• Sonuç bulunamadı

FİBROMİYALJİ SENDROMLU BAYAN HASTALARDA CİNSEL İŞLEV BOZUKLUĞU

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "FİBROMİYALJİ SENDROMLU BAYAN HASTALARDA CİNSEL İŞLEV BOZUKLUĞU"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

F‹BROM‹YALJ‹ SENDROMLU BAYAN HASTALARDA C‹NSEL ‹fiLEV BOZUKLU⁄U

SEXUAL DYSFUNCTION IN FEMALE PATIENTS WITH FIBROMYALGIA SYNDROME

Ece ÜNLÜ MD*, Reyhan TUNCAY MD*, Eda GÜRÇAY MD*, Sezai BERBER MD**, Aytül ÇAKCI MD*

* Uzman Dr. S.B. Ankara D›flkap› E¤itim Hastanesi FTR Klini¤i, Ankara ** Uzman Dr. S.B. Ankara D›flkap› E¤itim Hastanesi Psikiyatri Klini¤i, Ankara

Fiziksel T›p 2004; 7(3): 133-136

F‹Z‹KSEL TIP

ÖZET

Bu çal›flma Fibromiyalji Sendromlu (FS) bayan hastalarda cinsel problemleri, fonksiyonel dizabiliteyi, anksiyete ve depresyonu araflt›rmak ve sa¤l›kl› kontrol-lerle karfl›laflt›rmak için yap›lm›flt›r. Çal›flmaya FS tan›l› 28 evli ve sa¤l›kl› gönüllü 18 evli kad›n al›nd›. Cinsel ifllev niteli¤i ve cinsel fonksiyonlar› de¤erlendir-mek için Golombok-Rust Cinsel Doyum Ölçe¤i (GRCDÖ) kullan›ld›. Hastalar›n klinik durumlar›n› ve fonksiyonel dizabilitelerini belirlede¤erlendir-mek için Fibromyalgia Impact Questionnaire (FIQ) kullan›ld›. Anksiyete ve depresyon düzeylerini saptamak amac›yla Beck Anksiyete ve Beck Depresyon Ölçekleri kullan›ld›. FS’li has-talarda GRCDÖ total ve alt grup skorlar›, Beck Ölçekleri ve FIQ de¤erleri kontrollerden daha yüksekti (p<0.05). Sonuç olarak FS’li hashas-talarda cinsel fonksiyon bozukluklar›n›n sa¤l›kl› kontrollerden daha fazla oldu¤u; bununda FS’li hastalardaki artm›fl anksiyete ve depresyonla iliflkili oldu¤u düflünülmüfltür. Anahtar Kelimeler: Fibromiyalji Sendromu, cinsel ifllev bozuklu¤u, depresyon, anksiyete

SUMMARY

The study was designed to investigate the sexual problems, functional disability, anxiety and depression in female patients with fibromyalgia syndrome (FS) and to compare with that of healty controls. Twenty-eight patients who were diagnosed as female married FS and 18 healthy married control subjects were included in the study. Glombok-Rust Inventory of Sexual Satisfaction (GRISS); 28-item questionnaire was used to assess the existence and severity of sexual problems. Fib-romyalgia Impact Questionnaire (FIQ) was used to show the clinical severity and functional disability of FS patients. Beck inventory was used to evaluate an-xiety and depression. The total and the scores of subscales of GRISS, Beck inventory and FIQ of FS patients were higher than the control subjects (p<0.01). The results of our study FS patients have more sexual problems than healthy subjects and this finding, we think is related to increased anxiety and depression of the-se patients.

Key Words: Fibromyalgia syndrome, sexual dysfunction, depression anxiety.

