamak Lorunda kalan insan demektir. Bir dilin ig yaplsr ti[renilmeden, o dili

konuqan toplumun k{ilttir ortamtna kanqmak,

o

ki.ilttir ortamtnda yaqayanlar gibi cltiqiinmek ve konuqmak pek kolay de[ildir. Hattl

olanaksrzdrr. Qtinkii dtiqtince ve sdzctikler arasrndaki iliqki yaqayan

bir

siiregtir; dtiEtince, sozciikler aracrh[tyla meydana gelir. Bir gogmenin igine

girdili

toplumun,

ktiltiir

ortamlndan,

dilinin

i9

melodisini, genel ve bireylere $zgi.in gizemli tarihini bilmesine ve anlamastna, gtlk 6zel koqullar drqrnda pek olanak yoktur.

Kiiltiir, kimlik ve haklar bir dilin btitiinleyicileridir. Qeqitli ktilttirel ve

elitim

etkinlikleri alanrnda dilin ve kiilttiriin entegrasyonu ve bu hususlann dfretim programlanna konmasr gok dnemlidir.

Yabancrnrn ve gdgmenin kabul edilmesi goqmen politikalarrnda giigltiklerle kargr karqryadrr ve milliyet ve vatandaqhk aynr zamanda

ekonomik ve sosyal katrhmlanyla ( iq pazanna giriq, eqitlik ve

sos-yal haklar vs

),

entegrasyonu ktilttirel durumuyla karqrlaqtmhyor:

rrkgrhfa karqr ilkeler, kilise ve devletin iligkileri, derneklerin roli.i.

Ulkelerdeki

iktidar

birden

gok

dilin

meydana

getirebildiIi

zenginlikten yarararlanmaltdrr. Toplum hayatrnda , gogmenlerin ayn semtlerde toplu oturmalan sosyal yalnrzhlr hzlandrrr.

Yirminci

ytizyrhn

sonunda,

yeni

enformasyon

ve

iletiEim teknolojileri ve onlann geqili kombinezonlan olanaklan artrnyor. Metlya araElan : radyo, TV,telefon, kaset, odyo ve video, bilgisayar' telematik, vicleodisk, kablo ve satellite (uydu), fax, odyo ve Videtr konferans, niimerik qebekeler. onlann igeriklerine, pedagojik

g6rev-lerine ve 6frenme kogullarrna g$re segilmeleri gerekiyor. EEitim

teknolojisinin,

efitim

olayrntn rasyonalizasyonunda oynayacak tinemli bir rolti vardu.

(4)

Marmara iletigim

uzmanlann anlagtrklarr bir husus var

:

yabancr

dil

rilrenimine miimkiin oldulu kadar erken baglamak

iyi

olur. 1995

-

1996 dgretim yrhnda Fransa'da ilkokuldan itibaren btittin tilrenciler hergiin onbeg

dakika yabancr

dil

dgrenecekler, iqitsel

-

gorsel teknikle egitim yapacaklar. Bir geyrek saatlik

dil

dersiyle gtinltik olaylar iizerinde durulacak ve yabancr dilin vurgulannr yakalamak igin olrencilerin

kulafrnrn erkenden dile yaklaqrmr sa[lanacaktrr.

iti

ititti

aileler

i.izerinde son on yrlda gergeklegtirilen btittln gahqmalar gristeriyor ki

dogdugu gtinden itibaren goculun beyni,

iyi

dinlenme koqullarrncla

olmak qartryla, afln yormadan ve geliqmesinin diizenini bozmadan,

farkh

iki

dil

gevresinin enformasyonunu kullanmasrnr sallar. Bu yetenek, bu odyo cerebral plastisite dtigiiniildiiliinden daha gabuk

kayboluyor, fakat ne zaman ve nasrl sona eriyor onu sdyliyemiyo-ruz, bu gocuklara gdre defiiqiyor. Bu sonuglar, ahenkli bir yaqam kogulunda kreqten itibaren

iki dilli

bir gevrenin olumlu sonuglarmr

dofruluyor. Bu durum ofretmenlerin motivasyonunu gerektiriyor.

iqsizlik okumayr ve yazmayr bilmeme durumunu agrla vuran bir unsurdur.

Ve

bu durum iEsizlik tehlikesini alrrlagtuan bir nedendir.

