• Sonuç bulunamadı

Ölümünün 25. yıldönümünde Behçet Necatigil

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Ölümünün 25. yıldönümünde Behçet Necatigil"

Copied!
1
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Ölümünün

25

.

yıldönümünde

;

Behçet Necatigil

□ Prof. Dr. Hikmet

Sami TÜRK

• •

U

nlu bir düşünür. “H a­yat, sonsuzda açılan bir parantezdir” der. İnsan ömrü, parante­

zin açılmasıyla başlar, kapanma­ sıyla biter. Edebiyat öğretmeni

ve “Edebiyatımızda İsimler Söz­ lüğü” yazarı olarak Behçet Ne­ catigil de, şairlerin, yazarların, düşünürlerin kitaplara, sözlük­ lere, ansiklopedilere geçen hayat hikâyesini öyle görüyor “Kitap­

larda Ölmek” şiirinde...

Adı, soyadı Açılır parantez

Doğduğu yıl, çizgi, öldüğü yıl, bitti Kapanır parantez.

O çimdi kitaplarda bir isim, bir so­ yadı

Bir parantez içinde doğum, ölüm yıllan.

Ya sayfa altında, ya da az ilerde Eserleri, ne zaman basıldıkları Kısa, uzun bir liste.

Kitap adları

Can çekişen kuşlar gibi elinizde. Parantezin içindeki çizgi Ne varsa orda.

Behçet Necatigil için 1916’da açılan parantez, 13 Aralık 1979 günü kapanmıştır. Necatigil, arada geçen 63 ytlm yarısından çoğunu, 32 yılını öğretmenlikte geçirdi. Liselerde, özellikle Ka­ bataş Erkek Lisesi’nde ve İstan­ bul Eğitim Enstitüsü’nde edebi­ yat öğretmenliği yaptı. Binlerce öğrencinin yetişmesine emek verdi.

Öğretmenlik mesleği dışında Necatigil, ilk şiirinin yayımlan­

dığı 1935 yılından ölümüne de­ ğin kendisini tamamıyla edebi­ yata, özellikle şiire adamıştı. 1935’ten 1979’a kadar geçen 44 yıl içinde 14 şiir kitabı, radyo oyunlarını toplayan 4 kitap, 3 sözlük ve 32 kitap çevirisi ya­ yımladı.

Şair olarak Behçet Necati- gil’in 1930-1940’larda Orhan Veli ve arkadaşlarınca başlatılan yeni şiir akımı içinde çok özel bir yeri vardır. Şiirlerinde “ev- aile-yaktn çevre” ilişkileri büyük yer tutar. Başka şairlerin üzerin­ de durmadığı küçük, basit ko­ nular, günlük sıkıntılar, örneğin -“Evlerle Savaş” şiirinde olduğu gibi- kopan musluk, kırılan cam, biten erzak (sabun, şeker, yağ) Necatigil’in şiir malzemesi­ dir. Sadece bu sıkıntıları yaşa­ yan insan olarak değil, bunları

şiire yansıtan şair olarak dâ şöy­ le der “İçerlek” şiirinde:

Onlar evlerde yaşamazlar mı, yaşı­ yorum.

Evlere uğramaz, evlerde iş yap­ maz.

Bakmazlar mı bir şeye, şaşıyorum. Bakkallar, kasaplar, çarşılar Onlar evlere bir şey Almazlar mı, şaşıyorum.

Şiirlere bir insan, evlerden bir şey katmadan

Nasıl girer, şaşıyorum.

Necatigil, şiirlerinde günlük hayatın küçük gerçeklerini, ay­ rıntılarını dile getirirken, içinde yaşadığı toplumsal kesitin, kent­ li orta sınıfın sorunlarmı yansıt­ maktadır. Kendi çilesini, bireyse­ li yazdığı zaman da toplumsak

vermiştir. Bir şiirine başlık yaptı­ ğı gibi, “Çağın Tanığı O lm ak”, Necatigil şiirinin başhca özelliği­ dir. Bu açıdan şiirlerinin “çağın, çağdaş insanm ağırlığını duydu­ ğu baskılardan, acılardan birine yaslandığını”, onlar hakkında “ipuçları” verdiğini söyler(l).

Şiirlerinde “kesin bir açıkla­ ma, bir bildiri değil” de, düşün­ meye çağıran “ipuçları” vermek­ le yetinmesi(2), Necatigil’in bir başka özelliğidir. Aslında Neca­ tigil, şiirlerinde söylediğinden daha fazlasını anlatan bir şairdir. O yüzden şiirlerinin çoğu, tadı ancak zamanla duyulan, ama bir kez tadına varılınca kolay kolay çıkmayan türdendir.

Zaten Necatigil’e göre, gerçek şiirin bir yazılma zamanı olduğu gibi, bir de anlaşılma zamanı vardır. Şiirin gerçek anlamı, an­ cak aynı durumlara girildiğinde, benzer duygular yaşandığında ortaya çıkar.

Gerçi ölümünden birkaç yıl önce yazdığı bir şiir şöyle bit­ mekteydi:

Necatigil y o k şim di B elki bir gün olmuştur.

Fakat öyle sanıyorum ki N e­ catigil, bugüne değil olduğu gi­ bi, bundan sonra da, şiir seven­ lerle sık sık birlikte olacaktır. O nunla birlikte olanlar ise, şiir­ lerinde her zaman yeni anlamlar bulacaklardır. ■

(1) “Behçet Necatigil", M illiyet Sanat dergisi, 24 A ralık 1979, S 349, s. 3.

(2) , Agy.

Referanslar

Benzer Belgeler

Bu çalışmanın amacı ilköğretim ikinci kademe öğrencilerinin okul son- rası fiziksel aktivite öz-yeterlik, personel ve ebeveyn etkisi algılarını okul çevresi ve

Benim için ne büyük bir mutluluk ki İstanbul Hukuk Fakültesi’nin kürsülerinde 1955- 1960 döneminde öğrenci olarak dinlediğim hocamı, şimdi TBMM’nin

Ama dolarlı, mark- lı turistler dünyayı dolaşıp ge­ zecekler.. Frank yerinde otur­ mak için Fransız yerinden kı

Bu konuda, bir süre önce Tür­ kiye'ye gelen Nancy Festivalinin temsilcisi, tanınmış tiyatro ada­ mı Henri Baradier, «Sersem Kocanın Kurnaz Karısı» adlı

Yüreğindeki sanatçı heyecanını, sanatçı tutku­ sunu, Yaşar Kem al kadar dört bir yanma saçan bir sanatçı daha görmedim, di­ yebilirim.. Bu heyecanı ade­

Günübirlik ziyaretçiler, ço­ cukları için Eyüp oyuncakçılarından boyalı kayıklar, beşikler, fırıldak, tahta kılıç, kamış tüfek, tef, dü­ dük,

Dışişlerinden aldığı bursla Madrid Güzel Sanatlar Akademisinde baskı, gravür kıs­ mını bitirdi.. Kendi dalında araştırmalar

Ahiren Leipzig Konservatuvarında tahsillerini bitirdikten sonra Almanya’da bir çok konserler veren, İstanbulda da ilk ciddî konserlerini dinle­ ten ve şimdi