G‹R‹fi

Fibromiyalji Sendromu (FS), muskuloskeletal sistemde yayg›n a¤r›, spesifik hassas noktalar ile karakterize bir klinik send-romdur. Kronik yorgunluk, uyku bozuklu¤u, bafl a¤r›s›, disme-nore, irritable kolon sendromu, vazomotor de¤ifliklikler s›k rastlanan semptomlar›n bir k›sm›d›r. Semptomlar so¤uk ve nemli hava, yorgunluk, gerginlik, anksiyete, afl›r› aktiviteyle artmakta; s›cak ve kuru hava, orta derecede aktivite ve masaj-la azalmaktad›r. Toplumda prevamasaj-lans %1-2 olup yaflmasaj-la birlikte artmaktad›r. Amerikan Romatoloji Birli¤inin (ACR) verilerine göre ortalama yafl 49’dur ve hastalar›n %89’u kad›nd›r. Kad›n-larda nörofizyolojik, endokrin, fizyolojik, psikolojik ve sosyo-kültürel faktörler nedeniyle daha s›k görüldü¤ü bildirilmekte-dir (1-5).

Depresyon ve anksiyete fibromiyalji sendromuna s›kl›kla efllik eden sorunlar olarak kabul edilmekle birlikte yine de psikolo-jik ve psikiyatrik bozukluklar›n bu sendromda sa¤l›kl› kontrol-ler ve kronik a¤r›l› durumlardan fazla olup olmad›¤› konusun-da fikir birli¤i yoktur (6,7).

Araflt›rmam›z›n amac›, FS tan›s› alm›fl evli kad›n hastalarda cin-sel fonksiyonlar›, cincin-sel iliflki niteli¤ini araflt›rmak ve depres-yon, anksiyete, yaflam kalitesinin cinsel fonksiyonlar üzerinde etkili olup olmad›¤›n› de¤erlendirmektir.

GEREÇ VE YÖNTEM

Lokal etik komite onay› ve hasta bilgilendirilmesini takiben Amerikan Romatoloji Koleji (ACR) 1990 kriterlerine göre FS ta-n›s› alan 28 evli kad›n hasta (Grup FS) ve 18 evli sa¤l›kl›

(2)

gö-Ünlü ve Ark.