Yabancr

bir

tilkeye yerleqme gegmiqin h0trralannr her zaman

silmez:

dil ,

gelenekler, dini uygulamalar ve hattd orijin, iilkenin tarihinin hdtrralan muhafaza edilir. G6g kabul eden veya iggi kabul eden btiyi.ik iilkelerin hepsi bu sorunlarla kargr karqryadrr ve bu sorunlara az v^y gok mutlu gtiztim getiriyorlar.

Toplumlanmlzln siyasal ve sosyal ydnelmelerinde aile cirgiitleri

belirli bir karaktere sahiptir. Geleneksel toplumlarda onlarrn sahip

olduklarr yaplcl

rolti

koruyarak, ailevi gruplaqma qekilleri, gdg,

bilhassa g<igmen halkrn stati.is[i

ile

karqr karqrya bulunan batr

demokrasileri tarafindan ycinelmelere gelince, davranrqlarrmrzr

belirtiyor. insan ebeveynlerini gcircliilii giUl baqkalarrnr gdriiyor: ildve olarak, iliqkiler bir toplumun hdkim aile modellerinde siyasal,

uygar

ve

sosyal

eqitliIi

gcirmemektedir, gogmenlere yaprlan muamele farkh ve tek taraflr olmaktadrr.

Kimliklerini karrqtrrmadan batrnrn modernliginden aynr zamanda

yararlanmak isteyen gogmenlerde sorun

farkh

qekilde ortaya

konuyor. Geleneksel olarak A.B.D.'de

oldu[u gibi,

Fransa'da gdgmenler kiiltiirel olarak

iyi

asimile olmuyorlar, fakat sosyal olarak

iyi entegre oluyorlar. Gogmenlerin sorunu daha ziyade sosyaldir.

Michel WIEVIORKA diyor

ki:

" bizimle aynr oze sahip olmayan,

bizim yasalarrmrzr benimsemeyen vebizim dinimizden olmayan bu

insanlar evlerindeymiq gibi yaEamak ve bu gdriiqlerini bize zorla

(5)

Marmara IletiSim

kabul ettirmek istiyorlar. Bu miimktin degil. Eski entegre gogler bun-dan aynhyorlar : italyanlar, Portekizler, Polonyaltlar yeni Avrupa."

Altmrqh yrllarla birlikte ya$anmaya baqlanan yurt dlfrna giig

olgusu Ttirk toplumunda derin kiiltiirel ve sosyal sorunlara sebep

olmugtur. Yagadrklart yabanct topluma

, kiiltiir

birikimine, defer yargrlarrna uyum sa[layamayan ikinci ve tigiincti kuqaklar bugtin

karqrlaqtrklart sorunlar sebebiyle bunahma girmiq, suglu insan olmaya mahk0m edilmiqtir.

Birden fazla

kiilttiriin

varhgr

dil

dersinde

bir

zenginliktir. Yabancr

dilin

kiilttirel taraflarl, zorla,

ilgili

iilkenin edebiyatr ve

uygarhfr (cofirafyasr ve tarihi) defildir.

Okul dil bakrmrndan bireqtiricilik vasttast olmahdrr. Qok

dillilifin

cofrafyasr dillerin geqitli ve gok sayrda temsil qekilleriyle ilgilenir.

iki

bazan daha fazla dil sisteminin akttiel ve fonksiyonel dlrenilmesi sgsyo-ekonornik gereklerle

zorla

kabul ettirilmiqtir.

Rolattd BRETON

I,

dillerin dinami[ini ve diizenlenmesini, nihayet ge;itli dillerin kullanrldrfr geqitli tilkelerin gok

dillilik

durumunu inceler (

iirnefin

yanyana bulunan

ve

biribirlerine

ballt

olmayan diller: Belgika, Findanliya, Qekoslavakya, Ktbns, Kanada

dilleri

ve tist liste konan diller : Liiksemburg, Irlanda, Norveg, Uganda, Zaire'de

oldu[u gibi.) Araqttnct araqttrmastnda dil farkhhglnrn nereye kadar

bir liiks veya tehdit olarak dikkate ahnabilecefini bilme sorununa dayanmaktadrr. Qok

dillilik

sorunu o[renilecek gok sayrda dilden

ileri gelmiyor, fakat ana dilden kullanrlan ve farkh gramer yaptst olan

ikinci bir dile baqanh gegigtedir.

Dil, bir iletiqim vasltasl, bir ifade vasrtasr ve bir toplumun ki.ilttir

dayanaIr

olarak otantik

kontekslerde sunulmaltdrr. Bunun saflanmasrnda,

tizellikle

zengin,

motivan

ve

yumuqak hale geiirilmesinde videonun desteli gok btiytiktiir. Bir dilin dgrenilmesi

ve bir baqka kiiltiiri.in keqfi ancak zevk ve neqe iginde olrencilere kazandrrrlacakttr.