nüllü kad›n (Grup K) araflt›rmaya dahil edildi. Demografik özellikleri kaydedildi. Hassas nokta say›lar› belirlendi ve semp-tomlar› sorguland›. Günlük yaflam aktivitelerini de¤erlendir-mek için, Sarmer ve ark.’n›n geçerlik ve güvenilirli¤ini Türkçe uyarlamas›yla yapt›klar› Fibromyalgia Impact Questionnaire (FIQ) (0-100) kullan›ld› (8). FIQ; fiziksel fonksiyonlar, çal›flma hayat›, depresyon, anksiyete, uyku düzeni, a¤r›, tutukluk, yor-gunlukla ilgili sorular içermekte olup, ilk soru Likert skalas›na göre 0-3 puan, ikinci soru 1-7 puan, üçüncü soru 1-5 puan üzerinden cevapland›. Son yedi soruya verilen cevaplar 0-100 mm görsel analog skala (VAS) üzerinden iflaretlendi. Skorlama sistemine göre total puan maksimum 100 puan olacak flekilde hesapland›. Yüksek puanlar hastal›kla ilgili günlük aktiviteler-de belirgin etkilenmeyi göstermektedir. Cinsel ifllev niteli¤i ve cinsel fonksiyonlar› de¤erlendirmek için Tu¤rul ve ark.’n›n Türkçe uyarlamayla standardizasyon çal›flmas›n› yapt›klar› Glombok-Rust Cinsel Doyum Ölçe¤i (GRCDÖ) kullan›ld›. Bu ölçek toplam 0-112 puan ve 8 alt grup içermektedir (9). Elde edilen toplam puan cinsel ifllevlerin niteli¤i ile ilgili genel bil-gi vermekte, alt boyut puanlar› ise iliflkinin çeflitli yönlerini da-ha detayl› olarak ortaya koymaktad›r. Ölçek, ayr›ca yap›lan cinsel terapinin etkinli¤inin ölçülebilmesi veya çeflitli sosyal, psikolojik, medikal veya farmakolojik yaklafl›mlar›n cinsellik üzerindeki etkilerinin araflt›r›lmas› amac›yla da kullan›labil-mektedir. Kad›n ve erkek için ayr› 28 maddeden oluflan form-lar gelifltirilmifl, kad›n formunda cinsel iliflki s›kl›¤›, iletiflim, do-yum, kaç›nma, dokunma, vajinismus, orgazm bozuklu¤u ol-mak üzere alt gruplar mevcuttur. ‹liflki s›kl›¤› ve iletiflim için ikifler, di¤er alt gruplar için dörder madde ile sorgulanm›flt›r. Maddelerin cevaplanmas› Likert tipi bir ölçekle, “hiçbir za-man”, “nadiren”, “bazen”, “ço¤unlukla”, “her zaman” seçenek-leriyle uygulanmaktad›r. Ölçe¤in de¤erlendirilmesinde hem toplam puan hem de alt gruplardan elde edilen puanlar kulla-n›lmaktad›r. Yüksek puanlar cinsel ifllevler ve iliflkinin niteli-¤inde bozulmaya iflaret eder. Ham puanlar, daha sonra 1-9 ara-s›nda de¤iflen standart puanlara dönüfltürülebilmektedir. siyete ve depresyon düzeylerini saptamak amac›yla Beck Ank-siyete ve Beck Depresyon Ölçekleri kullan›ld› (10,11). Beck Anksiyete Ölçe¤inde 21 soru Likert skalas› ile cevaplan›r (0-63). Beck Depresyon Ölçe¤i 21 sorudan oluflmaktad›r (0-(0-63). Yüksek puanlar artm›fl anksiyete ve depresyon ile uyumludur. ‹statistiksel analiz amac›yla ba¤›ms›z ölçümlerde t testi ve ki kare testi kullan›ld›. P<0.05 anlaml› kabul edildi.

BULGULAR

Hastalar›n demografik özellikleri benzerdi. Grup FS’de yafl ort-lamas› 35 ± 9 y›l, grup K’da 35 ± 8 y›l, Grup FS’de e¤itim resi 7 ± 8 y›l, grup K’da 8 ± 3 y›l idi. Grup FS’de hastal›k sü-resi 4 ± 12 ay, hassas nokta say›s› 15 ± 2 olarak bulundu. Gruplar aras› karfl›laflt›rmada FIQ ve toplam GRCDÖ skoru, Grup FS’de Grup K’ya göre artm›fl olarak bulundu (p<0.01). S›kl›k, doyum, kaç›nma, vajinismus ve orgazm bozuklu¤u alt grup skorlar› grup FS’de anlaml› oranda yüksekti (p<0.01). Beck anksiyete ve depresyon ölçekleri yine grup FS’de yüksek olarak belirlendi (p<0.01) (Tablo1).

Tablo-1: FS’da GRCDÖ total skoru, alt gruplar›, FIQ, Beck Anksiyete ve Beck Depresyon öl-çeklerinin sonuçlar›n›n kontrol grubu ile karfl›laflt›r›lmas›

Grup FS Grup K (n=28) (n=18) GRCDÖ (0-112) (n) 75,8±19 54±19 p<0.01* S›kl›k(0-8) (n) 7±1 5±1 p<0.01* ‹letiflim (0-8) (n) 5±2 4±1 p>0.05 Doyum (0-16) (n) 11±4 8±3 p<0.01* Kaç›nma (0-16) (n) 11±3 7±4 p<0.01* Dokunma (0-16) (n) 10±4 8±3 p>0.05 Vajinismus (0-16) (n) 11±3 7±3 p<0.01* Orgazm bozuklu¤u (0-16) (n) 11±3 7±3 p<0.01* FIQ (0-100) (n) 59±15 20±9 p<0.01* Beck Anksiyete (0-63) (n) 31±9 6±8 p<0.01* Beck Depresyon (0-63) (n) 20±9 5±4 p<0.01*

Grup FS’de GRCDÖ toplam skorunun, Beck Anksiyete (p<0.05) ve Beck Depresyon Ölçek skorlar›yla art›fl gösterdi¤i (p<0.001), FIQ skorundaki art›flla iliflkili olmad›¤› saptand› (p>0.05). Grup K’da ise GRCDÖ skorlar›yla Beck Anksiyete, Beck Depresyon ve FIQ skorlar›n›n korele olmad›¤› belirlendi (p>0.05). Her iki grupta FIQ skorunun Beck Anksiyete la paralel olarak artt›¤› (p<0.05) fakat Beck Depresyon skoruy-la iliflkili olmad›¤› bulundu (p>0.05).

TARTIfiMA

Cinsel ifllev bozukluklar›n›n ortaya ç›kmas›nda ve sürmesinde çok say›da etkenin iç içe oldu¤u ve karfl›l›kl› olarak birbirleri-ni etkiledikleri bilinmektedir. Bu bozukluklar bir bütün olarak ele al›nd›¤›nda etiyolojisinde en s›k psikojenik, psikososyal nedenlerin bulundu¤u ortaya konulmufltur (12). GRCDÖ, cin-sel iliflkinin niteli¤ini ve cincin-sel ifllev bozukluklar›n› de¤erlendi-ren bir ölçüttür ve sürekli bir efli olan heteroseksüel bireylere veya çiftlere uygulanmaktad›r. Bu ölçe¤in ülkemizde standar-dizasyon çal›flmas›n› yapan Tu¤rul ve arkadafllar›, cinsel ifllev bozuklu¤u olan 73 hasta ve sa¤l›kl› 53 bireyden oluflan 126

(3)

135 Fibromiyalji Sendromlu Bayan Hastalarda...

li bayan› de¤erlendirmifllerdir. ‹letiflim alt boyutunda hem has-ta hem de sa¤l›kl› gruphas-ta anlaml› bir fark saphas-tamam›fllard›r (9). Bizim çal›flmam›zda FS’li hastalarla sa¤l›kl› grup aras›nda ileti-flim aç›s›ndan benzer sonuç kaydedilmifltir. Bu durum cinsel aç›dan iletiflime girebilmek ile ifllev bozukluklar› aras›nda kuv-vetli bir iliflkinin olmad›¤›n› göstermifltir. Ayn› çal›flmada hasta-lar›n büyük ço¤unlu¤unda vajinismus ifllev bozuklu¤u saptan-m›flt›r (9). Bizim sonuçlar›m›z da FS’li hastalarda sa¤l›kl› gruba göre bu sorunun anlaml› oranda artt›¤›n› göstermifltir. Ayr›ca cinsel iliflki s›kl›¤›, doyum, kaç›nma ve orgazm bozuklu¤u alt grup skorlar› yine FS’li hastalarda kontrol grubuna göre anlam-l› oranlarda yüksek tespit edilmifltir. Ülkemizde oldukça s›k rastland›¤›n› düflündü¤ümüz bu sorunlar›n daha fazla say›da kapsaml› araflt›rmalara ihtiyaç gösterdi¤i, beraberinde GRCDÖ ölçe¤inin kullan›lmas›n›n yol gösterici olaca¤› kanaatine var›l-m›flt›r. Literatürde FS’li hastalardaki cinsel fonksiyon bozuklu-¤unun incelendi¤i tek çal›flmaya rastlan›lm›flt›r. Bu çal›flma T›-k›z ve ark.’dan gelmifl, 40 FS tan›l›, 27 FS ve major depresyon-lu ve 33 sa¤l›kl› gönüllü bayanla FS’li hastalardaki cinsel fonk-siyonlar› ve depresyonun cinsel fonksiyonlar üzerine etkisini araflt›rm›fllard›r. Bizim çal›flmam›za benzer flekilde FS’li hasta-larda kontrol grubuna göre belirgin olarak cinsel fonksiyon bozuklu¤u oldu¤unu belirlemifller, ancak farkl› olarak depres-yonun varl›¤›n›n cinsel fonksiyonlar üzerine negatif bir etki yaratmad›¤›n› tespit etmifllerdir (13).