(6)

Marmara IletiEim

I

Revue de I'ACLA printemps 1992 Montr6al Canada.

KAYNAKqA

1.

Le Monde de l' Educalion mensuel no: 221 dl,cemhr:ie 1994

2.

Le Monde diplomatique fdvrier 1995

3.

La Linguistique EDMA Charles - Henri FAVRARD paris

4.

Andr6 MARTINET, Syntaxe gdndrale, Armand Colin paris

1985

5.

BENVENISTE,

Probld.mes

de

Linguistiquc

g6n(.rule, Gallimard Paris

6.

B.L.WHORF, Linguistiquc et Anthropologic, DENOEL

/

GANTHIER Paris 1971

1. J.

PEYTARD,

E.

GENOUVRIER.

Linguistique

et

Enseigment du Frangais Larousse Paris

8.

Sociolinguistique.. Joshua

A.

FISHMAN. Fernand Nathan Paris

9.

Linguistique ct Enseigne.mct des Langues Etrangdrcs. M. de

GREVE. F. Van PASSEL. Fernand Nathan Paris

10. Serol TEBER. Gdgmenlik YaEantnt

ve

Kisilik DegiEimi. Ortado!u

11. L.S.VYGOTSKY. DiiEtince ve Dil. Kaynak Yayrnlan 12. Le Monde diplomatique janvier 1995 Erlends CALABUIG

L3.Lc Monde at:tuel. R. FROMENT.

B.

PASDELOUP.R.KIENAST. Delagrave Paris 1991

14. Gisdle GUILLO. L' Epreuve de Frangais au BTS Delagrave Paris 1987

15. Le Monde diplomatiqne mars 1995

16. Emmanuel TODD. Le Destin Immigrds. Seuil Paris 1994 17. Michel WIEVIORKA. Ln France racistc. Seuil 1992

18. Revue

de

I'

ACLA printemps 1992

voll4

no:

I

Montr6al

Canada

L9. Revue de I ACLA automne 1993 voll5 no: 2 Montr6al Canada 20. Bullctin de

l'

ACLA printemps 1990 vol. 12

no

I

Montr6al

Canada.

21. Giindiiz VASSAF. Daha Sesimizi Duyurmadft. Avrupa' da

Tiirk iEqi gocuklart istanbul 1983

22.

Dr. Hilmi ALACAKLL

Yabanct

Dil

Odretiminde E{itim

Teknolojisi konulu bildirisi, Ankara Universitesi Egitim Bilimleri Fakiiltesi Egitim Bilimleri Birinci Ulusal Kongresi 24-28 Eyltil 1990.

Referanslar

Benzer Belgeler

Derslerde dilbilgisi alıştırmaları ve iki yönlü çeviri yapılır, sözcük listeleri ezberlenir ve dilbilgisi kuralında ya da çeviri sırasında yapılan herhangi bir

Yani, bol miktarda yazılı ve sözlü girdi alan kişilerde dil edinim düzeneği kendiliğinden harekete geçecek ve kişi farkına varmadan dilsel öğeleri belirli bir

Tüm Fiziksel Tepki Yöntemi’nde, dil öğrenmenin amacının hedef dili anadili olarak konuşan.. kişilerle iletişim kurabilmek için sözel yeterlilik kazanmak olduğu

Tüm Fiziksel Tepki Yöntemi’nde, dil öğrenmenin amacının hedef dili anadili olarak konuşan.. kişilerle iletişim kurabilmek için sözel yeterlilik kazanmak olduğu

Ancak, iletişim yeterliliği dilbilgisi yeterliliğini de zorunlu kıldığından, önce dilin kuralları daha sonra da dilin kullanımı üzerinde

Ayrıca, verilen görevler genellikle tümleşik beceri kullanımını gerektirdiğinden herhangi bir beceriye ağırlık verilmesi ya da herhangi bir becerinin göz ardı edilmesi

Ayrıca, öğrencileri yönlendirmek, gruplar arasındaki ilişkileri düzenlemek ve grup içindeki işbirliğine ve etkileşime rehberlik ederek öğrencilerin hangi noktalarda, ne

uzman olarak algılanmaz; dil topluluğunun doğal ve etkin bir üyesi, aynı zamanda öğrenimi kolaylaştıran kişi olarak görülür. Öğretmen, işbirliği yaparak