FS’li hastalarda yüksek oranlarda major depresyonun bulun-du¤unu bildiren ve hastal›¤› depresyonun bir görünümü ola-rak kabul eden görüfller vard›r. Araflt›rmalar FS’li kiflilerde ma-jor depresyonun %22-%68’e varan oranlarda oldu¤unu göster-mektedir (14,15). Martinez ve ark. 47 FS’li olguyu de¤erlendir-mifller, kiflilik bozukluklar›, anksiyete ve depresyonu kontrol grubuna oranla yüksek bulmufllard›r (16). Anksiyete ve dep-resyonun a¤r› ve yorgunluk düzeyleri üzerine etkilerinin arafl-t›r›ld›¤› bir çal›flmada bu etkilerin birbirinden ba¤›ms›z ve adi-tif yönde oldu¤u bildirilmifltir (17). Di¤er bir araflt›rma Tüzün ve arkadafllar›ndan gelmifl, 34 FS’li, 21 major depresyonlu has-talar› ve 14 sa¤l›kl› kontrolü Beck Depresyon ve Hamilton depresyon ölçekleriyle de¤erlendirmifller sonuçta a¤r› para-metreleri ve uyku bozuklu¤u ile depresyon skorlar› aras›nda anlaml› korelasyon saptam›fllard›r. Beraberinde depresyon öl-çe¤ini hasta grubunda kontrol grubuna göre anlaml› flekilde yüksek bulmufllard›r (18). Hastalar›n psikolojik durumlar› ile a¤r› fliddeti aras›nda iliflki saptayan Yunus ve ark. a¤r› fliddeti

ve uyku bozuklu¤u gibi klinik özelliklerin hastalar›n depresif ruh halinden etkilenebilece¤ini belirtmifllerdir (19). Çeliker ve arkadafllar› 19 FS hastas›n› ve 17 kontrolü de¤erlendirdikleri çal›flmada, hastalarda depresyon skorlar›n› kontrollere göre anlaml› flekilde yüksek bulmufllard›r (20). Bizim çal›flmam›zda da FS’li hastalarda anksiyete ve depresyonun sa¤l›kl› populas-yona göre artt›¤› tespit edilmifltir. Bu sonuç sendromun teda-visinde antidepresan ilaçlara yer verilmesinin uygun bir yakla-fl›m oldu¤unu düflündürmüfltür.

Fibromiyalji sendromlu hastalarda yaflam kalitesi çal›flmalar›na, sa¤l›k hizmeti alan›nda yaflam kalitesi ölçümlerine ilginin gide-rek artmas›yla, seygide-rek de olsa rastlan›lmaktad›r. Bruckhardt ve ark fibromiyaljili kad›n hastalar›n yaflam kalitesini romatoid artrit, osteoartrit, KOAH, insüline ba¤l› DM ve sa¤l›kl› kontrol-lerle karfl›laflt›rd›klar›nda FS’li hastalarda yaflam kalitesinin en düflük oldu¤unu belirlemifllerdir (21). Farkl› bir araflt›rma FS, KOAH, AIDS, üriner inkontinansl› hastalar›n yaflam kaliteleri-nin sa¤l›kl› kontrollere göre daha düflük oldu¤unu göstermifl-tir (22). Bir baflka yaflam kalitesi ölçe¤i olan SF-36, Bircan ve ark. taraf›ndan 30 FS’li ve 20 sa¤l›kl› kontrol hastas›nda kulla-n›lm›fl, sonuçta FS’li hastalarda tüm SF-36 skorlar› kontrol gru-buna göre düflük bulunmufltur (23). Bizim çal›flmam›zda FS’li hastalar›n yaflam kalitesi FIQ ile de¤erlendirilmifl, kontrol gru-buna göre yaflam kalitesinin anlaml› oranda bozulmufl oldu¤u görülmüfltür. Bu sonuçlarla FS’in pek çok kronik hastal›k gibi kiflinin yaflam kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir hastal›k oldu¤u dikkati çekmifltir.

Sonuç olarak FS tan›l› bayan hastalarda cinsel ifllev bozuklu-¤unun varl›¤› gösterilmifltir. Cinsel ifllev ve niteli¤inde sapta-nan bozuklu¤un, artm›fl anksiyete ve depresyonla iliflkili oldu-¤u belirlenmifltir. FS’li hastalar›n tedavi sürecinde cinsel fonk-siyonlar›n de¤erlendirilmesinin, tedavinin etkinli¤ini artt›rmak ve hastalara daha iyi bir yaflam kalitesi sa¤lamak aç›s›ndan önemli bir ayr›nt› oldu¤u kanaatine var›lm›flt›r.

KAYNAKLAR

1. Wolfe F, Carhey MA: Prevalance of primary and secondary fibrositis. J Rheumatol 1983; 10: 965-968.

2. Wolfe F: Fibromyalgia: epidemiology of rheumatic dise-ase. Rheum Clin N Am.1990; 16: 681-698.

(4)

Rheuma-Ünlü ve Ark.

tology (1990) criteria for classification of fibromyalgia: re-port of the multicenter criteria committee. Arthritis Rhe-um 1990; 33: 160-172.

4. Yunus MB, Masi AT; Calabro JJ, et al: Primary fibromyal-gia ( fibrositis): clinical study of 50 patients with matched controls. Semin Arthr Rheum 1981; 11: 151-172. 5. Wolfe F, Ross K, Anderson J, et al. The prevalance and

characteristics of fibromyalgia in the general population. Arthritis Rheum 1995; 38: 19-38.

6. Dailey PA, Bishop GD, Russel IJ, et al. psychological stress and the fibrozitis / fibromyalgia syndrome. J Rhe-umatol 1990; 17(10): 1380-1385.

7. Ahles TA, Yunus MB, Riley SD, et al. Psychological factors associated with primary fibromyalgia syndrome. Arthritis Rheum 1998; 27: 1101-1106.

8. Sarmer S, Ergin S, Yavuzer G. The validity and reliability of the Turkish version of the Fibromyalgia Impact Ques-tionnaire. Rheumatol Int 2000 Dec; 20(1): 9-12. 9. Tu¤rul C, Öztan N, Kabakç› E. Golombok- Rust Cinsel

Doyum Ölçe¤i’nin Standardizasyon Çal›flmas›. Türk Psiki-yatri Dergisi 1993; 4(2): 83-88.

10. Beck AT, Steer RA, Gorbin MG. Psychometric properties of the Beck Depression Inventory. Twenty five years of evaluation. Clin Psychol Rev 1988; 8: 77-100.

11. Tegin B. Depresyonda Bilimsel Süreçler: Beck modeline göre bir inceleme. Psikoloji Dergisi 1987; 6(21): 116-121. 12. ‹ncesu C, Cinsel ifllev bozukluklar›nda ay›r›c› tan› süreci,

In : Yetkin N, ‹ncesu C, Cinsel ‹fllev Bozukluklar›, ‹stan-bul: Roche Müstahzarlar› Sanayi A.fi., 2001: 52-57. 13. T›k›z C, Müezzino¤lu T, P›r›ldar T, Taflk›n EO, F›rat A,

Tü-zün C. Sexual dysfunction in female subjects with fibrom-yalgia. J Urol 2005 Aug; 174(2): 620-623.

14. Hudson JI. Comorbidity of fibromyalgia with medical and psychiatric disorders. Am J Med 1992; 92: 363-367. 15. Epstein SA, Kay G, Clauw D, et al. Psychiatric disorders

with fibromyalgia. A multicenter investigation. Psychoso-matics 1999; 40(1): 57-63.

16. Martinez JE, Ferraz MB, Fontana Am, et al. Psychological aspect of Brezillian women with fibromyalgia. J Psycho-som Res 1995; 39: 167-174.

17. Kurtze N, Gendersen KT, Suebak S. The role of anxiety and depression in fatigue and patterns of pain among subgroups of fibromyalgia patients. Br J Med Psychol 1998; 71: 185-194.

18. Tüzün Ç, Cindafl A, Esen A. Fibromyalji sendromlu hasta-larda depresyon ve anksiyete. Romatol T›b Rehabil 2000; 11(3): 193-197.

19. Yunus MB, Ahles TA, Aldag JC, et al. Relationship of clini-cal features with psychologiclini-cal status in primary fibrom-yalgia. Arthritis Rheum 1991; 34(1): 15-21.

20. Çeliker R, Kutsal YG, Uysal FG ve ark. Fibromyalji send-romunda psikolojik faktörlerin de¤erlendirilmesi. Romatol T›b Rehabil 1994; 5(3): 194-199.

21. Bruckhardt CS, Clark SR, Bennett RM. Fibromyalgia and quality of life : a comperative analysis. J Rheumatol 1993; 20: 475-479.

22. Schenk EA, Erlen JA, Dunbar-Jacob J. Health related qu-ality of life in chronic disorders: a comparison across stu-dies using the MOS SF-36. Qual Life Res 1998; 22: 270-274. 23. Bircan Ç, Akkoç Yfi, Kirazl› Y. Primer fibromyalji

sendrom-lu hastalarda yaflam kalitesi. Ege Fiz T›p Reh Der 1999; 5(4): 241-245.

136

YAZIfiMA ADRES‹ Dr. Ece ÜNLÜ

S.B. Ankara D›flkap› E¤itim Hastanesi FTR Klini¤i

Referanslar

Benzer Belgeler

Gerisini Bedii Faik anılarında şöyle anlatıyor: “Karşımdaki Sait Fa­.. ik ’ten

Arayüzeyin yüzey gerilimi düflünce hava keseciklerinin genifllemesi için ge- rekli bas›nç miktar› azal›r ve böylece nefes alma ifllemi daha az bir

Kadın cinsel fonksiyon bozukluğu tanı ve izleminde görüntüleme yöntemleri.. Kadında cinsel fonksiyon bozukluğu (KCFB), kadınlarda cinsel yanıt döngüsünü belirleyen

İşitme cihazı kullanan hastalarda cihaz kullanılan tarafa (sağ-sol) göre puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı farkın olmadığı saptandı

Ancak bizim çal›flmam›zda MS’li kad›n hastalarda sigara içicilik oran› normal popülasyon- dan belirgin flekilde yüksek oldu¤u gibi, sigara içen erkek hastalarda

Üç grup kad›n aras›nda kontrol oda¤› inanc› bak›m›ndan yap›lan karfl›laflt›rmada, pazarc› kad›nlar›n ev han›mlar›ndan daha düflük kontrol oda¤› inanc›

‹lk olarak 1980 y›l›nda Furchgott ve Zawadzki (3), izole tavflan aortas›nda asetilkoline ba¤l› gevflemenin ancak damar sa¤lam endotel hücrelerinin

Bu ça- l›flmada, vasküler kökenli EFB olan hastalarda aortun sertlik ve elastik özellikleri ile renkli doku Doppler ekokardiyografi yöntemiyle de¤erlendirilen aortun